19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURIYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER lısın ustune çıkmış olacaktır Açık söylemek gerekırse, msan, çelışİcının bu bu>ukluğu karşısında ne dıveceğını şaşırıvor ne daha çok başvurulabilmelidir Ne yazık kı, 1982 Anayasası, bu olanağı genışleteceğıne daraltmıştır 4Sayın Ozal, "Anayasa Mah kemesı, temel hak ve hurnyetlerle çok yakından alakadar olmalıdır Yoksa ekonomık bazı me selelerde hukumet şunu vapmış, bunu yapmış, bunlarla uğraşmaması lazımdır Yanlışhk buradadır" dıvor Esas yanlışhk şurada burada değıl, Sayın Ozal'ın bu duşünce bıçımındedır Savın Ozal bılmelıdırler kı, Anayasa Mahkemesi hukumetın yaptığı "şu, bu"larla değıl, dava konusu olmadıkça hukumetuı kendısı ıle bıle uğraşmaz Yaptığı ıdan tasarruflar konusunda ıse hukumetın muhatabı Anayasa Mahkemesi değıl, Danıştay 'dır Anayasa Mahkemesı'nın temel gorevı, yasaların anayasava uygunluğunu anayasanın çızdığı çerçeve, koyduğu esas ve ılkeler ıçınde denetlemek ve yıne anayasanın verdığı obur gorevlen yapmaktır. Sayın Ozal'ın bu yuce kuruluşu, yapmadığı, kanşmadığı ışlen yapıyor ve kanşıyor gıbı gostermesındekı amacı anlamak bızım ıçın adden guçtur. 5Sonra şu nokta da gozden uzak tutulmamalıdır. Anayasa mahkemeierı yalnız demokrasının bır kurumu değıl, anayasanın ve dolayısıyla onun kurduğu rejımın bekçısıdır Nıtekım Tstanbul Unıversıtesı Anayasa Komısyonu'nca hazırlanan on tasarının 170 maddesınde "Anayasa Mahkemesi, anayasayı ve anayasaya hâkım esasları korur" denılmıştır Bu görev ozellığı nederuyle Anayasa Mahkemesi, Almanya'da demokrasıye, Yugoslavya'da da Tıto'nun rejımıne bekçılık etmektedır Bu nedenlerle gostermehk de ğıl, varlık sebebıne uvgun cıddı ve etkılı gorev yapacak bır Ana yasa Mahkemesı'nden kaçmak, bılınmelıdır kı anayasaya (rejıme) bağlılıktan, denetımden, gerçek hukuk devietı olmaktan kaçmakla aynı anlama gehr 6Onumuzdekı ajans metnın den yanlış anlamıyorsak Sayın Ozal yabancılara mulk satışı ıle ılgılı yasanın ıptalımn doğru olup olmadığını referandumla saptamak ıstıyor "Isvıçre'deolduğu gibı" dıyor Bu, bır bakıma mahkeme karannı dolaylı yoldan referandumdan geçırmek ıstedığı anlamına gelmektedır MAHKEME KARARINA REFERANDUM OLMAZ Bız Isvıçre'de mahkeme ka rarlannın referandumdan geçırıldığını bılmıyoruz Bıldığımız, adlı konularda son sozun Federal Mahkeme'ce soylendığıdır Şayet bu konuda bır kavnak gos terırlerse oğrenır kendılerıne mınnettar kalırız Mahkeme kararlarından vaz geçtık, yasalar ıçın bıle Batı Avrupa'nın hıçbır ulkesınde Isvıçre'dekı gıbı referanduma başvurulduğunu da bılmıyoruz Sonra ozellıkle sosyal ve hukukı konularda bır ulkeyı emsal alıp kıyaslamak son derece tehlıkelı ve yanıltıcı olabılır Çunku hukukta kıyas emsalı ıle yapılır Hıçbır ulke ıse öburu ıçın kesın emsal olamaz Sayın özal, konuşmasında 'Anayasa Mahkemesi'ne çok başvuruluyor' diye de yakınmıştır. Bize kalırsa bundan yakınacağına kanun hukmunde kararname ve yasa tasarılarımn hazırlanmasında daha titiz çalışılmasını ORGAPs VE GUÇ sağlasa ve bunların komisyonlarla Meclisten yıldırım hızıyla USTUNLUĞUNE HAYIR! geçirileceğine, oralarda muhalefetın sesine de kulak vererek iyice incelenip Şu nokta kesınkes bıhnmehdır kı, anavasanın >apısı ve dayantartışılmasına olanak tanısa, samrım bu yakınmasına pek gerek dığı felsefe, organ ve guç ustunkalmayacaktır. Ne var ki o bunu yapmıyor. Aslında ciddi ve etkili bir luğu fıkrını reddeder Devlet oldenetim için Anayasa Mahkemesi'ne daha çok başvurulabilmelidir. manın v e devlet halınde yaşama Zorunlu Bir Yanıt PENCERE Plebisit? 29 \USAN 1987 NAHİT SAÇLIOĞLU Anayasa Mahkemesi emekli üyesi Sayın Başbakan Turgut Ozal'ın 7 Nısan 1987 gunlu grup toplantısında Anayasa MahkemeM jçın eleştın nıtelığı taşıvan bazı sözler soyledığı basında TV'de ve ajans haberlerınde yer almıştır Sayın özal'ın bu sözlerınden anayasa mahkemelennın var edılme nedenlerı üe en azından aşağıdakı konularda yeterınce bügı sahıbı olmadığı anlasılmaktadır YARGI DENETİMİ GERE& 1Insanhk, monarşının despotızmıne karşı, hak, ozgurluk ve menfaatlerını seçımle ışbaşına getıreceğı temsılalen elıyle korayabıleceğını umarak parlamenter demokrasıye yonelmıştır Ne v ar kı, bir sure sonra, oluşturduğu parlamentoların da başka çeşıt bir dıktator kesıldığını, halkın kınden çok kendılennın >a da dayandıklan sınıf veya zumrele rın yararlarını duşunduklerını, rejunı bıle yozlaştırarak anaya sayı hıçe savdıklarını acıyla gormuş ve buna <,are aramıştır Sonunda çarevı, ıdarenın tasarrufları nasıl ıdarı yargı denetımıne tabı tutuluyorsa, yasama organını anayasa çızgısınde tutabılmek ıçın onun ıradesını de yargı denetımıne tabı tutmakta gormuştur Böylece yasaların anayasaya uygunluklannın yargısal denetımıne geçılmıştır Bu denetim oncelen adhye mahkemeierı ehyle yaptırılmış, daha sonra, ıdarenın adlıye elıyle yapılan yargısal denetımınde görulen turden sakıncaların burada da gorulmesı uzerıne, ıdarı vargı ıçın nasıl ozel mahkemeler kurulmuşsa, anayasaya (rejıme) bekçılık edecek, sos\al hukuk ve refah devletının guvencesı ola cak özel anayasal >argı kurumlarının, genel adıvla anayasa mahkemelennın oluştumlmasına gıdılmıştır Anavasa mahkemelennın bu var edılış nedenı karşısında, ozellıkle halkın vararları sosyal \e ekonomık >asalarla korunup guvence altına alınacağından, Sayın Ozal'ın "Anayasa Mahkemesi ekonomık sorunlara karışmasın" demesının samrım halkın yararına hareket etmeyeceğını gostermekten başka bır anlamı olmaz Bu durumda, konuşmasında sozunu ettığı yanlışlığı, so>ledığı noktada değıl, kendı duşunuş tarzında araması gerekmektedır 2Sosyal ve ekonomık hak ve ılışkılere aıt esaslar, ozellıkle II Dunya Savaşı'ndan sonra anayasalarda çok gemş bıçımde yer almıştır. Bunlar, devletın kuruluşuna, yetkı ve görev alanına. kışı hak ve ozgurlüklerıne (v b ) aıt ılke ve kurumlarla, çağın sosyal hukuk ve refah devletı felsefesı ıçınde adeta bırbırlerını tamamlayıp destekler bıçımde kenetleşerek butunleşmışlerdır Gunumuzde bunları bırbırınden koparmaya kalkmak veya ayırmayı düşunmek çağa egemen olan devlet felsefesının amacını anlamak, çağ dışına ve şu buyuk çelışkıye duşmek ohır Sayın Ozal'ın beyanından çıkan anİama göre, Anayasa Mahkemesi, temel hak ve ozgurluklerle ılgılı yasaları ıptal ettığı zaman TBMM'nın ustunde bır goruntu vermış olmayacak, ekonomık yasaları ıptal ettığı zaman mec nın onurlu ve mutlu amacına ulaşmak ıçın organlar arası ış bölumu, denge ve ış bırhğı esaslanna davarur Bu nedenle Anayasa Mahkemesi Meclısın ustunde olmadığı gıbı, altında da değıldır Hele tarafsızlığjnı korumak zorunda bulunduğu ıçın ne karşısında ne de vanında olabıhr Her ıkı organ da anayasa kendılenne ne görev vermışse onu yaparlar, esasen onu yapmak ıçın var edılmışlerdır 3Sayın Ozal, konuşmasında Anavasa Mahkemesi'ne çok basvuruluyor, dıye de yakınmtştır Bıze kalırsa bundan vakınacağına kanun hukmunde kararname v e yasa tasanlanmn hazırlanmasında daha tıtız çalışılmasını sağlasa ve bunların komisyonlarla Meclisten yıldınm hızıyla geçırıleceğıne, oralarda muhalefetın sesine de kulak vererek ıjace incelenip tartışılmasına olanak tanısa, samrım bu vakınmasına pek gerek kalmayacaktır Ne \ ar kı o bunu yapmıvor Aslında cıddı ve etkılı bır denetim ıçın Anayasa Mahkemesı EVET/HAYIR OKT*Y AKBAL ÖLÜM Ankara'nın yerlilerinden Ağır Ceza Yargıcı merhum Dr. îbrahim Ethem Peksimetçioğlu ile Yanyalı Oruçzadeler'den merhume Fethiye Hanım'ın kızlan, merhum Reşat Peksimetçioğlu, merhum Op. Dr. Faik Peksimetçioğlu, Nefise Gökkaya ve Seyide Tüzünalp'in kızkardeşleri, kadastro mühendisi merhum Hakkı Şinasi Mumcu'nun eşi, avukat Beyhan Gürson, avukat Ceyhan Mumcu, gazeteci yazar Uğur Mumcu ve mimar Kıvanç Ateş'in sevgili anneleri, Tekin Gürson, Vakkas Ateş, Naciye ve Güldal Mumcu'nun kayınvalideleri, merhum Dr. Muammer Gökkaya ile Kâmuran ve Ekrem Gökkaya, Dr. Işın Pak, Prof. Dr. önder Tüzünalp ve merhume Ülkü Tüzünalp'in teyzeleri, Hülya ve Yavuz Peksimetçioğlu ile Şükran Ataokay'ın halalan, Evren Mumcu, özgür ve özge Mumcu'nun babaanneleri, Güneş Gürson, Ece ve Baran Ateş'in anneanneleri 28 Nisan Bir Dönüm Yeridir "Demek, sızde de aydın bır gençlık varmış'" Bir kuçumseyışm, bir hor görmenın belırtısı gıbı geldı bana bu sözler1 öyle ya, "sızde de" ne demek'' 29 Nısan 1960 gunuydü Parıs'teydım Bir aylık ABD gezısınden donmuştum 0 sabah ııyandım Fransız gazetelerınde Türkıye'nın sekız sutuna manşet haber olduğunu gordum Resımler, başlıklar, yazılar 28 nısanda Istanbul'da unıversıte gençlığı zorba ıktıdara başkaldırmıştı Beyazıt meydamnda çarpışmalar olmuştu Ölenler, yaralılar vardı Koşup bütun gazetelen almıştım Satondakı masaya yaymıştım Otel muşterılerı, otelcı, garson başıma toplanmış, gazetelerı ıncelıyorlardı Otelın danışma görevlısı böyte demıştı ışte "Mösyo, demek sızde de aydın bir gençlık var" Haklannı arayan, demokrasıyı özleyen, zorbalığa karşı çıkan bir aydın gençlık! Tıpkı Fransa'dakı, Ingıttere'dekı, Almanya'dakı, kısacası uygar ülkelerdekı gıbı bir aydın gençlık Eskı bir yazımda bu gözlemımı belırtmış, '28 nısan olayının anlamını bana Pans'te bir otelcı duyurdu' dıye yazmıştım Turkıye'de yıllardan sonra ılk kez bir fıkır kavgası, bir ınanç savaşımı, bir uygarlık tartışması olabıleceğını, yapılabıleceğını aklına bıle getırmeyenler, Turk ulusunu bir koyun surusu gıbı gorenler, anlamışlardı kı bu ulkenın gençlığı hıç de sandıklan gıbı değıl! Yurda dönuşumde yazdığım "28 Nısarfm Anlamı" başlıklı yazımda şoyle dıyordum "Evet, 28 Nısan 1960'ın bir anlamı var Buyvk bır anlam bu Her zaman yakalanmaz bır anlam AtatunYün güven duyduğu bır gençlık, bır aydın gençlık 28 Nısan 1960'ta kendını yurt yönebmınden, yurdun geleceğınden sorumlu duyuyor Kuçük çıkarlar, küçük korkular, kuçük engeller karşısında bocalayan polıtıkacılara. çıkmazlara sapan haınlere, kötü ntyettılere, yurdumuzu uygartık yolundan çevırenlere karşı dıkılıyor Korkmadan yılmadan " Atatürk'un Bursa konuşmasından bırkaç cümleyı de eklemışım "Türk gencı reıımın bekçısıdır sahıbıdır Bu refime ınanmıştır, benımsemıştır Bunları zayıf duşürecek en kuçuk bır kıpırtı duydu mu, bu ulkenın polısı vardır, adlıyesı vardır, ordusu vardır demeyecek, ıse karışacaktır Gerçek suçlular yenne onu yakalasalar da asla yalvarmayacaktır Rejımı kurtarmanın kendısıne düşen bır görev olduğunu bılecektır" Dün 28 nısandı Ne yaptık' Hıç! 27 yıl once yaşanan bu buyük ve anlamlı olayı anmak ıçın bır yerterde toplandık m ı ' O büyuk kavgada ölenlerı, yaralananları saygıyla anımsadık m ı ' Eskı Emınönu Halkevı'nın önündekı kırık dokuk Turhan Emeksız'ın büstunu onardık m ı ' Gençlık olarak çeyrek yuzyıl öncekı gençlenn, bugunun orta yaşlı ınsanlarının ne önemlı bır ışe kalkıştiklarını ve başardıklarını kamuoyuna bır kez daha duyurduk mu? Ataturk devnmının gunden gune yıtıp gıttığını, "bütün kalelenn' tekerteker duşurulduğünu, buyük kurtancının vasıyetının bıle bıryana ıtıldığını, ne kadar çağdışı gerıcı anlayışlar, davranışlar varsa hepsının canlandınldığını, hatta bütün bunların bır çeşıt "mıllıyetçılık', 'kutsalcılık' olarak gösterılmeye kalkışıldığını, Aydınlar Ocağı adlı bır örgutte yapılan toplantılarda 'Turklslam sentezı' denılen bır görüşün Kemalıst devrım anlayışının yenne konulmak ıstendığını, bu ocağa yönetımın başındakılerın bıle katıldığını, aynı ulkuye donük konuşmalar yaptıklarını, Ataturk devnmcılığının tanhset bır yanılgı' gıbı kabul edıldığını görmekteyız Işler böylesme bırbınne kanşmış, karıştınlmış llkokullardan ünıversıtelere kadar çocuklarımız, gençlerımız devrımlere ters yönlere ıtılmekte, koşullandırılmakta, Ataturkçuluk dıyerek Ataturk Cumhurıyetı'nın temel ılkelerı tanınmaz bıçıme sokulmakta Bır bılınç şahlanışı gerekıyor. yenıden derlenıp toparlanma Bır oy devrımı Atatürk devrımı çızgısınde oluşacak bır oy patlaması Oy sılahını en lyı, en bılınçlı bıçımde kullanmak ısteğı, coşkusu, kararlıhğı Budalaiıkları, bıreycılıklerı, bencıllıklerı bır yana ıtıp Atatürk'un çağdaşlık devrımıne sarılmak sıkı sıkı 28 Nısan 1960 aydın gençlığının bılınçlı yolunda bır araya gelerek 27 Mayıs 1960 olayı, 28 Nısan 1960'takı bılınçlı coşkunun ürünüdür, sonucudur 28 nısan oiaylarıdır 27 Mayıs'ın yasal dayanağı O çeyrek yuzyıl oncekı yazımda da dedığım gıbı 28 nısan bır bılınç şahlanışıdır Turk gençlığının her turlu engele, zorluğa, yozlaştırılmaya, korkutmaya karşı yarattığı ve her zaman yenıden yaratacağı bılınçlı bır şahlanış NADİRE MUMCU 27 nisan günü tedavi edilmekte olduğu Ankara Tıp Fakültesi îbni Sina Hastanesi'nde hayata gözlerini yummuştur. Cenazesi, 29 nisan çarşamba günü (bugün) Ankara Maltepe Camii'nde öğleyin kümacak cenaze namazından sonra Cebeci Asri Mezarhğı'nda toprağa verilecektir. AİLESİ HAFTALIK HABER DERGİSİ Insanlık bınlerce yıl suren deneyımlerle hukukta evrensel kurallara ulaşmıştır Turk Ceza Kanunu'nun bırıncı maddesınde bu evrensel kurallardan bın yazılıdır ' Kanunun açıkça suç saymadığı bır fııl ıçın kımseye ceza venlemez, kanunda yazılı cezalardan başka bır ceza ıle de kımse cezalandınlamaz' Hukuk devletınde "kanunsuz suç olmaz" ılkesı geçertıdır Ancak "ıhtılal" evrelerınde bu kural ortadan kalkabılıyor, Fransız devnmınde Kral 16'ncı Louıs'nın, Bolşevık devrımınde Çar Nıkola'nın sonunu getıren kararların kaynağı, yururluktekı yasaların da dışında ve ustundedır, hukuku aşan toplumsal, sıyasal ve felsefı açıklamayla anlaşılabılır Ne var kı, "ıhtılal hukuku"nu oluşturan surecın de kendıne özgu kuraJlan bulunmaktadır Yururluktekı hukuku çığneyerek gelen hareketın meşruluğu buyuk ölçüde "başan" etkenıne bağlıdır, ama bu kadarı yeterlı değıldır Fransız devrımı krallığı Bolşevık devrımı çarlığı suçlayarak ıktıdara el koymuş ve sahıp çıkmıştır, devrımın yasasında "suçlu"ya verılecek "ceza'Yıın gerekçesı oluşmuştur • 12 Eyiül kuşkusuz "ihtılal" değıldır Ancak 12 Eylul'un gerekçesınde 1982 Anayasası'nın geçıcı 4'uncu maddesıne konan sıyasal cezaların nedenlerını bulmak olanaksızdır 12 Eylül ne ortadan kaldırdığı parlamentoyu, ne pariamentoculuğu ne devırdığı hukumetı ne başbakanı ne de partı hderterını suçlamıştır Bu durumda geçıcı 4'uncu maddenın koyduğu sıyasal cezalar boşlukta sallanmakta, demokrasıye ve hukuka aykırı bır ağırlık kazanmaktadır Çelışkılerı derınleştıren bır başka olgu da 12 Eylül'den sonra Erbakan ve Turkeş'ın yururluktekı ceza kanununa gore suç ışledıklen savıyla mahkemeye verılmelerıdır Turkeş'ın davası suruyor Erbakan ıse aklanmıştır Suçsuzluğu mahkemede kesınleşen bır ınsanın 1982 Anayasası'nın geçıcı 4'uncu maddesıyle cezalandınlması hukukun hangı kuralına sığacaktır' Demırel, Ecevıt ve otekı sıyasal yasaklı polıtıkacıların cezalı durumlarını ne 'devrım hukuku" ıle açıklamak olanağı var ne de yururluktekı yasalarla * Gazetelerde çıkan son haberlere bakılırsa Cumhurbaşkanı Evren ıle Başbakan Ozal sıyasal yasaklar konusunda yenı bır anlaşmaya yonelıyorlar Bu anlaşma gerçekleşırse, muhalefet devre dışında bırakılacak, geçıcı 4'üncü maddenın kaldırılması ıçın referanduma başvurulacaktır Hukumet bugunku koşulları ve elındekı olanakları goz onunde tutarak sıyasal yasakları halkoyuyla tazeleyebıleceğını duşunmuş olabılır Bu hesabın tutup tutmayacağı ayrı bır konudur, ama yanlış bır yola gırıldığını söylemek ıçın vakıt erken sayılamaz Sıyasal yasaklann kaldırılması (ya da kaldınlmaması) ıçın benımsenecek olan halkoylamasına "referandum", değıl, "plebısıf' denır Gerçı bu "plebısıf'e "anayasa değışıklığı ıçın referandum" kılıfı geçırılıyor, ama gerçek gızlenemez Plebisit bır kışı, kışıler veya bır sorun konusunda halkın oyuna başvurulmasıdır, genellıkle faşıst rejımlerde uygulanmış ve baskı rejımı ortamında yönetıcılenn amaçladığı sonuçlar sağlanmıştır Oyle gorunuyor kı Turkıye'de bugun geçerlı olan yasaklar duzenınde televızyonu da elınde tutan Ozal "plebisit" ın koşullarını tek başına ayarlayarak ıstedığı sonuca ulaşacağı umudundadır, boylece sıyasal yaşamında kendısı ıçın en buyuk tehlıke gorduğu "rakıbını tasfıye" edebıleceğını duşunmektedır • Sıyasal yasaklar bır "ceza" nıtelığındedır hem de "kanunsuz suç olmaz" kuralına ve hukuk devletı ılkesıne ters duşen bır ceza Boyle bır ceza ıçın "plebısıf'e yonelmek ne anlam taşıyor' Halk "jurı" ışlevını mı yapacaktır' Jurı yontemının benımsendığı ulkelerde de adalet "kanunsuz suç olmaz" kuralına gore ışlemektedır Jurı suç yaratamaz Pekı sıyasal yasaklı lıderler ve polıtıkacılar halkın karşısına çıkarak kendılerını nasıl savunacaklar' Suç ışlemedıklerını mı soyteyecekler' 12 Eylul'u suçlamalarına ızın verılecek m ı ' Televızyon bu tartışmaya her ıkı tarafa eşıt olanaklar sağlayarak açılacak m ı ' Suç ışlememış olan kışılerın plebisit yontemıyle cezalandınlması çağdaş hukuka sığar m ı ' Butun bu soruların toplamından çıkan sonuç şudur ANAP sıyasal yasakları surdurmek ıçın sakıncalı bır yola gırıyor ve her şeyı goze alıyor ama bakalım evdekı hesap çarşıya uyacak mıdır' Ozal, Dımyata pırınce gıderken evdekı bulgurdan olabmr Önce SHP'yi karıştırdı, sırada Avrupa Toplulugu var BAŞSAĞLIĞI Kolejımızın eskı mudurlennden değerlı öğretmenımız SABRİ ÖRÜKLÜ'yü Geleneksel mezunlar gecemızde açılış konuşmasinı vapmasının ardından yıtırmenın acısı ıçındeyız Merhuma Tanrıdan rahınet, aılesıne ve camıamıza başsağlığı dılerız 'Kürtçe neşnyat yapılmasına kanunı ımkân bulunmadığına gore bır korsan radyo merkezıyle bu ışı pekâlâ yapabılırız 'Turkıye, kendı topraklan üzerınde Türkçe den başka dıllerın konuşulduğunu bılmek ve o dıllere bazı bakımlardan bırtakım haklar tanımak zorunda olan bır ülke 'Avrupa Konseyı çerçevesınde bolge ve azınlık dıllen konusunda bır ana sozleşme taslağı ortaya çıkmış durumda Jandarma Emekli Albay Nazmı Sevgen, Prof. Dr. Mumtaz Soysal, Eşref Erdem, Turgut Atalay Kalemler kırıldı mı, satıldı mı? Yunanıstan da 70 bın TC vatandaşı Rum var ESKİŞEHİR KOLEJİ MEZUNLAR DERNEĞİ Arkadaşımız Babıâli kaynıyor önc* SHfyı ı r a d a «vrvıpa ToctMuSu CAN1 (19661987) kaybettik. Acımız sonsuzdur. A.U. Siyasal Bilgiler Fakultesi'nden arkadaşlan adına SONGUL ŞtMŞEK Atina'daki İstanbullular Batı ve Doğu sıneması Istanbul daydı Ingiliz John Boorman'ın erkek dunyası Tunuslu Nurı Buzıd ve çarpık Doğu cinsellıği Istanbul da 1 Mayıs 1921 ve 1922 Turkıye'dekı ılk amele bayramı 18 bın lıraya bır kılo çay uç yılda ıkı banyo Insan Hakları Dernegı nın Cezaevlerı Raporu M ERH A B A Petrol Iş OtomobılIş, krıstalÇıtser Iş, DerıIş Laspetkım Iş Genel Hızmet Iş <\D'ın katkılarıvla, Ser\er Tanıllı Demır Ozlu, Melıke Demırağ, Ataol Behramoğlu'nun seslenışlerıvle, Metın Denız \e \tel>esının ve\re duzenı\le, Celıle Toyon un sunuculuğınla, Isa Çelık'ın dıa gosterısıvle Yalçın kuçukŞaban YıldızCan Yucel Tımur Selçuk'BıIgesu ErenusSadık Gurbuz Grup Merhaba DONEM \ \ 1 \la\ıs 1987 Be>oğlu Emek Sınemasi IST 4çıhş 18 30 Program 19 30 22 30 1 1 9 8 7 BAYILERDE BURSA ASLIYE 1. HUKUK HÂKİMLİĞİNDEN Dosva No 1986/674 Davaa VluaJla Salan \ekıh ta'afından da\alı Selahattın Salan ale> hıne mahkemeraızde avüan boşanma davasının vapılan yargılaması sonunda, Mahkeraemızce 6 4 1987 gun ve 1986 6'74 esas,, 1987 181 karar savılı ılamı ıle Bahkesır ılı, Susurluk ılçesı karapurçek ko>u, cılt no 031 03 savfa no 23, kutuk 5ira no 162'de nufusa ka\ııiı buiunan Hasan Huseyın kızı, 1929 doğumlu, Mualla Salan ıle Alı og!u 19^4 doğumlu Selahattın Salan'ın M K. nın 134 maddesı geregınce bo şanmalarına aynı kanunun 142 maddesının tatbıkıne mahal olma dığına Muşterek ^.ocuk 18 >aşını doldurmuş olduğundan velayete daır ib teğın reddıne Harçlar kanununun geregınce alınması gereken han, peşın alındığından yenıden alınmamasına Da\aLi tarafındar sarfedılen 20 640 TL vargılama gıderı ıle vekı lıne takdır olunan 11 000 TL avukatlık uı.retının davalıdan alı narak da\acı>a odenmesıne karar verılmış olup davalının adresı meçhule kaldıgından ve tum aramalara rağmen tespıt edılemedığın den kararın da\alı>a ılan volu ıle leblığıne karar verılmıştır Davalı Selahattın Salan ın ılan tarıhınden ıtıbaren l s gun ıçerısınde temyız yoluna başvurmadığı takdırde, mahkememızce venlen ılamın kesınleşeceğı hususu ılanen teblığ olunur KONKORDATO KOMİSERLİĞİ'NDEN lzmır 2 lcra Tetkık Mercu Hâkımhğı'nın 1987/336 esas, 1987/392 karar sa>ılı ılamı ıle komısen tayın edıldığım lzmır Yeşılyun Uluönder Cad 42/C'de davanıklı tuketım malları tıcaretı yapar "Bedıı Resımcıoğlu" adlı firmadan alacaklı olanlann ışbu ılanın neşn tarı hınden ıtıbaren, 20 gun ıçınde evraklarının asıllanm göstermek ve fotokopılerını dılekçelenne eklemek suretıyle, tarafıma müracaatla alacaklı olduklan nuktan deftere kavdetürmelen, müddetı ıçınde ala cağını kaydettırmış olan alacaklılarla (12 Hazıran 1987 Cuma) gunu saat 14 OO'te lzmır 2 lcra Tetkık Mercu duruşma salonunda teklıf edılecek konkordâto projesının müzakeresı ıçın yapılacak toplantı da hazır bulunmaları veva kendılennı vekıl üe temsıl ettırmelerını, kaydını yaptırmamış olan alacakhların bılançoda gosterılmış olma dıkça yasa gereğı toplamıya alınraa>acaklan,ısteyen alacaklının top lantı gunünden evvelkı 10 gün ıçınde dosyayı tetkık edebıleceklerı ılan olunur MURACAAT BÜROSU Alanyah Işhanı, kat 2, No 208 KonakİZMİR Pazartesı, çarşamba günlerı 1316 arası Konkordâto Komıserı *v Erdoğan KESER Basın 8688 KARAISALI SULH CEZA MAHKEMESİ Esas No 1985/294 Karar No 1987/41 Davacı K H Sanık Necatı Işıl Mahmut ve Fatma'dan olma 1931 doğumlu Ka raısalı ılçesı Çukur kö>u nüfusuna kayıtlı olup aynı yerde oturur Suç Taklıt ve tağşış edılmış gıda maddesı satmak Suç tarıhı 12 8 1985 Karar Ta 6 3 1987 Yukanda açık kımlığı ve adresı yazılı sanık hakkında yağ mıktan duşuk taklıt ve tağşış edılmış tulum peynırı sattığından bahısle mah kememıze açılan kamu davasının yapılan açık yargılaması sonunda Sanığın e>lemıne u>an T C K 'nun 398 maddesı geregınce netı ceten 32 000 TL ağır para cezası ıle cezalandınlmasına, sanığın T C K 'nun 402 maddesı geregınce 3 ay sure ıle curme vasıta kıldı ğı meslek ve sanatın ve tıcaretın tatılıne, sanığın ışyennın takdıren 7 gün süre ıle kapatılmasına, sanık hakkında huküm kesınleştığmde karar özetının buyuk harflerle yazılarak kapatma süresı kadar kalmak üzere kapatılan bu ışyerının göze çarpan bır yenne yapıştırıl masına, ayrıca karar özetının masrafı bılahare hukumlüden aiınmak uzere Ankara Istanbul ve lzmır de yayınlanan tırajı 100 OOO'ın uze rınde buiunan ıkı gazetede, a>rıca varsa suç verınde >ayımlanan ma hallı bır gazetede ılan edılmesıne karar verılmıştır KARAR VTARlcıleremujde HIZIR çıktı' Programlama artık cocuk o\uncagı Y \Z devın % jzsın KOY devın kovsun Kaset ıle kıt.ıp odemelı 10 000 TL Kore Şehıllerı *2 A ZıncıriıkuvuİST
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle