19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8 TEMMUZ 1988 **** HABERLERİN DEVAMJ CUMHURİYET/U ANKARA (Cumhuriyet Büro faydalı ve etkin bir şekilde kullasu) Hazine ve Dış Ticaret Müs nılması milli ekonomimiz için hateşan Ekrem Pakdemirli, "ihraca yati öneme haiz bulunmaktadır. Ancak özel sektörü belli sahatın patronluğu"ndan Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem'in imzası larda ve seçilmiş konularda yatı(Baştarafı 1. Sayfada) memek diye işte buna denir. nı taşıyan bir yazıyla alındı. Söz nm ve ihracata yönlendirebilmek, Dünya Bankası raporu, bu ara konusu yazının tam metni şöyle: plan hedeflerine uygun yapıya kavuşturabilmek tesvik tedbirleri ile da Turkiye'de reel ücretlerin Hazine ve Dış Ticaret Müste mümkün olabilmektedir. 19811986 arasında yüzde 45 şarlığı'na, duşiiş gösterdiğini de vurguluthracatı teşvik tedbirleri ile ilBilindiği üzere, kalkınma plan gili çalışmalar ve tedbirler, ihrayor. lanmızın başanya ulaşmasında ve Bilindiği gibi son yıllarda catta vergi iadesi dahil tümüyle Turkiye'de kişi başına düşen ifade edilen hedeflere erişilmesin Devlet Planlama Teşkilatı görevulusal gelirin Amerikan de kamu kesımi yanında özel sek lerinden olduğu malumlarıdır. Doları'yla belirtilmesine karşı töre de önerali görev ve sorumluBu teşvik tedbirleri ile alakalı çıkanlar da vardır. Bu görüşe de luklar düşmektedir. Bu sebeple bir ölçüde değer vermek gereki özel sektörün plan hedeflerine yö konuda ortaya çıkan sorunlar, nelmesi, kıt olan kaynakların en Devlet Planlama Teşkilatı 'na zayor. Çünkü Amerikan Dolan karşısmda Türk Lirası'nın değeri baş döndürücü bir hızla diişüyor. Ancak ulusal geliri vur"Aynı konuda iki mıisteşariıgın gulamak bakımından ileri sürü (Baştarafı 1. Sayfada) len öteki birimler de konuya be reniyordu. Öztürkmen büyttk gay nygulamada bulunması farklı gönimsenebilecek bir aydmlık ge retlerle ülkeye döviz kazandıran rüşlerin ortaya çıkmasına sebcp ihracatçıların "hayali ihracat olacakbr. Bu sebeple bizzat Sayın tirmiyorlar. soruşturmalan" nedeniyle daha Başbakanımızın konu ile ilgili şi1977'de kişi başına düşen ulu fazla üstlerine gidilmesine karşı çı fahi talimatlan uyannca, teşvik sal geliri 1110 dolar olan Türki kıyordu. Bu noktada öztürkmen tedbirleri ile ilgili (ihracat teşvik ye ile 1986'da 1110 dolar olan le Pakdemirli arasındaki çelişkiler tedbirleri dahil) müstesariığınıza Türkiye arasında elbette bazı de su yüzüne çıkmaya başlıyor, bugüne kadar yapılmış ve bundan farklar vardır. Bu farklan Öztürkmen, Pakdemirli'nin ihra sonra yapılacak müracaat »e doolumlu ya da olumsuz diye sa catın denetimi işinden elini çek kümanlann DPTye intikal ettirilyıp dökebiliriz, ama iki zaman mesini istiyordu. mesi ve bu surette uygulamanın dilimi arasındaki en önemli ay• tki üst düzey bürokrat arasın tek elden yürütülmesi uygun gönm rejimin niteliği bakımından daki çekişme, ekonomiden so riilmüstür." ortaya çıkıyor. 1977 Türkiyesi rumlu Başbakan Yardımcısı KaBöylece, dönemin Hazine ve hukukun üstünlüğü, sendikal ya Erdem'in gizli bir talimatı ile Dış Ticaret Müsteşan Ekrem Pakhaklar, özetle demokrasi açısın son buldu. demirli "hayalicilere" karşı açtığı dan 1986'ya eşit değildir. Başbakan Yardımcısı Kaya Er "bilgisayar destekli" savaşım soBu açıdan 1977'nin 1986 dem, Hazine'ye gönderdiği 2 nucunda önce ihracatın patronluTürkiyesi'ne oranla daha ilerde Ekim 1985 tarih ve 35478 sayılı ğundan oldu. Pakdemirli bir yıl olduğunu söylemek doğaldır. bir yazı ile, Pakdemirli'den hayali sonra da ekonominin kurmaylan Uluslann ve devletlerin yaşa ihracatla ilgili incelemelerini dur arasındaki yerinden uzaklaştınldı. mında kimi zaman böyle geriye durmasını istedi. Kaya Erdem'in Pakdemirli'ye • Erdem, yazısında teşviklerle gönderdiği yazılı talimattan sondönüşler oluyor; yitirilen on yılların değeri de ancak daha son ilgili konulann DPT'yi ilgilendir ra "ihracatın patronluğu" resmen diğini belirterek, şöyle devam onaylanmış olan öztürkmen, ilıra anlaşılabiliyor. racatçılann bekleyen sorunlarım * * * ediyordu: çözüme kavuşturabilmek için zaman kaybetmeden harekete geçti. öztürkmen, 7 Ekim 1985'te Merkez Bankası'na bir yazı göndererek, "thracat dahil tüm teşvik tedbirlerinin" kendileri tarafından yürütüleceğini hatırlattı. ARnfNDAKi AKDINDAKI Erdeırfin Pakdemirü'ye mektubu GERCEK man zaman da müsteşarlığınıza intikal etmektedir. Aynı konuda iki müsteşarbğın uygulamada bulunması farklı görüşlerin ortaya çıkmasına sebep olmaktadır. Bu sebeple bizzat sayın başbakanımızın konu ile ilgili şifahi talimatları uyannca teşvik tedbirleri ile ilgili (ihracatı teşvik tedbirleri dahil) müsteşarlığınıza bugüne kadar yapılmış ve bundan sonra yapılacak müracaat ve dokümanların Devlet Planlama Teşkilatı'na intikal ettirilmesi ve bu suretle uygulamanın tek elden yürütülmesi uygun görülmüştür. Bilgilerini ve gereğini bu esasa göre yapılmasını rica ederim. Hava sıcaklığı 42 derece Haber Merkezi "Azor acaklan", etkisini arttırarak sürdürüyor. Ege ve Akdeniz'de bazı il ve Ucelerde hava sıcaklığı 42 dereceyi buldu. Türkiye'den önce aynı sıcak dalgasının etkisinde kalan Yugoslavya'da 26, Yunanistan'da ise 31 kişinin ,öldüğü bildirildi. Kuzey Afrika'dan ve Orta Akdeniz üzerinden gelerek yurdumuzun özellikle batı ve güney kısımlannı etkisi altına alan kavurucu "Azor" sıcakları, etkisini hafta sonuna kadar sürdürecek. Dün Ege ve Akdeniz bölgesinde başta Izmir, Manisa, Aydın, Muğla, Antalya, Mersin ve Adana il merkezleri olmak üzere pek çok yerde ısı gölgede 42 dereceye yükseldi. Güneydoğu Anadolu'da sıcaklık 40 dereceyi bulurken, tstanbul ve Bursa'da 37 derecelik ısı kaydedildi. AP, aynı sıcak hava dalgasının etkisinde kalan Yugoslavya'da 26 kişinin, Yunanistan'da ise 31 kişinin öldüğünü duyurdu. Ajans, Belgrad'da dün 44 derece ile en sıcak günün yaşandığım ve hastanelere çok sayıda kişinin yattığını bildirdi. Yunanistan'da ısının genelde 40 derece civannda olduğu, Selanik ve Larisa'da 42 dereceye kadar yükseldiği belirtildi. Yunanistan'da son 4 gün içinde 31 kişinin ölmesinin yanı sıra tedavi altına alınanların sayısının ise 1208'e ulaştığı bildirildi. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Atalay Yörükoflu, vatandaşlan sıcaklardan korunmaya çağırdı ve "Asın sıcak beden saglıgımn yanı sıra nıh saglıgını da bozuyor, korkn, sıkıntı, aşın siniriilik ve hozursniluga neden oluyor" dedi. Aşın sıcağa karşı sadece su içmenin yeterli olmadığını belirten Prof. Dr. Yörükoğlu, tuz kaybını önlemenin en iyi yolunun bol tuzlu ayran içrnek olduğunu söyledi. Hayali ihracata kollama durulan vergi iadeleri sonınunu tümüyle çözmeye yeterli olmadı. Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı'nın 15 Mayıs 1984 tarih ve 2221 sayısı yazısı ile tsviçre'ye ihracatlarından dolayı vergi iadelerinin ödenmesi durdurulan dış ticaret sermaye şirketi konumundaki 8 fırma protokol dışı tutuldu. Bunun üzerine DPT'den Büient öztürkmen imzasıyla Merkez Bankası'na bir yazı gönderildi. 24 Kasım 1986 tarih ve 35636 sayılı yazıda, "Herhangi bir nedenden dolayı incelemeye alınan firmalann vergi iadelerinin banka teminat mektubu karşılıgında ödenmesi teşkilatımızca uygun görülmüştür" denildi. Bu yazı üzerine Merkez Bankası, söz konusu firmalann Pakdemirli'nin talimatıyla durdurulan vergi iadelerini ödedi. Daha sonra firmalann teminat mektuplan da iade edildi. Bîr koyun bugünü ve yarını Haber Merkezı Koylann korunmasıyla ilgili olarak. yetkilılerin bırbiri ardına verdikJeri demeçler basında geniş biçimde yer alırken, bazı "bakir" koylann yarın ne olacağı şımdiden belli. Bolu'daki Kartalkaya tesislerine hayran kalan Başbakan Turgut Ûzal, tesis sahibinin Datça yolu üzerindekı bir koya yapmayı tasarladığı turıstık tesis önerisine 'hayır' diyemiyor. Temele ilk harcı koyan Başbakan Turgut Ûzal daha sonra tesısin maketini incelerken güzelim "bakir" koy akşam güneşini selamlıyor. ışte Datça yolundaki koyun. Kartal tesisleri yapılmadan ve yapıldıktan sonraki durumu. Makette (yanda) çevre kirliliğı tabiı ki görulemiyor. Tesis bıttıkten sonra insanlar önce kirliliği yaratacak, sonra da farkına varacaklar. Oinginliğin simgesi gibi gözuken koy, yarın artık fotoğraflarda yaşayacak. (Fotoğraflar: Umit Otan) Kararname değişiyor 1986 yılı sonuna kadar hayali ihracatcüan gümrüklerde "sucüstü hali" dışında ele veren en önemli belge "mal alış fatoralan"ydı. Çoğu kez, gerçek mal üretimi veya alışverişi olmadığı için, gösterilen faturalar ve fatura alan şirketler de gerçek dışı oluyordu. Yapılan inceleme ve denetimlerde de faturamn naylon, faturayı kesen şirketin de gerçek dışı olduğu saptanınca hayali ihracatçının kurtuluş yolu kalmıyordu. Hesap uzmanlan ve gelirler kontrolörleri fatura incelemeleri sonucu çok sayıda hayali ihracatçıyı açığa çıkarttı. Davos'tan sonra ilk protesto Kurtarma protokolü öztürkmen, ardından da Merkez Bankası yetkililerini bir toplantıya çağırdı. 20 Ekim 1985 tarihinde Merkez Bankası'nda yapılan toplantının ana konusunu ihracatçıların karşılaştıklan sorunlar oluşturuyordu. Ana sonın da hayali ihracat soruşturmalan ve durdurulan vergi iadeleriydi. Toplantıda, Bülent öztürkmen ve DPT yetkilileri ile Yavuz Canevi ve Merkez Bankası'nın diğer yöneticileri arasında gizli bir protokol imzalandı. Bu protokol daha sonra "hayali ihracatçüan kurtarma protokolü" diye anılacaktı. Yunan hükümeti, Kuzey Ege'deki uluslararası sularda yapılan Deniz Kurdu88 tatbikatlarında dört Türk savaş gemisinin, tatbikatları yakından izleyen bir Yunan gemisine işaret fışeği atmalarım protesto etti. ATÎNA/ANKARA Yunan hükümeti, Kuzey Ege'deki uluslararası sularda yapılan Deniz Kurdu88 tatbikatlarında dört Türk savaş gemisinin, tatbikatları yakından izleyen bir Yunan gemisine aydınlatma fişeği atmalarım protesto etti. Protesto, Türkiye'nin Atina Büyükelçiliği tarafından anında reddedildi. Dışişleri Bakanlığı da Yunan iddialarının tamamen gerçek dışı olduğunun anlaşıldığını bildirdi. Stelyo Berberakis'in Atina'dan bildirdiğine göre, bu protesto Türk ve Yunan başbakanlannın Davos1 ta buluşarak iki Ulke arasında yumuşama ve yakınlaşma süreci yaratma çahşmalanna başlamalanndan bu yana Yunan hükümetinin Atina'daki Türk Büyükelçiliği'ne verdiği ilk protesto oluyor. Yunanistan Dışişleri Bakan Yardımcısı Yanrtis Kapsis, dün Büyükelçi Nazmi Akıman'ı dışişlerine davet etti. Ancak Akıman'ın rahatsız olması nedeniyle dışişlerine büytlkelçilik müsteşarı gitti. Kapsis, müsteşara olayı protesto eden bir nota verdi, ancak müsteşar notayı reddetti. Dünkü Yunan gazetelerinde ise olay abaralarak verildi. Gazetelerde Türk gemilerinin, kendilerini yakından izleyen bir Yunan muhribine hakiki mermilerle ateş açtıkları ileri sürüldü. Bu arada Yunan Hükümet Sözcüsü Sotiris Kostopulos da olayın önceki gece Midilli ve Skiros adaları arasındaki uluslararası sularda meydana geldiğini, Deniz Kurdu tatbikatlanna katılan Türk muhriplerinden birinin yakınlarda bulunan "Apostolis" adlı Yunan gemisine işaret fişeğiyle ihtar atışı yaptığını söyledi. Kostopulos, daha önceden Türkiye'nin bölgeyi hava ve deniz tatbikatları için Konıma için ilk icraat (Baştarafı 1. Sayfada) bir komisyon olusturacak. Muğla'daki bayındırlık ve turizm miidürlükleri de gereken çalışmalan yapacaklar. Devletin korumadan bekledigi faydalar mutlaka saglanacaktır" diye konuştu. Muğla Bayındırlık Müdürlüğü yetkilileri ise, Resmi Gazete'de konıma altına alınan alanlarla ilgili olarak verilen koordinatların içinde kalan alanlarda, projesi tamamlanmış, ancak henüz inşaatı başlamamış tüm yatınmlann durdurulduğunu açıkladılar. Ancak daha önce Taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlıklan Yüksek Kurulu karanyla 1. derecede doğal SİT alanı olarak belirlenen ve yapı yasağı getirilen Gökova Körfezi'ndeki termik santral yapımının bu karar kapsamında olmadığını söylediler. Yetkililer, yatınm projesini tamamlayan 12 kuruluşun inşaat nıhsatlannın iptal edildiğini açıklarken, inşaata başlamış turistik tesislerin ve yapı kooperatiflerinin durumu ile ilgili olarak ikinci bir emir beklediklerini açıkladılar. Bu arada yatınmı başlatan kuruluşların kendilerine bir bildirimde bulununcaya dek inşaatlan sürdürecekleri öğrenildi. Kararın sadece kısıtlı bir bölgeyi içine alması yoğun eleştirilere neden olurken, kıyılann dinlence için değerlendirilmesine yönelik yöntem araştırması yapan Ege Universitesi Ziraat Fakültesi Peyzaj Mimarlığı Bölümü'nden Doç. Dr. Bülent Özkan, "kıyılann herkesin, ama öncelikle Türk halkının yararlanabileceği doğal parklar haline getirilmesi gerektiğini" söyledi. Turkiye'de dinlenceye elverişli kıyılann saptanabilmesi için tüm kıyılan içerecek bilimsel bir araştırma yapılması gerektiğini belirten Özkan. "Bu da tabii ki sadece o bölgenin manzarasına ve denizine bakarak gerçekleştirilemez" dedi. Özel koruma bölgelerinde ne tür bir uygulama yapılacağı konusunun da büyük bir önem taşıdığını vurgulayan Doç. Dr. Bülent özkan şunları söyledi: "Bu kararla olumlu bir adım atılmış oldu. Ancak bundan sonra ne yapılacağı büyük önem taşıyor. Kanımca bir an önce uzman bir kadro oluşturulmalı ve Türkiye'nin dinlence haritast çıkanlmaudır. Böylece kıyüanmızdaki hangi alanlann dinlenceye elverişli olduğu ortaya konabilir. Bunun için de bölgedeki bitki örtüsü, kıyılann dunımu, yöredeki mikroklima ve su sıcaklıgına kadar tüm özellikler ortaya konmalıdır." Muğla sahil şeridindeki koylar konusu 1984 yılında gündeme gelmiş, Turizm Teşvik Yasası'yla birlikte çeşitli kuruluşlar koyları 49 yıllığına kiralamaya başlamışlardı. Aynı dönemde başlayan nazım plan çalışmaları sonucu da Fethiye Dalaman arasındaki bölge için yaklaşık 50 bin yataklık bir proje yapıldı. Planlar yapıhrken, kiralanan koylarda saptanmış yatak kapasitesinin aşılmayacağı ve bölgelerin doğal görünumünün olabildiğince korunacağı belirtildi. Ancak inşaatlann başlamasıyla birlikte limitlerin aşıldığı ortaya çıktı. Fethiye'ye 5 kilometre uzaklıktaki Paraçi Koyu, 450 yataklık bir tatil köyü olması için kiralanmış, sonunda koyun yatak kapasitesi 1500'ü aşmıştı. G.Saray (Baştarafı Sporda) Yabancı futbolcu konusuna gelince, kaliteli bir yabancıyı her zaman renklerimize katmak isteriz. Ama düşünun Maradona'yı ya da Gullit'i transfer etsek en fazla 35 bin kişiye seyrettirebiliriz. Biziro staüanmızın kapasitesi böylesi yıldızlan ülkemizde oynatmaya yeterli değil ki." Galatasaray tarattarları şimdilik üst üste kazanılan iki şampiyonluğun keyfi içinde transfer konusunda eleştiri getirmekten kaçınır görünuyorlar. Ancak ligler başladıktan sonra almacak bir kaç olumsuz sonuç, geçen yıl Fenerbahçe'de olduğu gibi geçmiş zaferleri çabucak unutturur ve mırıldanmalar başlarsa yöneticilerin o gün söylemek uzere şimdiden hazırladıkları bazı gerekçeleri olmalıdır sanırız. lendirme yapılıncaya kadar, bu alanlarda daha önceden yapılan "manevra bölgesi" ilan ettiğini, tahsisler, verilmiş ön izinler ile ancak verilen bildiride atış yapıHükümet, 1 Aralık 1986'da ih plan lcararlan konusunda herhanlacağının belirtilmediğini ileri sürracatta vergi iadesi kararnamesin gi bir uygulama yapılamayacak. dü. Kostopulos, aydınlatma fişekde bir değişiklik yaparak hayali lerinin hedef belirlemek için kulBakanlar Kunılu'nun, "özel ihracatçılan bu zorluktan da kurlanıldığını, bu tür davranışların tardı. 1 Araük 1986'da yürürlü çevre konıma bölgesi" kararna"Davos sürecini torpilleyeceğini" ğe giren 86/112337 sayıh Bakan mesiyle, Gökova, Dalyan ve Fetde sözlerine ekledi. lar Kurulu karanyla mal alış fa hiye'deki plan aşamasında olan turaları ihracatta "ibrazı veya inşaat halinde bulunan 9 tuSözcü Kostopulos, bir gazeteciProtokolde, Hazine ve Dış Ti zornnlu" belge olmaktan çıkanl rizm tesisinin yapımı donduruldu. nin Yunan gemisinin uluslararası Kültür ve Turizm Bakanlığı tarasulardaki tatbikat bölgesinde ne caret Musteşaruğı'run talimatla dı. Kararnameyle getirilen bu ye fından ön izin verilen bu tesislerıyla daha önce vergi iadesi öde ni düzenleme geriye doğru da işişi olduğu sorusuna ise, "Askeri rin yerleri, yatak kapasiteleri ve gözetleme görevini yerine getiri meleri durdurulan firmalardan te letilerek o tarihe kadar "mal alış tesisleri yapan firmalann adlan minat mektubu alınarak bu iade faturalannın" incelenmesi sonuyordu. Bu askeri bir terimdir" şöyle: karşılığını verdi. Kostopulos daha lerin hemen ödenmesi öngörüldü. cu hayali ihracat yaptıkları sapAncak, protokol, bazı hayali tanan ve cezalandırılan firmalar sonra önceki akşamki olayın KuManasür koyu: 50 yat yanaşma zey EgeVe Saroz Körfezi'nde 1984 iharacatçıları rahatlatırken, dur da affedildi. yeri (Tekfen Holding), Sarsala iskelesi: 312 vataklı otel ve 788 yayılında meydana gelen ve Panter •= taklı tatil koyü (ENKA Holding), adlı Yunan gemisine ateş açılma ANKAHAilaii YALÇIN DOGAM Kille iskdesi: 806 yataklı otel (Aksı iddialan nedeniyle iki ülke arasında büyük bir krize yol açan (Baştarafı 1. Sayfada) Bir tek nedeni var temelde: Ih koy AŞ.), Büngüş koyu: 500 yaolaya benzediğine de dikkat çek tarihinde Resmi Gazete'de bir ka racatın yüksek görünmesi Türki taklı otel ve 500 yat yanaşma yeti. rarname yayımlıyor. Buna göre, ye'nin dış kredi itibarının yüksek ri (lltur AŞ.), FethiyeAksazlar: "ihracatta vergi iade ödemelerin görünmesiyle özdeş. İhracatın it 150 yataklı otel ve 500 yat yanaşDışişlerinin açıklaması de ihracatı yapanlardan mal alış halatı karşılama oranı, ihracatın ma yeri (Sanyat AŞ.), FethiyeDışişleri Bakanlığı'nca yapılan taturastmn istenmesi zorunluğu" milli gelire oranı, ihracatın dış Kıdırak: 1300 yataklı otel (SUkar açıklamada Deniz Kurdu88 tat kaldırılıyor. Ihraç edilen herhangi borçlara oranı gibi hesaplamalar AŞ.), lztuzu: 600 yataklı otel (Kabikatına katılan bir Türk muhri bir malın alış faturası ıstenmedi uluslararası piyasalarda en ge vala Gnıbu), KöycegizSultaniye: binin, Yunan gemilerine yönelik ğinde, o malın gerçekten var olup çerli ölçekler Bunlardan hareket Otel, kaplıca (Mannai firması), olarak aydınlatma fişekleri fırlat olmadığını saptamak hemen he le ihracatın yüksek görünmesi, Ekincik: 125 kişilik lokanU (Irfan tıkları yolundaki Yunanistan no men imkânsız. Hele de ihracat Türkiye'nin de bu ölçeklerde "ka Tezbiner). tasının "olayın mahiyetinin ta... Yapılan ihracatın gerçek olup ğıt üstünde bile olsa", rahatlama Bu arada Göcek'te tatilini gebilinmemesi" nedeniyle anında olmadığının anlaşılması için iki sına yol açıyor. çirmekte olan Başbakan Turgut reddedildiği belirtildi. Açıklama yöntem var. Ya mal alış faturası O zaman da hayali ihracat dos Özal, Nirvana adlı tekneyle denize da şöyle denildi: araştırılacak ya da ihracat hayali yaları hasır altı ediliyor. Bir za açümadan önce gazetecilere, "SoBBahare konunun ilgili makam ise, ancak suçüstü yakaianacak. manlar bu dosyalarla haşır neşir rulannızı cevaplamayacagım, lanmızdan tahkiki sonucunda, Başka yolu yok. olanlar "dokunulmazlık zırhına" tatildeyim" dedi. Ancak bir gazeYunan iddialarının tamamen gerMal alış faturasının gösterilme bürünüyor. Bijan'dan alınan takım tecinin, "Konıma altına alınan çek dışı olduğu, aslında aynı gün zorunluğu kalktığı anda da ihra elbiseler kadar sağlam zırhlar... koylann bu bölümünde halen inşaatlar sarüyor. Banlar ne olasaat 20.0022.00 arasında Karabu cattaki hayali boyut "kimsenin hacak?" sorusu üzerine, "Hepsi run'un batısında egitim yapan yalinin erişemediği" noktalara kontrol edilecek. Gerekli görülürTürk Deniz Kuvvetleri ve Hava uzanıyor. se jıkılabilir" yamunı verdi. Özal, Kuvvetleri arasındaki atışsız Tasİhracatta toplam devlet deste (Baştarafı 1. Sayfada) gazetecinin "Gerekli görnlenler mo Utbikatı sırasında deniz bir ği yaklaşık iki trilyon lira. Yani, liklerimizce degil, uçaklanmızca vergi iadesiyle, ihracat kredisiyie, lüğüne re'sen vergi iadesi talep dos var mı?" sonısuna yanıt vermedi, gülmekle yetindi. altı adet aydınlatma sisleminin ihracat primiyle her türlü deste yası gönderilmeyecektir. 5 Kemal Horzum Şirketler aüldığı, ancak bu aydınlatma sis ğin toplamı iki trilyon lira. Bunun temlerinin de tatbikatı izleyen Yu dört yüzbeş yüz milyar lirası "ha Grubu'na ikinci bir iş'ara kadar nan gemilerine karşı değil, bölge yali ihracatçılara" ödenen para. vergi iadeleri ve kaynak kullanım Muğla'da durum destekleme primleri ödenmeyedeki Türk gemilerini aydınlatma Cumhuriyet Ege Burosu'ndan Burada akla şu soru geliyor: cektir. amacıyla atıldığı saptanmıştır. Hakan Kara'nın bildirdiğine göÖzal Hükümeti hayali ihracat ola 6 Doruk Dış Tic. ve Paz. Tatbikaün senaryosu içinde planyına bile bile neden göz yumu A.Ş.'nin gübre ihracatına ikinci re, Bakanlar Kurulu kararının lanmış olan böyle bir görevin Yuyor?.. İhracatın "hayalisinden" bir iş'ara kadar vergi iadeleri Resmi Gazete'de yayımlanmasınnan makamlannca kendUerine yödan sonra "özel konıma" altına nelik t>ir hareket olarak degerlen söz edildiğjnde, Özal neden öfke ödenmeyecektir. alınan alanlarla ilgili çalışmalann dirilmesi ve bugünkü Yunan ba leniyor?.. Ofke dışında, hayali ih Imzalar: Bülent Öztürkmen, Muğla Bayındırük Müdürlüğü ile racatçılara kurtuluş fermanlarını Ethem Külhan, Hüseyin Aslan, sınınca da konunun boyutlan dıKültür ve Turizm Müdürlüğü taşına taşınlarak mübalağalı bir üs neden çıkartıyor?.. Bazen yasa Yavuz Canevi, Zekeriya Yıldınm, rafından ortaklaşa sürdürülecefilupta yansıtılması hayret ve iizün larla, bazen kararnamelerle haya Necdet Kaya Sezer.Salahattin Al ni açıklayan Muğla Valisi Erol licileri neden rahatlatıyor?.. tıer. tü ile karşılanmıştır." Çakır, "Başbakanlık bn konuda İZMİR'den HJKMET ÇETİMKAYİT lara bağlanmalıdır. Böylece, yasaklanan yerlerle serbest kalan yerler arasındaki dengesizlik giderilmeli, yasaklanmayan bölgelerin daha da hızlı olarak bozulmasına meydan verilmemelidir." Mimar Oktay Ekinci'ye soruyoruz: Stece sonuç ne olabilir, bir değerlendirme yapar mısınız? Şöyle yanıt veriyor Ekinci: Kararnameye göre, koruma bölgesi içine alınan koylarda verilen yatınm izinleri durdurularak projeleri incelenmeye alınmakta, ancak iptal edilmemektedir. Söz konusu projeler, Turizm Teşvik Kanunu başta olmak üzere, bu kanuna bağlı yönetmeliklerle İmar Yasası'rvdaki hükümlere göre devletin ilgili kurumlarınca incelenmiş ve onaylanarak yurürlüğe sokulmuştur. Bu projelerin yeniden incelenmesi sırasında, yürürlükteki aynı mevzuata göre hareket edilecekse, sonuç pek farklı olmayacaktır. Projelerin incelenmesi kcnusundaki düşünceleriniz? Kararnamede, bu bölgelerdeki yatınm projelerinin hangi kriterlere göre inceleneceği konusunda açıklık yoktur. Bu belirsizlik, çerçevesi çizilmiş kurallarla giderilmediği takdirde, projelerin incelenmesinde göreceli yaklaşımlar etkin olabilir ve kurulması düşünülen geçici örgütün sübjektif yargılarına göre değişik sonuçlar alınabilir. Bu nedenlerle kararnamenin 'kamuoyuna yansıyan özde' olumlu sonuçlar getirebilmesi için, turizm yatırımları ve planlamalarıyla ilgili ve bugünkü olumsuz sonuçlara yasai dayanak oluşturan mevzuat da en kısa zamanda değiştirilmelidir. Bu çalışma için geçecek süre içinde ise yatırım projelerinin incelenmesine esas olacak ve çevresel değerlerin korunmasıyla birlikte bu değerlerin kamu kullanımına da açık tutulmasını sağlayacak kurallar getirilmelidir. iki yıl önce Fethiye Belcekızda 22 kişi kaçak inşaat yaptıkları için tutuklanmışlardı. 23 Temmuz 1983 gün ve 18113 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan "Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma YasasT'na aykırı hareket eden 22 kişi cezaevinden çıktıktan sonra yeniden inşaata devam ettiler. SİT alanlarında inşaatlara "Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu" izin veriyor. Şimdiye dek izin alıp ya da izin verilen ölçülerde inşaat yapana hiç mi hiç rastlanmıyor Ege ve Akdeniz kıyılarında. işler ise tıkır tıkır yürüyor... Kıbrıs zirvesi gecikiyor (Baştarafı 1. Sayfada) rişin çok samimi ve yapıcı olduğunu, Türk tarafının, görüşmeın haberine göre BM Genel Sek de ya anlaşmalann tümünün ele reteri 'nin özel temsilcisi Oscar alınması gerektiği ya da iki taraCamillon'u dün sabah kabul fın belirli anlaşmalar çerçevesineden Denktaş daha sonra "Biz de görüşmeye davet edilmemesi sağlıklı bir toplantı yapılmasını gerektiğini savunduğunu" açıkistiyoruz. Toplantıdan önce pü ladı. Denktaş şöyle dedi: "Türk rüzlerin halledilmesini istiyoruz. tarafı göruşmelerin bir an önce Kimse bize bunlar piiriiz değil, başlamasını arzu etmektedir. Andiyemiyor. Camülion da biraz cak bu göruşmelerin en kısa bir daha gec başlanıp pürüzler hal zamanda kesilmek için değil, ledildikten sonra görüşülmesiıı Kıbrıs sorununu ^özümleyici şe(Baştarafı Spor'da) den yana" diye bir açıklama yap kilde yapıcı bir nıhla devam e(sonuç vermedığini, Beden Terbi tı. Camillion da görüşmeden mesini sağlayacak biçimde başyesi ile Futbol Federasyonu yet sonra "acele edilmesinin bazı lamasını da istemektedir." kilileri arasında kaldığını söyledi. zorluklar yaratacağı" görüşünde "Oscar Camillion'un da sağHalim Çorbalı federasyonu ge olduğunu bildirdi. Denktaş, "gö lıklı bir görüşme sürecinin başnel sekreteri Haluk Özbek, Ulus' rüşmenin öniimüzdeki iiç beş lamasından yana olduğunu taki binanın iki ay önce Beden gün içinde değil, gelecek üç beş soylediğini" açıklayan Denktaş, Terbiyesi yetkililerine geçtiğini hafta içinde gerçekleşebileceğini" "BM Genel Sekreter Özel Temsöyledi ve bu binadan diğer fede belirtti. silcisi, Türk tarafının yapıcı bir rasyonların da bugün için yararDenktaşCamillion görüşmesi tutum içinde olduğunu iyi anlalandığını belirtti. Beden Terbiye sırasında, Camillion, "Perez de dığı göruşündeyim" dedi. si Istanbul Bölge yetkilileri de ge Cuellar'ın Türk tarafınca kendi"Perez de Cuellar'a, ele alınnel müdürlükten gelen bir yazıy sine gönderilen mektubu almış mak istenen 1977 ve 1979 belgela federasyon binasının sadece de olduğunu" duyururken, Denktaş lerinin, 1980, 1981, 1984 te tefmirbaşlarının belirlendiğini, bir da "Türk mektubunda belirtilen sir edildiğini, belgelerin bu tefsirharcama yapmak için ayrı bir ya görüşler uzerinde" yent bir lerie ele alınmalan halinde anlam ifade edeceklerini, iki belgenin zının gelmesi gerektiğini belirttı göruşalışverişinde bulundu. ler. Denktaş, "Bu yöndeki alısve bunlar olmadan ele alınması ha Milyarlık (Baştarafı 1. Sayfada) bi, oturma ruhsatı bile yoktur. Aktur'un Ören, Bodrum ve Datça tatil sitelerinde kimler oturur, tapulu ve tapusuz alanlar nasıl alınmıştır, tarlalarını vermeyen köylulerin başlanna neler gelmiştir, bunları yirmi yıl sonra anlatmaya gerek yok. Buraların sakinleri eski ve yeni başbakanlar, emekli generaller, yüksek bürokratlar, genel müdürlerden başkaları değildir. İnelim Datça Yarımadası güney kıyılarına. Aktur Tatil Sitesi'nden başlayıp Hisarönü'ne değin uzanalım. Burada MTA güneş enerjisi inşaatı görülüyor. O güzelim Bencik koyunda MTA'nın ne işi vardır bilinmez. Yine aynı yörede irili ufaklı bükler ve koylar son bir iki yıl içinde ya ormandan ya da Hazine'den 49 yıllığına, 99 yıllığına kiralanmış. Kimi yöreler ikinci derecede SİT alanı. Gelelim Gökova Körfezi'ne. Zaten burası birinci derecede doğal SİT alanıdır. Her türlü yapılaşma yasaktır. Yapılaşmanın yasak olduğu bu güzelim Gökova Körfezi'nde tüm tepkilere karşın termik santralın yapımı sürüyor. Kısaca korunma altına alınan 1. Teknik sorunlar: 1314 tem tüm kıyılar birinci, ikinci ve üçünlinde sağlıklı bir sonuca varılamayacağını ilettiklerini" yinele muz tarihleri Türk tarafına BM cü derecede SİT alanlarıdır. Bu konuda Muğla Mimarlar yen Denktaş, "De Cuellar'ın bu Genel Sekreteri Perez De Cuelkonuda Türk tarafına söyleyecek lar tarafmdan önerilmişti. Genel Odası İkinci Başkanı Oktay Ekinfazla bir şeyi olmadığını sanıyo sekreterin takvimi gelecek hafta ci'nin görüşleri, olaya değişik bir söz konusu tarihler için uygun boyut getiriyor. Ekinci, "tarihsel rum" diye konuştu. Denktaş, bir soru üzerine, du. Ancak Körfez'de düşürülen çevre koruması"nı içeren değer"Hangi belgelerin esas alınaca İran yolcu uçağı, genel sekrete lendirmesinde şöyle diyor: "Benzer nedenlerle, geçen on ğının yapılacak görüşmede rin programmda değişiklik yarattı. Perez De Cuellar, Nevv York' beş yıllık uygulamalar, bölgesel belirleneceğini" de belirtti. BM Genel Sekreteri'nin Kıbrıs taki güvenlik konseyi toplantısı çapta 'örnek koruması'nın olumözel temsilcisi Camillion, gazete na katılmak üzere Cenevre'den lu sonuç vermediğini, bozulmakcilerin sorulan üzerine, "Denk erken ayrılmak zorunda kalacak. ta olan geniş çevrelerin zamantaş'tan yararlı veriler edindiğini, 2. Rum kesiminin tereddütü: la bu tür bölgeleri ya da örnekolumlu bir göriiş alışverisinde KKTC Cumhurbaşkanı Denktaş leri zorlayarak koruma kararlarıbulunduklanm" belirtti. önceki gun Perez De Cuellar'a nı uygulanamaz duruma soktukilettiği mektubunda 1314 tem ları ülkemizde ve dünyada yaşaDenktaş, dün ABD Lefkoşa muz tarihlerindeki zirve önerisi narak görülmüştür. Örneğin, taBuyükelçisini de kabul ederek bir ni kabul etti. Dışişleri çevreleri, rihsel çevre koruması yapılmasüre görüştü. Bu görüşmenin Türk tarafının görüşme koşulla yan SİT'lerde tek yapı örnekleri Kıbrıs sorunuyla ilgili olduğu ve rında arzuladığı değişikliği sağ de tüm katı yasaklara rağmen koPerez de Cuellar'ın son onerisi ladıktan sonra masaya oturmarunamamaktadır. Aynı şekilde, ne de değinildiği öğrenildi. yı kabullenmesinin, Rum kesi tüm kıyılar hızla bozulur ve yağminde bazı "tereddütler uyandır malanırken, arada kalacak küçük Ankara'nın yorumu mış olabileceği" izlenimini bölgelerde de, belli bir dönemLefkoşa kaynaklı açıklamala aldılar. den sonra yasaklar işlemeyebıra göre, 1314 temmuz tarihlerinKKTC Cumhurbaşkanı, Vasi lir. Bu açıdan, kıyılarımızdaki tude gerçekleşmesi beklenen Cenevre zirvesinde gündeme gelen liu ile 18 temmuzdan sonra en rizm yatırtmlarında çevre koruertelenme olasılığı Ankara'da iki azından ay başına kadar masa ması ve kamu yararı ilkeleri, tüm ülkede uygulanacak genel kuralya oturmamak karannda. nedene bağlanıyor: Işte gizli Otel yapımından vazgeçti Kavala:Baü çevrecileri etkili oldu Haber Merkezi Dalyan tztuzu mevkiinde yapmayı planladığı otel projesinden vazgeçen Osman Kavala, Bakanlar Kurulu karan ile Gökova, Fethiye ve Köyceğiz'in bazı yörelerinde ilan edilen "Özel Çevre Koruma Bölgeleri" ve yeşillerin bu karara tepkisi ile ilgili olarak Kavala Grubu adına bir basın açıklaması yaparak "Turkiye'de ilk olarak çevresel etki değerlendirilmesi yapbnlmış olan ve öngöriilen tedbirlerin uygulanacağı taahhüt edilmiş bir projenin gerçekleşmemesi, Türkiye'deki yeşil hareket tarafından 'şenlik' sebebi' sayılıyorsa, o zaman hükümetin de koruma bölgelerini 'şenlikli' yeriere kısıtlamasında yadırganacak bir şey yoktur" dedi. Kavala ilan edilen koruma alaıılarırun bölge seçimine dayanması ve tüm kıyılara uygulanabilir niteu'kte olmasını Batı çevrecilerinin, Türkiye'ye ibşkin son bir yüdır yürüttükleri kampanya ile uvum içinde olduğunu belirtti ve "Iztazu projesi ile ilgili tartışmalarda biz bölgede ekolojik konıma ile yatınm arasında kurulacak dengenin tum kıyılardaki yapılaşma için bir model olabileceğini savunduk. Türkiye'deki diger kıyılarda da denizkamlumbağalannın yumurtladıklan bilinen bir olgu idi. İztuzu'nda çal^an yapan uzmanlar da belli tedbirlerin alınması halinde böyle bir dengenin gerçekleşeceğini öngöriıyorlardı. Ancak Batılı çevreciler bu tür tedbirlerin etkili olamayacağı inancıyla son bir yıl süresince Iztuzu projesini tek hedef olarak seçtiler " dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle