19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
20 KASIM Ozetle 1986 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 # Besse cinayeti: 1 milyon frank ödül ABD Renault otomobü flrmasmm genel müdürü ve yönetim kurulu başkanı Georges Besse'in katillerinin yakalanmasına yardımcı olanlara 1 milyon frank ödül veileceği açıklandı. Haklannda gıyabi tutuklama emri çıkanlan Nathalie Menigon ve Joelle Aubron adlı katiller, önceki gece Besse'i evinin önünde öldürmüşlerdi. (a.a.) Shultz:"Ya ben, ya Iran" TANJU AKERSON WASHINGTON ABD Dışişleri Bakanı George Shultz'un, Başkan Reagan'a bir ültimatom vererek İran politikasını değiştirmesini, aksi halde görevi cumartesi güntt Shultz'un Reagan'a "Bana bundan böyle hiç bir şekilde Iran'a silah sevki yapılmayacağuıa dair söz vmn.. Aym şekilde bundan böyle İran ile girişilecek diplomatik temaslarda mutlaka dişişleri bakanlığının da devreye ginnesi sağlanmalıdır. Aksi balde siz'ın yönetiminizde çalışmaya devanı etmenin bir antenu kalmaz" dediğini açıkladı. Shultz, Reagan'la göruştüğünü beürtirken Reagan'a neler dediğini açıklamadı, ültimatom niteliğinde bir talepte bulunup bulunmadığı konusunda da hiçbir yorum yapmayacağını söyledi. Bir Beyaz Saray yetkilisi, Shultz ile Reagan arasındaki görüşmeyi doğruladı, ancak Reagan'ın kendisine görüşmede Shultz'dan istifa tehdidi gelmediğini belirttiğini öne sürdü. Bu arada Reagan'ın şu anda Iran'a yeni silah sevkinin düşünülmediği yolundaki açıklaması dışişleri çevrelerince Shultz'un eleştirilerine karşı olumlu bir tavır olarak değerlendirildi. CIA'NIN MARİFETLERİ öte yandan "Washington Post" gazetesi silah sevkinden önce ABD ile lran arasmda gizli ilişkilerin geliştirildiğini, bu çer Dışişleri Bakanı, Reagan'a ültimatom verdi: POLTTIKADA SORUNLAR ERGUN BA1O Sovyet savaş gemileri Pire'de The New York Times gazetesine göre Shultz, Reagan'dan îran'a silah sevkiyatı yapılmayacağı konusunda söz istedi ve aksi halde istifa edeceğini söyledi. Shultz, bundan böyle İran'Ia girişilecek diplomatik temaslarda Dışişleri Bakanlığı'mn da devreye sokulmasını istedi. Reagan, Amerikan halkını "komünizmin ilerlemesine kayıtsız kalmak"la suçladı. Ancak ClA'nın İran'a karşı ikili oynadığı, bir yandan yardım ederken bir yandan da sürgündeki Humeyni muhaliflerine destek sağladığı belirtildi. ClA'nın Mısır'da muhaliflere radyo kurma olanağı sağladığı bildirildi. NVashington Post'un haberine göre, Beyaz Saray, İran'Ia ilişkilerini düzeltme ve Lübnan'daki Amerikalıları serbest bıraktırma girişimleri çerçevesinde, bu ülkeye uçaksavar Hawk füzeleri ile tanksavar Tow füzeleri de verdi. Amerikan yönetiminin müttefık bir ülke olan Ürdün'e Hawk füzesi satılması yolundaki isteğini kongrenin bu yılın baştnda reddettiğini hatırlatan "VVashington Post", aym silahın tran'a satılmasının iç politikada şiddetli tartışmalara yol acacağı tahmininde bulundu. Beyaz Saray ise Başkan Reagan'ın tran'a silah verildiğini resmen kabul etmesinden bu yana silahlann türünü ve teslim tarihini açıklamamakta direniyor. öte yandan Başkan Reagan Amerikan halkını, dünyanın çeşitli bölgelerinde komünizmin ilerlemesi karşısıda pasif kalmakla suçladı. "Karanlıklar denizi" olarak Uç Sovyet savaş gemisinin, önceki gün Yunanistan 'ın Pire Limaru'nageldiğibikUrikii. Yunan denizcilik kaynaklanndan öğrenitdiğine göre, Slava muhbiri, Kosmolets Kruvazörü ve destek gemisi Elnia, Pire Limanı 'nda 4 gün kalacak. Aym kaynaklar, Sovyet gemiUrine komutanlık eden Tümamiral Nikolayeviç Kronopulos'un, Yunan Donanması Kurmay Başkanı Nikolaos Pappas ile bir görüşme yaptığını büdirdtier. (a.a.) adlandırdığı komünizmin ve bu ideoloji peşindeki "Sovyet maceracılığımn" son 30 yılda Macaristan'dan başlayarak dünyanın birçok bölgesini; günümüzde de Afganistan, Angola ve Nikaragua'yı baskı altında tuttuğunu kaydeden Reagan, "Sovyetler'in 1956 yılında Macaristan'da 30 bin yürekli kişiyi öldürmesi karşısında kayıtsız kaldık. Bugun de diğer iilkelerdeki hareketlerini kollanmızı kavuşturup seyredecek miyiz? Bu tutum bizim çıkanmıza olur mu?" diye sordu. ABD Başkanı, muhafazakâr bir araştırma grubunun Washington'da düzenlenen toplantısında yaptığı konuşmada, daha sonra şunlan söyledi: "Karanlıklar denizine karşı silahı ele alanlarla biriikte olmalıyız. Baskı gecesinde bir mum yakam bile desteklemefiyiz. 40 >il önce olduğu gibi bugün de önunden kaçamayacağımız bir tehditle karşı karşıyayız. Sovyetler'le mücadeleraiz her şeyden önce manevi ve ahlaki bir mucadeledir." Son 6 yılda El Salvador'dan Filipinler'e, hatta Grenada'ya kadar birçok yerde "öıgürlüğün elinden tuttuklanm" söyleyen Reagan, Sovyet tehdidine karşı yeniden güçlü pozisyona geçmelerinin gerekli olduğunu bildirdi. Reagan, konuşmasında Reykjavik görüşmesinde başarıh olduğu görüşünü savundu Tahran radyosu: NATO Toplantısının Ardından Kuzey Atlantik Asamblesi'nin İstanbul'daki toplantısı sona erdi. Partamenterler ülkelerine, biz de Sheraton Oteli'nın görkemli salonlarından gazetedeki şirin odamıza döndük. Sheraton'da dört gün içinde beş komite toplandı, 16 karar tasansı kabul edildi, iki kez de genel kurul toplantısı yaptldı. Konuşuldu, yemek yenildi, içki içildi, tartışıldı, zaman zaman kavga edildi. Gazetecilerin, bir komiteden diğer komiteye koşuşturmaktan ve telefonda haber yazdırmaktan, yemek yemekle içki içmeye pek vakitleri kalmadı. Kuzey Atlantik Asamblesi'nin siyBsi, askeri, sosyal, ekonomik ve bilim ve teknik komitelerinde kabul edilen bazı karar tasarıları oldukça önemli. Önce şu noktaya işaret etmekte yarar var. Kuzey Atlantik Asamblesi, istisari bir organ. Yani kabul edilen karar tasarılarını ve öne sürdüğü ilkeleri uygulama yetkisi yok. Toplantımn ilk gününde başkan, Amerikalı Senatör Mathias'a, tüm parlamenterlerin konuşmalarında, 'teröristlerle pazarlık yok' ilkesini savunduklarmı, oysa ABD ile Fransa'nın rehineleri kurtarmak için gizli pazarlıklar yürüttüğünü anımsattığımızda, "Ne yazık ki hükümetlerin yanlışlarını düzeltme yetkimiz yok" demişti. Buna rağmen asamblenin aldığı kararlann belli bir ağırlığı var. Bu kararlardan bazıları Türkiye'yi çok yakından ilgilendirdiği gibi yıllardır savunduğumuz görüşleri içermesı bakımından da önem taşıyor. Bunun en somut örneği de terorizm konusunda oybirliği ile kabul edilen karar tasansı. Kararda, NATO ülkelerinin, teröristler ve onları destekleyen ya da koruyanlarla kesınlikle pazarlık etmemeyi taahhüt etmesi ve terör eyleminde bulunanlann iadesi için bir uluslararası antiterör anlaşması konusunu görüşmeleri öngörülüyor. Ayrıca terorizme karşı mücadelede uluslararası işbirliğinin zorunlu olduğu da vurgulanıyor. Bu karar tasansında önemli bir nokta da, NATO içinde itk kez "uluslararası terorizm komitesi" adlı bir komitenin kurulması için çağrıda bulunulması. NATO'nun güney kanadına ilişkin karar tasansında ise Türkiye, Yunanistan ve Portekiz'e askeri ve ekonomik yardımın arttırılması için çağnda bulunuluyor. Karar tasansında ayrıca ABD : nin güney kanat ülkelerine yardımında olası bir eksilmeyi telafi edebilmek için görüşmeler yapılması isteniyor. Türkiye açısından kuşkusuz en önemli sonuç Bulgaristan'daki Türklere yapılan baskıyı kınayan karar tasarısının genel kurulda kabul edilmesi idi. Kuzey Atlantik Asamblesi toplantısında dikkati çeken önemli bir nokta da, orta menzilli füzeler, daha doğrusu tüm ABD ve Sovyet orta menzilli füzelerinin Avrupa'dan kaldırılmasını öngören, "sıfırsıfır çözüm" denen formül konusunda Batılıların görüş aynlığı içinde olduklarının ortaya çıkması idi. General Bernard Rogers, toplantımn ilk günü askeri komitede yaptığı konuşmada, sıfırsıfır çözüm'e karşı çıkarak, kısa menzillı füzelerie, konvansiyonel güçlerde indirim yapılmadan orta menzilli füzelerin kaldırılmasının Avrupa'yı, Sovyetler'in üstün konvansiyonel güçleri ile karşı karşıya bırakacağını söyledi. Yani General Rogers, Cruise ve Pershing2 füzelerinı Sovyetler'in sadece SS20 füzelerine karşı değil, konvansiyonel güçlerine karşı da bir güvence olarak görüyor. NATO Genel Sekreteri Lord Carrington da, Federal Alman milletvekili Norbert Gansel'in bir sorusuna verdiği yanıtta, Rogers'ın görüşüne katıldığım belirtti. Toplantımn son gününde konuşan Federal Almanya Devlet Bakanı Jurgen Möllemann ise, Avrupa'dan orta menzilli füzelerin kaldırılmasının konvansiyonel güçlerin azaltılması ile bağlantılı olmadığını. iki konu arasında sıkı bir bağlantı kurmanın, orta menzilli füzelerin kaldınlmasını tehlıkeye düşürebileceğini söyleyerek General Rogers'ı eleştirdi. Ama Alman heyetinden başka bir konuşmacı aksi görüşü öne sürdü. İngiilz partamenterler arasında da konvansiyonel silahlarla kısa menzilli füzelerde indirim yapılmadan, orta menzilli füzelerin kaldırılmasının Avrupa'yı tehlikeye sokacağını savunanlar oldu. Sözün kısası, "sıfırsıfır çözüm" formülünün Avrupa'da asker ve sivil bir dizi çevrede kaygı yarattığı ve Batı Avrupa'nın bu konuda görüş biriiği içinde olmadtğı, asamble toplantısında yapılan konuşmalarda apaçık ortaya çıktı. Batı Avrupa'da şimdi en güncel tartışma şu: Orta menzilli füzelerie, konvansiyonel güçler arasında bağlantı (linkage) var mı, yok mu? Var diyenlere göre, konvansiyonel silahlarda indirim yapılmadan, orta menzilli füzelerin kaldırılması, Batı Avrupa'yı Sovyetler'in üstün konvansiyonel güçleri ve kısa menzilli füzeleri karşısında savunmasız bırakacak. "Linkage" teorisine karşı çıkanlara göre ise, orta menzilli füzelerin kaldırılması için konvansiyonel güçlerin de indinlmesi şart koşulursa, bu kez füzeler konusunda anlaşma tehlikeye girebilecek. Kuzey Atlantik Asamblesi, bu konuda bir görüş birliğine varamadı. Sorunun Batı Avrupa'yı daha bir süre meşgul edeceği anlaşılıyor. Atina'da buhtnan Kıbns Rum kestmi Cumhurbaşkanı Spiros Kipriyanu, önceki akşam Başbakan Andrecs Papandreu ile görüştü. Görüşmeden sonra gazetecüere bir demeç veren Papandreu, Kıbns sorununun çözübnesi için Yunan tarafımn öne sürdüğü şartlar arasmda bulunan garantiler konusunun son derece önemli alduğunu ifade etti. Papandreu, "Bu garantiler 1974 olayUmnı getiren Zürih anlaşmasındakiler gibi olmamabdv" dedi. Papandreu: Kıbns için garantiler konusu çok önemli Shultz Dönüm noktasmda çevede ClA'nın daha 1983 yılında Iranlı yöneticilere KGB ajanlannın listesini yerdığini büdirdi. ClA'nın verdiği bu liste ilzerine Humeyni rejiminin Sovyet yanlısı TUDEH partisini kapattığı, 200 kişiyi idam ettiği ve 18 Sovyet diplomatıru sınırdışı ettiği, bu şekilde Moskova'nın Tahran üzerinde gelişen nüfuzuna ağır bir darbe indirildiği belirtildi. O zamanlar Humeyni'nin KGB ajanlanna ve TUDEH'e karşı giriştiği operasyon ile ügili olarak, "Bu hainleri yakalamamı sağlayan bir mucize yaratlığı için Tanrıya şükürier oİsun" dediği anımsatıldı. Avrupa'yu geri dönüş Strasbourg'ta diin başlayan Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi toplantısıyla birlikte Türkiye, Konsey'in dönem başkmlığını tistlenmiş oldu. Bu, 12 Eylül'den sonra "badireler" attatan Türkiye Konsey UişkUerinin "hemen hemen normaileşmesi" anlamına geliyor. HADt ULUENGİN STRASBOLTRG TOrkiye'nin bugUnden ittbaren altı ay süreyle döncın baskanlıgını üstleneceği ve böylelikle de 12 Eytül'den bu yana çeşitii "badireicr atiatsB" Ackara Strasbourg ilışkıkrmin artık hemen hemen tamamen normalleşme yoiuna girece£i Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi Toplantısı dun başladı. Ankara'nın Dt$ı$len Bakanı Vakit Haiefotht tarafından tcros.il edildığj toplamının ilk günktı oturumunda Türkiye açısından en kayda değer olguyu, Halefoglu'nun "Avmpa birtiginİB pekişüraroesi" çerçevesinde yaptığı konaşma otuşturdu. Türk bakan, sonına ilişkin olarak özellilüe vize konusu uzerinde durdu ve TC vatanda^larıııa vize uygulanmasının "doUşım öıguria$ft»e" gölge düşurdüğünü kaydetti. Halefoğlu, aym çet^evcde yap&ğı komışmada, Ankara'nın AET'ye tam üyeligı önüne bir hedef olarak koydugunu da kaydetti. Vahit Halefoğlu, terorızmle mücadele konusuna da degindiği ikınci bir konuşmada, tedhifçiligin uluslararası boyutu uzerinde durdu ve Türkiye'nin şimdıye kadar her zaman terorizmle mücadelede ilk planda rol oynadıguu ifade etti. Bakanlann "g»yri re*mi" toplanusında ise, ana konuyu Avrupa Güvenlik ve tjbirliği Konferansı (AGİK) olusturdu. Toplantımn bugün gerçekleşecek oturumu ise, Türkiye açısından dunküne oranla daha fazJaönem taşıyor. Bu oturumda, Aüna'yı lemsil edecek olan Devlet Bakanı Yaaaiı KapsU'in, "Issaa kaUaruKbu" yola çıkatak Türki Halefoğlu, 6 ayhğına Avrupa Konseyi Başkanı lran 'da dini ttder AyetuUah Humeyni ile Halefl AyetuUah Muntazari arasmda bir süre önce gün ışığına çıkan iktidar kavgasınm, Muntazari'nin tutuklanan damadı Mehdi Haşemi'nin serbest bırakuması ile bir süre için kesildiği bildirildi. Humeyni rejimine karşı olan kaynaklann Paris^te yaptıklan açıklamaya göre, Muntazari'nin araya girmesi ile kefaletle serbest bırakılan Mehdi Hasemi, evinde gözetim altma altndı. MuntazarVnin damadı serbest bırakıldı ye'yi suçlaması muhtemel. "Diajui» iasma h*ldww« daraaiB" maddesiam komite gündemint Yunanistan'ın taiebi uzerine dahil edümesi, gözlcmcüere göre, Atina diplomasısırurı bu forumda da Ankara'yı hedef alacağının işareti. Kapas'in böyle bir gjrişiın yapması durumund* Vahtt Hakfoğhı'ndan "crrakoı •!•• >JIM" biküren Türk kaynaklanna göre, diger üye ülkelerin insart haklan "bahutatjU" Yunanistan'ın yanında Turkiye'ye karşı tavır almalan uzak bir olasıbk. Ote yandan, Türkiye'nin bugünkü toplantı sırasında uzerinde ısrarla duracağı esas konu, Bulgaristan'da yaşayan Tfirk azınlık soruau. Peşmergeler TürkIrak karayolunda TIR'ları imha etti ADANA, (Cumburiyet Bürosu) tran ordu birliklerine bağlı komandolarla Kürdistan Demokratik Partili (KDP) Peşmergelerin Türkiye lrak transit karayolundan geçen TlR'ları, pusu kurarak imha ettikleri öne sürüldü. Çarpışmalarla ilgili bilgi veren Tahran radyosu, imha edilen TIR'lann sayılan ve hangr ülkelere ait olduğu konusunda bilgi vermedi. Geçen hafta lrak" içlerinde Iranlı komandolarla Mesut Barzani'ye bağlı KDP'li Peşmergelerin birlikte başlattıkları "Fetih3" harekâtının üçüncü aşaması ile ilgili olarak Tahran radyosu şu haberi verdi: "TürkiyeIrak uluslararası transit karayolunun Kosiki mıntıkasında pusu kuran İranlı komandolarla Barzani yanlısı KDP'li Peşmergeler, yoldan geçmekte olan yabancı TIRIara saldırdüar. Saldında yolun güvenliğini sağlayan gözetleme kulelerine de ağır hasar verdiren ortak güçler, kamyonlan ateşe vererek imha ettiler. Öte yandan Fetih3 harekâtında önemli başanlar sağlayan İranlı komandolar, KDP'li Peşmergeler, lrak ordu birliklerinin karşı saldınlarını püskürttüler. Erbil yakınlannda da mevzilenen ortak birliklere karşı lrak birliklerinin havadan ve karadan yaptığı karşı saldın da başanyla uyğulanan savunma ile etkisiz dunıma getirildi. Saldınlarda birkaç tank ve zırhlı araç ile 20'yi aşkın askeri araç ortak birliklerce ateşe verilerek imha edildi. Trapsityan ve Entrav bölgelerinde de saldınya geçen iki lrak helikopteri düşüriildii. Çatışmalarda çok sayıda lrak askeri öldurüldü. Bu arada lranlı komandolar ile KDP'li Peşmergeler Şeytan ve Elzara kentlerine saldırdılar. Thatcher, nükleer füzeleri savundu İngiltere Başbakanı, NATO'nun nükleer caydıncılık stratejisinde hiçbir değişiklik yapmaması gerektiğini söyledi. LONDRA, (Ajanslar) Ingiltere Başbakanı Margaret Thatcher, NATD ittifakınm nükleer caydıncılık stratejisinde hiç bir değişiklik yapmaması gerektiğini söyledi. Reykjavik zirvesi konusunda geçen hafta sonu Başkan Ronald Reagan ile yaptığı görüşmeyle ilgili olarak parlamemoya bilgi veren Margaret Thatcher, nükleer caydırıcılığın NATO'nun temel taşlanndan biri olduğunu bildirdi. Thatcher, İngiltere'nin de nükleer silahlarını modernize ederken, caydıncılık rolünü göz önünde tutacağını kaydetti. Thatcher, Arjantin ile Falkland Adaları konusundaki uyuşmazlık konusunda parlamenterlerin sorusuna kesin yanıt vererek, "Falkland'ın egemenliği konusunu hiçbir zaman görüşme konusu yapmayız" dedi. Bilindiği gibi Reykjavik zirvesinde Başkan Reagan'la Sovyet Hderi Mihail Gorbaçov, Avrupa1 dan orta menzilli füzelerin kaldırılması konusunda görüş birliğine varmışlardı. Ancak bu olgu bazı Batı Avrupa hukümetlerinde kaygı yarattı. Amerikan füzeleri kaldınldığı takdirde Batı ABD'de yetişkinler arasmda "ABD'nin dostlan kimlerdir" konusunda yapılan bir araştırnada Türkiye 9. sırada yer aldı. Önceden belirlenen 10 ülken'm ABD ile olan ilişkilerinin de sorulduğu ankette, ük sırayı yüzde 85 ile Ingiltere aldı. Yetişkin yaşlarda 100 kadar Amerikalı arasmda yapılan araştırmaya göre Güney Afrika Cumhuriyeti son sırada bulunuyor. Ankette yer alan 10 ülkenin adlan ve ankete katılan yetiskin yaşta 100 Amerikaümn vermiş olduğu puanlar şöyle: tngütere: 85, Japonya: 69, Fransa: 63, Meksika: 61, Israü: 56, Çin: 48, G.Kore: 47, Mısır: 42, Türkiye: 26, C.Afrika: 25. (a.a.) Türkiye, ABD'nin 10 dostu arasında 9. sırada MARGARET THATCHER Nükleer caydıncıhkta ısrarh. Avrupa'nın Sovyetler'in üstun konvansiyonel güçleri ile karşı karşıya kalacağı beürtildi. Thatcher hükümeti, bu kaygıyı dile getiren hükümetlerin başında yer alıyor. Margaret Thatcher başından beri konvansiyonel silahlarda indirim yapılmadan nükleer füzelerin kaldırılmasının Sovyet tehdidini arttıracağını öne sürüyor. Federal Almanya Başbakanı Helmut Kohl ise daha temkinli bir lisanla, nükleer füzelerin kaldınlmasma ilişkin bir anlaşmanın, Avrupa'nın güvenliğini tehlikeye sokmaması gerektiğine işaret ediyor. Kohl, Sovyetler'in konvansiyonel alandaki üstünlüğunü gözden kaçırmamak gerektiğini belirtiyor. NATO içinde, orta menzilli nükleer füzeler konusunda görüş aynlığı, Reykjavik zirvesinden bir kaç gün sonra', BrüksePde NATO komutanlanrun yaptıklan açıklama ile su yüzüne çıkmıştı. NATO komutanlan Reykjavikteki nükleer pazarhktan kendilerinin daha önce haberdar edilmediklerini belirtmişler ve nükleer füzelerin kaldırılmasının savunma stratejisinde boşluklar yaratabileceğini kaydetmişlerdi. FLP N E K A Y M Y O R • ÎİL LR Enrüe'nin yakın arkadaşı öldurüldü Manila'da bir süper markette patlayan saatli bomba, 35 kişinin yaralanmasına yol açtı. FİLİPİNLER (a.a./AP) Fi mış, ancak bomba patlamamışlipinler'de hava hızla gerginleşi tı. yor. Solcu Lderlerden Rolando AQUİNO ATEŞKES İSTEDİ Olalıa'nın başkent Manila'nın Devlet Başkanı Bayan Corakuzeydoğusunda ölü bulunma zon Aquino ise ateşkes sağlansından 6 gün sonra, Filipinler Sa ması amacıyla komünist gerillavunma Bakanı Juan Ponce En larla görüşmelerin yeniden başrile'nin yakın arkadaşı ve eski latılmasını istedi. meclis üyesi David Busan, başManila'daki resmi kaynaklar, kent Manila'nın dış kesiminde Aquino'nun öldürülen solcu liuğradığı silahh saidın sonucu ölder Rolando Olalia'nın cenaze dü. töreni arifesinde, hükümet yetkiFilipinler Enformasyon Büro lilerine "Komünist isyancılarta su, Busan'm önceki gece TSİ yeniden ateşkes sağlanması için 03.00 sıralannda otomobiliyle gi göruşmeleri başlatmalarını derken silahlı kişilerin saldırısı emrettiğini" kaydettiler. na uğradığını bildirdi. Basına bir açıklama yapan TaSolcu liderlerden Rolando Olalia'nın, Manila'nın kuzeydo rım Bakanı Rahon Mitra, hüküğusunda ölü bulunmasından 6 metın amacımn, ay sonuna dek gün sonra meydana gelen saldı komünistlerle bir ateşkes sağlannnm sorumluluğunu henüz üst ması olduğunu söyledi. Komünistlerle görüşmelerde hükümelenen olmadı. ti temsil eden Mitra, Bayan AquSolcular, Olalia'nın ölümün ino'nun, görüşmelerin başlamaden Enrile ile askeri ittifak için sı yolundaki isteğini de en kısa deki "faşist unsuıian" sorumlu sürede gerillalara ileteceğini betutmuşlardı. lirtti. Busan, eski Devlet Başkanı Solcu lider Rolando Olalia'nın Ferdinand Marcos'un Yeni Topgeçen hafta içinde öldürülmesi lum Hareketi'nin üyesi olarak, feshedilen mecliste görev yapmış üzerine, komünistler, tek yanh tı. olarak ateşkes görüşmelerine son KORKUNÇ PATLAMA vermişlerdi. Öte yandan Manila'da dün bir süpermarkete konan saatli boml.Ü. Cecrahpaşa Tıp banın patlaması sonucu en az 35 Fakultesi'nden aldığım okul kişi yaralandı. Korkunç patlamakarnesıni kaybettim. Hükümsüzdür. dan yanm saat önce de yakınlarDÜRNAZ AKŞ/T daki bir sinemaya bomba atıl "Fransa bizi en iyi anlayan Batılı ülke" aracıhğınızla bir ateşkes ilan edilHaddam, Fransa ve Avrupa'daki terör di mi? eylemleriyle ilgili olarak Israil ve ABD'yi HADDAM Hiç bilgim yok suçluyor. Suriye Başkan Yardımcısı, Hizbullah bu konuda. Ayrıca böyle bir anmilitanlarının Lübnan'da îran yanlısı bir tslam laşma yapılmış olduğunu da hiç Cumhuriyeti kurmayı başaramayacaklarını söyledi sanmıyorum. Diş Haberter Servisi Fransız Le Nouvel Observateur dergisi, Suriye'nin ikinci adamı Başkan Yardımcısı Abdulhalim Haddam ile bir görüşme yaptı. Haddam'ın Fransa'nın dış politikasını hararetli bir dille övdüğü konuşmasının geniş bir özeti şöyle: Fransa bir dizi sabotajla sarsddı. Bazı kimseler bu sabotajlardan doğrudan doğruya ülkenizi sorumlu tutartarken Fran'z hükümeti soruşturmanın Su.ye istihbarat servisJeriyle işbirliği içinde yürütuldiiğünü açıkladı. Bu soruşturmanın ilk sonucları nelerdir? HADDAM ABD ve İsraiU in çıkan ArapAvrupa ilişkilerini bozmaktır. Evet, özellikle Fransa'yı sarsan sabotaj dalgasıyla ilgili olarak ABD ve Israil'i suçluyoruz, cünkü Fransa, De GauUe'den beri, en bağımsız politika yürüten Avrupa ülkesidir. Avrupa'da Ortadoğu'daki durumu en iyi anlayan ve Arap âlemi ile en acık ilişkileri yürüten ülkedir. Geçen temmuzda Paristeydim ve Fransız yöneticilerinden çok yakın bir ilgi gördüm. Fransa, bizim ve Arap âlemi için dost bir ülkedir. Bu nedenle Suriye ve Fransa istihbarat servisleri arasında bir işbirliği kurulması çok doğaldır. Şunu söyleyeyim, bu işbirliği topyekün olacaktır, hiçbir sının olmayacaktır. Frensız hükümeti gibi siz de Abdullah kardeşlerin suçsuzluguna inanıyor musunuz? HADDAM Şunu söylüyorum: Fransa'nın ve Avrupa'nın güvenliğine, istikranna karşı eylemlere girişenler, eğer Arap iseler, aslında Arap ulusuna zarar vermektedirler. ^Le Monde" gazetesinin yazdıgı gibi gerçekten Iransız hükümeti ile Abdullah arasında sizin Suriye, İranIrak savaşmda tran'ın müttefiki olmayı sürdürüyor mu? HADDAM îlk andan beri Suriye bu savaşı kmadı. Ne yazık ki lrak hükümeti, daha savaşı n ikinci gunünden beri tüm banş çabalarını geri çevirdi. lran, îsrail saldırganhğına karşı tavır almış bir komşumuzdur. Eğer bu savaş çıkmasaydı İran'ın Arap âlemine yardımcı olacağını umuyorduk. Kaldı ki Suriye ile İran arasındaki ilişkiler bu savaşın başka Arap ülkelerine sıçramasını önlemiştir. Her ş«ye rağmen iilkeniz ile lran arasında son sıralarda bazı sürtuşmeler olduğu bilinen bir gerçek. LUbnan'da Suriye kuvvetleri ile tran yanlısı Hizbullah militanları arasında dalaşmalar meydana geldi, Tahran'daki işgüderiniz kaçırıldı. HADDAM Bu konuda çıkarülan gürultü doğru değil. Tahran'la ılişkilerimizi, İran'Ia özel ilişkileri olduğunu iddia eden Lübnanlı unsurlann eylemlerinin ışığında değerlendirmiyoruz. Tahran'da kaçınlan işgüderimiz konusuna gelince, evet bu bir hata idi ve bu konudaki yanlış anlama sonradan giderildi. Lübnan'da Şü EMEL milislerinin denetimi elkrinden kaçırmalanndan, üstünlüğü Hizbullah örgülünün ele geçirip ülkeyi size rağmen bir Lübnan İslam Cumhuriyeti yapmaiarından korkmuyor musunuz? HADDAM Lübnan, birleşik bir devlet olarak kalacaktır. Lübnan'ı bir Hıristi>an ya da İslam cumhuriyeti yapmak isteyenler, bunu başaramayacaklardır. Suriye bunu garanti ediyor mu? HADDAM Evet, elbette. ABD ile ilişkileriniz çok kötü dunımda. NVashinglon'un sözünü ettiği "askeri seçenek"ten tedirgin misiniz? HADDAM Gerçekten de ABDSuriye ilişkileri çok gergin. Ama Amerikalıların bize karşı askeri harekâtlar düzenleyeceklerine inanmıyoruz, çünkü Suriye o tüı bir gezinti yapılabilecek ülke değil. dergisi, Suriye Başkan Yardımcısı Abdulhalim Haddam'la görüştü ABDULHALİM HADDAM 54 yaşındaki Haddam, Suriye Devlet Baskanmın en yakm yardımcısı ve Suriye dış politikasınm akıllı bir savunucusu. Esad'ın tersine Haddam, Suriye halkının çoğunluğu gibi Sünni mezhebinden.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle