17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HABERLER CUMHURİYET/U HP'DENE VAR NE YOK? GUNLEREN KOPUGU AHMETTAN ANKARA Fransanın Ankara Büyuketçisi ErtcRoulttau, "Blliyor musun" dedi. "Bulgarların Türkleri sınırdışı ettiğlnl söylediğimizde, Madam Mitterrand ne sormuştu?" ABD Büyükelçısı Morton Abramowitz'in ıkâmetgâhında yemekteyiz. Mr. Abramowitz, Rouleau'nun aorusuna dudak buküyor, "Bilmem" anlamına. Mösyo Rouleau, Ankara Belediye Başkanı Murat Karayalçın'a dönüyor. Gulerek aynı soruyu yineliyor. Karayalçın da "Bilmem k i " diye boynunu büküyor Fransa Büyukelçıst. ısrar edıyor: "Tahmin edin bakalım." Karayalçın, "Madam hertıalde Türtder de KürrJere zulOm ediyor, dedi" diye yanıtlıyor. Rouleau: "Hayır. Başka." Karayalçın. biraz daha zorluyor: "Türkiye de zaten insan haklanna aldırmıyor mu?" dedi. Rouleau. baklayı daha fazla saklamak ıstemiyor. Kıs kıs gülerek Madam'ın yanıtını açıklıyor: "Madam ne dedi bilryor musunuz? Dedi M Bukjanstan'da Türk var mı?" Ortak bir kahkaha krizi yaşanıyor. • * PKK vahşetınden acaba Madam Mitterrand'ın haberi otdu mu? Eğer, dün aıans dinlemeyi kaçırmış, pazar rehavetinden kurtulup gazetelere de (eğer yazdılarsa) göz atmamış ise pek sevdiği Kürt kadınlarıyla çocuklarından 19'unun boğazlandığını bilemeyecek. Fransa Büyükelçisi, o akşam gayet ölçülü, nazik ve dostane konuştu' "Sorunlannızı kimseye anlatamıyorsunuz. Avrupa'da küçük bir lobiniz yok. Kürtler Avrupa'da destek buluyoriar. Çünkü adamları var, destekleyenleri var. HerkesJe konuşuyoriar, davalarını anlatıyorlar. Siz ise hiçbir çalısma yapmryorsunuz." Konuşmadan acı bir gerçek ortaya çıkıyor Madam Mitterrand'ı Cıst üste Kürt heyetlen zıyaret ederken Bulgarıstan'dan kovulan bir tek kişi gidip sorunu Madam'a anlatmıyor. Oenilebilir ki Madam kim oluyor? Bunu diyemeyiz. Madam'a çok, hem de çok aldırdık. Kızgınlıktan neredeyse yatağa düşüyorduk. Bulgar zulmü Madam'a anlatılmadığı gibi başka ilgili yetkiH çevrelere de anlatıldığt kuşkulu. Bu konuda yalnızca Dışişleri Bakanlığı'nın resmı görev olarak bilinen başvurulan var. Oysa ki Batı'da asıl kamuoyu resmı temaslann dışında oluşuyor, oluşturuluyor. Madam'a kızgınlığımız bu yüzden. Bu gerçeğin biz de farkındaytz. Çunkü Madam'ın hiçbir resmi görevi ve işlevi yok. Ama Batı'da kamuoyları üzerinde büyük etkisı olduğu da kuşkusuz. Fransa^ da insan hakları ile ilgili girişimlerin başını çekiyor. Belki sayılan 4O'ı 50'yi bulan çeşitli azınlıkların sorunlarını gündeme getiriyor. Kurtler de bunlardan biri. Madam'ın Kürtlere arka çıkması, Kürtlerin ve onlan destekleyenlerin kendisini yeterince etkilemesinden kaynaklanıyor Madam'ın Bulganstan konusundaki bilgisizliği, "cehaletlnden" çok Türkiye'nin ihmalinden, lobicilikteki sefaletınden... Türkiye, Bulgar zulmünü yansrtamadığı gıbı, korkanz PKK vahşetini de anlatamayacak. Inöııü: Kürt ayrıım yapmayız Madama Ulaşabilmek tç Politika Servisi SHP Genel Başkanı Erdal İnönii, partisinin Guneydoğu polıtikası ile ilgili göruşünün net ve açık bir şekilde progratnda yer aldığını belirterek "Programa, Kürt sorununu koymak, vaUndaşlanmızı kökenlerine göre ayınnak, onlan bir başka insan diye göslernıek olur. Onan için böyle bir böliim koymuyonız, ben koymam" dedi. Inönü, 141, 142, 163. maddelerin kaldınlması gerektiği görüşünü de yineledi. Son gunlerde, camilerden çıkan vatandaşlann, "hükiimetin de özendirmesiyle" türbanı bahane ederek gösteriler yaptığını vurgulayan Inönü, "Din adamlannın, Türkiye'de Müslümanlığın laik bir düzen içinde yaşadıgını, vatandaşlara anlatması gerektiği ni" söyledi. Milletvekillerinin ihracı konusunda, disiplin kurulundan "bekitBmedik" üzücü bir sonuç çıktığını kaydeden Inönü, istifalarla ilgili olarak da, "lstifalar biri çok üzdii, tam aynldılar mı, onu da bilmiyorum. Ancak, 'parti yöneıimini beğenmiyorum' diye, aynlmanın mantıgını da anlamıyonım. Yok, eger başka parti karmak için aynlmışlarsa, ona da saygı duyanm" dedı. SHP İstanbul örgutü tarafından düzenlenen 2. tl Danışma Kurultayı dun tstanbul'da toplandı. Danışma Kurultayı'na, Oenel Başkan Erdal Inönü'nün yanı sıra Genel Sekreter Yardımcıları, Tufan Dogu, Nail Gıirman, SHP Grup Başkanvekili Hasan Fehmi Guneş, PM üyeleri Ayla Akbal, Mehntet Mogultay, Ahmel tsvan ıle milletvekilleri, Anakent Belediye Başkanı Nurettin Sözen, ilçe belediye başkanları ile 700'e yakın partili delege katıldı. şısında bazı çevrelerin sevinmeye kalkmamalarıru da belirterek, "Biz, bülün bu engelleri aşabilecek güçteyiz" a?di. Karakaş, çözüm olarak, olaganustu kurultayın en kısa zamanda toplanmasını önerdi. Daha sonra söz alan Büyükşehir Belediye Başkanı Nurettin Sözen de, SHP'nin daha önce karşılaştığı sorutüarda olduğu gibi, demokratik ve serinkanlı bir tutumla bu sorunu da aşacağını söyledi. Sözen, 7 milletvekilinin partiden ihracının, kesinlikle Doğu halkına karşı bir davraıuş olmadığını, bunun da en kısa zamanda anlaşılacağını belirtti. SHP PM üyesi Mehmet Mogoltay ise, partinin, Guneydoğu ve Kürt sorunu ile ilgili bir programı yoksa, konferansa katılanların yargılanamayacağını savundu. Moğoltay, "Genel Başkamm yanlış anlamasın, beni affetsin. ama genel başkanlık, üstelik sosyal demokrat partilerde genel başkanlık ciddiyet isteyen, sonımluluk isteyen bir iştir" biçiminde konuştu. Partiden istifalara da değinen, Moğoltay, kendisinin istifa etmeyeceğini belirterek, Genel Başkanın partililere sahip çıkmasını istedi. Eleştirileri yanıtlamak üzere protestolar arasında kürsüye gelen Genel Sekreter Yardımcısı Nail Gurman ise görevden almalar konusunun, Baykaldan çok, Saglar döneminde yaşandığını söyledi. Tasfiyecilik yönündeki eleştirilerin doğru olmadığım savunan Gurman, hiçbir polıtikanın MYK, PM ve grupta görüşülmeden belirlenmediğini, bu gibi eleştirileVin haksızlık olduğunu kaydetti. İstanbul Milletvekili tstnail Cem de, partinin, belli sıkıntıları aşacak güçte olduğunu bildirdi. Partide ideoloji eksikliği olduğu görüşunü yineleyen Cem, olağanüstü kurultayı Genel Başkanı tnönü'nün toplantıya çağırması gerektiğini vurguladı. MANTIĞINI ANLAYAMIYORLM İstanbul'da tl Danışma Kurultayı'nda son istifalar konusunda da konuşan tnönü, "Parti yönetimini begenmiyorum diye aynlmanın mantığını anlayamıyorum" derken Karakaş da olaganustu kurultayın toplanmasını istedi. kültürel kökenlerini araştırmak için yurtdışına gitme zorunluluğunu hiçbir şekilde anlamıyorum. Bunlan niçin burada antşbrmayalım. Bu toplanü, külturel yapı içerisinde bir siyasal toplantı idi. Toplantının boyle olduğunu farkedince, arkadaşlanma gitmeyin dedim. Daha önce ise benim de davetli olduğum bu toplantıya birkaç milletvekilimiz de katılsa ve görüşlerimizi bildirse istedim. Ancak gördüm ki mesele bizim görüşlerimizi anlatma ortamından çıkacak, oradaki gorüşleri tasvip şeklini alacak. Onun için gitmelerini istemedim." Hakkâri'nin Yuksekova ilçesinde PKK'nın 21 yurttaşı kaüetmesini şiddetle kınayan SHP Genel Başkanı tnönü, "Bu vahsete hâlâ son veremeyen hükümeli, yetkilileri de aynı şiddetle kınıyonım" dedi. Kısa bir süre sonra Hakkâri'ye giderek vatandaşlara, "başsaghgr dileyeceğini de belirten tnönü, daha sonra şöyle konuştu: "Guneydogu'da yaşayan vatandaşlanmızın içinde bulunduğu içler acısı sorunlar hâlâ çozulememiştir. Ülkemizin birinci sorunu olmakta devam etmektedir. Bu sorunun TBMM'de en açık şekilde tartışılmasını istedik. Buna hâlâ cevap verilmedi. Oradaki vatandaşlanmız, en büyük tedirginlik ve huzursuzluk içinde. Can guvenlikleri yok. Bu olaylar ne zaman duracak belli değil." Bölgede sureklı sorgulama, baskı ve tedirgin etme hali bulunduğunu belirten Erdal tnönü, bu olayların sona ermesi için orada bulunan gtivenlik güçlerinin halkla birlikte olması gereğini vurguladı. Katılımı ve heyecanıyla bir "kunıltay" havasında geçen toplantıda açış konuşmasım yapan tl Başkanı Karakaş, partinin derin bir bunalım yaşadığını, "maksadını aşan" cezalarla ihraç edilen milletvekillerinden sonra ortaya çıkan ıstifalann çok üzücü olduğunu söyledi. Karakaş, SHP'nin bazı sıkıntılar içinde olması kar vurgulayarak "Düıtyanın çeşitli yerlerinde var, başka ülkelenle var. 'Türkiye'de federasyon halinde özerk bölgeler olmalı' diyorlar. Bunu kabul etmiyoruz. Türkiye Cumhuriyeti'nin yapısı, Kurtuluş Savaşı'ndan, Lozan Antlaşması'ndan beri ortaya çıkan yapısı uniter bir devlet yapısıdır. Uniter devtet, bütuncu devlette, federatif sisteıtı yoktur." diye konuştu. 7 milletvekılinin disiplin kurulu kararı ile ihraç edilmesine de Saygı duruşu ile başlayan Dadeğinen Inönu, Paris'teki Kürt nışma Kurultayı'nda konuşmak toplantısına giden milletvekiHeriüzere kürsüye gelen Genel Başkan nin disiplin suçu işlediklerini beInönu'ye bazı partililer "istifa" lirterek, ihraç edilmelerine ilişkin diye bağırmaya çalıştı. Ancak, sagöruşünü şoyle açıkladı: yılan uç ya da dört olan bu kişi"Türkiye'de yaşayan insanlann, İer gorevlilerce dışarı çıkanldi. Bu arada, genel yönetime yonelik eleştirileri yanıtlayan Genel Sekreter Yardımcısı Nail Gurman, delegelerin çoğunluğu larafmdan uzun süre protesto edildi. Bazı üyeler, Gurman'ın konuştuğu kürsüye doğru yurüduler. I) Başkanı Ercan Karakaş ile diğer partililerin araya girmesi ile durum yatıştırıldı. r ' SHP'nin viraj haftası (Baştara/ı I. Sayfada) tartısılacak. Gerek parti yönetiminin, gerek istifa eden ve ihraç edilen milletvekillerinin beklentisi özellikle bu haftanın ikinci yansında parti içi muhalefetten ve ağırlıklı olarak Batılı örgütlerden de yeni istifaların gelmesiydi. Ancak "seçimli olagaoüstü kunıltay"ın gündeme gelmesi bu eğilimi nasıl etkilediği sorusunun yanıtı da bu hafta başından itibaren alınrnaya başlanacak. Genel Başkan Erdal tnönünün de "seçimli olaganustu kundlay"a soğuk olmayan bir tavır alması, istifa karannda olanlan bir süre beklemeye yönelttiği alınan haberler arasında. lnönü'nun çevresi, "seçimli olaganüstü kunıltay" önerisine sıcak yaklaşırken, Baykal yanlısı olarak bilinen bazı milletvekilleri de öneriyi, "BayWal'ın çevresini bir an önce degiştirmek" için iyi bir fırsat olarak değerlendirdiler. Ancak "seçimli olaganustu kunıltay" önerisine karşı çıkanlar da var. Son dönemde, Güneydoğu'daki insan hakları ihlalleriyle "bölge dışından bir parti yöneticisi" olarak ilgilenen Genel Sekreter Yardımcısı Halil Akyüz, de karşı çıkanlardan biri. Son dönemde bölgeye yakınlığı nedeniyle, istifa eden guneydoğu örgutlerini arayan Akyüz birşeyin altını ısrarla çiziyordu; "Sabırlı olun. Belli ki bir deprem geçiriyoruz. Tepkilerin dozunu arttırmayın. Hem siz il başkanısınız. CHP gelenegindc, kriz anında il başkanlanna önemli görtvler duşerdi. Böylesi döncmlerde partiyt il başkanlan salüp çıkardı. Zaten SODEP'in kunıluşunda da bu CHP geleneginin izleri göriilmüşriir. Bu koşullarda da partiye siz sabip çıkacaksınız." Ancak, bir çok kişi gibi Akyüz de Güneydoğululan ikna edememişti. Bölgedeki insan eğilimlerini yakından bilmesi gereken Akyüz, olaganustu kurultayın loplanmasına karşı çıkıyor. Akyuz'ün karşı çıkma gerekçelerinin başında "partiye yaran olmaz" duşüncesi geliyor. Çünkü Baykalcılar kendi listelerini getirecekler kurultaya. Bundan da çıkacak sonuç belli. Bu durumda parti içinde saflar daha keskin biçimde aynlır. Bu da ayrışmaya katkı sağlamaktan başka bir sonuç getirmez. Yöredeki parti yöneticileri bir yandan istifalan dosyalara doldurup, bugün genel merkeze göndermek üzere hazırlık yaparken, diğer yandan da "olaganustu kurultay"ı tartışmaya başladılar. Mardin tl* Başkanı "yedilerin ihracı'ndan sonra kentte oiuşan havayt "Eğer istifa etmeseydik, kimsenin vanına çıkamazdık" diye anlatıyor. Mardin'de partinin tabelaları inmiş. "Kirayı nasılsa biz ödüyorduk" diye istifa edenler şimdi partinin eski il merkezinde oturuyor. İhraç edilen Mardin milletvekili Adnan Ekmen'in telefonlan hiç durmuyor. Yöredeki gelişmeler, anında telefonla Ankara'ya aktanlıyor. Dün Ekmen'i arayanlar Diyarbakır'da istifa edenlerin S bin kişiyi bulduğunu, ıstifalann davullu zumalı kutlandığını, Twgut Alalay merkez yoklamasıyla belediye başkan adayı gösterilince partiden aynlan bağımsızlann kendileriyle yakın ilişkiye girdiğini, bu ayrışma sırasında DSP'ye geçenlerin de "yeni olusomda vanz" mesajı gönderdiklerini anlatıyordu. tnönü, Mersin gezisi dönüşünde Ankara'da bulunan MYK üyeleriyle günün büyük bölümünü beraber geçirmiş, bir lokantada yapılan "Güveçli" toplantıda da herkesin göruşünü dirüemişti. Hemen herkesin görüşü ayruydı: "Bir deprem geçiriyoruz". Sorun bu depremin nasıl atlatılacağıydı. Çözümün anahtan da, onaylıyormuş gibi bir ytiz anlatımıyla her görüşü dinleyen ancak sonunda bildiğini yapan Erdal tnönü'deydi. SHP keskin bir viraja giriyordu. Bütün iş direksiyonun başındaki kişiye kalmıştı. Gaza ya da frene basarken otobüs uçurumdan mıyuvarlanacaktı, yoksa ustaca bir kavisle yoluna devam mı edecekti. Yolun sonunda "küçi^k bir ceza puam" almak gibi de bir seçenek kalmamıştı. NOTLAR SHP'nin Guneydoğu politikasının "yeleri kadar açık olmadıgı" yolunda eleştiriler bulunduğuna dikkat çeken SHP lideri Inönü, "Bu konudaki poKtikamız net vc açıktır" dedi. lnönu, anlattıklarının, SHP programında bulunan konular olduğunu da belirterek "Biz kiiltürel kökenleri degişik diye insanlan ayırmayız. Ayırma göriintüsu, ayırma özentisi de yapmayız, yapmamalıyız. Onun içia programımızda Kurl sorunu yoktnr diye bizi eleşlirmek yanlıştır. Kürtçe konuşan insanlar var, ben Kiirdnm diyen insanlar var. Bu, bir gerçek. Öyleyse niçin Kürt sorununu programa koymuyorsunuz diye sorabilirsiniz. Ama şu da bir gerçek ki külturel kökenleri ne oiursa olsun, insanlanınızı biz birlikte yaşalmaya çalışıyoruz. Sen şusun, sen busun, sen Kürtsün, sen Arap kökenlisin diye, bunu programımıza geçirmek kimin yaranna olur? Kimsenin yaranna degildir" diye konuştu. Bu koken farklılıklannın, iç p » litikada oy almak için kullanılabileceğine dikkat çeken tnönü, bunun demokrasilerde normal karşılanabileceğini soyledi. "Ancak bir parti programında böyle bir ayrıraı ortaya çıkarmak soruBU çözmez, tam terâne sorunu daba büyuk boyutlara götüriir" diye konuşan Erdal lnönu, bu konudaki görüşlerini şöyle açıkladı: Türkiye'nin resmi ve egitim dili Türkcedir. Çağdaş uygarlık dilimiz Türkçedir. Devletin berkese Türkçe öğretmesi temei görevidir. Ama bu herkesin anadili Türkçedir demek degOdir. Onun için böyle yapay çözümler peşinde degiliz. Gerçegi soyluyoruz, ama o gerçege dayanan balkımızı bütünlük içinde, demokrasi tcinde yaşatacak bir düzeni de ozlüyoruz. Onun için programımıza, Kürt sorunu diye bir bolüm koymuyonız. Ben koymam. Çünkü bu yanlıştır. Vatandaşlanmızı kökenlerine göre ayırraak. ister Diyarbakır'da. ister lstanbul'da otursunlar, onları bir başka insan diye göstermek olur. Niçin toplum içinde, çogunluktan ayrı bir insan gibi ister bu arkadaşlanmız, böyle şej istediklerini sanmıyorum. Bu politika için yapılabilir, istismar edilebilir, arkadaşlanm alınmasın, o anlamda söylemiyorum, ama bu yanlış yaklaşımdır. Böyle şe> sosyal demokrasilerde olmaz. Turkiye Curahuriyeti'nin yapısında böyle bir sey yoktur. Boyle bir yol bizi. daha mutlu yaşatmaz." tnönü, konuşmasında milletvekillerinin istifasmdan sonra yaptığı açıklatnada, "aynmcı olmayı kabul etmiyoruz" şeklindeki konuşmasının basında, yanlış yer aldığına dikkati çekerek "Ben genel goruşümü söylüyordum. Ancak ertesi günkü gazelelerde İnonu ayrılanlara aynlıkçı dedi' diye haber çıklı. Ben öyle bir şey söylemedim" dedi. lnsanların, kendi ana dillerini rahatça konuşabilmesi ve bunun suç sayılmaması için gerekli çahşmaları yaptıklannı anlatan Inönü, Kürt sorunu konusunda daha fazlasını isteyenlerin bulunduğunu da TELETEKNIK "YILLIK BAKIM SÖZLEŞMESİİLE BİLGİSAYARLARINIZIN GELECEĞİ GARANTİDE. Kanıtlanmış Teleteknik güvencesinden şimdiye kadar yararlanmamış Commodore PC • sahiplerine benzersiz bir hizmet: "Yılhk Bakım Sözleşmesi"! Teleteknik, bu sözleşme ile bilgisayarlarınızın ömrünü uzatmak üzere yıllık bakım ve onarımlarını üstleniyor. Siz, bilgisayarlarınız için uygulanan periyodik bakım ve checkup'lara, servise ve işçiliğe, yedek parçaya ücret ödemiyorsunuz. Hem bilgisayarlarınıza yerinde ve öncelikli servis olanağından, hem de donanım ve yazılımda danışmanlık hizmetinden yine ücretsiz yararlanıyorsunuz. Teleteknik'in etkin hizmeti PC Y.B.S.'den* yararlanın. Güçlü Teknik Servis desteği ile bilgisayarlarınızın geleceğini garantiye alın. İZLENİMLER Kürtçe şarkılar serbest (Baftarafı I. Sayfada) Konuşmayı pek sevmeyen Erdal Inönü'nün bu kez o kadar çok söyleyeceği söz vardı ki. Bazılannı notlanndan kısa keserek özellikle ve uzun uzun Guneydoğu politikasıru anlattı. tnönü anlatırken satır başlarıru şöyle numaraladık: 1 Türkiye'de yaşayan insanlann içinde Türk veya Kürt veya başka kökenli olanlar vardır. Bu insanlann kökenlerini, dillerini, inkâr etmeyiz. Kürtçe de konuşabiiirler, şarkı da söyleyebilirler. 2 SHP programına ayrı bir Kürt konusu sokmayız. Çünkü insanlarımızın bir kısmını "Kürt kökenli" olarak ayırırsak onlara haksızlık etmiş olunız. Onlan kökenlerinden dolayı ayrırna tabi tutmuş olunız. 3 Resmi dil Türkçedir, ama insanlann anadili ile konuşmasım engelleyen, şarkı söylemesini eııgelleyen yasalara karşı çıkanz. 4 özerklik isteyenlere, fedcrasyon isteyenlere kesinlikle karşı çıkanz. Türkiye uniter bir devlettir, bunun dışında bir yapıyı asla kabul etmeyiz. 5 însan hakları sorunu uniter devlet yapısı içinde de çözülür. Mesele insanlar a eşit hak vermektir. Nitekim Batı'da pek çok ülkede farklı dil konuşan insanlar, aynı uniter devlet yapısı içinde yaşıyorlar ve insan hakları korunabiliyor. SHP'nin Guneydoğu hakkındaki politikalan tnönü için gayet net ve açık olarak bunlardı. Bu netliği de şöyle vurguladı: "Politikalanmız açıktır. İsterseniz parti medisinde de konuşursunuz. Konuşrnaktan bir sey çıkmaz..." tnönü dünyadaki bir yaklaşımdan söz etti. "Kürt sorununu" tüm dünyadaki Kürtleri bir araya getirmek şeklinde algüayan bir yaklaşımın ülkemiz çıkarlan açısından kabul edilemeyeceğine dikkat çekerek, Paris'teki konferansın bir kültür enstitüsü tarafından düzenlenmekle birlikte siyasi kişileri davet ederek siyasi bir boyut kazandığını vurguladı. thraç edüen 7'leri şöyle tanımladı: "Yanlış anlaşılmasni, onlar bölncüdür diyemem, ancak yanlış Ulenim verdiler. Hem bu nitelikte bir konferansa gittiler hem de konuşmadılar ve bizim bu politikalanmızı anlatmadılar." Sonra ihraç edilen 7 milletvekilini çok sevdiğini de belirterek şu mesajı verdi: "Ancak arkadaşhk başka, parti bagı başkadır. O arkadaşlan severim, ama parti politikasından « » «aviz vermem. Duygusal tep• kiler faridıdır, karariar duşünülerek alınmalıdır. Arkadaş bagı mı, yoksa parti bagı mı önemlidir, böyle zamanlarda ortaya p k a r . " "Demokrasi için erken seçim" sloganı ile toplanan Dayaruşma Kurultayı böylece SHP'nin Guneydoğu politikasırun tnönü tarafından örgtite anlatıldığı bir konferans niteliğine büründü. Daha sonra konuşan SHP'nin genel başkan adaylarından Ismail Cem de "SHP'nin Güneydotu poliükası dogradur" diye bir vurgulayaptıktan sonra meseleye sım a f ı bi r tahlü getirdi: m sa " O bölgede feodal düzeni yıkarsak ne ırkplık kalır ne de böliiciılük.. " Guneydoğu konusunda Inönü ve Cem ile aynı görüşü paylaşan delegeler bu konuşmalan alkışladılar. Diğerleri ise OTtM'in kulislerine dağılıp konuşmaya başladılar: "Genel başkan bize de bir hak tanıdı: Şarkı söyleyebiliriz..." Teleteknik ELEKTRONİK SANAYİ V E TİCARET A.Ş. Rıhtım Cad. Nesli Han No:207/2 Karaköy 80030 İstanbul Tel: (1) 152 50 33 (6 hat), Fax: (1) 151 84 56, Telex: 25731 tltk tr. *PC Y.B.S. yalncca Commodore marka PC'ler için geçerlidir. Bilgisayarınızın geteceğini garantiye almak için telefon, faks ya da mektupla Y.B.S. Koordinatörü Sibel Tütünoğlu ile doğrudan temasa geçebilirsiniz. .armoBcsui TOPKAPI SARAYI'NDA YAŞAM J.B. Tavernier 2000 lira (KDV içinde) Çağdaş Yayınlan Türkocağt Cad. 3941 Cağaloğlufstanbul Ödemeli gönderilmez. TÜRKİYE'ÎNÎN KALBİ ANKARA Mehmed Kemal 2000 lira (KDV içinde) Çağdaş Yayınlan Türkocağı Cad. 3941 Cağaloğlutstanbul Ödemeli gönderilmez.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle