25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/6 DİZİRÖPORTAJ 27 KASIM 1989 Suçlu çocuklar ALÎ TEVFİK BERBER GÜNDÜZ İMŞİR Suçları çocuk olmak Prof. Dr. Haluk Yavuzer'in arastırması sı, ekonomik koşullann kötfllttğü, baskıa disiplin yöntemleri, bedensel cezalar, ana baba ayrüığı, düşük kültür ve eğitim düzeyi, kotü, elverişsiz konutlar, çarpık kentleşme, bozulan ruh sağlığı, kalabalık ve yoksul aile, iç ve dış göç olayları ve toplumca koyulan tabular." Hacettepe Üniversitesi Çocuk Psikiyatri Kliniği uzmanlarından Dr. Belma ö > ' e göre gunümuzde çocuk ve gençlik suçluluğu gıderek artmakta ve onemli bir toplumsal sorun haline gelmekte. ö y , çocuğu ya da gend suça iten nedenleri bireysel, ailesel ve sosyo kültürel etkenlerle birlıkte ele almak gerektiğini belirterek şunları söylüyor: "Suçlu gençlerin tna baba, kardeş ve akrabalannda suçluluk sıktır. Suç ışleyen gençler arasında ana baba oliimu veya aynlıgı nedeniyle parcalanmış aile çocuklan fazladır. Suçlu gençlerin aileleri genellikle egitim düzeyleri düşük, yoksul ve kalabalık ailelerdir. Gençlik suçluluğuna buyuk, kalabalık kentlerin yoksul kesimlerinde daha sık rastlamr. Hıriı ve duzensiz kentleşme, hızlı sanayileşme, iç ve dış göcler, işsizlik, gelir dagılımındaki eşitsiılik, geleneklerin sarsılması, deger yargılan ve ahlak kurallanmn degişmesi suça egilimi arttıran etkenler olarak ortaya cıkıyor." ö y ' e göre suçlu çocuklarda en belirgin iki özelliğin başında saldırgan olmalan ve zekâ duzeylerinin ortalamanın altında bulunması geliyor. Öy, suç işleyen gençlerde çalma, yalan söyleme, okuldan kaçma, kavgacılık gibi davranış bozukluklanna sık rastlandığına dikkati çekiyor. Gençlik suçluluğunun daha çok erkeklere özgü olduğunun belirlendiğini vurgulayan ö y nedenlerinı de şöyle özetliyor: "Erkeklerin yapısal olarak daha güçlü ve saldırgan olmalan onlann ruhsal sonnüannı davranışlanna yansıtraalannı kolaylaşünnsktadır. Yapısal olarak daha guçsüz olan kızlar ise özeMUe ülkemizde daha çok denetlenir ve baskı altında tutulurlar. Suçlulugun erkeklerde daha sık gorulmesi, organik nedenlerle de acıklanmaya çalısılmaktadır. Horraonlarca kontrol edilen cinsiyete ozgiı degişikliklerin beynin gelişmesi sırasında erkeklerde daha kolayca zedelenmeye yol açtığı ve sonuçta otizm, kekemelik, ogrenme bozuklugu, davranış bozukluğu ve suçluluk gibi durumlann erkelderde daha fazla gönınduğü 0e> ri soriilmekte." Suçlu gençlerin ailelerinde ruhsal dengesizlik, ruhsal hastalık ve kişilik bozuklukları ile alkolizmin daha fazla görüldüğünü ve bu ai Türkiye'de heryılyüz bini aşkın çocuk suça yöneliyor Aile baskısı, çocuğa yönelik bedeni cezalar, anne ve babadan ayrı kalma, ailedeki diğer suçlu örnekleri, eğitimsizlik, kalabalık ve geçim düzeyi düşük ailelere mehsup olma... İşte günümüzde çocukları suça iten nedenlerden en önemlileri. 1 21 'mci yüzyüın eşiğinde yaşanan bir insanlık trajedisi: Çocuk suçlular... Sevgilerin en temizini, dünyalann en yaşanılasıru vaat ettiğimiz, ancak teknolojı ve sanayileşme uğruna, sarsıntılardan payını fazlasıyla alan çocuklar. Haklarında bir yandan bildirgeler okunan, diğer yandan genç, körpecek beyinleri suç işlemeye yöneltilmiş çocuklar. Hiç sorgusuz sualsiz erişkinlerin kendi sorunlannı paylaşmaya zorladığı, bugün en gelişmiş ülkelerde bile kendilerine karanlık, izbe ıslahaevleri ınşa ettirdiğimiz çocuklar... Ve insanlık bugün medeniyetin ortasında her gün geni$leyerek kanayan bu yaraya çözüm bulamamanın sancısıyla yasıvor. Uzmanlar toplumsal sorunlarla çocuk suçları arasında yakın bir ilişki olduguna dikkat çekerek toplumun gelişmişlik düzeyine göre bu suçlarda artış olduğunu belirtiyorlar. Ancak Olkeler arasındaki gelişmişlik farklılıklarırun da işlenen çocuk suçlarındaki tttr değişikliklerine neden olduğu bildiriliyor. Örneğin az gelişmiş ülkelerde çocuk suçlarında ilk sırayı adarn öldürmek, kışiye yönelik suçlar alırken, gelişmiş, sanayileşme sürecini tamamlamış ülkelerde ilk sırayı ise hırsızlık gibi mala yönelik suçların aldığı görüluyor. Çocuk suçları her ülkede göreceli değışimler gösterse de yine toplumsal sorunların en başında geliyor. Uluslararası istatistikler dünya üzerinde her 4 dakikada bir suç işlendiğini ortaya koyarken, hiç şüphesiz bunun dörtte birine yakın bir kısmırun çocuklar tarafından işlenmesinin de çok düşündürücu olduğu vurgularuyor. Ülkemizde bu sorunun sayısai boyutu ise yılda yaklaşık 100 bin cocuğun suça yönelmesi ile ifade ediliyor. 17 ve altı yaş gruplannı oluşturan ve sayıları yüz binlere ulaşmış ve giderek artmakta olan suçlu çocukların hoşgörüden uzak yargılama süreci de bu toplumsal soruna çözum olmaktan uzak bir görünüm arz ediyor. Nitekim dünyada ilk kez ABD'nin Şikago kentinde 1899 yılında çocuk mahkemesi kurulurken, ülkemizde ancak 90 yıl sonra çocuk mahkemelerinin kurulması, bu konuda ne kadar geç kalındığını bütün açıklığıyla gözler önune seriyor ve Turkiye, Malezya, Yeni Zelanda, Arap ülkelerinin birçoğunun ardından 90 yıllık gecikmeyle 1987 yılında, o da birçok eksikliklerle 4 ilde kurulan çocuk mahkemeleriyle soruna çare bulmaya çalışıyor. Bütün toplumu ilgilendiren bu sorunun nereden kaynaklandığı konusunda ise tüm uzmanlar görüş birliğindeler. Uzmanlara göre ortak bulgular şöyle sıralanıyor: Aile baskı Mala ilişkin suçlar ilk sırada 120 çocuk üzerinde yapılan araştırmada, bunlardan yüzde 44'ünün mala ilişkin suç, yüzde 28'inin cinsel suç, yüzde 27'sinin şahsa yönelik suçlardan hüküm giydiği ortaya çıktı. Çocuk ve suç konusunda kapsamb çalışmalan ve "Çocuk ve Soç" adlı bir kaynak kitabı bulunan t.Ü. Edebiyai Fakültesi Eğitim Birimkri Bolümü Başkanı Prof. Dr. Halak Yavozer son olarak 1987'de Ankara, Elazığ ve tzmir ıslahevlerinde bir araştırma gerçekleştirdi. 3 ilden 40'ar hüküm10 olmak üzere toplam 120 çocuk üzerinde yapılan araştırma, günümüzde genellikle hangi tur suçların daha çok işlendiğini saptamak, suçlu gençler hakkında demografîk bilgi edinmek, suçlu gençlerin yakın çevre ile ilişkisini incelemek ve bu gençlerin pratik yetenek oranlannı, kişilik özelliklerini ve içsel kaygı düzeylerini belirlemek amacıyla yapılmış. lncelemeye alınan 120 denekteki bulgular suç işleme türü olarak şöyle özetleniyor: "120 denekten yüzde 44.16'sı mala Oiskln suç, yüzde 28.33'u dnsel suç, yüzde 27.5*1 ise şahsa ttişldn suçtan hüknm giymisrjr. 1977'deki bir baska araştınnada ise dnsel suç oranı yüzde 44.8 De başta gehnektedir. Aynı amaçlarla 10 yıllık sürede yapılan iki araşünnadan 1977 yüındakl ilkinde cinsel suç yüzde 44.8 ile başta gelirken bunun yuzde 37.4'ünü şahsa İlişkin, yüzde 17.5'ini ise mala ilişkin suçların oluşturdugu gönilmüş." Suçların alt sıruflamalan incelendiğinde görülen değişiklikler şöyle özetlenmekte: "Mala karşı işlenen suçların yüzde 71.69'u hırsızlık, yüzde 28.30'n gasp şeklindedir. Bu bulgularia önceki çalışma arasında onemli bir fark gözlenmiyor. Şahsa ilişkin suç işleyen geaçlerin ise yüzde 12.12'si kan davası, yüzde 15.15'i namus davası, yüzde 72.72'si de hakaret ve kavga nedeniyle hukum giymişlerdir. tki araştırma arasındaki fark, ka>ga nedeniyle işlenen suçların iki kat arttıgını ortaya koyarken, hayvan ve arazi nedeniyle suç islenmedigini göstermiştir. Cinsel suçlarda ise yüzde 41.47'si fiili livata, yüzde 11.7si kız kaçırma, yüzde 44.11'i ırza geçme sekünde gorülmesine karşın 1977 yıhndaki araştırma sonnçlanyla karşılaştıgında da fiili livatada azalma (S9.4), ırza gecmede artma (yüzde 28.1) göze çarpmaktadır." Yavuzer'in araştırmasında şahsa ilişkin suçta görülen mükerrerlik oranı yüzde 16.3 olarak saptanırken deneklerin öğrenim durumlan şöyle örnekleniyor: "Yüzde 6.6 okuryazar olmayan, yüzde 7.5 okuryazar, yüzde 75.8 ilkokul meznnu, yüzde 9.1 ortaokul mezunu, yüzde 0.S lise mezunu. Anne babalann ögrenim dunımlanna gelince; annelerin ögrenim düzeyleri açısından iki araştırmada da önemli bir fark gbrulmemiştir. Okuryazar oünayan annelerin oranı yanyı geçerken ilkokul mezunu annelerin oranının yüzde 20'lerde olduğu gönıldü. " nomik yetersizligi nedeniyle okulu orta öğretim düzeyinde terk edenlerin çok sayıda olduğu dikkati çekiyor. 4 Ege, İç Anadolu ve Marmara bölgelerinden gelen çocukların en çok suç işleyenler olduğu belirleniyor. 5 Kırsal yörede daha çok kişiye yönelik ve cinsel suçların, kentsel yörede de mala ilişkin suçlann işlendiği ortaya çıkıyor. 6 Suç işleyen çocuklarda, ana ve babanın eğitim düzeyinin düşük olduğu saptanıyor. 7 Suç işleyen çocuklarda babası daha çok çiftçi, işçi, işsiz ya da esnaf olan, annesi hiç çalışmayan çocukların fazlalığı dikkat çekiyor. 8 Genellikle bu çocuklann ailesinde parçalannuşhk var. Türkiye'de potan>i>el olarak her >ıl 100 Mn eoeak n ç işttyor. Dune kadar bu çocoklann buyük bir kısmı güvenlik gıiçleri eşliginde kelepçeli olarak duruşmaiara geüriliyordu. lelerde geçimsızlık, uyumsuzluk, aile ıçi çatışnvalar, kavgalar ve evi terk etmelenn bulunduğunu belirten ö y şöyle konuşuyor: "Bu ailelerde çoğu kez sıcaklık, yakınlık ve güven duygusu yoktur. Belirli kurallann olmaması, ana ve babanın çocuga uzak ve ilgisiz olmalan, çocuğan davranışının kontrol edilememesi, çocuga yol gosterilmezken çogu kez dayak yoluyla çocuga sert baskı ve disiplin uygulanması, çocugun suça yönelmesiyle yakın ilintilidir." Hacettepe Üniversitesi Sosyal Hizmetler Yuksek Okulu öğretim üyesi Doç. Dr. Sevd» Uluğtekin'in Türkiye'deki 4 ıslahevinde hükumlu çocuklar arasında yaptığı bir araştırma bölgesel farklılıklan açık bir şekilde ortaya çıkardı. Uluğtekin'in, "Çocnk ıslah knrumlanndaki hükümlü çocuklann demografık ve toplumsal bzellikleri ile kunım baluraının niteligi" başbklı arastırması, hükümlü çocuklarm 5/1'inin 1114, 4/5'inin ise 1518 yaşları arasındaki çocuklann oluşturduğunu ortaya koyuyor. Araştırmaya göre suçlu çocuklar arasında kız çocuklann oranı 19791985 yülanna göre en düşük 1985 yüında yüzde 0.4, en yuksek ise 1982 yılında yüzde 1.7 olarak gerçeklesmiş. Erkek çocuklardaki oran ise aynı yıllar içinde en düşük yüzde 98.3, en yüksek olarak ise yüzde 96.6 olmuş. Uluğtekin, bu durumu, "Erkek çocuklar snça itilme açısından çok büyük bir risk tasımaktadır" şeklinde değerlendiriyor. Ulugtekm'in araşürma sına göre hükümltt çocuklann yuzde 64.l'i ilkokul mezunu, orta ve lise mezunu olanlann oranı ise sadtce yüzde 3. Bu çocuklann yüzde 10.2'si de okur yazar bile değil. "Bolgeler arasında en çok suç Işleneni Ege bolgesi, yozde 23.3'le birinci sırada. Bunu yazde 19.5'le tç Anadolu Bölgesi iziiyor. Üçüncü sırayı Marmara Bölgesi yüzde 15.5 oranıyla alıyor." Uluğtekin, çocuk suçjuluklanna yönelik yapılan istatistikleri özeüerken şu maddeleri sıralıyor: 1 1418 yas arasında suç işleme oranı birdenbire artıyor. 2 Çoğunlukla erkeklerin suç işledikleri görülüyor. 3 Okul başansızlığı ve okuldan uzaklaşmarun yanı sıra ailenin eko StRECEK KİT4JP/YAYIN Dünyanm ilk Video Ansiklopedisi SOVYET RUSYA TARİHİ VIDEOPEDIA BOLŞEVİK DEVRİMİ 19171923,1.CİLT YAŞAM YAYINEVI YENI KITAPLARINI SUNAR Devrime, sınıftna ve haltana karşı sorumluluk duyan, 12 Eylüt gibi kötı bozgunlan,yenilgiden yenilgiye sürüklenmeyi kaderimizmişgibi görmeyen.kendinesaygBive güveni olan devrimciler.yaşananlardan ders çkararak1arih9el ann dayatbğı görevieri yerine gef rebileoekbirdevrimci hareket oluşturmak için harekete geçmek zorundadır. Ç.CAN E.H.Carr Çeviren. Orhan Suda McGravvHill'den bilım, sanat. ınsan kaynakları. ve eğitim konulannda toplam 25 VHS kasette 120 adet İngilizce film. Şirketler. profesyoneller. Anadolu Liseleri, İngilizce bilenler ve öğrenenler ıçın temel 'audiovisual' kaynak BÖLGE BAYİLİKLERİ VERİLECEKTİR. Tanıtım gösterımi için randevu alınız. KOMSOFT A.Ş. Halitağa Cad. Ekşioğlu Han Kat. 4 No. 101 KadıköyİSTANBUL Tel: 345 34 73 Fax: 346 24 64 Tlx: 29003 ccnr tr Ingiüz tarihçi E.H.Carr'ın Bolşevik Devrimi tarih yazımında gerçekleştirilmiş en büyük yaprtlardan bıri olma özeUiğini sürdüruyor. Konusunda bir tdasik haline gelen bu başyaprt, Sovyet tarihi üstune yapılan başka birçok araştırmaya da esin ve başvuru kaynağı olmuştur. Bolşevik Devrim/nin bu ilk cikji, Botşevizm'in doğuşunu ve geiişmesini, 1905 ve 1917 devrimlerini ve Sovyet iktidarını içeriyor. Kitabın Türkçe Iherature yapacağı daha önemü katkı ise, parti, Sovyet ve ictidar aygıtları arasındaki ifişkitere, iktidarda ve Sovyet yönetimindeki merkezileşmeye, milletlerin kendi kaderini tayin hakkı uygulamalarına ilişkin çok zengin bir kaynak oluşturmasıdır. Yaprtın sırastyla 'Ekonomik Düzen' (2. dtt) ve 'Sovyet Rusya ve Dünya' (3. cüt) başltğını taşıyan IV. ve V. ksHnları da Melis Yayınları taraiından yayımlanacaktır. Ödemeli Gönderiltr. Ederi: 15000 T L Met'ıs Yaymları, Başmusahip Sokak 3/2, Cağaloğhj/lstanbul. DURUM GÖREV LERİMİZ "DEVKIMOLERE CAGÜI" Oxford OXFORD RİSİMÜ ANSİKLOKDİK SÖZLÜK Şimdi Türkiye'de 3587 rentii resim vefotoğtrrf, geniş aynntüı açiMama OJCFORD RESİMLİ ANSİKLOKDİK SOZLÜK'TC Ingilizce bilene, İngilizce öğmıene.. Ö8.OOO Kavram ve kelime GUEVARA ŞİİRLER METIN USTÜNDAĞ LANGADANK . ÇCAN DEVRİMCİLERE ÇAĞRI TUKENMEDEN ALIN!.. MERKEZ. Cumhunyet Cad Döruer ApLlfi/6 Kat 3 ÖmadaS/lSTTel 13102 3036 TOPTAN SAT1Ş / DEPO.Halkalı CadNo; 259 Sefaköy/İST S. FASİKÜL ÇIKTI Güneş Yaymhn. Merkez.CuahuriyetCadDfirderApU&'ö Kat3 Eknadağ/lsanbul TeL 13102 3036 SaayDepo. Halkalı CadNo:259 Sefaköy/lstanbul TeL 598 97 5052 Güzelsanatlar Sok. No: 11 K:3 D:1 Eminönü İSTANBUL TEL: 527 14 73 DİL DERNEĞİ'nin Aylık Dil ve Yazın Dergisi YAŞAM YAYINEVÎ Alemdar cad ÇağdaşTÜRKDİLrnin KİTAPSEVERLERE DUYURU ANKARA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ ÖNCÜLÜĞÜNDE ANKARA KİTAP FUARI YER: SIHHİYE KÖPRÜSÜ FUAR ALANI / TARİH: 20 KASIM15 ARALIK 1989 ATATÜRK'E SAYGI... Kasım 1989 sayısını gördünüz mü? 57. Dil Bayramı'nda Atatürk ve Dil Devrimi Aziz Nesin, Oktay Akbal, Erdal İnönü, Şerafettin Turan, Ceval Geray'ın bayram konuşmaları, başka yazılar, şiirler, Talip Apaydın ve Nazife Öztok'un öyküleri, okur mektuplarıyla ÇTD... Yılhk ederı 10.000 TL, 30 51 11 sayılı posfa çekı hesabına yatınlabilır DİL DERNEĞİ. Tuna Cad. 5/10 06410 KızılayAnkara, Tel: 135 24 56
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle