27 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURÎYET/8 HABERLER 8 HAZİRAN 198J Türban kavgası bitmedi Adalar'a çıkarma gemisi / stanbul (a.a.) îstanbul Anakent Belediyesi'nce Adalar ilçesine hizmet sunmak için yaptırılan Türkiye'nin ilk sivil çıkarma gemisi, Anakent Belediye Başkanı Bedrettin Dalan tarafından törenle hizmete sokuldu. Şehit Nadir Güneş adh çıkarma gemisinin Adalar Belediyesi'ne teslimi dolayısıyla Büytikada'da düzenlenen törende konuşan Bedrettin Dalan, "Adalar'daki hivnetlerin, istendiği anda ve süratle yapılabilmesi için gerekli olan çıkarma gemisinin yapımını ve hizmete girmesini sağlamış bulunuyoruz. Çıkarma gemisi, malzeme naklinde tüm ihtiyacı karşılamanın yanında Adalar'da yaşayan vatandaşlara ucuzluk getirecektir" dedi. Adalar Belediye Başkanı Recep Koç da, Adalara hizmet sunmaya yılmadan devam edeceklerini kaydederek, "özal hükumeti devrinde nasıl ülkemizin değeri artmışsa, Adalanmızın da değeri artmıştır" şeklinde konuştu. Törende aynca, Adalar Belediye Başkanı Recep Koç tarafından Bedrettin Dalan 'a teşekkür ve şükran plaketi verildi. Yapımı tamamen Türkiye'de gerçekleştirilen ve 146 milyon liraya mal olan çıkarma gemisi, 110 ton taşıma kapasitesine sahip. 26.5 metre boyunda ve 7.7 metre enindeki gemi, 4 adet çöp aracını taşıyabilecek kapasitede. Rektörlertartışma dışında kalmak istiyor Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Somer: Kanun ve yönetmeliklere saygılı her idareci, yönetmeliğin 7/h maddesini dikkate almak zorundadır. Üniversite yönetim kurulumuz, başörtüsü ve türbanın çağdaş kıyafete aykırı olduğuna oy birliğiyle karar vermiştir. Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof. Balkır: öğrencinin başı açıktı, kapalıydı, ruj sürdüydü, sakal bıraktıydı, kot pantolon giydiydi, bu konular rektörün gündeminde değildir. Temennimiz üniversiteler bu konularla uğraşmasm. ITÜ Rektörü Prof. Kafalı: Bizim böyle bir problemimiz yok. Bir iki öğrencimiz vardı, kendileriyle konuşuldu. 19 Mayıs Üniversitesi Rektörü Prof. Sağlam: Yeni yönetmelikle birlikte, direniş yapan kalmadı. Istanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Demiroğlu: Her müessesenin kendine göre bir kıyafet düzeni olabilir. Anadoln Üniversitesi Rektörü Prof. Büyükerşen: Kıyafet Yönetmeliği yürürlükte. Çapraz örtü, sıkmabaş, simge türban yasaktır. Dlcle Üniversitesi Rektörü Prof. Aykaç: Hoşgörülü olmak lazım. Sakal da bıraktlabilir\ ASİYE UYSAL YÖK'ün başörtüsütürban sorunuyla baş başa bıraktığı üniversite rektörleri, "kılık kıyafet" tartışmasının artık bitmesini istiyor. Edinilen bilgiye göre, bu gelişmenin altında YÖK'ün rektörlere, "türban konusunda yumuşayın" seklindeki sözlü uyarısı yatıyor. Birçok fakültede, ögrenciler derslere ve sınavlara başları örtülü girmeye başladı. Bu arada üniversitelerin öğrenci işleri görevlilerinden öğrenildiğine göre, bazı üniversite yönetimleri öğrenci işleri müdürlüklerinden, "türbanla ilgili disiplin soruşturması işlemlerini yavaşlatılmasını" sözlü olarak istedi. Türban yasağı uygulaması, yumuşatüırken, rektörlerin de bu konunun kapanmasından yana bir tutum izledikleri görülüyor. Ancak görüşler ayrılıyor. Bu konuda görüş açıklayanların bazıları "çağdaş kıyafetin"ne olduğunun tanımlanamayacağı ya da böyle bir tanımlamanm sakıncalı olacağı kanısında. Diğer bazıları ise, "başörtüsü ve türban çağdaş kıyafete aykırıdır" kararında ısraılı. Bursa Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof. ör. Nihat Balkır, "Kılık kıyafet konusunda ne ögrenciler birbirlerine ne de üniversite yönetimleri öğrencilere kanşmalı" derken. Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tarık Somer, "İki ay önce çağdaş görünüme aykırı bulunan başörtüsünün şimdi uygun olduğunu gösterir bir dunım yoktur" şeklinde konuştu. YÖK Öğrenci Disiplin Yönetmeliği'nin 7/h maddesi halen yürürlükte. Bu madde üniversitelerin kapalı mekânlanna sadece "çağdaş kıyafel ve göriinümle" girilmesini öngörüyor. YÖK de çağdaş kıyafetin he olup ne olmadığının saptanmasını üniversite yönetim kurullarına bıraktı. Hemen tüm üniversite yönetim kurullan Ankara Üniversitesi Yönetim Kurulu tarafından alınan, "başörtüsü ve türban çağdaş kıyafete aykırıdır" kararına benzer kararlar aldı. AÜ Rektörü Prof. Dr. Tarık Somer, bu konuda, "YÖK'ün ilahiyat fakülteleri dahil kıyafet konusunda bizlere gönderdiği herhangi bir yazı bulunmuyor. Kanun ve yönetmeliklere saygılı her idareci, yönetmeliğin 7/h maddesini dikkate almak zorundadır. L'niversite yönetim kurulumuz, başörtüsü ve türbanın çağdaş kıyafete ay Anayasa MahkemesVnin 25. kuruluş yılı A nkara (a.a.) Anayasa Mahkemesi, bugün 25. kuruluş JTM. yıldönümünü kutlayacak. Mahkeme üyelerinin Anıtkabir'i ziyareti ile başlayacak kutlama törenleri, 910 haziran günterinde "Avrupa Anayasa Mahkemeleri Tarihçe, Kuruluş ve îşleyişleri" konulu sempozyumla sürecek. Sempozyumun açılış törenine Cumhurbaşkanı Kenan Evren, TBMM Başkanı Necmettin Karaduman ve Başbakan Turgut özal da katılacaklar. Sempozyumda, Avusturya Anayasa Mahkemesi Daimi Uzman Raportörü Dr. Rudolf Machacek, F.Almanya Anayasa Mahkemesi Başkanı Prof. Dr. Wolfgang Zeidler, Fransa Anayasa Konseyi üyesi Leon JozeauMarigne, lsviçre Federal Mahkemesi 2. Kamu Hukuku Dairesi Başkanı Prof. Robert Patry, ttalya Anayasa Mahkemesi Başkanı Prof. Antonio La Pergola, KKTC Yüksek Mahkeme Başkanı Şakir Sıdkı îlkay ve Portekiz Anayasa Mahkemesi Başkanı Prof. Armando Marques Guedes ile Yugoslavya Anayasa Mahkemesi üyesi Mustafa Selo birer konuşma yapacaklar. TVRBANCILARATATÜRKHEYKELt^lS ÖNÜNDE Dokuz Eyliil Üniversitesi Rektörlük binası önünde eylemlerini sürdüren tütbancüann bulunduğu yere Atatürk heykeli dikildi. (Fotoğraf: ZAFER AKNAR) v% kın olduğuna oybirliği ile karar vermiştir. İki ay önce çağdaş görünüme aykırı bulunan başörtüsünün şimdi uygun olduğunu gösterir bir durum ortada yoktur. Biz öğrenciye, başörtüyle girdi diye sınıftan çık demedik. Bu eğitim öğretimi engelleme olurdu. Sadece disiplin cezalarını uyguluyoruz ve kanun gereği bu cezaları geri almamız söz konusu değildir" diyor. Üniversite yönetimlerinde kılık kıyafet t a r t ı ş m a l a r ı n d a n "bıkkınlık" dikkati çekiyor. Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nihat Balkır'ın görüşleri özetle şöyle: "Yasada bir değişiklik yok. Yönetmelikte bir değişiklik yok. Çağdaş kıyafet deniyor. Çağdaş kıyafetin ne olup ne olmadığını herhalde zaman içindeki uygulamalar gösterecek. Üniversitelerde bir uygulama bütünlüğü vardır. Herhangi bir konu tüm öğrenci ve öğretim üyelerini ilgilendiriyorsa farklı uygulamalar sıkınn yaratacaktır. Zannediyorum, tüm üniversiteler birleşecektir. Benim şahsi kanaatim şu; öğrencinin başı açıktı kapalıydı, ruj sürdüydü, sakal bıraktıydı, kot pantolon giydiydi, bu konular rektörün gündeminde değildir. Temennimiz şudur ki, üniversiteler bu tip konularla uğraşmasın. Bu devletin politikasıdır. İlahiyat fakültelerinin özel durumunu herkes kabul ediyor. Ama, bizim ilahiyat fakültesi dı şında 16 bin öğrencimiz var. Bı öğrencilerden ortünmek isteyen lerin sayısı 6O'ı geçmez. B» sorun değil. Öğrenciler birb.. , rine karışmamalıdır, biz de ka rışmamalıyız. Kıyafet Jtonusun da üzerinde durulacak tek bi konu var. Kıyafetin ideolojik t)i simge yapılmaması. Uniforju gibi giyilmemesi. Ancak boy| bir durumda dahi üniversite yö netiminin yapacağı iş durutnı tespit edip ilgili mercilere bildtr mektir." ,, İTÜ Rektörü Prof. Dr. Kema Kafalı, bu konuda şöyle konllş tu: "Biz eskisi gibi devam ediyö ruz. Böyle bir problemimiz yok Bir iki öğrencimiz vardı, kendi leriyle konuşuldu. Tahrik etme ntn anlamı yok. Benim srnrfım da sakallı bir öğrenci vardı. Gi dip kulağına bir espri yaptım, *a kalını kesti. L'niversite girişirrtf kıyafetle ilgili bir kontrol yaptiı mıyoruz." Ondokuz Mayıs Utti versitesi Rektörü Prof. Dr. MeK met Sağlam. üniversitelerinde'bı konuda bir sorun olmadığını b< lirterek şunlan söyledi: "Yeni W j netmeliğin çıkmasıyla bizde tfi raz eden, direniş yapan kalmsMh Problemi olan üniversiteler vaı Ama ilahiyat fakültelerindeı başlamak üzere, baş örtmeplj üniversitelerde serbest bırakıldı ğını görüyoruz. Ama bizim du rup dururken başörtünüzü bag layın diyecek halimİ2 yok >a. Be kıyafet konusunda uzman de£i lim. Çağdaş kıyafet, bugüne kâ dar çağdaş Türk vatandaşınınikı yafeti neyse odur. YönetmeUi biz yapmadık. biz uygularız. Bı lim adamı kendi alanının dışdaki konuda yorum yapmaz, İTÜ Rektörü Prof.Dr. CenV Demiroğlu, kişisel göruşün, "Her müessesenin kendine gpr bir kıyafet düzeni olabilir" şek linde belirtirken rektör olara üniversitesinde hiçbir h o c a ^ başörtülü öğrencileri salt bu yüi den sınıftan dışarı çıkaramayac^ ğını, ancak numaralannı alara durumu idareye bildirebileceğîr söyledi. ' Anadolu Üniversitesi Rektor; Prof. Dr. Yılmaz BüyükerşenTı: görüşü de şöyle: "Bize herhang bir makamdan yazılı veya sözl bir talimat verilmedi. Kıyafet yc netmeliği yürürlüktedir. Çapfa örtü, sıkmabaş, simge türban ya saktır. Yönetmelik çağdaş kıya feti öngörüyor. İdeolojik simg haline gelen kıyafetler de bize go re çağdışıdır. Öğrencilerimizi inançlarına saygılıyız. Anca inançları gereği saçını gizleme durumunda olanlar, bunu çag daş giyim biçimiyie de pekâlâ ya pabilirler. Herkesin bildiği, üni versite dışından kaynaklana tahrikler sona ererse konu orta dan kalkacaktır." "ÖĞRENCİLERİMİ SERBEST BIRAKMAK İSTERİM" Dicle Üniversitesi Rektör Prof. Dr. İbrahim Aykaç, "sak: da bırakılabilecegi" görüşünd Aykaç, bu konuda şunlan söyt di: "Çağdaş kıyafet kanımca di kat çekmeyecek. abes kaçm cak, herkesin saygıyla karşıU. bîleceği kıyafettir. Christıan Ğ or bir şey çıkanyor, moda ol vor. Hoşgörülü olmak lazıı Üniversite öğrencisinin kot gi mesi çağdaş mıdır. değil mid çağdaşlığın tarifi nasıl olur. b miyorum. Ben şahsen saka karşıyım. Bir gün tıraş olmasa dahi rahatsız olurum. Ama I düşünce veya bir tarikatı ifa etmemek koşuluyla sakal da 1 rakılabilir. Zevkler ve renkkr t: tışılmaz. Ben öğrencilerimi s > best bırakmak isterim." Beşiktaş'ta aşk cinayeti f stanbul Haber Servisi Beşiktaş'ta diin sabaha kcrşı bir  aşk cinayeti işlendi. Kadir Şen adh şahıs beraber yaşadığı arkadaşı Tülin inanlı'yı Yenimahalle Bostanüstü Sokak 53 numaradaki evinde Bülent Damar'la yakaladı. Buna sinirlenen Şen, mutfaktan eline geçirdiği ekmek btçağı ile Bülent Damar ve Tülin İnanlı'yı çeşitli yerlerinden yaraladı. olay yerinde yaşamım yitirirken Inanlı, gürültüleri ?Damar, 'rfuyan komşulan tarafından Şişli Etfal Hastanesi 1. cerrahi servisine kaldırılarak tedavi altına alındt. 04.00 sıralannda meydana gelen olayda Bülent Damar'ı öldüren Kadir Şen ise kaçtı. ösdlt'te 11 büst tahrip edüdi Köprü asfaltı yamanıyor Tstanbul (a.a.) Boğaz Köprüsü ve çevreyollannda, asfalt X onanm ve yenileme çalışmalarına başlandı. Karayollan 17. Bölge Müdürlüğü tarafından sürdürülen çalışmalar, yaz süresince, havamn elverişli olduğu pazar günleri 08.21.00 saatleh arasında yapılacak. Karayollan yetkilileri, çalışma sırasında trafığin yoğun olduğu saatlerde, ek şeril uygulaması ve trafık düzenlemesi gerçekleştirileceğini belirttiler. Yetkililer, çalışma saatlermde Boğaz Köprüsü ve çevreyollanm kullanacak sürücülerin, karayollan ekiplerine yardıma olmalanm, trafık işaret ve işaretçilerine uymalarını istediler. SÖĞÜT (Cumhuriyet) Söğüt'te Ertuğrul Gazi Türbesi önünde sergilenen, aralarında Atatürk'ün de bulunduğu 17 Türk büyüğünün büstleri dün sabaha karşı keserle tahrip edildi. Pazar günü sabaha karşı saat 02.30 sıralannda gerçekleştirilen saldmdan sonra olay yerinden 34 T 7018 plakalı otomobil ile uzaklaşan Enver Azmi Kalyoncu adlı sanık yakalandı. İlçede büyük tepki uyandıran saldırı olayıyla ilgili soruşturma devam ediyor. Büstleri parçalanan Türk büyüklerinin adlan şöyle: Atatürk, Ertuğrul Gazi, Osman Gazi, Fatih Sultan, Babür Şah, Mete Han, Atilla, Bumin Kaan, Bayan Kaan, Kutluğ Bilge, Cengiz Han, Saltuk Buğda, Alptekin, Selçuk Bey, M.Harzem Şah, Batur Han, Timurlenk, Süleyman Şah. Büstler 1970 yılında Kaymakam Turan Tan tarafından yaptınlmıştı. Îstanbul'da Fatih'te oturan ve emlakçılık yapan saldırgan, polise verdiği ifadede "Geçen mayıs ayında türbeyi ziyarete gelmiştim. Bu ziyaret sırasında büstleri kırmayı aklıma koymuştum" dedi. AYASOFYA FETHEDtLECEK tstanbul ttim ve Kültür Vakfı'nca düzenlenen "Fetih Günü"nde izUyiciler "haremlik" ve olarak aynldılar. Konuşmacılar htanbul'un fethinin yanm sayılacağını, Ayasofya'nın mutlaka fethedileceğini bildirdiler. "selambk" Fetih Günü'nde "9. Koğuş" oyunu Fatih Napolyoria karşı TAR1K ERSOY Yer; Çemberlitaş İpek Sineması sahnesi. Dekor; Üzerinde kartondan kesilmiş harflerle " 9 . Koğuş" yazısının asıh olduğu derme çatma bir paravan. Sonradan deli oldukları anlaşılacak beyaz önlükler içinde ve yüzleri maskeli 5 oyuncu birbirlerine tutunarak ve tren sesleri çıkararak sahneye geliyorlar. Deliler kendi aralarında bir oyun sahneye koyma kararı alıyorlar. tçlerinden biri "oyunun ilk bölümünde ne var" diye soruyor. Bir başkası "darbe var, darbe" diye yanıtlıyor bu soruyu. Uyuştumcu bağımlısı bir hastanın "daha fazla özgürlük, daha fazla" şeklinde bağırarak ortalığı karıştırması üzerine Napolyon kıhğındaki deli bir darbe yapıp idareyi eline alıyor. Politikacı rolündeki bir başka deli ise demokrasiden bahsettikçe Napolyon kılıklı deli "seçim dediğin sandıksal bir demokrasi aracıdır. Biz ise evrensel bir demokrasi kuracağız" diyor "evren" sözcüğünün üstüne basarak. Napolyon'un dediği dedik. Kendisine karşı gelmeye çalışanlat kara gözlüklü, hafiye şapkalı başka bir deli tarafından engelleniyorlar. Aynı deliler daha sonra bir otobüse biniyorlar. Napolyon "trafik zinciri içinde bu otobüse el koyuyorum" diyerek direksiyona geçiyor ama arabayı iyi kullanamıyor. Bunun üzerine direksiyona kendine yardımcı olarak seçtiği henüz yürümeyi ve konuşmayı dahi bilmeyen bir çocuğu geçiriyor. Ancak bu çocuk da otobüsü iyi kullanamıyor. Oyunun sonunda büyük bir haşmetle Fatih Sultan Mehmet sahneye geliyor. Napolyon şaşırıyor. Korkudan ayaklan titriyor. Alkışlarla karşılanan Fatih'in gelişine diğer deliler de iyice şaşınyorlar. Daha sonra Fatih'in "Bu çarpık gidişe bir son vermek ve gerçekleri göstermek" amacıyla gelen kılık değiştirmiş doktor olduğu anlaşıhyor. İstanbul İlim ve Kültür Vakfı tarafından düzenlenen "Fetih Günü"nde aynı vakfın tiyatro kolu tarafından sahneye konulan söz konusu oyunun dışında salon, şiirler, marşlar ve ilahilerle çınladı. "Fatih'in torunları hoşgeldiniz" yazılı bir pankartm altından geçilerek girilen salonda izleyiciler programı "haremlik" ve "selanılık" bölümlerine ayrdarak seyrettiler. Kadın izleyiciîer kendilerine aynlan balkon bölümünde yer kalmaması üzerine erkeklere aynlan giriş katına da alındılar. Büyük çoğunluğunu gençlerin oluşturduğu salonda seyirciler marşlara tempo tutarken konuşmacılann sözleri de sık sık alkışlarla kesildi. Konuşmacılardan yazar İlhan Atasoy Ayasofya'nın bugün müze olarak kullanılmasından dolayı "İstanbuTun Fethi'nin yanm sayılacağını" belirtti ve "Ayasofya mutlaka fethedilecektir, o gün uzak değildir" dedi. Daha sonra söz alan yazar Yavuz Bahadıroğlu ise "Fatih'in tomnlannı karşımda görmenin mutluluğu içindeyim" şeklinde başladığı konuşmasında "Fatih'i anmanın sokaklara ismini vererek ya da bin liralıklara resmini koyarak mumkün olduğu kanaatında değilim. Onu bize İstanbul'un dini hayatı anlatmah" dedi. Bahadıroğlu konuşmasını "Biz ilan ediyoruz ki koyun surüsu değiliz, Fatih'in ruhunu yaşatan nesiliz" şeklinde bitirdi. Daha sonra program kahramanhk türküleriyle sona erdi. İskenderunAdana yürüyüşü 1 günde 73 trafık kazası nkara (a.a.) Ankara'da son 24 saat içerisinde 6'sı yaralanmayla, 67'si de hasarla sonuçlanan toplam 73 trafık kazası oldu. Şehiriçi ve Bölge Trafık Müdürlüklerinin gerçekleştirdikleri denetimler sırasında, 1.068 araca toplam 2 milyon 338 bin lira para cezası yazıtdı. 24 araç trafıkten alıkonulurken, 3 ehliyetsiz, 4 de alkollü sürücü hakkmda yasal işlem yaptldı. 12 yü sonra beraat ADANA (UBA) Yaklaşık olarak 12 yıl önce gerçekleştirilen İskenderun Adana bağımsızlık yürüyüşünden sonra çıkan olaylar nedeniyle açılan dava sonuçlandı. Aralarında kapatılan Türkiye lşçi Köylü Partisi Merkez Komitesi üyesi Gün Zilelinin de bulunduğu 30 sanık beraat etti. Adana İkinci Ağır Ceza Mahkemesi'nin beraatine karar verdiği sanıklar arasında kapatılan Türkiye İşçi JCöylü Partisi'nin Merkez Komitesi üyesi Gün Zileli de bulunuyor. Beraat eden sanıklar şunlar: "Gün Zileli, Ali Develioğlu, Feyza Zileli, Mustafa Yadigâr, Mehmet Arıcı, Halil Akbay, Mehmet Güngör Üırverdi, Kemal Demirel, Sebahat Şahin, Necati Şahin, Mustafa Unutmaz, Suat Terzi, Gülabi Demir, Şinasi Serdaroğlu, Yusuf Pınar, İsmel Göymen, Emin Bilecen, Doğan Türkdönmez, İzzet Özcan, Mustafa Berk, Zeynel Tanışır, Mehmet Yılmaz, Hüse>in Çalış, M. Osman Kızıldenizli, Necati Yazgül, Mustafa Yonuş, İbrahim Enginarlar, Muzaffer Gürpınar, Kadir Cengiz, Bektaş Döner." Kadastro Yasası TBMM'de înşaat sanayiinde yönetim semineri / stanbul Haber Servisi Türkiye Sanayi Sevk ve tdare Enstitüsü'nce düzenlenen înşaat Sanayii'nde Yönetim Semineri bugün Gebze'deki TÛSSİE Eğitim Tesisleri'nde başlıyor. Üç buçuk gün sürecek seminerde konuşmacılar inşaat sanayiinde yönetim, finansman, pazarlama, ihale sistemi, organizasyon, bilgisayar kullanımı, kalite, planlama, makineleşme, is güvenliği gibi konular üzerinde tebiiğler sunacaklar. Tapıısuz gayri menkule mülkiyet izni geliyor ANKARA (a.a.) Kadastroya ve tapulamaya ilişkin yürürlükteki hükümleri kalduan kadastro yasa tasarısı, TBMM Başkanlığı'na sunuldu. Tasarı, 10 haziran çarşamba günü Adalet Komisyonu'nda görüşülmeye başlanacak. Tasarıya göre, kadastrosuna başlanacak bölgeler, erı az bir ay önceden Resmi Gazete'de, radyo ve TV'de ilan edilecek. Kadastro işlemlerine sürat kazandırmak amacıyla 2 aylık bekleme süresi kaldırılıyor. Tapuda kayıtlı olmayan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 20, kuru toprakta 50 dönüme kadar olan bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az 20 yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliği belgelerle, bilirkişi veya tanık beyanlanyla kanıtlayan, zilyedi adına tespit edilecek. Taşınmaz malın bu kapsam dışında kalan kısmının zilyedi adına tespit edilebilmesi için, 1972 veya daha önceki yıllara ait vergi kayıtları gerekecek. Bu kanünun uygulanması ile ilgili dava ve işlere bakmak üzere her kadastro bölgesinde, tek hâkimli ve asliye mahkemesi sıfatına haiz veter sayıda kadastro mahkemesi kurulacak. Halen tâpulama mahkemesi olarak görev yapan mahkemeler, kadastro mahkemesi adını alacak, hiçbir atamaya gerek kalmadan tapulama hâkimleri kadastro hâkimlerinin görevlerini yürütecekler. Mahalli hukuk mahkemelerin de görülmekte olan kadastro ile ilgili henüz kesinleşmemiş olan taşınmaz mala ilişkin davalar hakkında, o taşınmaz mal için kadastro tutanağı düzenlendiği tarihte, bu mahkemelerin görevi sona erecek ve dava dosyaları kadastro mahkemesine resen devredilecek. Bursa'da "Gümüşlü Kahve" n ursa (Cumhuriyet Bürosu) Uludağ'da iki gün süren MJ "Eski Kent Dokularmm Planlanması ve Korunması" konulu seminere katılan Kültür ve Turizm Bakanı Mesut Yılmaz, beraberindeki 47 belediye başkanı ile birlikte dün de Bursa'nın tarihi ve turistik yerlerini gezerek yetkililerden bilgi aldı. Orhangazi, Osmangazi türbeleri ve Gümüşlü Kahve'nin de içinde bulunduğu 'Tophane Parkı'nı hizmete açan Mesut Yılmaz burada tarihi kostümler giymiş belediye konservatuvarı fasıl heyetinin 'minik konserini' de dinledi. Daha sonra Ressamlar Sokağı, Ulucami ve Pirinç Hanı da gezen Yılmaz, öğle yemeğinden sonra Bursa 'dan ayrıldı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle