22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
11 OCAK 1990 HABERLERİN DEVAMI CUMHURİYET/17 Devlete Demokrasiyi Götürebilmek. (Baştarafı 1. Sayfada) Ankara Devlet Guvenlık Mahkemesı Baş- savcısı Nusret Demıral, Avrupa Insan Hak- ları Komısyonu'na tanıklık etrneyı reddede- rek, bağlayıcı ıç hukuk nıtelığı taşıyan ve Turkıye Cumhurıyetı'nın altında ımzası olan uluslararası bır sozleşmeyı hıçe saymış oldu Olay şudur Ikı yıldır hapıste yatmakta olan Türkıye Bır- leşık Komunıst Partısı (TBKP) lıderlerı Nıhat Sargın'la Haydar Kutlu, Avrupa Insan Hak- ları Komısyonu nezdınde bıreysel başvuru haklarını kullanmışlardır Basvuruda, 16gun kaldıkları Ankara Emnıyet Mudurluğu'nde ış- kence gordüklerı one surulmektedır Insan Hakları Komısyonu, TBKP lıderlerı- nın bıreysel başvurusunu kabul ederek so- rusturma başlatmıştır Soruşturmanın bır parçası olarak Insan Hakları Komısyonu'n- dan yargıclar, ılkı ekım ayında olmak uze- re ıkı kez Ankara'ya gelmışlerdır Ancak DGM Başsavcısı Nusret Demıral her ıkısın- de de yargıçlara ıfade vermeye yanaşma- mıstır Şoyle bır duşunelım Demokrasılerde zaten komunıstlık dıye bır suc yoktur Bugun gıderek tarıhe karısma- ya başlayan komunıst partılerı serbesttır Batı demokrasılerınde Bızım demokrasımız ıkıncı sınıf o\duğu ıcın Turkıye'de ınsanlar hâlâ "komunıstlık"\en cezaevıne atılabılmektedır Orneğın son ola- rak pazartesı gunu Izmır'de 29 TBKP'lı goz- altına alınmıştı Bunlardan 5'ı dun tutuklan- dı Zonguldak'tan da 30 TBKP'lının gozaltı- na alındığı haberı geldı Burada denılebılır kı — Yasalar uygulanmak ıçın vardır Madem kı TurkCeza Yasası'nın 141 ve 142 madde- len yerlı yerınde duruyor, ben de o zaman uy- gulanm bunları Ancak yasalar herkes ıçın geçerlıdır Her- halde Ankara DGM'nın Sayın Başsavcısı yasalar-ustu değıldır, olamaz Bu arada şunun altı çızılebılır Bır savcı böyle bır anlaşmayı uygun bul- mayabılır Ama o zaman yapacağı tek bır şey vardır Istıfa edıp gorevınden ayrılmak, ku- rallara meydan okumak değıl' Turkıye'nın taraf olduğu uluslararası bır sozleşmeden kaynaklanan ve ıç hukuk nıte- lığı taşıyan bağlayıcı bır hukmu hıce sayma cesaretını kendınde nasıl bulabılmektedır Başsavcı Demıral'' Devlet ıçınde bır dayana- ğı mı vardır' Kurallara boylesme meydan okuyabılen bır savcı karşısında sanıkların du- rumu ne olacaktır' Bu soruların karşılığını ozenle değerlendır- mek gerekıyor Devletın kendı ıçıne demokrasiyi taşıya- madan, bu ulkede ınsan hakları ve demok- rasiyi yerleştırmek duş kurmakla eş anlam taşır Insan hakları sozleşmelennı devlet ola- rak ımzalarsınız, ışkenceyı onleme anlaşma- larını onaylarsınız, bıreysel başvuru hakla- rını tanırsınız, uluslararası platformlarda bun- larla övunebılırsınız, ama bunlann tumu kâ- ğıt ustünde kalmaya mahkûm olur Ankara DGM Başsavcısı'nın meydan oku- yuşu bunun çok tıpık bır orneğıdır Goruldüğu gıbı, yalnızca yasa çıkarmak- la ne ınsan hakları ne de demokrası ola- bılıyor Gaflet Uykusundan Uyanmak... Danıştay'a hükümet DemiraPa Dışişleri tepkisi (Baştarafı 1. Sayfada) Mpaslan Pehlıvanlı ve uyeler ta- rafından tepkıyle karşılandı Pehlıvanlı, Dınçer'ın Ermenı ta sarısı benzetmesının son derece >akışıksız olduğunu, komısyonu vesayet altında tutucu olarak gör duğu bu sozlerı beğenmedığını soyledı Adalet Bakanı Sungurlu da, bu tasarının Danıştay'da ha zırlanıp Bakanlar Kurulu'na su nulduğunu, bu nedenle gostenlen tepkıyı anlayamadığını belırttı \NAP Ordu Mılletvekıh İhsan Nurı Topkaya da, bu sozlere ka tılmanm mumkun olmadığım ve temsılcının sozlerını kınadığını bıldırdı Topkaya, Danıştay'ın keyfıne gore vasa vapılamayaca ğını bıldırdı Tasarının goruşulmesı sırasın- da, Danıştay'ın anavasada, "ılk ve son karar mahkemesi" oldu- gunun belırtıldığıne dıkkat çeken SHP Tekırdağ Mılletvekıh Guneş Gurseler ıle SHP Istanbul Mıllet- vekıh Ali Haydar Erdogan, Da nıştay 'ın kararlan ıçın temyız >o- lunun açılmasının, anayasaya ay kırı olduğunu savundular Tasarıya gore, Bakanlar Kuru- lu kararlan Danıştav Genel Ku- rulu'nda ıncelenemevecek, 1 Da- ıre'de ıncelenecek Bu değışıklığe karşı çıkan SHP'lı Erdoğan, Da- nıştay Yasası'nda yapılan bu de- ğışıklıkler ıle komısyonda bugun goruşulecek olan Idarı Y argılama Lsulu Yasası'ndakı değışıklıkle- rın, "ozelleştınne, Hafıze OzaJ'- ın mezannın naklı ve çevre>le ıl- gılı konulardalu" Bakanlar Kuru- lu kararlarını karnufle etmek ıçın yapıldığını ılerı surdu Idarı Yar- gılama Usulu Yasası'nda yapıla- cak değışıkiıkle Bakanlar Kurulu kararlan ıçın yalnızca kışısel çıkar soz konusu olduğunda Danıştay'a dava açılabıleceğını ve bunun da genel kurulda değıl, yalnızca 1 Daıre'de ınceleneceğını kaydeden Erdoğan, "Bakanlar Kurulu'nun kararlannı bır yasa ıle ıptal etmek mumkun olamavacak. Bu karar- lar ancak uluslararası mahkeme- lerde dava konusu otabilecek" de dı Erdoğan, Alıağa Termık Sant- ralı'nın yapımı gıbı çevreyı ılgılen dıren bır olayda, kışılerın "genel çıkariannın ortadan kalkbgı" ge- rekçesıyle Danıştay'a dava aça- mayacaklarını soyledı Komısyonda dun kabul edılen tasarıya gore, Danıştay'ın karar- lan ıçın temyız yoluna gıdılebıle- cek Karan, ılk kararı veren daı- renın dışında kalan daırelenn uye- lerınden oluşan bır hevet alacak ANKARA (ANKA) — Dışışlen Bakanhğı, TBKP lıderlen Haydar Kutlu ve Nihat Sargın'ın Avrupa Insan Hakları Komısyonu'na yap- tıklan başvuru ıle ılgılı olarak so- ruşturma vapan komısyon heyetı- ne ıfade vermeyı reddeden DGM Başsavcısı Nusret Demiral'ı eleş- tırdı Dışışlen Sozcusu Murat Sungar, "Bu davranış ışımizı kolaylaştırmamakbr" dedı Dışışlen Sozcusu Murat Sun- gar, gazetecılenn sorulannı yamt- larken, DGM Başsavcısı Demıral 1 ın ıfade vermevı reddetmesı konu- sunda Avrupa Konseyı Jnsan Hakları Komısyonu'ndan bır tep- kı gelmedığını bıldırdı Adalet Ba- kanı Oltan Sungurlu'nun Demıral hakkmda soruşturmanın açılaca- ğını açıkladığını hatırlatan Murat Sungar, dığer Turk yetkılılennın heyet uyelerıne her turlu kolaylı- ğı gosterdıklennı belırttı Murat Sungar, bır soru uzerıne de heyet uyelenne ıfade vermeyı de reddeden uç polısın ıse sonunda tutumlarını değıştırerek ıfade ver meyı kabul ettıklerını bıldırdı (Baştarafı 2. Sayfada) seklıvle ve defalarca vazdığımız gıbı derınlemesıne ıncelendığınde bır ozgurluk ve ınsan hakkı soru- nu olmayıp tam tersıne, bır ozgur- lukten kaçış ve kazanılmış haklar- dan gonullu olarak vazgeçme, go- nu|lu kulluğu seçme sorunudur Unıversıtelerımızde tesetture gı- ren, tokalaşmavan, erkek hastala- ra dokunmak ıstemeyen, rektal termometre uvgulaması vapmavı reddeden kız oğrencıler, kendıle- rını ve karşılarmdakını bırer cin- sel obje ola>-ak algılamayı surdur- duklerı ıçın kendılerıne de, erkek lere deguven duvmamakta, ortu- iere sarınıp saklanmaktadırlar Kendılerıne guvenen laık ve çağdaş kafa vapısına sahıp kadın lar namuslannı 1,5 metrel k bır bez parçası ıle sınırlamazlar Çun- ku onlar kendılennı bırer cınsel obje olarak görüp aşağılamazlar Onlar, kışılıklerı ıle bu toplumun eşıt haklara sahıp ve oyle kalma- yı ısteyen saygın ve onurlu yurttaş larıdır Ne >azık kı olavın başlangıcın dan ben laık ve çağdaş kadınları mızın haklı tepkılerı hep saptırıl- mış ve artık apaçık olarak kendı- nı gosteren tehhkeler gozardı edı lıp olay, çok basıt bır "başortusu duşmanlığı" gıbı gosterılmeye ça lışılmıştır Boylece, temel hak ve ozgurlukler araç edılerek ne yazık kı aydınlar arasından da yandaş- lar kazanılmıştır Çağdaş ve laık Turk kadınları, bır dınsel-sıyasal amacın ortusu olmamak koşuluyla, baş ortmenın laıkhğe aykırı olmadığının bılın cındedırler Nıtekım ulkemızde kırsal kesım kadınlan yuzyıllardır çarşafsız, peçesız, yanı tesettursuz dolaşmakta, tarlalarda erkeklerle bırlıkte çalışmaktadır Onlar kul- turel bır aiışkanlıkla başortulerı- nı saçlarının uzerıne atıvermekte- dırler Unıversıtelerde yapay ola rak ortaya çıkartılan dınsd unıfor- ma'lan taşımıvorlar dıye bu ka- dınlarımıza da "Turban, namusunuzdur" eleştınsı mı yo- neltılecektır'' Geleneksel başortu- su, koy ve kasaba kokenlı mılyon- larca kadın tarafından takılmak- tadır Ama hıçbır zaman dınsel- sıyasal bır araç olarak gorulup "menzıl-ı maksude ulaştıracak yolda"' 21 kazanılmış ılk zafer ola- rak yorumlanmamaktadır Şenat- vi cephenın gundemı belırlenmış- tır Turban zafennden sonra 163 maddenın kaldınlması, Ayasof- va'nın camıleştırılmesı, kamu ku- ruluşlarında mescıtlerın açılması, devlet daırelennın tumune teset- turun gırmesı, açılmak ıçın sıra- da bekleven 100'e yakın ımam ha- tıp okulunun açtırılması, turban gosterılerının ımam hatıp lıselerı- ne sıçratılması, harp okullarına ımam hatıp mezunlarının kabul ettınlmesı, şenat hukukunun ge- rı getınlmesı, cumhurıyetın "te- mellennın duruşması |3) "nın vapı- larak bu temellerın sarsılması açıkça dıle getırdıklen stratejıle- rıdır Laıkhğı bır çağdaşlaşma yonte- mı ve koşulu olarak algılayan genç vaşlı her çağdaş Turk ınsanının Ataturk ılke ve devrımlerı konu- sundakı duvarlılık \e sorumluluk- larını gosterme zamanı gelmıştır (1) Zaman Gazeıesı 31 Aralık 1989 (2) Zaman Gazetesı 11 Aralık 1989 (3) Zaman Gazeıes: 21 Aralık 1989 Nol Bu >azı, \OK°un ayıbını cumhu- nyel umversıtekn rektorlennın gıdere- cekJennı umnuk tsle>en vt gecen ganler- de >ıtırdığımız Sa>ın Surrvv* \|ao{lu- nun Malurk ılke \e dcvnmlen, ozellıkle de kadın haklan konusunda vaşuıunid son anına kadar sıırdurdugu onuriu te >ureklı savaşımı pa>laşan bır ogretım uveanın, Sureyva \gıogtu'nun ausına adadıgı bır vazıdır EVET/HAYIR OKTA1 AKBAL (Baştarafı 2. Sayfada) lerını tek tek teshır edıyor Adlarını belırtmeden bu solcu profe- sorler ıcın yazılanlardan bırkac ornek vereyım Dıcle Unıversı- tesı'nden atılmıstır Halıl Cın zamanında yardımcı doçentlık ıçın başvuran adayların en zayıfı olduğu halde sırf Dıyarbakır dan gel- dığı aşırı solcu ve rektore yakın olduğu ıcın oğretım uyesı ya- pıldığı 'Fakulte oğrencılerı tarafından polıtburo uyesı dıye ta- nımlanan ve el radyolarından yaptığı telsızlerle emnıyetın telsız- lerını dınledığı ıddıa edılen Yard Doc E C nın asırı solcu oğren- cılerın kadrolasmalarını ve bırbırlerıyie ırtıbatlannı sağladığı', "V fakultesı rektoru tarafından atanan bu oğretım uyesının aşırı sol- cu mılıtan yapılı ozellıklerı olduğu', "Ateıst olduğu ve ateızm pro- pagandası yaptığı aşırı sol orgutlenmeyı organıze ettığı', 'Aşırı solcu ve devlet aleyhınde faalıyette bulunduğu ' Rektor Halıl Cın Yenı Duşunce' adlı gazetenın suçlamaları- na gore asırı solcu ları korumasına almış1 Daha ne yapmış9 Mıllıyetçı' oğretım uyelerını başka kentlerde gorevlendırmış Konya Turk Ocakları Derneğı de Halıl Cın'ın mıllıyetçı oğretım uyelerını surgune gondermesını sert sekılde kınamış Halıl Cın1 den Konya halkı olarak mıllıyetçı oğretım uyelerı üzerındekı bas- kıların kaldınlmasını ve surgünlerın derhal durdurulmasım" ıs- temış Gazetelerde çıkan haberlerde Halıl Cın haksız yere suçlan- mış bu asırı sağcı oğretım üyelennın verdığı bılgılere dayanıla- rak Selçuk Unıversıtesı rektorunün 'hur düşünceye zıncır vurduğu' yazılmış Bır yandan aşırı solcuları koruduğu ılerı su- rulen bır kışı ote yandan hur düşünceye zıncır vuran'aşırı sağ- cı bır kışı1 Ikısı de Halıl Cın1 Nasıl oluyor boyle bır şey1 Konya1 dan aldığım bır mektupta, bırtakım çıkarcı ve düşünce açısın- dan aşırı sağcı kışılerın Halıl Cın'ı bır yandan sağcı, öte yandan solcu gostererek yıpratmaya çalıştıkları yazılıyor Gorulen şudur Sağda da bölunmeler başlamıştır Buna ne gıbı yorum yapmak gerekır? Çıkar çatışması mı9 Baktılar, anla- dılar kı soldan gelecek bır tehlıke yok, sol kendı kendını ufala- makla vakıt geçırıyor Bır araya gelmek, bellı çızgıde anlaşmak, bırleşmek günden gune olanaksız hale gelmekte Öyleyse sağ- da en sağlam, en guçlu yerı kapmak gerek 1 Yıllardır Halıl Cın 'sağcı' bır oğretım uyesı olarak bılınırdı Demek onu da beğen- mıyorlar artık, kendı cıkarlarına uygun bulmuyorlar Ne de olsa uygar bır sağcı, otobuslerde rtarem selamlık yaptırmadı, değer- lı oğretım uyelerı arasında sıyasal açıdan onemlı bır ayrım yap- madı Sağcı-solcu demeden oğretım uyelennı gorevlılennı başka ıllerde çalışmaya gonderdı Öyleyse o 'solcu'dur, solcuların hız- metındedır' Bana Konya'dan mektup yazan guvendığım bır kışı şoyle dı- yor Bu dergı bır ınsana kotu dıyorsa bılınmelıdır kı, o ınsan bu memleketın selametı ıçın kavga vermektedır" 'Solcu 1 olarak nı- telenen bır oğretım uyesı de Rektör Cın ıçın "Selcuk Ünıversı- tesı'nde tek bır duşuncenın hâkım olmasına tek başına karşı ko- yan bır kışıdır Bu unıversıte bır mozaıke benzer, bunu bır arada tutan rektordur Bu kışı gorevden ayrılırsa, bırakın solcuları kendı cızgılerınde olmayanların başına neler gelecek 1 ' dıyor Rektö- run sağcı - solcu ayrımı yapmadığı ıçın çıkarları bozulan kışı ve çevrelerın gozunde solcuları koruyan' adam durumuna düşü- rulduğunu soyluyor Bu konuda benı ılgılendıren, aşırı mıllıyetçı, bağnaz, tutucu çevre ve kışıler arasında da bölunmelerın başladığı gerçeğıdır Bu kavgaların nedenı çıkar böluşmesıdır Halıl Cıne bıle 'solcu, sol korumacısı' denıldığıne gore gerısını sız duşünun 1 GOZLJEM UĞUR MUMCU (Baştarafi 1. Sayfada) men bu aşamada partı kurma kararında olmadıkları anla- şılıyor Haklılar Bu konulacda bırdenbıre karar almak yanlış ola- bılır Bu tur kararlarm ahnabılmesı ıçın mılletvekıllerının on- ce kendı aralarında, sonra seçmenlerı ve yakın çevrelerı ıle düşunce alışverışlerı yapmalan gerekır Partı kurmak pek kolay bır ış değıldır Kâğrt uzerınde ço- zumu kolay gorunen bırçok sorun orgutlenme aşamasında ıcınden cıkılmaz duğumlere donuşur Partının ıdeolqısınden tutun da kadrosuna, tuzuk ve prog- ramına, malı kaynaklarına ve kımın genel başkan ve genel sekreter olacağına kadar bırçok konu partı onculerını kısır donguler ıçıne surukler Solda bugun dört ayrı partı var Bunlar SHP, DSP, SP ıle "legalıteye çıktığını" açıklayan TBKP'dır Başturk ve arkadaşlan, SHP yonetımı ıle çatışmıs ve ay- nlmışlardır Bu grubun Ecevıt'ın DSP'sı ıle de bır yakınlıkla- rı olmamıştır SHP'den ayrılan mılletvekıllerının SP ıle de bır ılışkılerı yoktur SHP'den ayrılan mılletvekıllennın aynı sıyasal eğılımde ol- dukları da söylenemez Içlerınde Aybar'ın göruşlerı ıle bağ- daşanlar olduğu gıbı bu goruşlere karşı olanlar da vardır SHP'den ayrılan mılletvekıllerının arasında sıyasal gpç- mışlerınde sosyalızm ıle duşunsel yakınlıkları olmayanlara da rastlanmaktadır Başturk ve arkadaşlan ıçınde "TKP'lıdır" dıye tantmlana- cak bır mılletvekıh de yoktur Ancak bu mılletvekıllerının ba- zıları, "bırteşık partıyı de ıçıne alacak bır yenı olusum" gorü- şunu savunuyor olabılırler Bu görüş pek gerçekçı değıldır Nıcın değıldır' Hem Aybar hem de Başturk'un sıyasal geçmıştekı sava- şımları bugun "bırteşık partı" ıle bır çatı altında bır araya gel- melerını engeller Pekı nıçın engeller^ Aybar, "guler yuzlu sosyalızm" göruşu ıle Lenınızmı eleş- tırmış ve Sovyet sıstemının bır "burjuva modeh" olduğunu ılerı sürmuş, sosyalızmde bağımsızlığın temel koşul oldu- ğunu savunmuştur TIP ve TKP de o günlerde Lenınıst modelı savunmuşlar, Aybar ve çevresını de suçlamışlardı Işte bunun ıçın engeller Başturk ve Fehmı Işıklar da DISK'ten "TKP eğılımlılen tasfıye" etmışler ve sınıf ve kıtle sendıkacılığı anlayışını "ba- ğımsız sosyalızm" kavramı ıle bırlıkte savunmuşlardır Bu yuzden Aybar ve Başturk'un bırleşeceklerı noktalar, bırleşık partının SHP'den ayrılan mılletvekıllerı ıle uzlaşa- cakları noktalardan çok ama çok daha fazladır Guçluk şuradadır SHP'den ayrılan mılletvekıllerı, sıyasal sahneye SHP'ye benzer bır sosyal demokrat partı modelı ıle mı çıkacaklardır? Yoksa kapıtalıst somuruyu ortadan kal- dırmayı amaçlayan "bağımsız sosyalıst" bır modelle mı' Lenınıst model, Doğu Avrupa'da Moskova'ya uyumlu par- tıler ıle bırlıkte yıkılıyor Batı'dakı sosyal demokrat partıler, kurulu duzenın "yedek lastıklen" olarak duzenle gun gec- tıkçe butunleşıyoriar "Ekonomılenn mılıtanzasyonu" adı verılen model ıle Turkı- ye de yerleştırılen "arabesk lıberalızm" ve "alaturka kapıtalızm" ıse gun geçtıkçe emekçı sınıf ve tabakaları yok- sulluğa surukluyor Bu koşullarda ozgurlükçû, katılımcı ve bağımsız sosya- lıst partı modelı ılerısı ıçın daha da onem kazanıyor SHP'den ayrılan mılletvekıllerı ışte böyle bır yol ayrımının kılometre taşında karar verecekler Atacaklan adım boyle bır modelın oluşmasına yarar mı, yaramaz mı' Boyle bır ıdeolojık seçeneğı benımsıyorlar mı, benımsemıyorlar mı' Daha da onemlısı, hangı sınıfsal taban ıle butunleşecek- ler' Nasıl bır kadro ıle beraberler' Işlerı zor' Bu otomobıl otomobılı aşar Buotomobıl 5kapılıdır Turkıye'nın çok amaçlı, kullanım alanı en genş otomobılıdır 5 kapı, sızın hayatınıza yepyenı bır boyut açar Tofaş Kartal L Tofaş Doğan Lnın îum nıtelıklenne ustunluklenne sahıptır Ve îum Tofaşlar gıbı paslanmaya çurumeye karşı Balık avından keklık avına pıknıklerden yaz taîıllerıne Kartal L ıle yol alın Gule gule alın. gule gule kullanın TOFA$90"Turkıye'nın otomobıli"
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle