Katalog

8 TEMMUZ 1988 HABERLER CUMHURİYET/7 DYP lideri Demirel'in Cumhuriyet'e demeci: Başbakanlık gerüerimde kaldı BETÜL UNCULAR ANKARA DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel, Cumhuriyet'in çeşitli konulara ilişkin sorulanru yaıutlarken, " ö z a l Cumbnrbaşkanı, Demirel Başbakan" düşüncesini reddettiğini, hiçbir göreve talip olmadığmı ve hiçbir kombinezona girmeyeceğini söyledi. Demirel, "Başbaluudık filan bcnim gerilerimde kalmtş islerdir. Bugünkü siyasi arenada kişiliğimi zedeleyecck bir nzlaşmaya gtamem" dedi. Geçmişte Cumhurbaşkanlığı makamına üniformalı kişiler arasında büyük hevesler olduğunu savunan Demirel, Cumhurbaşkanını seçme yıllarının Tflrkiye'de hep sıkıntılı geçtiğini, sıkıntıb olmasının başka nedenleri bulunduğunu vurgulayarak şöyle konuştu: GUNLEREV KOPUGU AHMET T4N ÇMIKAYA BELEDIYLSI Fen işten Muduriugu DEMİREL'DEN IJniformalı kişiler arasında 'Çankaya bizimdir" gibi bir heves uyanmazsa Meclis o işin içinden çıkar. SHP bizim rakibimiz değildir. Bizi rahatsız etmez. ANAP'a oy veren seçmen in yarısı AP seçmenidir. Onu ANAP'tan kurtaracağız. Tiirkiye bugün iktidar diye bir şeyin varhğını hissetmiyor. Fatih Köprüsü'nün yer seçiminde hata varsa bize aittir. niden Türkiye idaresini d e aiırsak yapacagırmz iş; bu hedeflere Türkiye'yi yeniden yöndtmeklir " dedi. Demirel bu konudaki somut önerilerini mayıs ayında yapüan büyük kongre konuşmasında somut biçimde dile getirdiklerini de belirterek, kongre konuşmasının bu bölümünü madde madde okudu. Ekonomik ve sosyal konularda DYP programımn ana ilkelerini 27 maddede toplayan DYP Genel Başkanı, enflasyonun yüzhedeflerini rakamlarla çizdi. 2000 de 10'un altında olacağını, denk yıhnda Türkiye'nin 200 milyar ki bütçe yapılacağını, iç ve dış borç lovat/saat elektriği, 50 milyon ton yükünün taşınır hale sokulacağıçimentosu, 2.5 milyon ton kâğı nı, kalkınmanm ekonomik, sosdı ve 3 milyon ton şekeri olması yal ve kültürel boyutlarıyla dengeıektiğıni vurgulayan Demirel, geli şeküde olacağını, vergide adabunlann hepsini 1970'li yıllarda letin sağlanacağını söyledi. Demiplanladıklarını ve ona göre prog rel, "Gayet pragmatist ve ilkeler ramlar yaptıklannı bildırdi. De olarak buraya konmtış; daha evmirel, "Tiirkiye muayyen bir he vel bu ilkeleri gerçekleştirdik. defe ulaşmayı bırakmış, ber şeyi Bunlan gerçekleştirmek problem kendi haline bırakmıştır. Biz ye değildir" diye konuştu. Ekonomik önlemler alındıktan sonra dokuz ile 15 ay içinde hissedilir sonuçlar vermemesi halinde, ya önlemlerin ya da uygulamanın yanlış olduğunu anlatan Demirel, "Biz iktidara gelirsek 9 ile 15 ay içinde hissedilir sonuçlar alabilecek tedbirieri biliyonız. Hedefler budur ' dedi. yanına yaptığı kâr kabyor. Sadece zarar gören zarar görmüs oluyor. Devlete bukuki otorite kazandırmak lazım. Onun için DGM'leri getirmiştik ki, bu Fransa'da da vardır. ^Bunlar Istiklal Mahkemeleri de değildir. Onlara hep karşı çıkmışızdır. Eger DGM'ler gibi tedbir almazsak 1 Türkiye Istiklal Mahkemeleri ne bile gitmeye zorlanabilir. Bugünkü tatbikatı degerlendiremem, çok fazla bilgim yok. Çok fazla da bir şey yapılmış degil. Basına yönelik işlemler DGM'lerden gelmiyor, daha çok hükumet tarafından tabrik edih'yor. Hukümet basından rahatsızdır. Rahat gibi goriinüyor, ama rahatsızdır." "12 Eylül öncesi ve sonrası Demirel arasındaki fark'Ma ilgili duşünceler konusunda Demirel şu görüşleri dile getirdi: "12 Eylül öncesiyle sonrasında hangi düşüncelerimi degistirmişim? Ben eskiden de derookratüm, şimdi de demokratım, eskiden de hürriyetçiydim, sosyal devletçiydim, laik devletçiydim, şimdi de öyleyim. Eskiden de fukaralıga, cahilliğe, işsizliğe karşı kampanya açmıştım, mücadele vermiştim, yine onu verdim. Yani esId Demirel 'le yeni Demirel arasında biraz daha iyi tanınma farkı vardır. Tabii ki 89 yıl zarfında bnnca badise oldu. Hiçbir şey de degişmemiştir diyemem. Ama benim beikemiğim duruyor." "Bu makamı üniformalı kişiler arasında ordu nüfuzunu kullanarak elde etmek isteme dunımlan vardı ki 1970 mart muhtırasınııı arkasındaki durum odur. 1983'ö şu aada tartoşmak istemiyonım. Hali kazırda böyle bir dunım görülmüyor. Eger o zamana kadar çıkmazsa, üniformab kişiler arasında 'Çankaya bizimdir' gibi bir heves ayanmazsa Meclis o işin içinden çıkar. O hevesler ber zaman gözlenemez, hissedilemez. Çuakn saati, zamanı gelince bakanınız önünüzde olur." 9 S m p t r O İ İ İ f h a h c İ C Cumhuruaşlaiiifî&İîkü'nun önü "bahşış Amerikan direği" ile ay& « f I I I C U C l i n u a i l ^ l ^ rjmfatılryor. Türk direklerinin çivisi mi çıktı? Başkentin kör karanlık gecekondu mahalleleri dururken zaten aydınlık olan Cumhurbaşkanlığı Köşkü'nün önüne "sistem dıkme" fikri Amerikalılann mı, yoksa Türtdenn mi? Sayın Cumhuruaşkanı'nın duvarının önü Amerikan armaflanı direkle aydınlatlırkerı fikri soruldu mu? Bu sorulann hiçbirinin yanıtını alamadık. Çünkü 25 metrelik armağanı kabul ettiği anlaşılan Fen İşleri Mudürluğü'nün müdürü on günden ben notları yanıtsız bıraktı. (Fotoğraf: Rıza Ezer) ÇankayaSa S akıp Sabancı, tüketici tabanını siyasal kitle tabanına dönüştürmek ve 15 ay sonraki Cumhurbaşkanlığı yarışında "ben de vanm" demek amacında. Bunun için PİAR'a "Sabancı'nın halk gözündeki göriintüsü" başlıklı bir kamuoyu araştırması yaptırıyor. "Sabancı'nın en çok hangi yönii hoşunuza gidiyor?" diye sorduruyor. Sonra da Sizce Sabana; Belediye Başkanı, Başbakan, Cumhurbaşkanı olabilir mi?" diye soru yöneltiliyor. Bizce Sabancı'nın Emirgân'daki atlı köşkünden Çankaya'ya taşınması için hiçbir eksiği yok. Açık sözlü. Geniş ufuklu. Her alanda konuşabiliyor. Demeçlerini NVashington Post'da yayımlatacak kadar nüfuzlu, İstanbul'da yayımlanan Işletme ve Muhasebe Bülteni'ne verecek kadar mütevazı. Sabancı fikir ve düşünce açısından Sayın Evren'e haleflik yapacak kadar açık sözlü ve samimi ve her alanda konuşabiliyor. Bunun kanıtı, Muhasebe Bülteni'nin haziran sayısında yayımlanan demeci. Işte bu demeçten bazı kesitler: "Bana diyorlar ki, 'tzmit'e geldin, fabrika kurdun. Allah razı olsun, ama çevreyi de kirletiyorsun'. Doğnı kardeşim, 'Sanayi var, baca var, atık da var. Kirlenme olur diye sanayileşmeyeceğiz' diyemiyonız. Realiteyi kabul edelim. Kapıcı Marlboro istiyor. tsçinin yaşama koşullan geriye gidiyor. Yanlış tamam. Ama, buna bir recete bulalım. Bunlar birbirinden kopuk olmaz. Palyatif olur dayım!.. Bırak şimdi suçlu aramayı, elli milyon yiyecek golü. Biz 52 tane bina yapük. Acaba rakiplerimizden onda birimiz kadar yapan var mı? 'Benim yaptığım reçete en mükemmel' yaniışlıgının içindeyiz. Hatalar ve suçlar birinci ve ikinci kompartımandaki insanların (müteşebbislerin ve hiikiimetlerin). Sanayi iiriinü ihraç etmek mi? Hayaldi kardeşim. Bana 1952'lerdeki bugünkü fotografı gösterseler, 'Sabancı sen ömründe bunlan göreceksin' deselerdi, ben de derdim: 'Benle dalga mı geçiyon sen?'" Sabancı'nın Cumhurbaşkanı olması için hiçbir eksiği yok dedik. Evren'in ancak geçen hafta girebildiği Beyaz Saray'a Sabancı iki yıl önce girmiş, Reagan'la karşılıklı yemek yemişti. Dedik ya Cumhurbaşkanlığı Forsu'na " S A " eklememesi için eksiği yok, fazlası var. ANAP'a giden seçmenimizin bir kısmını biz kurtardık. Geriye kalan kısmını da kurtaracağız. Bugün ANAP'a oy verenlerin yansı AP seçmenidir. İİlke iyi idare edilşeydi belki gidiyor denebilirdi. Ülke çok kötü idare edilmis"SHP'nin DYP'ye iktidar yo tir. Vebal vardır. Bugünkü idarelunu kapatacagı" görüşlerine ka nin arkasmda dnrmakta bn vebali tılmadığını belirten Demirel, bu önce bize oy vermiş seçmen çok konudaki soruyu yanıtlarken, kolaylıkla anlayacaktır." "Herkes kısmetini alır, SHP biDYP lideri Demirel, ekonomik zim rakibimiz degUdir" dedi ve durumla ilgili sonunuzu yanıtlarşöyle devam etti: ken, Türkiye'nin 2000 yıhndaki " S H P bizi rahatsız etmez. SHP ile mücadelemizde bir sıkıntıya düşmeyiz. Geçmişte bize oy veren seçmen AP'li seçmendi. Buna hatın sayılır seçmen kitleleri katıldı. Anıı çeldrdek seçmen duruyor. Bizim 4 milyon 600 bin oyumaz odur. 19T7"de aldıgımız oydnr bn. Bizim sıkıntımız 1983'te biz olmadıgımız için, bizim seçmenimizin önemli bir kısnıı MDP'ye, ANAP'a dagılmıstır. Ecevit SHP ile işbirliğinde ısrarlı ANKARA (AA) DSP'nin doğal başkanı Bülent Ecevit, yürürlükteki seçim sisteminin değiştirilmesi gerektiği görüşünü tekrarlayarak, "SHP'liler, son seçünlerde ANAP'a yarayan seçim sisteminin, şimdi de kendilerine yarayabileceğini duşünebiliyorlar" dedi. Bülent Ecevit, gerçek demokrasilerde yüzde 8.5, hatta daha az oy alan partilerin parlamentoya girebildiğini, hükümette yer alabildiklerini kaydetti. yarayacağını düşünebiliyorlar. Belli ki yüzde 30'un üzerinde oy toplamayı hayal bile edemeyen ban SHP yöneticikfi, iktidara gelebilmeyi şansa baglamakta sakınca görmüyorlar. Sosyal demokratlık, bazı ilkelere ve moral degeriere baglılıgı gerektirir. Fakat bnndan önceki SHP yönetiminin seçim sistemi konusunda böyle bir moral kaygısı yoktu. Şimdiki SHP yönetiminin konuya bu açıdan da bakacagını nmanm." engellediği için sahip çıkıyoıiar. DSP'nin parlamentoya girebilmesini engeleyebilmek ugruna. ANAP'uı demokrasiyi engellemesine yardımcı oluyoriar." İnönü'nün çabası SHP'lilerin bir yandan Marksist sosyalistlerin parti kurabilmelerini ilke olarak desteklediklerini, a n a aslında iki partili sistemi savunduklannı öne süren Ecevit, şöyle devam etti: " S H P , genel başkanlanmn ağzından açıkça iki partili sistemi savunuyor. Nitekim bundan kısa bir siire önce lstanbul Üniversitesi Mezunlan Cemiyeti'nin bir loplantısında konuşurken, Sayın Erdal İnönü, iki partili sisteme donüş eğilimini olumlu bir gelişme saydığını açıkça söylemisti. Oysa 19501960 arasında iki veya iki buçuk partili sistemin acısını en çok çekenlerin ve dile getirenlerin başında ve 1960'tan sonra 2 partili sistemden çok partili sisteme gecüebilmesi için en çok çtfba harcayanlann başında merbum tsmet Moral değerleri Ecevit, SHP'nin yürürlükteki Seçim Yasası'na, güçlü bir iktidar olma beklentisiyle karşı çıkmayacağı iddialarıyla ilgili olarak, "Sosyal demokratlann moral degerlerinin bir takım çıkarlann önünde olması gerektigini" söyledi. Ecevit, şöyle konuştu: " S H P içinde seçim sistemini kasıtlı olarak benimseyenler, bu seçim sisteminin son seçimlerde ANAP'a yaradıgını, fakat önümüzdeki seçhnlerde beUd SHP'ye Güçlü iktidar Bülent Ecevit, "Seçim sisteminin degişmesiyie, karma hükümetlerle bir istikrarsızhk yasanabileceği" yolundaki göriişlerin hatırlatılması üzerine de şöyle dedi: "Demokrasi ancak karşıtlann veya rakip partilerin gereginde uzlaşmayı içlerine sindirebilmeleriyle yürür. Karma bükumetler de bir tur uzlaşma egitimidir. Ancak bazı SHP'liler bu seçim sistemine, belki de karma hükümetleri engelledigi için degil, sırf DSP'yi Bugüne kadar hiç hacca gitmeDYP lideri "DGM'leri Türki diğini bir soru üzerine açıklayan ye'ye siz getirdiniz, siz hangi Demirel, Allah kısmet ettiği takamaçia getirmiştiniz. Bugün sizin dirde gitmeyi düşündüğünü belirgetirdiginiz DGM'lerin işleyişini terek bu konunun Allah'la kul nasıl bulayorsuııuz?" biçimindeki arasında olduğunu söyledi. İş çevreleriyle ilişkisinin ve kisoruyu şöyle yanıtladı: "Biz şunun için getirdik. Nor şisel dostluklannın her zaman sttrmal hukuk düzeni içinde bizim düğünü bir başka soru üzerine anmahkemelerimizde devlet rejimi latan Demirel, iş çevrelerinin bune taalluk eden, bilbassa anarşi günkü hükümetten zarar gördükye, teröre taallnk eden hususlar lerini savundu. Demirel, hüküda devietin adalet mekanizması iş mette eşitlik kavramı ve hak duyleyip ceza verebttir hale gelinceye gusu olmadığı için hükümetin iskadar çok zaman geçiyor. Ceza tediğine zarar verdiğini, istediğimüessir olmaktan çıkıyor. Hukuk ne menfaat sağladığını öne sürdü. devletinin bukuki otoritesi olmuDYP Genel Başkanı Fatih Köpyor. Böyle olunca da ber yapanın rüsü'yle ilgib tartışmalar konusunda da görüşlerini açıklarken şunlan söyledi: "Köprünün yerinin isabetsiz olduğu göruşüne katılmıyonını. Projenin hazırlanması talimatını 1975'te ben verdim. 1977'de proje tnönn geliyord». " hazırdı. 1980' de tekrar iktidara geldiğimizde mesdeyi caulandırSeçimde işbirliği dım. 6 kasım seçimleri sonrasınve birleşme da hükümet kuruldu, bir ay daEcevit, " S H P ile yapüabikcek, ha gecikseydi köprünün temelini, seçim çevreleriıin bölüşnlmesi Atatürk Barajı temeli gibi o günseklindeki bir isbirligi, ileride kar kii hükümet atardı. Köprünün her ma hükümetlerde birlikte görev şeyi mevcuttu. 5 sene evvel taalmanın, giderek birieşmeye va raamlanması lazımdı. 198083'te ran bir gelişmenin baslangıa ola ülkeyi idare edenler oralara epey bilir mi?" sorusuna da şu karşı gitmiş, gelmişlerdir. Sayın Evren de gitmiş gelmiştir. Köprii yerini hğı verdi: "Tabii bu olasıhk da akla ge tespit ediyoruz filan diye. Eger yer lebilir, fakaı bence asıl önemli seçiminde bir hata varsa, proje biolan sagda da solda da ikiden faz zimdir dedigimize göre bata bize la partiyi yaşatmaya karartı görii aittir. Eger sevap varsa, bugünkü nen bir toplumun karşısına tek se iktidara aittir. Çünkü onlar kâra çenekli siyasi aniayışiarla çıkma ortaktır, biz ise kârzarar her şenın yantaşhgıdır. Böylesine büinçli ye ortagız." bir arayıs sürecindeki bir toplumun karşısına tek seçenekli bir sosyal demokrat aniay^la çıkmak haksızlıktır ve saluncalıdır. Gerçek demokrasüerde DSP gibi yüzde 8.5 oranında, hatta daha düşük oy almıs partiler parlamentoya girebilmenin ötesînde, karma hükumetlere de girebilmektedirler." Demirel, sözlerini tamamlarken bugün Türkiye'de iktidar diye bir şeyin varlığmın hissedilmediğini, Türkiye'nin sıkıntılar içinde kıvrandıgjru bildirdi. Demirel, iktidara bir ömür biçemeyeceğini belirtirken, "tktidar çare demektir. bunlar hangi derde çaredir? Hiçbir derde değildir" diyerek sözlerini tamamladı. •hMT Kİ1RPÇI Eski Et ve Balık Kurumu yöneticisi, yeni Sağlık Bakanı. Evren^in açıklaması n»ız söz konusu ifadeyi tablolann bulunduğu evi gezdiği sırada yanındaki çevirmen hanıma latife olsun diye ifade etmiştir. Bu latifeyi ise Amerika dönuşunde uzun yolculuk sonrasının yorgunluğunu gideSayın Evren'in muhtemel recek bir espri olsun diye gasanat potansiyeli konusunda zetecilere aktarmışbr. Hiilasa, biz de Oluşum Sanatevi Danış söz konusu keyfiyet bir şakamanı Cenan Bıçakçı'nın de dan ibarettir. ğerlendirmesini aktarmıştık. Biz de Sayın Evren'in resim Cumhurbaşkanlığı Basın ve yapmayacağını, Picassosal bir Halkla İlişkiler Müşaviri Ali ürün ortaya koymak gibi bir niyeti olmadığını ilanen ve tavBaransel dün aradı: Sayın Cumhurbaşkanı zihen duyururuz. Karşılama!.. DiyajbaJür'da zincire vurulan hamile öğreimen Sercan îkiz'e değinen milletvekili Kamer Genç, Başbakana soruyor: "Semra Özai 9 aytak hamile oba. ayagından kei*vçeienmesini ve iki genç askerie aynı odada gecdemesioJ nasü karsıiarsınız?" Ozal'm cevabını biz verelim: "Nonaal karştlanra. Çünku iktidarda biz vanz!.." C umhurbaşkanı Evren ABD gezisi sırasında Rockefeller'in evini gezerken Picasso'nun tablolarına bakıp "Bunlan ben de yapanm" dediğini soylemişti. Sirtasi Nahit Berker TEŞEKKÜR Çok kıymetli eşim, aile büyüğümüz TEŞEKKÜR Yönetim Kurulu Üyemiz, Yönetim Kurulu Başkanvekilimiz Necdet Aktay'ın kıymetli eşi ZÜBEYDE Ü cenaze törenine katılan, çelenk gönderen, hayır kurumlarma bağışta bulunan, mektup, telefon ve telgrafla başsağlığı dileyen, bizzat evlerimize kadar gelerek acımızı paylaşan tüm dost ve akrabalarımıza ve derneklerle vakıflara içtenlikle teşekkür ederiz. ZÜBEYDE Ü AKT4Y'ın cenaze törenine katılan, çelenk gönderen, hayır kurumlarma bağışta bulunan, mektup, telgraf ve telefonla başsağlığı dileyerek acımızı paylaşan tüm dostlarımıza içtenlikle teşekkür ederiz. AİLESt MENSUCAT SANTRAL T.A.Ş.