Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/14 HABERLER Türkiye'nin başvurusu (14 Nisan 1987) AT Komisyonu'nun Türkiye'nin tam üyelik başvurusu konusunda hazırladığı rapor, dün de AT Bakanlar Konseyi'nde ele alındı. YASEMİN ÇONGAR * ' BRÜKSEL Türkiye'nin Avrupa Topluluğu'na (AT) tam üyelik gırişimi dünden itibaren yeni bir döneme girdi. Brüksel Komisyonu'nun raponınu dunkü oturumunda "not ederek" gündemine alan Bakanlar Konseyi ile Avrupa Parlamentosu'nun ağırlıklı rol oynayacagı bu yeni dönemde, Kıbrıs sorunu Türkiye'yi bir hayli uğraştıracak. AT Komisyonu'nun Türkiye'nin üyelik başvurusu konusunda hazırladığı 9.5 sayfahk göriiş raetni, dün Fransa Dışişleri Bakanı Roland Dumas'nın başkanlığında toplanan Konsey'de ele alındı. 12 topluluk Ulkesinin dışişleri bakanlanndan oluşan Konsey, Komisyon'un sözlü olarak aktardığı "görüş"ünü dinledikten sonra, Türkiye raporunun kendisine iletildiğini kayda geçirdi. Konsey, ayrıca Komisyon'un görüş ve önerilerinin derinlemesine incelenraesine de karar verdi. Konsey'in gündeminde Türkiye'nin başvurusu konusunun tarüşılması yer almıyordu. Ancak toplantı sonrasında görüştüğümüz yetkililer, dün sabahki otu AT kış uykusuna yattı Konsey, Komisyon'un hazırladığı rapor çerçevesinde Türkiye'nin başvunısunun incelenmesine devam edildiğini bildirerek kararını erteleyebilir, Konsey, Komisyon'un "Türkiye'nin en az 1993 başına kadar bekletUmesi" görüşünü benimsemeyerek, katilma göFransa Dışişleri Bakanı Roland Duriişmelerinin hemen ya da belirlenecek bir mas, Konsey toplantısından sonra basıbaşka tarihte başlatılmasına karar verena yaptıği açıklamada, Türkiye'ye sadece bilir, bir cümleyle değindi. Dumas, Konsey'in, Komisyon görüşünü " n o t " ettiğini Konsey, Komisyon'nn göriişü doğKonsey'in 1990 ilkbahannda yapacabelirtmekle yetindi. nıltusnnda karar vererek Türkiye'nin ğı toplantıda "karan ertelerae" yönünAncak daha sonra bir Rum gazeteci başvurusunu 1993 başına kadar askıya de göriiş belirtmesi olasılığını arttıran rumda, konunun Yunanistan Dışişlerı Bakanı Andonis Samaras'ın ıtirazları nedeniyle uzun süre görüşüldüğünü belirttiler. Bir saatten fazla süren tartışma sırasında, Komisyon'un Türkiye ile işbirliğinin güçlendirilmesi ve ortaklık ilişkilerinin canlandınlması önerisine Yunanlı bakan tarafından karşı çıkıldığı öğrenildi. Samaras, bu önerilerin yaşama geçirilmesi için Kıbns sonınunun çözümünün "ön koşul" kabul edilmesini istedi. Ancak bu istek Konsey'de destek bulmadı. Tartışma sırasında özellikle Hollanda Dışişleri Bakanı Hang Van Den Broeck'un, Andonis Samaras'ın itirazlanna tepki gösterdiğini belirten diplomatik kaynaklar, Hollandalı bakanın "topluluğun bir üyesinin sorunlannın Konsey'e bu denli yansıtılmasımn doğnı olmadığını" ifade ettiğıni anlattılar. nin "Kıbns, Türkiye'yle isbirliğinin geliştirilmesi için ön koşul mn?" şeklindeki sorusuna, "Toplantıda bazı delegeler bunu dile getirdiier. Ama bu, Konsey'in göriişü değildir" yamtını verdi. Dünkü Konsey toplantısında, Türkiye'nin tam üyelik başvurusunun bundan sonra ne zaman görüşüleceği kesin bir karara bağlanmadı. Bu konuda Topluluk daimi delegelerinden oluşan Koreper'e de henüz yetki verilmedi. Ancak Bakanlar Konseyi'nin konuyu gelecek yılın şubat, mart ya da nisan aylannda yapacağı toplantıda ele alması bekleniyor. Türkiye'nin tam üyeliği konusunda esas kararı verecek olan Bakanlar Konseyi'nin bu toplantıda üç şekilde tutum belirlemesi mürnkün: aiabilir. Brüksel'deki AT yetkilileri^Konsey'in Türkiye konusundaki kararını trlanda'mn dönem başkanhğında almasma pek olasılık tanımıyorlar. 1990 ocakhaziran döneminde Topluluğu yönetecek olan Irlanda'nın on ikiler içindeki siyasal ağırlığının fazla olmaması, bu altı aylık sürede Konsey'in "kritik" konuları karara bağlamaktan kaçınacağı şeklinde yorumlanıyor. Türk Dışişleri'nin beklentisi de Konsey kararmın "en iyi olasılıkla 1990 sonunda" resmi olarak açıklanacağı doğrultusunda. Bu durumda Türkiye'nin üyelik kaderi Italya'nın dönem başkanhğında belirlenecek. Nitekim Ankara bu inançla bir adım atarak, ttalyan Dışişleri Bakanı De Michelis'i Konsey BaşkanlığVnı devralmadan önce Türkiye'ye davet etti. Dışişleri çevrelerinden edindiğimiz bilgiye göre, Konsey'in kararını ttalya'nın dönem başkanhğında vermesi, Ankara tarafından yeğleniyor. Yetkililer, Komisyon raporunun Fransa gibi Türkiye'yle yoğun teması ve siyasal ağırhğı olan bir ülkenin başkanhğında kesinleştırilmesinin, Türkiye'ye "son dakika girişimleri" yapma olanağı tanıdığını kaydediyorlar. ikinci unsur ise Avrupa Parlamentosu'nun bu süreçte oynayacağı rolden kaynaklamyor. Daha önce katüma başvuruları konusunda bağlayıcı bir onay yetkisi olmayan Avrupa Parlamentosu, 1987'de yürürlüğe giren tek senetle birlikte bu alanda belirleyici bir organ konumuna geldi. AT anayasasının yeni kaulmalarla ilgili 237'nci maddesi uyarınca, "Konsey bu konuda nihai karannı vermeden önce AT Komisyonu'nun görüşünü ve Avrupa Parlamentosu'nun bağlayıcı onaymı almak zornnda." Parlamento, Konsey'e ileteceği onay kararını 518 üyesinin mutlak çoğunluğuna dayanarak verebiliyor. Daha sonra Konsey 12 üyesinin oy birliğiyle nihai kararını alıyor. Bu karar, bugüne dek bir tek Yunanistan örneğinde görüldüğü gibi, komisyon görüşüyle ters yönde olabiliyor, ancak. Parlamento'nun kararıyla çelişemiyor. Parlamento, Türkiye konusunda karar almadan önce gerek görürse, üyelik başvunısunu incelemek için özel bir komisyon görevlendirebilecek. Brüksel'deki yetkiler, Strasbourg organının bu yola gitmesinin "büyük olasılık" olduğunu belirtiyorlar. Bu düşünceyle, Türkiye'nin de Strasbourg nezdindeki diplomatik girişimlerini önümüzdeki dönemde arttırrnası bekleniyor. Bakanlar Konseyi Türkiye'yle ilgili kararını 90 ilkbaharına bıraktı Uzun ince bir AT yolu 20 ARALIK 1989 AT Bakanlar Konseyi (Siyasi merci) AT Komisyonu (Mütalaa mercii) AT Bakanlar Konseyi (Konuyu 90 ilkbaharına bıraktı) BAŞKENTTEN AT Bakanlar Konseyi'nin Türkiye'nin tam üyelik başvurusuyla ilgili raporu ana hatlanyla belli oldu. Türkiye'nin başvurusu, yandaki üç aşamadan geçerek "beklemeye" almmış durumda. AT Konseyi dünkü toplantısında, komisyonun Türkiye raporunu incelemeye aldığını "not ederken" topluluk daimi temsilcilerine yetki vermekten kaçındı. Konsey'in, raporu önümüzdeki yüın hangi ayında görüşeceğini belirlemek ve ilgili toplantının gündem maddelerini oluşturmak için daimi temsilcilere yetki verilmesi gerektiğini savunan bazı gözlemciler Konsey'in bunu yapmamasıru "başvurunun geleceğine ilişkin belirsizlikleri arttıran bir tutum" olarak nitelediler. Konsey Türkiye ile müzakerelerin başlatıhp başlatılmaması karannı 1993'ten önce vermeyecek. Bakanlar Konseyi'nde Türkiye'nin üyeliğiyle ilgili ahnacak karar, yasama organı olan Avrupa Parlamentosu'nda oylama gerektiriyor. Bu oylamada da konsensus oluşması zorunlu. Oylama sonucu çıkacak karar yeniden AT Bakanlar Konseyi'ne gelecek. Özal: Rapor umut verici Cumhurbaşkanı Turgut Özal, AT'nin karanyla Türkiye'nin bir Avrupa ülkesi olduğunun ve Türkiye'nin AT'ye üye olabileceğinin tescil edildigini söyledi. ANKARA (Cumburivet Büro Türkiye'nin Avrupa Topluluğu1 n ) Cumhurbaşkanı Turgul na üye olabileceğini tescil ediyor. ö n l , ATnin Türkiye raporunu Bence en önemh noktalardan biri olumlu karşıladığını söyledi. budur. 1987'de hatırladığım kaözal, raporla Türkiye'nin AT'ye danyla müracaat ettiğimiz zaman üye olabileceğinin tescil edildigini 'Müracaat etmeyin, komisyona belirterek, "Türkiye 198Tde mü dahi scvk edilmeyeceksiniz' müracaat etmekle meselesini üeriye nakaşaları basında ve muhtelif kimselerin soylediği laflar çıktı. götürdü" dedi. Cumhurbaşkanı özal, dün Ama proses işledi, komisyona Başbakan Yddınm Akbulut'u es gitti. Komisyon hazırladığı rapoki Başbakanlık binasında ziyaret runda 1 Türkiye Avrupa ülkesi etti. özal ziyareti sırasında, ga değildir diye de bir karar vermezetecilerin AT raporuna ilişkin di. sorulanm yanıtladı. Bu sırada Bu raporun en önemli tarafı, Başbakan Akbulut'un ne düşttn kendi meselelerimizin ağırhğı yüdügünü soran gazetecilere Akbu zünden 1993'e kadar herhangi bir lut, "Bu konuda benirn de bila başvunıyu hiç kimseyle müzakehare bir açıkiamam olacakbr" re edemeyiz göriişü var. Sadece demekle yetindi. Saat 11.30*da Türkiye ile değil, hiç kimseyle göBasbakanlıga gelen özal'ı Devlet rüşme yapmayacaklar. Bakanı Başbakan Yardımcısı Ali Rapor Türkiye ieuı umat kıBozer, devlet bakanlan Mehmet rıcı değil, umut verici mi? Keçcciler, Cemil Çiçek ile tçişleÖZAL Gayet tabii. Benim ri Bakanı Abdülkadir Aksu kar kanaatim, umut verici. Yani bişıladı. ÖzalAkbulut görüşmesi zim tahminJerimizden daha iyi nin "iadei ziyaret" niteliğinde ol bir rapordur. Benim kanaatim duğu bildirilmesine karşın, baş bu. EğeT biz müracaat etmeseybaşa görüşme yaklaşık 2 saat dik, 1987'de Avrupa'daki son desürdü. ğişiklikten sonra oraya girmemiz, Cumhurbaşkanı Turgut özal, oraya müracaat etmemiz bile çok görüşme sırasında gazetecilerin zor olurdu. sorulanna şu yanıtları verdi: Müzakerelerin başlangKi " Sayın Cumhurbaşkanı, Av olarak sizin tahmininiz hangi tarapa Toplulugu'nun son raporn rihtir? •n nasıl karşıladınız? ÖZAL Benim her zaman ÖZAL Meşhur bir laf var söylediğim bir şey var. Daha evdır, bir bardağı alırsuuz, birisi vel de söyledim. Bu uzun ince bir *yarıya kadar dolu' der, birisi de yoldur. Hatta dedim ki, 'Bu uzun •yanya kadar boş' der. Bu, insan ince yolda onurunuzn da kıncı lann meseldere bakış tarzını gös laflar gelebilir. Ama sabıria, meterir. Bu yorumlar da öyle. Tam tanetle, cesaretle gitmek lazım' metni gönnek lazım. Metin hak dedim. Daha başta, birinci gün kında bazı endikasyonlar var. söyledim. Ama şu kadannı ifaTürkiye'nin Avrupa vokasyonu de edeyim, raporun Türkiye'nin uzun yıllar münakaşa edildi. Siz onurunu kıracak herhangi bir şey bir îslam ülkesisiniz, Avrupa ül getirmediğini kesin olarak söylekesi değilsiniz diyenler de vardı. yeyim. Yani rapor bizim tahminBir kere bu kararla bu iş tescil lerimizden bir bakıma bazı baedilmiştir. Yani Türkiye bir Av kımlardan iyi, ama biz mümkün nıpa Ulkesidir. Hatta dikkat eder olduğu kadar bir an evvel müzaseniz, Alman müsteşanmn bir kerelerin başlamasını isteriz. Tabeyanatı vardır. O da çok açık bir bii ki bu son değil. Daha hadise şekilde gösteriyor ki, bu karar Konsey'de görüşülecek. TEPKİLER... •TEPKİLER... •TEPKİLER... •TEPKİLER Törk Dışişleri Çevreleri Haber Merkea AT Komisyonu'nun Türkiye'nin Topluluğa tam üyelik başvurusuna ilişkin "mütalaa raponı", Ankara'nın isteklerini tam olarak yansıtmamakla beraber Dışişleri çevrelerini memnun etti. Söz konusu çevreler raporda "beklenmeyen bir surpriz" olmadığını kaydederek, "önemli olan Türkiye ile AT arasındaki angajmanın tescil edilmiş olmasıdır" diye konuştular. Devlet Bakam ve Başbakan Yardımcısı Ali Bozer'in önceki günkü ifadelerini ammsatan bu çevreler, Komisyon'un Türkiye'nin "chil" bir aday ülke olduğunu bildirdiğini vurguladılar. Komisyon raporunun, "Kapılar Türkiye'ye kapandı. Ankara dtslandı" şekh'nde yorumlanmasının hatalı olacağını bildiren bu çevreler şu görüşlere yer verdiler: "Türkiye'nin topluluktan beklentisi, bugün üye olalım değil, zamanı gelince üye olabilecegimiz yönünde bir siyasi iradedir. Komisyon raporunda üyelik konusuna da kapıyı açık tutmuş ve böylece bu siyasi iradenin ifade edilmesine doğru önemli bir adım atmıştır. Şimdiki beklentimiz AT Bakanlar Konseyi'nin bunu daha da somutlaştırmasıdır." Komisyon raporunda Türkiye'ye yöneltilen ekonomik ve siyasi eleştirilerin yanlış algılanmaması gerektiğini kaydeden söz konusu çevreler, bu eleştirilerin bir paket olarak Türkiye'ye yapılmış yapıa öneriler olduğunu kaydettiler. İnsan haklan, azınlık haklan ve sendikal haklar konusunda yöneltilen eleştirileri ise şu şekilde yorumladılar: "Türkiye son yıBarda bu konularda önemli mesafeler katetmiştir. Bu busus Komisyon tarafından da onaylanıyor. Haliyle eksikliklere de işaret ediliyor. 'Normlarımıza uymamız gerekiyor' diyor. Türkiye'de bu yönde siyasi irade mevcuttur. Normlara uymak için çalışraalar sürecektir." Raporun Kıbns konusuna değinmesine ise soğuk bakan bu çevreler, "Türkiye'nin Kıbns politikası bellidir. Bunun görüşüleceği yer Topluluk degiidir. Sorunun toplumlararası görüsmelerle çönimlenmesi gerektigi herkes tarafından kabul ediliyor. Topluluk Kıbns'la Ugilenebilir. Ancak taraf olamaz" diye konuştular. yük bir sorumsuzluk olurdu" biçiminde görüş belintiler. AT ülkeleri diplomatlan, raporun "dürüst" bir belge olduğuna işaret ederek komisyonun, Türkiye'nin ekonomik, sosyal ve siyasal yapısını "objektir' bir biçimde ele aldığını söyleyerek raporda öngörülen "geUştirilmiş ekonomik işbirligi"ni AT ile Türkiye'nin ilişkilerinin geleceği ve Türkiye'nin üyeliği açısından büyük bir önem taşıyan bir öneri olarak değerlendirdiler. AT diplomatlan, "Türkiye ile AT'nin birlikte çalışmalan öneriliyor. Türkiye raporun bu yönüne çok önem vermeli. Türkiye 'Bu işbirliği nasıl yapılmalı?' diye düşünmeli. Türkiye, tek pazar uygulamalannı benimseyerek bu konuda ilerieme sağlarsa AT fırmalan burada yatınm yapmaya daha çok heveslenecekler" dediler. AT Dernegi bu olgu Türk milletine maledilme Osman Olcay (Eski Dışişleri Bakanı) "Ben bu raporu yazanlara teşekkür borçlu olduğumuz inancindayım. Çünkü biz bazı koşullan bilerek bu işin içine girdik. Bu koşullan bize hatırlatıyorlar. lyiniyet veya kötü niyet ayn bir konu, ama bence önemli olan o koşullar, buraya girmek için değil, kendi kendimize karşı saygınlığıraızdan, Türkiye'nin içe dönük imajı bakımından önem verilmesi gereken hususlardır. Bunlan yerine getirmemiz lüzumunu bize hatırlatıyorlar." Türkiye'nin hemen her tarafından üyesi, Istanbul ve Bursa'da şubeleri bulunan Ankara'daki Avru (tSO Yönetim Kurulu Başkanı) pa Topluluğu Derneği, omisyon Çok sürpriz bulmadım. Türkiraporuna tepki gösterdi. Dernek, söz konusu raporun "hayal ye olarak biz ekonomik ve sosyal kınkhğına" yol açtığını bildirdi. koşullanmızı daha tamamlamış olarak bu ise kendimizi hazırladıDernek, dün'yaptığı açıklama ğırnızı göstermeliyiz. önemli olan da, ATnin siyasi karar mercii olan 1993 yıhna kadar eksiklerimizi naTopluluk Bakanlar Konseyi'nin, sıl tamamlayacağımızdır. Bu da komisyon raporunu aynen kabul yapacağımız işin başansına bağetmek yerine, Türkiye'nin üyeliği lıdır. Eğer Türkiye belli standartkonusunda somut bir karar alması lara erişirse, hukuken belli haklan da vardır, bunlan kullanarak topgerektiğini ifade etti. luluğa girer. AT Komisyonu'nun açıkladığı görüşünde haklı olan taraflar da var. Eksikliklerimizi (TOBB Yönetim Kurulu Başkanı) tamamlama bizim görevimiz. Or"Avrupa Topluluğu Komisyo taya koyduklan görüşte haksız olnu'nun açıklaması aslında, bekle duklan nokta ise Türkiye'yi Avrumenin dışında yeni bir gelişme de pa Topluluğu ayannda bir ülke ğildir. Daha önce de belirttiğimiz olarak görmemeleri. Halbuki gibi topluluk bizi bir bekleme ve Türkiye'nin gelişmişlik düzeyi belbelirsizlik döııemine çekmektedir. li. Kendine has bir yapısı var. Bu '1993'te görüşülebilir' fıkri, geçe yapının 3 yıl sonra Avrupa Topcek bu süre zarfında Türkiye'nin luluğu Ülkeleri yapısı gibi ounasmı gerçekleri görerek şahsiyetli bir istemek siyasi haksızlık olur. Dipolitika izlemesini engellemenin leğimiz böyle bir haksızlığa uğrayeni bir sürecidir. Bu gerçekler ve mamak. Bizim ekonomik yetersizbir kez daha ortaya çıkan Avrupa liklerimiz var, ama dileğimiz ATtutumu, ümit ederiz ki teslimiyetci nin siyasi iradesinin karannı kebir tutumla 'Ne pahasına olursa sin olarak Türkiye lehine vermeolsun ATye girelim' düşüncesin sidir. Memduh Hacıogln Terleterek bekletmek AHMET TAN Ali Çoşknn DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel, "AT, müracaatınızı 1993'e kadar konuşmayacağız diyor. Ondan sonra da ne olacağı belli değil. Altı yıl konuşmaya bile gerek duyulmayan bu müracaatınız için nasıl övünebilirsiniz?" şeklinde konuştu. Türkiye'nin rejimi demokrasiye aykın " diye konuştu. İktidarın AT'ye tam üyelik başvurusu için "Kimsenin yapamadıgını yapbk" diye övündüğüne dikkat çeken Demirel, başvurunun bir zamanlama meselesi olduğunu vurguladı ve "Kapıyı calmak mesele değil. Hadi bakalım eşigi geçin görelim" dedi. AT Komisyonu'nun raporunda Türkiye'nin ekonomik durumundan kötü diye söz edildigini anlatan Demirel, hükümete düşenin bunlara cevap vermek olSüleyman Demirel, dün parti duğunu bildirdi. sinin TBMM grubunda AT KoDemirel daha sonra şunlan misyonu'nun yamtını değerlen söyledi: dirdi. ATnin kuruluşu ve Türki"Bunun küçümsenmeyecek ye'nin üyelik için 1959 yılında bir sonnç olduğunu söylüyorlar. başlattığı girişimleri anlatan De Bunu duyan Avrupalı acaba biz mirel, AT'nin Birleşik Amerika yanlış mı yapük, 2000 yılına mı fıkrinden kaynaklandığıru ve Bir ertelemeliydik? Demez mi? Acaleşik Avrupa'yı amaçladığını be ba bunlar için başansızlık nedir? lirtti. Askeri müdahalelerin Acaba siz müracaatı Tiirkiye OrTürkiye AT ilişkilerini olumsuz tak Pazar'a üye olabilecek mi yönde etkilediğini belirten Demi olantayacak mı diye yaptınız? rel, Batı ülkelerinin Filipinler'de Yoksa tam üyelik tarihini ögrenki gelişmelere müdahale ettikle mek için mi? Bugün 'Türkiye rini ancak Türkiye'de olup biten reddedilmemiştir' diyenler Türk leri yadırgadıklannı kaydederek, halkını aldatmaktadıriar. 'Bu iyi "Türkiye'deki işler alkış almış bir sonuçtur' diyenler de gaflet ür. Ama sonradan kınanıyor. içindedir." ANKARA (Cumhoriyet Burosu) DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel, Avrupa Topluluğu Komisyonu'nun Türkiye'nin tam üyelik başvurusuna verdiği "hazu değilsiniz" yanıtının "hüzün verici" olduğunu belirtti. Demirel, hükümetin Avrupa Topluluğu olayını ağzına yüzüne bulaştırdığını bildirerek, "Türkiye'yi kücük düşürmüşlerdir. Banda Baü iilkekrine kızmaıun geregi yok. Türkiye'yi kücük düşüren kendi hükümeüdir" dedi. Demirel: Rapor hüzün verici Yabaneı diplomatik çevreler Topluluk K o m i s y o n u ' n u n , Türkiye'nin topluluğa tam üyelik başvurusuyla ilgili raporu Ankara'daki diplomatik çevrelerde şaşkınlık yaratmadı. Bu çevreler, böyle bir sonucu bekledlklerini belirterek raporun en önemli iki unsurunun Türkiye'nin Avrupalı bir ülke oluşunun vurgulanması ve ilke olarak da üye olma hakkının tescil edilmesi olduğunun altını çizdiler. AT ülkelerinin Ankara'daki üst düzey diplomatlan, komisyon raporunu değerlendirirken özellikle raporun Türkiye ile AT'nin birlikte çalışmalarmı önerdiğirıi, Türkiye'nin raporun bu yönüne çok önem vermesi gerektiğini vurguladılar. AT üyesi bir ülkenin üst düzey bir diplomatı, "Olumlu olan nokta şudur: Kuzey Afrikah bir ülkeye 'Sen Avrupalı değilsin, üyelik talebini dikkate alamayız' denirdi. Türkiye ise Avrupalı bir ülke olarak kabul ediliyor. Çok önemli ikinci bir nokta da Türkiye'ye ülke olarak AT üyesi olma hakkı tanınıyor" dedi. AT raporunda Türkiye ile üyelik müzakerelerinin başlama tarihinin belirlenmesinin beklenemeyeceğini savunan AT diplomatlan, "Raporda tarihin belirlenemeyeceğini Türk hükümeti de biliyordu. Komisyonun bir tarih telaffuz etmesi imkânsızdı. Dünyada ber şeyin o kadar hızlı degiştiği bir dönemde bir tarih nasıl verilebilir? Bir tarih vermek bü de olanları, ge.çekleri görerek hareket etmeye yönlendirir. ATye üye olma sadece bir kurumun, ku(YASED Başkanı) ruluşun, kulübün, hatta iktidann Sinirlenmeden olaya yaklaşmak sorumluluğunda yürütülmemeli, gerekiyor. Türkiye, 80'li yıllann başlannda yöneldiği dışa açık sanayileşme modelinde başanh örnekler veriyor. AT ile ortakhk müzakerelerinin ertelenmesi bizim için önemli, ama daha da önemlisi ekonomik modelin devam ettirilmesidir. Biz bu ekonomik modeli sürdürürsek, AT, Türkiye için şart değil, gerekli de degiidir. Türkive'ye gelen yabancı sermaye, ATye gireceğimizden dolayı gelmedi, uluslararası alanda güven yaratıcı olumlu etkisi var tabii, ama tek ona etken degiidir. Doğu Avrupa'daki gelişmeler Türkiye'yi ikinci plana itmedi bence. Türkiye bugün Ortadoğu'da çok önemli yerde. Doğu Avrupa ülkeleri uzun zaman alacak bir istikrar döneminden gececekler. Eğer Türkiye başlattığı bu yeni yapılanmada kendi imkânlanyla dış teknolojiden yararlanabilirse öyle bir noktaya gelir ki, bu kez onlar gel demek zorunda kahrlar. Yapısal değişimde ciddi ve kararlı davranabilirsek bu bizi çok daha güçlü ve aranır kılar. Bence sinirlenmeden yolumuza devam edelim. Alillâ Midilli ANKARA AT raporu ile Türkiye'nin korktnğu başına gelmiş değil. Ama AT bütçesi ile gelebilir. AT bütçesi, üye ülkelerin yapısal uyumu gerçekleştinnek için Brükiel'den yapılan para yardıAT, Ankara'ya "bekleyte" dermı demek. ken ve Türkiye'ye gayretlerinizi Bu yardım örnegin Yunanistan sürdürün öğüdünü verirken keniçin 5 milyar dolar. Brüksel, bu disi herhangi bir yükümlulük üstparayı Atina'ya nakit olarak ödü lenmeye yanaşmamış. yor. Atina da "eksJküklerT olan öyle ki 4. mali protokole göre sektörlere harayor. verilmesi gereken 600 milyon doTürkiye ile topluluk arasında larlık yardımdan hâlâ bir işaret ki ekonomik farklılık daha da ge yok. Oysa bu para 1982 yılından nişleyecek. beri Türkive'ye ödenmemektedir. Önceki gün açıklanan Türkiye Yardımın durdurulmasının gerekraporunun ışıği altında, dün bu çesi o yıl eski başbakanlardan konuyu hem AT ile ilgili Türk BiUent Ecevit'în hapse atılması yetkilileri, hem de Brüksel'in An idi. Brüksel 7 yıldan beri bu gekara'daki temsilciliği çevreleriy rekçenin kalktığını belirleyemele konuştuk. Ortaya çıkan tablo miştir. başkentin hava kirliliğinin etkiAma Ankara'ya ulaşan habersinde kalmış gibi fazla aydınlık lere göre aym "AT yönedmi" Podeğil. AT bütçesi 1990 yılı için 52 kü lonya ve Macaristan'a verılmek sur milyar dolar (47 milyar ECU üzere 1990 bütçesine konulan paAvrupa para bırimi) olarak bağ ra yardımlarını 300 milyon ECLPya çıkarmışur. Doğu Bloku lanmış. ülkelerine komünizmden vazgeçBu para belli ülkelere nakit pamenin bedeli olarak bütçeye jet ra olarak dağıtılacak. Örnegin hızı ile özel yardım fasıllan ekle1990 yılında Portekiz'in alacağı nirken Türkiye>e tahakkuk etmiş para yardımı 1.2 milyar dolar. hakları ödenmemektedir. Portekiz bu yardımı 1993 yılına dek artan bir oranda almaya deAnkara'nın AT raporunun savam edecek. tır aralannda olumlu unsurlar AT raporu, Türkiye ile AT ara araması ve bulması doğal. Cumsındaki ekonomik gelişme farkı hurbaşkanı Turgut Özal'ın dün m üçte bir olarak gösteriyor. 1993 raporu " y a n s ı n a dek doln yılına dek Brüksel'in üye ülkele bardağa" benzetmesi yerinde. re yapacağı bütçe yardımlan ile Gerçekten de rapor bakış açısına göre olumlu ve olumsuz anlambu fark daha da genişleyecek. Bu "tehdide" karşı Türkiye'nin lar yansıtıyor. Ama AT'nin uygulamalanna durumu "bekleyin"derülen 1993 yıhna dek iyileşmeyecek. Aksine, bakınca aym yansı dolu bardak belirttiğimiz gibi daha da kötü görüntüsünü bulmak olanaksız. leşecek. Çünkü Türkiye'nin ken Çünkü Brüksel tutumunda Türkidi öz kaynaklannı seferber etmesi ye'yi bekle derken bile terletmek, yeterli olmayacak. Ankara'mn hatta tüketmek eğiliminde. gücü 320 milyonluk bu dev ekoRaporda Brüksel'in Türkiye ile nomik, toplumsal ve siyasal ör işbirliğini önümüzdeki yıllarda gütlenmenin yaratacağı olanak güçlendirme konusundaki "niyelan sollamaya elbette yetmeye tinden" söz edilmektedir. cektir. Bu sözün geçerliliğini daha doğrusu bu "njyet"in kötü ohnaSoru şudur: önceki günkü raporda Türki dığını Brüksel 'dekiler karutlamak ye'nin "yetersiz" denilen ekono zorunda. mik göstergelerinin 1993 yıhna "Bekle" denilen Türkiye'nin dek daha da yetersiz hale gelme bunu istemek hakkıdır. sinı önlemek için topluluk ne yapmayı vaat ediyor? Bu soruya konuştuğumuz "Brüksel ilgilUeri" de, "Ankara >«tkiüleri" de bir yanıt vermiş değiller. Çünkü AT raporunda bu konuda bir ışık bulunmuyor. DlSBASIN £e Monfo Türkiye'nin üyeliği 21. yüzyıla raporunda Türkiye'nin topluluğa üyeliğinin şu an için Paris'te yayımlanan gazete mümkün olmadığım bildirdi. " A T Komisyonu, Türkiye'nin Türkiye'nin 1987'deki üyelik talebine nazik bir şekilde başvurusuna yanıt olarak hayır dedi" basiıklı haberinde Jacques Delors'un şöyle dedi: başkanlığında hazırlanan belge, "Topluluk 1993'te tek pazar Onikiler arasında herkesin uygulamasına geçilmesi Ankara'nın entegrasyonuna öncesinde yeni genişlemelere karşı olduğunu gösteriyor." gitmeyi istemiyor. Dahası, Türkiye'nin üye olmasına olanak verecek siyasal ve Madrid'de yayımlanan gazete, ekonomik koşullara sahip haberi "Avrupa Komisyonu, değü. Türkiye'nin üyeliğini 21. '• Komisyonun sürpriz olmayan yüzyıla erteledi" başbğıyla bu karan, üyelik başvurusu verdi. Haberde şu sanriar yer yapmış veya yapması beklenen aldı: diğer adaylar (öncelikle "Avrupa Komisyonu'nun dün Avusturya, sonra Kıbns ve açıkladığı belgeye göre, Malta, hatta Yugoslavya) gibi Türkiye topluluk ile üyelik Türkleri de düş kınkhğına görüşmelerine başlamak için uğrattı." gerekli siyasal, ekonomik ve sosyal koşullan bir araya getiremedi. Komisyon, Türkiye'nin başvurusunu belirsiz bir tarihe erteledi. Paris'te yayımlanan gazete Topluluk kaynaklarına göre "Türkiye'nin AT üyeliği ertelendi" başhklı haberinde şu Türkiye'nin 14 Nisan 1987'de yaptığı başvuru, Yunanistan ve satırlara yer verdi: diğer ülkelerden gelebilecek bir "Avrupa Komisyonu, dün vetoyu önlemek için "yeni Ankara'nın adayhğımn yüzyıl"a bırakıîdı. Şu anda zamansız olduğunu açıkladı. ikiye bölünmüş olan Kıbns'ın Bu nazik bir "hayır", ama bağımsızlığı ve birliği de üyelik gene de "hayır." Komisyon için önkoşul oluşturuyor." Brüksel'de dün açıklanan Ama Başbakan Özal 1987 yılında iç politik nedenlerden kaynaklanan bir girişimle ve Frankfurt'ta yayımlanan 400 biiinçli olarak, vannı yoğunu bin tirajlı gazetenin Brüksel Londra'da yayımlanan gazete, ortaya koyduğu bir tiyatronun çıkışlı haberinin başlığı perdesini aralamış ve neredeyse Ankara ve Briiksel'den verdiği "Kibarca hayır!' Haberin bir haberde, "Brüksel Türkiye'nin tüm AT üyesi hükümetlerin bölümü şöyle: üyeliğini geri çevirdi" başlıgiBi vazgeçirmek istemelerine "Türkiye'nin, Brüksel kullandı. Haberde şu görüşlere rağmen başvuru dilekçesini masasında on üçüncü üye verdi rmişti. yer veriliyor: olarak yer alma isteğine topluluğun verdiği yamt, Ama DoğuBatı ilişkilerindeki "Türkiye'nin AT başvurusu kibarca ama kesin biçimde son dramatik gelişmeler dün fiilen reddedildi. Avrupa hayır oldu. Topluluğun, olmasaydı bile, 12'lerin hayır Komisyonu, Türkiye'nin Türkiye'nin 'üyelik ehliyetini' diyecekleri, kilisedeki ayin topluluk üyeliği başvurusuna sorun haline getirmemesi bile, kadar belliydi. ilişkin görüşmelerin bu ülkenin yapısının bir tam başlatılmasına karşı öneride üyeliği yıllarca imkânsız kıldığı bulundu, ancak Türkiye'nin gerçeğini gizleyemiyor. Yeni bir Londra'da yayımlanan gazete, üyeliğinin sonsuza dek Türk işçi akımnın harekete haberinde, "Türkiye'nin AT'ye gerçekleşmeyeceğini de geçmesinin ve Türk katılma başvurusuna kapı söylemedi. ekonomisinin bir anda topluluk kapatıldı" başlığım kullandı. içinde pazarların rekabet Haberin ilk bölümü şöyle: Komisyon, dün Ankara'ya ve baskısı altında kalmasımn "Avnıpa Komisyonu dün on iki hükümete iletilen hiçkimseye yararı yok" Türkiye'nin AT'ye katılma görüşünde Türkiye'nin işçilere başvurusuna kapıyı en azından VtESTDEUTSCHE ve yurttaşlanna karşı tutumu 1990'lann ortalarına kadar ile azınlık hakJannın kapadı ve önemli ekonomik ve Federal Aimanya'nın 332 Mn Topluluğun siyasi ölçütlerinin siyasal koşullann tirajlı gazetesinde yayımlanan gerisinde kaldığını vurguladı. gerçekleşmemesi durumunda, yorum "Ankara'ya hayır" Türkiye'nin, göreli yoksulluğu başlığım taşıyor. Erich Hauser başvurunun başarıya ile 12 AT ülkesindeki tanm imzalı yorumun ilk bölümünde ulaşamayacağım açıkladı. işçilerinin tümüne, eşit sayıda GerçekJe, demokrasi ve insan şu görüşlere yer verUiyon çiftçiye sahip olacak kadar haklan konusunda gelişmesi "Türk kamuoyu, AT üyeliği büyük nüfusunun topluluk yanm kaldığı sürece ve Kıbns için yapılan başvurunun kaynaklarına gereğinden fazla reddedilmesıni muhtemelen bir sorunu çözülmeden Türkiye'ye ytiklenilmesi sonucu verecegi de AT'ye tam üye olamayacağı hakaret olarak kabul edecek. belirtildi." söylendi. Şranffıırter^llflcmeinf FINANCIAL TIMES THEGUARDIAN