Katalog

Cumhuriyel Sahibi: Cumhuriyet Maıbaacılık ve Gazrtecriik Tttrk Anonim Şirketi adına Nadir Nadi • Gend Yayın MüdUrU: H n u C n ı l , MOessese MUduıu: Emiae Upkhgfl, Yaa tjlen Müdünı Ok*y Göımsia, • Habcr Merkezı Muduru Yalçuı Bayer, Sayfa Duzcnı YOneımem: AÜ Acar, • Temsıtcıler: ANKARA: Ahnul Tan. IZMİR: Hikroet Ç<thkaya. ADANA: Istanbul Habcrlm: Erkan Ak7**2, Dı? Haberltr: Ergu Bdo, Ekonomr Cmgu I M a , Kultür: CcUl Üsler, Spor Danışmanı: AMalkadir Yıaccimu, Düzdlmc: Refık Dariıa*, Araşurma: Şakin Alpay, lşSendika Şakn a Krlod, Yun Haberleri Nccdd D o f u , Dızı Yazılar: Htnm Çahşku, • Koordınatör Ahmd Koralua, • Malı Ijlen Eral Ertart, • Muhasebe: Bulnt teacr • Butçc Planlama: Scrp Omuııbcyeotlıı • Reklam Arte Tom, Ek Yayınlar: Hofcı Akyol # Idare: HuKyia Gurtr, lşlcımc: Öader Çciik, Bılgı Işlem: N«il laıl. Basan vr Huar Cıımhun*! Mabuabk ve Gastealık T.A.Ş. TOrk Ocafc Cad. 39/41 Cat^oVu 34334 Isl. PK: 246isunbul Td. 512 05 05 (20 luı). Tdo: 22246 Fu: (I) 526 «0 72 # Biırolar AıkuE Zıya GAkmlp BW. Inkılap S. No. 19/4. Td 133 II 4147. Tdtt 42344 Fu: (4) 133 11 41/4Î8 % batir. H. Zıy» Blv. 1352 S2/İ. ü l 13 12 30. Teleı: 52359 Fu; (51) 19 53 60 • lıKSnu Cad. 119 S. No ! Kal l, Tel 19 27 52 (4 h»t). Tcla: 62155. F u (71) 19 37 32 TAKVtM: 25 MART 1989 lmsak: 4.27 Güneş: 5.53 Öğle: 12.15 Ikindi: 15.43 Akşam: 18.27 Yatsı: 19.48 Enerjide devrim yumtacak bıduş: Soğuk füzyon ABD'de iki bilim adammın nükleer enerji yaratmak için geliştirdikleri yeni teknik, atom çekirdeğinin "parçalanmasına" değil, soğuk elektrokimyasal ortamda "birleştirilmesine" dayanıyor. SALT LAKE CITY (AA) Güneşteki termonüldeer füzyonu "soğuk" yöntemle deney kabında gerçekleştinneyi başaran iki bilim adamı, buluşlannın nükleer enerji elde etme tekniğinde yeni bir çığır açacağmı bUdirdiler. ABD'nin Ulah eyaletindeki Salt Lake City kentinde bir basın toplantısı düzenleyen tngiliz Profesör Martin Fleischmann ile Amerikalı meslektaşı Stan Pons, buluşlannın ne gibi sonuçlara yol açabileceğini henuz bümediklerini, ancak nükleer enerji üretimine kolayhkla uygulanabilecegini beürttiler. Uzmanlar, iki bilim adanunın gerçekleştirdiği "sognk" elektrokimyasal füzyon teknıği geniş çapta uygulandığı takdirde, hemen hemen tükenmez ve güvenli bir enerji kaynağı yaratüacağını bildiriyorlar. Yeni yönterale halen kullanılmakta olan nükleer reaktöılerden elde edilen enerjiden daha fazla enerji elde edilebileceğini kabul eden uzmanlar, profesör Fleischmann ile Pons'un 5.5 yıl suren araştırmalan sonunda gerçekleştirdikleri yöntemin normal ısıda uygulandığıru ve ucuza mal edilebileceğini vurguluyorlar. Gerçekleştirdikleri "soguk elektrokimyasal füzyon yöntemiyle, 100 saate kadar varabilen bir enerji fazlası elde ettiklerini bildiren bilim adamları, oldukca basit bir aygıtla sürekli bir füzyon sağlamanın mümkün olduğunu haber verdiler. Dünyada halen nükleer reaktörlerde yaygın olarak kullanılan sıstemde nükleer enerjinin elde 1 edilmesi, atom çekirdeğinin parçalanması esasına dayanıyor. tki bilim adamımn geliştirdiği sistemde ise enerji, tam tersine hafif iki atom çekirdeğinin birleştirilerek daha ağır atom çekirdeği elde edilmesi olarak tanımlanan " F U S Î O B " yöntemiyle elde edildi. Füzyon yoluyla nükleer enerji, güneş, yıldızJar ve termonükleer bombalar da ortaya çıkıyor. Ancak bu yolla enerji elde etmek, çok büyük teknik güçlüklerle sağlanıyor ve yüksek ısı gerektiriyordu. Oysa iki bilim adamı, bu işi son derece basit ve "soğnk" yöntemle çözümlediler: Hazırladıkları zırh kaplı deney kabına hidrojenin ağır bir izotopu olan deuterium koydular ve bunun içine biri platin, diğeri de palladium olmak üzere iki elektrot yerleştirdiler. İki metal arasında elektrik akımı olusturulunca, deuteriumdaki atomların, palladiumdan yapılan elektrot uzerine toplandığı görüldü. Deney kabında meydana gelen elektrik alanı sayesinde birbirine yaklaşan deuterium atomlan sonunda birlesti ve füzyon gerçekleşti. İki bilim adamı, deneyden amaçladıkları sonucu elde ettiklerini, çünkü deney sonunda yüksek ısı, bilinen en ağır hidrojen izotopu olan tritium ve gamma ısınlan ile nötronlann ortaya çıktığını, bunun da füzyonun belli baslı sonuçlan olduğunu bildirdiler. Sovyet patriği parlamentodâ MOSKOVA (AA) Rus Ortodoks Kilisesi Patriği Pimen 'in yeni Sovyet Parlamentosu 'na seçildiği bildirildi. Sovyet Resmi Haber Ajansı TASS, Sovyet Barış Komitesi'nde yapılan seçimlerde, Pimen'in komitede aday gösterilenler arasında en çok oyu aldığım bildirdi. TASS, ABD ve Kanada Araştırmalan Enstitüsü Başkanı Georgy Arbatov'un (65) ise, sürpriz bir biçimde, komitede yapılan seçimleri kaybederek, yeni parlamentoya giremediğini kaydetti. PöLONYA Walesa: Seçimlerde aday olabitirim VARŞOVA (Ajanslar) Polonya'da hükümetle yuvarlak masa görüşmelerini sürdüren Dayanışma Sendikası lideri Lecta VValesa, bu yıl yapılacak parlamento secimlerinde adaylığını koyabileceğini söyledi. A P ' n i n bildirdiğine göre Gdansk'ta düzenlediği basın toplantisından sonra kendisiyle yapılan telefon göruşmesinde Waİesa, "Gerçekte aday olntak istemiyorum. Eğer halk isterse gerektiğinde aday olabilirim. Ama aday olmamayı tercih ederim, çünkü bu işi benden daha iyi yapacak birçok insan var" dedi. Walesa düzenledigi basın toplantısında ise "Hükümet Ue yapdan görüşmelerde anlaşcna sağlanması durumunda, bukumetin verdiği sözlerden caymasına izin vermeyeceklerini" belirtti. Walesa ayrıca, "ma&ada anlaşmaya vanlmaması durumunda, hallan reformlan sokaku elde etmeye çalışacağını" söyledi. Bu sözleriyle şiddete çağrı çıkartmadığını ve bunun olmasını istemediğini, ancak olaylann kendiliğinden bu yönde gelişebileceğini belirtti. 7 Oscar'a göz clikeıı f îlm İngiliz yönetmen Frears'in "Tehlikeli İlişkiler" fılmi aynı adı taşıyan ve 1789 Fransız Devrimi öncesinde "değerlerin çöküşünü" konu alan De Laclos'nun klasik romamna dayanıyor. Film 7 dalda Oscar'a aday gösterildi. YAVUZ BAYDAR STOCKHOLM "Yıkıcı güç olarak seks mi? Yok canım! Bu film kadının fendini anlaür. Evet, olobivografik özellikler taşıdığını yadsımaya da hiç niyetim yok!" Son filmi Tehlikeli tlişkiler'de (Dangerous tiaisons) jşlediği temel düşunceyi araştırmaya kalktığımzda Stephen Frears'den gelen bu yanıt, guldürüyor sizi ister istemez. 1980'lerde adıru duyuran en parlak yönetmenlerden biri olan Frears, son derece şakacı ve alçakgönüllü. Filmlerini çöramlemeye hiç yanaşmıyor; bu tür sorulan ya müthış zekice bir espriyle ya da tipik bir tngiliz "understatemenf'iyle savuşturuyor. "Kuramsal gevezdiği inanın hiç sevmiyorum" diyor. "Stradan bir insarîım ben. tşimi yapıyorum sadece. Seyircimin zekâsma güveniy O r , ona layık olmaya çalışıyornm. Hepsi bu." 7 Oscar odülüne aday gösterilen bir filmin yönetmeni için "tevazu gösterisi" sayılacak sözler bunlar. Benim Sevgili Çamaşırhanem (My Beautifll Laundıette), Kulaklarını Dik (Prick up Your Ears) ve Sammie and Rosie gibi Thatcher Ingilteresi'ni kıyasıya eleştiren filmlerle tanınan Frears, Tehiikeli tliskUer'in Hollywood'da bu denli kabul görmesıni pek umursamıyor. " 7 Oscar hoş bir şe> tabü" diyor. "Sevinroedim diyemem. tlk defa aday gösteriliyorum çünkii. Ama en çok Glenn ya da Michelle ödiil alırsa savinecegirn. Gcrçekten hak ettiler birer ödiilü." Frears'in gösterime girdiği hemen her yerde büyük ilgi ve beğeniyle karşılanan son fılmi, Choderlos de Laclos'nun Fransız Devrimi öncesinde çıkan, çıkışıyla büyük fırtınalar koparan ve dünya klasik leri arasında yer alan başyapılı ile aynı adı taşıyor. Çağırruz yazarlannın sık sık sözünü ettiği, Milan Kundera'mn hayranlıkla andığı roman, sinemacıların daha önce de ilgisini çekmiş, Rodirilen ronıanı, bir düzlemde "deFrears, "Roman bana çok çağdaş geldi" uğrayan arisdiyor, "Kahramanlar arasındaki girift ilişkiler,ğer çöküntüsüne" karşı değerletokrasiyi ve kendi manipülasyonlar, hepsi çok çağdaş olgular". riyle filizlenmekte olan burjuvaziyi; bir başka düzlemde, kadın ile Filmde başrolleri Glenn Close, Michelle erkek arasında sonu gelmez savaPfeiffer ve John Malkovich paylaşıyorlar. şı, bu savaşın beraberinde getirger Vadim tarafından 1960'ta günümüze uyarlanmıştı. Roman, 1980başlanndaCbrislopber Hampton tarafından tiyatro oyunu haline getirildi ve başanyla sergilendi. Frears'in işlediği senaryoda da yine Hampton'un imzası var. Roller ise The Big Chill, The Jagged Edge ve Fatal Attraction gibi filmlerle en usta kadın oyuncular arasına yerlesenGlenn Close, ilk kez Scarface filmiyle adıru duyuran Micheüe Pfeiffer ve ölüm Tarlalan ile Güneş tmparatorluğu gibi filmlerle dikkati çeken John Malkovich tarafından paylaşılıyor. De Laclos'nun "Büyük Devrim'in habercisi" olarak nitelendiği yapay rolleri, maskları, entrikaları, manipülasyonları derinlemesine işlemekte. llginç olan taraf, romanın diriliğinden, "güncelliğinden" hiçbir şey yitirmemiş olması. Frears'in günümüz toplumundan 200 >ıl öncesijıe yönelmesinin nedeni De Laclos'nun çizdiği "çttrüme"de bugünü bulduğu için mi? Yönetmen Stephen Frears "Tehlikeli Ilişkiler"filminde"kadınınfendi"ni anlatıyor ikhRkell İNşkiter İngifiz yönetmen Stephen Frears ve Michelle Ffeitfer, 'Tehlikeli İlişki)er"in çekimi sırasında. Frears. "Bir oyuncu, rolune beni inandınrsa seyirciyi de inandınr" cüyoc ANKARA (AA) Devlet Bakanı Adnan Kahveci, Türkiye'nin Birleşmiş Milletler çevre programı çerçevesindeki zehirli atıklarm sınır ötesi atılmasıyla ilgili uluslararası sözleşmeyi imzaladığını açıkladı. Kahveci, dünkü basın toplantısında şunları söyledv "Sözleşmeyle zehirli atıklarm sınır ötesi ithaline etkin bir kontrol getirilemedl Sözleşmeyi başta birçok Afrika ülkesi olmak üzere Almanya, Rusya ve ABD imzalamadılar. Bu sözleşmenin yürürlüğe gireceği tarihe kadar illegal çöp trafiğinin azalmayacağı, artacağı kanaatini taşıyoruz." Zehirli atık sözleşmesi Kuş Cennetiııe havaalanı! Mersin'deki GöksuDeltası'nıve soyu tükenen sazhorozunu inşaat furyasından kurtarma çalışmaları sürerken, aynı bölgeye 'havaalanı' yapılacağı haberi çevrecilerin tepkisine yol açtı. TBMM Çevre Komisyonu'nun isteği üzerine bir rapor hazırlayan Mersin Valiliği Göksu Deltası'nın korunmasını istedi. HAKAN KARA İZMİR Dunyada turü giderek tükenen sazhorozu ile çok sayıda kuş turünün banndığı Göksu Deltası'nda yapılaşma sürerken, bölgenın yakınında bir de havaalanı yapımının planlandığı öğrenildi. Göksu Deltası'nda yapılaşmanın onlenmesi için çaba harcayan ve bölgenin koruma altına alınmasıru isteyen çevre korumacılar, havaalanı yapılması planına sert tepki gösterdiler. nü dile getirdi. Göksu Deltasf ndaki kuş cennetinin mutlaka korunması gerektiğini söyleyen Mersin Kültür ve Turizm Derneği Başkanı Mtızaffer Tunca da havaalanı yapımına karşı çıktı. Tunca, havaalanının deltamn 15 kilometre uzağındaki Susanoğlu bölgesinde de kurulabileceğini vurguladı. TBMM Çevre Komisyonu'nun isteği üzerine bölgeyle ilgili bir rapor hazırlayan Mersin Valiliği, Göksu Deltası'nın önemli bir kuş cenneti olduğunu, bu yüzden koruma altına alınması gerektiğini savundu. Raporda, "Göksu Deltası zaman kaybedilmeden özel koruma alanı kapsamına alınmalıdır. Bolgede suren yapdaşmanın öniine geçilrneli ve bu alanda a> yasağı uygulanmalıdır" denildi. Mersin Vali Yardımcısı Sahir Işıksız, "Valilik olarak Göksu Deltası konusu uzerine önemlc eğiliyoruz. Bu doğal alanın mutlaka korunması gerekir" gorüşünü dile getirdi. "Bilinçli bir seçme desem yalan söykmiş olunım. Daba çok içgüdusel... Senaryoyu okarken çühımekte olan bir toplumu eleştirmek gibi bir fikir dogmadı bende. Buna baglı olan başka bir şey dikkalimi çekti: Kahramanlar arasındaki girift ilişkiler, kişilik mücadelesi, manipülasyonlar... Bütün bunlar bana son derece çağdaş geldi. Düşününce icgüdümün beni yanıltmadığını anlıyorum. Thatcher'ı alalım! Bu kadının butun tavırlarında bir yapaylık yok mu? Sesi örneğin. Genel tuturnuyla o derin sınıf nefretini nasıl sergiliyor?" Filmi izlerken Frears'in Fransız Devrimi dönemini avucunun içi gibi bildiği duygusuna kapılmamak elde değil. Oysa yönetmen, bu konuda hemen hiçbir önbilgiye sahip olmadığını açıkça söylüyor. Çekim öncesi dönemin tablolarını incelemiş ve bazı müzeleri gezmiş. Hepsi bu mu? "Ben ustnme düşen görevi yaptırn. Başarı varsa eğer, sırn nedir bilivor musunuz? Bu işi iyi bilen insanlarla birlikte çalışmak. Kostümleri dönemin davranış biçimlerini bilen insanlarla. Ben lek başıma her şeyi bilemem ki. İlk filmimde de böyle oldu. İngiltere'deki Pakistanlı göçmenlerin yaşam tarzlan hakkında hiç bilgim yoktn. Öğrendim." Frears'in i!k filmi Benim Sevgili Çamaşırhanem'de sergilediği usta anlatım, Tehlikeli tlişkiler'de yeni doruklara ulaşıyor. Deng: Benim de hatalarım oldu PEKÎN (AA) Çin'in bir numaralı adamı Deng Şiaoping, son 10 yıl içinde reformlar uygulanırken işlenen hataların "aynı zamanda kendisine ait olduğunu" söyledi. 84 yaşındaki Deng, Uganda Devlet Başkanı Yoveri Museveni ile yaptığı görüşme sırasında, "Biz eski kuşaklar da geçmis hataların sorumluluklarını Ostlenmeliyiz" dedi Sözünti ettiği hataların "pek büyük" olmadığını belirten Deng, bunlann "deneyimsizlikten " kaynaklandığını ifade etti ANKARA (ANKA) Türkiye, Sudan'da bağış niteliğinde bir hastane kuracak. Türkiye ile Sudan arasında, geçen kasım ayında imzalanan Ticaret ve Ekonomik tşbirliği Komisyonu Üçiincü Dönem Protokolü, Bakanlar Kurulu'nca onaylanarak yürürlüğe girdi. Protokol, iki ülke arasında mevcut ticari, ekonomik, teknik ve kültürel işbirliğinin geliştirilmesini öngörüyor. Anlaşmaya göre Türkiye, Sudan'da bağış niteliğinde olmak üzere yeni bir hastane kuracak. Türkiye'den Sudan'a hastane Yugoslavya Ue mahkum takası ANKARA (ANKA) Yugoslavya'da çeşitli hapishanelerde hükümlü bulunan Türk yurttaşları, hapis cezalanmn geri kalan bölümünü Türkiye'de tamamlayabilecekler. Dışişleri Bakanhğı'ndan edinilen bilgiye göre, Türkiye ile Yugoslavya arasında 20 martta Ankara'da başlayan görüşmeler sonucunda dün "mahkum mübadelesi" konusunda bir sözleşme parafe edildl YUNANİSTAN "Koskotas knrbanları9 cezaevinde kuyruk oldu Cuntası bir daha gelmeyecektir. Bana yapıianlar ise adli bir darATtNA Yunanistan'daki beden başka bir şey degildir" deskandal olaylanna açıklık getiril di. mesi için devreye giren adalet, Koridallos'ta Tobras'tan başka yolsuzluk olaylarına adı kanşan Yunan Posta Işletmeleri Müdürii ları Koridallos Cezaevi'ne gön Pana>ottis Vurnas, Devlet Sektödermeye başladı. Sahibi olduğu rünü Düzerüeme Başkanı Yannis Girit Bankası'nda yapüğı yolsuz Magedos ve Yunan Silah Sanayii luklardan sonra ABD'ye kaçan ve eski Başkanı Aleksandros Kamorada tutuklanan Yeorgios Kos banis bulunuyor. Şimdi ise sırakotas'a "çanak tutmak" suçun da Olimpic Pİavayolları'nın Gedan gözaltına alınarak Koridal nel Müdürii Aleksandros Akrivalos'a gönderilenlere Yunan kis var. TfelefonTelgraf tşletmeleri (GTE) Akrivakis de Girit Bankası'na Genel Müdürii Theofanis Tobras "fausü" yatınmlar yaptığı için da eklendi. Tobras, PASOK üyepazartesi günü sorgu yargıcında lerinin en "fanatigi" ve Yunanisifade verecek ve büyük bir olasıtan'daki siyasi kişilerin telefonlalıkla o da Koridallos'un yolunu nnı dinleyen biri olarak tanınıyor. tutacak. Koskotas'ın yurtdışına kaçmaö t e yandan yeni hükümete sından sonra OTE'nin 2 milyar alınmayan eski Devlet Bakanı drahmi (24 milyar lira) gelirini Agememnon Kutsogeorgas'ın Girit Bankası'na "faizslz" yatır aleyhindeki suçlamalar da tüın dığı için yolsuzluklara yardımcı şiddetiyle sürüyor. Kutsogeorgas, lık yapan Tobras, Koridallos'a Koskotas'ın yolsuzluklarını örtgirmeden önce "Andreas Pa bas etmek için cıkardığı yasalapandreu'nun uğnına cezaevine rın karşıhğmda 2 milyon dolar girdiğim için gururiuyum" dedi. rüşvet almakla suçlanıyor. KoriTobras, ayrıca Yunan adaletine dallos Cezaevi'nde bulunan Kossaygısı olduğunu söyledi, ancak kotas'ın avukatı \knnis Mancuyargıçları ima ederek "Bu adale ranis ise sorgu yargıcına verdiği ti yürütenler şcrefsizdir" ifadesini ifadelerde Kutsogeorgas'ın 2 milkullandı ve "suçsuzlugum er ya yon dolan nasıl aldığım kanıtlada geç kanıtlanacakür. Ülkedeki yan belgeler sundu. Ancak Kutsağcılar şahsıma ve PASOK bıi sogeorgas, aleyhinde çıkan bu kümetine karşı savaş açmışbr. suçlamalan kabul etmek istemiAma aldanmasiBİar, Albaylar yor. STELYO BERBERAKİS Bu arada TBMM Çevre Komisyonu'nun isteği üzerine bölge ile ilgili olarak bir rapor hazırlayan Mersin Valiliği, Göksu Deltası'nın "özel koruma bölgderi" kapsamına alınması gerektiğini savundu. Valilik raporunda ayrıca, bolgede halen suren yapılaşmanın bir an önce durdurulması gerektiği belirtildi. TBMM Çevre Komisyonu üyesi ve SHP Milletvekili Güneş Gürseler, "Biz bolgede konut yapımına karşıyız. Buranın koruma altına alınması gerekir. Valilikten gelecek rapora göre komis\on olarak belediyeden buradaki inşaatın durdurulmasını isteyebüiriz" dedi. Valilik raporu çevreciler arasında sevinç yaratırken, Göksu Deltası'nın hemen yanına bir havaalanı yapımının planlanması şaşkınlığa yol açtı. Doğal Hayatı Koruma Derneği Genel Koordinatörü Rnıze Atak. "Burası Türkiye'nin çok onemli kuş alanlarından biri. Biz bunıda halen suren inşaatlann durdurulmasını ve bölgenin koruma altına alınmasını beklerken, bu sorun yetmiyormuş gibi bir de havaalanının yapılacağıoı öğreniyoruz. Bu havaalanı kuş cennetini yok eder" dedi. Doğal Hayatı Koruma Derneği 'nden Dr. Sancar Barış ise kuşların yoğun olarak bulunduğu bir alanda havaalanı yapımının tehlike yaratacağını belirterek, "Kuşlann yoğun olduğu bolgelerde genellikle havaalanı yapılmaz. Çünkü kuş sürüleri uçaklann motorlanna girerek onlunn anzalanmasına, hatta kimi zaman düşmesine yol açabiliyorlar. Yani havaalani)la sadece kuşlann değil, buraya uçakla gelen insanların yaşamı da tehlikeye girer" goruşu Dünyada turü tükenen canlılar arasında yer alan sazhorozu, Türkiye'de sadece Göksu DeltaValilik raporu sı'nda yaşıyor. Yapılan son gözbu arada Mersin Valiliği, Ulaş lemler sonucu bolgede 65 sazhotırma Bakanlığı'nın, deltanın ya rozu'nun yaşadığı saptandı. Gökkınında havaalanı yapımını plan su Deltası'nda sazhorozunun yaladığını doğruladı. Alınan bilgiye nısıra yalıçapkını, turaç, dikkuygöre Mersin Valisi Teoman Lnü ruklu ardıç kuşu gibi birçok ensan da bolgede incelemede bulun der kuş türünün banndığı belirtiDe Laclos'nun kahramanları du. Mersin Vali Yardımcısı Sabir liyor. Çevre korumacılar, bölgearasındaki oyun ilişkiler, entrikaIşıksız, havaalanının bölgenin da nin tepelipelikan gibi birçok göçlar giriftleştikçe, öykü sonuna ha uzağında kurulmasını önere men kuş türünün de konaklama yaklaştıkça, her sahnede renkler ceklerini, ancak kesin kararın ba alanı olması acısından uluslararabiraz daha kararıyor, geceler uzukanlık tarafından verileceğjni söy sı öneme sahip olduğunu vurgu Göksu Deltası'nda yaşayan ve soyu tü yor, günler adeta kısalıyor. Freluyorlar. ledi. ars, yakın planlara, insan yüzlekenen bir tür olan sazhorozu. rine özellikle ağırlık vermiş. "Bu defa korkmadan çalısabildim" diyor "Elimde Amerikalı oyoacular vardı çünkü. Eğer tngiliz oyuncularla çalışsaydım, onlann janlar ber yıl belirteniyordu, ancak kontrolü ya28 martta toplanacak teknik komite, klasik tarandan ötüriı öyküyü geToros Dağları'nın çiçeği olan ve aşırı pılmadıgı için aşın söküm de engeUenemiyordu" nel planlarla götürmek zorunda diye konuştu. Ekim, bu toplantıda nasıl bir kontsöküm nedeniyle soyu tükenme kalacaktım. Gerçek, Amerikalı rolün sağlanacağırun da açıkhğa kavuşacağım O)unculann yıiziıne çok daha acık tehlikesi ile karşı karşıya kalan söyledi. bicimde yansıyor. Üç oyuncumun kardelen (galanthus) için önlemleri da repertuan zengindi. Örneğin görüşecek. Bu yıl havaların kurak gitraesi nedeniyle özelMichelle (Pfeiffer). Scarface'de likle Akdeniz bölgesinde Akseki yaylalannda orospu roliinü oynadıktan sonra B.ECEVÎT kardelende azalmarun olacağını öne süren Prof. yığınla benzeri rol önerisi almış ve Dr. Tuna Ekim, bu durumunda göz önüne alınANTALYA Anayurdu Toros dağları olan hepsini reddetmiş. Bu vüzden >eve aşırı söküm nedeniyle tükenmekle karşı kar ması gerektiğini bildirdi. teneğini bugüne dek gösteremeşıya kalan kardelen (galanthus) çiçeği ile ilgili tnişli." thracatçı ne duşünüyor? "teknik komite" 2830 mart tarihleri arasında Tanm Orman ve Köyişleri BakanlığTnda toplaKaradeniz Bölgesi'nde söküm yapan ihracatPeki Frears oyuncularına öznacak. çı fırma sahibi Mehmet Bilgin konu Ue ilgili olagürlük tanıyor mu? rak tüm Türkiye'de kardelen sökümünün ser24 Ocak 1989 tarihli Resmi Gazetede yayım"Ben başta sadece oyunculanlanan "Soğanlı Yumnılu ve Rizomlu Süs Bitld best bırakmasını istedi. Bilgin, bazı bölgelerin yamı secerim" diyor. " Rolleri ne belerinin Üretimi ve lhracına Ait Yönetmelik ge sak ilan edilmesi ile bir bölgeye tüm ahcılann gelni inandırdıklan anda iş bitmişmesi sonunda rekabetin başladığını ve böylece dereği, ihracatı kontenjana bağlanan çiçek soğantir. Ben inaııdıysam, seyirci de netlemenin zorlaştığını ifade etti. Bilgin, "Ben larının hasaduun programlanması ve ihraç koninanacaknr çunku. Gerisine kanşbaştan beri önerdim biirün Türkiye serbest oltenjanJarı "Çiçek Soğanı Teknik Komitesi" tamam." sun diye. Ama tabü herkesin sokeceği miktar da rafından belirleniyor. Bu komite de yılda bir kez belli obun tabü ki. O zaman kontrol kolay" dermart ayında toplanıyor. Filmin 15 milyon dolar gibi bu ken, kardelen üretiminin de teşvik edilmesi geGazi Üniversitesi FenEdebiyat Fakültesi ö ğ tür yapımlar acısından oldukça rektiğine inandığını söyledi. Mehmet Bilgin şöyle retim Üyesi Prof. Dr. Tuna Ekim ve arkadaşladüşük bir maliyeti var. "Sizi 15 konuştu: rının 1985 yılında sonuçlandırdıkları araştırmamilyona nasıl iaytk gördüler?" dilannda, galanthusun (kardelenin) doğadan 8 mil"Bir kişi izin almadan kendi tarlasına ekim ye soruyorum. "Nasıl yani? Cimyon adet sökülebileceği Önerilmişti. Bu rakam, yapmış. Ama bunu kabul etmiyorlar. Eğer biz ri mi, cömert mi davranmışlar?" rırmalann kendi ürettiklerinin dışında tutuluyor. bunu sırf doğadan almaya kalksak, üretimi teşdiye soruyor. "Cimri" diyorum. Prof. Ekim, önümüzdeki hafta yapılacak toplanvik etmeden, o zaman yine doğaya olacak olan. "Hiçbir sorun çıkmadı" diyor. tıda ihracatçı fırmalann ihraç ve söküm kontenBiz üretimi teşvik edebilirsek, bunu cazip hale "Her şe> yolunda gitti. En önemjanlannın belirleneceğini söylerken, "Bu kontengerJrebilirsek kimse dogaya bakmayacaktır." lisi, aradığım özgüriügü doya doya kullandun." Dilinizi de firçalayın Kardelene önlem ahnaeak İZMİR (AA) tzmir Diş Hekimleri Odası Ikinci Başkanı Faruk Erisev, ağız sağhğı için, dişler gibi, dilin de fırçalanmasını önerdi. Erisev, dilin üzerindeki ince tabakamn bazı bakteri ve mikroplartn barmabilmesine uygun ortam oluşturabileceğini söyledi. Erisev, "Bu nedenle dişler gibi dil de fırçalanmalı. Bu işlem ı arkadan öne doğru yapılmalıdır" diye konuştu. Palavra yarışması : ANTALYA (AA) \ Antalya Tekelioğlu Halk Kütüphanesi Müdürlüğü, 27 mart 2 nisan tarihleri arasında kutlanacak ı kütüphane haftası dolayısıyla "palavra" ve , "şiir okuma" yarışmaları düzenledi. Tekelioğlu kütüphanesi yetkililerinden alınan bilgiye göre, 29 mart günü yapılacak palavra yarışmasına, 18 yaşından büyük herkes katılabilecek. Yanşmacılar, verilecek belli bir konu üzerinde en iyi palavrayı atmak için ı yarışacaklar. \