19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/8 HABERLER 12 NİSAN 1987 Elgirfin Okan Hokling soruları ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) DYP'li Ali İhsan Elgin Okan Holding ile ilgili sorulannı sürdurüyor. Elgin, dün TBMM Başkanlığı'na, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem tarafından yanıtlanması istemiyle ilettiği soru önergesinde, Okan Holding'e bağlı Beslen Makarna Şirketi ile ilgili çeşitli sorular yöneltti. Elgin, Devlet Bakanı Kaya Erdem'e bağlı Ziraat Bankası tarafından açılan kredilerde, yasada hükme bağlanmasına karşın, yöneticilerin basiretli hakaret etmediklerini öne sürerek, şu soruları yöneltti: " Bakanlığınıza bağlı olan Ziraat Bankası'nm Beslen Gıda Sanayi ve Ticaret A.Ş.'ye 2 milyar 181 milyon 627 bin 206 lira tutanndaki döviz kredisinin daha sonra firmanın başvurusu üzerine Türk Lirası hazırlık kredisi kabul edildiği dognı mudur? Böylece düşük faiz uygulandığı için bankanın toplam 187 milyon 744 bin 855 lira zarar ettiği belirlenmiş midir? Ziraat Bankası'nm çeşitli firmalardan doviz kredisi olarak açtığı kredi toplamı 91 milyar 562 milyon 459 bin 057 lirayı bulurken, hiçbir firmaya tanınmayan ucuz faiz sistemini sadece bu firma için uygulamaya koymasında kardeşlerinizin rolu ve etkisi olmuş mudur? Söz konusu şirketin tartmsal sanayi kredilerinden de 3 milyar 476 milyon 647 bin 249 lira borcu olduğu halde vadesi geçen 186 milyon 850 bin 253 lirayı ödeyemedigi doğru mudur? Bunun yanında ayrıca ocak 1986 sonuna kadar paranın faizi olan 221 milyon 689 bin 384 lirayı bile ödeyemedigi yolundaki bilgiler gerçek midir? Vadesi geçmiş kredilerin gözardı edilmesinde ve leamüllere aykırı olarak yeni kredilerin tahsisinde kardeşleriniz Tarhan ve Turgut Erdem'in etkisi ve rolü olmuş mudur?" Şirket kurtarma yasasının nasıl işleyeceğini anlattı Alptemoçin, vaat yağcbrd ENİS BERBEROĞLU ANKARA Maliye ve Gumrük Bakanı Ahmel Kurtcebe Alptemoçin, zordaki şirketleri duze çıkaracak yasanm uygularhasına dönük 4 vaatte bulundu. Başbakan, Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı'ndan oluşan 3 kişilik kurulun zordaki şirketlerin alacakb bankalarla anlaşmalan sırasında hiçbir telkinde bulunmayacağjnı belirten Alptemoçin, Çximbank olarak yeniden yapılandınlacak Devlet Yatmm Bankası kaynaklarmın bu tur operasyonlar için kullanılmayacağını söyledi. Yasada ana alacaklı bankanın zordaki şirketle anlaşması halinde diğer küçük alacaklılan da benzer bir anlaşmaya iten hükümlerin bulunduğunu kabul eden Maliye Bakanı, küçük bankalann da uygulamadan kâr edeceği gonişünü savundu. Bakan Alptemoçin, batık şirketin dusük bir olasılıkla da olsa, düze çıkarılamaması halinde şirket hisselerinin bankalann elinde kalmayacağını bildirdi. Cumhuriyet'in sorularını yanıtlayan Alptemoçin, Bakanlar Kurulu'nun, önumüzdeki gunlerde 3 kişilik kurulun çalışma esaslarını belirleyeceğini, Maliye Bakanlığı'nın da uygulamaya dönuk tebliğler yayımlayacağını belirtti. Alptemoçin'e yönelık sorular ve yanıtları şöyle: " Zordaki şirketin ana alacaklısı banka veya bankalar bu şirketle anlaşlıklannda, diğer alacaklılann da bu anlaşmaya katılmaya zorian Yılın polisi seçildi / ' stanbul Haber Servisi Yapı Kredi Bankası'nm Fmdıkzade Şubesi'nde şubat aymda yapılan soygun sırasında ağır yaralanan Abuzer Fidancı yılın polisi seçildi. Polis örgütü'nün kuruluşunun 142. yıldönümü nedeniyle önceki gece Etap Marmara Oteli'nde düzenlenen baloda (TEYEV) Başkanı Maral öztekin soygunculann baskını sırasında silahını vermediği ve canını tehlikeye attığı için ödülün Fidancı'ya verildiğini bildirdi. Abuzer Fidancı'ya plaketi îstanbul Emniyet Müdürii Ünal Erkan tarafından verildi. Erkan, yaptığı kısa konuşmada, "tstanbul'da güvenliğin Abuzer Fidancı gibi birçok polis memuru tarafından sağlandığını belirtti ve kendisini kutladı. Özal, Erdem ve Alptemoçin 'den oluşacak kurul, zordaki şirketlerin bankalarla anlaşması sırasında telkinde bulunmayacak. Asıl alacakh bankayı takip ederek batık şirketlerle anlaşmak zorunda kalacak diğer bankalar da sonunda kâr edecek. Devlet Yatmm Bankası kaynakları şirket kurtarmada kullamlmayacak, sadece devletin alacakları 5 yıl ertelenecek. Kurtanldıktan sonra yine de kâra geçirilemeyen batık şirketlerin hisseleri bankalann elinde kalmayacak, sermaye piyasası tedbir bulacak. malan eleştiriliyor. Bu zorlama hukümlerini nasıl degerlendiriyorsunuz? ALPTEMOÇİN Burada esas alacakh bankanın alacağının tamamı veya bir kısmından vazgeçmesi, bu alacağıru şirkete hisse olarak döndürmesidir. Şirkete en az yüzde 51 oramnda hissedar olmasıdır. Şimdi iki taraf var: Borçlu ve alacaklı. Karşılıklı olarak fedakârlık yapmaya ve yeni bir düzen kurmaya karar verip anlaşıyorlar. Bir buyük banka anlaştı, yüzde 51 'ine sahip oldu. Obur taraf da yüzde 49'unu kabulleniyor. Şimdi boyle bir anlaşma yapıldığında eğer ikinci ve üçüncü bankaya aynı şekilde. "Gdiniz siz de alacaklannızı hisseye döndüriıniiz" demediğiniz takdirde alacaklannı tahsil etmek için bekleyen bankalar, "İşn; fırsat doğmııştur. Banka yeni ortaktır. Biz hemen muracaat eder, alacaklanmızı tahsil ederiz" diyerek yeni kurulmuş olan, yeniden duzenlenmiş olan muessesenin karşısma çıkacaklardır. O bankalann alacakları bu yeni duzenlenmiş şirket tarafından ödenecektir ki, tabii olanı budur. O zaman o şirketin faaliyetine devam etmesi yeniden imkânsız hale gelecektir. Çunkü eldeki imkânlannı o bankalann alacaklannı ödemek için kullanacaktır. Yeniden karşunıza bir likit sıkıntısı, bir işletme sermayesı sıkıntısı yetersizliği çıkacaktır. Veya yeni ortak öteki bankalann alacaklannı ödemek için kuruluşa kredi açacaktır ve onların borçlarını muessese ödeyecektir. Müessese yeni bir borcun, yüksek faizli bir borcun altına girecektir. Bunlann herikisi de istenen sonucu vermekten uzak çözüm yollandır. O bakımdan burada bir noktada teşvik edici hukum getirilmistir. Teşvik edilmesi, muessesenin öteki bankalar tarafından da aynı hükumlere uyulup daha güçlu bir ekonomık yapıya kavuşturulmasının teşvikidir. Buna uymak istemeyen bankalar olabilir, olmadığı takdirde bir hükum getirilmektedir: "Sen alacaklannı belirli bir süre alamayacaksın. Eğer o sıireyi asarsa, sana bir miktar faiz de veririm." Hedef o kuruluşun ekonomik ömrünu devam ettirebilmesini sağlamaktır. Orada birçok tenkitler yapıldı. "Birinin alacağını siz nasıl gasp edersiniz, baglayabilirsiniz?" diye... Ljgulamanın büyük bankalar açısından kolayhk getirirken, küçuk bankalara yeni viikler bindireceği eleştirisine katılıyor musunuz? ALPTEMOÇtN Bu^k bankalar bakımından belirli ölçüde bir im kândır. Eğer böyle bir anlaşmaya gidecekse, ben böyle bir anlaşmaya giriyorum, ama yann öteki bankalann alacaklannı hemen ödemek durumunda kalmayacağım. Daha küçük alacakh bankalar için de bir bağlayıcı hükumdur. Ama şunu söyleyeyim: O kuçuk banNalar belki de alacaklannı üç beş sene sonra alabilecekler. Üç beş sene sonra aldıkları o paranın enflasyon ve diğer konjonkturel değişiklikler gibi nedenlerle belki de hiç de fazla bir önemi olmayabilecek. Halbuki, siz onlara "Buyurun gelin, bu kuruluşa ortak olun, bu kuruluş çalışacak. katma değer yaratacak ve mutlaka kâr edecek. Kâr eden bir kunıluşta, kanunun getirdiği zorlayıcı hukumler uygulanıncaya kadar kâr payınızı alabilirsiniz, artı hisse senetlerini vadesi geldiğinde satmanız mumkündür. Alacaklannızı tahsil etme imkânınız vardır" diyorsunuz. Muhalefetin bir eleştirisi var Sayın Bakan: Ekonomik bir anlaşma için neden Başbakanın, Başbakan YardıiDCisı'nın ve Maliye Bakanı'nın üyesi olduğu bir kurulun onayı gerekiyor? ALPTEMOÇİN Kanunda açık yazıyor: Borçlu ve alacakh taraflar hür iradeleri ile oturacaklar, konuşacaklar ve anlaşacaklar. Şirketin genel kurulu toplanacak. Genel kurul bu anlaşmayı kabul edecek ve her iki taraf da vazgeçmeyecek biçimde angaje olacaklar. Kurula gelmesinin sebebi şu: Kurul yapılan anlaşma içinde bir muvazaa olup olmadığına bakacak. Yani kamu kaynaklanmn heder olmasına imkân verecek, veya beklenen neticeyi vermeyecek biçimde hazırlanmış bir anlaşma mıdır, değil midir buna bakacak. Yoksa kurul, "Şöyle bir anlaşma getirseniz, onu kabul ederiz" gibi bir beyanda bulunmayacak. Hiçbir şekilde mudahil olmayacak. Kurulun elinin altında yetişmiş ekipler var. Hesap Uzmanlan Kurulu var, maliye müfettişleri var, yeminli banka murakıplan, Hazine kontrolörleri var. Devlet Yatmm Bankası, Sınai Kalkınma Bankası gibi bankalann yetişmiş elemanlan var. Tum bu etemanlan kullanmak suretiyle çok süratli bir şekilde şirketin bunyesini, yapılan anlasmanın fizible olup olmadığını anlamak mumkün. Bu inceleme de eğer müspet istikârnette ise, anlaşma o kuruluşun ekonomik ömrünu devam ettireceğini, belirli bir süre sonra kâr edeceğini ortaya koyuyorsa, kurul anlaşmayı tasdik edecektir. Neden bu kurul? Sadece muvazaa olup olmaması önemli değil. Çunkü fedakârlık eden bir devlet de \ ar ortada. Devlet diyor ki, eğer bu kuruluşun vergi borcu veya sigorta prim borcu varsa, ben bu borçları 5 sene erteleyebilirim. Bu bir fedakârlıktır. Ama şunu hemen söyleyeyim: Devlet alacağından vazgeçmiyor. 2 sene yerine, 5 seneye yaymayı, daha ufak taksitlerle, ama gecikme faiziyle birlikte alacak. Devlet o kuruluşa ekonomik bir imkân sağlamaya çalışıyor. Ama bunlar da bir fedakârlıktır. Bu fedakârlığı yapan taraf olarak anlaşmaya bakmak benım hakkım değil midir? "Efendim siz bu kurul olarak yapılan anlaşmalan politik baskı aracı olarak kullanacaksınız. tşte füanca kimselerin zor durumdaki şirketlerini kurtarmak için bankalara telkinde bulunacaksınu." Biz niçin telkinde bulunalım? Ne biz alacaklıyız ne de borçluyuz. Bizım alacağımızın her kuruşu teminata bağlı. Eğer taraflar anlaşır da gelirlerse biz mudahil olup, bu iş hakikaten ekonominin zararına mıdır, değil midir diye bakacağız ve böyle bir fedakârlığa değer mi, değmez mi diye bakacağız. Maliye Bakanı ve Başbakan Yardımcısı'nın o kurul uyesi olarak tespit edilmiş olmasınm gerekçesi açık: Çünkü her iki bakan mali ve ekonomik konularla ilgilidir. Her iki bakanın elinde sözünü ettiğim kurullar ve elemanlar vardır. Peki >a şirkel düze çıkmazsa, hisse senetleri halka satılamazsa o zaman ne olacak? ALPTEMOÇİN Bankalann asli görevleri var. Bankaiann işletmeci kuruluş otarak kalmalan, faaliyet göstermeieri ne bizim istediğimiz bir hadisedir, ne de bankalann. Bankalar bu şirketlerle ilgili işlevlerini tamamladıktan, şirketi duze çıkardıktan sonra bu sermaye hisselerini satmak isteyeceklerdir. Satılabilsin diye birtakım teşvikler getirilmiştir. Ya kuruluş düze çıkmazsa? Şu var, banka şirketin vüzde 51'ine sahip olmuş. Yönetimi mutlaka değiştirmek isteyecektir. Yönetimde söz sahibi olmak isteyecektir. Yönetimi değismiş, sermaye yapısı güçlendirilmiş bir kuruluşun başanlı olamaması fevkalade duşük bir ihtimaldir. Çünkü banka böyle bir anlaşmaya gitmeden önce kendisi oturup uzun uzun inceleyecektir. Eğer böyle bir operasyonda gelecek görmezse, banka parasım hissedar olarak uzun bir süre bağlamayı göze alabilir mi? Fevkalade bir büyük talihsizlik, problem olabilir. O zaman da ne yapılacağını kanun tarif etmiş: "Sermaye Piyasası Kurulu gereken tedbirleri alır" diyor. Yasaya takılan 'şirket kurtarma' adı sizi rahatsız ediyor mu? ALPTEMOÇİN Gayet tabii. Çünkü eskiden yapümış devletin hakikaten katkısıyla gerçekleştinlmiş şirket kurtarma operasyonlan ile uzak veya yakından hiçbir ilgisi yoktur. Belki eskiyi hatırladıklan için bazı arkadaslar. ayru olayları yeniden yaşayacağız düşuncesinden hareket ederek bu yasaya tepki göstermekte ve özellikle şirket kurtarma lafını kullanmaktadırlar. Güney Sanayi, Asil Çelik misallerini hatırlayacaksınız. Buralarda hakikaten devlet mudahil olmuştur. Bir operasyon yapılmıştır ve şirketler bir şekilde kurtarılmıştır. Ama burada devletin mudahil olması yok. İki taraf oturacak anlaşacak, devlet bu anlaşmanın uygun olduğunu görecek ve alacağını daha uzun bir sureye yayarak taksitlendirecek. Neticede gecikme faizini de alacağından herhangi bir kaybı olmayacak." Gazeteci Gülter Veral öldü J stanbul Haber Servisi Emekli gazeteci ve yazar L Gülter Veral, tedavi görmekte olduğu hastanede, dün sabaha karşı öldü. Emekli gazeteci Nurettin Veral'ın eşi olan Gülter Veral'ın cenazesi bugün Oğle namazını müteakip Beşiktaş Sinan Paşa Camii'nde kılınacak cenaze namavndan sonra Ortaköy'de aile kabristamnda toprağa verilecek. Haliç kirlilikten arınıyor / ' stanbul (a.a.J ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü'nce yaklaşık iki yıldır sürdürülen Haliç'in temizliğine yönelik araştırmalar, Haliç'in kirlilik ve biyolojik vaşam açısından giderek duzelmekte olduğunu gösteriyor. Îstanbul Su ve Kanalizasyon tdaresı (İSKİ) adına, Haliç sulannda fiziksel, kimyasal ve biyolojik araştırmalar yapan Deniz Bilimleri Enstitüsü uzmanlan, bugüne kadar periyodik olarak yapılan ölçüm sonuçlartnm, bir rapor halinde ISKl'ye sunulduğunu söylediler. İçişleri Bakanı, öğrenci olayları ile ilgili konuştu Akbulut, Türkiye'de her isteyenin, yasal yollarc başvurarak toplantı, gösteri ve yürüyüş hakkı olduğunu Delirterek, "Türkiye'de ne konuşulmuyor ne söylenmiyor, hangi hak aranmıyor ki?" diye konuştu. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Öğrenci dernekleri yasa önerisine karşı önceki gun meydana gelen öğrenci olaylannın yankıları sürüyor. içişleri Bakanı Yıldınm Akbulut, hak aramanın karşısında olmadıklarıru, ancak bunun yasal yolları olduğunu belirtti. SHP Genel Başkanı Erdal Inönü, getirilen yasayla öğrenci olaylannın tahrik edildiğini savundu. İçişleri Bakanı Yıldınm Akbulut, dün duzenlediği basın toplantısında Türkiye'de öğrenci olaylannda bir tırmanış görülmediğini belirterek, öğrencilerin birtakım sorunlannı yasalara göre dile getirebileceklerini söyledi, "Bu herkes için, her teşekkül için geçerlidir. Bir Toplantı, Gösteri ve Yürüyüş Kanunu vardır. Niye kanunsuz yola sapılır, bunu anlamak mümkün değildir" dedi. Akbulut, öğrencilere seslenirken şöyle konuştu: "Çogunlugu bu işlerin ardında yatan zihniyetten habersizdir. Buna inanıyorum. Samimi olarak okumak isteyen gençlerdir çogunlugu. Çok azı siyasi düşuncelerin uzantısı durumundadır. Bunlar gençleri sonu belli olmayan bir maceraya sürüklemek istemektedir. Geçmişte de yaşadık bunları. Müsamaha edemeyiz." Kimsenin hakkını savunmasına karşı olmadıklarını, hatta herkesin hakkını en iyi biçimde savunmasından yana olduklannı da anlatan bakan, "Ancak bunun usulüne uymak şartıyla. Türkiye'de ne konuşulmuyor, ne söylenmiyor, hangi hak aranmıyor ki? Biz demokrasiyi hatta daha ilerisini savunuyoruz" biçiminde konuştu. İNÖNİ) SHP Genel Başkanı Erdal tnönü, dün Lüleburgaz gezisi sırasında, son günlerdeki öğrenci olaylanna da değindi. İnönü, getirilen yasayla öğrenci olaylannın tahrik edildiğini belirterek, "Derneklerin kumhnasında zaten Akbuhıt: Hak anıınanm yolu var gtiçtükler vardı, ama buna karşın, bazı dernekler kurulabilmişti. Şimdi bunu da engellemeye çalışıyorlar" dedi. DEMtREL'DEN DESTEK Kapatılan AP'nın Genel Başkanı ve eski başbakanlardan Süleyman Demirel, öğrencilerin önceki günkü protesto eylemleriyle ilgili olarak, "Kanunlar içinde kalmak şartıyla Türkiye'de hakJarın kullanümasından yanayız" dedi. Öğrenci dernekleriyle ilgili yeni yasa tasarısını hazırlayan ANAP Balıkesir Milletvekili İsmail Dayı da, "Teklifimi geri çekmeyi düşünmüyorum" dedi. Dayı, tepkilere yol açan maddelerin öğrencilerin lehine olduğunu savunarak, "Tepkiler haksız" görüşüne yer verdi. SBF Öğrenci Dernegi Yönetim Kurulu adına yapılan yanlı açıklamada, ODTÜ'de gözaltına alınan üç öğrencinin serbest bırakılması istendi, "jandarma gözetiminin demokrasiyle bağdaşmayan baskıcı bir uygulama" olarak nitelendiği açıklamada, yasa tasarısıntn geri çekilmesi de istendi. Kaçak silah ele geçirildi TJaber Merkezi Avusturya ile ttalya arasında bir Kİ sımr kapısında bir Alman TIR kamyonu ile Türkiye'ye getirilmekte olan önemli miktarda kaçak silah ele geçirildi. Aralannda roket ve elektronik yedek parçalar da bulunan kaçak silahlar Alman TIR kamyonuna Norveç'te yüklendi. Giyim eşyası adı altında Frankfurt ve Münih üzerinden Türkiye'ye getirilmekte olan silahlann yaklaşık 600 milyon Türk Lirası tutarmda olduğu bildirildi. Olayla ilgili olarak iki kişi gözaltına alındı. Reklamların ktiltür üzerine etkilerî tartışıldı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye'de basın ve televizyon arasında reklam eşitsizliğini gidermek için televizyonda devlet tekelinin kaldırılması ya da televizyonda reklam yayımlanmaması önerildi. Türkiye'deki banka reklamlanna getirilen kısıtlamalann büyük bankalann küçuk bankaları denetim altında tutma isteklerinden kaynaklandığı öne sürüldu. "Reklamların Küllür Üzerine Etkileri", Sanat Kurumu'nun düzenlediği bir panelde tartışıldı. Cumhuriyet Gazetesi Müessese Müdürü Emine Uşakhgil, panelde yaptığı konuşmada, reklamlann etkisiyle insanların tüketmeyi yaşam tarzı olarak benimsediklerini bildirerek, kültürün reklam üzerine etkisi yerine reklamın kultür üzerine etkisinden söz edilebileceğuıi söyledi. Tuketiciyi yanıltan reklamlann sıkı bir denetime alınmasını isteyen Uşakhgil, reklamcılann televizyonu basına yeğlediklerini belirtti ve basının reklam harcamalanndan aldığı payın 1980 yıhnda yüzde 58 iken, 1986 yıhnda yüzde 30'a düştüğünü kaydetti. Uşakhgil, reklamın, devletten bağımsız bir basının gelişmesi açısından önemine dikkat çekerken, "Televizyon ve basın arasındaki reklam dengesizliğini gidermek için ya televizyonda devlet tekeli kakhnlman ya da televizyonda reklam yayımlanmamab" dedi. Reklamcılar Derneği Yönetim Kurulu üyesi ve Ada Ajans yöneticisi Ersin Salman da, Basın tlan Kurumu'ndan yakındı ve kazandıklan paranın bir bolümünu haksız yere alıdığını öne surdüğu bu kurumu kaldırrnak için reklamcılar olarak ne gerekiyorsa yapacaklannı söyledi. TRT'nin, reklamlann dili konusunda çok sıkı denetim yaptığını kaydeden Salman, reklam sektörünün kendi özdenetimini yapması konusunda çalışmalar yürütuldüğünü açıkladı. Salman, bankalann reklamlannın kısıtlanmasının ve tanıtıcı reklamda karar kılınmasının Bankalar Birliği'ndeki güç dengelerinin bir sonucu olduğunu bildirdi ve amacın buyük bankalann küçük bankalann kendilerine yetişmesini önlemek olduğunu savundu. UNIVERSITE ADAYLARI: Meslek seçimi tercihinize ne kadar güveniyorsunuz? Amerika'da her öğrencinin girdiği bu sınav sisteminde öğrencilerin ilerideki meslek seçimleri doğru olarak belirlenebiliyor. hakkında BÜYÜK DERSANE her ay uyguladığı deneme sınav sonuçlannıda göz önüne alarak bilgi vermektedir. Bu çahşmalann en son aşaraasında ise adaya, yöneldiği mesleğin uygulandığı alanlar, çalışma koşulları, ekonomi ve sosyal kazançları gibi mesleki eğıtimini tamamladıktan sonra elde edebileceği sosyokültürel olgular hakkında son bilgiler verilmektedir. Uygulama çaışmasından anlaşılacağı üzere zaman alıcı ve yoğun bir çalışma olması nedeni ile BÜYÜK DERSANE bu hizmeti önumüzdeki öğretim yıhnda, Karanfıl Şubesinde egitim verecek olan 10 kişilik üniversite hazırlık kurs grupları için hazırlamış, ancak zaman içerisinde, ÖYS'na çok az bir süre kalmasına karşm öğrencilerin ilgi alanlanndaki meslekler seçiminde halen kararsız olmaları, içinde bulunduğumuz öğretim yıhnda 30 kişilik kurs gruplannda da dersanenin süratle uygulamayı başlatmasına neden olmuştur. 1987 1988 öğretim yıhnda üniversite giriş sınavına katılacak öğrenciler için dersanenin olanaklannın kısıtlı olması nedeniyle yalnızca Nisan, Mayıs aylannda BÜYÜK DERSANE'ye kayıtlannı yaptıran adaylann hepsine KUDER (Mesleki İlgi), KİŞİLİK ve YETENEK Testleri uygulanarak, paralel bir çalışma olarak yürütülen lise 2 deneme sınavının sonuçlarıda göz önüne alındıktan sonra adayın üniversite giriş sınavı için izlemesi gereken programın belirlenmesine karar verilmiş ve uygulaması başlatılmıştır. Yurdumuzda "meslek" tanımı çerçevesinde 15.000 dolayında meslek bulunduğu tahmin edimektedir. 15.000 meslek arasında başanlı olabileceğiniz bir meslek mutlaka vardır. Yeter ki doğru seçimi yapın. Cumhuıı\ıM4593 Kadınlara AIDS dersi Jstanbul (a.a.) Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği'nce J. düzenlenen toplantıda konuşan Prof. Dr. Cemal Gezen, AIDS hastalığıyla, gayri meşru ilişkileri önleyici bir korku yayıldığına işaret ederek bu korkunun bilimsel temele dayanmadığı görüşünü savundu. Prof. Dr. Cemal Gezen, AIDS'in yeni bir hastalık olmadığını, 2000 yıl önce Tibet'te görüldüğünü ve bitkilerle tedavi edildiğini iddia etti. 20. yüzyılda insan yaşammın hızla değiştiğini ve insanların doyumsuzli'ğa düştüğünü vurgulayan Prof. Gezen, eşcinsel ilişkilerin yayılmasıyla AIDS'in yeniden gündeme geldiğini kaydetti. Protesto yürüyüşü ursa (Cumhuriyet Bürosu) ENKA Holding'e bağlı Gemlik Çimtaş Çelik Konstrüksiyon fabrikasmda çalışan işçiler yaklaşık 4 yıldır ücretlerini düzensiz aldıkları gerekçesiyle önceki akşam 5 kilometrelik bir protesto yürüyüşü yaptılar. 510 işçi GemlikGemsaz yolu üzerindeki fabrikadan BursaGemlik karayoluna kadar yürüdüler. Otomobillş Sendikası Bursa Şube Başkanı Bayar Ince, dün de uygulanan fazla mesaiye 200 işçinin durumu protesto anlammda katılmadığını belirtti. Libya'daki kayıp mimar TJaber Merkezi Libya'da kaybolan Türk mimar £1 Mustafa Çaprak'tan henüz bir haber alınamadı. Ajdabia vilayetinin Brega ilçesindeki ENKA şantiyesinde görevli mimar Mustafa Çaprak'ın babası Hayri Çaprak, Dışişleri Bakanlığı'ndan verilen son bilgide, Libya güvenlik makamlarının araştırmalar sonucu herhangi bir sonuç elde edemediği ancak bölgede araştırmalarm devam etüğinin bildirildiğini söyledi. Kaybolan mimarın babası, oğlunun durumu ile ilgili olarak TRT'nin de yayın yapmasını istedi Büyük Dersane konferans salonunda KUDER test bataryası ile ilgili olarak verilen seminerde, der. sanenin bu yeni sınav uygulaması hakkmda rehberlik uzmanlarınca öğrencilere bilgiler verildi. Ol dukça kalabahk bir öğrenci grubunun izlediği seminerde, öğrencilerin yeni uygulamaya yoğun bir ilgi gösterdikleri gözlendi. Meslek, birey için yalnız geçimini sağlamanın yolu değildir. Ayru zamanda meslek, bir yaşama biçimi ve bir toplumsal roller kümesidir. Meslek seçimi kişinin yaşamında belirleyici bir rol oynamaktadır. Sorun meslek sahibi olabilmek değil, doğru ve uygun mesleğe sahip olabilmektir. Ülkemizde genellikle ekonomik ve sosyal koşullar, idealler, tesadufi sonuçlar ve aile baskıları gibi çeşitli etkenlerle belirlenen meslek seçimi kişileri yanlış seçime yönlendirmektedir. mıştır. Meslek seçiminin bir uzmanlık konusu olduğunun bilincine varan BÜYÜK DERSANE.oğrencilerine bu konuda hizmet vermek için hızla çalışmalarına başlamıştır. ÖSYM'ce bu sene getirilen yeni uygulamaların en önemlisi fakültelerin derslere göre gruplandırılması ve adaylann sınavda yalnızca tercih formlarında yer alan fakültelerin ait olduğu ders gruplarına yönelik soruları cevaplandırmalarıdır. Geçen senelere göre adaylann meslek seGünümüzün gelişmiş veya çiminde bu sene daha dikkatli ve titiz olmaJarı gerekmektedir. Yagelişmekte olan dinamik top. lumlan, bireylerinden yapıcı, pılan bir araştırma, bu konuya yaratıcı ve üretici birey uye ola adaylann hiç de gereken önemi rak yararlanma». için bu konu vermediklerini ortaya koymaktaya gereken önemi vermişlerdir. dır. Üniversiteye giren her üç kiBu ülkelerce uygulanan KU şiden biri, yaptığı seçimi yanlış bularak tekrar sınava girmekteDER (Mesleki İlgi) envandir. BÜYÜK DERSANE bu koteri, KİŞİLİK ve YETENEK nuda sağhklı karar verebilmeleri Testlerinden oluşan test batar için öğrencilerine, gelişmiş ülkeyasıyla öğrencinin mesleki ilgi alanı ve bu alanda başarı ile lerce uygulanan sistemi uygulamaktadır. Sosyokültürel ve surdiirebileceği meslek, yüksek ekonomik verilere göre hazırlabir olasılıkla belirlenmektedir. 1987 Öğrenci Seçme Sınavı' nanbu testler ülkemizde uyguna ÖSYM'ce getirilen yeni uygu lanabilmesi için gözden geçirilip yeniden düzenlenmiştir. Uygulalamalar bu konunun öneminin tekrar gundeme gelmesini sağla maların sonuçları dikkatle incelenerek BÜYÜK DERSANE'de kullanılmakta olan son şeklini almıştır. Zaman alıcı ve yoğun bir çabayı gerektiren bu uygulama üç ana bölümden oluşmakladır. 1. bölümde adaya KUDER (Mesleki İlgi) envanteri uygulanmaktadır. 504 soruyu içeren bu bölümün sonucunda 1 Açık Hava, 2 Hesaplama, 3 Edebiyat, 4 Müzik, 5 Elişi, 6 Bilim, 7İkna, 8 Sanat, 9 Sosyal (Hizmetler), 10 Büro, olmak üzere, adaylann bu ilgi alanlarından hangisine eğilimi olduğu saptanabilmektedir. Ancak bu eğilimin saptanması, meslek seçiminde adaya sağlıklı bir öneride bulunmaya yeterli olmamaktadır. Bu nedenle adaya Kişilik ve Yetenek Testleri uygulanarak ilgi alanına giren mesleklerden hangisinde başanlı olabileceği büyük bir olasılıkla saptanmaktadır. Bu üç testin kombinasyonu ile sağlıklı olarak belirlenen meslekten sonra adaya bu mesleğin eğitiminin yapıldığı fakülteler, bu fakültelere girişte gerekli olan puanlar ve puanların derslere göre ağırlıklan, okutulan dersler Barolar Birliği Genel Kurulu A nkara (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye Barolar Birliği x\. Genel Başkanı Teoman Evren, birliğin olağanüstü genel kurulunu açış konuşmasmda hukukun küçümsendiği, hatta gözardı edildiğini bildirdi. Evren ayrıca, adaletin ülkenin temelini olduğu kadar, savunmanm da adaletin temelini oluşturduğuna inandığını belirtti. Evren, "10 yıl önce Ankara Barosu Başkanı olduğum zaman saptamış olduğumuz 30 ayrı meslek ve adalet sorunundan hiçbirinin çözümlenemediğini, giderek daha da ağırlaştığını bu olağanüstü kongre nedeniyle bir kez daha yinelemek bahtsızlığına uğradım" dedi. Yoğun sis deniz ulaşımını etkiledi Tstanbul (a.a.) /stanbul'da öğleden sonra kentin bazı L kesimlerinde etkili olan yoğun sis, deniz ulaşımmda aksamalara yol açtı. Türkiye Denizcilik Işletmeleri Şehir Hatları yetkililerinden alman bilgiye göre, yoğun sis, özellikle BeşiktaşÜsküdar ve KadıköyKaraköy hatları dışındaki vapur seferlerini büyük ölçüde etkiledi. Seferler gecikmeli olarak yapılabildi. Sahte sınavcı Danıştay karanyla üniversiteye döndü ANKARA |ANKA| Daruştay, başkasını yerine sınava sokarak üniversiteye girdiği gerekçesiyle yönetimce atılan öğrenciyi okuluna geri döndurdü. Danıştay, okul yönetiminin kayıt silme kararını iptal ederken, aradan yıllar geçtikten sonra böyle bir işlem yapılmasının cezayı adil olmayan biçirnde büyütmeye yol açtığı gerekçesine dayandırdı. Bu arada Danıştay'ın karan Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM)'ce eleştirildi. ÖSYM Başkanvekili Fethi Toker, karann "Fıili durumu yasalaslırdığını" savundu. KISA KISA • Ankara'nın Polatlı ilçesinde telefon numaralan bugünden itibaren 5 rakama çıkanlıyor, Polatlı'nın 4571 olan kodu 457 olacak. • lzmit 'te E5 karayolunun Kandıra kavşağmda Semra Kural yönetimindeki 34 U 5824 plakalı otomobil karşı yönden gelen kamyonla çarpıştı. Olayda Mürvet Yüksel (60), Lütfiye Kural (58), Nimet Kural (63) ve Aziz Aytepe (61) öldü.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle