18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/10 HABERLER 9 EYLÜL 1989 Salgın 8 çocuk daha aldı Adana Kenar semtlerde görülen salgın kent merkezine doğru yayüıyor. Günde 200300 kişi hastanelere başvuruyor. Çukurova Universitesi Balcalı Hastanesi'nde dün salgın nedeniyle 3 kişi öldü. ADANA (Cumhuriyet Güney llleri Bürosu) Etkin önlemlerle kontrol altına alındığı bildirilen salgın, etkisini sürdürüyor. Adana'da dün 3 kişi, Gaziantep'te 4 çocuk, Şanlıurfa'da da 1 çocuk öldü. Gaziantep'te kolera olduğu bildirilen salgın yüzünden dört çocuğun ölürnüyle ağustos ayı başından bu >ana ölen 03 yaş grubundan çocuk sayısı 46'ya yükseldi. Kentte hastalananların sayısında büyük artış olduğu gözlenirken pek çok evin karantinaya alındığı öğrenildi. Şanlıurfa'da ise etkin önlemlerin yanı sıra huzursuz bir bekleyişin hükum sürdü|u bildirildi. Adana'da bir ayı aşkın süredır kenar semtlerde göruten salgının kent merkezine doğru yayıldığı gözleniyor. Günde ortalama 200' le 300 kişinin başvurduğu SSK ve devlet hastaneierı.ıdeki intaniye servislerinin dün de oldukça yoğun olduğu görüldü. Yoğun başvuru karşısında hastalara sadece iğne yapıldığını belirten hastane ilgilileri, hastalann uzun süre sıra beklemek zonında olduklannı söylediler. Daha çok durumlan ağır olan hastalann gönderildiği Çukurova Universitesi Balcalı Hastanesi'nde dun de üç kişinin olduğu öğrenildi. Ölen üç kişinin de kimlikleri öğrenilemezken, Balcalı Hastanesi'nde salgmdan ölenlerin sayısı 6'ya yükselmiş oldu. Hastane Başhekimi Prof. Dr. Hamdi Memişoglu, salgınla ilgili açıklama yapmadı, gelişmeleri il sağlık müdürlüğü ve Adana Valiliği'ne ilettiklerini söyledi. Bu arada Adana Anakent Belediyesi'nce alınan sağlık önlemleri de sürdürülıiyor. Sağlık otobüsü doktor ve sağlık görevlileriyle birlikte hazır hale geldi Gaziantep'te birçok ev karantina altında Gaziantep Dün de 4 çocuk yaşamını yitirdi. Kentte salgın görüldüğünden beri ölen çocuk sayısı 46'yayükseldi. ll Sağlık Müdürlüğü yetkilileri, çalışmalarla ilgili sonuçları belediyeye bile açıklamıyor. Salgın hastalığın yoğun biçimde görüldüğü Gaziantep'te dün de ishale bağlı su kaybından 4 çocuk yaşamını yitirdi. Böylece kentte salgın hastalık başladığından bu yana ölen çocuklann sayısı 46'yı buldu. II Sağlık Müdürlüğü görevlileri hastalığın kaynağını bulmak amacıyla kentin değişik kesimlerindeki evlerden örnekler alarak tahlil çalışmalarını sürdürüyor. Büyük bir gizlilik içinde yapılan çalışmalarla ilgili sonuçlar da belediye yetkililerine bile açıklanmıyor. Kentteki resmi kuruluşlarda salgın hastalığa ilişkin sonuçları nel şekilde alamayan Gaziantep Anakent Belediyesi de hastalığın kaynağını saptamak amacıyla bir dizi çalışma başlattı. Belediye Başkan Vekili Dr. Faruk Balık, mezarlıklar müdürlüğünden, ölüm nedeni genel olarak "akul bagırsak enfeksiyoaıı" yazan ölülerin tüm listesini istedi. Dr. Balık, yapacakları çalışmayla ölümlerin kentin belli bir kesiminden mi yoksa değişik yerlerden mi olduğunun belirleneceğini, böylece hastalığın kaynağının belirlenmesine yönelik önemli ipuçlarının elde edileceğini söyledi. Dr. Faruk Balık, sayısı kesin olarak bilinmemekle birlikte kentte koleranın olduğunu belirterek ölen bir hastanın, köyüne, koleralıların gömülürken yapılan işlemler yapüdıktan sonra gönderildiğini örnekledi. Balık, ölüm nedeni akut bağırsak enfeksiyonu yazanlann tifodan mı, dizanteriden mi, koleradan mı öldüğunün belirtilmesi gerektiğini de savundu. Şanlıurfa'nın Ceyhanpınar ilçesinde kolera belirtileri gösteren Şener Karaîaş adlı 6 yaşındaki çocuk öldü. Bir yetkili, "Burada tüm kanalizasyon açıkta akıyor. Klorlama işi ilkel metotlarla yapılıyor" dedi. ner Karataş'ın eşyalan ailesi tarafından yakılırken Dr. Abdurrahman Carab önlem alınmaması halinde koleranın her an başgösterebileceğini savundu. Şanlıurfa'da tifo ve sarılığın yaygın olduğu, ancak bağırsak enfeksiydnunun yaygınlaşması konusunda huzursuz bir beklentinin hüküm sürdüğü bildirildi. Adının açıklanmasını istemeyen bir yetkili yine Karakoyun Deresi'nin halk sağlığı konusundaki olumsuz etkilerine işaret ederek, "Söjrfemeye gerek yok. Açık akıyor tüm kanalizasyon. Şehrin içme suyunun klorianması cıhaz bozulduğu için klorlama işi ilkel melotlaıia yapılıyor. Fakat şu aııdaki klor seviyesi normal. Şu an Şanhurfa'da buyutulccek bir durum yok. Ancak her an bir şeyler olabilir. Halk huzursuz" diye konuştu. ç*1 sayısında büyük artış gorülürken, r3ek çok evin karantinaya alındığı öğrenildi. Sağlık ocaklannda ve hastanelerde izinlerin kaldınldığını belirten ve adının açıklanmasını istemeyen bir yetkili, "Çogu hasla, hastaneye gelmeden evde tedavi edilmeye çalışılırken öliiyor. Ölüm raporu vermek için gidildiğinde yakınlannın verdigi bilgilere göre oliim nedenini sapnyonız. Yakınlan üzerinde yaptağımız lahlillerde de vıizde 90 hastalık bulgulanyla karşıJasıyoruz" dedi. Karantina altına alınan evlerde yaşayanların toplumla bağlantılarının tamamen kesildiği, sokağa çıkmalannın bile yasaklandığı bildirildi. Şardıurfa'run Ceylanpınar ilçesinde kolera belirtileri gösteren (6) Bazı evlere karantina Şener Karataş gün tedavi altına ahndıktan bir sonra öldü. Gaziantep'te hastalananların Merkez Sağlık Ocağı'nda ölen Se Çevre temizliğine destek FINDIKLI (AA) Rize'nin Fındıkh ilçesinde sahil kesimi bayanlar tarafmdan haftada bir gün temizleniyor. Çevre temizliğinin yanı sıra turizme katkı sağlamak amacıyla Fındıkh 'da bayanlar, çarşamba günleri sahillerden teneke, naylon ve demir parçası gibi maddeleri toplayarak temizlik yapıyorlar. Kısa bir sure önce, bir araya gelen 50 kadar Fındıklılı bayanın başlattığı kampanyaya erkekler de destek oluyor. 1 er şehit, 1 terörist ölü DtYARBAKIR (Cumhuriyet) Hakkâri'nin Beytüşşebap ilçesi Beşağaç köyü yakınlartnda çıkan çatışmada jandarma eri tbrahim Eti'nin şehit olduğu, bir teröristin ölü, iki teröristin de sağ olarak ele geçirildiği bildirildi. Olağanüstü Hal Bölge Valiliği ayrıca, Siirt'in Şırnak ilçesi Dedeören köyunde henüz kimliği belirlenemeyen iki teröristin güvenlik güçlerine teslim olduğunu, Siirt'in Eruh ilçesi Tünekpmar köyü Sulan kayalıklannda bir mağarada iki teröriste ait cesedin bulunduğunu belirtti. öte yandan Bingöl'ün Genç ilçesine bağlı Dereköyü'ne giden Mahit Ayatan yönetimindeki minibüs dün sabah bir mayına çarptı. Çarpma sonucu parçalanan minibüsün sürücusü Mahit Ayatan ağır yaralamrken, araçta bulunan on yolcu yaralanmadan kurtuldu. &ALGINNASIL GELİŞTİ? Adana Salgının kod adı ve bakterili maydanozlar CELAL BAŞLANGIÇ GAZİANTEP Sonunda salgının suçlusu bulundu. Kentte yüzlerce kişinin yatağa düşmesine, hastane başhekimlerinin "Vallahi bende kolera yok" diyerek önlem almasına, elliye yakın çocuğun yaşamını yitirmesine, sağlık müdürlüğü görevlilerinin "Kolera mı, o da neymiş" demesine, hep bu maydanoz neden olmuş. Kentin ortasından geçen, içine kanalizasyon akan Alleben Deresi kıyısındaki tarlalann üçünden maydanoz toplamaya çıkmış Sağlık Müdürlüğü görevlileri. Maydanoz örnekleri almışlar üç tarladan da. Bir de tahlil yaptınnca görmüşler ki içinde "bakteri' var. Temiz çıksa, belki salataya doğrayacaklar. Ama maydanozlar bakterili. Nedeni de açık, tarlalar kentin kanalizasyonlannın aktığı dereden sulanıyor. Bunun da yararı var. Ayrıca gübre kullanmak da gerekmeden, ürünler bir anda boyatıp serpiliyor sudaki doğal gübreyle. Bu maydanozları insanlar yiyor, sonra da insanlar aracılıgıyla bakteriler tekrar kanalizasyona gidiyor. Ordan da Alleben Deresı'ne. Dereden de maydanoz tarIalarına. Böylece insanlar kendi bakterilerini maydanoz aracılığıyla yiyerek bir "bakteri devirdaimi" yapıyorlar. tarlaJarı imha etme>e kalkışrnışlar. Sonra "Bir belirleme yapalım, imha edilecek ne kadar taria var" diye düşünmuşler. Ancak o zaman karşılarına bir kuçük sorun çıkmış. Birindsi, bakterili maydanoz örnekleri sadece üç tarladan alınmış. Oysa Alleben Deresi'yle sulanan pek çok tarla var. Acaba1 sadece bu üç tarlayı mı imha edecekler, yoksa tümünü raü? Eğer tarlasından ömek alınmayan bir kişinin maydanozları imha edilirse adam kalkıp "Beninr maydanozlanmda bakleri yoktu. Zaten örnek bile aiınmadı. Hepsi siit kaSağlık Müdürlüğü, elbet hemen dar temizdiler, davacıyım bâkim önlemini alarak bir yazı yazmış bey" derse al başına maydanozu. Anakent Belediyesi'ne; "MaydaBütün bu salgın, maydanozun noz tarlalannı imha edin." Bele başının altından çıkıyor, ama yidiye yöneticileri yanyı alınca, önce ne belediye sınırlan içinde Alleben Deresi'yle suianan biber, domates, patlıcan, turp, soğan var. Acaba onlar da imha edilecek mıydı? Gerçi onlardan örnek alınmamışt'ı. Ama onlar da kanalizasyonun aktığı dereyle sulandığına göre bu ürünlerde de bakteri olamaz mıydı? Bu urunler de imha edilirse yarın Sağlık Müdürlüğü "Biz size onlara dokunun mu dedik? Salgının nedeni maydanozdu, yalnız onlan imha edecektiniz" demez miydi? Belediye salgını önlemek istiyordu, ama bu yalnız belediye sınırlan içindeki maydanoz tarlalarınt imha ederek olabilir miydi? Çünkü Alleben Deresi belediye sınırları dışındaki maydanoz tarlalannı da suluyordu. Madem amaç salgının önlenmesiydi, o zaman belediye sınırlan dışındaki tarlalar ne olacaktı? Üçüncü sorun da buydu. Gelelim dördüııcü soruna. Salgının goruldüğü Şanlıurfa'da "yeşil sebze" girişi yasaklanmıştı. Çunku Gaziantep'in Alleben Deresi gibi, Şanlıurfa'nın da ortasından geçen Karakoyun Deresi vardı. Tüm kanalizasyonlar da bu dereye akıyordu. Bu derenin suyuyla da maydanoz yetiştiriliyordu. Şanlıurfa Belediye Başkanı 1. Halil Çelik bu sebzelerin kente giri şini yasaklamıştı. Ama çıkışları serbestti. Şimdi Gaziantep'deki Alleben Deresi kıyısında yetişen maydanozlar imha edilse, salgının nedenlerinden biri ortadan kaldırılacak mıydı? Belediye sınırlan dışında yetişen maydanozlar ne olacaktı? Bunlann kente girişini yasaklamak bir önlem olabilirdi. Ancak o zaman da Gaziantep'te yetişen bakterili maydanozlar Şanlıurfa'ya, Şanlıurfa'da yetişen bakterili maydanozlar da Gazian:. tep'e gelirdi. Bu da elbet, üzerine taşıma bindiği için de bakterinin değerini arttırır, hem Şanlıurfalılar hem de Gaziantepliler bakterih' maydanozlan daha pahalı yerlerdi. Hem İl Sağlık Mudurluğünün yazısından yer alan bu "bakteri" de ne oluyordu? Kolera mı, tifo mu, kanlı dizanteri mi, yoksa başka bir şey mi? O da belli değildi. Belediye Başkenvekili Dr Faruk Balık, mesleğinin de verdiği titizlikle oturdu, bir yazı yazdı, maydanozlann imhasını isteyen ll Sağlık Mudürlüğü'ne Dr. Balık, "Belediye sınırlan içinde ornek alınıp bakteri saptanan üç maydanoz tarlasım mı imha edelim, yoksa turaunü mü? Sadece maydanozlan imha edersek aynı dereyle sulanan diger ürünler ne olacak? Diyelim ki belediye sınırlan içindeki urünleri imha ettik, dışındakiler ne olacak?" diye sordu. GUNEYDEN NOTLAB Horzum haberine soruşturma Tifo, kolera yok dediler? tLKER MAGA ADANA fshal olarak adlandırılan salgın, ağustos ayının ilk günlerinde ortaya çıktı. İsmetpaşa, Şakirpaşa, Yeşilevler, Yeşiloba, Fevzipaşa mahallelerinde yaygın olarak görülen salgının su şebekesine kanalizasyonun kanşmasının neden olduğu bildirılmışti. Anakent Belediye Başkanı Sclahattin Çolak, bunun üzerine söz konusu mahallelerden su örnelderi alıp tahlil ettirdiklerini, ancak olumsuz bir sonuçla karşılaşmadıklarını açıkladı. tl Sağlık Müdurü Nevzat Şahan, hastanelere "salgın hastalık" belirtileriyle başvuranların sayısı her gün 100'lü rakamlara ulaşırken, Adana'da "tifo dizanteri" görülmediğini, ancak "Yüksek ates, basağnsı, genel viictıt kırgınlığıyfaı seyreden hastalık vardır" diye açıklama yaptı. Şahan'ın kendi özel laboratuvannda bir hastaya "tifo" tamsıyla rapor verildiği ortaya çıktı. Ağustos ayınm ortalarına doğru salgın hastalığın ishal diye tanımlanması, yerini, "koiera" ve "tifo kuşkusu" türunden tarnmlara bıraktı. Böylece Adana'da tifo, kolera kuşkuları artarken, Adana Valisi Recep Birsin Özen, kentte bağırsak enfeksiyonunun yayılma eğiliminde olduğunu, ancak tifo ya da kolera tanısı konan hiçbir hasta bulunmadığını söyledi. Adana SSK Hastanesi'nde durumu ağır hastalann gönderildiği Çukurova Universitesi Balcalı Hastanesi'nde ise bu süre içinde üç kişinin öldüğü belirlendi. İntaniye servısi yoğun bakım bölümunde yaşamını yitiren hastalar ailelerine teslim edilmezken cenazeler "özel konımalı labutlar"a konularak defnedildi. Hastane ilgilileri, salgın hastalığın gorulmesi üzerine açıklama yapılmaması konusunda uyarıldıklarını, bu yüzden açıklama yapamayacaklarını söylediler. ANKARA (ANKA) tstanbul Basın Savcıhğı, Milliyet Gazetesi'nde yayımlanan "Bilirkişi raporunu açıklıyoruz: Horzum suçlu" başhklı haber nedeniyle soruşturma açtı. Basın Savcıhğı, Milliyet Gazetesi'nin 5 temmuz tarihli sayısında yayımlanan haberin, Basın Kanunu'nun 30. maddesini ihlal eltiği gerekçesiyle gazetenin sorumlu müdurü Eren Güvener ile haberi yazan muhabir Soner Gürel hakkında soruşturma başlattı. Bilirkişi raporunun mahkemede okunmadan gazetede yayımlanması nedeniyle açılan soruşturma üzerine, muhabir Soner Gürel, Istanbul Basın Savcıhğı 'ndan gelen talimat üzerine bugün Ankara Basın Savcıhğı 'nda ifade verdi. tslamcıların açhk grevi BURSA (Cumhuriyet Bürosu) Tünel kazdıklan gerekçesiyle siyasi hükümlülerin katdığı Bursa özel Tip Cezaevi'nden adli hükümlülerin kaldığı E Tipi Cezaevi'ne sevk edilen 22 îslami görtlşlüden I4'ünün başlattığı açhk grevi 10. gününü doldurdu. Daha önce îslami görüşlü hükümlülerin özel tip cezaevine geri gönderilmeleri amacıyla başlattıkları bildirilen açhk grevi ile ilgili olarak Cumhuriyet Bassavcısı M.Fadıl tnan bilgi vermekten çekinerek, "Adalet Bakanlığı'na durumu izah ettik. Bu konuda bir şey söyleyemem " diye konuştu. Evlilik kredisi yasa önerisi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) SHP'nin bekâr milletvekillerinden Mustafa Sangül, evlenme kredisi verilmesine ilişkin bir yasa önerisi verdi. SHP tstanbul Milletvekili Mustafa Sarıgül'ün dün TBMM Başkanlığı 'na sunduğu yasa önerisi ile ilk evliliğini yapan kişilere evlenme kredisi verilmesi öngörülüyor. Sangül, önerisinin gerekçesinde, evlenme çağına gelen gençlerin ekonomik sıkıntılar nedeniyle endişe içine düştüklerini belirterek, evlenme durumunda olanlara nefes aldıracak kredi verilmesinin gerekli olduğunu belirtti. Yasa önerisinin gerekçesinde, krediden yararlanabilmek için ilk kez evlenme koşulu getirildiği, ancak yaş kaydı konmadığı görüşüne yer verijdi. Adalet Fonu'na çelme ANKARA (AA) Anayasa Mahkemesi, Adalet Teşkilatını Güçlendirme Fonu kurulmasına dair 3454 sayılı kanunun, bağış ve yardımlarla para cezalarımn yüzde 25 'ini fonun kaynakları arasında sayan hukümlerini iptal eddi. Anayasa Mahkemesi'nin SHP'nin başvurusu üzerine yaptığı kanunla ilgili inceleme bugün sona erdi. Anayasa Mahkemesi'nin bugünkü oturumunda oy çokluğuyla alınan kararla, ilgili kanunun üçüncü maddesinin (c) ve (h) bendleri anayasaya aykırı bulunarak iptal edildi. Gaziantep İçme suyuna kanalizasyon EMEL SERİNKAYA GAZİANTEP Her şey ağustos ayı başlannda kuraklıktan kaynaklanan su sıkmtısıyla başladı. Kentin 1932 yılında yapılmış kanalizasyon sisteminin yıprannıışlığı ve boruların süzgeç haline dönüşmüş olması, kent içme suyu şebekesine su verildiğinoe basmçtan kaynaklanarak suyla kanalizasyonun birbüine karışmasına yol açtı. Bu arada kanalizasyonun ve sanayi atıklarının boşaltıldığı Alleben Deresi'nden alınan suyla sebze bahçelerinin ve bostanların sulanması yine ağustos ayı başında kentte bağırsak enfeksiyonu salgımna neden oldu. Ağustos ayının ilk üç haftasında 25, son haftasında 12, eylülün ilk haftasında da beş tane 03 yaş grubunda çocuğun ölmesine yol açan bağırsak enfeksiyonundan bir ay içinde hastaneye başvuranların ve tedavi altına alınanlann sayısı 700'e yükseldi. Anakent Belediye Başkanı Celal Dogan hastalığın ortaya çıkışında susuzluğun ve kanalizasyon sisteminin yıpranmışlığının etkili olduğunu savunurken, bu sistenılerin iyileştirilmesi ve susuzluğun önienebilmesı için 145 milyar liraya gereksinmeleri olduğunu açıkladı. Doğan, hükümetin su ve kanalizasyon yatırımlarını tasarruf tedbirleri arasından çıkanlması ve en kısa zamanda yeni sistemlerin yapılmasını istedi. Aksi takdirde toplu ölümlerin olacağını vurguladı. Gaziantep 5. Zırhlı Tugayı'nda da geçen ay içinde 34 erin bağırsak enfeksiyonuna yakalanması üzerine tugayda çarşı izınleri kal dırılmış, ziyaretçilerin de yiyecek getirmeleri yasaklanmıştı. Işte tifo mu, dizanteri mi, kolera mı olduğu bir türlü açıklanmayıp kısaca "akut bağırsak enfeksiyonu" kod adıyla geçiştirilen salgın böylece sürüp gidiyor. Maydanozlar tarlalarda, pazarda, manav tezgâhında... Yüzlerce inHaber Merkeıi Eski Kültür ve Turizm Bakanlarından san kimi zaman hastanede kinıi Cihat Baban 'ın özel kitaplığmda yer alan eserleriyle bazı zaman evde kolunda bir serum şihatıra eşyalan, eşi Zekiye Baban tarafından Beyazıt şesiyle... Bazı cin fikirliler de, deDevlet Kütüphanesi ve Basın Müzesi'ne bağışlandı. renin suyunu kesip, tarlalann kuGazeteciyazar Cihat Baban "ın, bağışlanan 10 bin kitabı rumasını beklemeyi öneriyorlar. ile Beyazıt Devlet Kütüphanesi'nde bir köşe açılacak. Belediye Başkanlığı da bakterili Baban'ın hatıra eşyalan da Basın Müzesi'nde maydanozlar hakkında yazdığı yaSalgiMi kaynatı Karakoyun Deresi. tarihten bu yana Urfalının başına başlamasıyla birlikte kolera, tifo ve diğer ıshalli salgın hastalıklara da kaysergilenecek. bela olmuştur. Hemen hemen her Urfalının ytounde rasüanan yara Izinin kay naklık ediyor. Işte Karakoyun Deresı'nde oynayan çocuklar, aynı dereden zıya yarut bekliyor. Bu arada innağı da Karakoyıın Deresi. Burada üreyen bir tur sıneğln ısırdığı yer koca su içenhayvanlar. Bir de bu derenin suyu sebzemeyve bahçelerinin sulan sanlar mı ölüyor? ölsün efendim! Önemli olan halk paniğe kapılmaman bir yara olmakta. Yoğun bir pislığın aktığı Karakoyun Deresi, sıcakların masında kullanılınca salgın hastalıklann önü almamıyor. dan ve hastalığının ne olduğunu ANKARA (ANKA) Sosyalist Parti Genel Sekreteri öğrenemeden "akut bağırsak enYalçın Büyükdağlı, Aydın E Tipi Cezaevi'nde yaşam feksiyonu"ndan gittiğıni sansın. koşullannın düzeltilmesi için tutuklu ve hükümlülerce Bir turistlere ayıp olmasın, bir de başlatılan açhk grevinin sona ermesinin üzerinden 19 gün ihracatçılara. Sonra ihracat kesigeçmesine karşın yeni düzenlemeler yapılmadığını söyledi. lir, hayalisini bile yapamazsımz. Yalçın Büyükdağlı, "Tutuklu ve hükümlüler, talepleri Bütün bunlar bir maydanoz yükarşılanmadığı takdirde 20 eylülde yeniden açhk grevine zünden başımıza geldi. Maydanoz bu, nazik hanımların eline, nazik başlamak zorunda kalacaklannı ifade etmektedirler. runu çözmeye yetrnez. Çevresini sağlık için enfeüsiyonlanndan hasta ölürse bunun soProf. Dr. N'USRET H.FİŞEK bürokratlann da koltuğuna batar Cezaevinde insanca yaşam koşulları sağlanmazsa doğacak olumlu halde tutma alışkanlığı olmayan, ki rumlusu Sağlık Bakanlığı'dır. Geçmişte badikeni. Tiirk Tabipler Birliği Başkanı olayların sorumlusu Adalet Bakamdır" dedi. şisel sağlık kurallanna uymayan, çöplen ora ğırsak enfeksiyonlan arasında en öldürücü Güneydoğu illerimizde bağırsak enfeksi ya buraya atan, dışkının açıkta durmasım olarak bilinen kolera idi. Bugün uygun teyonu salgını. Bu salgın toplum ve hükümet umursamayan ve temiz olmayan suyu içme davi yapılırsa koleradan ölüm çok seyrek TLRKJYE SOSVAL EKONOMIK SİYASAL ARAŞTIRMAI.AR V \ M olarak sağlık yönünden azgelişmiş olmamı de sakınca görmeyen kişilerin az sayıda ol görülmektedir. Gazetelerde Güneydoğu illesalar bile bulunduğu bir toplumda bağır rimizde bağırsak enfeksiyonundan onlarca zın bir kanıtıdır. Ülkemizde hukümetler, cumhuriyetimizin sak enfeksiyonlarının görülmesi ve yayüması kişinin öldüğünü okuyoruz. Bu, ulkemiz ve kuruluşundan bu yana bulaşıa hastalık sal kaçınılmazdır. Bu nedenle hükümet ve be Sağlık Bakanlığı için yüzkarasıdır. Hastalar gınlan ile savaşa büyük önem vermişler ve lediyeler bir yandan su, kanalizasyon ve çöp ne için bağırsak enfeksiyonundan ölüyorlar? geçmişte toplumumuz için büyük birer afet sorunlarını çözmek için yatırım yaparken, Çünkü ülkenin her köşesinde olduğu gibi 1113 Eylül tarihleri arasında Atatürk olan sıtma, tifüs, çiçek, aşı ile korunulan ço bir yandan da tüm halkı sağlıklı bir çevreyi Güneydoğu illerinde de herkesin kolayca yacuk hastalıkları toplumsal önemini kaybet koruma ve geliştirme konusunda eğitmeli rarlanabileceği ve yeterli birinci basamak Kültür Merkezi Küçük Konser Salonunda sağlık hizmeti yoktur. Bu illerde yeter sayımişlerdir. Salgın yapan hastalıklar arasında da hekim olsa bile, hekünlerin tum hastalabağırsak enfeksiyonlarının tıp dilindeki "Sosyaldemokrasi'de Ekonomi Politikalan* ra erişme ve ilaç verme olanağı yoktur. deyimi ile su ve besin ile bulaşan hastalık Güneydoğu illerimizde Cihat Babanhn eşinden bağış SP'den Sungurlu'yu uyarı KONUK YAZAR Bağırsak enfeksiyoıılan lann görülme sıklığı, bir ölçüde azaltıunış ise de önemini korumaktadır. Bu hastalıklar yurdun her köşesinde sporadik (tek tük vak'alar) olarak görülmekte ve zaman zaman büyük ve küçuk salgınlar yapmaktadırlar. Bir soru hatıra geliyor. Sağlık Bakanhğı bir kısım hastalıklann kontrolünde başanlı da diğerlerinde niye başanlı değil? Yukarıda saydığımız ve Sağlık Bakanlığı'nın başan ile onlediği hastalıklar ile savaşlarda, sağlık dışı sektörlerin katkısı çok önemli değildir. Sağlık Bakanlığı örgutleri görevlerini yapmış ve bu önemli hastalıklar toplumsal tehlike olmaktan çıkmıştır. Bağırsak enfeksıyonlarına gelince; bağırsak enfeksiyonlan insan dışkısı ve çöpler yok edilerek ve tüm halka temiz ve yeterli miktarda su sağlanarak önlenebilir. Bunlar için gerekli tesislerin yapılması ve işletilmesi ile görevli olan belediyeler ve hükümettir. Ancak belediye ve hükümetlerin çevre sağlığı hizmetleri dediğimiz bu işleri yapma için çaba harcaması da so Batı ülkelerinde hastalann yüzde 95'ini birinci basamak hekimleri örneğin muayenehane, sağlık ocağı ve dispanser hekimleri muayene ve tedavi eder. Bu ülkelerde sağlık hizmetlerinin nitelikli oluşunun nedenlerinden biri budur. Hükümetimizin çok beğendiği ve savunduğu Sağlık Hizmetleri dirler. İçilen su ve yenen yiyeceklerin dışkı Temel Yasası'na bakınız. Birinci basamak ile vücuttan atılan mikroplar ile bulaşmadığı sağlık hizmetlerini muayenehane ve sağlık yerlerde bağırsak enfeksiyonlan görülmez. ocağı hekimliğini geliştirme için hiçbir şey Çevremizi özellikle suyumuzu ve besinle düşünülmediğini göreceksiniz. Son olarak Güneydoğu'da görülen salgın rimizi sağlığımız yönünden olumlu tutmada toplumu oluşturan her bireyin sorumlu kolera mı, bağırsak enfeksiyonu mu tartışluğu vardır. Bireylerin beraber yaşadıklan ki masına değinmek istiyorum. Bu, gereksiz ve şiler üzerinde çevreyi kirletmemeleri için yap bir ölçüde zararlı bir tartışmadır. Bağırsak tıklan baskı arttıkça bağırsak enfeksiyonlan enfeksiyonu terimi bağırsaklarda yerleşerek hastalık yapan kolera mikrobu dahil toplumsal bir sorun olmaktan çıkar. Bağırsak enfeksiyonlarının kontrolünde tüm mikroplann yaptığı hastalıkları kapsar Sağlık Bakanlığı'nın görevi çevre sağlığı ve bu hastalıklardan korunma için alınacak hizmeti ile görevli kişi ve kurumları uyarma önlemler aynıdır. Güneydoğu illerinde kove eğitme yanında hastalan tedavi ederek lera var diye ortalığa heyecan vermek hiçbir ölümleri önlemektir Bir yerde bağırsak yarar sağlamaz, turizmi baltalar. bağırsak enfeksiyonundan onlarca kişinin öldüğünü okuyoruz. Bu, ülkemiz ve Sağlık Bakanlığı için yüz karasıdır. konusunda yapılacak olan Uluslararası Konferansa Türkiye'nin ekonomik geleceği ile ilgilenen herkesi bekliyoruz. KONUŞMACILAR : Ö/tin AKGİ\: Abdiilkadir ATRj Deniz BAYKAI. İsmail CEM Hiknıct ÇETİN Erol ÇIVİKÇE I laıtımıt ELSKNIIANS Manııcl FSCl'DIRO Korel GÖ'J'MEN A\dın Güvcn GCTOvAN Krdal İNÖNİ' l w e JENS Apostolis IA/ARIS Anna I.INI^ A.\el ÇH'EVAI. I:dııardo l ; orro RODRIGl'ES Besinı İ'STİ'^EL
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle