22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet Sahıbı Cumhürı\m Maıbaacıhk \e Gazctecılık Turk Anonım Şırketı adına Ntdır \adı £ Gcne' \a\ın Muduru Hasan Cemal. Muessese Muduru Efnınc Işakhgıl, ^azı lşlerı Muduru Okay Goncnsın, % Habcr Merkezı Muduru \alçın Baytr, Savfa Duzenı >.öneımenı Mı A » . • Temsılaler \NİKARA Ahrad Tan. IZMIR Hıkron Çtonkm. Iç Potajka Cdal BaşbuıgK. Dıs Habcrlcr Ergın Brdn. Ekonomj Cragu Tvfeaa. 1} Sendıki. Şnkıaıı K m a Kultılr CcW Lsfcr. E&um OOCEV *o>fen Habet Vajarma tsmet Btrtuuı. Yun HabCT'Cr VcdM Dofcu. Spor Danıynanı A b M u d k VlnıtM, D123 tazılar K^rnı (,atsk»n \ra<ıırma >hın AJpa? DUKIOTC \Muftao Ytno. # Kocmiınator AftnM Koralan, # Malı Ukr Erol EriııL # M L _ - I ^ : Bolnıl \ratr # Butçt Planiama Se»p Osm«ııhe»ffltHi 9 RrkJam Ayjr Tonın. 0 Ek ftyınlar 9 Idare Husnın Guırr 9 lslnnıt Onda Çtkk. 9 Bügı I&lnn Nall laaL 9 Penond Sr>p flasın «• Kmm Cumhuma Mabaaoük vc Gasucıiık TAS- TUrk O o * Cad W'4I Caplotlu «334 İ3 PK 246-tsunbul T<H <12 05 0! (20 haj>, TCIOL 22246 Fıx_ (1) 526 60 fl 9 Bumlar KtkMtı Zıya Gûkaip BK Inkılap S No 19 4. Td 1)3 11 41-47, Tdoc 42344 FK. (4) 133 (* 6< # lmnr H Zj>a Blv 1352 S-2/3 Td 13 12 XI IÖOL 52359 Fax (51) 19 53 60 : lnonıi Cad 119 S. No 1 Ka 1 Tel 19 3^ 52 (4 haıı Tdo- 62155. Fo. (711 19 37 52 TAKVIM: 11 OCAK 1990 Imsak: 5.50 Guneş: 7.21 Oğle: 12.16 Ikindı: 14.41 Akşam: 17.02 Yatsı: 18.27 Afşin-Elbistan Termik santral kül kusuyor Termik santraldaki anzadan sonra bacalardan tonlarca kül çevreye yayıhyor. Çoğulhan Kasabası halkı panik içinde. Termik santralda çevreye kül yayılmasma neden olan arıza giderilmeye çahşılıyor. ADANA (Cumhuriyet Giiney tlleri Bürosu) — Afşin-Elbıstan Termik Santralı'ndaki arıza ne- deniyle bacalardan çıkan tonlar- ca külün çevreye yayılması surü- yor. Terminalin yakınındaki Ço- ğulhan kasabasında halkın pa- nık halınde olduğu ve zaman za- man belediye önünde toplana- rak soruna acil çozum bulunma- sını istediği bildinldi. Termik santralda çevreye kül yayılmasma neden olan anzanın giderilmesine çalışılırken, Kah- ramanmaraş Valilıği'nce oluştu- rulan ekip, santral bölgesine ulaştı. Çevreye yayılan kömür tozlarından alınan örnekler Çu- kurova Universitesi'ne analiz için göndenldi. Isı — 23 derece Kahramanmaraş Valisı Mus- lafa Demir, Afşin ve Elbistan yöresinde hava sıcaklığının eksi 23 dereceye düşmesi sonucu ter- mik santralda bantlar yoluyla boşaltılamayan kömur kulleri- nin bacalardan atılmasıyla çev- reye yayıldığını, bu durumun da sorun yarattığını söyledi. Valı Demir, çevreye kul yayılmasmın önlenmesinin ancak santralın durdurulmasıyla olası olduğunu belirterek, 'Bacadan verilen kul- ler çevrede kiriilige yol açmak- ladır. Bu doğrudur, ancak sant- ralda bıiyuk anzalara meydan vermemek için bu >ola başvunıl- mak zorunda kalınmıştır. Sant- ralın durdunılması mumkun go- rulmemektedir. Durdunılması halinde kazanlann donma teh- likesi söz konusudur" dedı. Bir başka yetkilı de "Fabrikanın durmasımn rizikosu Türkiye'nİD kınuılıkta kalmasıdır" diye ko- nuştu. Kahramanmaraş tl Sağlık Müdüru Dr. Tevfık Kısakurek ise "Şu anda insan sağlığını teh- dit eden bir dunım soz konusu degtt. Ekiplerimiz arastırmalan- nı surduriıyor. Halen santral bölgesindeler. Analiz raponına göre hareket edeeekler" diye ko- nuştu. Kann üstii kül kaplı Afşın Kaymakam Vekili Ah- met beyaz ile Çc ^oılhan Kasabası Belediye Başk'nı Halit YıJdız, kasaba ve köylferde boğaz, mide ağrılan ve göt yanması şikâyet- leriyle birçok kişinin sağlık ku- ruluşlarına basvurduğunu ve küllerin yaklaşık 100 bin dekar ekili alanda etkili olduğunu be- lirttiler. Çoğulhan Belediye Ba$- kanı Halit Yıldız, önceki gece unitelerden birinin daha devre dışı bırakıldığını, ancak kalan iki ünitenin de bacalarından çı- kan tonlarca kulun çevreye yağ- maya devam ettiğini anlattı. Hasan Ongun adlı yurttaş, Afşin ılçesine de küllerin geldi- ğini belirterek, Çoğulhan kasa- bası ve çevresınde yaklaşık otuz santimlik kann uzerini küllerin sıyah bir örtu gıbi kapladığını söyledi. Hasan Ongun, "Ço^ul- hanlüar çaresiz, vatandaş olmuş, ama aldıran >ok" diye konuştu. Thatcher Gelibolu'ya gelîyor 25 nisanda 75. yıldönümü kutlanacak Gelibolu Zaferi için düzenlenecek törenlere, Ingiltere Başbakanı Margaret Thatcher ve Avustralya Başbakanı Bob Hawke da katılacak. Haber Merkezi — Gelibolu Zaferi'nın 75. yıldönümü 25 ni- sanda törenlerle kutlanacak. Bu münasebetle Avustralya, Yeni Zelanda ve lngiltere'den çok sa- yıda devlet adamı, muharip, muharip ailesi ve turistin Geli- bolu'ya gelmesi beklenıyor. Törenler için lngiltere Başba- kanı Margaret Thatcher, Avust- ralya Başbakanı Bob Hawke. Yenı Zelanda Genel Valisi Paul Reeves, Yenı Zelanda Savunma Bakanı Bob Tızard, lngiltere Sa- vunma Bakanı George Youn- ger'ın Türkiye'ye geleceklen ve Aazak Mezarhğı ve Çanakkale Anıtı'nda düzenlenecek tören- lerde hazır bulunacaklan öğre- nildi. Avustralya Başbakanı Bob Hawke'un törenlerden sonra Ankara'ya geçerek Cumhurbaş- kanı Turgut özal ve Başbakan Yıldırım Akbulut'la göruşeceği de kaydediliyor. Anayasa Mahkemesi, hayat kadınlanna tecavüzün daha az cezayı gerektirdiğini 4'e karşı 7 oyla onayladı Fahişeye 4 gerekçelT tecavüzAnayasa Mahkemesi, fahişe ve hayat kadınlanna yönelik tecavüzün, "iffetli kadmlara" yönelik tecavüz suçuna göre daha hafif hapisle cezalandırılmasının anayasa hükmüne uygun olduğunu, 11 üyeden 7'sinin olumlu oyuyla karara bağladı. ANKARA (ANKA) — Anaya- sa Mahkemesi, fuhuşu meslek edınen (fahişe, hayat kadını) ka- dınlara yönelik tecavüzün, daha az cezayı gerektirdiğini kabul et- ti. Yuksek Mahkeme, fuhuşu mes- lek edinen kadmlara tecavüz edil- mesınin, "iffetli kadınlara" yöne- lik tecavüz suçuna göre daha ha- fif hapisle cezalandırılmasının anayasaya uygun olduğunu hük- me bağladı. Soz konusu karara 11 uyeden 7'sı olumlu oy verdi. Anayasa Mahkemesi Başkanı Mahmut Cuhruk. Başkanvekilı Yekta Gungör Özden'le. üyeler Necdet Dancıoglu ve Servet Tuzün kara- ra, "Amlan ceza maddesinin eşit- lik ilkesini zedeledigi ve kadının saygınlığını ortadan kaldırdığı" gerekçesiyle, karşı cıktılar. Yuksek Mahkeme, söz konusu kararı, Antalya 2'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nin ıptal başvurusu nedeniyle verdi. Yerel mahkeme, Turk Ceza Yasası'nın 438'inci maddesinin, anayasaya aykırı ol- duğu savıyla, iptal davası açtı. Ip- taü istenen TCK'nın 438'ınci maddesi, "Irza geçme ve kaçırma eylemlerinin, fuhuşu meslek edi- nen kadınlara karşı işlenmesi ha- linde, hapis cezasının, uçte iki in- dirilmesini, yani normal ceza >e- rine uçte bir ceza verilmesini" on- göruyor. Fahişenin iffeti Yuksek Mahkeme'nın gerekçeli karannda, fahişelerın haysiyeti ile iffetli kadınların haysıyetleri ara- sında fark bulunduğu belirtılır- ken, "Aynca fuhuşu meslek edi- nenin gosterdigi direnç (karşı kov- ma), suç işleyen kişi tarafından da baklı olarak ciddi>e alınmaya- bilir" denıldı. Gerekçeli kararda, daha sonra şu goruşlere yer verildi: "İffetli bir kadının zorla kaçı- nlması veya ırzına gecilmesi onun onurunu, toplumdaki ve yaşadı- ğı ortamdaki sa>gınlıgını gideril- mesi olanaksız olçude kıracaktır. O>sa, aynı eylemlerle karşılaşan fuhuşu meslek edinen bir kadının aynı olçude zarar gorduğunu soy- lemek güçtıir; fahişe, fuhuşu mes- lek edinmiş oldugundan, onun ti- cari bir iş olarak kabul ettigi bu evlem, bu tur kadınlann kişi ve cinsd ozgurlükleri iffetleri kadın- lannki kadar bozulmuş sayıla- maz." Anayasa Mahkemesi, amlan gerekçelerle söz konusu ceza ya- sası maddesinin ıptalı ıstemini reddettı. Başkan Mahmut Cuhruk, kar- şı oy gerekçesinde, "Irza geçmek ve kaçırmak suçlannın fuhuşu kendilerine meslek edinmiş olan bir kadın hakkında işlenmiş olma- sını yasal bir indirim nedeni sa- yan hukum, insan hakJan, insan- lık onuru ve yasa onunde eşitlik ilkelerini ağır bir biçimde zedele- yen bir içerik taşımaktadır " dedi. Anayasa Mahkemesi Başkan- vekili Yekta Güngör Özden ise karşı oy gerekçesinde, "Ahlak yo- nunden iyi tanınmayan bir kadı- na karşı suç işleyene verilen ceza- nın indirilmemesinin, ivi ahlaklı kadınlan uzecegi yolundaki ço- gunluk görüşüne katdmıyorum" dedi. Anayasa Mahkemesi kararına yönelik tepkiler şöyle: Sabri Kurt (tzmir Barosu Baş- kanı): TCK'mn bu maddesi insan haklanna ve hukukun eşitlik ilke- lerine aykırı. Tecavüze uğrayan kadınlar genel kadın ya da aıle ka- dını diye ayrılamaz. Huseyin Cahit Kaptanoğlu (Antalya Barosu Başkanı): Ana- yasa Mahkemesi'nin TCK'nın bu maddesinı ıptal etmesinı bekler- dik. Kadınlan genel kadın, aile kadını dıye ayırmak, ardından ba- züan tecavüze uğradığmda bu ey- lemi gerçekleştıren kişiye ceza in- dırınıı uygulamak hem hukuka hem insan haklanna aykırıdır. Senih Özay (YeşUler Partisi Iz- mir tl Yönetim Kunılu Üvesi): Bundan sonra tecavüz olaylann- da dava sırasında kadınlann da- ha önce de bazı erkeklerle bırlik- te olup olmadığı konusu da gun- deme gelebılecek. Kadının tum cinsel ilişkisi deşilip bir kanıt ola- rak sunulacak. T n hf> nr n n t tn hf' B i r b n ç u k m e t r e l i k ıu IJC ur ııuı IU u e s i n d e b e ş d o v m e s i ^^ A d l ı Elena Mar. Yirmi beş yıl önce Madrid'de dogmuş. Fransızca, bale ve tiyatro okumuş. Amsterdam'ın "underground" sahnelerinde ko- regrafi yapmış, New York'ta açlık, Paris'te esrar çekmiş. Yirmi beş baharda yuz yıl tüketmiş. Ispanya'da yavımlanan El Pais Gazetesi1 nin pazar ekine yaptığı açıklamada şoyle diyor "Biz 68'li ana ba- baların çocuklan" diyor, "kritik hayallerin ustune doğduk. Ölumün çocuklanyız. Rimbaud ve Baudelaire'den konuşan velilerimiz, Mark- sizmle kanşık özgurluk masallanyla buyuttüler bizi. Sonra ortaya çıkan sonuç karşısında dehşete düşüp, 'ovle giyinme, boyle yeme' de- meye başladılar. Çok kayıp verdik aramızdan, acınacak bir kuşagız biz." Elena Mar, bir balerinle unlu bir fotografçımn kızı. Annesi- nin ninesinin kızılderili olduğu belli. Şimdilerde, unlu bir tspamol modacısının modelliğini yapıyor ama "Guzel sayılmam" diyor. "Yu- zunden yaşadığı anlaşılan birini arıyorlardı; ben yaşamıştım." Ele- na Mar, "To be or not to be" (Olmak ya da olmamak) sornnunu çozmıiş bir "giızel". Cemal Süreya bugün toprağa veriliyor Şür atının yelesinde doğduKultur Servisi — Oncekı gun 59 yaşında yitirdığimiz şaır Cemal Süreya bugün toprağa veriliyor. Cemal Süreya'nın cenazesi Şişli Camiı'nde kılınacak öğle nama- zından sonra Kasımpaşa Kulaksız Mezarlığı'nda toprağa verilecek. Ölümü edebiyat dunyasını uzüntüye boğan Cemal Sureya'y- la ilgili olarak şair ve yazarlar g<3- rüşlerini dile getirdiler. Tomris l'yar: Bence has şair ol- mak çok guçtur Çünku has şair yazdığı sürece şiırin nasıl olabile- ceğini duşünur. Bu Cemal Süre- ya ıçın böyleydı. Kendi şıirinden öte, şiirin çağımıza nasıl ayak uy- durabıleceğını duşunen bıriydi. Ve bu uğurda yanlış yapmak- tan, hatalan göğuslemekten kork- mayan bir şaırdı. Onu tanımla- mak için bir denge ararken, ken- disinın söylediğı gıbi erotizmde değil de, zekâ ile duyarlık arasın- da bir yerde durmamız gerekiyor. Ahmed Arif: Daha ilk şıirinde bile büyuk bir şairdi. Dıyebilirız Birkaç yılda bir karşılaşsak da da- ha bir yalnız kaldığımı duyumsa- dım bırden. Duşüncemızi doğru- dan değıştırmemış olsa da düşü- nuşümüzu inceden inceye zengin- leştıren bir duşunce ustası. Dılin ve şiirin gizil avcısı. Dostluğun \e arkadaşlığın "ince dumanı". Kendi dizelenyle söylersem: '"Biı bardak su içsem şimdi/Yarala- nmdan dokulıir." Ahraet Sa>: Türk edebiyatında prenslik idı. "tkind Yeni"nın ön- cülerindendı. Şiiriyetı yeniden oturttu Ali Puskıillıioğlu: Ulkemızın yaşayan en buyuk ozanlarından biriydı. Cemal Süreya'da Türkçe çok değişik, çok renkli, çok gu- zeldir, alabildiğme kıvraktır. Ze- kânın şımşeklenyle çakar şiirlenn- de. Cemal'le kendımizı yitırdik. Acısını şiirleriyle avutmaya çalı- şacağız. Vecihi Timuroğlu: Tüm yaşa- mında şıir duşündü. Şıiri ciddiye alan pek az şair vardır. Cemal Sü- Tomris Uyar Kendi şiirinden once, şiirin çağımıza nasıl ayak uyduraca&nı düşünürdü. Ahmed Arif Daha ilk şiirinde bile büyük bir şairdi. Can Yöcel Eros gibi bir çocuk. Yazdığı şiirlerle ta baştan beri hepimizi kalp yerinden vurduydu. AhmeC Say şüriyeti yeniden oturttu. Ali Cemal'le kendimizi yitirdik. Acısım şiirleriyle avutmaya çalışacağız. Behcet Aysan tkinci Yeni'nin en önemli yenilikçilerindendi. Şahin Kaygun'un objektifınden ki Cemal şıir atının sırtında, hat- ta yelesinde doğdu. Ve hep dört- nala, hep doludizgin aldı götur- dü. Şürindeki has boya, benzer- siz ve sobnaz panlü, coşku, sevinç ve hüzün ile ulkemizin en değerli şairlerinden biri olarak kultur ta- rihımızde çoktan yerini almıştır. Can Yucel: Her şairin ölümu bir çocuğun ölümü kadar acıdır. Çunkü şairler çocukluklarını bu- yuklüklerine geçirmekle ilgili biı ış yaparlar. Ondan dolayı diz ka- paklan yaralı, elleri bereli ve bu- tun sicilleri de kırdıklan camlann ezasıyla doludur. Cemal Süreya böyle bir çocuktu. Eros gibi bır çocuk. Yazdığı şiirlerle, yani at- tığı oklarla ta baştan beri hepimizi kalp yennden vurduydu. Ulkiı Tamer: Onun için yazdı- ğım şürimde söylediğim gibi "At- las Okyanusu'nda Fırat'ın salı"y- dı, "Zap suyunda Alp çiçeği"ydi. Şiirin hasıydı Cemal. Muzaffer tlhan Erdost: Cemal için yalnızca kederlenebılırım. reya şür üzerıne duşunen ve yeni şiirler arayan bir şairdi. Şıirinı herkese açan bin olduğu halde, gönlünu birçoklanna kapalı tu- tardı. En buytik serveti gönluydu. Onu kapattığı ınsanlan bağışla- ması zor olurdu. Türkçenin kes- kin dişleriydı. İlk kitabıyla yenı bir şiirin yolunu açmak, ancak Türkçenin buyülu gizinı bulmakla olasıydı. Gizemlı dizelerin, buyu- lü imgelerin, duru dilin cins şaı- riydi. Behçet Aysan: 1950'h yıllarda şaşırtıcı ve görkemli bir şıir çıkı- şını "Üvercinka" kitabında top- layan Cemal Süreya, İkıncı Yeni şiinnin en önemli yenilıkçilerin- den binydi. Ulkemizde şiın en iyi bilen, modern şıiri yakından izle- yen, dunyada ve dunya şiirinde olup biteni yazı ve sohbetleriyle genç kuşağa iletmeye çalışan bir yol açıcıydı. Belkı de "Porsuk ke- nannda kadınlar" bir gun onun şiırini okuyacaklar ve "Uçurum- da açan çiçek" sevinecek. Kapıkulelde 52 kamera • EDİRNE (AA) — Turkiye'nın en buyuk karayolu sırur kapısı olan Kapıkule'de gumruk sahasına tum giriş ve çıkışlar 52 kamerayla surekli olarak ızleniyor. Kapıkule Mulkı İdare Amiri ve Vali Yardımcısı Nihat Özgul, kamerayla denetleme uygulamasının meydana gelebilecek aksakhkları belirlemek ve gerekli onlemleri zamanında almak amacıyla kurulduğunu bildirdi. Özgul, gumruk sahasının gunun 24 saatinde kameralarla denetlendiğjni ve sistemin guvenlik açısından büyuk kolaylık sağladığını söyledi. Öğrencilerden fabrikalara • MANYAS (AA) — Balıkesir'in Manyas ilçesinde bir grup ilkokul oğrencisi çevreyi kirlettiğini belirlediklerı fabrikalara bırer mektup göndererek "Lutfen çevreyi kirletmeyin, temız bir dünya istiyoruz" dedıler. Arkadaşlan adına konuşan ve gırişımlerinden olumlu sonuç alacaklarına inandıklannı belırten Mehmet Horoz, mektupla birlikte arkadaşlarının çevre temizliği konusundaki resim, şiır, hıkâye ve kompozisyon çalışmalannı da fabrika yetkilılerine gönderdiklerıni söyledi. Doktor yok servis kapah • KARS (AA) — Kars ve ilçelerine hizmet veren Devlet Hastanesi'nin bazı servislerinin doktor yokluğundan kapalı bulunduğu ve hastanenin başta su olmak üzere çeşitli tıbbı araç ve gereç sorunlan olduğu bildirildi. Hastane Başhekimi Dr. Nevruz Erez, 1969 yılında kurulan Kars Devlet Hastanesi'nin 222 yatağının bugune kadar yenilenmediğı için artık kullanılamaz hale geldiğini söyledi. Türk doktora ödül • AMKARA (Cumhuriyet Bürosu) — Japonya'da Hokkaido Universitesi Tıp Fakultesı'nde doktora dğrenimi goren KBB uzmanı Dr. Babur Kuçük "Iç kulak işitme organlannın yapısı ve bu yapının işitme fonksiyonlan ile olan ilişkisi" konulu araştırması ile bu yıl, universitenın önem verilen "Takakuwa Eimatsu" odülune layık görüldü. Japonya'da bulunan yaklaşık 100 tıp fakültesinin en başanlı ilk 10'u içinde bulunan Hokkaido Universitesi Tıp Fakultesi'nin ödülü, her yıl 5-6 profesörden oluşan bir jürinin değerlendirdiği en iyi uç araştırmaya veriliyor. Her yıl 50 yeni okul • Eğitim Servisi — Istanbul'un yeni Milli Eğitim Müdüru Turgut Akan, İstanbuPda her yıl 50 yeni okul yaptırılması gerektiğinı, bunun maliyetinin de 60 milyar lira olduğunu söyledi. 8 Ocak 1990 tarihinde yeni görevine başlayan Akan, bugün duzenlediği ilk basın toplantısında, istanbul'da 35 bin öğretmen bulunmasına karşın yalnızca 887 lojman bulunduğu belirtti. Akan, amaçlarının lojman ve öğretmen evi sayısını arttırmak ve mevcut imkânları daha iyi kullanmak olduğunu kaydetti. 'Methadon'dan sonra 'Buprenorfın' Uyuşturucu bağmıhsma yeni ilaç Uyuşturucu ahşkanhğı ile savaşmak için şu ana kadar geliştirilen ilaçlar, bu ahşkanhğı yenmekten çok, müptelamn günlük yaşammı normale yakm geçirmesine yönelik etkiler yaratıyorlar. Bu ilaçlardan en çok ümit vereni 'Buprenorfin'. Dış Haberier Servisi — Uyuşturucu alış- kanhğını ilaçlarla yenmek mümkun mu? ABD'de bugunlerde gözde uyuşturucu olan 'crack'ın tamamen kontrolden çıkması ve damardan uyuşturucu kullananlar arasın- da AIDS'ın hızla anması, resmi merci ve bilimsel araştırmacılann ilaçla tedavi yön- temıne ağırlık vermelerine yol açtı. Reagan yonetimi sırasında yaklaşık 10 yıl sureyle hızı kesilen uyuşturucu savaşı için federal hukumet kesenin ağzını açtı. Kısa- ca NİDA olarak bilinen Ulusal îlaç Teda- vısi Enstitusu'nun butçesi yuzde 50 arttı- rılarak, dunyanın dön bir yanındaki uyuş- turucu ile ilgili araştırmaları finanse eden bu kuruluşun bütçesı 75 milyon dolara çı- kartıldı. Uyuşturucu alışkanlığı ile savaşmak için şu ana kadar geliştirilen ilaçlar bu alışkan- lığı yenmekten çok müptelamn gunluk ya- şamını normale yakm geçirmesine yönelik etkiler taşıyorlar. Bu ilaçlardan en çok umıt veren bir tanesi "Buprenorfûı." Bır ağrı ke- sıcı olan Buprenorfin 24 yıl ör<~e mucize ilaç olarak piyasaya çıkan "Methaiion"dan çok daha etkili. Methadonun aksine alış- kanlık yapmıyor ve aşın doz tehlikesi bu- lunmuyor. Bu ilaçla tedavi edilmeye çah- şılan 41 eroınmanın yarısı tamamen şıfa bulurken geriye kalanlar eroin dozlarını ya- rıya indırmeyı başardılar. 18 afyon mup- telası ise tamamen ıyileşti. Buprenorfinin bir dığer özellıği eroın- manların yuzde 70, yuzde 80'inin bır dı- |er alışkanlıklarını, kokain alma ihtıyaç- larını bastırması. Methadonun da benzer özellikleri var, fakat Methadon'la tedavi olanlann sadece yarısı kokaini bırakırken Buprenorfin alanlann hemen tamamı bu alışkanlıklarını bırakabildi. Eroınmanların psikiyatrik ve nörolojik durumlanm iyileştirmeV için denenen ilaç- lardan umut vaat eden bir diğeri "Flnpent- hi.xol" Kımi ulkelerde şizofreninin tedavi- sınde kullanılan bu ilaç, bır kokain kulla- nımından sonra başlayan depresyon ve ye- niden kullanma isteğini, yani krizi yumu- şatıyor. Yale Universitesı'nden araştırmacılar bu ilacın ufak dozlarının bile muptelalann iki ay sureyle kokaini tamamen bırakmalan- na vol açtığım behrtı>orlar Uzun yıllar ko- kain nobetlerını onlemek için kullanı- lan "Carbamazein" adlı bir ilaç ise şiddetli kokain ısteğınin onune geçebiliyor. Bu yıl yapılan araştırmalara katılan 13 kışınin ko- kaini tamamen terk ettığı, geri kalarun doz- larını uçte iki orarunda azalttıklan belir- tıliyor. Öte yandan araştırmacılar özellikle ko- kain bağımlılığı konusunda mucize bekle- miyorlar. Ağn kesici Endorfin sistemi üze- rinde etkili olan eroinin aksine kokain üç ayn sinirsel aktancıDopamin, Serotonin ve Norepinefrin üzennde etkili oluyor. Bu üçlu hep birlikte insana güneş batışından seviş- meye kadar çeşitli eylemlerden zevk alma özelliğini veriyorlar. Uyuşturucu tedavisi sı- rasında verilen ilaçlar bu merkezleri blo- ke ettikleri için yaşam zevki de yok oluyor. Araştırmacılar, en iyi şartlarda kokain tutkunlanrun kriz ve depresyon dönemle- rini önlemeyı başarabıleceklerini umu- yorlar. Bilim adamları ilaçla tedavinin uyuştu- rucu tutkunluğunun psikolojik ve sosyal kaynağına inemediğını, bu yüzden bır uyuşturucunun alışkanlığından kurtulan kişinin aynı koşullar devam ettıği surece kolayca bir başka uyuşturucunun pençesi- ne düşebileceğini belirtıyorlar.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle