19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
19 NİSAN 1987 HABERLER CUMHÜRİYET/9 Buzcugil öldü A nkara (Cumhuriyet / İ BürosuJ Milli Eğitim Bakanlığı Teftiş Kurulu eski başkanlarından ve Öğretmen Dünyası Yazı Işleri Yönetmeni Ahmet Maruf Buzcugil, dün Ankara'da kalp khzinden öldü. Buzcugil'in cenazesi bugün öğle namazından sonra Hacıbayram Camii'nden kaldmlarak Karşıyaka Mezarlığı'nda toprağa verilecek. K e ç e c i l e r , Mersin ve Hatay'da parti defterlerinin kaybolmasından sonra parti örgütlerine bir genelge göndererek "parti defterlerine sahip çıkılmasım" istedi. FARUK BtLDİRİCt ANKARA ANAP'ta kongreler için "başlama" işareti dün verildi. ANAP'ın delege seçimleri tüm yurt çapında başladı. Ancak bu arada kayıp parti defterleri sorunu patlak verdi. ANAP Teşkilat Başkam Mehmet Keçeciler, Mersin ve Hatay'da parti defterlerinin kaybolmasından sonra parti örgütlerine gönderdiği genelgede "parti defterlerine sahip çıkılmastnf' istedi. Mersin Belediye Başkam Okan Mereeci istifa tehdidinde bulununca Başbakan Turgut Özal ile görüştürüldü. ANAP Mersin ll Örgütü'nde Nerde ANAP'ın defterleri? parti müfettişlerince yapılan denetimler sırasında parti defterlerinin kayıp olduğu belirlendi. Bunun üzerine ANAP Mersin İl Başkam Atilto Erden'i olaydan sorumlu tutan Mersin Belediye Başkam Okan Merzeci istifa tehdidinde bulundu. Merzeci kendi taraftarlarının da üye kaydının gerçekleştirilmesini isterken defterler ile bazı üye kayıt dosyalarının kaybolmasından sorumlu tuttuğu il başkam Erden"in görevden alınmasını istedi. MERZECİ'NİN TEHDİDİ Parti kayıt defterleri ile bazı dosyalann kaybolması Merzeci'nin noter ile birlikte ANAP il başkanlığı binasına gidişi ile ortaya çıktı. Noter huzurunda yapılan aramada defterler bulunamadı. Merzeci, defterleri kaybeden il başkamnın görevden alınmasını isterken, il başkam Erden de defterlerin kaybolmasının söz konusu olmadığını "baskın sırasında yırtılmaması için başka bir büroda bulunduğunu" ifade etti. Bu gelişmeler üzerine parti müfettişleri Talat Zengin, Altan Kavak ve Faruk Dirik incelemelere başlandı. Parti müfettişleri inceleme sonucunda il başkanını sorumlu bulurlarsa parti örgütünü fesih yetkilerini kullanabilecekler. Okan Merzeci, "taraftarlarının" partiye üye kaydedilmediği ve üstelik defterlerin kaybedildiğini savundu. Merzeci, sorunu Mersin'de çözemeyince Ankara'ya gelerek ANAP Teşkilat Başkam Mehmet Keçeciler ile Delege seçimleri başladı, kayıp parti defterleri "sorun" oldu AHMET TAH •• GIDILERIIV KOPLGU İkizce'de seçim A nkara (a.a.) JTM. Ordu'nun Ünye ilçesine bağlı Ikizce kasabasında, belediye başkanlığı yenileme seçimi yapılacak. tkizce seçimi, ANAP'lı Belediye Başkam Yakup Kaygu 'nun vefatı nedeniyle yenilenecek. Seçime ASAP'tan Yusuf Altun, SHP'den Mehmet Kalyoncu, DYP'den de Asım Ovalı aday olarak katılacaklar. Sandıkta 725 seçmenin oy kullanacağı tkizce'de, 25 mart mahalli seçimlerinde alınan sonuç şöyleydi: ANAP:291 DYP: 259 Mustafa Yener davası / stanbul (a.a.) Gazeteci ve reklamcı Kemal Akın'ın bir süre önce rüşvet ve yolsuzluk iddialarıyla suçladığı TRT İstanbul Haber Müdür Yardımcısı Mustafa Yener hakkında, İstanbul Cumhuriyet Savcılığı 'nca açılan sonışturma tamamlandı. Savcılık suç unsuru görülmediği için Mustafa Yener hakkında kovuşturmaya yer otmadtğına karar verdi. göruştü. Keçeciler'in de sakinleştirememesi üzerine Merzeci, Başbakan Turgut Özal ile görüştürüldü. Sorunun çözümlenmesi için parti müfettişlerinin kararı bekleniyor. Parti defterlerinin kaybolması olayına Hatay'da da rastlanınca Mehmet Keçeciler parti örgütüne bir genelge yolladı. Keçeciler genelgesinde şu görüşlere yer verdi: "Bazı ilçelerimizde parti defterlerinin kaybedüdiği öğrenilmiştir. Parti defterierinin muhafazasında emniyetin arttırılmasıDI, bu durumda tüzük hükmü gereği deflerlerden illerde il başkam, ilçelerde ilçe başkam sorumlu olduğunun bilinmesini, telgrafın suratle il başkanlığınızca ilçe teşkilatlanna tebliği ve gereğini rica ederim." ANAP'ın ekim ya da kasım aylannda yapılması planlanan büyük kongre için başlama işareti dün delege seçimleri ile verildi. Delege seçimleri sonucunda ANAP'ın bir milyon 250 bin dolayındaki üyesi 240 bin ilçe delegesini, bu delegeler de daha sonra 38 bin il delegesini seçecek. îl delegeleri de 800 büyük kongre delegesini belirleyecek. Delege seçimlerine başlanması nedeniyle partili milletvekilleri ve yöneticiler seçim bölgelerine giderek calışmalara başladılar. Ayrıca milletvekillerinin TBMM Genel Kurul çalışmalannı aksatmamalan için seçimlerin cumartesi, pazar ve pazartesi günleri yapılması kararlaştırüdı. Delege seçimlerinde çeşitli grupların çekişmeleri nedeniyle kavgalar çıkabileceği belirtiliyor. Tarihte Türk Polisi sergisinde canlı mankenler. ek tip öğrenci yasası polislerimizı aniden gazete sayfalarına çıkarttı Oysa ki demokrasi bir anlamda, polislerin değil gazetelerde, caddelerde bile boy göstermemesi demekti. Aslında Emniyet Genel Müdürlüğü'nün de belki amacı bu. Ama, Ankara alan ve caddelerinde son üç gündür bin Bıyık ve üniforma... lerce öğrenciyi "Haylazlık yapıyorlar" diye kovalayanlar, yerierde sürükleyenler, her nedense siviller. Daha dogrusu sivil giyimli polisler. Bunu soruşturacak olduk. Yanıt verecek kimse çıkmadı. Sonra Terziler Derneği'nden bir bildiri geldi. Mesleğimiz can çekişiyor diye. Nasıl çekişmesin ki. Emni yet Genel Müdürlüğü üniforma diktirmezse, ekmeklerini nereden çıkaracaklar? Resimde Emniyet Genel Müdürlüğü'nün geçen hafta düzenlediği "Tarihte Türk Polisi Sergisi"nde canlı olarak poz veren polis mankenterimiz görünüyor. Üniformalı polise hasret çeken öğrenci kardeşlerimiz doya doya, güle güle seyretsinler.. Ince yolda lahmacuna eşitlik ahmetli Turan Güneş'ten idare hukuku okuyanlann şansı, caniı örneklerle hukukun kafalarına yerleşmiş olması idi. Hoca'nın unutulmaz ömeklerinden biri de bir suçüstünün "kılıcın kınına girdiği gibi" tespiti ifadesi idi. Kılıç, kının dışında ise olay kesinlik kazanmazdı. "Uzun ince yola girdik" deniyor. Oysaki kılıç, AET kıntnın içinde değil. Âğzında. Bu anlamda duhul vaki olmadı. Duhula yıllar var. Bu yılları nasıl dolduracağız? Elberte, konuşarak, yazarak. İktisat Fakültesi Mezunları Cemiyeti'nin Avrupa Topluluğu Paneli'nde konu tartışıldı. Panelde Çetin Altan Avrupa ile bütünleşme olayının bir "evrensel boyutu" yakalamak sorunu olduğunu anlattı. Bu boyut sözgelimi kalemle kâğıt arasında ilişki kurmaktan geçiyordu. Türkler ise, bu ilişkiden pek hoşlanmıyordu. Oysaki Miki Fare alt tarafı bir "sıçan karikatürü" idi. Ama kâğıt kalem ilişkisinden doğup evrenselleşmişti. "AET vizesi için karikatürcülüğü öneriyor" gibi, tercüme edilmemek için olmalı; Altan, Türkiye için, uluslararası normlara uygunluğun en azından Türk parasının konvertibl olması ile başlayabileceğini de sözlerine ekledi. Zaman Gazetesi Yazarı Ali Bulaç ise, "Müslümanların Avrupa Topluluğu'na katılmaktan korkmadığını" ifade etti. Bulaç, "Biz Batt ile Batı'da yüzlerce yıl yaşadık. Benliğimizi yitirmedik. AET ile içiçe oluruz. Yan yana oluruz. AET'ye gireriz, çıkarız. Bunlar bizim için fazla önemli değildir. Ancak başvuru öncesinde Norveç'teki gibi referandum yapılması gerekirdi" dedi. Prof. Korkut Boratav ise, AET'ye girilse bile "çıkalım" diyecek insanlann var olmaya devam edeceğini, kendisinin bunlardan biri olduğunu belirtti. AET ile bütünleşmeye onca zaman karşı çıkmış olan Turgut Özal'ın birdenbire AET'ci kesilmesi ve başvurma yöntemi ister istemez Boratav'ı "komplo teorileri" üzerinde düşünmeye zorluyordu. Acaba Turgut Özal, gerçekleşmesi imkânsız bir istek ortaya atarak, bunun gerçekleşmemesi halinde Türkiye'yi ABDSuudi Arabistan parantezine yerleştirme politıkasına meşruiyet mi kazandırmak istiyordu? Cengiz Çandar ise, Türkiye'deki rejimin Avrupa ile entegrasyonun getireceği sonuçları hazmedecek durumda olmadığı kanısındaydı. Çandar'a göre, ayrıca Avrupa "Eurocentric", yani Avrupa merkezli, "ben merkezli" bakış açısından sıyrıimamıştı. AET ile eşit ilişkilere sahip olarak, bütünleşmeye "peki" denebilirdi. Ama Avrupa, "Eurocentric" tutumunu terk etmeli, lahmacunumuzu hazmetmeli, lahmacuna pizza ile "protokolde eşit yer" sağlamalıydı. Dedik ya "duhuC'a yıllar var. Vakit nasıl geçecekti? İsteyerek, özleyerek, gözleyerek.. İstanbul'da kaza: 6 ölü / stanbul (a.a.) İstanbul'da son 24 saat içinde meydana gelen kazalarda 6 kişi öldü, 9 kişi yaralandı. Özkan Kansu (3), Küçükçekmece Soğuksu 'da ve Sabri Özer (50) Kartal Rahmanlar'da raylar üzerinde yürürken tren çarpması sonucu öldüler. Diğer kazalarda Sibel Bulut (6), Seval Akkoyun, Dursun Durmuş araç altında kalarak ölürken tbrahim Ergün adlı sürücü korkuluklara çarpan otomobilde can verdi. Aynı kazada iki kişi de yaralandı. Çorum'da ise kamyon tanker çarpışması sonucu Mevlüt Ünal'ın (40) öldüğü bildirildi. Yaralanan üç kişi tedavi altına alındı. ± LJMEJ UUIU9 UIIUU Ankara Oteli salonunda M o f f l d ü n g e c e Büyük yapıldu Baloya katıtan Başbakan özal, balerin dansöz Burçin Orhon ile birlikte fotoğrafınm çekttmemesi için engelleme yaptırdu Garsonlardan oluşan barikata karşın Başbakantn, Burçin Orhon'lafotoğrafını çekmek isteyen gazetecüeri daha sonra koruma görevlileri engelledi, Burçin Orhon ise koruma görevlilerinin foto muhabirierini engtüemelerine sinirlendi ve sahneyi açmalannı istedL Rakstnı tamamladıktan sonra soyunma odasmda olayı protesto ederek, "Bu ayıp, yakışık almayan bir şey, büseydim hiç gelmezdim. Sorun gazetecilerin fotoğraf makineleri ise onlan girişte toplasaydılar" dedi. Erkan Yolaç'ın sunuculuğunu yaptığı baloda Özal ve eşi bir ara dans için piste çıktılar. (Fotoğraf: RIZA EZER) T^İİAi I hntrkeundJfi Parlamento Muhabirleri DerneğVnin geleneksel MÇP'nin büyük kurultayı bugün Mülkiyeliler Birliğinde AT açıkoturumu Önce demohnısu sonra AT DYP'U Sadtklar: AT'ye girmek için demokrasimize çekidüzen vermek zorundayızSHP'Ii özbek: Siyasi yasaklara çözüm, sendikal haklar ve fikir özgürlüğü şart. Dr. Kuruç: Demokrasi, kaliteli insan ve yüksek ücret rejimidir. ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) Mülkiyeliler Birliği'nin düzenlediği AET konulu açıkoturumda konuşan DYP Çanakkale Milletvekili Cafer Tayyar Sadıklar, "Demokrasimize çeki diizen vermek mecburijetindeyiz" dedi. SHP Adıyaman Milletvekili Sırrı Özbek de hükümetin AET'ye tam üyelik için başlayacak görüşmeler öncesinde, Türk demokrasisindeki eksiklikleri düzeltmesi gerektifcini sövledi.Türk Harbİş Sendikası toplantı salonunda yapılan ve Doç. Dr. Ergun Türkcan'ın yönettiği açıkoturuma konuşmacı olarak Doç. Dr. Bilsay Kuruç, SHP Adıyaman Milletvekili Sırn Özbek ve DYP Çanakkale Milletvekili Cafer Tayyar Sadıklar katıldı. Doç. Dr. Bilsay Kuruç, Avrupa demokrasisinin çağdaş sanayi demokrasisi olduğunu belirterek özetle şöyle konuştu: "Son 4050 yıl gösterdi ki, bu demokrasi, kaliteli insan ve yüksek ücretler rejimidir. Emeği ucuz bir şey sayan zihniyet burada bannamaz. Şu anda görtinür dogal kaynakları ve önemli sermaye birikimi bulunmayan, fakat genç bir nüfusa sahip olan Türkiye'nin, Avrupa karşısında şansı, büyük sayıda kaliteli insan yetiştirebilmekte yatar. Demokrasinin ekonomik tabanı da ancak böyle gelişebilir. Fakat Türkiye bugünkü politikalarında böyle bir yoldan oldukça uzak bulunuyor." SHP'li Sırrı Özbek ise Avrupa Topluluğu'nun, yalnız gelişmiş ekonomi anlayışı ile değil, insan haklanna saygıyı da önde tutan yerleşmiş demokrasi anlayışlanyla bir arayagelmiş olduğunu belirtti. Özbek, şöyle konuştu: "Siyasi yasaklara çözüm getirmek, sendikal haklan Avrupa standardına çıkarmak, vatandaşlık haklannı güvence altına almak, siyasi fikirleri suç saymaktan vazgeçmek, baskı ve işkencelere son vermek zorundadırlar. Özerk üniversiteyi, özerk TRT'yi ve basın özgürlüğünü yeniden hızla oluşturmalıdırlar." DYP'li Cafer Tayyar Sadıklar da AET'ye tam üyelik için yapılan başvurunun, geç kalınmış bir başvuru olduğunu kaydederek, "Türk politik ve ekonomik hayatında önemli zikzaklar çizilmese idi çoklan Ortak Pazar üyesi olabilirdik" dedi. Avrupa Topluluğu ile ekonomik ve siyasi sorunlanmızın olduğunu ifade eden Sadıklar, "Her ne kadar 1963 yılında imzalanan Ankara Anlaşması ile Avrupalı olduğumuz Icscil edilmiş ise de bu konuda bile Avrupa'da tereddütler vardır. Tam üyelik için aranan demokrasi şartı ise bu aşamada en önemli şart olarak görünmektedir. Avrupa Topluluğu, demokratik iilkelerin oluşturduğu bir kulüptür. Demokrasi ile yönetilmeyen ülkeler, bu kulübe giremezler. Bu itibarla demokrasimize çeki düzen vermek mecburiyetindeyiz" diye konuştu. MÇP kurultayında, kapatılan MSP'nin eski Sanayi Bakanı Abdülkerim Doğru'nun genel başkanlığa tek aday olacağı öğrenildi. ANKARA (ANKA) Milliyetçi Çalışma Partisi'nin bugün yapılacak olağanüstü büyük kurultayında, kapatılan MSP'nin eski milletvekillerinden ve eski Sanayi Bakanlanndan Abdülkerim Doğru'nun genel başkan adayı olacağı öğrenildi. Kapatılan MHP'nin genel başkam Alpaslan Türkeş ile MÇP yöneticilerinin dün yaptıkları toplantıda, MÇP'nin olağanüstü büyük kurultayında genel başkanlık için tek adayın gösterilmesi kararlaştırıldı. Toplantıda, Türkeş'in bugüne kadar ortaya atılan isimler arasından tercihini Abdülkerim Doğru lehinde kullandığı öğrenildi. Selim Sırrı Tarcan Spor Salonu'nda yapılacak olağanüstü büyük kurultaya 23 ilden 254 delege katılacak. MÇP tüzük ve programında bazı değişikliklerin yapılacağı kurultayda, merkez karar ve yönetim kurulu sayısı da 40'dan 60'a çıkartılacak. Bu arada, davetlilerin arasında bulunan kapatılan MHP'nin Genel Başkam Alpaslan Türkeş, MÇP kurultayında bir konuşma yapacak. ANAP sonışturma komisyonu stanbul (OJO.) Eminönü / Belediye Başkam Tahir Aktaş'la ilgili yolsuzluk iddialarını araştıran ANAP sonışturma komisyonu üyeleri, parti içi şikâyetleri de inceliyor. Komisyon üyeleri, Aktaş ile ilgili yolsuzluk iddialarmın araştırıldığını, ancak Tahir Aktaş'ın ifadesine henüz başvurulmadığını açıkladılar. Bu arada, Içişleri Bakanı Akbulut da Aktaş'la ilgili karar verebilmek için Danıştay'da sonuçlanan dosyalan bekliyor. Taşar teybi garnitursuz seviyor Vatan, millet, seyahat ibya Halk Kongresi bir grup milletvekilini Ubya'ya davet etti. Dışişleri Bakanlığı, seyahatin niteliği konusunda yazılı "tereddüt" bildirdi. Bu Hariciye dilinde "Gitmeyin. Gitmezseniz, ülke çıkarları bakımından iyi otur" demekti. (Nitekim, Dışişleri'nin bu "tereddüf'te haklı olduğu, Kaddafi'nin bizimkilerin karşısına geçip, Türkiye konusunda sap ile samanı birbirine karıştırdığı haberleri ile kanıtlandı.) Fakat milletvekilleri, "hariçten gazel okuyor" diye Hariciye'ye kulak asmayıp Libya'nm yolunu tuttular. Hadi, bağımsızlar "bağımsızdı". Muhalefettekiler "muhalefef'ti. Peki iktidar partililere ne demeli? ANAP'lılar, ANAP'lı bakan adına Dışişleri'nden gelen görüşe niye metelik vermiyorlardı? Tek yanıt vardı. "Turistik" ruh bir kez daha milli irade ruhuna galebe çalıyordu. (Not: Libya ekibinde ANAP'dan İsmet Ergül, Nihat Akpak; DYP'den Mahmut Altunakar, İskender Cenap Ege, Feyzullah Yıldırır; DSP'den Şükrü Babacan; Bağımsızlardan Günseli Özkaya, Şeref Bozkurt var. Ekipte SHP'den kimse yok.. Buna sevinenleri üzmek gibi olmasın.. SHP'li yöneticiler "Bizden kimse gitmedi. Çünkü çağnlmadık" dediler. Öyie anlaşılıyor ki, Kaddafi, SHP'lilere de yarım milyonluk altın kol saatî dağıtan Ankara Belediye Başkanı gibi eşitlikçi ve cömert değilmiş. Ana muhalefetin "ilkeli" davranması Kaddafi'nin cimriliği ve ayırımcılığı yüzündenmiş. İç politika analizcilerinin dikkatlerine arzolunur..) ikleyin: ÇOK TAŞIR. ırun yollara: ÇOK ÇALIŞIR. ıkın keyfinize: ÇOK KAZANIR. )RD'un güçlü kamyonu )rd Cargo 2114 DS Damperli, ımda/çakılda/kömürde, ?aatta/hafriyatta/her işte > taşıyor, çok çalışıyor, k \k kazandınyor... jkleyin yükleyebildiğinizi, >rd Damperli taşısın. jrun dağataşa, >rd Damperli çalışsın. ze bir damperli gerekiyorsa, >rd Damperli'yi seçin. izandıran Damperli'yi seçin... ikuvvetli • Kapasitesi azami yüktü 21 ton. Fabrika çıkışı York tipi dingille. • Direksiyonu hidrolik. • Diferansiyeli 18220 serisinden. • Şasisi niobiumla güçlendirilmiş çeiik. İlave şasi gerektirmez. • Egzos frenlı. Ani frende arabayı kompresöre yığmaz • Freni havalı. • Çift hava filtreli. Birinci filtresi kâğıtlı. Motorun toz yutmasını önler. KARTPOSTALEV DİLİ İLE CONSTANTÎNOPLE Zcp TÜRKİYE GENEL OİSTRİBUTORÜ H3S0I0 PAZAR LAMA A.Ş ÇAYIRBAŞl SOKAK İSTINVEiSTANBUL PK 20 ISTİNYE TEL 176 45 80(4 HAT FORD CARGO 2114 DS DAMPERU HER İ Ş İ N A L T I N D A N K A L K A R [ Tophane'nin buralannda Muratlar, Renolar, otobüsler vınrdıyor. 0 1907 temmuz öğteden sonrasmın yerinde şimdiegzozdumanlan esiyor. Geriye o gOnlerden kalan tek şey yuruyüş stilimiz. Hilafetin ilgası. kauçuğun. lastiğin ayakkabı tabanlarına uygulanması.arnavutkaMırımlannın asfaltladuzlenmiş olması, çok partili partamenter demokraaye geçişımiz, nufusumuzun yirmıde birinin Avrupa görrnüş olması ne kelime, orada yaşamakta olması ve dijitai kol saaöerinin vaktin değerini nakte konvertibil kılmaya yardımcı olması ve yüruyuş mevzuatındaki duzenlemeler ve de AT'ye verdiflimiz istida.. Hiçbir seyin zerre kadar sarsmadığı, sarsmayacağı yürüyuş stilimiz.. (Kartpostal: Ûzel kolleksıyon)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle