Katalog

CUMHURÎYET/6 HABERLER 6 TEMMUZ 1986 Kuzey Kıbrıs, ekonomik modeli tartışıyor Özal'ın ziyareti çatlak yarattı Ana muhalefetteki solcu CTP'nin Genel Başkanı özker özgür, "Anavatana boynumuz kıldan ince demeyeceğiz. özal misafirimizdi. Misafir, ev sahibine dayatamaz" diyor. Başbakan Derviş Eroğlu, "Hükümet, bunalım söylentilerini ihtiyatlı bir şekilde karşılıyor ve bu konuda kabinedeki TKP'li arkadaşlar ekonomik önlemlere ilişkin paketi özal'ın ziyaretinden' önce onaylamışlardı" dedi. S E D A T ERGİN LEFKOŞE Başbakan Türgut Özai'ın 3 gün süren ziyaretinin KKTC'de yarattığı yankılar sürerken, UBPTKP koalisyon hükümetinin durumu da gündeme geiiyor. KKTC'de büyük tartışmalara yol açan ve özal'ın ziyareti sırasında yürürlüğe konulmaM tasarlandığı halde koalisyon ortağı, sosyal demokrat çizgideki Toplumcu Kurtuluş Partisinin muhalefeti nedeniyle yeniden incelemeye alınan ekonomik önlemler paketinin geleceği önümüzdeki 15 gün içinde belli olacak. Bu süre içinde ekonomik paketin teknisyenler düzeyinde yeniden kalerne alınacağı bildirilirken, kabineden üç bakanı bulunan TKP, hükltmette kalıp kalmamak konusunda yol ayrtmına girdi. Ekonomik önlemler paketi TKP'yi ciddi bir açmazm içine sokmuş bulunuyor. Çünkü TKP sol bir parti olarak geıirilmek istenen ekonomik modeli onayladığı takdirde tabanı ve sendikalar karsısmda güç bir duruma düşecck, ayrıca parti bölünmeye sahne olabilccek. Kabinedeki TKP'li bakanlar "ekonomik önlemler programını halka götürelim, tartısalım" derken partinin yayın organı Orlam gazetesi de ekonomik paketi sert bir dille eleştiriyor. TKP'nin paketi onaylamaktansa hükümetten çekilmeyi tercih etmesi halinde iki seçenek bulunuyor, bunlardan birincisi ve en güçlü gözUkeni iktidardaki merkez sağ çizgideki UBPnin Barış Harekâtt sonrasında Türkiye'den KKTC'ye yerleşenlerin oluşturduğu Yeni Doğuş Partisi'yle koalisyon denemesine girmesi. KKTC'nin 50 üyeli Mechsinde UBP 24, YDP ise 4 sandâlyeye sahip bulunuyor. Ekonomik pakete itirazı bulunmayan YDP'nin geçen yaz yapılan genel seçimlerden bu yana koalisyona girmeye istekli olduğu biliniyor. TKPUBP koalisyonunun çatlaması halinde gündeme gelebilecek ikinci bir olasılık ise erken seçime gidilmesi. Buna karşılık koalisyon hükümctinin UBP'li Başbakanı Derviş Eroglu hükümet bunalımı söylentilerini ihtiyatlı bir şekilde karşılıyor ve koalisyonda bir çatlak beklemediğini söylüyor. Eroğlu bu konuda Cumhuriyet'e "Kabinedeki TKP'li arkadaşlar ekonomik önlemlere İlişkin paketi özal'ın ziyaretinden önce onaylamışlardı" şeklinde konuştu. Bu arada, KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denklas da açtk bir şekilde ağırlığını ekonomik önlemler paketinden yana koydu ve yaptığı açıklamada bu paketi eleştiren sol muhalefeti "yaygaracılıkla" suçladı. Denktaş, "Bu plan ana hatlanyla Rum tarafında uygulanmakla olan liberal ekonomik planının bir benzeridir. Onlar bu planı uygulamak suretiyle zenginleşmektedir. Beklenilen fedakarlıklar vardır. Halkımua anlatıldıgmda bu halk her fedakarlıgı yapmıstır" dedi. özal'ın ziyaretinin ardından KKTC'de toplumun bütün kesimleri yoğun bir şekilde ekonomik model tartışmasına girdiler. Çeşitli kuruluşlar düzenledikleri toplantılarda yeni ekonomik planı tartışırken özellikle sendikalar ve radikal sol çizgideki Cumhuriyetçi Türk Partisi, tasarlanan ekonomik modele karşı sert bir muhalefete yöneldiler. CTP ayrıca modeli protesto etmek amacıyia kitle gösterüerine hazırlanıyor. Söz konusu önlemleri protesto etmek amacıyia Türk Büyükelçiliği'nin verdiği davete katılmayan, ayrıca adadan ayrılışında özal'ı uğurlamak icsrı havaalanına gitmeyen CTP'nin Genel Başkanı özker Özgür dün de bir açıklama yaparak "Özal KKTC'ye IMFnin reçetesini dayatmak Isnyor Bu tür ekonomik önlemler demokratik Yjime uygun degildlr. Şl|j, Arjantin buna örnekUr. Türkiye'de 12 Fylül rejiml olmasaydı bu önlemler uygulanamazdı" dedi. Özal'ın ^0/ konusu ekonomik önlemler konusunda takındığı tvtumu sert bir dille eleştiren özgür, Özal'ı pıotesto etmesinin gerekçesini anlatırken "Kendisi misafirimizdi ama, misafir ev sahibine dayatamaz. Misafir misafirliğini, ev sahibi ev sahipligini bilmelidir. Anavatana boynumuz kıldan ince demeyeceğiz." özker Özgılr, özal'ın bundan bir süre önce "Türk ve Yunan halklan dosttur. Sorunu yaratan politikacılardır" şeklindeki demecini de hatırlattı ve "Sayın Özal bu olumlu yaklaşımını KKTC'yi ziyaretinde korumadı, kaba bir şovenizm yaptı" diye ekledi. Yirminci yiizyıhn Roma Imparatorluğu (Baştarafı 1. Sayfada) Amerika... Amerika nereden başladı, nereye geldi? Amerika nerede duruyor? Daha önemlisi, Amerikalı kimdir? Amerika nedir? Nevv York'ta Aşağı Broadway'in 12. Sokakla kesiştiği yerde Strand adlı bir kitapçı var. Raflannın uzunluğu kilometrelerle ölçülüyor. Amerika'daki her şey gibi Strand da dev. BUyük. Tıpkı bizim Sahaflar. Orada 1955'te yazılmış hard cover, kırmızı ciltli nefis bir kitap buldum. A Strenger in Spain (fspanya'da bir Yabancı). lspanya ile ilgili gen anıları. New York'tan ayrıldıktan sonra tspanya'yı dolaşmayı dUşUndUğümden mükemmel bir yol arkadaşını hem de 4 dolar gibi ucuz bir maliyetle elde ettim. Ingiliz yazar, kitabın daha ilk sayfasında tspanya'dan söz ederken, "Burası dünyanın Amerika dendiği zaman akla Amerika Biriesik Devletleıi'nln gelmedlgi ender köşelerinden blri" diyor. Ama tspanyollar ve biraz da Portekizliler dışında herkes için Amerika, Amerika Birleşik Devletleri ile eşanlamlı. Dünyanın dört köşesinde yaşayan milyonlarca insan için, bir zamanlar, Amerika ile özgürlük Heykeli imgesi de eşanlamlı imiş. O zamanlar bugünkü hava trafiği nerede. Insanlar, Amerika'ya ulaşmak için Atlantik'in dev dalgalarıyla boğuşmak zorundalarmış. Okyanusu geçme mucizesini başaranlar güney yönünden karaya, New York'a ilerlerken ufukta ilk gördükleri özgürlük Heykeli olurmuş. Onu gördükleri anda kurtuluşa eriştiklerini, özgUrlüğün yakın olduğunu anlarlarmış. Umut kapısı, özgürlük Heykeli'ni gördükleri anda aralanırmış. Sadece okyanusu canlı olarak aşıp New York'a kavuştukları için değil. Amerika'yı Amerika yapan muhacirler ya açlıktan, ya baskı ve zulümden kaçarak veya daha iyi bir yaşam düşünüp, bir umudun peşine düşerek buraya gelenler. Amerika, bozguna uğramış, yenik düşmuş ama direnmekten vazgeçmemiş, umudunu, iyimserliğini yitirmeyi reddetmiş insanlann kurduğu, oluşturduğu bir ülke. O nedenle "Bayan Özgürlük" onlar için daha okyanusun ötesindeyken kurdukları hayallerin, Amerika'ya kavuşmanın simgesi. kendisini anlamasıdır. Hiç beceremedigi ise başkalarını anlaması" diyor. Bu saptamanın doğruluğu tartışılır. Ama Amerika'nın "başkalannı anlamakta gösterdlgi beceriksizlik" acaba Amerika dışındakilerin Amerika'yı anlamaları konusunda da geçerli olamaz mı? Bana öyle geiiyor ki, ne sadece emperyalist bir süper devlet diye kestirilip atılabilir, ne de sadece dünyaya bireysel mutluluk idealini aşılayan bir özgürlük ve demokrasi kalesi olarak selamlanabilir. Amerika, hem o, hem de öbürü; birbiriyle bağdaşamayacak iki unsuru bir arada barındırabilen ve dolayısıyla çok karAmerika, Okyanusu aşıp özmaşık bir olgu. gürlUk Heykeli'ne ulaşabilen bu Tıpkı iki ekmek dilimi arasına zavallı yaratıklarca kuruldu. Kusıkıştırılmış et ve sebze parçalaruldu ve geliştirildi. Amerikan nndan oluşan bir sandviç gibi sainsarunın sadeliğinde, basitliğinde, Avrupalılarda görülen o kide ve basit. Ve tıpkı o iki ekmek birin, o aristokrat geçmişten dadilimi arasında neredeyse yok mıtılıp gelen o nobran, o ince yok dedirtecek kadar çeşit barınalaycı, o küstah, o tepeden badıran, iki ekmek diliminin arasıkan tavrın bulunmayışının sırrı nı bir ağıza giremeyecek kadar geniş ve büyük yapan ve karmaşık kılan sandviç gibi. Ben 68 kuşağındanım. 68 kuşağı demek, o yıl Avrupa'da, özellikle Amerikan insanı da öyle. Ayrımcıhktan özgürlüğe kaçanlar Fransa ve Almanya'da ve Türkiye'de patlak veren büyük öğrenci ilk önce Kızılderililere boyun eğolaylan sırasında öğrenci olmak demek. direnler ve daha sonra köle ticaBizim kuşağın içinde serpildiği, büyüdüğü dönemde, Vietnam 'da retini başlatarak siyahları Yeni Amerikalılar, dünya tarihinin en haksız ve zalim saldırı Dünya'ya getirenler. Açlıktan kaçıp buraya gelenler, bugUn dünsavaşlarından birini yürütüyorlardı. yadaki açlıktan en sorumlu ülkeBizim kuşak, çok radikal bir dünyanın ürünüdür. Bu kuşaktan lerden birinin insanlan. Ancak olanlarımızın çoğunun damarlarında radikal kan akar. bireysel özgürlükler konusunda en duyarlı ınsanlar da Amerikacadele halindeydi. Amerika'nın sosisli sandviç ya da hamburger lılar. Açlığa karşı uçakla 6 saat Amerika'nın kuruluşundaki kendisinde siyahlar Martin Lutyiyen, yani kültürden, uygarlık süren, bir koca kıta genişliğindeharçta yatıyor galiba. BugUnkü her King'in önderliğinde eşit tan, tarih bilincinden nasibini al ki ülkenin doğu ucundaki Nevv her Amerikalımn atası, umudun haklar için mücadele ediyordu. mamış yuzeysel, çoğunlukla sa York'tan batı ucundaki Los Anpeşinde okyanusa açılmış bir Siyah ırkın daha radikal kesimn saçlı, alabrus tıraşlı, mavi göz geles'a kadar el ele tutuşarak tadüşkün, kendi ulkesinin dökünrihin en ilginç dayanışma ve kitleri Stokely Carmichael'ın arkaİU zavallı bir insan tUrtiydü. tüsüymüş. Günümüz Amerikalıle eylemlerinden birini gerçekleşsına takılmış, ırkçılığın azdığı Kültürü hiç yok değildi. Her sının damarlarında Avrupalılann tirebilenler de onlar (26 mayıs Amerikan şehirlerini yakıp yıkıAmerikalının kültürü kovboy ve Türklerinki gibi "asil kan" dogünü Amerika'daki açlar için beyordu. Siyah MUslümanlık diye kültürüydü. Kızılderililere karşı laşmıyor. lirli bir para yatıran herkes bir olgu çıkmıstı. Malcolm X bu çift tarafına sarkıttığı tabancalan Başkent VVashington'daki Gehareketi sUrUklüyor, Dünya Ağır konuşturmaktan başka bir ma Hands Across America harekeorgetovvn Üniversitesi'nin Arapti nde buluştu. New York'un BatSıklet Boks Şampiyonu Cassius rifeti olmayan sığır çobanlannın ça bölUmünün başındaki, gayet Clay, Amerikalı beyaza duyduğu kültürü. Böyle bir halkı yönet tery Parkı'ndan Los Angeles'a güzel Türkçe konuşan Alman hıncla Müslüman oluyor ve Mu mekten ve yönlendirmekten ko uzanan bir insan zinciri oluşasıllı Prof. Barbara Stowasser, turuldu.) hammed Ali adını alıyordu. FJdlay ne olabilirdi. Hele siyaseti günümüz Amerikasını çağımızın 1%8'de Meksika Olimpiyatlaridge Cleaver'ın Siyah Panterler kontrol eden uluslararası kapitaRoması olarak tammladı. Belki n'nda Tommie Smith'in, Lee hareketi o dönemde çıkmıstı. Bu lizmin kumanda mevkiinde otuama bir şartla: Amerikalının kaEvans'ın siyah eldivenlerle şeref ran dev tröstlerse. Para gücü, kitnında Romalı asillerin, Patricile arada, binlerce beyaz Amerikalı kürsüsünde Siyah tktidar selamı Joan Baez'in müziği ile çalkalale iletişim araçları onlardaydı. rin değil horlanmışların, PlebAmerika emperyalist bir ül vermelerinden 1984 Los Angeles lerin alyuvarları bulunuyor. Mu nıyor ve Vietnam Savaşı aleyhOlimpiyatları'nda siyah atletler tarı gösterilerle ABD'de bir keydi. 1980'lerin başında tslaın hacirler koalisyonu halindeki bu Edwin Moses'ların, Harvey deprem yaratıyordu. Devrimi'ni takiben lranlıların ülke insanlarını, Türk işgücü Avgözünde "en büyük şeytan" ol Glance'lann Amerikan bayraklarupa'ya gittikten ve Avrupalılar 100 metreyi kazanan John nnı sallayarak şeref turu atıp zaduğu gibi. Türk pasaportu taşıyan herkese Carlos, 200 metrede dünya rekoferlerini kutlamalarına giden yosezilmemesi imkânsız bir gizli ru kırarak şampiyon olan TomMeksikaiı yazar Carlos Fuentiksintiyle baktıktan sonra, bizim mie Smith, 400 metrede uzun zates, "Amerika'nın en iyi becerdlgi lu anlamak, izah etmek gerek. ÜÇÜNCÜ DÜNYA En azından, Amerika, hâlâ değişim halinde. Durmuş değil; devinim sürüyor. Çünkü Amerika'yı Amerika yapan muhaceret sürüyor. özellikle 1980'lerle birlikte artarak. Ve bu kez Atlantik Okyanusu'nu aşıp özgürlük Heykeli'ne doğru değil. Pasifikten geiiyor. Asyalıları getiriyor. Güneyden Rio Grande nehrini legal illegal yollardan aşarak gelen Meksikalılan getiriyor. Geleneksel muhacir başkenti New York'un yerini bu yeni göç dalgasıyla bugün dünyanın üçüncü en kalabalık Meksikaiı kenti olan Los Angeles alıyor. Geçen iki yüzyılda ve bu yüzyılın başında muhaceret, Avrupa'dan gelen beyazlar demekti. Şimdi gelenlerin yüzde 5'ini bulmuyor Avrupalılar. Amerika'ya şimdi Üçüncü Dünya akıyor. Kendileriyle birlikte, Üçüncü Dünya'nın bütün dinamizmini ve sorunlarım da taşıyarak. Fakat Üçüncü Dünya insanlan Amerika'nın beyazını boyayarak bu ülkeye renk katıyorlar. Sad6ce kozmopolitizmin çekici renklerini değil, canlılıgın aşısını da Amerika'ya veriyorlar. Bir mayıs günü Amerika'nın en orta yerinde Kansas eyaletinin Wichita kentindeydim. Wichita batıda Los Angeles'a 1900, doğuda Nevv York'a 1900, kuzeyde Chicigo'ya 900, güneyde New Orleans'a 900 mil uzakhkta. Yani Amerikan haritasının üzerine bir artı işareti çizilse iki çizginin kesiştiği tam orta noktada Wichita. Ülkenin ve tabii dünyanın buğday ambarı Kansas'ın Dodge City ile birlikte buğday merkezi. Wichita'da sadece Wichita ve Dodge City'de bulunabilen günlük satışı 125 bin, pazar günü satışı 200 bin olan The Wicbita Eagle • Beacon gazetesi okunuyor. 23 mayıs tarihli gazetenin manşet haberini okuyorum. Washington mahreçli. "Uzay seyahatinin torunlarımız için, bugün jetlerle seyahatin bizim için olduğu kadar güvenli ve ucuz olacağını tahmin eden Ulusal Uzay Komisyonu, perşembe günü iddialı bir ABD uzay programı önerisi yaptı. Buna göre, 2005 yılında ayda, 10 yıl sonra ise Merih'te insanlann gidip kalabilecekleri istasyonların kurulması öngörülüyor... Paine (komisyon başkanı), raporla ilgili açıklamasında şunlan söyleYıldız Posta Caddesi 18 Gayrettepe di: Uzay teknolojilerini gellştirmenin insanhgın yeryüzünden Tel: 167 37 53 yeni dünyalara açılması özgürlüğünü getirecegi, insanlıgın kaderinin böyle bir tür olduğu sonucuna vardık. Amerika'nın öncülük miresı, tcknolojik üstünlüğü, ekonomik gücü ve genleıinin çeşitliligi, güneş sistcmi içindeki bu hareketi ABD'nin yönetebilecegini ortaya koyuyor... Yatırım, maliyetini misliyle çıkaracak ve gelecek kuşakların yararına olacaktır." lşte 100 yıl önce özgürlük Heykeli'nin İcarşıladığı yenik insanların Amerikası. lşte Amerikalı. Amerika'ya hoş geldiniz. Birkaç gün önce lnternational Herald Tribune gazetesinin manşet i "Yeni muhacirler, yeni tartışma" idi. Yazıda, 20. yttzyıl başlarında bir Amerikalı akademisyenin ülkeye o günlerde yeni gelenleri "Var olma mücadelesindeki en kötü yaratıklan temsil eden, yenik ırkların yenik insanlan" olarak tanımladığı belirtiliyordu. Edward Ross adındaki bu akademisyene göre "Yahudiler kısa boylu, çelimsizdiler ve bunlardan kötü izci olurdu. Italyanlar ise dar alınlı, agızlan açık, ince çeneli, zavallı yaratıklardı... Kendilerine göz kulak olacak akıldan yoksundular." için Avrupalılardan daha scvimli kılan da bu Pleb özellikleri herhalde. Ben 68 kuşağındanım. 68 kuşağı demek o yıl Avrupa'da özellikle Fransa ve Almanya'da ve Türkiye'de patlak veren büyük öğrenci olaylan sırasında öğrenci olmak demek. Bizim kuşağın içinde serpildiği, büyüdüğü dönemde, Vietnam'da Amerikalılar dünya tarihinin en haksız ve zalim saldırı savaşlarından birini yürütüyorlardı. Çin, Kültür Devrimi ile altüst oluyordu. Güney Amerika'da bir destan kişilik, Ernesto "Che" Guevara, Amerikan egemenliğine karşı çete savaşı verme çabasındayken hayatını kaybediyor ve ismi bayrak haiine geliyordu. Yakınımızda Cemal Abdulnasır, Amerika'ya ve Amerika'nın desteklediği lsrail devletine karşı Arap milliyetçi bağımsızlıkcı bayrağmı dalgalandırıyordu. Filistin hareketi yeni doğmuştu. Asya Afrika haJkları Amerikan etkisine karşı müman egale bile edilemeyen bir rekorla olimpiyat birincisi olan Lee Evans admdaki siyah atletler, Meksika Olimpiyatları'nın şeref kürsüsüne çıkıp canlı yayın yapan ve dünyanın her köşesine uzanan televizyon kameralannın önünde siyah eldivenli sağ yumruklannı havaya kaldırarak Siyah Iktidar selamını verdikleri yaz 1968 yazıydı. Siyah atlet Bob Beamon 21. yüzyılın rekoru diye nitelenen ve hâlâ kırılamamış olan uzun atlama dünya rekorunu da 1%8'dc Meksika'da kırdı. Bizim kuşak çok radikal bir dünyanın ürünüdür. Bu kuşaktan olanlarımızın çoğunun damarlarında radikal kan akar. Bizim kuşak için Amerika demek Amerikan emperyalizmi demekti. Siyahlara karşı ırkçılık demekti. Amerikah ise dünyanın birçok Ulkesinin yerini haritada göstermekten aciz, cahil, büyük tekellerin yönlendirdiği koyun sürüsünün bir ferdiydi. Blucin giyen, çiklet çiğneyen, Coca Cola içen, De CueUarhn temsilcisi Denktaş'tan randevu aldı tZZET RIZA YALIN LEFKOŞE KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın sınırı kapama kararına yankılar sürerken, BM Genel Sekreteri De Cuellar'ın Kıbns özel Temsilcisi James Holger harekete geçerek KKTC Cumhurbaşkanı Denktaş'tan randevu istedi. Holger'e, yann Türk kısmına gelebileceği bildirildi. Sınır kapılarının kapatılması karanndan pratikte ilk etkilenen kesim, güney kesiminde görev yapan yabancı diplomatlar oldu. Rum yönetiminde akredite diplomatlar, genellikle hafta sonlarında denize girmek ve alışveriş yapmak amaayla KKTC'ye geçmekteydiler. Bu durum ilk kez dün değişti ve güney kesimindeki diplomatlar KKTC'ye geçemediler. Rum Dışişleri Bakanı Yorgo Yakovu, Ingiltere YUksek Komiseri Wilberforce'u Dışişleri Bakanlığı'na çağırarak Türkiye Başbakanı Turgut Özal'ın işgal altındaki bölgeye yasa dışı ve tahrikkâr olarak tanımladığı ziyareti protesto etti. Yakovu, "İngiltere'nin garantör bir devlet ve AET'nin yeni dönem başkanı olarak iizerine düşen sorumluluklara" dikkati çekti. Yakovu ayrıca, "Kıbns'ın birligi ve toprak biitıinlügüne karşı yöneltilen girişimlerin Ingiliz hükiimetince kınanması yiikümlülUğiindc oldugunu" vurguladı. YDP, "Cumhurbaşkanı Rauf Uenktaş ve Bakanlar Kunılu'nca sınır kapılannın kapatılması yöniindeki kararlannı desteklediklerini" açıkladı. Parti Genel Başkanı Aytac Beşeşler, "Barış Gücü'nün Kuzey Kıbrıs'ta bulunan karakollannın da kaldırılmasını istediklerini" açıkladı. CTP ise bugünkü basın açıklamasında, "Cumhurbaşkanı Denktaş'ın Türk tarafında meşru bir yonetim bulundugunu kamtlamak için yola çıkarken, mesnı yönetimin anayasasına aykın davranarak kaş yapayım derken göz çıkardıgım" ileri sürdü. CTP Genel Başkanı özker özgür, "KKTC Anayasası'nın Cumhurbaşkanına tek başına sınır kapatma karan alma ve uygulama yetkisi vermediğini açıkladı. Denktaş'ın kendisini anayasanın da üstünde görme alıskanlıgını terketmesini" istedi. Rum gazeteleriıun hemen hemen tümü sınır kapılarının kapatılma olayıni manşet olarak vererek şu başlıkları kullanıyor: Fileleftheros, özal'ın işgal altındaki bölgeden ayrıhşından hemen sonra Kuzeye geçiş noktaları kapatıldı. Devlet kişiliğini göstermek için geçiş Barış Gücü'ne de yasaklanarak görevini yapabilmesi için ayrı ayrı anlaşma yapılmasını talep ediyorlar. Agon gazetesi, özal kaçar kaçmaz Denktaş sınırı kapattıBarış Gücü'ne de şantaj yapıyorlar. Ta Nea gazetesi: Yeni Türk tahriki: BM'yi de facto tanımaya zorluyorlar. Simerini gazetesi: özal'ın ayrılmasından sonra kritik gelişmeler. Elefterotipia gazetesi: Denktaş, Barış Gücü'nün işgal altındaki bölgedeki varuğımn sona erdirilmesini istiyor. Banş Gucü askerlerinin yollannı kesti. Le Monde'un gözünde Türkiye: Askeri düzenin yerini ahlak yasaları aldı Oış Haberler Servisl FranMI Lc Monde na/cksı, 4 tcıııımı/ tarihli sayısında yine Türkiye konusuna yer verdi. Türkıye'de dinciliğe, "Mıuır Yasası"na, cezaevlerindeki kötu kosullara, insan hakları ihlallerine vc Türkiye solunun karşılaştığı güçlüklere yönelik eleştırilcre yer verılen Claire Tıfon imzalı ya/ıda, "Tiırkiye'de, askeri yönetlm yasalarının yerini, >inıdi de ahlak yasaları aldı" denihyor. Le Monde'dakı ya/ıda, Turkiye'de oamilerin artık namaz kılmaya gelcn kişilerı ıçıne sığdıramayacak hale geldiğı, hu ranıazanda her yılkinden fazla kişinin Ofuç ttıtluğu, "Jupon njmlı • > < < > mobilleri, videoyu, giysilerde Benedon mttrknMiu ke>fc(k'n 1 urk halkının ortalama gelirinin gitlikvr dıı^lüftu" ve ucrcllerın hıçbir /amaıı son donemdeki kadar eşitsiz şekilde dağrlmadığı belirliliyor, Le Monde'a göre, "Sendikal haklara ve clernek kurma o/.«ürlügiine Ketirllen kısıtlumalar, b«şka yerde ifade olanugı bıılaıııayun radikal akımların SHP'de toplanması sonucunıı dogurdu." Yann Egebank'ın hizmetağına yeni bir şube ekleniyor: Gayrettepe. Karar değişebilir (Baştarafı 1. Sayfada) bizim misafirinıizdir. Kıbrıs Rumunu hükumet olarak addeden karan biz reddederiz ve iyi niyetimizi göstermek için bizim misafirimiz olarak kalmaya devam etsin, deriz. Bu kadar iyi niyet gösteren, barış anlaşmalarında kendisine bu kadar yardımcı olan bir tarafı sözcüsü kanalıyla bu şekilde cezalandırmamalıydı. tamir etme yönünde bir adım atarsa karan gözden geçirecek misiniz? DENKTAŞ Her hükümet karan durum değiştikçe gözden geçirilebilir. Aldıgınız karar Rum yönetimlndekı büyükelçilerin KKTC'ye geçişlerini engelleyeceginden, buyükelçiöklerle baglantınızı koparmayacak ını? DENKTAŞ Herhalde kapılar kapalı olduğu sürsce bağlan Kararın uygulamasıyla ilgi tıyı koparacaktır. Eğer bizimle li olarak bir süre belirtmediniz. hakikaten çok ciddi bir şey koÖzal'ın ziyaretine karşı çıkan nuşacaklarsa, ya randevu alırlar BM Genel Sekreterliği durumu . ve kendilerine özel şartlarla izin veririz veya Ankara'daki büyükelçilerini gönderirler, görüşürüz, hayati bir sorun varsa. Şimdiye kadar, büyükelçiler geliyorlar, temas ediyorlar, işlerini yaptırıyorlar, vatandaşları için müracaatlar yapıyorlar, yani bizi tanıyorlar. Ondan sonra tarumıyoruz diyorlar. Biz buna müsamaha ile mukabele ediyoruz, sırf gerçekler yansıtılabilsin diye. Basın Takip ve Kupür Arşiv Merkezi Ama biz buna muhtacız diye, bu sınırı yoktur diye farzedemeyiz. Dolgun ücretle eleman alınacaktır. Rumların bu pişkinliği ye terbiyesizliğinden sonra, iki gün Şahsen müracaatlar geçerlidir. Rumlar kendilerini durdurabiliAdres: Ebussuud Cad. Tellioftlu Han No: 80, Kal: 4 yor, bir iki gün de biz kendileriSirkeci/İSTANBUL Tel.: 526 37 55 ni durduralım mesela. AJANS PRESS €3 EGEBANK StTRECEK