15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
27 TEMMUZ 1986 Ozetle DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 tngiîtere Dışişleri Bakanlığı Türklye Büyükelçiliği'ni ikinci kez uyararak, özel araçlarıyla park kurallanm ihlal eden bazı diplomatlann, para cezalarını derhal ödemelerini istedi. Dışişleri Bakanlığı basın sözcüsü Graham lland, 15 elçilik mensubunun "diplomatik" plakalı özel araçlarıyla, park kurallanm ihlal ettiğini ve kesllen para cezalarını da "diplomatik dokunulmazlık " statüleri gerekçesiyle ödemekten kaçındıklarını belirterek, bu konuda büyükelçillğe bir yazı tle başvurduklarını söyledL (a.a.) Tilrk diplonıatlara trajîk uyurısı Yıldız savaşlarım erteleyebiliriz Dış Haberler Servisi ABD Başkanı Ronald Reagan, Sovyetler Birliği lideri Mihail Gorbaçov'un silahsızlanma konusundaki mektubuna önceki akşam yanıt verdi. Reagan, Gorbaçov'a gönderdiği mektupta, Yıldız Savaşları çalışmalarını 57 yıl için erteleyebileceklerini, ancak bu projeden vazgeçmeye razı olmayacaklarını bildirdi. Reagan'ın yanıtı, bugünc dek Stratejik Savunma Girişimi programında hiç bir ödün vermeye yanaşmayan ABD yönetiminde büyük bir tavır değişikliğini gösteriyor. AP ajansırun haberine göre Beyaz Saray tarafından önceki gün yapılan açıklamada, Başkan Reagan'ın Sovyetler Birliği Komünist Partisi Genel Sekreteri Mihail Gorbaçov'un geçen ay yaptığı silahsızlanma önerilerine Genel Sekretere gönderdiği özel bir mektupta yanıt verdiği bildirildi. Beyaz Saray yetkilileri, Reagan'ın, mektubunda Yıldız Savaşları araştırmalarını 5 veya 7 yıl için ertelemeyi kabul edeceklerini bildirdiği, ancak buna karşılık belirlenen tarihten sonra süper güçlerin stratejik savunma girişimi projesini geliştirmekte özgür olacaklarına ilişkin bir anlaşma yapılmasını şart koştuğu belirtiliyor. Bu arada Amerikalı bilim adamları ABD'nin önümüzdeki yıllarda uzayı silahlandırmaya gücünün yetmeyeceğini söylüyorlar. ABD Başkanı Ronald Reagan önceki gün öğrencilere hitaben yaptığı konuşmada, Yıldız Savaşları projesinin asla pazarlık ko ABD uzayda pazarlık önerdi: DUNl^ADA BUGUN AU SffiMEN Ronald Reagan Gorbaçov'a yazdığı mektupta, belirlenen tarihten itibaren ABD ve Sovyetler Birliği'nin uzay savunma sistemlerini geliştirmelerinin serbest bırakılması durumunda Yıldız Savaşları araştırmalarını erteleyebileceklerini açıkladı. Gözlemciler, ABD'nin önümüzdeki birkaç yıl içinde uzayda savunma sistemi kuracak güce sahip olmadığını belirtiyorlar. nusu yapılmayacağını lemişti. yineolumlu bir ton taşıyacağını, ancak nükleer denemelerin yasaklanması ya da Yıldız Savaşları gibi konularda Sovyet önerileri nin reddedileceğini söylemişti. ABD yönetimi tarafından yapılan açıklamada Reagan'ın Gorbaçov'a verdiği yarutın ayrıntıları açıklanmadı. Gözlemcilere göre Yıldız Savaşları konusunda bugüne dek hiçbir pazarlığa yanaşmayan ABD yönetiminin Sovyetler Birliği ile giriştiği bu pazarlıkta Stratejik Savunma Gi rişimi programının birkaç yıl sonra uygulanmasım garantiye almak istediğini belirtiyor. ABD'nin önümüzdeki 7 yıl içinde uzayı silahlandırmasının olanaksız olduğunu hatırlatan gözlemciler, ABD'nin Gorbaçov'un önerisine karşılık yaptığı bu yeni öneri ile Yıldız Savaşları'ndan ödün vermiş olmadığını belirtiyorlar. ABD ile Sovyetler Birliği arasında 1972 yılında imzalanan Anti Balistik Füze (ABM) anlaşması, iki tarafın uzayda savunma sistemi kurmalarını ve uzayda yapılacak denemeleri yasaklıyor. öte yandan Sovyetler Birliği, Dışişleri Bakan Yardımcısı Aleksandre Besmertnik'in VVashington'da bulunduğu ve ikinci Reagan Gorbaçov zirvesinin hazırlıkları ile ilgilendiği bildirildi. Besmertnik'in yarın ABD Dışişleri Bakanı George Shultz ile görüşeceği belirtiliyor. Bu ziyaretin, ikinci zirve için yapılan karşılıklı istişarelerin bir parçası olduğu kaydediliyor. Sokak Adları Çocuk zayıf nahif bir mektepli efendiydi kendince. Biraz çok bılmiş bir edası da olsa, yaz tatillerinde büyükannesinin eline bir file içinde, tencere ve kâğıda sarılmış bir şeyler tutuşturup "Al da şunlan Feriha Hanım'a (ya da bilmem ne nanıma) götur" demesine hiç kızmaz, dibindeki tencere içinden böğürtlen kağıtlarıyla fileyi yüksünmeden alırdı da, ille Feriha Hanım'ın evinin adresini sorduğunda aldığı yanıta ifrit olurdu. Bizim Galatasaraylı öğrenci, Batıya açılan pencereden baktığı dünyada kentlerin sokak adları ve evlerin numaraları olması gerektiğini düşünürdü. Gelin görün ki büyükannesi, Osmanlı'dan kalma alışkanlığıyla, ne numaraya aldırırdı ne sokak adına. Euyükanneye göre, birkaç nirengi noktası vardı ve onlardan hareKetle sağa sola saparak, ya da bir daha saparak sokağa girilir, ondan sonra da sokaktakı nirengi noktalarından hareketle de ev bulunurdu. Nirengi noktaları mı? Ha onlar ya bir resmi kuruluş (PTT vs gibi), ya bir mabet ya da bir bakkal dükkânı veya manav olurdu. Sokağa girince ise, rengi ya da yapısı değişik bir ev, nirengi noktasını oluştururdu. Bizim delikanlı adayı işte bu işe çok bozulur ve neden kendisine adam gibi adres verilmediğini bir türlü anlayamadan yola koyulur, o zamanın Kadıköy'ünün çok azı asfalt, kimi parke taşlı, çoğu ise artık tarihe karışmış, arnavut kaldırımı sokaklarını gölge kıyısından arşınlayarak ve söylenerek, "menzili maksud"a yollanırdı. Bizim yeni yetme belki kendince haklıydı. Ama uygulamada haklı olanın anneannesi olduğunu bir türlü görmek istemiyordu. Oysa şöyle kafasını kaldırıp, geçtiği sokaklara bir baksa, çoğunda sokak tabelasının olmadığını, olanların bir bölümünün okunamaz hale geldiğini, numaraların ise çoğunlukla hiç mi hiç bulunmadığını fark edecekti. Böyle bir durumda sokağın adıyla numarası ne işe yarayacaktı kı? Okul ilkten, ortaya, ortadan liseye döndü bitti; üniversiteye ulaştı. Çocuk büyüdü, delikanlı oldu ve Mühürdar Caddesi üzerindeki Yaver Bey Sokağı'ndan kalktı, biraz ötede bir zamanlar Rıza Paşa arsaları denen, karakolun berisindeki Cihanseraskeri Sokağı'na taşındı. Bu sokak denize inen iki ayrı sokak tarafından kesilmekteydi. Bir yanda Sarraf AN Sokağı, öte yanda ise Tuğlacı Emin Bey Sokağı bulunuyordu. Delikanlı Tuğlacı Emın Bey'in, Baharıye'ye doğru devamlı olan Badernaltı Sokağı'ndan geçerken ise Dalga Sokağın tam karşısında eskiden bahçeli ev olan apartmanı görünce, hep çocukluğunun ılk anılarının belli belirsiz ürpertisiyle ürperiyordu. Ama yine de ona tuhaf gelmiyordu sokak adları, taa ki bir gün öğrenim için Paris'e gidene dek. Doğrusu ya delikanlı orada biraz şaşırdı. Biraz da sıkıldı. Hele bir gün yıne kendi gibi bir Türk olan arkadaşı altını çizip olayı vurgulayınca daha da fazla bozuldu. Yazar arkadaşı ona, Bak, diyordu, göruyor musun oturmuş burjuva toplumunu, öyle her kıçı kınk zenginin adım vermiyor sokaklara. Burada sokağa adım vermek için ortaya değerler koymak, topluma katkıda bulunmak şart. Gerçekten de, bu konuşma yapılırken, sonra 10 Mayıs 1968 gecesi üzerinde kurulacak barikatlarla 1968 olayları tarihine geçecek Gay Lussac sokağından geçiyorlardı. Delikanlı düşündü. Paris'te, Voltaire Rıhtımı, Anatole France Rıhtımı, Saint Bernard Rıhtımı, Claude Bernard Caddesi, Henri Barbusse Sokağı, Descartes Sokağı, Edmond Rostant Meydanı, Paul Painleve Meydanı, R Cruıe Sokağı, V. Cousin Sokağı vs. gibi, (Bunların hepsi onun oturduğu beşinci bölgelerin sokak ve caddelerıydi) adlar olmasına karşın, kendi kentinde dört yılını Tuğlacı Emin Bey Sokağı ile Sarraf Ali Sokağı arasında geçirmişti. Sokak adları bile doğru dürüst oturmamış bir kentte ne kolaydı bir sokağa adım vermek. Delikanlının üzüntüsü yerindeydi. Ama bu üzüntüyü de abartmamak gerekirdı. Çünkü iki yüz yıl kadar önce de, Paris'te sokak adları tıpkı kendi ülkesındekinı andırıyordu. Üstelik yüz elli yıl kadar Önce Paris'te adresler de tarif üzerine veriliyordu. Toplum değiştikçe, gelıştıkçe sokak adları da gelişecek, topluma katkısı olmuş değerler üretmış, yaratmış kışılerin adlarıyla bezenecekti sokaklar. Bu olayların üzerınden de yıllar geçti. Toplumumuz acaba sokak adları konusunda nereye geldi? Küçük birkaç örnekle bakalım konuya, Refik Durbaş'ın 1985'te yayımlanmış röportajlarındakı sokak adlarına bakalım sırayla: Anadoluhısarı: Pazar Sokağı, Ortağtepe Caddesi, Kızılserçe Sokağı, Zeyrek: Haydar Caddesi, Zeyrek Mehmet Paşa Bulvarı, Aktar Yekta Sokak, Turşucu Halil Sokağı, Çırçır Caddesi. Rumelıhısarı: Mübayaacı Sokağı, Arpa Çeşmesi Sokağı, Sırçacı Sokağı, Salih Bey Sokağı, Arpacı Çeşmesi Sokağı, Amiral Fahrı Engın Sokağı, Kale Ağası Sokağı, Fenerli Bostan Sokağı. İşte size bir röportajdan rastgele alınmış adlar. Şımdı gıdiniz Kadıköy'e! Sorunuz, "Yaver Bey kimdi?" "Mühürdar, hangi mühüraardı, kimdi?", "Tuğlacı Emin Bey kimdi?", "Sarraf Ali kimdi?" diye, bakalım ne yanıt alacaksınız? istanbul'un yukarıda saydığımız semtlerine gidin ve yukarıda saydığımız sokakların adlarının kimlere ait olduğunu sorun! Göreceksinız ki % 90'ını kımse bilmeyecektir. Ama gidin, Paris'e yukarıda saydığımız sokak adlarını oralarda oturanlara sorun! Sıze üç aşağı, beş yukarı yaşam öykülerıyle birlıkte anlatacaklardır sokak adlarının sahiplerini. Çünkü orada topluma katkıda bulunmuş kişilerin adlarıdır sokak adları. Bızde bu kural hiç mi hiç ciddiye alınmaz. Örneğin geçenlerde yıtırdığımız Haldun Taner'in son kitabına adını veren Yalıda Sabah öyküsü, Mühürdar Caddesi ile Yaver Bey Sokağının kesiştiği köşedekı bir apartman yalıdan görunuşü anlatır enfes bir ustalıkla. Kimin aklına geliyor, o caddeye ya da o sokağa onu, o güzelim öyküsu ve kitabıyla, kentin dışındaki insanlara tanıtan Türk yazınına geçirerek ölmezleştıren Haldun Taner'in adını vermek? Kimin? Sokak adları da önemli mi ki bu denli, bu ortamda, demeyın. Bakın verilen örnekler de gösteriyor ki, sokak adları bir toplumun yapısını, anatomisini, bulunduğu aşamayı yansıtıyor bir anlamda. "Öyleyse" dıyeceksiniz, şimdı bilıyorum, "Bodrum'un en önemli caddesine Zeki Müren adı verilmesi de doğaldır." Haklısınız efendım, doğaldır. Hatta bence pek de iyi olmuştur. Hiçbir davranış bu sokak adı kadar iyi belirleyemez, sımgeleştıremezdı şu içinde yaşadığımız dönemi. Ne dersınız? Craxi, 5 partili koalisyon peşinde Sovyetler Birliği lideri Mihail Gorbaçov, Ronald Reagan'a 23 haziran tarihinde gönderdiği mektupta ABD ve Sovyetler Birliği'nin uzun ve orta menzilli silahlarda on beş yıl içinde yüzde 50 oranında indirim yapmalarını önermişti. Reagan'ın bir danışmanı tarafından hafta başında yapılan açıklamada, ABD Başkanı'nın Gorbaçov'a yamtının Şili'de Başkanlık Sarayı yakınında bombalı sabotaj düzenlendi ftalya'da hükümeti kurmakla görevlendirilen Sosyalist Parti lideri Bettino Craxi*nin beş partili yeni bir kealisyon oluşturma şansınm artttğı belirtiliyor. Hükümeti kurma çalışmalarıyla ilglli olarak, geçen cuma Cumhurbaşkam Francesco Cossiga 'ya bilgl veren Craxi'nin, kuracağı kabinede yeni bazı isimlere de yer verileceği bildiriliyor. Önümüzdeki perşembe günü eski hükümet ortakları, Hıristiyan demokratlar, sosyalistler, cumhuriyetçiler, sosyal demokratlar ve liberaller ile bir araya gelecek olan CraxVnin, farklı görüşler arasındaki pürüzleri gidermeye çalışacağı haber veriliyor. (a.a.) Santiagdda patlama: 36 yamh Başkanlık Sarayı'nın 30 metre kadar yakınında patlayan bombadan yaralananlardan çoğunun durumunun ağır olduğu açıklandı. Yarahlar otobüse binen yolculardan oluşuyor. Diktatörlüğe karşı silâhlı mücadele veren Manuel Rodriguez, Yurtsever Cephesi, saldırıyı "masum kişileri hedef alan bir cinayet" olarak niteledi ve olaydan kendisinin sorumlu olmadığını açıkladı. Şill'de diktatörlüğe karşı mücadele eden Manuel Rodriguez Yurtsever Cephesi, önceki günkü bombalı saldınyı askeri yönetimin kışkırtma eylemi olarak niteledi. SANTİAGO, (AP) Şili'nin başkenti Santiago'da, Başkanlık Sarayı'mn 30 metre kadar yakınında bonıba patladı. önceki akşam meydana gelen patlamada 36 kişi yaralandı. Yaralananlardan çoğunun durumunun ağır olduğu bildiriliyor. Santiago polisi tarafından yapılan açıklamaya göre, önceki günkü patlamaya neden olan bomba, Başkanlık Sarayı yakınındaki kalabalık bir otobüs durağının yanındaki çöp kutusuna yerleştirildi. Olayda yaralananlardan çoğunluğunun otobüse binen yolcular olduğu bildirildi. Patlama sırasında Şili askeri yönetim lideri General Auguslo Pinochet'nin sarayında olup olmadığı açıklanmadı. Olaydan sonra patlamanın meydana geldiği bölgede incelemeler yapan Şili Içişleri Bakanı Ricardo Garcıa, eylemden, "millelin ruhunu öldiirmeyi amaçlayan kişileri" sorumlu tuttu. Polis tarafından yapılan açıklamada, 450 gram dinamitten yapılmış bombanın duraktaki otobüslere zarar verdiği, binalarda hasar olmadığı bildirildi. Şili'de seçimle işbaşına gelen Marksist Devlet Başkanı Salvador Allende'nin, kanlı bir askeri darbe ile devrilişinin ardından geçen 13 yıl içinde ülkede giıişilen bombalı saldırıların çoğunluğunu Manuel Rodriguez Yurtsever Cephesi adlı komünist örgüt üstlendi. Patlamaların çoğu, hükümet binalarını ve gazeteleri hedef almıştı. Geçen yıl Santiago'da gerçekleştirilen bombalama eyleminde 1 polis ölmüş, 16 polis yaralanmıştı. Ancak önceki gece meydana gelen patlamadan sonra Manuel Rodriguez Yurtsever Cephesi adına bir haber ajansına telefon eden kişi, saldırının kendileri tarafından gerçekleştirilmediğini söyledi. Kendisini örgütün sözcüsü olarak tanıtan Jorge Salas adlı kişi, "saldırıyı masum kişileri hedef alan bir cinayet" olarak niteledi. Sözcü, bombalı saldırıyı, "Plnochet diktatörliiğünün kışkırtma eylemlerinden biri" olarak tanımladı. örgüt sözcüsünün, Şili'deki diktatörlüğün diğer kışkırtma eylemleri ile bu ay başında yapılan 48 saatlik genel grev sırasında iki gcncin askerler tarafından yakılmasını kast ettiği belirtiliyor. Genel grev sırasında yakılan 19 yaşındaki fotoğrafçı hastanede ölmüştu. 18 yaşındaki diğer göstericinin ise durumunun ağır olduğu belirtiliyor. Islami Cîhad bir Amerikalı rehineyi serbest bıraktı BEYRUT (AP) Şili Islami Cihad örgütü, Lübnan'da kaçırılan Amerikalı rehinelerden Lawrence Jenco'yu serbest bıraktığını açıkladı. Amerikalı rahibin Bekaa Vadisi'nde Suriyeli yetkililere teslim edildiği ve buradan Şam'a getirildiği açıklandı. Beyrut radyosu dünkü yayınında Jenco'nun sağlık durumunun iyi olduğunu bildirdi. Jenco Beyrut'un Muslüman Batı kcsiminde 19 ay önce kaçırılmıştı. Islami Cihad'ın bildirisinde, "Insancü lslam kurallan uyannca saglık durumu iyi olmayan Jenco yu serbest bırakma kararı aldıklan" açıklandı. örgüt bildirisinde, "Bu yaptığımız son iyi niyet jestidir. ABD yönetimi diger rehinelerin sorumlulugunu tamamen üstlenmelldir" dedi. öte yandan Federal Almanya1 nın Batı Beyrut'taki kültür merkezinde küçük bir patlama oldu. Guvenlik yetkilileri, patlamaya, kimliği bellrlenemeyen bir kişinin attığı dinamit lokumunun neden olduğunu bildirdiler. Patlama sonucunda binada az bir hasar meydana geldiği, olayda ölen ve yaralanan olmadığı bildirildi. öte yandan Lübnan'ın Müslümanların yoğun olduğu bölgelerinde PeresKral Hasan görüşınesini protesto amacıyla bir günlük genel grev yapıldığı bildirildi. tsveç Kralı Gustav, Portekiz'e resmi bir ziyaret yapacak. tsveç Kralı'mn ziyareti 29 eylül ile 5 ektm tarihleri arasmda gerçekleşecek. Portekiz Cumhurbaşkanı Mario Soares'in resmi konuğu olarak Portekizi ziyaret edecek olan tsveç Kralı Gustav'a eşi Kraliçe Silvia eşllk edecek. (a.a.) Kral Gustav Portekiz'e gidiyor FİHpinler'de, Ferdinand Marcos ve eşi lmelda Marcos hakkında yeni bir suçlama ortaya atıldı. Filiptnler Başsavcısı Sergio Ordonez, bu konuda yaptığı açıklamada, Marcos ve eşinin yasadışı yollardan yabancı bankalarda 229 mtlyon dolar biriktirdiklertni kanıtlayan belgelerin ele geçirildiğini bildirdi. Ordonez, Başkanlık Sarayı'nda ele geçirilen belgelerden Marcos ve eşinin sahte isimlerle üç tsviçre bankasında hesap açtıklarının anlaşıldığını söyledL Başsavcı, bu paraların Marcos'un iktidarda kaidığı 20 yıllık süre içinde yasal yollardan elde edilmesinin mümkün olmadığını da savundu. (ANKA) Marcos'a yeni suçlama KKTC Meclisi tatile girdi Kuzey Kıbrıs Tiirk Cumhuriyeti Cumhuriyet Meclisi dün yaz tatiline girdi. 23 Haziran 1985 genel seçiminden sonra oluşturulan 50 sandalyeli Cumhuriyet Meclisi, bir yıl içinde 56 birleşim yaptı. KKTC Cumhuriyet Meclisi'nin yaz tatili 1 ekimde sona erecek. (a.a.) ABD, G. Afrika politikasmı gözden geçiriyor Beyaz Saray sözcüsü Larry Speakes, Washington'un Pretoria'ya bazı yaptırımlar uygulama hazırlığmda olduğunu söyledi. WASHINC;TON, (ANKA> Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Ronald Reagan'ın, ırkçı Güney Afrika'ya karşı ekonomik önlemlerin alınması konusunda şimdiye kadar takındığı katı tutumunu gözden geçirnıekte olduğu doğrulandı. Beyaz Saray sözcüsü Larry Speakes, hukumetin Güney Afrika yönetimine karşı bazı önlemleri hazırlamakta olduğunu bildirdi. Speakes, söz koııusu önlemler arasında Guney Afrika'dan ABD'ye yönelik göç ve turistik ziyaretlerin yasaklanmasının yanı sıra Guney Afrika Havayollan'nın iniş hakkının iptal edilmesi gibi önlemler üzerinde durulduğunu da kaydetti. Siyasi gözlemciler, Başkan Reagan'ın bu konuda geri adım atmasını, son günlerde Kongre'de, gerek demokratik partiler, gerekse cumhuriyetçi üyelerden gelen yoğun baskılara bağlıyorlar. Bilindiği gibi, Reagan yönetimi, Guney Afrika'ya karşı ekonomik önlemlerin uygulanmasının bu ulkedeki barışa katkıda bulunınayacağı, zenci nüfusa zarar vereceği gerekçesiyle karşı çıkıyordu. öte yandan ABD'nin Guney Afrika sorunları ile görevli Dışişleri Bakan Yardımcısı Chester Crooker, konuya ilişkin temaslarda bulunmak üzere gelecek hafta Batı Avrupa'ya gidecek. Crooker'in Londra'da yapacağı görüşmelerde lngiltere Başbakanı Margaret Thatcher'ı ekonomik önlemler konusunda ikna etmeye çalışacağı öne sürülüyor. Siyasi gözlemciler, Reagan yönetiminin ekonomik önlemler alması halinde Thatçher hükümetinin bu konudaki "uzlaşmaz" politikasmı sürdüremeyeceğini savunuyorlar. Aynı gözlemciler, tngiîtere Dışişleri Bakanı Sir Geoffrey Howe'nin AET adına Güney Afrika ve komşu ülkeleri ile sürdürdüğü temaslardan şimdiye kadar alırtan sonuçların, Thatçher hükümetinin ekonomik önlemleri uygulamasından kaçnıasının çok zor olacağını ortaya koyduğunu da söylüyorlar. Öte yandan lngiltere Dışişleri Bakanı Geoffrey Howe Botsvvana'nın başkenti Gaborone'de yaptığı açıklamada, Zambiya Devlet Başkanı Kenneth Kauada'nın eleştirilerine rağmen Güney Afrikalı siyah vc beyaz liderler arasında görüşme sağlamak için uğraşacağını söyledi. Fas Krah'nın özel elçisini geri çevirdi TRABLUS (AP) has Kralı İkinci Hasan'ın Israıl Başbakanı Şimon Peres ile yaptığı goruşmeye radikal Arap liderlerinin tepkisi büyüyor. I.ibya lideri Muammer Kaddafi İkinci Hasan'ın dün Trablus'a gelen özel elçisi ile görüşmeyi reddetti. Muammer Kaddafi Libya resmi haber ajansı JANA'ya yaptığı açıklamada, "Fas Kralı'mn ihanetinin yeni göruşmelerle gündeme gelmesine karşı çıkıyorum" dedi. Libya lideri, Kral Hasan'ın Peres ile yaptığı zirveyi "Libya ile Fas arasında 1984'te Fas'ta da alınan birlik anlaşmasının ciddi şekilde Vİgnenmesi" olarak niteledi. Kaddafi, "Özel elçiniıı ıni'sajını Kral Hasan'a geri goturmesini söyledim" dedi. Kaddafi Özbekistari'da isinsiz cami yapımı Sovyetler Birliği'nin Özbekistan Cumhuriyeti'nde yayımlanan ve Komünist Partisi'nln resmi organı olan "Pravda Vostoka" gazetesi bölgede birçok caminin izinsiz yaptınldığını bildirerek, Komünist Partisi'ni, "dini engellemek için yeterince gayret sarfetmemekle" suçladı. Özbekistan Cumhuriyeti'nin üç küçük kasabasında izinsiz cami yaptırıldığı kaydedilen gazete haberinde, "Bu demek oluyor ki, yetkililer dahil olmak üzere birçok komünist, dinin tehlikesini tam olarak anlamıyor" denildi. (a.a.) Amerika liirleşik Devletleri'nde beş başkamn danışmanlığını yapan diplomat ve arabulucu Arriel Harriman, New York'ta öldü. 94 yaşında ölen Harriman, İkinci Dünya Savaşı yıllarmdan 1980 yılına kadar çeşitli uluslararast sorunların çözümünde rol oynamıştı. Harriman 'ın çözumünde rol aldığı sorunlar arasmda Vietnam iavaşını sona erdiren bazı görüşmeler, 1963 yılında nükleer denemelerin yasaklanması için yapılan görüşmeler de bulunuyor. Demokrat Parti'den beş başkamn yönetiminde görev alan Harriman. tkinci Dünya Savaşı'ndan başlayarak soğuk savaş ve daha sonra da yumuşama döneminde Amerika Birleşik Devletleri'nin Sovyetler Birliği'ne karşı yürüttüğü politikanın mimarı olarak tanmıyordu. i m lUpUlUK 15 metre 26 m e t r e yüksekUğinde, genişüğindeki sıcak hava dolu balon, yeni bir Japon mucizesi. Amerikan ekonomi dergisinin yöneticisi Malcolm Forbes ve 20 kişilik bir Amerikan heyeti dün sabah bu balonla Japonya gezisine çıktı. Gezi 5 ağustosta sona erecek. 1? tn ntnnlc T Avrupa'da bombalar patladı MADRİD/ATİNA (AP) Avrupa'da önceki gün ve dun bombalama eylemleri birbirini izledi. Yunanistan'ın başkenii Atina'da biı maden şirketi önunde patlayan bomba bir kişinin yaralanmasına yol açarken, Ispanya'da ETA miliıanlan sivil muhafızlara ait bir kışlayı dun roket ateşine tuttu. Olaydan sonra meydana gelen patlamada da iki kişi oldu. lspanya'nın San Sebastian kentinde sivil muhafızların kışlasına düzenlenen ve iki ınulıafızın ölduğü bombalı ve roketli saldırının ardından aynı kenttc bir başka kışlaya daha bombalı saldırı düzenlendi. 1 Yunanistan'ın başkenii Atına daki madencilik şirketlerinden Skallistiri'nin burosu önünde önceki gece bomba patladı. Patla ma sırasında kapı önunde bekleycn bir polis hafif yaralandı. Bombalama eyleminin hasara yol açtığı bildiriliyor. Vik bir JaP°n taPm^»' "funv bu Castro basına fazla bügi verilmesi çağrısı yaptı HAVANA, (A.A) Küba Lideri Fidel Castro, sıırpri/ bir kararla komünist partiyi ve devlet organlarını, ö/.ellikle basın ve enformasyon alanmda uygulanan "gizlilik ve kapalılık" politikasından vazgeçmeye çağırdı. Fidel Castro, bundan böyle basına daha fazla bilgi verilmesi gerektiğini savundu ve "kirli çamaşırlarımızı artık açık havada yıkamalıyız" dedi. Küba televizyonu, Castro'nun Küba Komünist Partisi'nin 1719 tcmmuz tarihlerinde yapılan Merkez Komitesi toplantiMnda yaptığı konuşmayı yayımladı. Basının, Kuba'da başlatılan "Hataların ve olumsuz egilimlfrin diızeltilmesi" surecinde "belirleyici" bir role sahip olduğunu söyleyen Fidel Castro, basının daha "elestirici ve dinamik olması. sesslz kalmaması ve »ekilci bazı gelişmelerle yetlnmemesi gerektiğini" kaydetti. Gazetecileri, "dürüstçe arastırmaya, kınamaya ve hatta yargılaınaya" teşvik eden Fidel Castro, "Elimizde çok güçlii bir silah var, ama biz bunu kullanmayı bilmiyoruz. Basın, devrlınin ileri bir karakolu olınalıdır" dedi. i Castro, enformasyon alanında bu yeni oluşumun başlangıçta olumsuz sonuçlar doğurabileceğini, ancak zamanla bu olum! su7İukların ortadan kalkacağını! kaydetti. ; Gözlemciler, Castro'nun sözlerinin, enformasyon alanında dunyanın cn kapalı ülkelerinden biri olan Küba'da şimdiye kadar uygulanan politikadan 180derece dönüş anlamına geldigine dikkati çekiyorlv. Harrimatı öldii Hindular nusUlemeye geçth 3 öüi YENİ DELHİ (AP) Hindistan'da Sih militanların Hindulara karşı giriştikleri saldırılardan sonra llinduların giriştiği misilleme eylemlerinde 3 Sih öldıirııldü, 10 Sih yaralandı. Hindistan hükümetinin, Hinduların ycnı misilleme eylemlerine karşı başkentte geniş çaplı guvenlik önlemleri aldığı haber veriliyor. Bildirildiğine göre, başkent Yeni Delhi'de sanayinin yoğun olduğu bölgelerde ayrı ayrı protesto gösterilennde bulunan Hindular ve Sihler arasında çatışmalar oldu. Olaylar sırasında ev, dükkân ve araçlar ateşc verildi. Yağmalanıa eylcmlcrının de göruldüğü olayların önlenmesinde polis kuvvetlerinin yetersiz kalması u/erinc ordu birlikleri devreye girdi. öte yandan, uç kişinin de yaşamını yitirdiği olaylar uzerine bölgede suresiz sokağa çıkma yasağı ilan cdildi. Bu arada, Pencap eyaletinde Sihlerin kutsal ibadet yeri olan "Altın Tapınak"ın bulunduğu Amritsar kentinde bir kişinin vurulması üzerine sokağâ çıkma yasağı konuldu.Polis kuvvetlerinin olaylara karışan Sih militanlarını yakalamak üzere geniş bir aruma operasyonuna başladığı da haber veriliyor. Sihlerin çoğunlukta olduğu Pencap eyalelinde ayrıca, 15 Hindunun öldurülmesi olayını protesto etmek amacıyla 24 saatlik genel greve gidildi. Eyaletteki başlıca partilerin çağrısı üzerine yapılan genel grev nedeniyle dukkân ve büroların çoğunun kapalı olduğu kaydedildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle