Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/14 HABERLER 23 KASIM 1989 Bir mevlitli kutlama da Menemen'de SERDAR KIZIK tZMİR 24 Kasım Öğretmenler Günu öncesinde eğitim kurumlarında dinsel temalarla bir dizi uygulamalar gündeme geldi. Menernen'de ÖğretmenJer Günu kutlama etkinliklerinde Ilçe Milli Eğitim Mudurlüğu'nun oiuşturduğu komısyon, okullara bir yazı gönderdi. Yazıda, önceden yaşamını yitiren eğitimciler adına 23 kasım gecesi düzenlenecek mevlite öğretmerderin gelmesi istendi. Menemen Milli Eğitim Müdürü Mustafa Zeytin, devlet görevlisi olduğunu anımsatarak bir şey söylemeyeceğini belirtirken sorularımız üzerine şu karşılığı verdi: "Bunu bana değil, kutlama korailesine sorun... Hem sonra niçin tepki gosteriliyor? Mevlit, dlen ögreImenlerin nıhuna. Başka bir şey söylemeyeceğim. Telefonu kapatıyorum..." Bu arada tzmir Milli Eğitim Müdürlüğü Basın Bürosu'ndan Öğretmenler Günü öncesi Milli Eğitim Bakanı Avni AkyoVun TV'de 'ilgileneceğim' dediği 2 Ankaralı öğretmen hâlâ sürgünde Öğretmene 'kitap terörü' Ankara Ayrancı Ticaret Lisesi'nin iki Türkçe öğretmeni öğrencilere tavsiye edilmeyen Çitaplar okuttuklan gerekçesiyle başka okullara sürüldüler. Milli Eğitim Bakanı Avni Akyol, TV'deki açıkoturumda Uğur Mumcu'nun kendisine konu ile ilgili dosyaları iletmesi üzerine "İlgileneceğim" demişti, ancak bugüne kadar öğretmenlerin durumunda herhangi bir değişme olmadı. Çiğdem Avcı, Cudi Üstüner adlı öğretmenlerin öğrencilerinin yanında Orhan Kemal, Aziz Nesin, Muzaffer İzgü, Tarık Dursun gibi yazarlann kitaplan "yakalanmıştı" HAKAN AYGUN ANKARA Ankara'da Ayrancı Ticaret Lisesi'nde görevli iki Türkçe öğretmeni, öğrencilerinin yanında Orhan Kemal, Aziz Nesin, Muzaffer tzgü, Tank Dursun K. gibi çağdaş Turk yazınmın önde gelen adlarımn kitaplan "yakalandığı" için başka okullara sürüldüler. Konunun TV'deki bir açıkoturumda Milli Eğitim Bakanı Avni Akyol'a iletilmesine ve sürgünlerin üstünden bir ayı aşkın süre geçmesine karşın, öğretmenlerin uğradığı haksızhk duzeltilmedi. Ankara Valisi Saffet Anka. Bedük, "Öğretmenlerin sadece belli yazarlann kitaplannı tavsiye ettikleri için cezalandınldıklarını'' söyledi. "Kitaplan yakalatan" öğrencileri n ise okul disiplin kurulunda, "kitaplan öğretmenlerinin tavsiye elmediklerini ve öykü inceleme ödevi için uygun olup olmadıgını sornıak için sınıfa getirdiklerini" söyledikleri öğrenildi. Bir yandan Öğretmenler Haftası kutlanıp, öğretmenlere övgüler sıralanırken, diğer yandan "öğretmen kıyımı" sürüyor. Ankara Ayrancı Ticaret Lisesi Türkçe öğretmenieri Çigdem Ava ve Cudi Üstüner, bu kıyımın son ve en canlı örnekleri. Suçlan ise. BaNuri Güntekin, Ömer Seyfettin, Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Kemalettin Tugcu Jules Verne gibi tanmmış yazarlann yanı sıra Ahmet Günbay Yüdız. Raif CUasun, Hasan Nail Canat, Ahmet Lütfü Kazancı, İbrah.im Llvi Yavuz gibi kitaplan Tebliğler Dergisi'nde tavsiye edilmiş yazarlann kitaplan da vardı. Bunlardan ayn olarak öğrenciler, Orhan Kemal, Aziz Nesin, Muzaffer İzgu, Tank Dursun K., Yalçın Küçük, Fanık Güçlü gibi bakanlıkça tavsiye edilmemiş yazarların kitaplarım kan Akyol'un "Öğrenciler her da, öğretmenlerine "Bunlan incetürlii kitabı okuyabilirier" şeklin leyebilir mijiz?" diye sormaya gedeki sözlerine uygun olarak öğ tirdiler. rencilerini, verdikleri ev Biri lise birinci sınıf, diğeri lise ödevlerinde istedikleri öyküytl inikinci sınıf derslerine giren iki celemekte serbest bırakmaları. İki öğretmenin Bakan Akyol'a Türkçe öğretmeninin dersleri sıkadar yansıyan öyküleri mart rasında okulda "genel arama" ayında başladı. Müfredat gereği yapıldı. Okul Müdüru Necdel Şiöğrencilerine "bir öykü bik, Müdur Başyardımcısı ve inceleme" ödevi veren Türkçe öğ Türkçe oğretmeni Gıilen Baysal retmenieri Avcı ve Üstüner, öğ ile nöbetçi olan Türkçe oğretmeıırencilerini istedikleri öyküyü leri Ayşe Erdogan ve Çetin Erenincelemekte serbest bıraktüar. Bu den oluşan "arama ekibi", bazı nun üzerine öğrenciler, değişik ya öğrencilerin üzerinde "yakalazarlara ait öykü kitaplarını dıklan" Muzaffer tzgü'nün "Kagetirdiler. Getirilen kitaplar ara sabanın Yansı", Orhan Kemal'in sında Halide Edip Adıvar, Resat "Baba evi", Kemal Ateş'in ÇüriikKapı", Fanık Güçm'nün "İntilıar", Yalçın Küçiık'ün "Bir Sonın Olursa" adlı kitaplarının yanı sıra Aziz Nesin ve Tank Dursun K!mn kitaplarına el koydular. Öğrenciler disiplin kuruluna çağnlarak ifadeleri almdı. Öğrencilerin ifadelerinde, "Kitaplan öğretmenlerine verdikleri ev ödevi için nygun olup olmayacagını sormak için getiıdiklerini" söyledikleri öğrenildi. Savunmalardan sonra Milli Eğitim Müdürlüğü'nün öğretmenler için belirlediği cezalan n "Uki" geldi: Milli Eğitim Müdürü Akan imzasıyla gönderilen yazılarda, iki öğretmenin yapılan soruşturma sonucunda, "tavsiye edilmemiş eserleri tavsiye etmek, tartışmaya geçmek, Türk edebiyatına mal olmuş bir kısım eserleri dili nedenivle anlajamazsınız demek, dini inançlar konusunda yanb$ yorumlara sebep olacak sdz ve tavır içinde olmaktan" suçlu bulduklan ve "tevbih"le cezalandırıldıklan bildirildi. Öğretmenler suçlamaların hepsini' anlamışlardı, ama "dini inançlar hakkında söz ve tavır belirtmekten" dolavı haklannda soruşturma açılmadığı için bu konuda nasıl suçlu bulunduklannı anlayamadılar. Nedenini anlamaya çalışırlarken ise ikinci cezalan geldi. Yine Turgut Akan imzalı bir yazıyla, Çiğdem Avcı'mn Mamak ilçesindeki Tuzluçayır Lisesi'ne, Cudi Üstüner'in ise Keçiören'deki Mehmet Örücü IIköğretim Okulu'na sürüldükleri bildirildi. Ankara Valisi Saffet Arıkan Bedük 'ün de onayladığı bu cezalar hemen uygulandı. yapılan açıklamada, Menemendeki mevlit konusunun incelendıgj, Öğretmenler Günü kutlama etkinlikleri içinde mevlit töreni varsa bunun programdan çıkartılacağı belirtildi. Izmir Fatih Lisesi'nde de son sınıf öğrencileri önceki gün toplu olarak Islam dinini seçen ünlü pop rnüzik sanatçısı Cat Stevens'ın (Yusuf Islam) "Haystım ve tslamiyel" adlı konferansının videosunu izlemeye götürülduler. Bu arada EğitDer Karşıyaka Şubesi'nin Öğretmenler Günü nedeniyle hazırladığı "Çağdaş, Demokratik ve Sendikal Haklar tçin Öğretmenler Giınü" pankartının asılmasına Karşıyaka Kaymakamlığı'nca izin verilmedi. Ayrıca aynı şubenin öğrelmenlere dağıtmak üzere hazırladığı bildiriye Karşıyaka Kaymakamlığı'nın başvurusu üzerine Karşıyaka 2. Asliye'Mahkemesi tarafmdan yasak kondu. EğitDer şube yetkiliieri, aym bildiri için 6.11.1989 tarihinde izin ahndığını belirttifer. Bedük, Akyol'a direniyor Öğretmenlerin çağdaş Türk yazınının ünlü isimlerini öğrencilerine okuttuklan gerekçesiyle sürülmeleri olayı, TV'de düzenlenen bir açık oturumda gündeme geldi. Gazetemiz yazan Ugur Mumcu, Milli Eğitim Bakanı Akyol'a iki öğretmenin dosyasını verdi. Akyol da "Her tîirlıi kilabın okunmasından yana olduğunu" belirterek konuyla ilgileneceğini söyledi. Ancak öğretmenlerin sürülmelerinin üstünden bir ayı aşkın zaman geçmesine karşın, Akyol hiçbir girişimde bulunmadı. •• IZMIR'den HİKMET ÇETİMKAYA Çağın Neresindeyiz? İZMİR ANAP'ta Güzelciler yeni yöntemler geliştiriyor. SHP'de ise 7'lerin ihracından sonra başlayan dalgalanma sürüyor. ANAP'ta Kaya Erdem TBMM Başkanı seçilince, Dalan'la ilişkiye giren liberaller de şimdi ikiye bölündü. SHP'de genel merkez yanlıları aday bulamayınca olağanüstü ilçe kongrelerinin tarihi bir başka bahara ertelendi. şüne övgüler içeren kitapların okutulması resmi genelgelerıe tavsiye edilip okul kitaplıklan ve öğrenci çantalarına yerleştirilmektedir. Cumhuriyet ve Atatürk düşmanı yetiştirme kampları olan Kuran kursları ıle tarikat mensuplarının yönettiği öğrenci yurtları, siyasal iktidarın koruması altında izinli ızinsiz ülkenin en küçük yerleşim birimlerine kadar yayılmaktadır. Balıkesır'de gazete yasağı, 61 "Okulun adı: Battalgazi Ortayaşındakı Saliha Şener'e "Kürt okulu. Okul Komisyonu 95.1986 çe konuşma" cezast, Manisa'da günü Yılmaz Çopur'un başkankitap okuyan Özkan Avşar'a lığında üyelerden Özcan Kartal, yurttan atılma gözdağı, Merzifon Ramazan Zengin, Turgut Kibar ve Menemen'de Öğretmenler ve Ekrem Aksemsettinoğlu'nun Günü'nde "mevlitli kutlama" ge iştiraki ile toplanıp 4 maddelik nelgesi, Ankara'da türbanlı kız karar almıştır. Kararın 1'inci ların yürüyüşü, jzmir'de kltaba maddesi, "Yüz on üç adet kitakarşı rektör baskısı siyasal ge btn okul krtaplığından çıkartılmalişmelerin öteki yüzünü yansıtı sı ve belirtilen adet roman, hiyor. kâye, şiir türünden kitapların Gerçekten biz çağın neresin alınması" şeklindedir. Çıkarılmasına karar verilen kitapların deyiz? Bilgisayarıyla, son model oto bazıları şunlardır: Orhan Kemobilleriyle, telefon ve faks gi mal'in 'Grev'i, Aziz Nesin'in 'Mabi çağın gereksinimi olan aygıt hallenin Kısmeti', Fakir Baykurt^ larla "çağdaş bir görüntü" çiz un 'Irazca'nın Diıiiği', Talip Apaymeye çalışıyoruz. Oysa doğuda dm'in 'Dtıvar Yazıları', Gorki'nin yollar kardan geçit vermiyor, iş "Düşkünler'i, Uğur Mumcu'nun çi, memur, esnaf, emekli kan ağ 'Suçlular ve Giiçlüler'i, Fikret hyor. Okullarda gerici eğitim, yo Otyam'ın Can Arkadaş'ı, Fuat kına hiçbir engel tanımadan de Altınsoy'un 'Hendekler'i, Sevgi 'Barış Advam ediyor. Okullara kitap ya Soysal'ın sakları konuyor. Çağdaş yazar lı Çocuk'u, Şaban Özdemir'in ların yapıtları çocukların ellerin 'Çağdaş Arap Öyküsü'dür. Acaden alınıp yırtılıp parçalanıyor. ba bu kitaplar kütüphaneden hangi gerekçeyle çıkanlmıştır?" SHP Genel Sekreter Yardımcısı Adnan Keskin, "eğitim tonu TBMM Plan ve Bütçe Komislarına" eğilen ve önem veren bir yonu üyesi SHP Nevşehir Milletkişi. Yarın Öğretmenler Günü ol vekili Cemil Seymen, 1990 bütması nedenıyle kendisine "Mil çesi üzerine konuşurken soruli Eğitim'de neler oluyor?" diye yor: Türkiye çağın neresindesorduk. Aldığımız yanıt şu oldu: dir? Bugün Milli Eğitim'de Başbakanlık bütçesindeki arArapOrtadoğu küttürünü yer tış, 1989 bütçesine oranla yüzleştirmeyi ilke kabul eden bir tel de 113, Oiyanet İşleri bütçesinsefe ve sistem hâkimdir Bu deki artış ise yüzde 256. amaçla sağlıklı düşünmenin, Acaba Milli Eğitim bütçesintoplum ve doğayı algılayıp irde deki artış ne kadar 1989'a göre? lemenin yollannı öğreten ders Yüzde 172... ler zorunlu olmaktan çıkartılmtş Cemal Seymen sürdürüyor tır. Ders kitaplarının isimleri milli konuşmasını: tarih, milli coğrafya örneğinde Toplam gelırter içindeki ücoiduğu gibi değiştirilmiş, içerdık ret payı Türkiye'de yüzde 16.4 leri bilgiler hedefe ulaşmayı ko iken Nijerya'da yüzde 27, Malezlaylaştıracak niteliğe büründü ya'da yüzde 37, Kenya'da yüzde rulmüştür. Klasikler, çağdaş bil 41, Kbngo'da yüzde 40, Sudarf gileri içeren yayınlar yasaklanıp da yüzde 47. Biz hangi ülkeyle bodrumlara atılırken tarikatların aynı düzeydeyiz biliyor musuçıkardığı dergilerin; yobazlığa, nuz? Çad ile Türkiye bu konugericiliğe, teokratik dünya görü da aynı duzeyde... Unîversitede tartışması KINAMA = EğitDer Öğretmenler Günü'nün 12 Eylül dönemince ilan edildiğini bildirerek kınadı. (Fotograf: Uğur Günyüz) 24 Kasım Öğretmenler Günü kutlamaları bugün başlıyor EğitDer: Oğretmen avutuluyor mağanlar verilecek. Bakan Avni Akyol'un da katılacağı bu törenden sonra, saat 10.00'da Ankara'da bulunan ve Milli Eğitim'e üstün hizmetleri geçmiş, hayatta olmayan eski Milli Eğitim bakanlannın kabirleri ziyaret edilecek. Kabir ziyaretlerine Milli Eğitim Bakanlığı Musteşan İhsan Sezal ile müsteşar yardımcıları ve genel müdürler katılacak. Bugun ayrıca 71 ilden il temsilcisi yılın öğretmenleriyle bu yıl ilk kez Ankara'ya davet edilen il temsilcisi emekli öğretmenler ve KKTC'den seçilen 3 oğretmen Ankara'ya gelecekler. Üç gün süreyle Ankara'da misafir edilecek öğretmenler, yarın saat 10.30'da Başbakan Yıldınm Akbulut, 11,30'da da TBMM Başkanı Kaya Erdem ve saat 13.30'da da Cumhurbaşkanı Turgut Özal tarafmdan kabul edilecekler. Bilkent tarafmdan düzenlenen "Üniversite Gençliğinde Lyum Sorunlan" konulu sempozyum başladı. Açılışta konuşan Bakan Avni Akyol, eğitimin bir "uyum" olduğunu belirterek, "Uyum doyumdur. Gençlerde doyum olmadığı zaman uynmsuzluk başlar" diye konuştu. EğitDer'in dün yaptığı basın açıklamasıyla 24 Kasım Öğretmenler Günü kınandı. Açıklamada 24 Kasım'ın öğretmenieri yanıltmaya uyutmaya yönelik oiduğu iddia edildi. EğitDer açıklamasında daha sonra şu görüşlere yer verdi: "24 Kasım, 12 Eylül yönetimince ilan edilmiş bir gündür. Oysa 12 Eylül yönetiminin iktidan alır almaz ilk çattıgı, halkın gözünde ilk degerden düşürdüğü kesim ogretmenlerdir. Öğretmen örgütünü kapatarak öğretmenieri örgiitsıiz bırakan, yöneticilerini vatandaşlıktan çıkaran. binlerce öğretmene meslekten el çektiren, binlerce öğretmeni sürgün eden, binlerce öğretmeni sonışturmalardan geçiren aynı yönetimdir. Bugün, bağımsız yargı organlannın akladığı bir orgütü yasadışı ilan eden, mal varlığına el koyan da onlardır. Ve sanki lütuf bağışlamış gibi, 24 Kasım'ı öğretmenler günü ilan eden de onlardır. Bizim için 24 Kasım, Atatürk'ün, tahtabaşında fiilen öğretmenliğe başladığı gün olması açısından önemlidir." Haber Merkezi 24 Kasım OğretmenIer Günu kutlamaları bugun başlıyor. Milli Eğitim Bakanı A>ni Akyol, kendileri ile ilgili her kararda gençlerin katılımının gerektiğini belirterek "Gençlere rağmen değil gençlerle birlikte olunmalı" dedi. EğitDer ise yaptığı açıklamada "24 Kasım, kamuoyu ve öğretmenieri avutmaya yönelik, 12 Eylül yönetimince ilan edilmiş bir gündur" denildı. Milli Eğitim Bakanlığı'ndan dün yapılan açıklamaya göre, 24 Kasım Öğretmenler Gunu nedeniyle düzenlenecek etkinliklere bugün başlanacak. Ilk toren bugün saat 09.00'da Milli Eğitim Bakanlığı'nda yapılacak. Başoğretmen salonunda düzenlenecek törende, şehit oğretmen ailelerine ar tZMİR (Cumhuriyet Ege Biirosn) Ege ve Dokuz Eylül Üniversitelerinde öğrencilerin kantinlere açtıklan okuma masaları ile ilgili huzursuzluk sürüyor. Üniversite yöneticileri, okuma masalarının ticari amaç doğrultusunda kullanıldığını ve yasak yayınlann masalarda yer aldığını belirterek bunları kontrol altına almak istiyor. Dün protesto yürüyüşü yapan öğrenciler ise topladıkları paralarla günlük gazete, dergi aldıklarını, ticari bir amaç gütmediklerini, üniversite yöneticilerinin kendilerini baskı altına almak için masalannı kaldırmak istediklerıni söylediler. Ege Üniversitesi Ziraat, Edebiyat ve Mühendislik fakültelerinde bulunan okuma masaları ile ilgili "kaldınna" karan öğrenciler tarafmdan tepkiyle karşılandı. Ege Üniversitesi Yönetim Kurulu tarafından alınan bir kararla, fakulte kantinlerinde bulunan okuma masalannın kaldınlması dekanlıklardan istendi. Bunun üzerine dün Ziraat ve Edebiyat fakültelerinde öğrenciler olayı protesto ederek eyiem yaptı. Ziraat Fakültesi kantininde düzenlenen dinletiden sonra yapılan kouuşmada, dekarüığm aldığı katı tavır kınandı. Edebiyat Fakültesi kantininde ise dün öğle saatlerinde toplanan öğrenciler, okuma masasını kaldırtmama karan aldı. öğrenciler, dekanlığın masa için "sorumlu öğrenci aradığını" saptadıklarını belirterek dekanlığa iki yüz imzalı, "Okuma masasının sorumlusu biziz" imzalı bir dilekçe verdi. Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Gönül Öney, öğrencilerle karşılıklı konuşarak yaptıklan işin yasal olmadığı yolunda bilgi verdiğini söyledi. Prof. Dr. Gönül Öney, "Kantinlerde okuma masası açılması yönetmeliğe aykındır. Aynca, rektöriük öğrencilerin daha ucuz kitap aimalan ve kiralamalan için yakında bir yer açacaktar. Biz de öğrencilere yer verdik. Kütüphanede masa verdik. Ancak kabul etmiyorlar. Bu işin kontrolsuz olmasına karşıyız. Yasaklanmıs kitaplar masalarda yer alı>or. Zor ve zorbalıgı se*mem. Fakültelerin genelinde aynı anda yonlendirüen bu okuma masalan ile ilgili tavnmız da açık" dedi. Biliııı diüıyası çıkış yolu arıyor ORHAN BURSALI ANKARA Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu TÜBÎTAK'ın 25. kuruluş yıldönümünde düzenlenen Bilim ve Teknoloji Haftası'nda kurumun çeşitli enstitü ve bölümlerinin etkinlikleri ve üzerlerinde çalışılan projeler tanıtıldı. Bir yandan da TÜBlTAK çalışmalarının genel değerlendirilmesi yapıldı ve ülke kalkmması, dünya pazarlannda soz sahibi olunması için zorunlu olan bilim ve teknoloji üretimine gerekli maddi desteklerin verilmemesi, TÜBlTAK sanayi işbirliğinin istenildjği gibi gerçekleştirilememesi eleştirüdi. Türkiye'de bilim ve teknoloji üretiminin yeterli ve ülke ihtiyaçlannın öngördüğü ölçülerde bir türlii yapılamamasının nedenleri ve çeşitli eleştiriler şöyle özetlenebilir: tiler, ancak bu fonun gelirleri henuz belirsizdir ve Türkiye'nin bilim ve teknolojide zorunlu sıçramayı yapabilmesi için yeterli olacağı da şuphelidir. Prof. Yüsuf Vardar, TÜBİTAK çalışmalarının olumlu geliştiğini belirttikten sora, "Acaba islenilen dıizeye niçin erişilememedi?" sorusunu yöneltti. Vardar bilim teknolojiekonomipolitika dörtgeninde, bilime gerekli önemin verilmediğini, "ülke otoritelerinin" bu konuda yanılgı içinde bulunduklannı belirtti. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı Ali Coşkun, Amerika'da 730 bin, JaTürkiye ekonomisi için kurtuluş olmadığıni vurguladılar. Bu konuda, bilim adamları ile hükümet arasında görüş aynlıkları belirgin bir şekilde ortaya çıktı. Başbakan Yıldınm Akbulut, ANAP'ın ekonomi polıtikalannı, bilim ve teknolojiye verilen büyük önemin kanıtı şeklinde gösterdi. "Artık her türlü teknolojinin ithal edilebildiğini" belirtti. Yabancı şirketlerle onaklıkların kolaylaştırıidığım, dış teknolojiye "kucak açıldığını" söyledi. Devlet Bakanı Mehmet Yazar ise "Döviz bol, bilim ve teknik adamlanmız, sanayicilerimiz uçaklar dolusu dış ülkelere gidip geliyorya gelip güçlerini birleştirmeleri gerektiğini, TÜBİTAK bünyesinde sanayiye her alanda hizmet verecek bölümler olduğunu, araştırmalann, uygulamalann sanayinin ihtiyaç duyduğu sahalara kaydırılması gerektiğini, TÜBİTAK bünyesinde yapılan çahşmalardan sanayicilerin haberdar olmadığını belirtti ve şu somut taleplerde bulundu: • Sanayicilerle sektörel düzeyde düzenli toplantılar yapılması, • Piyasa araştırmalanrun yoğunlaşması ve bilgilerin pazarlanması, • Bilim merkezleri ile sanayi arasında eleman değişimi yapılması, laboratuvarlann ortaklaşa kullarulması. Doçent Cemil Ankan, TÜBİTAK enstitülerinin çalışmaiarının sanayiyi çok yakından ilgilendirdiğini, teknolojinin üretildiği yerden, rnutlaka sanayiye aktarılması gerektiğini, TÜBİTAK'ın bilim dünyası ile sanayi arasında önemli bir köprü gorevinin olduğunu belirtti. TÜBlTAK haftası konuşmalanndan ve tartışmalanndan şu genel sonuç çıktı: Türkiye'de gerçek anlamıyla bilim ve teknoloji üretimi 6. Kalkınma Plam'nda öngörüldüğü gibi gayri safi milli hasıladan bilime yüzde 1 pay aynlmasmın gerçekleştirilmesine, Bilim ve Teknoloji Foriu'nun bir an önce işleruk kazanmasına ve her şeyden önce ülkenin milli bir bilim ve teknoloji politikasının saptanmasına bağlı. Bakalım Türk bilim dünyası bugüne kadar süregelen kaderini değiştirmeyi, siyasi iktidarların vurdumduymazlığını sarsmayı başarabilecek mi? TÜBİTAK'ın 25. kuruluşyıldönümü ve 'Bilim ve Teknoloji Haftası' TÜBİTAK ödiilü Pmf.Bor'ıuı TUNCAY ÖZKAN ANKARA TÜBİTAK'ın 25. kuruluş yıldönümüne rastlayan "bilim ödülü" bu yıl tarikat üyesi bir profesöre verildi. Turkiye'de bundan önceki uygulamalarında başarılı çalışmalar yapan bilim adamlarına her yıl verilen ödüle layık görülen Hacettepe Üniversitesi Profesörü M. Nad Bor, KadiriRufai Tarikatı'mn önde gelen isimleri arasında bulunuyor. Bor, yayımladığı bir makalesinde de canlıların kalplerinde "AlUh'ın imzasının bulunduğunu" iddia etmişti. Bilim çevreleri, Bor'a verilen ödülün subjektif değerlendirmeler sonucunda ve "tarikat dengeleri gözetilerek" saptandığını öne süruyorlar. TÜBİTAK tarafmdan Naci Bor'a tıp dalında ödül, "Kardiyo vasküler bypass fizyolojisi, elektrolitlerin plasental aktarımlan, insülün salgılanmasının ve karaciğerde tutulmasımn ölçülmesi, iz elementlerinin neden oiduğu hastalıklar ve tedavileri, tıpta araştırma eğitimine katkılan ile TÜBtTAK Doğa Dergisi'nin bilim dünyamıza ŞİŞLt AYİN TÜBtTAK tarafmdan 1989 yılı bilim ödülüne değer kazandınlmasındaki üstün görülen Kadiri Rufai Tarikatı'nın onde gelen isimlerinden Prof. Dr. gayret ve başanlan" nedeniyle verildi. .Naci Bor bir ayinde yanaklanndan şiş geçirerek ayin yapıvor. Maddi kaynak yetersizliği Türkiye, bilim ve teknoloji araştırmalanna gayri safi milli hasılasının ancak binde 2'sini ayırmaktadır. Bu rakam gelişmiş ülkelerde yüzde 2 ile 3 arasmdadır. Türkiye 110 milyon dolarlık bir harcamayla "bilim ve teknoloji üretmeve" çalışırken, Amerika'da bu alandaki harcamalar 90 milyarı, Japonya'da 35 milyart, Almanya'da 19 milyarı bulmaktadır. 6. kalkınma planmda. gayri safi milli hasıladan bilim ve teknoiojiye ayrılan payın yüzde l'e çıkartılması öngdrülmesine rağmen, bu, pratikte gerçekleşmemiştir. TÜBtTAK toplantılarının açılışına katılan Başbakan Yıldınm Akbulut ve Devlet Bakanı Mehmet Yazar, "Bilim ve Teknoloji Fonu" oluşturulması için yasa tasarısı üzerinde çalışuklannı belirt Bilim ve Teknoloji Haftası'nda, TÜBİTAK ve üniversitelerin Türk sanayii ile "kucaklaşması" istekleri ağırlık kazandı. Bilim adamları, "bilim ve teknolojiye ağırbk vermesi için iktidarı zorlamak zorundayız" görüşünü savundular. ponya'da 436 bin, Almanya'da 134 bin araştırmacı bulunduğunu, Türkiye'de ise toplam araştırmacı sayısının 8 bin olduğunu belirtti. (Bu sayının da yüzde kaçı fiilen araştırmacı olarak çalışıyor, tartışmalı) Konuşmacılar TÜBİTAK'ta ucretlerin duşuk olduğuna, kaliteli birçok araştırmacının çok daha büyük paralar karşılığında dış ülkelere ve özel sektore gittiğine işaret ettiler. Profesör Canan Toker, Türkiye1 den yurtdışına bir beyin göçü olgusu olduğunu belirtti Konuşmacıiann çoğu, iktidar politikacılarının aksine, teknoloji transferinin lar. Üniversitelerimiz online bilgi bankalanna bağlandı... Şimdi, is bizim çok çalışmamızda" görüşlerini savundu. Gerek Türkiye'nin genel bilim ve teknoloji politikasını eleştiren gerekse kendi bölumlerindeki etkinlikler üzerine bilgi veren konuşmacıiann, üzerinde en çok durdukları konu, bilim dünyası ile sanayi arasında işbirliğinin eksikliği oldu. TÜBlTAK haftasında bılimlc sanayinin "kucaklaşma isteği"nin yoğunluğu dikkati çekti. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı Ali Coşkun devletin, özel sektörün ve üniversitelerin düzenli aralıklarla bir ara