Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/8 HABERLER 20 MA YIS 1989 Türldye'nin ELO'da zorlu sınavı grev düzenine ilişkin 98 ve kamu Aplikasyon Komitesi raporunda Türkiye, onayladığı sözleşmelere uymamakla suçlanıyor. çalışanlanna ilişkin 111 sayılı sözleşmelerine uymamakla suçlandı. Genel kurulda 1402sayılı Sıkıyönetim Raporun, 98 nolu ILO sözleşKanunu 'yla görevden uzaklaştırılanların mesine ilişkin bölümünde, Türkiye'nin 1952 yılında onayladığı bu durumu da ayrıntılı biçimde ele ahnacak. CENEVRE/ANKARA (ANKA) Uluslararası Çalışma örgütü'nün (ILO) haziranda yapılacak genel kurulunda Türk hükümeti sendikal hak ve özgürlükler konusunda yoğun eleştirilere yanıt vermek zorunda kalacak. Genel kurulda, Türkiye'ye ilişkin konuların gündemde geniş bir yer tutması bekleniyor. Türkiye'de toplusözleşme ile grev hakkının kullanımına getirilen sınırlamalar ile 1402 sayılı Sıkıyönetim Kanunu'yla görevden uzaklaştınlanlann durumu genel kurulda, aynntılı biçimde ele alınacak. Aplikasyon Komitesi olarak da bilinen, "ILO Sözleşmeieri ve Tavsiye Karariannın Uygalanması Konosunda Uzmanlar Komitesi" 728 haziran günlerindeki genel kurula sunacağı raporu hazırladı. Komitenin 1322 Mart 1989 tarihinde yaptığı toplantıda aJınan kararlara dayandınlan rapor bu aym ilk haftasmda yayımlandı. Raporda, Türkiye, ILO'nun toplusözleşme v« sözleşme hükümlerine aykın olarak işkolu barajı ve keyfı grev ertelemelerini sürdürdüğü belirtildi. Raporda Türk hükümetinin "ulusal koşullan" öne sürerek savunduğu bu uygulamalar hakkında şöyle denildi: "Aplikasyon Komitesi, Türkiye'nin tavnnı üzünrünhâyle karşıiıyor ve toplusözleşmelerin anlaşmaya bagiannıası için işci ve isveren örgütleri arasuıda gönismeierin gelişmesi ve kullanımını teşvik edecek ve arttıracak biçimde bir yasa degişikligine gidilmesini acilen taJep ediyor." Aplikasyon Komitesi'nin Türk hükümetinden gerekli yasal değişiklikleri yerine getirerek ILO'ya sunacağı raporda belirtmesini istediği unsurlar şunlar: "Bir işyerinde çahsanlann yüzde 50'sini ve bir işkolundaki işçilertn yüzde 10'unu temsü eüneyen sendikalara da tophısözJeşme yapma bakkının tanınması. Olası bir grevin halk saglıgını ve kisisel güvenliği tehlikeye atacagı durumlarda uyuşraazlıklann zorunlu olarak Yüksek Hakem Kunılu'na gönderilmesi uygulamasının sınırlandıniması." sözleşmesi çerçevesinde, Türkiye'deki kamu çalışanlannın durumu hakkında da şu noktalar vurgulandı: "1402 sayıfa Stkıyönetinı Kanunu'yla görevden uzaklaştınlanlann sıkıyönetimin kalkdgı ber jerde göre>lerine donmelerinin sağlanması, TBMM'deU 1402'liklere ilişkin yasa tasansının, Danjştay 'ın son karanyla uyumlu olması." Raporda, Türktş tarafından ILO'ya üetilen bilgilere dayanılarak 1402'liklerin durumu aynntüı biçimde ele alındı. Danıştay'uı ve bölge idare mahkemelerinin bu konuda 1988'de verdiği kararlann "hukuk kurallanna daha 1402'likler uyansı nygun" olduğu vurgulanan raAplikasyon Komitesi raporun porda, "Komite, parlamentoya da Türkiye tarafından 1967 yüın sunulao yasa tasansının kabul da onaylanan ILO'nun 111 sayılı edilmesi balinde, Danıştay'ın ve mahkemeleriıı bu karariardan geri adım atılmış olmayacagını ve sözleşme gerekleriain göz öniııe ahnacagını ummaktadır" denildi. Söz konusu vasa önerisi, 1402 sayılı Sıkıyönetim Kanunu çerçevesinde görevlerinden uzaklaştınlan kamu çalışanlannın bir yıl içinde eski işyerlerine başvurarak yeniden ise aünmak üzere durumlannın incelenmesi isteminde bulunmalannı öngöruyor. Daruştay ve bölge idare mahkemeierinin bu konudaki kararlannda ise sıkıyönetim komutanlannca alınan kararlann sıkıyönetimin yürürlükten kalktığı hallerde gecerliliğini sürdüremeyeceği vurgulanarak, yasada ömür boyu kamu hizmetİerinden yasaklanmış olsalar bile, yeniden işlerine dönebilme haklan savunuluyor. Türk delegeler genel kurulda sözleşme düzeni ve kısıtlamalar konusunda ter dökecek Ekmekten aton çıkıyor ERZURUM (AA) Müşterilerinin ilgisini çekmek için duzenlenen ve artık kanıksanan hediyeli satışlara * alışılmamış bir yöntem eklendl Erzurum'daki bir ekmek fabrikası, her gün Üç müşterisine ekmeklerin arasına koyduğu 25'er bin lirahk altm hediye ediyor. Mumcu Caddesi'nde bulunan Yıldız Ekmek Fabrikası sahibi Bulut Derici, fabrikasmda ürettiği beş çeşit ekmeği tek elden müşterilerinin hizmetine sunduğunu belirterek şunlan söyledt "Şehrin çeşitli semtlerinde oturan müşterilerimiz. bizzat satış bölümümuze gelerek ekmeklerini almaktadırlar. 'Mtişteri velinimetimizdir' sözunden hareket ederek, müşterüerimize 25 bin lirahk üç altm hediye etmeyi düşündük ve uygulamaya koyduk." Kamu baııkaları ve fonlara denetim engeli ANKARA (Cumhuriyet Bürosa) Ziraat Bankası eski Genel Müdüni ve Plan Bütçe Komisyonu'nun ANAP'lı Başkanı Kemal Akkaya tarafından Anayasa Mahkemesi'nin iptal ettiği yasa yerine hazırlanan yasa önerisi denetim konusunda Yüksek Planlama Kurulu'nu (YPK) etkili kılıyor. Hüküraet, kanıu bankalan ve fonların denetimi konusunda Anayasa Mahkemesi'nin iptal ettiği yasa yerine bir tasan hazırlamadı. Ancak Ziraat Bankası Genel Müdürlüğü yaptığı dönem TBMM tarafından denetlenmesi söz konusu olan TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı ANAP'lı Kemal Akkaya, başka bir yasa önerisi hazırladı. Hemen komisyon gündemine alınan bu yasa önerisine göre kamu bankalannın denetimi şöyle olacak: "Başbakan ve baa bakanlardan oluşan YPK kamu bankalanmn faaliyetlerini ve bu konudaki YDK raporlannı inceleyecek. YPK'nın bankalann ibraı konusunda verecegi karar TBMM'ye sunulacak. YPK'nın karan TBMM Plan vc Bütçe Komisyonu'nda oluşturulacak alt komisyonda incelenecek ve bir rapors bağlanacak. Bu rapor daba sonra komisyonda göriışülccek. Böylece milletvekilleriniıı kamo bankalan) la ilgili YÖK raporiannı inceleme olanağı ortadan kalkacak." Akkaya'nın yasa önerisinde fonların denetlenmesi konusunda hükümlere de yer verildi. Buna göre fonlarla ilgili YDK raporlan Başbakanlıkça incelenecek ve TBMM Başkaniığı'na sunulacak. Sayıştay Başkanlığı'nm hazırlayacağı rapor ile Başbakanlığuı bu raporu Plan ve Bütçe Komisyonundaki alt komisyonda incelenecek ve inceleme sonuçlan fonlann ilgili bulunduklan bakanlıkların bütçe yasa tasanlanyla birlikte komisyonda görüşülecek. Yasa önerisiyle Bakanlar Kurulu'nun fonlar üzerindeki yetkileri de antırılıyor. Buna göre Bakanlar Kuruiu, dilediği fonu tasviye edebilecek ve dilediği fonlan da birleştirebilecek. SHP Grup Başkanvekili Kumbaracıbaşı, kamu bankalan ve fonların denetimiyle ilgili olarak yasa önerisiyle ilgili olarak Cumhuriyet muhabirinin sorulanru yanıtladı. Kumbaracıbaşı, Başbakan ve birkaç bakanın 1983'ten beri bir türlü aklanamayan kamu bankalan ve fonların aklanması işini kendi aralannda halledeceklerini söyledi. Komisyon Başkanı Akkaya'nın böyle bir yasa önerisini hükümetten habersiz vermesinin düşünülemeyeceğini belirten Kumbaracıbaşı, Akkaya'nın görev yaptığı dönemlerin de henüz ibra edilmediğini anımsattı. KURULTAY1 Şekeı>Iş'te grev olasılıgı İşçilerin yoğun protestosu üzerine, hükümetle yapılan ilke anlaşmasına ilk karşı çıkış Şekerlş Sendikası 'ndan geldi. ANKARA (ANKA) Türktş'in hükümetle kamu kesimi işçileri için ücretlerde vardığı iike anlaşmasına ilk karşı çıkış Şekerlş Sendikası'ndan geldi. 24 şeker fabrikasından gelen yoğun işçi protestolan üzerine sendika Genel Sekreteri Öraer Çelik, ortalama ücret yükseltilmediği takdirde anlaşmayı imzalamayacaklannı bildirdi. Şekertş Genel Sekreteri ömer Çelik, şeker işkolunda ortaJama ücretlerin 151 bin lira olduğunu, Şekertş'in bu düzeyin üzerinde yüzde 142'lik oranı kabullenmesinin mümkün olmadığm söyledi. Çelik üyelerinin "tamamının" sendikaya ve Türktş'e anlaşmayı kabul etmemeleri için baskı yaptığını ve protesto mesajları yağdırdığım belirtti. Çelik şöyle konuştu: ' 'Eger Türktş çatısı alünda birlesen sendikalar kavgada omuz omuza beraberierse, bak dağılımında da beraber olmalıdırlar. Ortalama ücretleri yüksek olan bazı iskollanndaki büyuk sendikalar tabü ki bu zam oranına 'evet' diyeceklerdir. Ömegiıı Türk Metal'de ortalama saat ücreti 1080 liradır. Bizde bunun yansı kadardır. Ücretterimiz o seviyeye ulaşmadığı sürece ve primierle kapsam maddesindeki 5 bin 500 geçici işçiraiz kadroya gecirilmediği takdirde bu sözleşmeye imza atmamız söz konusu degildir. Aynca Türktş bizden fazla ücret alan sendikalara imza attmnaınahdır." Çelik, Şekerlş Genel Başkanı Alcan'ın da Türktş Başkanlar Kurulu'nun hükümetle varılan anlaşmayı onaylayan tutanağa imza attığınm hatırlatılması üzerine şöyle dedi: "O imzayı başkanımız, Devlet Bakanı Cemil Çiçek'in 'prim konusunu çozecegim' diye söz verdiği için imzaladı. Kendisiyle göruşecegiz. Bakalım sözünü yerine getirecek mi?" SHP'nin yabancı konuklan ANKARA (AA) Federal Almanya Saarland eyaleti Eyalet îşleri Bakanı ile Belçika Valon Bölgesi Sosyalist Parti ve AT Sosyalist Partiler Konfederasyonu Başkanı, SHP'nin konuğu olarak Türkiye'yi ziyaret edecekler. Belçika Valon Bölgesi Sosyalist Parti, AT Sosyalist Partiler Konfederasyonu ve aym zamanda savunma konulanndan sorumlu Devlet Bakanı Prof. Dr. Guy Spiteals, 23 mayısta Türkiye'de olacak. Spiteals, SHP Genel Başkanı Erdal Inönü ve parti yetkilileriyle temaslarda bulunacak. Spiteals, Başbakan Turgut özal, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Bozer ve Dışişleri Bakanı Mesut Yılmaz ile de göruşmeler yapacak. OzaVdan 'ayetli9 öneri ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Turgut özal, ANAP'lılara, "Allah'tn ipine sımsıkı sanlın. Sarılmadığınız takdirde parçalamr, bölünür ve kaybolursunuz" biçimindeki ayeti anımsattı. özal, "Dedikodu yapıldığı zaman memleket felakete uğrar. Gıybet (dedikodu) yapmayın" dedi. Başbakan özal, dün ANAP Adıyaman il ve ilçe yöneticilerini Başbakanlık binasmda kabul etti. özal, kabulde yaptığı konuşmada şunlan söyledi: "Bazen şunu söylüyorlar. Diyorlar ki, 'lyi güzel de şu hayat pahalılığını biraz indirsen...' Ben de diyorum ki, 'Indirelim pahalılığı, kolay. Kolayı var, indirmemiz çok zor değil. Biraz lüksümüzden tasarruf edelim, vazgeçelim lüksümüzden, şu yatınm projelerinden vazgeçelim. GAP gibi, Atatürk Barajı gibi. Yapmayalım. Eskisi gibi uzatalım, 1015 sene sürsün. Razı mısımz? Bak, kuraklık oldu ne hale geldik. Ecevit Köln Radyosu'nda ANKARA (AA) DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit, "Atatürk devriminin ve cumhuriyetin dirliğini ve sürekliliğini, gençliğin bilincinde güvence altına almıştır" dedi. Bazı Türk gençlik örgütlerinin davetiisi olarak F. Almanya'da bulunan DSP Genel Başkanı, Köln Radyosu 'nda bir konuşma yaptı. Ecevit, konuşmasında, Atatürk'un, başlattığı devrimleri ve kurduğu cumhuriyeti, Türk gençliğine emanet ederek, gençliğin kazanacağı önemi ve dinamizmi herkesten önce sezdiğini belirtti. Arnmcılık İlk kez topianan kadın kurultayında bir araya gelen kadınlar değişik alanlardaki aynmcılığı dile getirerek çözum için çalıştılar. Çeşitli örgütler, feminist gruplar ve bağımsız kadınlar katıldı tsUnbnl Haber Servisi Kadınlara karşı değişik alanlardaki aynmcılığı dile getiren ve çözümler için ortak bir platform hedefleyen Birinci Kadın Kurultayı dün Beşiktaş Anıl Düğün Salonu'nda başladı. Türkiye'nin değişik yerlerinden kadın örgütleri, feminist gruplar, bağımsız kadınlar ve İHD kadın komisyonlarınm katıldığı kurultayın ilk gününde egitimde, siyasal ve ekonomik yaşamda, yasalarda, dinde ve bilimde, kültür alanlannda kadınlara karşı ayrımcılık, ailenin sorgulanması ve Kürt kadınlannın sorunları üzerinde bildiriler sunuldu ve bu sorunlar tartışıldı. Açılış konusmasıru yapan Reha tsvan, "Kadın sonınlannı yüksek sesle taröşıp bunlan gerçekçi bir programa dönüştürmek ve kurultaydan somut kazanımlarla aynlmak istiyoruz" diyerek, şunlan söyledi: "Sorunlara ve çöziimlerine kadınca el ele yaklasacagız. Gelecek, sesimizin ağırtıgını tasıyacak. Bunlan erkeklere de ögretecegiz. Yann degil şimdi." Eğitim sisteminde kadınlara karşı ayrımcılık konusunda Ayla Alpdogan, Firdevs Gümüşoglu, Fadime Gök, Şen Süer, Sıdıka Rezzan Alp birer bildiri sundular. Bildiriler de eğitim sîsteminin toplumdaki erkek egemen sistemini yansıttığı ve yeniden ürettiği vurgulandı. Toplumun kültür düzeyinin yüksek kesimlerinde bile yoğun cinsiyet aynmcılığının yapıldığı belirtildi. BÜ öğretim görevlilerinden Fadime Gök eğitim sisteminin kadınlan daha düşük para ve prestij sağlayan mesleklere yönlendirdiğini söylerken, Şen Süer kadının üretimde değil, yeniden üretimle görevlendirildiğini ve çalışma hayatının kadınlara çok bagımsızlık kazandırmadığını savundu. Sıdıka Rezzan Alp de yaptığı konuşmada, "Kadının yeni knşaklara aktardığı kendi konumudur" dedi. SHP Ankara tl Kadın Komisyonu Başkanı Jale Candan, "fırsat eşitligi ifin pozitif aynmolılc (kadmlann lehine) gereklidir" diye konuştu. Doç. Şirin Tekeü, "Siyasal yaşamda kadın aşynmcılığı" başlıklı konuşmasmda kadınlara karşı siyasal yaşamda yapılan ayrımcılık toplumun diğer alanlannda yapüğı aynmcılığın bir sembolü, bir parçası, bir sentezidir diyerek şunlan söyledi: "Türk toplumu, erkekJerin barbariık yanşında zirveye eristigi, kadınlanu, geteneksei külrıiriin temcit pilavı gibi yeniden koşullandırarak yetiştirildigi bir toplumdur. Kadınlan ezen, çarkı döndüren erkeklerdir. Erkekler kadınlann emek, beden ve beyinlerini somüriıyorlar. Bu çarkı degiştirroek için kadınlann siyasal yaşama girmesi gerekiyor." Daha sonra kürsuye gelen eski öğretim üyelerinden Fatmagül Berktay Türk solunun kadınlara bakışı ile ilgili olarak yaptığı konuşmada, 80 öncesi Türk sol hareketini kadın sonınunu ve kadınlann ezilmişliğini gündeme getirmediğini, 80 öneesi solunda kadırun içki, sigara gibi zararb maddelerden sayılarak devrimcileri kadından korumak için 'baa' muhabbetinin ortaya çıktığını söyleyerek, "Bunun tslami ideolojiye yalanhgını kimse sorgulamadı" dedi. Fatmagül Berktay konuşmasını şöyle sürdürdü: "Sol ancak 85 sonrasında teorik olarak kadın sonınu üe ilgüenmeye başladı. Bugün Türkiye'de bütiın sol akımlar begenseler de beğenmeseler de kadın hareketinin feministler önderliginde kabul c iiyorisr. Ancak bugün Türk solunda erkekler kadın hareketini bir tebdit olarak göniyor ve kadınlan çıkarcı, sorurasuz, erkek düşmanı olarak niteliyorlar. Ashnda sorurasuz olan erkeklerdir. Bugün onlar kendilerini ispat etmek zoruodadırlar." Türk kadınlannı Dünya Banş Gânü'ne katümaya çağıran, Nükleer Silahlara Karşı Hekimler Derneği Genel Sekreteri Özden Aşut'un bildirisinin Jülide Gülizar tarafından okunmasının ardından Avukat Nurperi Sancak TCK'daki kadınlara karşı aynmcı raaddeler üzerinde yaptığı araştırmayı okudu ve bu tür maddelerin kaldınlmasını istedi. DemirÇeiik'te anlaşma yok ANKARA (AA) tskenderun ve Karabük Demir Çelik fabrikalarmda 15. gününü dolduran grevi sona erdirmek için yapılan görüşmelerde taraflar işçilere verilecek zammm yöntemi konusunda anlaşamıyorlar. Taraflar arasında dün de bir dizi görüşme oldu. Çelikîş Genel Mali Sekreteri Feridun Tankut aym iş kolundaki bir başka işletmede en alt kademedeki işçinin saat ücretinin 2 bin 12 lira olduğunu, oysa kendi işçilerine 604 lira ücret verildiğini belirtti. Tankut, "Gördüğümüz o ki, MESS hâlâ bize yüksek bir ücretin verilmesini istemiyor. Yetkililer MESS'i devreden çıkararak bir anlaşma yapılmasını istemiyorlar" dedi. Kadın kurultayında güç birliği Basında ve dilde kadınlara karşı ayrımcıbğın örneklerle dile getirildiği bildirilerden sonra Nalan Çağlar'ın bildirisini okuyan Filiz Karakuş, Nâzım Hikmet'in şiirlerinde de erkek egemen bakışın hâkim olduğunu söyledi. Karakuş, "Nâzım Hikmet'in siiri kadının topiuındaki geieneksel kadın erkek rol ve görevlerini yeniden üretmişür" dedi. Karakuş'un konuşması salondakiler tarafından yuhalanarak kesilmek istendi. Bir kısım djnleyici bu tür konuların da artık tartışılması gerektiğini belirterek yuhalayanlan kınadı. Kurultay'ın öğleden sonraki bölümü çeşitli kadın gruplarının "kadının kurtuluşnnun nasıl gerçekleşecegine" ilişkin görüşlerini açıklamalanyla başladı. Daha sonra gündemdeki maddelere geçildi ve aile, kadınlara uygulanan şiddet, kadının cinsellıği konulannda bildiriler sunuldu. "Kürt kadınlannın sonınlan" başlıklı bölümde ise konuşmayı Diyarbakır Insan Hakları Derneği üyesi Dr. Nuray Özkan yaptı. özkan, "Kadınlann kurtuluşunun ancak sosyalizmle saglanacağına inandığını" belirterek Kürt kadınlannın taleplerini şöyle sıraladı: "Kürt halkının, kadınlannın sorunlannın varlığının kabul edilraesini, Kürt halkına ve kadınlanna uygulanan baskı, terör ve işkencenin kaldınlmasını, herkese ana dilini özgürce kulianma hakkının tanınmasını, asimilasyon politikasına son verilmesini. Kürt kadınlannın örgütlenme hakkının bir an önce gündeme getirilmesini ve savunuimasını istiyoruz." "TanıkJıklar" bölümünde kürsüye gelen Sakine Arat da oğlunun sadece Kürt olduğu için işlemediği bir suçla itham edilip hapse anldığını, işkence gördüğünü anlatarak "Bu kurultaya kablan sizlerden Güneydoguda eziien, sömunılen, satılan annelerin haün için bunlan da aranıza alın, sonınlannı dinleyin" dedi. Kurultay bugün 10.0016.30 arasında sunulacak bildirilerden sonra yann düzenlenecek piknikle sona erecek. PKK yayla bastı Afyon'da yumruklaşma HAKKÂRİ (Cumhuriyet) Beytüşşebap ilçesi yakınlarındaki Kolya Yaylası'm basan 20 kişilik PKK'lı terörist grubu ile kendilerine engel olmak isteyen korucular arasında çatışma çıktı. Çatışmada Ali Adıyaman adlı çoban öldü. Bu arada teröristler 80 koyunu da telef ettiler. Uludere ilçesinden Ballı köytine gitmekte olan ve çoğunda gıda maddesi bulunan altı traktör de yolda teröristlerin saldınsma uğradı. Teröristler silah zoruyla altı traktör süntcüsünü kaçırırken, remorkörde bulunan sebzeleri aldıktan sonra diğer gıda maddelerini de ateşe verdiler. DYPIİbaşkan ANAP'h nıilletvekiliııin burnıınu kırdı AFYON (Cumhuriyet) Afyon'a bağlı İsçehisar kasabasının DYP'li Belediye Başkanı Kayhan tzmirlioğlu, 26 Mart yerel seçimi öncesi kendisini ğü 66 yaşındaki ANAP Afyon Milletvekili Mustofa Kızıloglunun burnunu kırdı. Olay Afyon'un Uzunçarşı Caddesi'nde bir şekerleme ticarethanesinde oldu. Milletvekili Mustafa Kızüoğlu, ticarethanede otururken içeri giren İsçehisar Belediye Başkanı Kayhan tzmirlioğlu ile karşılaştı. lzmirlioğJu, "26 Mart yerel seçimi arifesinde bölgemde beni kolüledin" diyerek Mületvekili Mustafa Kızıloğlu'na saldırdı. Yumruklaşma çevreden yetişenlerce güçlükle yatıştırıldı. Olay sonrası belediye başkanı tzmirlioğlu, dükkânı terk edip kaybolurken milletvekili Kızıloğlu hastaneye kaldınldı. tlgililer, önceden güreşçi olduğu belirtilen tzmirlioğlunun yumruklarıyla burun kemiği kırılan Milletvekili Kızıloğlu'nun beyin sarsıntısı geçırdiğı, Afyon Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alındığını söylediler. DYP Afyon tl Başkanı Nuri Yabuz, olayın uzücü olduğunu söyledi, Yabuz, "Belediye baskanlığı seçimi nedeniyte araiannda munakasalar çıkmıştı. Biz kendilerini banştırmıştık. Bugün ise birbirlerini görmeleri)1e hava eiektriklenmiş. Böyle bir şeye gerek olmadıgı inancındayız" dedi. Çevik yargılandı ATİNA (AA) Yunanistan Yüksek Mahkemesi, hayali ihracat olayı sanıklarmdan Turan Çevik'in Türkiye'ye iadesi ile ilgili kararını 2 haziran tarihinde açıklayacak. Çevik 'in kaçmlacağma dair ihbar yapüması nedeniyle son derece sıkı güvenlik önlemleri altında gerçekleştirilen ve iki saati aşan duruşmada sanık hiçbir suçu bulunmadığım öne sürdü. Çevik, mahkeme başkanımn bir sorusu üzerine "Ben, ANAP üyesi idim, bu nedenle Başbakan Turgut özal'm açığını bulmak için benim üzerime geldiler" şeklinde konuştu. Sanık "Kimler senin üzerine geldi" sorusunu ise "Yeraltı mafyası, özal'a zıt gruplar çok işimin olması ve her gün gazetelerde adı geçen biri olmam nedeniyle beni seçtiler" diye cevaplandırdı. Duna'nın kararnamesi Evrenle sunuldu Oldürülen Türk için miting B. BERLİN (Cumhuriyet) Aşırı sağcı ve yabancı düşmanı bir Alman tarafından geçen hafta cuma gecesi bıçaklanarak oldürülen Ufuk Şahin'in (24) cenazesi dün öğleden önce Türk Şehitlik Camii'nden alınarak Türkiye'ye gönderiidi. 38 otomobilin refakatinde Tegel Havaalanı 'na götürülen cenaze, Berlin meclis binası önünden geçirilirken, siyah kurdeleli konvoyu pencereden hükümet başkanı Walter Momper de izledi. Öğleden sonra ise Ufuk Şahin 'in öldürüldüğü yerde bir miting yapıldı. Mitingde çeşitli sendika ve dayanışma örgütlerinden temsilcilerin yanı sıra Ufuk Şahin'in babası da bir konuşma yaptı ve melun cinayetten duyduğu öfke ve üzüntüyü dile getirdi. ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) TRT eski Genel Müdürü Cem Dnna'nın büyükelçi olarak atanmasına ilişkin belirsizlik giderildi. Başbakan Turgut Özal'ın, Duna'nın BM Cenevre Ofisi'ne daimi temsilci olarak atanmasıyla ilgili karamameyi imzaladığı öğrenildi. Güvenilir kaynaklardan edinilen bilgiye göre, Duna'nın kararnamesi Cumhurbaşkanı Kenan Evren'e imzalanmak üzere gönderildi. Kararnamenin Cumhurbaşkanı Evren tarafından imzalanmasından sonra önümüzdeki günlerde Resmi Gazete'de yayınlanması bekleniyor. Duna'nın Cenevre'ye atanmasının kesinlik kazanması üzerine Dışişleri Bakanlığı çevrelerinde görülen spekülasyonlar sona ermiş oldu. Duna'nın "genç ya$ta" bu denli önemli bir göreve atanması kıdemli diplomatlar arasında "hiyerarşik düzeni bozuyor" gerekçesiyle huzursuzluk yaratmıştı. Öte yandan halen BM Ofisi'nde daimi temsilci olarak görev yapan ve en geç aralık ayında emekliye aynlacak olan Büyükelçi Erciunent Yavuzalp'in emekliliğini erken istemesi üzerinde duruluyor. Bu durumda Duna'nın eylül veya eki ayında yeni görevini üstlenebilecegi belirtiliyor. Mahkeme: "Seçimlerde tüm üyeliklerdikkate alınmalı" TOLEYIS'te delege karmaşası Türkiye OtelLokanta Eğlence Yerleri îşçileri Sendikası'nın üyesayılan Merkez Yönetim Kuruiu 'nca 'farklı esaslar uygulanarak' belirlenen bazı şubelerinin genel kurullan yeniden toplanacak. YAVUZ ŞİMŞEK Istanbul 1. tş Mahkemesi, sendikalarda delege seçimlerine katılacak üyelerin belirlerunesinde şubelere göre değişen farklı esaslar uygulanamayacağına ve "Hakuken sona ermeyen tüm üyeliklerin dikkate alınması gerektigine" karar verdi. Türkiye Otel Lokanta Eğlence Yerleri Îşçileri Sendikasının (TOLEYİS) üye sayılan ve buna bağlı olarak merkez genel kuruluna katılacak delege sayılan Merkez Yönetim Kurulu'nca "farklı esaslar uygulanarak" belirlenen bazı şubelerinin genel kurullan yeniden toplanacak. TOLEYtS Marmara ve Iç Anadolu Bölge Şubeleri ile Antalya Şubesi'nin olağanüstü toplanacak genel kurullannda mahkemenin saptadığı yeni sayılara göre delegeler belirlenecek. TOLEYİS Merkez Yönetim Kuruiu 10 Ekim 1988'de yaptığı toplantıda bölge şubelerinin üye ve Genel Merkez Genel Kunılu'na katılacak delege sayılarını saptamıştı. Ancak bazı şube yöneticileri ve üyeler Merkez Yönetim Kuruiu'nun "seçimi kazanmak amacıyla bu sayılan keyfi olarak belirledigini" one sürerek karara karşı Denetleme Kurulu'na başvurdular. Başvuruyu değerlendiren Denetleme Kuruiu oy çokluğuyla itirazı reddederek Merkez Yönetim Kurulu'nun kararını onayladı. Bunun üzerine Marmara Bölgesi Şube Başkanı Mete Koyaş ile bazı üyeler Merkez Yönetim Kurulu'nun kararına karşı dava açtılar. tstanbul 1. lş Mahkemesi'nde görülen davada davacılar "Sendikanın tüm üye sayısının tesbitinde evrak üzerinden üye olanlann esas alındığını. merkez yöneticilerinin bu üyelerin şubelere dağıtımını kendi yararlan dognıltusunda yapüklannı, bazı bolgetere gerçek üye sayısından ve hakkından fazla bazı bölgelere gercek üye sayısından ve bakkından az delege verildiğini" one sürduler. 15 mayısta sonuçlanan davada mahkeme yaptırdığı bilirkişi incelemesine de dayanarak davacılann iddialanm yerinde buldu. Mahkeme karan ile TOLEYlS'in bölge şubeleri ve şubelerinin üye sayılan yeniden saptanarak bunlara göre merkez genel kuruluna katılacak delege sayılan belirlendi. Mahkeme kararı ile Merkez Genel Kurulu'na katılacak delege sayılan Merkez Yönetim Kuruiu'nca öngörülen sayılara göre şöyle değişti. Marmara Bölge Şubesi'nde 81'den 97'ye, Ege Bölgesi Şubesi'nde 73'ten 72'ye, Iç Anadolu Bölge Şubesi'nde 80"den 52'ye, Antalya Şubesi'nde 25'ten 39'a, Bursa Şubesi'nde 29*dan 28'e. Mersin Şubesi delege sayısı ise 4 olarak kaldı. tstanbul 1. tş Mahkemesi'nin kararına göre TOLEYtS'in Marmara ve Iç Anadolu Bölge Şubeleri ile Antalya Şubesi olağanüstü genel kurullan toplanarak yeni sayılarla delegelerini belirleyecekler. Fransa'da 3 Türk yakalandı BRÜKSEL (AA) Fransa'mn Strasbourg kentinde babaoğul iki eroin kaçakçısı Türkün yakalanmasından sonra aym gerekçeyle 3 Türkün daha gözaltına almdığı bildirildi. Polisin açıklamasına göre Hüseyin özkan ve kardeşi Erol özkan ile yeğenleri Asım Keskin, F. Almanya'da 2 kilo eroinle yakalanan bir Türkün polise verdiği bilgiler ışığında duzenlenen operasyon sonucu ele geçirildiler. Uyuşturucuyu Strasbourg yakınlarındaki Colmar'da kiraladıklan bir evin bahçesine gömdükleri belirlenen Özkan kardeşlerin, şimdiye kadar piyasaya 67 kilo eroin sürdükleri tahmin ediliyor. Ancak polis, Colmar'daki evin bahçesinde yaptığı aramada uyuşturucu bulamadı. Yeni Detnokrasi Dergisi toplatıldı tstanbul Haber Servisi Yeni Demokrasi Dergisi'nin 21. sayısı tstanbul DGM'ce toplatıldı. Dergiden yapılan açıklamada bugüne kadar yayımlanan 24 sayıdan 15 'inin DGM'ce aym gerekçelerle toplatıldığı belirtilerek toplatmaların "Komünizm ve Kürtçülük propagandası yapıldığı" gerekçelerine dayandmldığı vurgulandı. Basın özgürlüğünun olmadtğı belirtilen açıklamada toplatma karan kınandı.