Katalog

CUMHURİYET/10 HAVA DURUMU meteoroloji Genel Müdüriüğü'nden A S A S S S A A B A S S A B S S S S A HABERLER TÜRKIYE'DE BUGÜN 21° 14° 3°Edırne 16° 3°Ernncan 12° 2° Erîurum 3° •18°E*set»r 14° 1° Gaaantef) 20° W Gıresun 21° 6°GufnüştuneB 14° 5° Hakkin 21" 5°lsparta 16° 2° tstanbui 14° 1° Iznnr 12° f> Kare 10° 2° Kaslamonu S 12° 3° Kays«rı 15° 0°KırW<!n* 17° 6°Konya 13° 1° Kutahya 12° 2°Malatya 16° 4°Manısa 16° 0° K Maraş 8° 6° Mersın 5° 20°Mugia 13° 4° Muş 15° 1°Nı0de 15° 8°0rdu 9°3°Rue 11° CPSamsun 15° 2° S«rt 15° 10° Sınop 20° 8°Sıvas 3° WTekır<laC 11» 2° Trataoo 8°8° Tüncet 14° 0°Uşak 13°3° Van 13° 3° Vtegat •3° 3° Zongulflak A A A A 8 S A A A B A S S A A B S S A 29° 2° 17° 3° 21° 12° 19° 1° 13° 2° 9°4° 15° 8° 15° 7° 16° 9° 15° 4° 14° 8° 8°5° 15° 8° 15° 7° 12° 3° 12°4° 12° 1° 12° 2° 12° 7° 10 KASIM 1987 DÜNYA'DA BUGÜN Amsterdam B 5' Amman A 28° Atma A 20° Bajdal A 30" Baıcetona B 15° Y 12" Basel A 16° Bekjrat S 7° Berlın S 8° Bonn S 12° Budapeşte S 8° Cenevre Y 7° Cezayır A 29" A 30° CxMe A 19° Dubayi B 7° FranMurt A 21° Gnw B 3° Heıs'tık A 27° Katme B 8° S 7° A 20° Leflcoşa Londra Madrıü Mılano Montmaı Moskova Munth Nc* York Oslo Pjns Prag alınan bılgıye göre, butun bölgeler az bukjfJu ve açık, sabah saatlerinde Marmara ile yurdun iç kesimlerinde « r yer sislı görülecek Hffl/A SICAKLIĞI Artmaya d«am edecek flÛZGAR. Guney ve batı yönlerden hafif. arasıra orta KUVvetle esecek Denizterde günbatısı ve k>dostan 2 ile 4 kuvvetmde, saatte 416 denizmılı, Karadeniz'de yer yer 57 kuvvetinde saatte 2127 denizmii hızla esecek DENİZ: Butun denizier az buluttu ve açık geçecek. Oenız mutedıl dalgalı buluttu geçecek Ftuzgar guney ve batı yönterden hafif. arasıra olup. görüş uzaklığı 10 kjlometre, Mar orta kuvverte esecek. Göl kuçuk dalgalı olacak Görüş uzakttjı Ç Çorum marada sıs anında 1 kılometrenın altın 10 kilometre dolaymda bulunacak Denalı da bulunacak Van gölunde hava a* yaCmırti; K< A » « B Muilu K kart S ss» V yaOmurtu Rıyad Roma Solya Sam Te! Am Cezayir Tunus varşcva venedık Vıyana WasNngtonB >O° Zunh Y 11° B "c Y 10° A 16° Y 1«° Y 12° K 4° S 8° B 15° Y 2° Y 8° B 8° A 36° Y 16° S 14° A 26°, A 29° B 17° S 10° Y 17° S 12° MUSIAFA EKMEKÇİ ANKARA NOTLARI Nâzırrfın Atatüric^ Mektubu... 'Güçsüzlüğünü örtmeye çalışıyor' ANKARA (AA) DSP Genel Başkanı Biilent Ecevit'in, "SHP'yi sol ele geçirdi, bu parti sosyal demokrat değildir" şeklindeki suçlaması, SHP'liIer tarafından tepkiyle karşılandı. SHP Genel Başkanı Erdal Inönü, iddiaların doğru olmadığını bildirerek, "DSP kendine baksın, başka bir şe> soylemem" dedi. İnönü'nün bu kısa yanıtına karşıhk, Ecevit'e en ağır cevap, 1980 öncesinde genel sekreter yardımcılığını yapan ve şu anda SHP'nin İstanbul Milletvekili adayı olan Ali Topuz'dan geldi. 1980 öncesi ve sonrasında sosyal demokrat hareketin tek probİeminin Ecevit olduğu görüşunü savunan Topuz, DSP'nin güçsüzlüğünü örtmek için iftira ettiğini söyledi. Ecevit'in 1980 önesindeki politikacı arkadaşlarını haksız suçlamalarla yererek, böylece kendisini öne çıkarmaya çalıştığını kaydeden Ali Topuz. 1980 öncesinde Ecevit ile olan SHP'den, Ecevit'in, "Bu parti sosyal demokrat değildir" suçlamasına tepki Kotil: tnöntt: Topuz: "SHP'yi "Ecevit'in * "Sosyal belli iddiaları demokrat çizgisinin \doğru hareketin ı sağına I değildir. tek ve DSP problemi | soluna kendine Ecevit'tir çekmeye baksın, başka şey soylemem." kimsenin gücü yetmez." iftira ediyor" tartışmalannın Ecevit'in parti ıçı demokrasiyi yok etme isteğinden kaynaklandığını öne sürdü. Topuz, şunları söyledi: "O dönemlerde benim gibi örgiite dayanarak gtiç kazanmış kişileri tasfi>e etmek için Sayın Eceviı, partili olmayan güçlerle işbirliği yapmıştır. Bizim arkadaşlarımızı görevden almış, 20 giin içinde 40 bin kişiyi genel merkezde İstanbul iiyesi kaydederek, CHP'yi doğrultusunun dışındakilere leslim etmeye yönelmiştir. Şimdi, bunları yapan kişi, o zamanki CHP'lileri >e şimdiki SHP'lileri suçlama>a >oneliyor. Anlaşılı>or ki, giıçsüzlıiğünü ortme uğraşında." "SHP'nin belli bir çizgisi vardır. Parliyi bu çizginin sağına ve soluna çekmeye kimsenin gücü yetmez. Sayın Ecevit'i bu haksız suçlamaları nedeniyle kınıyorum." Ecevit'i Feyzioğlu' nun çizgisine çok üzücü getirdi, lama yapmayacağım. Parti yetkilileri gereken cevabı vereceklerdir" dedi. sonra Işıklar: Gelişmeler 14 yıl Işıklar, şunları söyledi: "SHP'nin aday belirlemesini en geniş üye katılımı ile gerçekleştirmesi, demokrasiye inancını göstermiştir. DSP ile olan farkını da ortaya koymuşlur. Tabandan kurulduğunu öne süren DSP'nin, tavandan hem de lek kişi tarafından yönetildiği göriilmüştür. Sayın Ecevil'i rahalsız eden temel konu budur. Son günlerde Ecevit'in hızla sağ bir çizgiye kaydığı gözlenmektedir. 1973 yılında CHP işçi büroları başkanı iken, benzer suçlama meclis kürsüsünden Turhan Feyzioğlu tarafından yapılmıştı. Feyzioğlu, 'CHP'ye marksisl sendikacılar sızmışlır'demişti. Bunun üzerine beni arayan Ecevit, Feyzioğlu'na yanıt vermemi istemişti. Aradan geçen 14 yıl ve yaşanan çok yoğun siyasi gelişmenin, Ecevit'i, Feyzioğlu'nun yerine getirdiğini göstermektedir. Bu Ecevit adına üzülecek bir durumdur." "Ecevit'i kınıyorum" Kapatılan CHP'nin tstanbul Belediye Başkanı ve SHP istanbul Adayı Aytekin Kolil ise, Ecevit'in suçlamalarının yersiz ve haksız olduğunu, kapatılan CHP'nin kadrolarının tabandaki üyelerinden büyük bölümünün SHP'de yer aldığını söyledi. Kotil, şöyle konuştu: Işıklar: Ecevit sağa kayıyor SHP Bursa 1. Bölge Milletvekili Adayı Fehmi Işıklar da, DSP Genel Başkanı Bulent Ecevit'in "SHP'yi sol ele geçirdi, bu parti sosyal demokrat değildir" açıklamasını eleştirdi. Işıklar, "Son günlerde Ecevit'in hızla sağ bir çizgiye kaydığı gözlenmektedir" dedi. Baykal konuşmadı Kapatılan CHP'nin Genel Sekreter Yardımcılarından ve Ecevit hükümeti bakanlarından Deniz Baykal ise, DSP Genel Başkanf nın görüşleri karşısındaki suskunluğunu surdürdü. Baykal, "Bu konuda ben, bir açık Erozyon nusunda büyük fırtınayı atlatmış, tekneyi sığ limana sokabilmişti. Kontenjan adaylarının dün sabah yeni gürültülere neden olması beklenmiyordu. Zira merkezde ve örgütte genel kanı, sağlıklı biçimde artık seçime yönelme isteğine dönüşmüştü. SHP ve DSP, listelerinin yanı sıra kampanyayı başlattı. Özal, seçim günü değişmiş ya da değişmemiş, elindeki TV silahıyla zaten her gün seçime asılıyor. DYP, durağan döneminden bu hafta çıkmaya hazırlanıyor. Fakat Başbakan'da bir değişim göze çarpıyor. Özal, olayın başından beri tek başına iktidara geleceğini irdeleyen sözlerle burnundan kıl aldırmıyordu. Belki yeni bir oyundur, belki muhalefete daha az oy kaymasını sağlamak için kurduğu yeni bir kampanya yöntemidir, açıkça belli olmuyor. Ne var ki, son birkaç gündür "koalisyon geleceği olasılığıyla" oy isteme çabalarına girişti. Sık sık karma hükümet korkusunu halka sindirmeye yöneldi. Yoksa Özal, sandığa doğru oylarının ANAP'ın dışına kaydığını mı görmüştü? Dikkat çeken yeni bir Özal görüntüsü. Yeni anketler oy dağılımını nasıl gösterecek, elbet bilinmiyor. Özal'ın son günlerdeki kuşku dolu irdelemelerinin hangi yeni olgudan kaynaklandığını araştırdığınızda önünüze kimi önemli ipuçları çıkıyor. Devletin Geçen cumartesi akşamı kalepe noktalarına verilen "nabız zanma olasılığı zayıf bir bölgeden gösterileceğini öğrendikten raporlannda" Refah Part'si'nin yüzde 10 barajını aşmaya hızla sonra "Yetkililere yaptığı sıkı ilerlediği söyleniyor. RP'nin son girişimlerle" İskender Cenap günlerde özellikie ANAP tabaEge'nin Edirne'de 1. sıraya konında hayli güçlü aşınmalara nulması kuliste kimi yeni irdeyol açtığı, ANAP oylarında lemelere yol açıyor. Pazar geceRP'ye doğru erozyonun baş si Doğan Kasaroğlu'na yer aragosterdığı, tepelerden kulağımınıyor, örgüte kabul ettirilebilirse za yansıyor. Bursa'dan kontenjan adaylığına Seçmen "Evli evine köylü getirilmesine çalışılıyordu. Ya Vural Arıkan... izmir'de üç mil köyüne" diyerek eski ocağına dönecek olursa, Özal'ın elinde letvekillik bir bölgede şans aratoplam oyların üçte biri kalabiyacak. DYP merkezine göre, Vural Ankan'm bu bölgede şansı lir, hatta bakarsınız daha aşağı düşerek varsayılan sonucun yüksek. tersi çıkabilir. Erdal İnönü denetimli bir gizŞimdi Özal, olmayacak dualilik içinde kontenjan adaylarını ya amin dediğimizi söyleyebilir. bir iki gündür değer verdiği bölOysa işimiz ciddi kaynaklardan gelere yerleştirmeye çalışıyoryansıyan bilgileri aktarmak du. Dün saat 17.00'de düğüm Başbakan bir de gazeteciliğin çözüldü. Ancak SHP. aday kobu ana kuralını kabul edebilse... ANKARA Kısa süreye sığdınlan erken seçim serüveninin "en uzun günleri" aday saptamalarıyia geçti. Sonunda dün aday listeleri son biçimini aldı. YSK'ya verildi. Önseçimle büyük ölçüde yatışan parti içi tartışmalar, merkez ve kontenjan adaylarının belirlenmesiyle artık tümüyle geride kalıyor. Merkez adayları ve kontenjan konusunda DYP, SHP'ye oranla daha sıkıntıdaydı. Merkez yöneticilerinin bir bölümü önseçimi yitirmişti. Kontenjan adaylıklarına saldırmaları, Demirel'ı baskı attında tutmaları bekleniyordu. Oysa, genel yönetimde olanlar oybirlığıyle genel başkana yetki vererek seçim öncesi tartışmalı yeni bir dönemin oluşmasına olanak sağlamadılar, Önseçim yapılmayan bölgelerde örgütle ilişki kurarak, merkez yöneticilerine danışarak saptadığı yeni adayların dağılımına Demirel'in yeni bakış açısı getirdiği söylenebilir. Örheğin İstanbul Kadıköy bölgesinde ilk sıraya Namık Kemal Şentürk'ü koyarak "eski valinin" Meclise gelmesine yanlı oluyor. Samsun ve Manisa 1. ve 2. bölgelerde fark atacağını hesaplrdığından olacak, İlhan Evliyaoğlu'nu Samsun'dan, Manisa 1. bölgeden Emre Gönensay"\ kontenjana getiriyor. Önseçimzede Mehmet Dülgert Denizli'den kontenjana sığdırıyor. CUMEYT ARCAYUREK yazıyor Deviet parasıyla ANAP propagandası A.NKARA (ANKA) Başbakanhk Basın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü'nün yayımladığı "Dış basında Türkiye 19771987" adlı kitapta, çoğunluğu sağ eğilimli Batı gazetelerinden seçilen yaklaşık 130 yazı bir araya getirilerek 1980'ler Turkiyesi için toz pembe tablo çizildi. Kitapta yer alan yazıların alındığı gazetelerin siyasal çizgileri "Muhafazakâr, liberal, ılımlı sağ, katolik" gibi sıfatlarld belirtilirken, "Türkiye'de seçimler; Türk milletinin ve ordusunun bir zaferi". "Türk ekonomisinde gözle görülür iyileşme" şeklindeki bazı yazıların hangi görüşteki yayınlardan alındığı belirtilmedi. "Dış basında Türkiye 19771987" adlı kitapta yapılan açıklamaya göre, 55 yazı sağ, 4 yazı da sol eğilimli yayımlardan seçildi. Kitapta yer alan yazılardan bazılarının başlıkları şöyle: • Türk ekonomik mucizesini yaratan Turgut Özal, 'Biz Baker Planı'nı beklemedik' dedi" De Standart (Belçika), şubat 1986. • Türk ekonomisinde gözle aörülür iyileşme, L'eveil (Fransa), arahk 1985 • Turk ekonomi ve politik kaikımna modeli olarak kabul edilebilir, Radio Tele Lüksenbourg. nisan 1986. • Özal'ın başanlı programı, Die \Velt (Batı Almanya), eylül 1984. • Türkiye'de seçimler Türk milletinin ve ordusunun bir zaferi, Aspects De la France (Fransa), kasım 1983. • Bayan Semra Özai ile yapılan bir mülakat, New York City Tribune (ABD), şubaı 1987. "Dış Basında Türkiye" kitabında, Farmand adlı ve siyasal çizgisi bildirilmeyen bir Norveç dergisinin mayıs 1986 sayısından alınmış satırlara da yer verildi. Yazıda şöyle denildi: "Şişman ve güler yüzlü Türkiye Başbakanı Turgut Özal, İlk bakışta sakin ve ağır gözükmektedir. Fakal bu tamamiyle yanıltıcı bir izleniındir... Özal generallerle işbirliği yapması bakımından övguye la> ıklır. Zira, generaller Özal'ın iktidara gelişinden hoşlanmamışlar, fakal daha sonra oluınlu yönde şaşkınlığa uğramışlardır.." Yaratıcı Bölüm ZEYTİNBURNU İCRA MEMURLUĞU'NDAN GAYRİ MENKUL SATIŞ İLANI Dosy» No: 1987/10 T«l. Rehnin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan takibe müsteniden Zeytinburnu Merkezefcndi Mah. Mallepe Sok. 484 pafta, 2927 ada, 22 parsel sıyılı 4504 m' miktarlı kagir fabrika vasıflı taşınmazın, açık arttırmayla satılarak paraya çevrilmesine karar verilmiştir. Tapu Kaydı: Merhun, Zeytinburnu Merkezefendı mahallesinde kâin olup, 484 pafta, 2927 ada, 22 parsel sayılı 4504 nr miktannda ve fabrika vasfında bulunduğu 1/2'şer hisse oranlarında, borçlulardan iki kişinin adına kayıtlı bulunduğu tapu kaydı milnderecatmdan anlaşılmıştır. Elektrik Kurumu TTt Umum Müdürlüğü lehine seneliği 1 liradan 6.11.1963 tarihindcn itibaren 15 yıl sure ile kiralandığı, yine şerhler hanesinde, 20.3.1987 tarihinden itibaren İC yıl müddetle kira şerhi olduğu görülmüştur. Rehinler hanesinde, 1. ikinci, üçuncu ve 4. dereceden olmak üzere bankalara ipotekler mevcuttur. Aynca vergi dairesı mUdürlüğilnUn ve muhtelif icra dairelerinin haciz şerhleri ve Ist. 6. Tic. Mahkemesi Bşk.'lığınca konulmuş ihtiyati tedbir şerhleri raevcuttur.. tmar Dunımu: Eyüp Belediyesi Imar Müdürlüğü'nün yazılanna göre 110N pafta nolu Bayrampaşa imar planının 7.9.1987 tarih 1/1000 ölçekli planında gayri menkulün 1. grup sanayi sahasında kaidığı, cadde tarafındaki 225 m*'lik kısmın yola terkini sonunda yoldan 15 m. çekildikten sonra inşaat yapılabileceği, arka bahçe mesafesinin 10ra.komşu bahçe mesafesinin 5 m. olacağı ve 1. grup sanayi sahalannda yapılması mümkün olan, tesislerin kod numaralannın yazılı olanların taşınmaz üzerine yapılabileceği, kapalı çıkma yapılamayacağı, ilaç sanayii kurulamayacağı belirtilmiştir. Hali hazır dunımu: Taşınmaz Maltepe Cad. no: 30 sayılı mahaldir. Taşınmaz sanayi bolgesi içinde kalmaktadır. Zemin ve 1. kat olmak uzere iki katlıdır. İki katın toplam inşaat sahası 7450 nr'dır. Betonarme bina olup, bugünkü haliyle tamirata muhtaç vaziyettedir. Binanın bahçe boşluklarımn üzerleri kapatılarak depo olabilecek vasıfta kullanılabilir hale tuğla duvar ve eternit kullanmak suretiyle getirilmiştir. Taşınmazın etrafı duvarlarla çevrili olup, yol tarafında trafo binası mevcuttur. Trafo halen kullanılmaktadır. Taşınmazda birkaç küçük müştemilat ve bekçi kulübesi mevcuttur. Elektrik, su ve te'efon mevcut olup faaldir. Fabrika binası içindeki makınelerin sökülerek başka bir yere nakledilmiş olduğu, halen fabrikada 430 K* elektrik sozleşmesine müsteniden 10 Kw üzerinden enerji kullanılmaktadır. Fabrikadaki elektrik iç tesisatı sökülmUş haldedir. Taşınmaz, Topkapı Bay rampaşa yolu üzerinde pazarlama ve halkla ilişkiler yönünden oldukça iyi bir konuma sahiptir. Taşınmazdaki yapının yıpranma payları dikkate alınarak, arsa bedeli, fabrika binası, müştemilat ve kapalı yerler ile trafo ayn ayrı değerlendirilerek cem'an taşınmaza 1.009.650.000. TL. bilirkişi tarafından kıymet konulmuştur. Satış Şartlan: 1Satış 11.12.1987 Cuma günü saat 16.00/16.30 arası Zeytinburnu l.Icra Dairesi'nde açık arttırma suretiyle yapılacaktır. Bu arttırmada muhammen değerin yüzde 75'ini ve rüçhanlı alacaklılar varsa, alacakları mecmuunu ve satış masraflarını geçmek şartıyla ihale olunur. Boyle bir bedelle alıcı çıkmazsa. en çok arttıramn taahhüdü baki kalmak kaydıyla, 21.12.1987 Pazartesi günü Zeytinburnu 1. İcra Dairesi'nde saat 16.00/16.30 arası, 2. açık arttırmaya çıkarılacaktır. Bu arttırmada da, kıymetin yüzde 50'sini ve rüçhanlı alacakların alacağını ve satış masraflarını geçmesi şartıyla en çok arttırana ihale olunur. 2 Arttırmaya iştirak edeceklerin tahmin edilen kıymetin yüzde 10'u nisbetinde pey akçesi veya bu miktar milli bir bankanın teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir. Alıcı istediğinde 20 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Dellaliye rüsumu, ihale damga resmi, tapu tescilinde alım harcı, KDV, tahliye ve tahmil masrafları alıcıya ait olup birikmiş vergiler ihale bedelinden ödenir. 3 lpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (irtifak hakkı sahipleri dahil olmak üzere) bu gayrı menkul üzerinde ki haklarını, hususiyle faiz ve masraflara dair olan iddialarını dayanağı belgelerle 15 gün içinde, dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde haklan tapu sicili ile sabit olmadıkça, paylaşmadan hariç bırakılacaklardır. 4 Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse IİK. 133'Uncü maddesi gereğince ihale fesh edilir. tki ihale arasındaki farktan ve yüzde 30 faizden alıcı ve kenileri mesul tutulacak ve hiçbir hükme hacet kalmadan kendilerinden tahsil edilecektir. 5 Şartname ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilecektir. 6 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görnıüş ve münderecatım kabu! etmiş sayılacaklan, başkaca bilgi almak isteyenlerin 1987/10 Tal. sayıh dosya numarasıyla memurluğumuza başvurmaları ilan olunur. 6.11.1987 Sekreteri Zevkli, zevkli olduğu kadar da çetin bir iş önerisi: Yaratıcı Bölüm Sekreterliği. "Reklam Ajansı"uın mutfağı olan Yaratıcı Bölüm ün renkli, baş döndürücü calışma temposuna u\xım sağlamanız. tüm sekreterlik işlerini basarıyla yü rütmeniz istenecek sizden. Hızlı ve yanlışsız daktilo yax. ma yeter.eğinize, dosyalama dene\'iminize. İngilizce bilgini ze güveniyorsanız... Ozgeçnvişinizi içeren, "Yaratıci Bolüm" rumuzlu bir mek tupla, en geç 10 gün içindePKSt Leventİstanbul adresine baş\ıı Nâzım Hikrnet'ın Atatürk'e mektubu ilk kez, Yön Dergısi'nin 3 Şubat 1967 günlü 201. sayısında yayımlandı. Yön Dergisi'nin mektubu yayımlarken eklediği nota göre, bu mektup saynlığı ağırlaşan Ataturk'e sunulamamış. Haluk Şehsuvaroğlu'nun eline geçmiş, "Yücel" arşivinde saklanmak üzere Muhtar Enata'ya verilmiş. Yön'den başka, mektubun metni, Kemal Sulker'\n "Nâzım Hikmet Dosyası" kitabında da var. Şöyle diyor Nâzım Hikmet, Cumhurbaşkanı Atatürk'e 2 Nisan 1938 gunlü mektubunda: "CumhutTBisi Atatürk'un Yüksek Katına, Türk ordusunu 'isyana teşvik' ettiğim iddiasıyla on beş yıl ağır hapis cezası giydim. Şimdi de Türk donanmasını 'isyana teşvik etmekle' töhmetlendîriliyorum. Türk ınkılabına ve senin adına and içerim ki suçsuzum Askeri isyana teşvik etmedim. Kör değilim ve senin yaptığın her ileri dev hamleleh anlayabilen bir kafatn, yurdumu seven bir yüreğim var. Askeri isyana teşvik etmedim. Yurdumun ve inkılapçı senin karşında alnım açıktır. Yüksek askeri makamlar, devlet ve adalet, küçük bürokrat, gizli rejim düşmanlannca aldatılıyorlar. Askeri isyana teşvik etmedim. Deli, serseri, murteci, satılmış, inkılap ve yurt haini değilim ki, bunu bir an olsun düşünebiieyim. Askeri isyana teşvik etmedim. Senin eserin ve sana aziz olan Türk dilinin inanmış bir sairiyim. Sırtıma yükletilecek hapis yıllanm taşıyabilecek kadar sat»riı olabHirdim. Büyük işlerinin arasında seni bir Türk şairinin felaketiyle alâkalandırmak istemezdim. Bağışla beni. Seni bir an kendimle meşgul ettimse, alnıma vurulmak istenen bu 'inkılap askerini isyana teşvik' damgasımn ancak senin ellerinle silınebiieceğine inandığımdandır. Başvurabileceğim büyük inkılapçı baş sensin. Kemalızmden ve senden adalet istiyorum. Türk inkjlabına ve senin başına and içerim ki suçsuzum. Nâzım Hikmet Ran" Nâzım, büyük haksızlığa uğramıştı. Adaletten umudunu kestikten sonra, Atatürk'e başvurma zorunluluğunu duydu. 1974 yılında, bir "Ankara Notlan"nda şunları yazmışım bu konuda: ".. Mustafa Kemal'i uyutmuşlardır faşist kafalı çıkarcılar. Ona, hasta yatağında Nâzım'ı kutü tanıtrnanın yotlannı arayıp durmuşlardır. Falih Rıfkı Atay'dan okuduğuma göre, çok içeriemiş Mustafa Kemal bu duruma. Nâzım için 'Uğraşıyorlar bu çocukla' demiş... Baskılar altında karar vermek, yargı örgütünü zedeler önce. Malete saygısızlıktır bu. insanlann eninde sonunda varacakları bir organ yargı organı. Orada güven kalmadı mı, kolu kanadı kınlır insanlann. Toplumlar kanşıkkğa iteienir, sürüklenir. Bunun, yani topJumlann kanşıklığa, anarşiye sürüklenmelennın baş sorumlulan görevlerini, görevlerinin gereğini yapmayan adalet mensuplandır. Bu, sivilde de, askeride de böyledir. He/e kin duyanlar, kendi kişisel düşünce ve faşizmlerini adaleti alet edenk uygulayanlar, Türk toplumuna en büyük kötülüğu edenlerdir. Bunu bilesiniz..." Mustafa Kemal, sayrı yatağında yatmasa, mektup kendisine verilebilse, kesinlikle ınanıyorum, Nâzım bağışlanır, adalet yerini bulurdu Bağışlamanın en büyük adalet olduğunu bilirdi o. İsmet Paşa'ya da Nâzım hapse girdikten sonra, başka şiirleri okumak, ışkence gibi gelmiştir... Şiar yalçın'ın babası, eski Malıye nazırlarından Cavit Bey, "Atatürk'e suikast" savıyla istiklal Mahkemesi'nde yargılamp asıldığında, o gece Çankaya'da, yemekte Mustafa Kemal'in şöyle dediği söylenir: Bu gece içki yok, Cavit Bey bu gece asılıyori TİP Genel Sekreteri Nihat Sargm'\a TKP Genel Sekreteri HaydarKut/u'dan (DİSK'e bağlı eski Basıniş Basın Sekreteri Nabi Yağcı) ortak imzalı bir mektup geldı özetle şöyle diyorlar: "Sizi ülkemizde demokrasinin geleceği açıstndan büyük önem taşıdığına inandığımız bir girişimimiz konusunda bilgilendirmeyi görev kabul ediyoruz. önümüzdeki günlerde politik göçmen olarak bulunduğumuz yurtdışından Türkiye'ye döneceğiz. Dönüşümüzün amacı, genel sekreterleri bulunduğumuz TİP ile TKP'nin birieşmesinden oluşan TBKP'nin, çalışmalanna legal olarak başlamasını sağlamaktır. Bu amaçla ülkeye dönecek ve TBKP'nin msmen kurulması için gerekli tşlemleri başlatacağız. , Siz uzun yıllar bir gazeteci olarak demokrasi mucadelesinde büyük görevler üstlenmiş bulunuyorsunuz. Çok yakından bildiğiniz gibi, ülkemiz pratiğinde komünist hareketin yasaklı tutulmasıyla genel olarak demokrasinin yoktuğu özdeşleşmiştir. Aynca bize karşı kullanılan 141. ve 142. maddeler aynı zamanaa gazetecilenn gerçekleri Ğzgurce dile getirmesinin önünde bir engel oluşturmaktadır..." Haydar Kutlu ile Nihat Sargın'ın haftaya gelişlerini iktidar nasıl karşılayacak, bir gözleyelim... Bugün 10 kasım, Atatürk'un ölümünün üzerinden 49 yıl geçti. Kırk dokuz yıl bitti, ellinci yılı sayıyoruz. Elli yılda, Mustafa Kemal'in bıraktığı yerin neresindeyiz? Onun demokrasi özlemi, ismet Paşa'nın çabaları kursaklarda mı kalacak? Çok kişinin kafasındakı soru bu.. 7 Kasım Cumartesi günü Ankara'da İlhan Setçuk'\a ayrı ayn yerlerde imza günlerimiz vardı. O, ilhan ilhan'da, Ben Gün Kitabevi'nde imzaladık okuıiara. Genç kızlar, öğrenciler geldi. Dost okurlar, "Cumartesi arkadaşlan" oradaydı çiçekleriyle... 7 Kasım, ilhan Erdost'un Mamak'ta dövülerek öldürülüşünün de yıldönümüydü. Aksam, Körfez: de yemek yendi Yemekte şunlar da vardı: Muzaffer Erdost, Süleyman Ege, vahap Erdoğdu, İlhan Selçuk, Suphi Karaman, Sakır Keçelı, Vecihi Tımuroğlu, Halit Çelenk, Akın Birdal, Kaya Güvenç, Necati Cebe, Uğur Bilge... İlhan Erdost öleli, öldürüleli yedi yıl oldu. Ağabeyi Muzaffer Erdost, kardeşinın davasını yedi yıl boyunca, sabırla, yılmadan izledi Adaleti n yerıni bulmasını bekledı. imza gününe de geldi, bir de bir anne tanıdım; adı: Nuran Uzun; 21 yaşındaki oğlu Sınan Suner'i 30 Ocak 1980'de, MHP'li Cengiz Gökçe^'in koruma polisi Süleyman Ezendemir tabancayla vurarak öldürmüş. Sinan, o zaman ODTÜ Elektrik Mühendisliği bölümü ikinci sınıfında öğrenciymiş. 12 Eylül'den sonra, sıkıyönetimde dava açılmamış; koruma polisi Süleyman Ezendemir, görevini sürdürmüş. Duruşmalara "müdahil" savunman olarak Remzi Sirin giriyor. Süleyman Ezendemir'in savunmanlığını da Can Özbay yapıyor. Dava, Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde sürüyor... CAUSANLARIN SORULARI/SORUNLARI YILMAZ ŞİPAL 64 Tanm işçisi olarak" Ben, 1932 doğumlu bir bayanım. 1972 yılı ekim ayında BagKur iiyesi olarak 1982 yılı sonuna kadar ve kesintisiz primlerimi ödedim. 1983 yılında ise bir fabrika\a \şç\ olarak girdim. 1985 yılı ocak ayından bu yana da tanm işçisi olarak çalışıyorum. Benim sorunum şöyle: 1. Dogum tarihim 1932 olduguna göre Sosynl Sigortalar Kurumu'na daha ne kadar prim ödersem emekli olacagım? Tarım işçisi olarak bir yıllık prim ödememe ragmen 180 gün üzerinden hizmet hesabı yapılmaktadır. 2 Yaşlüık aylıgına hak kazanabflınem için kendi nam ve hesabıma prim ödemesi yapabilir miyim? 3 Şimdi bir şirkette iş buldum. Ancak sigorta primlerimin şirketçe odenmesini istedigim halde 1987 yılı sonuna kadar tarım işçisi olarak primlerimin ödenecegini, ancak bu tarihten sonra Sosyal Sigortalar'a sürekli işçi olarak prim ödenebilecegini söylediler. Ş.Y,ANTALYA SORU: aın. Kesinlikle vanıt alacaksınız. Manajans | Thompson VEFAT VE BAŞSAĞLIĞI Briç dünyamıza sonsuz emekleri geçmiş bulunan, Galatasaray mezunlarından değerli ağabeyim A. GÜN DEREOĞLU'nu kaybettik. Merhuma rahmet, ailesine sabır ve tüm Galatasaraylılarla briç sevenlere başsağlığı dilerim. SERDAR ÖZKAN VEFAT VE BAŞSAGLIGI Derneğimizin eski genel sekreteri ve Türkiye Briç Federasyonu Haysiyet Divanı üyesi, briç camiasının sevilen ismi Of OtOr 615Kasım19j7.ji?2o« Standırvda: 6.TUYAP Kitap fuarında buluşalım. •) K to •K) •K) •10 •to •to •IO 4O 40 •K3 YANIT 1 1 Ocak 1984'te yürürlüğe giren 2925 sayılı "Tanm Işçileri Sosyal Sıgortalar Kanunu" uyannca "prim besabına esas gün sa\ısı, her ay için 15, bir tam yıl için 180 gündür." Size aylık bağlanabilmesi için BağKur sigortalılığınızın sona ermesinden bu yana SSK'ya ödediğiniz prim gün sayısının 1.260 günü doldurması gerekir. 2 Sosyal Sıgortalar Yasası'nın "Jstege Baglı Sigorta"ya ilişkin 85. maddesi 1 Ekim 1987'den geçerli olarak 3395 sayılı yasa ile değiştirilmiştir. Bu değişiklikle 5 yıllık sigortalılık süresi içinde en az 750 gün malullük, yaşlıhk ve ölüm sigortaları primi Ödemiş olanlara tanınan isteğe bağlı sigortadan yararlanabilme hakkı genişletilmiştir. Bu değişiklikle isteğe bağlı sigortadan yararlanmak isteyenlerin istek tarihinden önce Sosyal Sigortalar Yasasına göre "tescil edilmiş" olmalan yeterli görülmüştur. 3 "2925 sayılı Tarım tşçileri Sosyal Sigortalar Kanunu'nun Uygulamasına Dair Yönetmelik"in 9. maddesi uyannca tarım işçisi olarak prim ödeyen sigortalılardan "c) Sosyal güvenlik kuruluşlanna tabi olarak çalışmaya başlayanlann bu kuruluşlarca prim veya kesenek kesilmeye başladıkları tarihten itibaren" tarım işçisi sigortalılıkları son bulur. Bu nedenle çahştığınız şirketin çalıştığınız süreye ilişkin primleri kesmek ve yatırmak zorundadır. to •KD 40 •fO (O A. GÜN DEREOĞLU'nu kaybettik. Merhuma tanrıdan rahmet, kederli ailesine sabır ve tüm briç camiasına başsağlığı dileriz. iO | M0/Salı ŞEMSAYE6İN«fi/Çflfş.T0MRİS UYAR« JO •to |'12/Perş.S£N/MuR SElER'i3lCum SELCUK BARAN •to to tsi ERENDİ Z ATA5Ü «15/Pu2af LATlFE fEKf M • IO •K) X) ŞLEM BRİÇ KULÜBÜ DERNEĞİ ot IO K3