25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/8 HABERLER 11 MAYIS 1989 Cumhurbaşkanı, "Hak Evreıı: Iıısaıı hakları, kavranmalı Barolar Birliği Başkanı Teoman Evren, demokrasilerde, denetimsiz ve rakipsiz bir kuvvet durumuna gelen çoğunluğun, temsil ettiği ulusal iradenin kutsallığına inanarak, "Diktatörlüklere rahmet okutacak davranışlar içine girebileceğine" değindi. ANKARA (Cumhuriyel Biırosu) Cumhurbaşkanı Kenan Evren, Avnıpa tnsan Hakları Komisyonu'na kişisel başvuru hakkının tanınmasını önemli bir adım olarak niteleyerek bu konuda önemli görevler üstlenen yargı organlanrun insan haklanru koruması gerektiğini söyledi. "Devlet idaresinin başansının, yargının saglayabilecegi düzene baglı" olduğunu belirten Danıştay Başkam Süleyman Sırn Kırcalı, bugun Danıştay'ın, Avrupa Topluluğu ile ilişkilerinin hukuk açısından odak noktasını oluşturduğunu da bildirdi. Türkiye Barolar Birliği Başkanı Teoman Evren de demokrasilerde denetimsiz ve rakipsiz bir kuvvet durumuna gelen çoğunluğun, temsil ettiği ulusal iradenin kutsallığına inanarak diktatörlüklere rahmet okutacak davranışlar içine girebileceğine işaret ederek "Baskıcı çogunlugun demokratik ve ulusal egemenlige dayanması halkın bunalımını dayanılmaz sekle sokar" dedi. Damştay'ın 121. kuruluş yıldönümü ve ldari Yargı Haftası, dün düzenlenen bir törenle başladı. Cumhurbaşkanüğı Senfoni Orkestrası Salonu'nda saat 10.00'da düzenlenen törene Cumhurbaşkanı Kenan Evren, TBMM Başkanı Yıldınm Akbulut, Başbakan Tnrgııl Özal, DYP Genel Başkanı Süleyman Demird, Cumhurbaşkanlığı Konseyi üyesi Nurettin Ersin, bazı Bakanlar Kurulu üyeleri, yüksek yargı organlarırun başkan 121. yrt Demirei, Danıştay'ın yıldönümü töreninde, Evren'in arkasındakj sırada yer aldı. (Fotoğraf: AA/Hasan Aydın) ve üyeleri ile bürokratlar, yargıç ve savcılar katıldılar. Anayasa Mahkemesi'nin kuruluş yıldönümünde konuşan Başbakan Özal'ın dunkü törende konuşma yapmayarak dinlemeyi tercih etmesi dikkat çekti. CSO Yaylı Sazlar Dörtlüsü'nün Haydn'ın eserlerini seslendirmeleriyle başlayan törende ilk olarak Danıştay Başkanı Süleyman Sırn Kırcalı konuştu. ldari yargı düzeninin hem vatandaşın hem de devletin bir güvencesi olduğunu, bunun da üst düzeyde bir devlet anlayışını ve vatandaşa saygının ifadesi olduğunu belirten Kırcalı, "Hakkındaki uygulamalann hukuka uygun olduguna inanan vatandaşlardan oluşan bir devlet vücelmeye adaydır. O iilkenin yoneticUeri kesin olarak başanya ulaşacakür. Denilebilir ki bir devletin idaresi, onun yöneticilerinin başansı kadar o devlette yer alan rargının sağlayabilecegi dülene baghdır" dedi. AT'ye başvuru konusuna da değinen Kırcalı, "Danıştay, bütünüyle bu konuya girmek. deneyimlerini, bilgisini bu yolda da devletin ve milletinin hizmetine vermek karar ve azmindedir. Çünkü artık, bugun incelemelerimiz gösterdi Id Danıştay, bu konunun Avnıpa Topluluğu ile iüşkUerimizin hukuk bakımından odak noktasını oluşturmaktadır. AT'yi kuranlar, topluluğun yaşaması için çareler ararken idari rejim ve idari yargı özelliklerinden ötıirii devletlerinde var olan Danıştay benzeri bir adalet divanını kurmayı tercih etmislerdir" diye konuştu. Devlet yönetiminin gerçekçi ve sabırlı olmayı gerektirdiğini de kaydeden Kırcalı, Danıştay'ın devlet içinde kendisine damşılabilecek en büyük varlık olduguna işaret etti. Kırcalı, yasa tasanlannın Danıştay incelemesinden geçirilmesini, yasalann ayıklanması işlemlerinin kendilerince yapılmasını da isteyerek Danıştay'ın yasa tasarılanna ilişkin ineelemelerinde onu hazırlayanların düşüncelerine karışmayacağını ve bu incelemesini en hızlı bir biçimde tamamlayacagını da bildirdi. Kırcalı, bina, lojman, araç ve protokol sorunlannın giderilmesini de istedi. mayan bir güc, hakkın ve özgürlüklerin en büyük düşmaıudır. Demokrasilerde de çogunluk denetimsiz ve rakipsiz bir kuvvet durumuna gelince, aynı sonuca vanr. Zorbalık yoluna sapar. Temsil ettiği ulusal iradenin kutsallığına inanarak diktatörlüklere rahmet okutacak davranışlar içine girer. Baskıcı çognniugun demokratik olması ve ulusal egemenliğe dayanması halkın bunalımını dayanılmaz şekle sokar. Çogunluk uyguladığı zorbalıgı yasallaşOrmak için milli iradeye dayandığına önce kendini inandınr. Demokrasinin yapısında saklı bu tehlikeyi önlemek vatandaş hak ve hürriyetlerini giivenceye baglamak ve önlem almak için demokratik teminat kurumian gerekmektedir. Alınacak tedbirierin başında güç ve yetkilerin tek elde toplanması yerine bolünerek birbirinin yanında özerk organ şeklinde kunımlaşünlması gelmektedir. Yargı denetimi böylesine önemli dernokratik bir gereksinmenin üriinüdür." Teoman Evren, yasama ve yürütmenin, siyasi baskı altında tek bir güç haline geldiği demokratik düzenin bünyesindeki bu buhranlı dönemlerde, güçler aynlığım, yargının diğer güçler karşısındaki bağımsızlığının temsil ettiğinı de kaydetti. Günümüzde kanuna bağlı devlet anlayışımn aşıldığını ve hukukun ustunlüğü ilkesinin benimsendiğini de belirten Evren, "Aksi halde hukuk devleti sadece bir kanun devleti olur. Çogu kez yasalaria haksıriıgın meşrulaştırıldıgına tanık olmaktayız. MiUetlerin hayaünda kanunla pek çok haksızlıklann işlendiği ve bir devletin kanuni haksızhklar devleti oldugu göriilmüstür" dedi. Teoman Evren, sosyal baskılann doğuracağı tehlikeleri önlemek için hukukun üstünlüğünün egemen kılınarak kişilerdeki birikimin olumlu yollara kanalize edılmesi gerektiğini de vurguiadı. Uyuşmazlıklarda devletin kendisini bir taraf olarak görmemesi gerektiğini de kaydeden Teoman Evren, "Bir hukuki varsayım olan devleti idareden ayırt etmek, devlet adına otoriteyi kullananlann kendilerini devlet sanmak yanılgısından kurtanlmalan, yargı Ue yiiriitme arasındaki bütün sorunlan çözecekür" dedi. Teoman Evren, 1982 Anayasası ile idari yargının denetim alanırun daraltıldığmı da bildirdi. Türkiye'nin Avnıpa tnsan Hakları Komisyonu'na bireysel başvuru hakkını tanımakla, temel hak ve özgürlüklerin korunmasında olumlu bir adım attığını kaydeden Cumhurbaşkanı Kenan Evren, "Hak ve özgüriükleri korumada birinci derecede görev hiç kuşkusuz ulusal yargıya düşmektedir. En büyük düegimiz, mahkemelerimizin etkin bir biçimde sornna egilmeleri ve IdşOerin hak ve özgüriüklerini korumalandır" dedi. Kişilerin yönetim tarafmdan kendilerine haksızlık yapıldığı yargısına vardıklanna.i çeşitli makamlar nezdinde gjrişimlerde bulunduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı "Bu girişimlerine ragmen, haksızlıgın ortadan kalkrnadığmı gördüklerinde son çare olarak yargısaJ yola başvururlar. Bu yol da yönetim aleyhine idari yargıda dava açmaktır. Kişi açnğı davayı bazen kazanır, bazen de kaybeder. Ben de görevde bulunduğum yıllar içinde haksızhğa uğradığımız gerekçesiyle arkadaşlanmla birlikte idare aleyhine iki kez dava açbm. Birini kazandık, birini kaybettik. Bu, yargımn dogal bir sonucudur. Bundan her iki tarafın da hiddete, üzünrüye it»[nl»n»n»ao gerekir. Davayı kazandıgında 'Yaşasın adalet' deyip, kaybettiğinde 'Böyle adalet olur mu, bizde adalet yok' demek, herhakJe dogru bir davranış degildir. Madem ki anlaşmazhğı halledecek bir hakeme gidUiyor, o halde onun verdigi karann hangi yönde olursa olsun, hosgörii ile kabullenilmesi gerekir. însanlar daima kendilerinin haklı olduguna inanır. Yönetimde buHınanlar da insan olduguna göre onlar da davayı kaybettiklerinde kabahati idari jargıya yuklemeye çalısır. Vesilesiyle demin zikrettigim gibi acaba kendisi karar verecek durumda olsa, yalnız öniine gelen belgelere dayanarak karar verme durumunda bulunsa, ne tür bir karar verebilecegini düşünebiliyor mu? Mesele buradadır. Bunu böyle kabul edebilirsek birbirimizi indtmeden mesekierimizi daha kolaylıkla halledebiliriz. O takdirde, hukuk devletinin bir geregi olan Danıştay karariannın yerine getirilmesinde herhangi bir gecikmeye de meydan verilmemiş olur." diye konuştu. ldari yargı davalarında yönetimin davau, kişilerin ise davaa durumunda olduklarına da işaret eden Cumhurbaşkanı Evren, "tdari mahkemeler, alacag. kararlarda. kamu yaran ile kişi yaran arasında bir denge kurmak zorunlulugunda kalacaktır" dedi. ve özgürlüklerin korunmasında birincigörev, yargıya düşmektedir" dedi Şıvgın JVHO'nun 42, toplanttsmda ANKARA (AA) Dünya Sağlık örgütü'nün (WHO) 42. Asamblesine katılmak üzere Cenevre'de bulunan Sağlık Bakam Halil Şıvgın, ikili görüşmeler yapıyor. Şıvgın, bugun ilk olarak Dünya Sağlık örgütü Genel Müdürü Dr. Nakajima ile görüştü. Görüşmede, Türkiye ile WHO arasındaki mevcut ilişkilerin geliştirilmesi konusu ele alındı. Halil Şıvgın, daha sonra Suudi Arabistan, tsveç, Hindistan, Ingiltere, Macaristan, Bangladeş, Fas, Amavutluk ve Belçika Sağlık Bakanlan ile bir araya geldi. 6 SP'tiye 25 yıl hapis KA YSERİ (Cumhuriyet) Sosyalist Parti Kayseri tl örgütü Başkanı ve 5 yönetim kurulu üyesi, Kayseri EKJM'since "milli duygulan zayıflattcı propaganda yaptıkları" gerekçesiyle 4'er yıl 2'şer ay hapis cezasma çarptırıldılar. 1988 yılı sonunda, partilerinin Van'da düzenlediği geceye çektikleri bir telgrafla milli duygulan zayıflatıcı propaganda yaptıkları gerekçesiyle 3 ay önce tutuklanan SP Kayseri tl Başkanı Zihni Dursun ve yönetim kurulu üyeleri Mahmui Oruçoğlu, Mustafa Yıldınm, Neşet Domaniç, Pembe Polatdemir ve Zeki Ok'un TCY'nin 142/3. maddesince 4'er yıl 2'şer ay hapis cezasma çarptınldıklan açıklandı. İGD yöneticisi beraat etti GİRESUN (Cumhuriyet) 12 Eylül sonrasında yurtdışına kaçan ve 9 nisanda askerliğini yapmak için döndüğü sırada tutuklanan tlerici Gençlik Derneği yöneticisi ve Doğu Karadeniz Sorumlusu Hüseyin Gencer Uçar, hakkında TKP üyeliği ve komünizm propagandası yaptığı iddiasıyla açılan davada beraat etti. Uçar'ın avukatlarından Ahmet Ersöz, ÎGD'nin Istanbul Sıkıyönetim 2 No'lu Askeri Mahkemesi'nde aklandığını ve tüm yöneticilerinin de beraat ettiğinı belirterek mahkemeye bu karan sundu. Mahkeme heyeti, Uçar'ın beraatine karar verildiğini açıkladı. '500 milyon önemli değiV ANKARA (AA) Milli Piyango'nun 9 mayıs çekilişinde bir milyar liralık ikramiye, Ankaralı Coşkun Kesimal'ın yarım biletine çıktı. Milli Piyango Genel Müdürü Oğuz Tezmen 'den 500 milyon liralık çeki, Coşkun Kesimal'ın amcası Fetih Kesimal aldı. Kesimal, çeki alırken gazetecilere, "500 milyon tiranın bugünkü Türkiye koşullarında önemli bir para olmadığınt" söyledi. Zorbalık yolu Türkiye Barolar Birliği Başkanı Teoman Evren de güçler ayrılığı ilkesinin siyasi demokrasinin temel koşulu olduğunu vurgulayarak şöyle dedi: "Zorbalık ve esaret rejimi, vetkilerin ve güçlerin bir veya birkaç elde toplanmasından doğmuştur. Antidemokratik rejimlerde egemen olan zorbalık ve baskı politikaa, yogunlasan kudret teketinin uniniidür. Ancak bu durum yalnız diktatörlüklere özgü degildir. Bir elde toplanan ve kabına sıg Memur sicil not defteri kalkıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Devlet Bakanı Mehmet Yazar, devlet memurlan için "sicil not defteri" uygulamasının kaldınlmasına karar verildiğini açıkladı. önceki akşam yapılan Bakanlar Kurulu toplantısında alınan kararları açıklayan Yazar, Avrupa Sosyal Şartı'nın onaylanmasma ilişkin yasa tasarısının da TBMM'ye sunulacağını bildirdi. Yazar, Avrupa ülkelerindeki çalışma hayatına ilişkin konularda uyumu amaçlayan temel belge niteliğindeki şartın 72 paragrafta özetlenen ilkelerinden 46'smın onaylanacağım vurguiadı. Şartın onaylanmış sayılması için en az 45'ine uymayı taahhüt etmek gerekiyor. Yazar'm verdiği biigiye göre Avrupa Konseyi üyesi ülkelerden 15'inin onayladığı şarta halen Belçika, Lüksemburg, Portekiz, tsviçre ve Liechtenstein onaylamadılar. Gözaltmdakileriıı aileleri tedirgin yazıyorsunuz J Mayıs günü izinsiz gösteri ve yürüyüş yaptıkları gerekçesiyle gözaltma alınanlann aileleri tstanbul Valiliği'ne verdikleri dilekçede, gözaltmdaki yakmlarınm kendilerine kurşun sıkan, kafasmı, gözünü, sopayla çopla yaralayan güvenlik görevlilerine ifade vermeyi reddettikleh için 10 günlük açlık grevinde olduklarım bildirdiler. tstanbul Haber Serviâ 1 Mayıs günü izinsiz gösteri ve yürüyüş yaptıkları gerekçesiyle halen gözaltında tutulan 294 kişiden 19'u daha dün DGM Savcüığı'na çıkarıldı. Savcılık, 2 kişinin tutuklanmasına karar verdi. tstanbul Valiliği'ne başvuran gözaltındakilerin yakınları Siyasi Şube Müdürlüğü'nde tutulan kişilerden bir haber alamadıklarım sağlık durumları ve can güvenliklerinden kuşku duyduklannı belirttiler. Aileler, öğleden sonra da tstanbul Baro Başkanı Avukat Turgut Kazan'ı ziyaret ederek, yakınlarımn salıverilmesi için baronun yasal yollardan girişımde bulunmasını istediler. Aileler, tstanbul Valiliği'ne verdikleri dilekçelerde, gözaltmdaki yakınlannın kendilerine kurşun sıkan, kafasını, gözünü, sopayla copla yaralayan güvenlik görevlilerine ifade vermeyi reddettikleri için 10 günlük açlık grevinde olduklarım bildirdiler. Sorgulamarun savcılık tarafmdan yapılmasını isteyen aileler, "Yakınlanmız yalnızca gösteri yüriiyüşü ystpmaya tcşebbus suçlaması ile gozaltında tutulmaktadırlar. Kendilerini sorgulayan güvenlik göre>lileri tüın basında da günlerce sergilendigi gibi adam öldürmek, yaralamak, hedef gözeterek ateş etmek gibi suçlardan dolayı kendileri sanık durumundadırlar. Bu güvenlik görevlilerinin yakınlanmızı sorgulamaları bir hukuk suçudur" dediler. 1 Mayıs gösterileri sırasında gözaltına alınan t.Ü. Sosyoloji Bölümü öğrencisi Selim Aksu'nun ağabeyi Necati Aksu, elinde tuttuğu fotoğraflan göstererek, "bakın buradaki fotograflardan ilkinde kardeşim polisler tarafmdan götürüluyor, lıîç bir şeyi yok. tkinci karede her tarafı kan içinde lçeriden çıkanlardan ögrendigime göre, kardeşimin kolu ve parmaklan kınkmış, durumu çok ağırmış. Hiç bir sağlık kontrolü yaptlmamış. Sağlık durumundan büyük kuşku duymaktayım" dedi. Siyasi Şube Müdürlüğü'nde 1 Mayıs gününden bu yana gozaltında tutulanlann yakınları dün öğleden sonra da tstanbul Barosu Başkanı Avukat Turgut Kazan'ı ziyaret ettiler. 1 Mayıs'taki olaylarda suçlu konumunda bulunan polisin sorgulama yapmasımn yasalara aykın olduğunu belirten aileler, baronun bu konuda gerekli girişimde bulunmasını istediler. Baro Başkam Turgut Kazan da 1 Mayıs günü meydana gelen olaylarda polisin takındığı tutumu onaylamadıklarım söyleyerek, yasal çerçeveler içinde baronun ilgili makamlara başvuruda bulunacağuıı belirtti. Bu arada, 13 dernek tarafmdan yapılan yazılı açıklamada ise, 1 Mayıs günü birçok kişinin yaralandığı ve yüzlerce kişinin gözaltına aJındığı kaydedilerek, sorumlulann istifa etmesi istendi. 13 derBoğadçl Ünlversrtesi'nde yamk boykıtu • 1 Mayıs günü Mehmet Akif Dalcı'nın kur^unlanarak öldürülmesi, Boğaziçi. Yıldız ve Istanbul Teknik uniyersitelerinde yapılan gösterilerle kınandı. Boğaziçi Universitesi'nrJe öğle yemeği öğrenciler tarafından boykot edildi. (Fotoğraf: Nihat Halıcı) nek, gözaltındakiler mahkemeye çıkarüıncaya kadar, TAYAD'h ailelerle birlikte açlık grevine başladıklarım bildirdi. Beldetş Sendikast'na bağlı bazı işçiler de gözaltına alınmalan kınadıklarını açıkladılar. Öte yandan, 1 Mayıs günü Mehmet Akif Dalcı'nın kurşunlanarak öldürülmesi, Boğaziçi, Yıldız ve Istanbul Teknik üniversitelerinde yapılan gösterilerle kınandı. Yıldız'daki gösteride bir polis merauru yaralandı. Yıldız Universitesi Mimarhk Fakültesi Dekanlığı önünde biriken bir grup öğrenci, daha sonra aralarında Başbakan Turgut Özal ve Istanbul Emniyet Müdürü Hamdi Ardalı'nın da bulunduğu bazı yetküileri isitfaya çağıran pankartlarla bahçe içinde bulunan "polis odası"na yöneldiler. Eylemciler, odayı tahrip ettikten sonra üniversite dışma çıkarak caddede ulaşımı, ateşe verdikleri araba lastikleri ve talaşlarla durdurdular. Claylar sırasında Mehmet Kayacı adlı bir polis memuru hafif biçimde yaralandı. Boğaziçi Üniversitesi'nde de dün saat 12.30 sıralannda yemek boykotu yapıldı. Bir konuşmada ise, Dalcı'nın "devrimci sol güçlerin mücadelesinde öldunıldüğü" belirtildi ve saygı duruşunda bulunuldu. tstanbul Teknik Üniversitesi'nde de öğrenciler, ana kapı girişine "polis giremez" diye büyük harflerle yazdıktan sonra tnşaat Fakultesi'nde 1 Mayıs'ta gözaltma alınmalan kınayan bir forum yaptılar. J J J ™ i Mayıs öncesi ve 1 Mayıs günüaüzenlenen operasyonlarda gözaltma alınan ve DGM Savcılığı'na gönderilen 15 kişiden l l ' i tutuklandı. 4 kişi de tutuksuz yargılanmak üzere salıverildi. I ^ ^ j B u r s a ' d a 10 kişılık bir grup, gözaltına alınan arkadaşlarının en kısa zamanda yargı önüne çıkanlması için süresiz açlık grevine başladı. 3 ma>ns günü, polis, Mehmet Akif Dalcı'nın öldürülmesini protesto gösterisi yapan öğrencilerden bir grubu gözaltına almıştı. Polis yetkilileri, gözaltında tutulan kişi sayısının 10 olduğunu belirtti. ANKARA (AA) Danıştay Başkanı Sırn Kırcalı, 121. kuruluş yıldönümu dolayısıyla dün akşam bir resepsiyon verdi. Devlet Konukevi'nde verilen resepsıyona Cumhurbaşkanı Kenan Evren ve Başbakan Turgut Özal da katıldı. Cumhurbaşkanı Evren, daha önceki resepsiyonlarda yaptığı bazı esprilerinin basında "yanlıs" yonımlanması nedeniyle gazeteciİerin, yanına fazla yaklaştırılmamasıru istedi. Evren, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Firuz Çilingiroğlu ile sohbet ederken gazetecilere dönerek, "Tam duyamıyorsunuz, yanlış yazıyorsunuz. Bırakın sohbet edeyim" dedi. Resepsiyona daha sonra, eşi Semra Özal ile gelen Başbakan Turgut Özal, Cumhurbaşkanı Evren'e, "Hayrola bir şey rai oldu" diyesordu. Evren de, "Gazetedleri kısıtlıyorum. Müsaade etmiyorlar ki rahat konuşalım..." dedi. Cumhurbaşkanı Evren'in bu sözleri üzerine çevresindeki koruma çemberi daha da genişletildi ve gazeteciler Evren'in yarundan uzaklaştınldılar. Yargıtay Başkanı Abmet Çoşar, Başbakan Turgut Özal'la sohbet ederken inşaatı süren Yargıtay lojmanlarımn tamamlanabilmesi için 1 milyar liraya ihtiyaçlan olduğunu belirterek bu ihtiyacm karşılanması isteminde buiundu. Başbakan Özal da sorunu çözümlemeye çalışacaklannı söyledi. Resepsiyona, Cumhurbaşkanlığı Konseyi üyeleri Nurettin Ersin ve Sedat Celasun', bazı bakanlar, milletvekilleri, yüksek yargı organlarmın başkan ve üyeleri ile öteki davetliler katıldılar. 1 Mayısolayları nedeniylegözaltında tutulan294kişiden 17'sidaha serbestbırakıldı gazetecilere: Evrenden "Yaşama Sevinci" programı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Seçim yasaklan döneminde TV2'de yyyımlanan "Yaşama Sevinci" adlı programda, eski Bakirköy Belediyesi Başkanı Naci Ekşi'ye yer verilmesinde kasıt olmadığına karar verildi. Programın yaymmdan sorumlu olanlar görevlerine iade edüdiler. Ancak haklarmda disiplin cezası verilecek. Teftiş kurulu, programın ekrana gelmesinden sorumlu olan tstanbul Televizyonu yayın şefi Cengiz öztürk, Program Planlama Müdürü Namık Kasapbaşoğlu, yayın sorumlusu ömer Serim ve programın yapımcısı Mete Yıldızcı hakkında açtığı soruşturmayı tamamladı. Ekşi'nin ekrana getirilmesinde bir kasıt olmadığına karar veren teftiş kurulu raporunu disiplin komisyonuna verdi. Raporda, daha önce TVl'de yayımlanan programın denetlenmesine getirdiği rahatlıkla hata yapıldığı bildirildi. 5 Türk tutuklandı HEUSDENZOLDER (AA) Belçika 'nın HeusdenZolder kasabasında polisin yaptığı operasyonda, 5 Türk silah kaçakçılığı suçlamasıyla tutuklandı. Polis yetkililerinden edinilen biigiye göre, Türklerin evlerine yapılan baskında çok sayıda silah ve mermi ele geçirildi. Zabıta komiseri öldürüldü Istanbul Haber Servisi Ortaköy'de bir terzi, oğluna tokat atan zabıta komiserini öldürdü, eşini ağır yaraladı. Dün 21.30 sıralarında, Yeniyol Sokak 175 numaralı evde oturan zabıta komiseri Kadir Yılmaz (42), gündüz tokat attığı özgür Kahveci'nin babası Niyazi Kahveci tarafmdan kurşunlandı. 5 kurşun yarası alan Kadir Yılmaz. olay yerinde can verdi, eşi Gönül Yılmaz ise ağır yaralanarak Taksim tlkyardım Hastanesi'nde ameliyata alındı. Niyazi Kahveci'nin olaydan sonra kaçtığı bildirildi Büyükelçi tayinleri ANKARA (ANKA) Dış göreve atanacak olan büyiikelçilerle merkeze dönecek büyükelçilerin tayinlerine ilişin karamamenin, onaylanması için sunulduğu Çankaya'dan geri döndüğü öğrenildi. Çankaya, üyeleri büyük ölçüde değiştirilen eski kabine döneminde hazırlanan kararnameyi, yeni bakanlar kurulunca imzalanması amacıyla geri gönderdi. Konuya yakın çevreler, karamamenin imzalanarak Çankaya Köşkü'ne sunulmasmdan önce bazı değişikliklere uğrayabileceğini belirtiyorlar. Büyükelçiler kararnamesinin Köşk'ten dönmesine karşın üç atamanın kesinleştiği ifade ediliyor. Kesinleşen atamaları, Washington büyükelçisi Şıikrü Elekdağ'ın merkeze dönmesiyle yerine bakanlık müsteşarı Nüzhet Kandemir'in atanması ve idari işlerden sorumlu müsteşar yardımcısı Metin Mekik'in Doğu Berlin büyükelçisi olarak tayininin oluşturduğu belirtiliyor. sinirlere dilckat! 2 . s a y ı ç ı k t ı . H e rP e r ş e m b e Hasan Kaçan'dan Eşşek Herif, Cork ve Bulu* Bill, Latif Demkci'nin Yavrum Mithat'la Mirsat'ı, İrfan Sayar'ın Uçuk Nizami'si, kagıttan fırlayan çizgileriyle Ergün Gündüz, lakırdı lufcurduları ve Eray'ıyla AtiNa Ataiay, Sarkis Paçacı'nın tuhaf dünyası, Bülent Arabacıoglu'nun En Kahraman Rıdvan'ı, Grup Perişan ve AbdiMHca, Biz Bıyıksızlar GülayRamizeEda, ani refleksleriyle Ufuk GSürgenç, Zafer Temoçin, Soner Günday, Uğur Durak'ın üşütük çizgüeıi ve en hıbırca esprileriyle Ahmet Keskin, Abdülkadir Tamer, Mehmet Ersoy. Cenk Erdem... artık hepsi Hıbır'da! H ı b ı r g ü n ür •
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle