25 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/4 KÜLTÜRYAŞAM 2 ŞUBAT 1988 TELEVİZYON 06.30 Açıköğretim (Yann) tkinci sınıf dersleri: Tkaret Hukukıu (Prof. Dr. Fekiman Tekil) "Komandıl Onaklıklar", lstatislik IDoç. Dr. Fethi Şeniş) "Dağılma ölçüleri" Kamu MaliyesL (Prof. Dr. ömer F.Batırel) "Vergileme llkelen" tnkılap Tarihu (Prof. Dr. Ahmet Mumcu) "Atatürk Döneminde Türkıye Cumhunyetı'nm iç sıyasetı" 2. KANALI CAZ DÜNYASI TRTNIN ICINDEN MAHMUT T. ÖNGÖREN Uyuşturucuya karşı konser Kültür Servisi Moskova 'da uyuşturucu tutkunluğuna karşı başlatılan kampanyaya katkıda bulunmak üzere David Bowie, George Harrison, Julian Lennon gibi müzisyenler Sovyetler Birliği'nin başkentinde bir dizi konser yerecek. Gençlik gazetesi "Moskovski Komsomolets"in verdiği habere göre, mart ayı sonunda Moskova Olimpiyat Stadyumu 'nda verilecek konserlere Batılı müzisyenlerin yanı sıra "Zaman Makinesi", "Siyah Kahve", "Akvaryum" ve "Bravo" gibi Sovyet müzik toplulukları da katılacak. 08.00 Günaydın Türkiye Müzik, magazin, akıüalıte ve sanat bölumlerı. Ayrıca Vnuıulmayan Kadm "A Successora" adlı dızi film. Televizyonun Kurbanları... Televizyonun yirminci kuruluş yıldönümü, ne jlk yıllarda televizyonda çalışanların hangi eksikliklere ve zorluklara karşın yayına geçtiklerini anlatmaya neden oluşturmalı, ne de günümüzdeki TRT Televizyonu'nun elindeki teknik, yayın ve yönetim olanaklarıyla beraber sahip olduğu ot ve at zenginliklerini seraıleyerek böbürlenmesine yaramahdır. Once bugünkü TRT Televizyonu'nun "konumu"na bakmaIryız. BugüriKü TRT Televizyonu gücünü yabancı dizilerden alır. Sayısı gerçekten de artan yerli diziler ise tarihimize ve hatta çok yakın geçmişimize haksızlık ederek olaylara şoven, gerici ve tutucu bir anlayışla yaklaşmaktadır. Kısacası, yerli yapımların artması da artık "tehlike" yaratıyor. Öte yanda, nüfusumuzun çok büyük bir çoğunluğunun izlediği anlaşılan TRT Televizyonu, demokratik yayıncılık anlayışından giderek uzaklaşmakta... Güncel olaylar çarpıtılarak, kırpılarak ve biçilerek yansıtıhyor. Ya da ekrana hiç gelemıyor. Toplumu çok yakından ilgilendiren konular televizyonda hiç tartışılmıyor. Haberler ise salt ANAP yönetimının açısı, çıkarı ya da görüşü gözetilerek veriliyor. ArtıkTRT'nin yanlılığını,salt iktidardan yana yapılan yayınlarla belırlemek olanaksızlaştı. TRT'nin yanlılığı, artık salt siyasal partiler arasındaki dengeyi iktidar partisi lehine bozan bir yanlılık olarak açıklanamaz. TRT'nin, günümüzde çağdaş ne varsa: bu değerleri, yargıları ve düşünceleri bir yana ittiğı ve onların yerlerini de çağdışılık, beğenisizlik ve bayağılıkla doldurduğu kesinlik ve rahatlıkla açıklanmalıdır. Ne ki TRT'nin günümüzdeki konumu bu değildir. TRT'nin günümüzdeki gerçek konumunu, diğer kültür ve sanat alanları arasındaki 'yer'ini saptayarak belirlemek gereklidir. Tüm kültür ve sanat alanları üzerindeki ekonomik ve siyasal baskılar yoğunlaşıyor. İnsanlar giderek daha az gazete ve kitap okumaya yönettilirken, "fikir gazeteleri" ve küttürel ağırlıklı dergiler de kapanmaya zorlanıyor. Örneğin bugün "Bilim ve Sanat" gibi dergiler ya da "Ankara Sanat Tiyatrosu" gibi tiyatrolar hemen hemen kapanma tehlikesiyle karşı karşıyalar. Özellikle ekonomik baskılar, insanlan dergi almaktan ve tıyatroya gitme coşkusundar uzaklaştırıyor. Eğer abone olmazsanız ya da özellikle gitmezseniz, her iki kurumun kapanmasına göz yummuş olabilirsiniz. Öte yandan, nitelikli müzik ve güzel sanatlarla ilgili dallar zaten yıllardan beri belli bir çevrenin ilgisini çekmekte... Geriye ne kalıyor? Ne kalacak? Tüm kültür ve sanat alanlarındaki bunalım giderek genişlerken, her konuda etkin olabilen ve her konuyu içeren TRT Televizyonu... Özal hükümetinin ekonomi politikası sonucunda üretimi, etkisi ve izlenme olanağı azaltılan basın; kitap, sinema ve tüm diğer kültür ve sanat dallannın karşısına yıllardan beri tüm maddesel olanakları geliştirilen TRT Televizyonu tek seçenek olarak çıkarılıyor. özal yönetiminin çok bilmiş, çok bilinçli ve çok kurnazca yönetilen kültür politikasının en belirgin yanı, TRT Televizyonu'nun çağdaşlıktan kırpılarak tek seçenek durumuna getirilmesidir. TRT'yi bu noktaya, tek seçenek olmaya ulaştırmak için az çaba harcanmadı, az radyocunun ve televizyoncunun görevine son verilmedi. Geçmişteki kültür değerierimizi yok etmek, geleceğimizin demokratik yapısının kurulmasını engellemek için atılan bu haınce adımların sorumlularını, bu hain plana karşı çıkmayanları ve Türkiye'nin giderek bir TV kurbanı olmasını engellemeye çalışmayanlan, gelecekteki kuşaklar acaba nasıl değerlendirecektir? 10.00 Kapamş 15.00 Açıhş Haberler 15.15 Öğleden Sonra Konumuz Konuğumuz ve Turk fılmi Gelincik. YOnetmenliğim Şerif GOren'in yopfıgı filmdt bafrolleri Falma Girik ve Cüneyt Arkm paylaşıyorlar. Fılmin konusu kısaca şöyle: Konsı Olen emekli yüzbaşı Alişan (CArkm) dört çocuğuyla biıiıkle bir sahil kasabastnda yafamaktadır. Zengin bir aılenin kızı olan Fatma, (FGiıikJ aynı kasabaya taıile gelir Alişan ve Fatma birbirlenne âşık olurlar. Fakat Fatma'nm babas' bu beraberlığe karşı çıkar. 17.00 Haberler 17.15 Akşamın Getirdikleri Program her zaman olduğu gıbi yine Ballıkpınar köyUnden devam ediyor.Ayrıca Yeni Bir Hayal adlı oyun (oyun arasmda, lohum ıslahı, hayvacılıkta tuzun önemi, sulama ıle ılgılı fılmler), larım lakrımı, çızgı film, bılmece, sohbeı \e hukuk koşelen ile Türk Halk Muzığı var. Çinli rock yıldızı Kültür ServisiGeçen yıl Çinli yetkililerin konser vermesini yasakladıkları rock yıldızı Cui Jian, yasağın kaldırılmasından sonra verdiği ilk konserinde binlerce Çinli genci coşturdu. Gençler, konser bitiminde Pekin 'deki salonu uzun süre terk etmediler. Cui, 1987 yılı başlannda, sanat ve kültür alanını Batı düşüncelerinden "temizlemeyi" amaçlayan Çin Komünist Partisi ideologlarının tepkisini çekmişti. Pekin Merkezi Filarmoni Orkestrası 'ndaki görevinden uzaklaştırılan Cui'nin rock topluluğunun konser vermesi de yasaklanmıstı. 18.45 Rüzgfir Gülü "Bir Kılap Okuyaitm" köfesınde Robın Hood adlı kitap, "Doğaçlama" bulumunde çocuk yanşıırma konusu, "Magazin" bolamünda Afnka Maskları adlı film. Ayrıca Duffy Duck ve Arkadaşlan adlı çızgi film TV ÇEKİMİ SIRASİIİDA Erol Pekcanın (solda ayakta) hazırladığı Caz Dünyasrnın çekimi. "Euphony" topluluğun her pazartesi çaldığı Ece Bar'da yapıldı Emin Fındıkoğlu (solda, Mavyenin başında) yönetimindeki topluluk. bugun Caz Dünyası'nın tek konuğu (Fotoğraf Lale Rloğlu) 19.25 TV Dizisi: Emret Bakanım Biltün iyi niyetiyle halkın yaranna bazı adımlar aımaya ve bu arada basmm eteştinlerinden kunulmaya çalışan Jim, Sir Humprey'nin küçük oyunlan ve engelleriyle karşılaşır Ancak bu sefer onu alt etmenin yolunu bulacakur ve ışler Sir Humprey'nin hıc ummadığı bir fekle dOnüşür : Bu kez caz bizden Erol Pekcan 'ın hazırlayıp sunduğu Caz Dünyası'nın bugünkü konuğu, Emin Fındıkoğlu yönetimindeki "Euphony" caz topluluğu. "Euphony", pazartesi akşamları Ece Bar'da çalıyor. Topluluk bugün Caz Dünyası 'nda "What is this thing called love", "Take the A train'', ' 'Düşlerde ", "I love you'' gibi parçaları seslendirecek. FİLİZ ALİ Levent'e (Çoker) "Euphony ne demek?" diye soruyorum. "Valla ablacığım, orasını Emin Hoca (Fındıkoğlu) bilir..." Ece Bar'daki program bıtmış. Emin atkılara sarınmış, başında yün başlık, fena halde grip, teı döküyor... Herkes hep bir ağızdan konuşmakta. Şimdi Emin'i sıkıstırmarun zamaru değil... Emin, o hay huy içinde Evliya mı desem, Ortaçağ keşişi mi bilmem, ama her ikisine de benzeyen bir sukunet içinde oturuyor. Yüzunde o her zamanki yumuşak gulümseme. Teiefonla konuşmaya karar veriyoruz. Masaya "Euphony"nin basçısı Hakan (Beşer) katılıyor. Gardını almış, "Bu kadın da bana ne hakla soru soruyor?" durumu... Topluluğun rock muziğinden gelme tek üyesıymiş Hasan. " O çok 'free'dir ablacim" diyor Levem... Benim rockçılarla şimdiye kadar pek ünsiyetim olmadı, "free" terminolojisine yabancıyım. Emin, telefonda anlatıyor ertesi gun: "Euphonium, tuba'gillerden yumuşak, tatlı sesli bir çalgı biliyorsun. (Bilmiyordum, ama renk vermiyorum.) Levenl, Fatih, Şenova ve İmer, bildiğin gibi klasik egilim gdrmüş enstnımancılar. Bakır uflemelerden tatlı, >umuşak unı elde edebiliyortar. Topluluga böyle bir ad uygun düşer dedik... Emin, Le>enl \e Şeno\a ilk kez 1977'de Zeliha Berksoy ile Genco Erkal'ın "Brecht Kabare" oyununda bir araya gelmişlerdi. Emin Fındıkoğlu, Kurt VVeill ve Hans Eiskr'in müziklerini trompet, trombon, klarinet ve piyano için düzenlemişti. O zaman piyanoyu Ayşe Karabece, klarineti Serdar Kalafatoglu çalıyordu. 197980 yıllarında Emin, Levem ve Şenova, Levent Altındag (saksafon), Arto Tunç (trombon ve vurmalüar) ve Onno TUDÇ (bas) ile bir arada konserler verdiler. "Eophony" adıyla ise geçen yıl konser vermeye başlayan grupta Levent Çoker, Fatih Erkoç trombon, Şenova Ülker ve İmer Deinirer trompet, Tuna Ötenel soprano saksofon, Hakan Beşer bas, O m Aksel davul, Emin Fındıkoğlu klawe çalıyoı. Bası daha önce Hakan Behlil, davulu da Murat Verdi çalıyorlarmış, ama aynlmışlar. Topluluğun bütün düzenlemelerini Emin yapıyor. Bu yılki repertuvarlarında caz standartları dışında Paco de Lncia'nın "Gitanos Andaluces" adlı gösterişli Flamencosu, bandeleoncu Dino Saluzzfnin "La Melodia del Tango" adlı parçası, Paul Simon'ın "Graceland" albiımunden "Diamonds on the Soles 20.00 Haberler ve Hava Durumu 21.00 TV'de Sinema: Esrar Perdesi (AyrtntJı bilgi yandaki sütunlarda) 2330 İstanbul Devlet Konservatuvan Türk Musikisi tcra Heyeti 23.50 Haber Dosyası • Kapamş ÜÜNCİ KANAL 18.58 Açüış Haberler 19.10 Merhaba Çocuklar. Çocuk Tiyatrosu 19.35 Besteciler ve Yonımcular İstanbul Devlet Senfonı Orkestrası Şef Michel Tabachnik yönetıminde 3. senfonısım yorumluyor. (Program danışmanı: Prof. özer Sezgm). Beethoven'm 20.00 Sazlarla Başbaşa Mural Gulenürk ve saz arkadaşlan Muhayyer Kürdi ve Nîhavend makamında Güller Ağlaan, Bunca Guzel Içinde, Artık Yeşerecek Dalım Yok, Duşen Sarı Yapraklar, Çıçekler Yasta, Büyüleyen GOzlehnle, Kız Sen tstanbul'un Neresindensın adlı eserlerı seslendiriyor. of ber Shoes"u, Oiiver Ndson gibi bazı caz bestecilerinin çok kullanılmamış, unutulmuş, kenarda koşede kalmış, ama çok giızel parçalan, bir tane de Emin'in parçası var. Geçen yılki repertuvarla birlikte 25 parçayı bulmuş dağarlarındaki eserler. Emin, her zaman yeni ve değişik şeyler yapmak isteyen bir sanatçı. Beb Bartok'un klarinetçi Benny Goodraan ve kemancı Joseph Szigeti için bestelediği "Contrasts" adlı eserinin üçüncü bölümünden çügm ritmli (13/8) Macar Dansı ile Ravd'in sol majör piyano konçertosunun Adagio'sundaki o güzelim melodiyi "Euphon>" için düzenlemişti geçen yıl örneğin. Tekdüzelikten, kalıplara girmekten, insanlan bıktırmaktan kaçtığı için aynı grupla aynı şeyleri ilelebet yapmaya niyetli değil. "Gelectk yıl ne olur bilemem" diyor. "Bui askere gider, öteki aynlır, beili olmaz. lyisi mi, bizi dinlemek isteyenler ayaklannı çabak tuUunlar." Ece Bar'da pazartesi akşamlan 19 ile 21 arasında Avrupa ve ABD'deki caz kulüplerine benzer bir hava esiyor. Insanlar salt caz dinlemeye geliyorlar. Emin'in isteği de "Caım dogal mekânı olan kulıiplerde, insanlann kendilerini rahal hisseltikleri bir ortamda hem ciddi hem de neşeli olabilmeleri ve caz dinlemeleri" zaten. 20.15 Merak Ettikleriniz tştahı frenleyen sprey (dış kaynaklı/, dublaj nasıl yapılır (TRT seslendırme fubesinden gurünülerj, yeni kanser tedavisi (dış kaynaklı), peykler haritaları düzenliyor (dış kaynaklı), renk körlağü ve ehliyel (Doç. Dr. ömer Faruk Yılmaz) 20.45 Haftanın Dizisi: Celladın Türküsü Hayatınm yarısını hapıshanelerde geçiren Gary, serbest kalınca şaşkına döner. Yalmak, yemek yemek dahıl en basıl hareketlerde dahi dış dunyayla uyum sağlayamaz, ınsanlarla ılişkılerinde zortanır. SANAT KULİSİ 2130 Haberler 22.05 Caz Dünyası (Aymlılı bilgi yandaki sütunlarda) Çok çevirmenli çeviriler Bugunlerde Metis cephesinde çok çevirmenli çeviriler gündemde. Yurdanur Salman ve Müge Gursoy, geçen yıl Sinema Günleri'nin konuğu olan John Berger'ın "Picasso'nun Başarısı ve Başansızlığı" adlı kitabıru birlikte çeviriyorlar. Bu usta işi incelemesinde Berger, Picasso kimliği çevresinde oluşturulan mitosu irdeliyor ve okuru bir soruyla karşı karşıya getiriyor: "Picasso'nun başarısı sanatından mı kaynaklanıyor, yoksa doğurduğu deha imgesinden mi?" Berger'dan bir çeviri daha var. Yurdanur Salman, Müge Gursoy, tskender Savaşır ve Semih Sökmen, John Berger'ın denemelerinden, gözlem serüveninin en tipik örneklerinden oluşan bir "Seçki" hazırlıyorlar. Aslında kitabm bir özelliği de Berger'ın kendisiyle birlikte yapılrruş bir seçme oluşu. Bu arada bir "Seçki" de Susan Somag'dan çevriliyor. Salman, Gursoy, Zafer Alacagök ve Gonül Çapan, Sontag'ın Cesare Pavese, Walter Benjamin, Albert Camus gibi yazarlar üstüne denemelerini içeren bir derlerne çeviriyorlar. Suat Karantay'la Yurdanur Salman'ın Anton Pogoviç'ten çevirdikleri kitap ise değişik bir nitelik taşıyor. Bir "Yazın Çevirisi Terimleri Sözlüğü." Kitap, belki de dilimizde yayımlanan ilk edebiyat çevirisi terimleri sözlüğü olacak. Kadının adı Duygu değil! Yazdığı öykülerle ve çocuk romanlanyla ödüller kazanan Feyza Hepçilingirler, 1986 Sait Faik Hikâye Armağanı'nı kazanan "Eski Bir Balerin" adlı öykü kitabından sonra "Ürkek Kuşlar"da yeni öykülerini sunuyor bize. YÖK uygulamalarından sonra 1984 yılında kendi isteğiyle üniversiteden aynlan Feyza Hepçilingirler, şimdilerde özel bir dersanede yoğun çahşmayla boğuşuyor. Geceyarısından sonra "uykusundan çaldığı zamanlarda" yeni çalışrnalarını surdürüyor, bu kez bir roman yazıyor. Feyza Hepçilingirler'le konuşurken ilginç bir rastlantıyı öğrendik. Yeni kitabı "Ürkek Kuşlar"ırr ilk öyküsünü okuyanlar, Hepçilingirler'e takılıyorlarmış: "Duygu Asena'ya gönderme mi yapıyorsun?" diye. "Aykırı Bir ö y k ü " adlı öyküyü anımsayınca biz de gülümsemeden edemedik. Sözü edilen tümceler şöyleydi: "...Kadm, adı yalnızca kadm olan bir kadın olmaya razı gelmedi. Çok güzelsin Duygu, dedi adam. Kadının adı Duygu değildi." "Oysa" diyor Feyza Hepçilingirler, "Ben o öyküyü 'Kadının Adı Yok' kitabından 34 ay önce yazmıştım. Ustelik 8 Haziran 1986'da Cumhuriyet Dergi'de yaynmlanmıştı." 22.45 İki Arkadaş: Yardım Çağnsı Lacey'i teiefonla arayan bir polis eşi, kocasmm kendisini duvduğunti sOyler, ancak ne admı ne de adresini vermez. Lacey ve Cagney bu konuyu Samuels'a danışırtar ve onunda ısteği üzerine bu işin peşıne düşerler. Ancak ikı arkadaşın elınde başka bir vaka daha vardır Yaşlı kadınlan dolandıran ve kendıne emlak komısyoncusu susii veren bir adam. Her ıkı olayın bırden peşine düşen arkadaşlar hem acı hem de tallı anlar yaşarlar. '2330 HaberlerKapanış RADYO T R T I O5.W Açıhş, program ve kısa habeılet. 05.05 Ezgi kervanı. 05J0 Şarkılar ve oyun havalan. 06.00 KOye haberler. 06.10 Günaydın. 07J0 Haberler. 07.40 Günün içindcn. 09.40 Arkası yann. 10.00 Kısa haberler. 10.05 Rekiamlar. 11.00 Kısa haberler. 11.05 Reklamlar. 11.10 öğle Uzerı. 12,55 Reklamlar ve radyo programları 13.00 Haberler. 13.15 Müzik 13M Bölgesel yayın ve reklamlar 14^0 Hukuk köşesı 15.00 Kısa haberler. 15.05 ÖJIeden sonra 17.00 Kısa habeıler. 17.05 Köyümüz, köylümüz. 17 J 0 Bölgesel yayın ve reklamlar 18.00 Çocuk bahçesi. 18.15 Haftanın çocuk sarkısı. 18.20 Segâh fash U.50 Hafif müzık ve reklamlar. 19.00 Haberler 19J0 Tflrkçe sozlu hafif müzik. 20.00 Yeni sesler. 20.20Kuçuk konser 20.40 Türküler geçidı. 21.00 Kısa haberler. 21.05 Konulann içinden. 21.35 Turk halk müziği dinlcyici istekleri. 22.00 Çeşitli müzik. 22J0 Solıstlerden seçmeler. 23.00 Haberler. 23.15 Gecenin içinden. 00.55 Gunttn habcrlerinden özetler. 01.00 Program ve kaparu;. 01.0505.00 Gece yayını. T R T I I 07.00 Açılış ve program. 07.02 Solistlerden seçmeler. 07 J0 Haberler. 07.40 Türküler vç oyun havalan 0S.00 İki solistten şarkılar. M J 0 Brenda Lee sö>luyor. 09.00 Türküler. 09.15 Çocuk bahçesi. 09 J0 Sabah konseri. 10.00 Halk mOzi&imiz. 10.20 Şarkılar. 10.40 Tttrkçe sözlıi hafif müzik 11.05 Türküler ve oyun havalan 11J0 Beraber ve solo şarkılar. 12.00 Hafif müzik. 1230 Yurttan scsler kadınlar topluluğu 13.00 Haberler. 13.15 Hafif müzik. 13.30 Caz duygusu. 14.00 Yabancı dil dersi. 15.00 Erkekler topluluğu.15J0 Arkası yann. 15.S0 Hafıf müzik. 16.05 Türküler geçidi. 16.30 Solistler geçidi. 17.00 Barok müzik. 17 J 0 Türkçe sözlü hafıf müzık. 1S.00 Yuntan sesler 1SJ0 Din ve ahlak. 19.00 Haberler 1930SoUstlerden birer şarkı20.00 Türküler geçidi 20J0 Yabancı dil dersi. 21.30 Hafif mttzik. 22.00 Beraber ve solo şarkılar. 22J0 Bir roman / bir yazardan hikâyeler. 22.45 Türküler 23.00 Haberler. 23.15 Solistler geçidi. 23.40 Hafıf müzik. 2335 Dünya radyolanndan müzik fcstivalkrinden. 0035 Program ve kaparus. İ K İ I I I 07.00 Açılış ve program. 07.02 Sabah için müzik. 08.00 Sabah konseri. 09.00 Haberler. 09.15 Müzikli dakikalar. 10.00 Günün konseri. 11.00 Rock dünyasından. 12J» Haberler. 12.15 öğle konseri. 13.45 Türk sanat müziği toplu programı. 14.15 Konser saati. 15.45 tki sotistıen şarkılar. 16.15 Çocuk Korolan. 16.25 Haftanın çocuk sarkısı. 16.30 Caz sanatı 17.00 Haberler. 17.15 Solistlertopluluklar 18.00 Müzik yelpazesi. 19.00 Haberler 19.15 Müzik ve yorumcular. 20.00 Müzik demeti. 21.00 Aksam konseri 22.00 Haberler 22.15 Gecenin getirdikleri. 23.00 Salı konseri. 24.00 Gece ve müzik. 01.00 Program ve kapamş. 7. KANAL/ TV'DE SİNEMA Kültür Servisi Son olarak Ispanya'nın Valencia kentinde Dünya Satranç Şampiyonluğu unvamm yurttası Anatoli Karpov karşısında bir kez koruyan Sovyet satranççı Gari Kasparov, resmi Sovyet basınında ilk kez açıktan açığa eleştirildi. Londra'da yayımlanan "The Times" gazetesinin verdiği habere göre, Sovyet basınmdaki eleştiriler, Kasparov'un "Değişikliğin Çocuğu" adlı özyaşamöykusünün kısa bir sure Batıda yayımlanmasının hemen ardından geldi. Diplomatik gözlemciler, Kasparov'un Mihail Gorbaçov'u desteklediğini açıkça ifade etmiş olmasma karşın ünlü satranççıya yöneltilen ağır eleştihlerin onay görmüş olmasına dikkati çekiyorlar. Bilindiği gibi, Kasparov, Dünya Satranç Federasyonu FIDE'ye ve Sovyet Satranç Federasyonu 'na karşı görüşleriyle tantnıyor. Kasparov ateş altında Felsefeeğitim tartışması Kültür Servisi Türk Felsefe Kurumu, 5 şubat cuma günü saat 9.30'da tstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakultesi 'nde felsefeeğitim ilişkilerinin tartışılacağı bir toplanlı gerçekleştirecek. Türk Felsefe Kurumu 'nun düzenlediği toplantıya konuşmacı olarak toanna Kuçuradi, Arda Denkel, Hilmi Yavuz, Niyazi öktem, Vehbi Hacıkadiroğlu ve Teoman Duralı katılacak. lşSanat Galerfleri'nde yeni sergüer... Ankara'da BULMACA ~ Aysel Foçalıgil "Resim" sergisi. (26 Ocak 12 Şubat) İşSanat Galerisi: Meşrutiyet Caddesi 10. Bakanlıklar. Tel 12S 08 52 İ.stanbul'da USTANm EILİNCİ rİLMİ "Esrar Perdesi", Hitchcock ustanın çevirdiği ellinci film "Esrar Perdesi "nde. Hıtchcock'un alışık olmadığı iki oyuncunun, Paul Newmanla Julıe Andrevvs'un çok farklı oyunlan da filmin sinemasal bir butünlüğe ulaşmasını engelliyor ASVta yeni oyun ANKARA (AA) Ankara Sanat Tiyatrosu, Maksim Gorki'nin 1907'de yazdığı "Sonuncular" adlı oyunu Ankara'da sergiliyor. Yılmaz Onay'm çevirdiği "Sonuncular"/ sahneye Rutkay Aziz koydu. Çevre düzenlemesini Sertel Çetiner'in gerçekleşterdiği oyunda Erol Demiröz, Serap Kıran, Jale Aylanç, Cezmi Baskın, Ali Erkazan, Altan Gördüm, Şebnem Erkekli, Hakan Akın, Ibrahim Sezen ve tlknur Sırt rol alıyorlar. Çarlık Rusyası'mn toplumsal çöküşünün bir ailede simgelendiği "Sonuncular"da egemen toplumsal değerleri korumaya çalışan bir babayla bu değerlere karşı çıkan, ama yerine yeni değerler de koyamayan genç kuşağın çatışması ele alımyor. SOLDAN SAĞA 1/ Hava cereyanı. 2/ Özsu... Mikroskop camı. 3/ Bir nota... Bağışlama. 4/ Slayt... Köy muhtarı yardımcısı. 5/ Aşamasız asker... Bir temsilin ya da fllmin ilk gösterilişi. 6/ Ciltçilikte, kitap yapraklarııu diizgün tutmaya yarayan ince örülmüş şerit... Eski ve bilinmeyen bir tarihi anlatmakta kullanılan deyim sözü. II Oyunda cezalı çocuk... Dingil. 8/ Sodyumun simgesi... Halk arasmda sayılan ve sözü geçen erkeklere verilen san... Bir cetvel türu. 9/ Genellikle carai avlularında bulunan fıskıyeli havuz. YUKARIDAN AŞAĞIYA 1/ Ciltte çeşitli nedenlerle oluşan kaşıntılı döküntüler. 2/ Akü... Yumurtadan yeni çıkmış ve heniiz ayaklan oluşmanuş yavnı kurbağa. 3/ Eski bir Hint tannsı... Bir nota. 4/ Çıplak, yoksun... Galyumun simgesi... Şöhret. 5/ Bir soru sözü... Kazımakta ya da temizleraekte kullanılan demir araç. 6/ Hileci. 7/ Vücuttaki AIDS virüsünü saptamakta kullanılan test. 8/ Dordüncü... Uzaklık anlatmakta kullanılan söz. 9/ Ahmet Haşim'in tanınmış bir şiiri. Gaye Kazancıgil Resim" sergisi. (26 Ocak 12 Şubat) tşSanat Galerisi (Parmakkapı): İstiklâl Caddesi, Yürekli Han, Kat 2, Be\oğlu, Tel: 144 20 21 Güler Haşimoğlu NUgün trmikçi "Resim" sergisi. (27 Ocak 13 Şubat) İşSanat Galerisi (Erenkoy): Bağdat Caddesi 296 i, Erenkoy. Tel: 356 01 68 İzmir'de Hitchcock politikacı Esrar Perdesi (Torh Curtain) / Yönetmen: Alfred Hitchcock / Oyuncular: Paul Newman, Julie Andrews, Tamara Toumanova, Ludwig Donath, Hans Joreg Felmy / 1966 yapımı / 119 dakika. Kültür Servisi Ünlü bir Amerikan fizikçisi, Kopenhag'da bir kongreye giderken Doğu Bloku'na sığındığını bildirir ve Doğu Almanya'da ortaya çıkar. Fizikçi, önemli bir konuda gizli sırlara sahiptir. Ve Doğu Bloku'na geçmesi Batıda panik yaratır. Yardımcısı ve sevgilisi olan Sarah, Doğu Almanya'ya giderek onu bulmaya çalışır. Ancak bilim adamı aslında Batı için bilgi toplamaya gelmiş bir gizli ajandır. Alfred Hıtchcock'un 50. filmi olan "Esrar Perdesi", Kanadalı yazar Brian Moore'un özgün bir senaryosuna dayanıyor. Genelde siyasal konulara el attığında gerçekçi olmaktan hep kaçınmış olan Hitchcock, bu filmde de oldukça kaba bir antikomünizme düşmekten ve DoğuBatı zıtlaşması sorunlanna oldukça sorumsuz biçimde, kimi ucuz romanlar ya da eski fılmler düzeyinde yaklaşmaktan kurtulamıyor. Bunun dışında konunun iki saati aşkın bir film için yeterli gerilim ve entrikayı içermemesi, ünlu Hitchcock mizahıyla yeterince donatılmamış oluşu, ayrıca Hitchcock'un alışık olmadığı iki oyuncu olan Paul Newman ve Julie Ândrews'un çok farklı oyunlan da filmin sinemasal bir butünlüğe erişmesini engelliyor. Film tümuyle Hollyvvood olanaklarıyla çekilmiş, ancak Hitchcock, filmin önemli bolümünu doğal bir ışıklandırmayla çekmiş. Paul Nevvman'ın bir ajan kadınla birlikte bir kornünist görevliyi öldurme sahnesi, yalnız filmin en gerilimli sahnesi değil, tüm Hitchcock filmleri içinde en çarpıcı öldurme sahnesi. Yönetmen, bu sahne için "Bir insanı öldünnenin ne denli zor oldugunu gostermek isledim" diyor. Bir bale temsilinde geçen ve ünlu Rus balerinı Tamara Toumanova'nın da katıldığı bölum ise filmin en guzel sahnelerinden biri. "Esrar Perdesi" oynadığı yıllarda eleşrirmenlerce ağır biçimde eleştirilmiş, gerilim ustasının zayıf filmlerinden biri olarak nitelendirilmişti. Ancak zamanla fılmi savunan, oven yazarlar da oldu. Sonuç olarak, her Hilchcock filmi gibi birkaç bölumu için de olsa görülmesi gereken bir film. M. Fahri Sever "Resim" sergisi. (26 Ocak 12 Şubat) İşSanat Galerisi: Mimar Kemalettin Caddesi 2. Konak, Tel: 14 12 50/376 Ankara ve İstanbul tşSanat Galerileri, bayram tatilleri ve pazar gunleri dışında her giın 12 001900 arasi; İzmir İş Sanat Galerisi ba\Tam tatilleri, cumartesi ve pazar günleri dışında her gün 8.3017.00 arası açıktır. Çalınan resimler bulundu M.Ü. İLAHİYAT FAKÜLTESİ'NDE ARAPÇA KURSLARI Halka açık Arapça kurslan devam etmektedir. Her seviyede kursiyer kaydı yapılmaktadır. Yeni dönem kurslar 6 ve 8 Şubat 1988 tarihlerinde başlayacaktır. Isteyenlerin fakültenüz bünyesindeki kayıt bürosuna tnüracaatlan duyurulur. Kors günleri ve kayıt saatleri: Pazartesi Çarşamba Cuma 18.0021.15 cumartesi 13.0017.00, Pazar 9.3015.30 saatleri arasıdır. Miiracaat: M.Ü. llahiyat Fakultesi Tel.: 333 83 00 (çalısma saatierinde) Batlmrbaşı • Ütkndar TÜRKİYE $ BANKASI TOKYO (AP) Camille Corot'nun Fransa'da çalınıp Japonya'da satılan beş tablosu daha bulundu. tki Fransız ve bir Japon'dan oluştuğu ileri sürülen sanat hırsızhğı çetesi 1984 yılında Fransa'daki bir müzeden Corot 'nun çeşitli yapıtlarını çalmış, daha sonra Corot resimlerinin izi Japonya'da bulunmuştu. Geçen kasım ayında da Japon yetkililer ortaya çıkarılan dört Corot tablosunu Fransa 'ya geri vermişlerdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle