23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
27 KASIM 1989 Proje kredili hhalat • ANKARA (ANKA) Türkiye'nin yılın ilk yedi ayında gerçekleştirdiği proje, kredili ithalatta geçen yıhn aynı dönemine göre 2 kat arttnış oldu. Türkiye'nin bu yıhn ocaktemmuz döneminde gerçekleştirdiği 8 milyar 389 milyon dolarhk ithalatın yüzde 8.4'ü karşılayan 707.3 milyon dolarbk bölümü proje kredili ithalattan oluştu. Proje kredili ithalatın geçen yıhn aynı dönemindeki 8 milyar 257 milyon dolarhk ithalattaki payi yüzde 4.30'a eşdeğer olan 357.1 milyon dolar olmuştu. EKONOMİ CUMHURİYET/13 '90 btitçesi delik deşik ğ TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda ğ yapılan ödenek artışları 1990 bütçesinin ^ki büyük açık vereceğini şimdiden ortaya yf koydu. Ödenek artışlarıyla 10.5 trilyona fırlayan bütçe açığının 15 trilyon lira olarak gerçekleşeceği tahmin ediliyor. BİLAL ÇETtN ANKARA 1990 yılı bütçesi TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda yapılan ödenek artışianyla delik deşik oldu. Komisyondaki değişiklikler, Maliye BakanlığYnın planlannı altüst etti. Ödenek artışlanyla tasarıda 10.5 trilyona yaklaşan bütçe açığının yıl içinde 15 trilyon lirayı geçeceği tahmin ediliyor. 1989 bütçe açığının da 6.5 trilyon lira düzeyinde gerçekleşeceği hesaplandı. 1990 bütçe tasarısıyla ilgili olarak dönemin Başbakanı Turgut Özal'ın başkanhğında yapılan Yüksek Planlama Kurulu (YPK) toplantılannda istedikleri ödenekleri alamayan bazı bakanlar, Plan ve Bütçe Komisyonu'nun ANAP üyeleriyle anlaşarak şimdi yatırun ödeneklerini arttırma yoluna gidiyorlar. Memur maaşlarıyla ilgili düzenlemeler öncesindeki ödenek artışları 850 milyar liraya ulaştı. Komisyonda memur maaşlan göruşülürken ödenekler ve bütçe açığı daha da büyüyecek. Memur maaşlannda yapüacak yüzde 5'lik ek artış, bütçeye 1 trilyon lira yük getiriyor. Komisyonda verilen ödenek artışlannın ağırhklı olarak "seçim yatınmı" şeklinde değerlendirilebilecek alanlara yönelik olduğu gözlendi. En yüksek ödenek artışı 250 milyar lira ile Köy Hizmetİeri'nin yatınmlannda olurken, Milli Eğitim Bakanlığı'run ödeneğinde ise sadece 2 milyar 314 milyon liralık bir artış yapıldı. Bu arada yatırım programınm haarlayıcısı konumundaki kuruluş olan Devlet Planlama Teşkilatı da (DPT) komisyonda 5 milyar liralık ödenek anışı aldı. Ancak DPT bütçesine müsteşara Mercedes marka yeni bir makam otosu alımı için konulan 450 milyon liralık ödenek ise komisyonca kabul edilmeyerek kesildi. bazı bakanlık ve kuruluşlann ödeneklerinde sağianan artışlar şöyle: (Milyon TL) "DPT (4.550), Diyauel lşleri (4.880), Yargıtay (1.100), Danıştay (1.090), Adalet Bakanlığı (6.500), Anayasa Mahkemesi (900), Tapu Kadastro' Genel Müdürlüğü (8.042). Gençlik vt Spor Genel Müdürlüğü (6.500), Çevre Musleşartıgı (5.500), Sosyal Hizmeüer ve Çocnk Esirgeme Kurumu (15.000), Milli Eğitim Bakanlığı (2J14), YÖK (1.000), 28 üniversite (78.000), Bayındırlık Bakanlığı (24.795), Karayolları (102^00), DSİ (87.745), Sanayi v« Ticaret Bakanlığı (25.920), Enerji Bakanhgı (750), Çalışma Bakanlıgı (4.900), Tanm Onnan ve Köyişleri Bakanhgı (10.240), Köy Hizmetleri Genel Müdarlagn (250.000), Saglık Bakanhgı (187.490), Dışişleri Bakanhgı (5.2M)." EKONOMİ NOTLARI OSMAN ULAGAy Hava kirliliğine önlem • ANKARA (AA) Türkiye Kömür lşletmeleri (TKt) Genel Müdürlüğü, hava kirliliğini önlemek amacıyla, Soma ve Tunçbilek'te kömür yıkama tesisleri kurmayı planlıyor. Modernizasyon ve Rehabilitasyon Projesi" çerçevesinde kurulacak tesisler, 262 milyar liraya mal olacak. TKİ yetkilileri, iki projenin de 1990 yılı yatırım programına ahnması yönünde çalışmaların sürdürüldüğünü bildirdıler. But瀻ç*!an (nrilyarTL) «000 sunduğu tasarıda maaş katsayısınm 205'den 236'ya, taban ayhk katsayısının da 220'den 26O'a çıkanlması öngörülmüştü. Bu düzenlemelerle memurların net maaşlannda 1990'ın ilk altı ayhk dönemi için ortalama yüzde 15 oranında bir aıtış getiriliyor. Ancak bütçeye personel için konulan 20 trilyon liralık ödenek bu yüzde 15'lik artışı bile karşılamaya yetmiyor. 1989'un ikinci yansmda bütçeden yapılan personel öderaeleri toplamı ayhk 1.5 trilyon liraya çıktı. Yüzde 15'lik artışla 1990'ın ilk yansındaki ayhk ödeme 1 trilyon 725 milyar üraya yükselecek. Bunun yıllık tutan da 21.6 trilyon lirayı buluyor. Buna göre yüzde 15'lik maaş artışıyla bütçe açığı 12 trilyon lira olacak. Plan ve Bütçe Komisyonu'nda 1990'ın ilk yansı için maaş artışının yüzde 20 ya da 25'e çıkarüması bekleniyor. Bu durumda yılın ikinci yansında da yüzde 20*lik bir maaş anışı yapılacağı varsayılırken, bütçenin personel" giderleri toplamı 24 trilyon lirayı aşacak. Gercek bütçe açığı da bütçenin diğer gider kalemlerinde herhangi bir artış olmasa bile 14.515 trilyon liradan aşağı olmayacak. 'Enflasyon Vergisi'nden Vergi Reformuna... Memur maaşlan Gerçekleştirilen bu ödenek artışlan sonucu TBMM'ye 9.4 trilyon lira açıkla gelen 1990 mali yıh konsolide bütçe tasansındaki açık daha şimdiden 10.5 trilyon liraya yaklaştı. 930 7 7 B ^L m* 18 i f f 95 Geçmiş yıllarda da bütçe açıkKomisyonda bu hafta içinde ise ları başlangıçta öngörülen rakamemur maaşlarına ilişkin katsa mın yaklaşık yüzde 5070 orarunPlan ve Bütçe Komisyonu'nda yılar ele alınacak. Hükümetın da fazlasıyla gerçekleşmişti. Uludağ'daki otel fiyatlan • BURSA (AA) Türkiye'nin "kış turizm merkezi" olarak bilinen Uludağ'da bu yıl, otel fiyatlan günlüğü 40100 bin lira arasında olacak. Gtiney Marmara Turistik Otelciler ve lşletmeciler Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ferruh Ulukardeşler, AA muhabirine yaptığı açıklamada, geniş çaplı piyasa araştırması yaptıklarını, sonuçta Uludağ'dan tüm kesimlerin yararlanmasıru sağlamak amacıyla fiyatiara zam yapmadıklannı, 40100 bin liralık fiyatlarda karar kıldıklannı bildirdi. AT île altı maddeli gündem ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiytfnin Avrupa Topluluğu (AT) ile ilişkilerini ilgilendiren altı konu Brüksel'de yapılacak TürkiyeAT Karma Parlamento Komisyonu (KPK) toplantısında ele alınacak. Bugün öğleden sonra başlayacak toplantı Brüksel Komisyonu'nun Türkiye'nin tam üyeliğine ilişkin raporunu Bakanlar Konseyi'ne iletilmesi öncesinde toplulukla Türkiye arasındaki son resmi temas olması nedeniyle önem taşıyor. KPK Eş Başkanı ANAP tstanbul Milletvekili Bülent Akarcah, toplantının gundemi konusunda Cumhuriyet'e bilgi verirken, Doğu Avrupa'da son aylarda hızlanan reform sürecinin Türkiye'nin toplulukla ilişkilerine etkisinin de ele alınacağını söyledi. Otuzaltı üyeli KPK'nın göruşeceği konu başlıkları şöyle sıralanıyor: • Cumhurbaşkanlığı seçimi ve yeni hükümetin kurulması başta olmak üzere Türkiye'deki son siyasal gelişmeler, • 1992 tek pazar hedefleri çerçevesinde atılan adımlar başta olmak üzere AT'deki son siyasal gelışmeler ve Doğu Avrupa ülkeleriyle ilişkiler, • Türkiye ile AT arasındaki Ortakhk Anlaşması çerçevesinde son durum. • Türkiye'de demokrasi ve insan hakları arasındaki son gelişmeler; ATnin Bulgaristan'daki Türk azınlık ve I Mayıs konusunda Türkiye'yi ilgilendiren karar tasarıları TBMM Anayasa ve Adalet komisyonlarında bekleyen idam cezalanna ilişkin tasarı, • AT ülkelerindeki Türkiyeli işçilerin sosyal ve ekonomik hakları, • Türkiye'nin AT'ye tam üyelik talebi. Bu gündem çerçevesinde KPK Başkanhk Divam'nın 30 ekimde Ankara'da yapılan toplantısında hazırlanması kararlaştırılan iki temenni tasarısının da ele alınması bekleniyor. Avrupa Parlamentosu Başkanhğına sunulmak üzere divan tarafından hazırlanacak tasanlarda, AT ülkelerinde yaşayan TC vatandaşlarının sosyal haklarının genişletilmesi ve TürkiyeAT Ortakhk Konseyi'nin 1990 yılı içinde toplanması istemleri yer alacak. Bundan önceki toplantısını Ankara'da 2426 Nisan 1989 tarihlerinde yapan KPK'nın AT tarafı eş başkanlığını kısa bir süre önce üstlenen Hollandalı sosyalist parlamenter Alman Metten, komisyonun Türkiyeli üyeleriyle bugün ilk kez bir arayâ gelecek. Belçikalı liberal parlamenter Luc Beyer de Ryke'dan görevi devralan KPK eş başkanı Piet Dankert'in kısa bir süre önce Hollanda Dışişleri Bakan Yardımcılığı'na getirilmesi üzerine, KPK'nın bir yıl içindeki ücüncü başkanı olan Alman Metten, gelişme sosyolojisi profesörü. 1984'ten beri Avrupa milletvekili olan Metten, Avrupa Parlamentosu'nda Ekonomi ve Sanayi Politikası Komisyonu üyeliği de yapıyor. Öte yandan, Türkiye'nin ATye tam üyeliği konusunda Brüksel Komisyonu'nun görüşlerini içerecek raporun üçıklanmasına kısa bir süre kala, topluluk başkentinde "kulis" çalışmasını yoğunlaştırdığı dikkat çekiyor. TtirkSovyet ilişkileri • ANKARA (UBA) TürkSovyet ekonomik ilişkilerinde, yoğun bir hafta başlıyor. Sovyetler Birliği Başbakan Birinci Yardımcısı Lev Voroin'in, Maliye ve Giimrük Bakanı Ekrem Pakdemirli ile L2. dönem TürkSovyet KEK protokülünün uygulanışındaki aksakhkları görüşeceği ve aksaklıkların giderilmesine çalışacağı öğrenildi. Lev Voroin'in Ankara'daki temaslarından sonra, istanbul ve tzmir'de de TürkSovyet lş Konseyi'nin Türk üyeleri ve bazı sanayicilerle görüşmelerde bulunacak. Gelir anketine makyaj 1987 yılı hanehalkı gelir ve tüketim harcamaları anketinin sonuçları bir "pıofesörler heyeti" tarafından elden geçiriliyor. DİE Başkanı Güvenen, çahşmanın, sonuçları en az hata ile sunmayı hedeflediğini söyledi. ESİN SUNGUR DtE'nin, hatalı olduğu bizzat Başkan Prof.Dr. Ornan Güvenen tarafından açıklanan 1987 yılı hanehalkı gelir ve tüketim harcamaları anketinin sonuçları "makyajlamyor." Enstitıi uzmanlannın 2 yıllık bir çalışmayla tamamladıkları ankelin haıaları çeşitli üniversitelerden bir grup öğretim üyesi tarafından düzeltilmeye çalışılıyor. Anket. hatalardaki mümkun olan du/eltme yapıldıktan sonra yayınılanacak. öğretim üyeleri ile el ele vererek çalışma yaptığını hatırlatan Prof.Dr. Güvenen, bu yöntemin bundan sonra sürekli ızleneceğini belirterek şöyle konuştu: "Ben baştan beri Devlet Istalislik Enslitüsü'nün bilimsel ve teknik yönünün agır basması geÖğretim üyelerinin enstitünün DİE Başkanı Prof.Dr. Orhan rekligini savundum. Bu kapsam uzmanları tarafından toplanan Güvenen, anket sonuçlarının ha da kurumun idari yapıdan bUim verileri değiştirmesinin söz konutalı olmakla birlikte kullanıcıya sele çekilmesi için ilk girişimler su olmadığını vurgulayan Prof. sunuluşu sırasında hata oranını de bulunmuş olduk. Artık tüm Dr. Güvenen, bilgisayarla yapılan enaza indirmeyi amaçladıkları Turkiye'deki universitelerden ög çalışmalarda istatistiki bilgilerin nı belirterek öğretim görevlileri relim üyeleri ile araşUrma grup kullanıcıya en az hata ile ulaşmanin bu konuda danışma hizmeti lan oluşturulacak ve kurumun sını sağlayacaklarını söyledi. 1987 verdiklerini söyledi. "Veı^i tabanı çalışmalannda akademisven da yılında uygulanan hanehalkı gehatalı da olsa bu tabandan mini nışmanlardan yanırlanılacak." lir ve tüketim harcamaları ankeEnstitünün 1993 yılı sonunda tinin sonuçlarının İstanbul ve raum hatayla bilgi derlemek gerekiyor" diyen Prof.Dr. Güvenen, kendi benzerleri içinde dünyada Ankara'dan 45 kişilik bir profeverilerin sunuluşunun bilimsel bir ki ilk 10 sıraya gırmesini amac sörler heyetince elden geçirildiğitutarlılığı olması için çalışıldığı ladıklarını anlatan DtE Başkanı. ni bildiren DİE Başkanı, sonuç"Bu büyük hedefe ulaşmak için ların ocak ayında yayımlanabilenı anlaıiı. Enstitünün ilk kez üniversite özel kesimlerle de ilişki halinde ceğini sözlerine ekfedi. olacagız" dedi. Prof.Dr. Güvenen'in verdiği bilgiye göre konunun uzmanı olmak kaydıyla hangı üniversiteye bağlı olursa olsun bütün öğretim görevlileri DlE'nin çalışmalarında danışmanlık yapacak. Butçe qelırlerı (milyar TL) 1 M « Tııtatet 20.002 Vergi gelirteri Gelırden alınan 10.708 Gelir vergisi 7.578 Beyana dayanan 1.199 339 Geçici vergi . 5.930 Tevkifat 110 Diğer Kurumlar vergisi 3.130 Beyana dayanan 1.905 1.134 Geçici vergi Diğer 91 Servetten alınan 156 5.932 Mal ve hızmet Dış ticaret 3.193 Kaldırılan vergi 13 Vergi dışı gelirler 1.852 Özel gelir ve fon 2.154 24.008 Topiam M* 79.6 96.3 102.3 77.6 121.9 72.4 83.1 69.9 84.5 16.4 68.5 57.6 160.0 123.4 76.3 82.0 ATde şirket satm alma • BRÜKSEL (AA) Avrupa Topluluğu (AT) bünyesinde 1992 yılı sonunda oluşturulacak Tek Pazar öncesinde, şirket satın alma prosedürü de basitleştiriliyor. AT Komisyonu tarafından yapılan açıklamada, Topluluğa üye 12 ülkede şirket satın alma uygulamalarının yasal prosedürünün basitleştirilmesi amacıyla gelecek yıl bazı tasanlar sunulacağı büdirildi. Açıklamada, AT üyesi pek çok ülkede şirket satın alma uygulamalarının yasal engellerle karşılaştığı belirtilerek, alınacak yeni tedbirlerle Tek Pazar içinde "Avrupa sanayiinin yeniden yapılanmasının" sağlanabileceği kaydedildi. Egede 'işbirliği' rüzgâm Atina'da yapılan "TürkYunan İş Konseyi" toplantısında taratlar, "Türkiye ile Yunanistan arasında ekonomik işbirliğini engelleyen görünmeyen duvarların yıkılması" dileğinde bulundular. Papaleksopulos TürkYunan Ekonomi lşbirliği Heyeti çalışmalarına başkanlık yaptılar. HeATİNA TürkYunan ilişki yet, iki ülke arasında 1987 yılınlerinde yeni bir sayfa açılması için dan bu yana ve özellikle 1988'de bundan iki yıl önce Davos'ta va vanlan Davos mütabakatından rılan mütabakat. iki ülke arasın sonra iki ülke arasındaki süregedaki siyasi sorunları dondurdu. len ekonomik ilişkilerini gözden Aynı mütabakat çerçevesinde ku geçirdi. Türk ve Yunan ürünlerulan TürkYunan Ekonomi tş rinin karşılıkh olarak Yunanistan birliği Heyeti ise iki ülke arasın ve Türkiye piyasasına sürülmedaki ekonomik ilişkileri canlan sinden başka turizm, sanayi. indırnıak amacıyla faaliyetini sür şaat, deniz ticareti, sigorta. bandürüyor. kacılık ve ucaret alanlarında işTürk ve Yunan işadamlarının birliği yapılması için gerekü oröncülüğüyle kurulan Ekonomi lamın yaraıılması konusunda yitşbirliği Heyeti bugüne kadar ne göruş birliğine vardılar. İşadön kez görüştü ve bunlardan damları bu arada Doğu Avrupa'sonuncusu başkent Atina'da ger daki gelişmeleri de gözden çekleşıi. Türk işadamları heye geçirirken Doğu ve Batı Berlin'i tinden Şarık Tara ile Yunan işa ayıran duvarın yıkılmasını, damları heyetinden Aleksandros Türkive ile Yunanistan arasında STELYO BERBERAKİS Ekonomik koordinasyon • ANKARA (Curahuriyel Bfirosu) DPT Müsteşan Ali Tigrel, Paris'te geçen hafta yapılan Ekonomik lşbirliği ve Kalkınma Orgütü (OECD) toplantılarından dönüşte, Ankara'da yaptığı açıklamada, gelecek dönemde ekonomi içindeki koordinasyonun daha fazla önem taşıyacağını söyledi. Paris'te Türk heyetinin iyi bir sınav verdiğini belirten Tigrel, kısa vadede enflasyon beklentilerinin olumlu yönde olduğunu, en Ust düzeyde koordinasyon ve işbirliği anlayışı için ekonomik bürokrasi olarak ellerinden geleni yapacaklarını ifade etti. Türkiye'de 8 yıldır uygulanan esnek kur politikasının sürdürülmesinin artık mümkün olmadığı görüşünü savundu. ekonomik işbirliğini engelleyen görünmeyen duvarların da yıkılmasına örnek oluşturması dileğinde bulundular. Bu çerçevede Yunanlı işadamıYeorgios Avramides. iki ülke arasındaki ithalat ve ihracat dengesinin Türk mallarının lehinde olduğunu dile getirdi. Buna örnek olarak da 1988 yılının ilk altı ayı içinde Türkiye'nin Yunanistan'a 56 milyon dolar düzeyinde ihracat yaptığını. buna karşı Yunanistan'ın Türkiye'ye yaptığı ihracatın 28 milyon dolar olduğunu gösterdi. Avramides, bu dengesizliğin Türk makamlarının Yunan mallarının Türkiye'ye girişleri için çıkardığı zorluklardan kaynaklandığını öne sürdü. Ve buna da Yunan Bebelac firmasının Türkiye'ye ihraç etmek istediği bebek mamalarına ithalat iznı verilmemes.iyle Yunan Agno dondurmalarının soğuk depolarda korunmalarına izin verilmemesini örnek gösterdi. Ancak Türk ve Yunan işadamları tüm bu zorluklara karşın Türkiye ve Yunanistan'ın birbirlerinin üretim kapasitelerini tamamlamasına yardımcı olmaları, bankacılık dalında Türk ve Yunan ortak sermayelerinin AT ülkelerinde ortaklaşa sürülmesi, deniz ticaretinde ise görüş alışverişinde bulunabilmesi temalarını irdelediler. Evren Artam, Osman Kavala, Besim Tibuk, Mehmet Mermerci, Servet Harunoğlu, Selim Egeli, Cemal Tara, Şarık Tara ve Ata Sakmar'ın oluşturduğu Türk işadamları heyeti, Yunanlı meslektaşlarıyla her bir alanda işbirliği yapma olanaklarını araştırdıktan sonra bu tür görüşmelerin sürdürülmesine karar verildi. TürkYunan işadamları konseyi Atina'daki çalışmalarını tamamladıktan sonra bugün düzenleyecekleri basın toplantısında aldıkları kararları açıklayacaklar. Uslerde inşaat usıılsüzlüğü Cumhuriyet muhabirinin edindiği bilgiye göre "usulsüzlük" idANKARA Türkiye'deki dialart Turkiye'deki ABD üsleriABD askeri üs ve tesislerindeki nin bakım ve onanm taahhüt işiinşaat işlerinin iki ülke arasındaki ni üstlenen VBR (Vinnel Brovvn anlaşmalara aykırı yöntemlerle and Root) şirketinin düzenlediği gerçekleştirildiği öne sürülüyor. ve daha önce Amerikalılar taraTürkiye ile ABD hükümetleri fından gerçekleştirilen işlere ilişarasındaki ikili anlaşmalar ve Dı kin proje tasdik damgalarına şişleri Bakanlığı'run bu konuda Türk mimar ve mühendislerinin ki düzenlemelerine karşın. Türk adlannın yazılması girişimiyle oriye'deki ABD üslerinin bakım ve taya çıktı. Merkezi New York'ıa onanmlarını üstlenen bazı şirket bulunan VBR şirketinin 17 Kalerin "her türlü inşaaUn Türk sım 1989 tarih ve ( P H Q muteahhit vc firmalarmca EDCU0941) sayıh bir yazıyla, yapılması" yulundaki karara ay işçi statusunde çalıştırdığı mimar kırı hareket ettikleri belirtıliyor. ve mühendislere, düzenlenen proBu çerçevede, TMMOB üyesi ba je tasdik belgelerine imza koymazı mühendisierin, kendi adlannın lan talimatı verdiği öğrenildi. Söz düzenlenen sahte belgelerde kul konusu yazıda, VBR tarafından laruldığını Dışişleri Bakanlığı'na çalıştırılan beş Türk mimar ve bildirdikleri öğrenildi. mühendisinden halen devam YASEMİN ÇONGAR eden ve daha önce tamamlanmış olan "iç düzenleme" işleriyle ilgili projelere matbu belgelere kendi adlannı yazarak onay vermeleri istendi. Bu istem, kısaca TUSLOG olarak bilinen ABD Lojistik Grubu'nun HQ TUSLOG/DE kodlu genelgesine dayandırıldı. Dışişleri'ne basvuru Usulsüzlük iddiaları VBR şirketinde işçi statüsünde inşaat mühendisi olarak çalışan bir Türk inşaat mühendisinin Dışişleri Bakanlığı'na yazdığı 20.11.1989 tarihli dilekçeyle güııdeme geldi. Söz konusu dilekçede, VBR şirketinin yapıığı projeleri Dışişleri Bakanhğı'nın ilgili tebliğine uygun düşürmek gaye siyle, projeye vurulacak matbu damgaya çalıştırdığı Türk mühendislerinin ad ve TMMOB sicil numarısını yazması istendiği belirtilerek, "Yanlış uygulamadan dolayı mağdur duruma düşmemek için bakanhğın göriişii" istendi. Dilekçedeki istem ve şikâyet Dışişleri Bakanhğı'nın 25 Ocak 1989 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan "T.C ile ABD hükümetleri arasındaki ikili anlaşmalar kapsamına giren inşaat faaliyetlerine ait esas ve usuller tebligi2"de yer alan hükümlere dayandırılıyor. Söz konusu tebliğin •esasJar' bölümünün V bendinde, ABD'ye ait üs ve tesislerdeki inşaat işlerinin Türk muteahhit ve firmalarmca yapılmasını hükme bağlıyor. ANKARA (ANKA) Bütçe gelirleri arasında en büyük kaynak durumunda olan vergilerde ücretlilerin aleyhine olan gelişme, artaANKARA (AA) Bu yıl için tüm ekonomi içinde ağırhklı norak devam ediyor. de dış ticaret rejiminde yapılan minal koruma oranı yüzde 59.50*düzenlemelere rağmen, 27 sektör den yüzde 48.84'e, efektif •koruMaliye ve Gümrük Bakanlığı de koruma oranlannın yüzde ma oranı ise yüzde 64.98'den yüzverilerinden yola çıkarak yapılan 50'nin üzerinde olduğu belirlen de 46.39'a düşürüldü. Aynca 15 değerlendirmeye göre gelir vergisektörün nominal koruma oranı di. si içinde ücretlilerin payı artarken Ankara Sanayi Odası'nın araş arttı, 34 sektörün koruma oranı işverenlerin payı geriliyor. Yılın ilk tırması na göre aynca 15 sektör düştü. Efektif koruma oranı, 22 on ayında toplanan 20 trilyon 2 de koruma oranlan düzenlemeler sektörde yükselirken 22 sektörde milyar liralık verginin 7 trilyon 578 sonucu artış gösterirken, 34 sek azaldı. milyar liralık bölümü gelir vergitörde azaldı. Araştırma sonuçlanna göre dış sinden oluştu. Bu tutar içinde beASO tarafından, Bilkent Uni ticaret rejiminde yapılan düzenleyan esasına göre vergilendirilen işversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. melere karşın, nominal koruma veren, serbest meslek erbabı ve diSübidey Togan ile Ortadoğu Tek oranı yüzde 50'nin üzerinde 19 ğer mükeHeflerin payı yüzde 15.8 nik Üniversitesi öğretim üyesi sektör bulunuyor. Yüzde 20'nin oldu. Oran geçen yılın aynı döneProf. Dr. Hasan CHgun'a yaptı altında olan tek sektör ise yüzde minde yüzde 18 düzeyinde bulunlan araştırmada, "gümrük ver 15.72'yle çırçırlama. nuyordu. Buna karşılık, yandan gilerindeki ayarlamalann, koruŞu anda Türkiye'de en yüksek fazlası ücretlilerden toplanan gema araçlan ile yurtiçi endüstrile koruma yüzde 194.05 ile alkollü lir vergisi tevkifatının payı yüzde re sağianan nominal ve efektif ko içkilerde. Bu sektörü yüzde 71.3'ten, yüzde 78.3'e yükseldi. Yıruma düzeylerini hangi yönde 147.32 ile bitkisel ve hayvansal lın ilk on ayında tahsilat, beyana yağlann imali, yüzde 128.58 ile etkilediği" incelendi. dayalı vergide yüzde 77.6 artışla 49 sektörün ele ahndığı araştır bahkçuık, yüzde 107.72 ile alkolbir trilyon 199 milyar liraya, gelir ınaya göre bu yıl dış ticarette ya süz içkiler, yüzde 103.92 ile un ve vergisi tevkifatında, yüzde 121.9 pılan son duzenlemelerden sonra unlu ürünler sanayii izliyor. artarak 5 trilyon 930 milyar liraya ulaştı. Geçen yıllardakı uygulamalara dayanılarak, gelir vergi27 KASIM 1389 si tevkifatının en az yüzde 55'inin Dövizin Oöviz Efektif Döviz Efektif ücretlilerden toplandığı göz önünCinsi Alış Satış Alış Satış de bulundurulduğunda, ücretlilerin topiam gelir vergisi içindeki 1 ABO Doları 2311.37 2316.00 2309.06 2322.95 payının yüzde 50'yi aştığı belir1 Avustralya Doları 1811.88 1815.51 1781.08 1820.96 leniyor. 1 Avusturya Şilini 182.13 182.49 181.95 183.04 1 Batı Alman Markı 1280.32 1282.89 1279.04 1286.74 1 Belçika Frangı 60.99 61.11 59.95 61.29 Kurumlar vergisi 1 Danimarka Kronu 329 65 330.31 326.35 331.30 548.37 549.47 539.05 551.12 Yılın ilk 10 ayında gelir ve ku 1 Fin Markkası 1 Fransız Frangı 374.95 375.70 374.58 376.83 rumlar vergisi toplamı geçen yılın 1 Hollanda Florini 1136.36 1138.64 1135.22 1142.06 aynı dönemine göre yüzde 96.3 ar1 İsveç Kronu 360.31 361.03 356.71 362.11 tışla 10 trilyon 708 milyar liraya 1 İsviçre Frangı 1432.96 1435.83 1431.53 1440.14 ulaştı. Gelirlerden alınan vergiler100 İtalyan Lireti 173.69 174.04 170.74 174.56 de gözlenen bu artışa karşılık ser1 Japon Yeni 16.11 16.14 15.95 16.19 vetten alınan vergiler yüzde 16.4, 1 Kuveyt Oirtan 7769.30 7784.87 7637.22 7808.22 mal ve hizmetlerden alınan vergi1 Sterlin 3616.60 3623.85 3612.98 3634.72 ler ytizde 68.5, dış ticaretten alı 1 Suudi Arabistan Rryali 616.38 605.90 619.47 617.62 nan vergiler de yüzde 57.6 arttı. Vergi yarası AsO ARAŞTIRMASI büyüyor Gümrük dııvari geçit vermiyor Bir ekonomide yatırımları arttırmak ve büyümeyi hızlandırmık istiyorsanız başvurabileceğiniz iki gerçek kaynak var İç tasar> ruflar ve dış tasarruflar. * önce iç tasarrufları ele aialım. Bir ekonominin kendi bünyesinde, elde edilen gelirlerin genel anlamıyla tüketime yönelmeyen bölümü, topiam iç tasarrufları oluşturur. Elde edilen gelirin ne kadar büyük bölümü tüketimden alakonup tasarruf edilebiliyorsa topiam tasarruflar da o kadar artabilir. Bu artış gönüllü tasarruflarla, gelir elde edenlerin tasarruf eğilimlerinin artmasryla sağlanabileceği gibi devletin vergileri arttırmasıyla, yani zorunlu tasarrufların artmasıyla da sağlanabilir. İç tasarruflarda gelirin artış hızından daha hızlı bir artış sağlanabiliyorsa bu iç tasarruf oranının arttığını gösterir. İç tasarruf oranının artması, gelir^ elde edenlerin, yarının refahı için bugünün refahından vazgeç» meleri ya da geçirilmeleri anlamına da gelir. Dış tasarruflar ise bir ekonominin kendi bünyesi dışından sağlayabildiği tasarrufların toplamını ifade eder. Dış tasarruflar, dış kredi biçiminde ya da yabancı yatırım sermayesı biçiminde gelebilir. Sağlayabildiğiniz dış tasarrufların miktarını arrtırabtldiğiniz ölçüde, iç tasarruflarınızı fazla arttırmadan da topiam tasarruf hacminizi büyütebilirsiniz. Kullanabileceğiniz topiam tasarruf miktarının artması ise yatırımlarınızı arttırmanız ve büyümeyi hızlandırmanız için size daha geniş olanaklar sağlar. Türkiye'nin de aralarında bulunduğu birçok 'kalkınma yolundaki ülke' 196O'lı ve 1970'li yıllarda büyük ölçüde dış tasarruf kullanma olanağı bularak yatırımlarını arttırdı, sanayileşmesini ve kalkınmasını hızlandırdı. Ne var ki bu dış tasarrufların büyük bölümü dış kredi olarak sağlanmıstı. Dolayısıyla faiziyle birlikte geri ödenmesi gerekiyordu. Bir ülkenin net olarak dışarıdan borçlanabildiği dönemlerde dıştan içe bir tasarruf enjeksiyonu sağlayarak elde ettiği avantaj ve rahatlık geri ödemeter nedeniyle tersine dönebiliyordu. Yani ülkeden dışarıya net bir tasarruf transferi söz konusu oiabiliyordu. 1980'li yıllar, başta kimi Latin Amerika ülkeleri olmak üzere birçok borçlu ülkenin bu çıkmazın içine yuvarlandığı yıllar oldu. Söz konusu ülkelerde ekonominin bünyesinden dışa tasarruf transferi başlayınca, zaten yetersiz olan iç tasarrufların bir bölümünü dışa aktarma gereğinin doğması, içeride yatırıma ayrılabilecek tasarruf miktarını daha da azalttı Buna karşın yatınmlan sürdürme ve büyümeyi hızlandırma girişimleri ise karşılıksız parayia yapıldığı için enflasyonu körükledi. Sonunda üç hatta dört hanelı enflasyonun gündeme geldığı gorüldü. Hiperenflasyonla ekonomik durgunluk bir arada yaşanmaya başlandı Geçenlerde TÜSİAD tarafından düzenlenen bir seminere konuk konuşmacı olarak katılan ABD Ulusal Ekonomik Araştırmalar Bürosu Direktörü Prof. Carliner, dış tasarruflara dayalı hızlı kalkınma devrinin sona erdiğini, hızlı kalkınmak isteyen ülkeleri n mutlaka iç tasarruflarını arttırmak zorunda olduklarını vurguladı. Prof. Carliner iç tasarrufları arttırmak için bir zorunlu tasarruf yöntemi olarak enflasyonu kullanmanın bir çıkar yol olmadığını da belirtti. O halde çıkar yol hangisi? Enflasyonu daha da azdırmadan büyümeyi hızlandırmak istiyorsanız ne yapabilirsiniz? Bir yandan dış tasarruf dengesini yeniden lehinize çevirmek, yabancı yatırım sermayesini de devreye sokarak dıştan içe tasarruf aktarmak için çaba göstereceksiniz. Ama asıl çabayı, enflasyon vergisi dışındaki yıllarta iç tasarrufları arttırmak için kullanacaksınız Bunu sağlamak için bir yandan gönüllü tasarrufu çeşitli yöntemlerle özendirmeye, diğer yandan vergi gelirlerini hızla arttırmaya ve kamu açıklannı kapatmaya çalışacaksniız. Toplumdaki tasarruf eğiliminin kısa sürede büyük değişiklikler göstermesi beklenemeyeceği için ilk yapılacak şeyin vergi gelirlerini arttırmak olduğunu unutmayacak' sınız. Bütün bunlar 1988 den itibaren içten dışa büyük miktarda tasarruf aktarma çıkmazına saplanmış bulunan Türkiye için de geçerli. Önümüzdeki dönemde bir yandan enflasyonu aşağı çekerken diğer yandan büyüme hızını yükseltmek istiyorsak mutlaka vergi gelirlerini arttırmak zorundayız. Topluma yeni vergiler yüklemek hiçbir iktidar için sevimli değil ama halkın çok geniş bir bölümünün sırtına ağır bir yük getiren 'enflasyon vergisi'ni düşüreceğine dair inandırıcı bir program ortaya koyabilen bir iktidar, adil bir vergi reformunu pekâlâ popüler hale getirebilir ve uygulayabilir. Bu sayede vergi gelirini arttırabilir ve kamu açıklannı kapatmaya başlayabilir. Daha güzel yarınları özlüyorsak bunun bedelini bugün odemek zorundayız. Bu bilince varmadan düzlüğe çıkmanın, enflasyonsuz büyümeyi sağlamanın mümkün olmadığını, özellikle vergi vermeyi sevmeyen kesimlere anlatmanın zamanı sanınm geldi. Kapsamlı bir vergi reformu yapmadan enflasyonu düşüreceklerini ve büyümeyi hızlandıracaklarını söyleyenler kendilerini ve halkı yanıltıyorlar. Bunu bilelim ve yüzlerine vuralım. DÖVİZ KURLARI Ocak ekim döneminde 5 servetten alınan vergi 156 milyar, mal ve hizmet vergisi 5 trilyon 932 milyar, dış ticaretten alınan vergi 3 trilyon 193 milyar lira düzeyinde gerçekleşti. Kaldınlan vergilerin tutan ise 13 milyar lira oldu. FAX GONPAA.Ş Ç O K HIZLI M P İ t n e y B o v r e s COKFARKLI «i ST. 134 34 5 4 * 1 6 1 2208 « 132 87 61 ANK 136 39 15 • 137 25 65 İZM 225215
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle