19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/12 SPOR 3 HAZtRAN 1988 Her yıl yüzde yüz artan transfer ücretleri kulüpleri çıkmaza soktu Futbolcular ateş pahası 1986 yılında 60, 1987 yılında 100 milyondan başlayan transfer ücretleri bu yıl 200 milyona yükseldi. Ligde tutunabilmek için bir takımın en az 1 milyar liralık transfer yapması gerekiyor. Buna karşın kulüpler ikinci ve üçüncü lig futbolcularına yöneldi. Üçüncü ligde 35100 milyon arası futbolcu bulmak olası. miktarı sadece 82 milyon 500 bin lira. Boluspor 160 milyon, Kocaelispor 164 milyon, Eskişehir 232 milyon, Denizli 244 milyon hasılat sağladı. Kuluplerin yıl boyunca yaptığı harcamalar bu gelirin kat kat üzerinde. Bu nedenle tüm kulüpler başka para kaynakları bulmaya zorunlu. Türkiye genelinde "paralı başkan" iie geçiştirilmeye çalışılan yontem bu kez pek geçerli olmadı. Çunkü, hemen hepsinin iş adamı olduğu başkanlann da ekonomik nedenler yuzunden para sıkıntısı çektiği belirlendi. Eli açık, bonkör başkana rastlamak oldukça guç. Aynca, kulüp başkanlarınm tümü görevden ayrılmak için fırsat kolluyor. Türkiye ikinci ve üçüncü liginde pek çok kulüp sahipsizlikten kentin vali veya belediye başkanına teslim edildi. Bazı kulüpler başkansız, geçici bir yönetim ile ayakta dufuyor. Ticari gelirleri düşen başkanlar bu nedenle kulübe yardımı gereksiz göruyor. "Karşılıgı olmayan bir para" şeklinde tanımlanan bu yardımın olmayışı ise profesyonel olarak yaşamlannı sürdüren pek çok futbolcunun transferini engelliyor. Örneğin, kümeden düşen Kocaelispor'da parasal sorunlar ciddi boyutlara ulaştı. Teknik Direktör Sermet Dal, yönetim kuruluna 10 günlük süre vererek gereken futbolculann transferinin yapılmasını istedi. Aksi halde, kendine yeni kulüp arayacağını belirtti. Kayserispor'daki olaylar yine parasızlık yuzunden meydana geldi. Tüm sezon boyunca parasızlıktan yakınan futbolcular, Kınkkalespor'un kendilerine gonderdiği "Teşvik primi" olan 12 milyon için birbirine girdi. "Bu para bizim hakkımız. Zaten sezon başından bu yana emekliler gibi 3 a>dan 3 a>a rnaaş alıyorduk. Bu kadanna da dayanamayız" dıyerek kazan kaldırdılar. Kulüp Başkanı Osman Erköse bu primi dağıtarak ortalığı yatıştırdı. Ancak, sezon içinde futbolculann ne kadar ayiık aldığı nasıl aldığı hâlâ tartışılan bir konu. Bu arada futbolculanna ödeyebilecek parayı bulabilen kulüpler başka sorunlarla karşı karşıya. Futbolcular devamlı olarak değer kaybeden Türk parasını istemiyor, transfer ucretlerini gayri menkul veya yabancı para üzerinden alıyor. Geçen günlerde sık sık örneklerini gördüğümuz bu tur olaylar içinde Galatasaray kulübünün iç transferde sergilediği tablo ilgi ile izlendi. Uğur 250 bin mark karşılığınc'a mukavele imzaladı. Şenol, Fenerbahçe'den bir kat istedi. Başa*ısızlık ılgisizliğı beraberinde getirdi. Önceki yıllarda sık sık rastlanan "halktan destek" olayları bu >ıl pek görulmedi. Kuluplerin gel r sağlamak için duzenledikleri p yangolar, seyirciyi tribune çekmek için gırişilen tüm çabalar sonuç vermedi ve iş yine enınde sonunc'a başkanlann "cebine" kaldı. Rizespor Yönetjm Kurulu sorunlar yaşıyor. Başkan Turgut Yılmaz bahaneler 6ne sürerek görevi almak istemedi. Bursaspor başanlı olmasına karşın muhalefet direnişi yüzünden başkansız kaldı. Zonguldakspor, kongre ile seçüen ancak 15 gün sonra görevi bırakan Suleyman Gunaydın'dan sonra As başkan Salih Yılmaz yönetimi ile gunumüze kadar gelebildi ve kümede tutunamadı. Türkiye ikinci ve üçüncü liginde sayısı onları aşan kulüp, kapısına kilit vurulacak hale geldı TSYD'den kınama Spor Servisi Turkiye Spor Yazarları Derneği, BeşiktaşSamsunspor arasında oynanan Başbakanlık Kupası maçından sonra Samsunsporlu Muzaffer ve Entin 'le aynı kulübün Genel Sekreteri Bülent Kaptan'ı üyelerine yaptığı davranışlardan dolayı kınadı. TSYD bildirisinde ayrıca, Samsunsporlu bir yöneticinin Başbakan özal'ın eşine dil uzatması v. futbolcu Burhanettin 'in Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem 'e karşı kullandığı sözlerin spor ahlakına bağdaşmayacağı belirtilirken suçluların cezalandırüması istendi. Spor Servisi Ülke genelinde duyulan ekonomik sıkıntı futbola da yansıdı. Parasızlık yüzünden kulüpler transfer yapamıyor. Futbolculann transfer ücretlerindeki artış her geçen yıl yüzde yuz artıyor. Turkiye birinci liginde 1986 yılında 60 railyon ile açılan transfer borsası 1987 yılında 100, 1988 yılında ise 200 milyona yükseldi. ' Başan için kaliteli oyuncu arayışı içinde olan kulüpler ateş pahası futbolcular yerine daha ucuz olan ikinci ve üçuncü lig futbolcularına yöneldi. Ancak ikinci ligde de başarılı bir sporcunun 1988 yılı transfer ucreti 100 milyondan başIıyor. 1986 yılında 25 milyon olan bu bedel geçen iki yıl içinde önce 50, sonra 100150 milyona yükseldi. 3. ligde vasatın uzerindeki bir sporcuyu alabilmek için 35100 milyonu gozden çıkarmak gerekiyor. 1986 yılında bu ligde bir futbolcunun transferi için ödenen para sadece 10railyonliraydı. Amatörler için de aynı artış söz konusu, 1986 yılında 2 milyon civannda olan transfer piyasası 1987 yıhnda 510, 1988 yılında ise 2550 milyona yükseldi. Amatörlukten profesyonelliğe geçiş de yuzde yuz zamlandı. Turkiye birinci liginde vasatın üzerindeki futbolculann kendilerine biçtiği değerin 200 milyon lira gibi bir taban fiyatı oluşturması sorun yarattı. Bu nedenle kulüpler kadrolarını iç transferlerle korumaya, ancak, bir iki as futbolcuyu transfer etrae eğilımine yöneldi. Ne var ki bu yöneliş de beklenen çözümü getirmedi. Gelir gider dengesizliği sonucu kulüplerin bütçeteri beklenmedik açıklarla doldu. Gordon Milne İngiltere'ye gitti Yıllara göre transfer ücret artışı (milyon TL) Feyzullah ve Hakan Fenerbahçede SarıLacivertliler dün Rizesporlu Hakan ile 150, Malatyasporlu Feyzullah ile de 250 milyon lira karşılığında anlaşma imzalayarak renklerine bağladı. malatyasporlu Orhan ise 80 milyon lira karşılığında bugün anlaşma imzalayacak. NECMİ GÛLÜMSER ' Fenerbahçe transferde dün hareketli bir gün yaşadı. SarıLacivertliler, Rizesporlu Hakan ve Malatyasporlu Feyzullah ile anlaşma imzalayarak renklerine bağladı. tlk olarak Rizesporlu Hakan ile masaya oturan yöneticiler, bu futbolcu ile 150 milyon liraya anlaşarak imza attılar. Bu transferde Rizespor Kulubu'ne de 80 milyon VESELİNOVİÇ'İN SEVİNCİ Rizesporlu Hakan'ın imza atmasından sonra Malatyasporlu Orhan'ı da yanma alan Veselınoviç, bu transfere çok sevındiğini belirterek iki tutbolcu ile totoğraf çektirdı. (Fotoğraf: Necmı Gulümser) de oynamak istediğini söyledi. Bonservisinin elinde olduğunu belirten Mustafa, para istemediğini, oynadığı takdirde verilecek iicreti yöneticilere bıraktığını belirtti. Kroth geliyor Parasız başkanlar Bugüne kadar yaptıklan maçlar sonunda kuluplerin elde ettiği yıllık hasılat genelde biriki sporcunun transferine yetiyor. Kirai zaman da tura yıl sonunda elde edilen bu para ile bir futbolcuyu bile almak olası değil. Örneğin, bu yıl kurne düşen Zonguldakspor'un 38 rnaç sonunda kasasına giren para lira venlecek. Daha sonra Malatyasporlu Feyzullah ve Orhan ile göruşen SarıLacivertliler, bu iki futbolcu ile de anlaşma sağladılar. Feyzullah, 250 milyon lira karşılığında anlaşma imzalarken, Orhan da bugün kendisini SarıLacivertli renklere bağlayan imzayı atacak. Orhan'a bu transferde 80 milyon lira ödetıecek. Bu arada yabancı bir libero ve santrfor arayışını yurtdışında sürduren Fenerbahçeli yöneticiler, Hamburglu libero Thomas Kroth ile anlaştı. 300 milyon lira karşılığında SarıLacivertli yöneticilerle anlaşan Kroth, önümüzdeki hafta içinde Schumacher ile birlikte Istanbul'a gelecek. Öte yandan Fenerbahçeli yöneticiler, dün Teknik Direktör Veselinoviç ile goruşerek yeni transferler konusunda anlaşmaya vardılar. Bu arada Ankaragücülu Musta Veselinoviç'in yeni transferlerden fa da kulübe gelerek Fenerbahçe' memnun olduğu bildirildi. Spor Servisi Beşiktaş Teknik Direktörü Gordon Milne, tatilini geçirmek ve transfer konusunda görüşmelerde bulunmak üzere, dün uçakla îngiltere'ye gitti. tngiliz hoca, tngiltere'de bulunduğu süre içinde, Beşiktaş Transfer Komitesi ile devamlı temas halinde olacak ve alınacak yabancı futbolcu için, komiteye rapor gönderecek. Gordon Milne, 12 haziran pazar günü F. Almanya'ya geçerek Beşiktaş'ın burada kamp yapacağı yeri de belirleyecek. Ingiliz hoca aynı gün Türkiye'ye dönecek. öte yandan, kafatasında çatlak bulunan Beşiktaş'ın genç futbolcusu Metın de Milne'nin tatilinde îngiltere'ye gidecek ve Ingiliz hoca bu futbolcunun tedavisi ve kontrolü için bizzat ilgilenecek. Ozyuzıcı Bursaspor'da BURSA (Cumhuriyet Bürosu) Trabzonspor'un eski antrenörü Ahmet Suat özyazıcı, önümüzdeki yıl Bursaspor'u çalıştıracak. Dün Trabzon'dan gelen Özyazıcı ile YeşilBeyazh kulübün yeni yöneticilerinin goruşerek anlaştığı öğrenildi. özyazıcı'nm transfer iicreti olarak alacağı para açıklanmadı. Alp YalmanErgun Gürsoy ikilisini patron yapan yönetim, kendi başarı puanını da kamtlamış oldu. Takımda sevgi, saygı ve itimada dayalı düzen kuran bu ikili, aynı zamanda cesur, atılgan ve işbilir uygulamalarıyla kendilerine bu görevi verenleri mahcup etmediler. AYDIN GÜLEŞ Basketbolda Şampiyomın arkasmdaki gizli güç yeni sistem Galatasaray'ı zirveye taşıyanlar II modern tesise kavuşturarak bugünkü yönetime devreden bu yönetimi de tum Gaiatasaraylılar her zaman takdir ve şükranla anacaklardır. Galatasaray'ı zirveye taşıyanlardan söz ederken vakıf başkanı sayın tnan Kıraç'tan söz etmeden geçemeyeceğiz. Son 10 yılda değişen iki başkan, yirmiye yakın yöneticiye rağmen, Galatasaray'da değişmeyen tek kişi o oldu. Galatasaray için her türlu mananın ve maddenin arkasında olan sayın Kıraç bize göre görünen başannın görünmeyen kahramanlanndandır. Galatasaray'ı zirveye taşıyan teknik adamlarla ilgili görüşlerimize gerçek ve yerinde bir yorumla başlamak istiyoruz: "Kazanan her zaman haklıdır." Son 4 yıllık yönetimleri devresinde takımlannı şampiyonluğun en büyük adayı yapan Denvall Denizli ikilisi zaman zaman eleştirildi, yerildi, ama çoğnnlukla da omuzlarda taşındı, baş tacı edildi. Bir teknik adam olarak onlara gıpta etmemek mümkun değil, kendilerini en iyi dileklerimizle kutluyoruz. Başarıları ile övünmek ve sevinmek en buyuk hakları. Ama böyle bir yonetımle ve de böyle bir kadro ile çalışmaları da en büyuk şanslan. Beden Terbiyesi Genel Müdürü Kemal Kamiloğlu tarafından da önaylanan yeni sisteme göre İ98889 sezonu 3 kademeli lig ve 4 takımlı playoff biçiminde oynanacak. ENGİN GÜL Basketbol Federasyonu, playoff sistemini yeniden değiştirdi ve 198889 sezonunda 3 kademeli lig ve 4 takımlı playoffu benimsedi. Beden Terbiyesi Genel Mudurü Kemal Kamiloğlu tarafından da önaylanan yeni sisteme göre 12 takımdan oluşacak ligde son iki sırayı alacak takımlar küme duşecek. tlk iki sırayı alan takımlar da otomatik olarak playoff a girecek. 38 arasındaki takımlar ise Ankara'da tek devreli lig usulu uzerinden karşı karşıya gelecekler. Boylece uçüncu ve dördüncü takımlar belirlenecek ve klasman grubunda ilk iki sırayı alarak yan finallere katılma hakkı kazanan takımlarla üç maç üzerinden eleme usulü ile karşılaşacaklar. Klasman grubu birincisi 4. takımla ikincisi de uçüncüyle karşılaşacak. Final, geçen sezon olduğu gibi 3/5 sistemi ile oynanacak ve ilk 2 maç, fınalist takımların sahalarında öteki maçlar tarafsız sahalarda oynanacak. 1. lig eleme grubu birincisi olan takım ile final grubu (playoff) şampiyonu olan takımlar Cumhurbaşkanlığı Kupası için karşılaşacaklar. Bu iki takımın aynı takım oiması durumunda playoff ikincisi olan takım birinci ile karşılaşacak. . Fazıl Tokatlı "Bu sistemde klasman grubunda ilk iki sırayi alan iki kulüp yaklaşık bir ay sıireyle maçlardan uzak kalı\orlar bu durum ise form durumu üzerinde olumsuz etki y'apar" dedi. Tokatlı ayrıca yan tınal maçlarının 3 maç üzerinden yapılmasının sakıncalarının geçen sezon göruldüğü, yarı finallerin de 5 maç üzerinden yapılmasının doğru olacağını belirtti. Bu kupadaki oteki goruşler ise şoyle: Aydan Siyavuş (Efes Pilsen Antrenörii): Yeni sistem ilk bakışta gayeye hizmet etmez gözüküyor. Bir kere maç sayısmdaki artış çok sınırlı. Eski sistemde ilk turda elenen bir takım 24 maç yapıyordu yeni sistemde 27'ye çıkıyor, bu yetersizdir. İlk iki sırayı elde eden takımlar potansiyel olarak millı takıma en çok oyuncu veren takımlar olarak kabul edilirse milli takım oyunculan daha az maç yapacaktır. Faruk Akagün (Paşabahçe Antrenörii): Yeni sistem ilk ikiyi koruyor ve kısmi bir canlılık getirıyor. Ancak denenmerniş bir sistem bugune kadar. Pla\off sistemi defalarca değişti. Sanmm seneye bu sistem yeniden değişir bu ise faydadan çok zarar getıriyor. Bence elımizdeki playoff sistemi aynen tutulup uç maç yerine 5 maç üzerinden finale gidilse final ise 7 maç üzerinden oynansa çok daha olumlu olur. Böylece çok daha oturmuş bir sistem olan ABD sistemine da yaklaşmış oluruz. Sarıyer'de transfer Spor Servisi Sarıyer, Fenerbahçe'nin Sakaryaspor karşısında 51 kaybettiği kupa maçından sonra, Abdulkerim ve Zafer ile birlikte süresiz kadro dışı bırakılan Müjdat ve Hasan 'ı almaktan vazgeçti. Sarıyer Transfer Komitesi Başkanı Haluk Yarar, önce talip oldukları Hasan'dan, yönetim kurulu üyelerinin istememesi üzerine vazgeçtiklerini ve yerine Bursasporlu Esat'ı transfer ettıklerini bildirdi. Yarar, Müjdat'ın ise, "önce kulubümle olan problemlerimi halletmek istiyorum. Bu aşamada, sıze söz vermem doğru olmaz" dediğini, bunun üzerine yerine, Kocaelispor'dan Ahmet Keloğlu 'nu kadrolarına dahil ettıklerini soyledi. MUTLU SOH G.Saray'ı iki yıl üst üste şampiyon yapan Derwall, görevini yapmış insanlann mutluluğunu yaşıyor Dentall gibi dünyaca ünlu bir teknik adamı Türkiye'ye getirmek hem cesaret hem de güç ister. Jupp Derwall olayuu gerçekleştirmek bir hadise olsa gerek. îçeride bir takım kişisel çalkantılar yaşadığını bildiğimiz Ali Tanrıyar yönetimi dışa karşı, her zaman bütünlüğünü ve tutuculuğunu sürdürmüştür. Bize göre bu yönetimin, en büyuk başarılarından birisi de görev taksiminde gosterdiği isabetli tutumdur. Futbol takım sorumluluğuna, Alp Yalman, Ergun Gürsoy ikilisini patron yapan yönetim, kendi başan fermanını da imzaladığını kamtlamış oldu. Takımda sevgi, saygı ve itimada dayalı bir düzen kuran bu ikili, aynı zamanda cesur, atılgan ve işbilir uygulamalanyla kendilerine bu görevi verenleri mahçup etmedikleri gibi takımlannın son iki sezonda lider olmasında, en fazla emeği geçen şahıslar olmuşlardır. Bir futbol takımırun başarılı oiması bize göre şu iki unsura bağhdır: (A) kulübün yeterli ve modern tesislerinin olmasına, (B) uyumlu, kaliteli ve klas bir kadro oluşturmasına. Futbol takımının basansında, ilk unsurun, tesis konusu olduğunu savunduğumuza göre, Galatasaray'ı, bugunlere taşıyanlara ayırdığunız satırlarda, başta Ali Uras ve ekibine ne kadar yer ayırırsak ayıralım, yine de onlann yaptıklan başarılı hizmetleri dile getiremeyiz. O günün zor koşullarında, büyük yokluklar içinde Galatasaray'ı, Avrupahlarm bile imreneceği ve bir çoğunun, sahip olmadığı Galatasaray son iki yıldır zirvenin değişmez takımı ise şüphesiz bunda en buyük pay Ali Tannyar ve ekibinindir. Zira bu yönetim son 3 yılda çok büyuk maddi ve manevi fedakarlıklar yaparak Türkiye'nin en güçlü futbolcu kadrosunu oluşturmuştur. Dcğil oynayanlannın, kenarda bekleyenlerinin bile milli olduğu bu kadro, bize göre, son 15 yılda birinci Türkiye liginde bir araya getirilmiş en güçlü ekiplerden birisidir. Jupp BASKET YORUMJAHMET KURT Yapılar Eczacıbaşı 1987/88 Türkiye basketbol lig şampiyonu oldu. Alt yapının zaferi diyenler haklıdır. Galatasaray 1987/88 Türkiye Futbol Ligi Şampiyonu oldu. "En büyük üstyapı başka büyük yok" diyenler de haklıdır. Çunkü şampiyon olan her zaman haklıdır! Taraftarları da... Peki ya finalistler, ikinciler, üçüncüler? Onlar hep yanlış sistem seçip, hatalı mı yönetilmişlerdir? 12 takımın mücadele ettiği basketbol liginde final oynayıp kaybeden Çukurova Ust yapı yatınıru yapmakla hata mı eımiştir? Yalnızca fınalde kaybetti diye "altyapıyı sevmeyen ölsün" mü demeh'yiz? Bu takım ilk turda Beslen'i, yan final de de Fenerbahçe'yi eleyerek final oynamış ve kaybetmiş. Üstelik son maçlarda en büyük kozu Spriggs'in de sakatlandığını göz önüne alırsak bu takıma başarısız, kuruluşuna da hatalı diyebilir miyiz? Spriggs yerine Eczacıbaşı'nm Richard'ı veya Orhun'u sakatlanarak şampiyonluğu Çukurova yakalasa bu kez "üstyapı"cılar seslerini yükselteceklerdi, Eczacıbaşı'nın başansı da gölgede kalacaktı. Oysa bir basket, iki basket veya şanssız olmak Eczacıbaşı gerçeğini değiştirmemeli... tki takım finale kalmış ve bin şampiyon olmuştur. Kazanan altyapı, kaybeden ustyapı değildir. Öyle olsaydı bir altyapı takımı olan Karşıyaka ligin dibinde bulunmaz, hemen yanında da bir üstyapı takımı olan Paşabahçe yer almazdı... "Top yuvarlaktır" deyimi basketbolda ve futbolda şans faktörünü vurgulamak için sıkça kullanılır. Gerçekten de bir sakatlık veya kritik anda çemberden seken bir atış, direkten dönen bir şut takımların kaderini değiştirebilir. Böyle şans faktörünun etken olduğu sporlarda matematik gerçekler gibi tek doğru yoldan söz etmek, illa altyapı veya üstyapı diye diretmek bizce yanhştır. Futbol konum olmadığı için uzmanlara sormak istiyorum. Ligin son haftalarında Beşiktaşlı futbolcular yerine Galatasaraydan birileri sakatlansa Turkiye Futbol Ligi yine böyle mi biterdi? örneğin bir Erhan takımdaki yerini alamasa Galatasaray güç durumda kalmaz mıydı? Böyle bir şanssızlık sonucu Turkiye Ligi Şampiyonu değişse herhalde "yapılar"da "yapı"cılar da altust olurdu. Beşiktaş'ın sistemi göklere çıkanlır, Galatasaray eleştirilirdi. Her yıl bir tek takım şampiyon olur. Sonuca bakarak ikincileri beğenmemek, hatalı sistem sectiklerini yazrnak büyük haksızlıktır. Bizce Beşiktaş futbolda bir sistem seçmiş ve altyapısından yetiştirdiği futbolcularla 3 yılda bir şampiyonluk, bir de ikincilik elde etmiştir. Son üç yılda transferlere milyarlar harcayan birçok kulübu geride bırakırken, "transfer yapmıyor" diye Beşiktaş'ı ekştirmek insafsızlıktır. Basketbolda Çukurova, futbolda Beşiktaş başanlıdır, doğru yoldadır. Doğru yol kuluplerin bünyelerine göre seçtikleri ve iyi uygulayabildikleri yoldur. Tek sistem şampiyonun sistemi değildir, ama tek haklı vardır: Kazanan. Akropolis Rallisi Biasion'un Spor Servisi 35. Akropolis Rallisi'ni genç İtalyan surücü Biasion kazandı. 4 gün süren bu zorlu yarışta büyük bir başarı, elde eden Biasion, dünya şampiyonu Marku Alen 'i gerilerde bırakarak 1. olmayı başardı. HB sigara firmasının desteği ile yanşan R. Stohl ise, kendisinden beklenen iyi dereceyi yapamayarak ancak 5. I olabildi. Rallinin neticeleri şöyle: 1. M. Biasion (ttalyan), 2. M. Eriksson (tsveç), 3. A. Fiorio (îtalyan), 4. M. Allen (Finlandiya), 5. R. Stohl (A vusturya). İlk tepkiler Yeni playoff sistemi üzerine göruşlerini aldığımız Fenerbahçe Kulübü Basketbol Şube Sorumlusu RUHUNA İNİN Ertuğrul Oılek'ın ofsaytla ılgılı bir sorusu, klasman sınavına girecek altı hakem tarafından yanlış yanıtlan dı Dılek ın öğüdü, "Kural kitabının ruhuna inın" oldu (Fotoğraf: Serdar Kızık) Dilek ayağa fırlad u penaltı Ertuğrul Dilek soruyor: Ofyastla ilgili bir oyuncuya ihtar verebilirmisin? Altı hakem "evet" diyerek soruyu yanlış yamtlıyor. SERDAR KIZIK BeşiktaşSamsunspor arasındaki Başbakanlık Kupası karşılaşmasının son 10 dakikası. SiyahBeyazhlar 21 yenik. Feyyaz kale onunde kaleci Fatıh'le yaptığı mücadelede yere duşüyor. Maçı televizyondan izleyen İstanbul Bolgesi'nden yaklaşık 60 kişilik hakem grubunun arasında az sonra seminere başlayacak MHK üyesi Ertuğrul Dilek, "Penallı" diye bağırıyor... Oysa penaltılık bir pozisyon yok. Tüm hakemler, şaşkın gözlerle Dilek'e bakıyor. İstanbul Futbol Hakemlerı Derneği'nde yaşanan bu şoku, şaka yaptığını soyleyen Ertuğrul Dılek' in espnsi bozuyor: "Ne yapalım arkadaşlar baksani£a, sejırcı ve lulbokular penaltı istiyor..." Dilek'in şakasıyla başlayan seminerde ayın 18'inde klasman sınavına girecek hakemler az sonra yaşayacakları ikinci şoktan henüz habersiz. Bu kez şaka da soz konusu değil. Seminerde ofsayt kuralını anlatan Ertuğrul Dilek soruyor: "Ofsaytla ilgili bir oyuncuya ihtar verilir mi? Yani örnek verirsek, ofsa>t pozisyonundaki bir oyuncu, ofsaylı bozmak için taktik amacıyla oyun alanının dışına çıkıyor, vurulan top kaleciden dönünce yeniden oyun alanına giriyor ve gol vapıyor. Bu oyuncuva ihtar verilir mi?" Dilek'in işaretiyle ayağa kalkıp soruyu yanıtlayan, aralarında 1. ligde bayrak sallayıp, düduk çalanların bulunduğu tam altı hakemin yanıtı; "Evet, centilmenliğe aykın davranıştan ihtar verilir" diye oluyor. Yanıtın yanlış olduğunu belirten Dilek'in sozlerı, sessizlikle birlikte ikinci şoku yaratıyor. Bu kez Ertuğurul Dilek hiç de esprili konuşmuyor: "Arkadaşlar, kuralı dümdüz okumanın anlamı >ok. Kuralın ruhuna girmeniz, nıhunu anlamanız gerek. Bu soru, Avrupa'daki hak«m seminerlerinde soruldu. bunu hiç unutmayın, ofsaytla ilgili olarak bir oyuncuya ihtar verilmez, veremezsiniz. Burada vereceğiniz karar, endirekt vuruştur..." Ertuğrul Dilek ortamı bir kez daha yumuşattıktan sonra maçlarda yapılan bazı hatalara da değindi. Seminerde hakemler yine yaya kaldı Şampiyonluğu kaybeden Beşiktaş, teselliyi Başbakanlık Kupası'nı alarak bulmaya çalıştı. LEVENT DİKMENER 1985/86 sezonunda averajla gelen şampiyonluk.. Ve son iki sezonda arka arkaya alınan lig ilcinciliği... Yukandaki satırlar Beşiktaş'ın son üç yıldaki lig grafığini belirtiyor. Altyapıdan yıldız oyuncu yetiştirmesiyle dikkaü çeken Beşiktaş, yeni sezonda Ismail, Zalad, Zeki, Saffet ve Bunyamin'i kadrosuna alarak lige başladı. Eskişehirspor'da yaptığı başarılı kurtarışlarıyla dikkati çeken ZaladMa transferde dikkati çeken Siyah Beyazlılar, 1987/88 sezonunda ligin bitimine iki hafta kala deplasmanda Kocaelispor'la 11 berabere kalarak şampiyonluğu ezeli rakipleri Galatasaray'a kaptırdılar. Sezon başında teknik direktör arayışlannı surduren Beşiktaş, Ingiliz Gordon Milne'de karar kıldı. Ancak Milne'nin Beşiktaş'ta çalışabilmesi için tek bir şartı vardı. O da yardımcı antrenöre gereksinim duymaksızın takımı tek başına yönetmek... Lige Denizlispor galibiyetiyle KartaFın karnesi başlayan Beşiktaş, 2. haftada Karşıyaka karşısında tutunamadı: 12. Ancak yenilgi şokunu çok çabuk atlatan Siyah Beyazlılar, arka arkaya 7 galibiyet alarak şampiyonluğa adım adım ilerlemeye başladı... Ve ilk yanyı Beşiktaş, Galatasaray'ın ardından ikinci sırada tamamladı. tkinci yarıya da umutla başlanmıştı, ancak Ad.Demirspor önünde alınan 20'lık yenilgi, tıpkı ilk yarıdaki filmin kopyası gibiydi. Kara Kartallar yine arka arkaya 6 seri galibiyet aldı. Trabzon'da oynanan ve 32 Beşiktaş'ın üstunlüğü ile devam ederken olaylar nedeniyle tatil edilen maç sonrası Siyah Beyazlılar şampiyonluk havasına iyice kendilerini kaptırmışlardı. Ancak Bursaspor deplasmanında alınan 21 'lik yenilgi, Beşiktaşhları şoke etti. Altay'ı isteksiz bir futbol sonrası 21 yenen, Kocaelisporla da deplasmanda 11 berabere kalan Beşiktaş, şampiyonluğu kaybediyordu. Ligin son haftasında da Malatya'dan 5 gol yiyen Beşiktaş, teselliyi Başbakanlık Kupası'nda Samsunspor'u 32 yenerek bulmaya çalıştı. Voleybolda yenildik BELGRAD (Cumhuriyet) Yugoslavya'da yapılan Balkan Voleyboi Şampiyonası ilk maçında erkek voleyboi milli takımtmız Romanya'ya 31 yenildi. Karşılaşmanın setleri 155/156/1315/1513 şeklinde sonuçlandı. Altılı Ganynn 9.9 milynn verdi Spor Servisi 1.6.1988 (çarşamba) at yarışları neticesinde: 6lı Ganyan: 72/58192 kombinesini bilenler: 9.946.183,65. 3'lü Ganyan: 819: 71.661,90. 3'lu Bahis: 285 nolu atlan sırası ile bilenler: 45.342,40 lira kazanmışlardır.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle