18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
14 ARALIK 1989 DIS HABERLER CUMHURİYET/1S BULGARİSTAN 'Öncü rol'kalkıyor. Jivkov atıldı Dulgaristan'da eski Devlet Başkanı Todor Jivkov, oğlu Vlademir ve yakın çalışma arkadaşı Milko Balev ile birlikte Komünist Parti'den ihraç edildi. Merkez Komitesi, "partinin öncü rolünün kaldırılması" için parlamentodan anayasa maddelerinin kaldmlmasını isteyecek. tılı bir soruşturma yapılacağı belinildi. Bulgaristan Devlet ve KP Sorumlulan Komisyonu Başkanı Andrei Lukanov'un dün KP Merkez Komitesi'nin özel oturumunda yaptığı açıklamada, bu araştırmanın yapılması için yeterli gerekçeleri bulunduğunu söyledi. SOFYA (Ajanslar) Bulgaristan'da es | krize yol açan büyük hataların neden olduki Devlet Başkanı Todor Jivkov, dün Koğu belinildi. münist Partisi'nden ihraç edildi. 35 yıl Parti Bulgaristan radyosuna göre, şimdiki KP ve Devlet Başkanlığı yapan 78 yaşmdaki Jivlideri Pefar Mladenov, Merkez Komitesi'kov ile birlikte oğlu Vlademir ve en yakın nin birçok üyesinin alınmasını istediği bu çalışma arkadaşı Milko Balev de, partiden kararın, partinin gelecek toplantısına erteihraç edildiler. Bulgaristan Komünist Parlenmesinden yana bir tavır koydu. tisi Merkez Komitesi'nin dünkü toplantısında aynca, Parti'nin "Toplum ve devlet içinJivkov dönemi araştınlacak deki öncü rolünün" kaldırıldığı açıklandı. Dışişleri Bakaru Boyko Dimitrov da, dün AA'nın AFP'ye dayanarak verdiği habeMerkez Komitesi toplantısmda yaptığı kore göre, Bulgaristan'da 35 yıl Parti ve Devnuşmada, "Merkez Komite'de hâlâ Jivkolet Başkanlığı yapan eski Devlet Başkanı Tovizıne sıkı biçimde ve aynlmazcasına baglı dor Jivkov dün Bulgaristan Komünist Paroianiar var" diyerek, Komünist Parti yönetisi'nden ihraç edildi. timinde daha fazla değişiklik yapılmasını is78 yaşındaki Jivkov'la birlikte oğlu Vlatedi. Dimitrov, Politbüro'dan kimsenin isdimir ve en yakın çalışma arkadaşı Milko tifasının önermemesinin, kendisini hayal kıBalev de partiden ihraç edildiler. nklığına uğrattığını da belirtıi. Kararın alınmasına, partinin temel ilkeBu arada, eski Devlet Başkanı ve KP Lilerinin büyük ölçude ihlal edilmesi, parti ve deri Todor Jivkov ve çalışma arkadaşlantoplum içindeki bozulmalar, sosyonın yönetimde bulunduklan süre içinde yaekonomik kalkınmada siyasi ve ekonomik saları ihlal edip etmediklerine ilişkin ayrın Öncü role son Bulgaristan Komünist Partisi, "Toplum ve devlet içindeki öncü rolünü" kaldırdığıru açıkladı. Bulgar Haber Ajansı BTA'nınb'ildirdiğine göre, Komünist Parti Merkez Komitesi toplantısmda dün alınan karara göre, "lleri sosyalist toplamun olnşturulması konnsunda komünistlere yetki veren" anayasadaki iki maddenin Ulusal Meclis tarafından feshedilmesi istenecek. öte yandan Bulgaristan Komünist Partisi Merkez Komitesi'nin dünkü toplantısmda, resmi sendika lideri Peter Dyulgerov, Politbüro'daki oy verme hakkı olmayan yedek üyeliğinden istifa etti. Sendika lideri Dyulgerov'un, sendikanın parti idaresinden çıktığını ve bağımsız olduğunu ilan etmesi dolayısıyla istifa ettiğini söylediği bildirildi. Bulgaristan'da komünist rejime baskı yapmak amacıyla Ulkenin dört bir yanında gösteriler de giderek yayüıyor. Seslerini bu yolla daha çok duyurabileceklerine inanan binlerce kişi başkent Sofya ve çevresinde bağımsız hareketlerin çağnsı üzerine sokaklara dökülüyor. Pazar günü KP Merkez Komitesi'nin istifasını, KP'nin öncü rolünün kaldmlmasını ve hür seçimlerin düzenlenmesini isteyen 50 binden fazla kişi Sofya'da toplanırken, hafta sonunda 15 kadar kentte bağımsız çağnsı üzerine geniş çapta gösteri yapıldı. Pazartesi ve salı günleri de Sofya'mn merkezindeki meydanda toplanan halk ellerinde mumlarla gösteri yaptı. Bugün de meclis toplantısımn açılışından sonra halk, "Acil demokratik degişikliklerin yapılmasında" ısrarh olduğunu göstermek için bina çevresinde insan zinciri oluşturacak. Ote yandan, Balkan Ülkeleri Resmi Turizm Kuruluşları konferansı nedeniyle Bursa'da bulunan Bulgar heyetinin başkanı Tsvetan Tonchev, Bulgaristan'da yaşayan Türkler'in parti kurabileceklerini söyledi. Bursa büromuzun haberine göre, Tonchev, Bulgaristan'da yaşayan Türkler'e, Helsinki Anlaşması uyarınca vaat edilen tum hakiarın tanınacağını da kaydetti. PORTRE: TODOR JİVKOV Önlenemeyen düşüş Komünist Parti'den dün çıkartılan Todor Jivkov, kasım ayında Devlet Başkanlığı ve Parti Genel Sekreterliği görevlerinden aynlmıştı. Todor Jivkov 1911 'de Sofya yakınlannda bir köyde doğdu. Ailesi yoksul olan Jivkov, 1929'da Bulgar Komünist Gençlik Birliği'ne, 1932'de ise Bulgaristan Komünist Partisi'ne üye oldu. 2. Dünya Savaşı sırasında, Nazilere ve Ulkedeki faşist yönetime karşı yürütülen antifaşist rnücadelede etkin rol oynadı. 19411944 yı İlan arasında Partizanlar ordusunda komutan yardımcıhğı yaptı. 1944'teki halk ayaklanmasından hemen önce Sofya bölgesi partizan birlikleri arasında eşgüdüm sağlayan Hareket Bürosu'nun başkanlığına getirildi. 9Eylül 1944'teki halk ayaklanmasının başanya ulaşmasından ve 1946'da Bulgaristan Halk Cumhuriyeti'nin kurulmasından sonra çeşitli pani görevlerindebulundu. 1948'deBKP Merkez Komitesi üyeliğineseçildi. 195l'de Politbüroyagirdi. 1954'teBKP Merkez Komitesi 1. sekreterliğine getirilen Jivkov, bu görevini 1981 'de BKP genel sekreteri olana değin sürdürdü. Jivkov parti yöneticiliğinin yam sıra 19621971 arasında başbakanlık görevinde de bulundu. 1971 anayasasıyla Ulusal Meclis Prezidyumu'nun Devlet Konseyi'ne dönüştürülmesiyle Devlet Konseyi başkanı oldu. Jivkov'un Bulgar Türklerini eritme politikası dünyada tepkilere yol açmıştı. Geçen ay görevlerinden aynldıktan sonra hakkında bir dizi yolsuzluk suçlamalan yapılmıştı. D. ALMANYA Dtş Haberier Servisi ABD Dışişleri Bakaru James Baker'ın önceki gün Potsdamda Demokratik Almanya Başbakanı Hans Modrovc ile görüşmesinden sonra iki ülke arasmdaki ilişkilerde bir yumuşama dönemine girildiği büdiriliyor. Başbakan Modrow, Baker ile görüşmekten memnun olduğunu ve ABD ile ilişkileri sıklaştırmak istediklerini söyledi. Ancak devlet kontrolündeki Doğu Alman basını, Batı'ya yaklaşmak istemelerine rağmen birleşmeye karşı olduklarını ve sosytlisl yoldan aynlmayacaklannı vurguladı. AP'ye göre Komünist Parti organı "Neues Deutschland" da çıkan bir yazıda "Eski sosyalizm uygulamasının başansızlıga ugradıgı" kabul edildikten sonra şöyle dendi: "Artık bu dönem geride kaldı. Şimdi yeni bir demokratik sosyalizm kuruluyor." Yazıda eski model hakkında şöyle dendi: "1dari hükumet sosyalizmi, ulkemizde sosyal sistem olarak kesinlikle başansızlığa ugramıştı." Neues Deutschland, aynca komünistlerin, partide yeniden yapılanma için yaptıklan aynntılı önerilerin listesini de yayımladı. Öneride partinin "Sosyalist, anüfaşist, banşcı ve Lenin'io yolu dahil, tum uluslararası solcu geleneklere bagh bir yoMa" ilerlemesi isteniyor. Hedef demokratik sosyalizm Cumhurbaşkanı seçimi için uzlaşma Dış Haberier ServisiÇekoslovakya'da Komünist Partisi, muhalefet ve diğer küçük partiler, cumhurbaşkanımn seçilmesi konusunda uzlaşmaya vardılar. Politbürodan ihraç edilen ve devlet başkanlığı görevinden istifa eden Gustav Huşak dün de merkez komitesinden istifa etti. Çekoslovakya'da muhalefet, Komünist Partisi ve diğer küçük partilerin yeni cumhurbaşkanının ocak ayının sonuna kadar parlamento tarafından seçilmesi konusunda uzlaşmaya vardıklan bildirildi. Yuvarlak masa görüşmelerinde vanlan uzlaşmada özel bir aday belirlenmedi, ancak yeni cumhurbaşkanısiD Çek'lerden ve hiçbir parti üyesi olma. yanlann arasından seçümesine karar verildi. Bu durumda bir Slovak olan "Prag Baharı'run lideri Aleksandr Dubcek'in şansı zayıflarken muhalefetin simgesi haline gelen Vaclav Havel'in önü iyice açılmış oldu. Çek Anayasası'na göre yeni cumhurbaşkanımn 14 gün içinde seçilmesi gerekiyor. Ancak dün verilen uzlaşma ile sürenin 45 güneçıkanldığı bildirildi. Çekoslovakya resmi haber ajansı CTK'nın haberine göre, eski lider Husak, istifasını Komünist Parti lideri Karel Urbanek'e dün iletti. Husak'ın istifa mektubunda, merkez komitesi üyeliği yükumlülüklerinden azledilmek istediği kaydedildi. Çekoslovakya'da yaşanan "Prag Bahan" olaylanndan sonra ülkede normale dönüş sürecinin lideri olarak kabul edilen Gustav Husak, görevinden istifa etmişti. ÇEKOSLOVAKYA Hırvatistan'da çok partili sistem ZAGREB (Ajanslar) Yugoslavya'nın Hırvatistan Cumhuriyeti Komünist Partisi dün çok partili sisteme geçilmesini ve serbest seçimler yapılmasını kabul etti. Hırvatistan Komünist Parti Merkez Kongresi'nde yapılan oylamada aynca, önde gelen bir reform yanlısı olan Coivica Racan KP lideri seçildi. Merkez Komitesi uyesi Dragutin Dimitroviç, partinin, "platformunu halkın onayına sunmaya hazır olduğunu" söyledi. Hırvatistan, çok panili sisteme geçilmesine karar veren ilk Yugoslav cumhuriyeti oldu. Slovenya Cumhuriyeti'nin de siyasi çoğulculuktan yana olduğu belirtiliyor. Bu arada ABD, Yugoslav ya'da çok parti li sistemden ve serbest seçimler konusunda gelişmelerden yana olduğunu açıkladı. Yugoslavya'daki gelişmeler hakkında son iki gün içinde ikinci kez göriiş bildiren ABDnin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Richard Boucher, Yugoslavya'da demokratik çoğulcu sistem içindeki gelişmelere tam destek verdiklerini belirterek siyasi dernek kurma özgürlüğü ve çeşitli si>'asi gruplara eşit koşullarda seçimlere katılma hakkı verilmesini arzuladıklannı söyledi. YUGOSLAVYA AT için Türkiye haritada yok SABETAY VAROL MUMLU GÖSTERİ Başkent Sofya'da onceki gece yapılan demokrasi yürayiişünde, göstericiler ellerinde mumlarla yürüdüler. (Fotograf: AP) Rijkov: Geri dönüş yok Kijkov, Halk Temsilcileri Kongresi'nde perestroykanın ilk dönemlerinde bazı hatalar yapıldığını, ancak reformlardan geriye dönüşün mümkün olmadığını söyledi. AzOTİer, Gürcistan'a karşı ekonomik abluka tehdidinde bulundular. MOSKOVA (Ajanslar) Sovyetler Birliği Başbakanı Nikolay Rijkov. ülkesinin halen ağır bir ekonomik bunalımdan geçmekte olmasına karşın, ekonomide karışıkliğa yol açan reform çizgisinden geriye dönüşün mümkün olmadığını söyledi. AA'nın haberine göre, Nikolay Rijkov, Halk Temsilcileri Kongresi'nih dünkü oturumunda hükümetin, ekonomik bunalıma çözüm getirme planlannı anlatırken bugünkü duruma nasıl gelindiği sorusunu da gündeme getirdi. Gecmişte uygulanan ekonomik politikalann ağır sanayiye ağırhk verirken tüketiciyi hep ihmaJ etmiş olduğunu haurlatan Nikolay Rijkov, aynca perestraykanıo ilk dönemlerinde alınan "içki kısıtlaması" gibi bazı önlemlerin, halk arasında, izlerine bugün bile rastlanan sert tepkilere yol açtığını belirtti. Bu olumsuzluklara karşın, perestroyka sOrecinin belirli bir dönemeci aşmış olduğunu kaydeden Sovyet Başbakanı, eski "knmanda ekonomisi" yapılannın çökertildiğini ve artık bu yapıya dönüşün olanaksız olduğunu söyledi. Rijkov, reformlann bir süre askıya alınıp kumanda ekonomisine dönülmesi yolundaki istekler kadar, reformlann daha hızlı uygulanması yönündeki isteklerin de, toplumda şiddetli sarsıntılara yol açabileceğinden kaygılandıklannı belirtti. Sovyet Başbakanı, ekonomik bunalımı aşmak için 19911995 yıllannı kapsayan 13. beş yılhk plan dönemini iki döneme ayırarak sorunlara çözüm getirme amacında olduklannı belirtti. SOVYETLER BÎRLÎĞ1 DIŞBASIN ^ ANDREİ SAKHAROV Gorbaçov'ım sınırsız iktidarı tehlikeli ( likeli buluyorum. Gorbaçov'un iç politikada izlediği genel çizgi hakkındaki kuşkularım geçen yıl boyunca arttı. Ekonomide, siyasette ve topİumsal sorunlarda, sozlerle fıiller arasmdaki büyük uçurum beni kaygılandırdı. Ekonomik reform, mülkiyet yapısıru değiştirmek, parti ve devletin iktidarını tasfiye etmek ve bakanlıklardaki yolsuzluklara son vermek temelinde yapılmalıydı. Bu reformlara başlanmadı. şa görüşme isteğimi kendisine ilettim. Bütün gün boyunca kendimi diken üzerinde oturmuş hissettim. Akşam, Gorbaçov'un sekreterine görüşme talebini hatırlattım. Gürcü heyeti ile görüştüğünü ve randevuyu iptal etmenin belki de daha doğru olacağı cevabıru getirdi. Bekleyeceğimi söyledim. Yarım saat sonra Gorbaçov dışan çıktı, yanında yakın çalışma arkadaşı Lnkyanov vardı. Ashnda Gorbaçov'la baş başa görüşGorbaçov'da açıkça görülen sınırsız ik i mek istiyordum, ama yapacak bir şey yoktidar isteği, beni kaygılandırıyor. Endise ve i tu. ren bir nokta da şu: Gorbaçov, şu anda pe"Mihail Sergeveviç" dedim, "iilkede durestroykayı (yeniden yapılanma) desteklerumun ne kadar ciddi olduğunu size söyleyen ilerici güçler yerine, gerici bile olsalar, mek bana düşmez. Ülkede onderliğe ve paresas özellikleri siyasal itaat ve denetime kartiye karşı bir giı\ensizlik var. Halk daha fazşı çıkmamak olan guçlere doğru kayıyor. la vaadlerie oyalanamaz. Kişisel otorite ve Bu, birçok durumda ortaya çıkıyor. Değiitibannız neredeyse sıfır. İlk elde, 'solan' şimdeki bu yetersizlik, Gorbaçov'un bazı desteğinden yararlanmalısmız. Güvenebiletoplum kesimlerinde itibar kaybetmesine ceğiniz binlerce yurekli >e enerjik insan olyol açtı. Bu itibar kaybı, Boris Yeltsin'in duğuna inanmalısınız. tkincisi, perestroykazandığı itibarla kıyaslanabilir. Yeltsin'e kaya kötüluğumız dokunursa, asla affedilsaygı duyuyorum, ama o Gorbaçov'dan mezsiniz. Orta yol artık olanaksız. Ya defarklı türde bir kişidir. ğişim sürecini hızlandınn >a da idari komuta sislemini muhafaza edin." Gorbaçov 'la açık sözlü bir gorüşmenin çok önemli olduğunu düşündüm. Baş baGorbaçov şunları söyledi: "Peftstroykaya sıkı sıkıya bağlıyım. Ancak daldan dala konmaya, paniğe, aceleve karşıyım. Birçok 'büyuk atılım' yaşadık, ancak sonuçlan hep trajik oldu. Hakkımda söylenenleri biliyorum. Ama halkımın çizgimi anlayacagına inanıyorum." Ben de şunlârı söyledim: "Kongrenin tek siyasal sonucu sizin sınırsız ikü'dannız oldu. Bu noktaya seçimsu geidik, yüce Sovyet'te üye bile değilken başkan oldunuz." Gorbaçov şöyle karşılık verdi: "Peki sornn nerde? Seçilmemi su istemediniz mi?" "Benim fikrimi biliyorsnnnz, ancak kişilerden degil, ilkelerden soz ediyoruz. Dahası, baskı altında kalabilir, size karşı istihbaratı olanların şantajına ugrayabilirsiniz. Stavropol'de (Gorbaçov burada parti politikalarında etkindı) ruşvet aldıgınız bile söyleniyor. 160.000 rableden söz ediliyor. Halk tarafından seçilmezseniz, kimse sizi konıyamaz." "Kesinlikle (emizim. Ister sagdan, ister soldan gelsin, şantajlara asla teslim olmayacagım." Gorbaçov bu sözleri öfkeye kapılmadan, kararlılıkla söyledi. Görüşme boyle bitti. (4 Aralık) ^ u s ^ g i o n JJOSİ Bu tnakale, ünlü Sovyet muhalifi ve fizikçinin Sovyetler'deki son olaylan yorumlayan ve gelecek yıl yayımlanması planlanan küabmdan ahnmıştır. Tarihinin belirleyici önem taşıyan bu günlerinde, Sovyetler Birliği'nin lideri Mihail Gorbaçov'un alternatifı yoktur. Bunu birçok vesile ile ifade ettim. Onun yanında bu' sözleri tekrarladığımda, Gorbaçov'un yüzünün sevinç ve muzaffer bir edayla aydınlandığını gözledim. Sovyetler Birliği'ndeki dururau ve halkımn psikolojisini tümüyle değiştiren birçok karann yalnızca dört yıl içinde alınmasına önderlik eden, Gorbaçov'dur. Tabii, tarih bizi bu kararlara doğru itti, ancak Gorbaçov'un rolü azımsanamaz. Aynı zamanda Gorbaçov'u kişisel olarak idealize etmiyorom ve gerekli olan her şeyi yaptığına da inanmıyorum. Dahası, Gorbaçov'un yaptığı gibi sınırsız iktidann tek bir kişinin dinde toplanmasını da çok teh Nikolay Rijkov'un yaptığı açıklamaya göre, hükümetin hazırladığı gelecek beş yılhk plarun 1992 yılı sonuna kadar olan ilk dönemi, tüketiri piyasasının doyurulması için gerekli önlemlerin hızla alınmasına yönelik çabalarla geçecek. 19931995 yıllanm kapsayacak ikinci dönemde ise Sovyet hükümeti, ekonominin yapısal reformlanm tamamlamayı planlıyor. Halk Temsilcileri Kongresi, önceki günkü oturumunda, Komünist Pani'nin öncü rolüne ilişkin anayasanın 6. maddesini tartışmaya açmayı reddetmişti. Sovyetler Birliği'ne ilişkin diğer bir gelişmede Ermenistan ve Gurcistan cumhuriyetlerinin sınınnı oluşturan Borcalı bölgesinde yaşayan yarım milyon Azeriye yapılan baskılar yüzünden, Azerbaycan halkımn Gürcistan'a ekonomik abluka uygulama tehdidinde bulunduğu bildirildi. Daha büyük bölümü Gurcistan sımrları içinde yer alan Borcalı bölgesinin Bolnisi ve Dmanisi kentlerinde yaşayan Azerüere Gurcistan yönetimi tarafından yapılan baskılar üzerine, önceki gün Baku'de düzenlenen bir toplantıda, bu sorunun çözümü için harekete geçilmesine karar verildiği bildirildi. Baku'deki toplantıyla ilgili olarak edinilen bilgilere göre Azerbaycan'da oluşturulan Borcalı Derneği, Gurcistan Halk Cephesi'yle öteki kitle örgütlerine mesajlar göndererek bu baskılara son verilmesini istedi. Mesajlarda aynca, 1944 yılında Ahıska bölgesinden Orta Asya'ya sürülen Misket (Ahıska) Türklerinin yurtlanna dönmeleri konusunda Gurcistan Hükümeti'nin çıkardığı engellerin de kaldırılması istendi. Bu taleplerin yerine getirilmemesi halinde, Azerbaycan'ın Gürcistan'a karşı petrol ambargosu dahil, ekonomik abluka uygulayacağı haber verildi. Söz konusu toplantıyla ilgili bilgileri veren kaynaklar, Azerbaycan Halk Cephesi'nin de Borcalı sonınu için başlatılacak bir ekonomik ablukayı destekleyeceğini belirttiler. Son iki ay içinde, yüzlerce Azerbaycanlının işlerini ve evlerini terk etme>e zorlandıklan Borcalı bölgesinde, 1917 yılında "Borcalı Karakalpak Cumhuriyeti" kurulmuş, bu devletin Türkiye"ye katılma isteği ise, dönemin siyasi koşullan nedeniyle reddedilmişti. PARİS AT Komisyonu Türkiye'nin başvurusuna ilişkin ilk değerlendirmesini, önümüzdeki günlerde açıklayacak. Bu değerlendirmenin içeriği hakkında fazla bir şey bilmiyoruz. Ama bilinen bir şey varsa, komisyonun görüşünün nihaı karar üzerinde etkili olmakla birlikte belirleyici olmadığı. Strasbourg zirvesi ile yetkileri iyice artacağa benzeyen "Avrupa Parlamentosu" ve üst organ Koasey, son sözü söyleyecek durumda. Strasbourg'daki zirve boyunca, konsey düzeyinde Türkiye konusunda nabzın nasıl attığı daha büyük rahatlıkla gözlemlenebildi. 7 aralık sabahı Elysee Sarayı'nda Fransa Başkanlık Resmi Sözcüsü Hubert Vedrine, ertesi gün başlayacak Strasbourg zirvesi konusunda basına brifing verecekti. Konuşma başlamadan önce karşılaştığımız bir Fransız Dışişleri yetkilisi, elimizi sıkar sıkmaz, şakacı bir lisanla, "Türkiye'nin üyeliği hariç her konnda soru sormak serbest" diyetakıldı. 8 aralıkta, Strasbourg'da gece yansına beş on dakika kala, Dışişleri Bakanı Roland Dumas basın toplantısı yaptı. Liderler arası görüşmelerin dökümunü yap>an Dumas'run soruyanıt fash bitti. Hemen sonra kürsüye koşan bir arkadaşınuz, bakana, "Türkiye hiç ele alındı mı?" sorusunu yöneltti. Roland Dumas, "Yeni gelişmeleri konuşmadık" dedi. Ertesi gün, 9 aralık zirvenin son günüydü. Akşam, Başkan François Mitterrand, muzaffer ve yorgun ifadesiyle zirve kararlannı açıkladı. Toplantı dağılırken, Mitterrand'ın Avrupa işleri danışmanıyla karşılaştık. "Parasal buiik" zaferinin adsız kahramanı olarak nitelenen bayan Elizabeth Guigou, tanımadığımız bir meslektaşıyla sohbet helindeydi. "Türkiye'nin durumu neden hiç gundeme gelmedi?" diye soracak olduk. Bakan Guigou bizi hemen muhatabına havale etti: " O bu konulan benden çok daha iyi bilir" dedi. Muhatap, iki elini havaya kaldırarak, "Ben bu ise kanşmam" sözlerini söyledi. Kâğıt üstunde de olsa, onikilerin kapısında ilk sırada bekleyen Türkiye, "konsey" için, "zirve" için, haritada olmayan bir ulke idi sanki. Adı ağza alınmayan bir tabu adeta. Tüm basın mensubu arkadaşlarımızın görüşü bizimkinden farklı değil. Doğu Avrupa'daki gelişmeleri birkaç yıl önceden kestirmek kabil değildi. Doğru. Ama bu iş mazeret teşkil etmekten çok uzak. Birkaç yıldan beri bir türlu "hazmedilemeyen" tspanya ve Portekiz, iki gün içinde kar helvası gibi AT'nin midesinde eriyiverdi. Hem içte hem dışta, şiddetle geri tepmeye başlayan "tam üyelik başvurusu"nun, doğru verilmiş bir karar olup olmadığını tartışma 7 amanı hâlâ gelmedi mi?
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle