Katalog

28 TEMMUZ 1985 NEW YORK'tan HABERLER FARIS'ten CUMHURİYET/7 Terörün binbir ytizti TANJU AKERSON NEW YORK Terör, şu gunlerde en çok konuşulan konulardan bın Sıyasal dıizeyde toplantılar, açıklamalar bırbırını ızlerken basın ve TV çeşıtlı yönlerıyIe terör olavının uzenne eğıhyor Hafta ıçınde New York'un yerel TV ıstasyonlarından bın uluslararası teronzm uzenne ıkı gunk ılgınç bır özel program yaymıladı Eskı terörıstler ıle yapılan söyleşıler ve hıç göstenlmemış bırtakım belge filmlennden oluşan programda uluslararası teronzmın köklerı, nedenlerı araştınlıyordu Program, ASALA'run Esenboğa baskıru ıle başhyordu Ermenı terörüne oldukça genış yer verılen filmde, bazı toplum kesımlerının masum msanlara dönuk kanlı eylemlere karşı hoşgörüsu eleştınlıyordu Suıkast gınşımlerınden yaralı ya da sağlam kurtulan Turk dıplomatlarıyla yapılan söyleşılerle Ermenı terörü konusunda objekuf bır yaklaşım göstenre çabası desteklenıyordu Programdakı belgesel filmierde ılk kez gösterıldığı belırtüen, ASALA'nın kendı üyelennı ıdam etmesıru gösteren bölüm bayağı dıkkat çekıcıydı ASAL^, örgute ıhanet ettıklen gerekçesıyle ıkı üyesını yargılrYor, sonra kurşuna L dızıyordu 1983 yılında Lübnan ın Bekaa Vadısı'nde ıdam edılmelenne kadar tum bır olay zmcırı yıne ASALA tarafından vıdeoya çekılmıştı Yıne dıkkatı çeken bır bölüm, Ermenı terörune yol açan olaylaı araştınlırken Beyrut'ta canlı tanık olarak bır 85'hk ıhtıyann 1915'tekı olaylan anlatmasıydı 85 >aşındakı Ermenı. Beyrut'ta yabancı fılmcıOrson VVelles her zaman olduğu gıbı sabah altıda kalkıvor Yatağından kalkmadan telefon larla dunyanın don bır vanında kı dostlanvla fılm projelerını tar tışıyor Yarım greyfurtluk kah vaftısını yatağjnda vaptıktan sonra kalkıvor, bıraz yuzuyor ve gunluk çalışmasma başlıyor 1947'den ben beraber çalıştığı ve prens unvanı tasıyan menajen ıle hazır film projelennı ele alıyorlar Hollyvvood'dakı son temaslarımn değerle/ıdırmesını yapı vorlar Sonra Orson Welles gırtlak parası dedığı çalışmalanna dönuyor Ünlu sesını ve görkemhfizığınıkullandığı reklam filmlerı çekımıne ya da radvo spot lan ıçm ses studyolarına gıdıyor Hollyvvood'da 1957'de çevırdığı son filmı "Touch of EvilBilme>en Bala>ı"ndan ben Orson VVelles'ın yıllardır gunlük yaşamı hep boyle geçıvor Çunku bu buyuk sınema dahısıne Hollyvvood yaklaşık 30 yıldır film yaptırmıyor Reklam filmlerıyle geçımını sağlayan Welles'e Hollyvvood'un kapıları bır turlu açılmıyor Hazırladığı tüm projeler hep gerı çevrılmekte Charlton Heston, "WeUes'in dramı, yazar ya da ressam yerine sınemacı olması.. Onun çevırecegı filmkre HoUywood mılvonlarca dolar yatırma nskını goze alamıyor" dı>or HOLL YWOOD 'UN ÖFKESİ Yaklaşık 30 yüdu fümUrde rol alamayan Orson Weües, reklam filmlen ile yaşammı surduruyor. Amenka'ın en buyük sınemalere 1915'te görduğunü ıddıa et olduğunun saptandığı belırtılı cısı 70 yaşmı kutladığı şu gunlertığı ve Turklerı suçladığı olayla yor, hapıstekı bırtakım terönst de hâlâ 30 yıllık ışsızlık zıncırmı ler kıtaplıkiarda resım çalışmarı Turkçe anlatıyordu Programda 1980 öncesı Türkı lan yaparken gösterılıyordu Ve kıramamış Nevv York Tımes "Bu goruntuler Turk hapıshauf "Bu valnız VVelles'in kişısel draye'dekı teröre de değınılıyordu Ruhbılımcılerce yapılan araştır lerinden. Gordugunuz gıbı 'Ge mı degil, Amenkan kulturunun malarda sağdakı ve soldakı terö ceyarısı Ekspresı' filminden bir kaybıdır" dıyor nstlenn zekâ derecelennın duşük farklı" denılıyordu Bu da bır başka terör Bisîklet turu SABETAY VAROL PARIS Bısıklet sporunun Fransa'da ne kadar onemlı olduğunu her halde bılıyorsunuzdur Temmuz ayında tekrarlanan "Fransa runı" dunya profesjonel bısıkletçılığının en onemlı yarışı sayılır Tenısçıler, futbolcular ve boksorler kadar olmasa da unlu şampıyon bısıkletçıler bu spordan onemlı gelırler sağlarlar Ancak bısıkletın seyırcı gelırı voktur Bıs''.let koşuculan bu buyuk paraları reklam gelırlerınden ve takımları besleyen destekçı şırketlerden elde ederler Fransa'da profesyonel bısıklet ekıbını besleyen kuruluşlann başmda Renault Rejisı gelırdı 1945 yılında şırketın sahıbı Renault aılesı, ışgalcı Almanya'yla ışbırlığı yaptığı gerekçesıyle, bu fir ma General De Gaulle tarafın dandevletleştırılmıştı Uzun yıl lar Avrupa Otomobıl Endustrısı'nın lıderlerı arasında yer alan Renault, geçen yıldan ıtıbaren büyuk bır malı krıze gırdı Bu devlet şuketının kemerlen sıkma Dolıtıkası çerçevesınde yaptığı ış lerden bın, unlu şampıyonlardan oluşan bısıklet takımını dağıtmak oldu Renault Genel Mudurü George Besse'uı geçen perşembe açıklanan bu kararı Fransız kamuoyunda fcenış yankı yarattı Aralannda geçen yılın Fransa turu bınncısı Laurent FignoıTun da bulunduğu on beş kad?r unlu bısıkletçı bır anda ışsız kaldı \ncak Fıgnon v e arkadaşlarının ımdadına, Fransa'nın onemlı ınşaatçı şırketlerının başında gelen Meriin fırması yetıştı Fırma Renault'un bısıklet takımını dağıtma kararından bır gun sonra ekıbı devralacağanı bıldırdı Renault, Fransız devlet sektorune aıt şırketler arasında guç durumda olan lan n başında gelıyor 1981 yılında devletleştırılen dev sanayı kuruluşlarından, kömur ve demır çelıkle ılsılı olanlar dışında hemen hepsı kendılerını ıyı kötu duze çıkarmavı başardı Renault ıse yakın zama na kadar Fransız sanayıının ornek kuruluşu savılırken kendısı ne şımdı hasta şırket gozuyle bakılıyor Renault'un Fransa dışın da Turkıve de dahıl olmak uze re bırçok fabrıkaları var Amerıka'dan Gune> Afnka'ya kadar Fransa'da polıtıkanın yaz uykusuna çekıldığı bır sırada hukumetın ırkçı Guney Afnka >onetımıne karşı almayı kararlaştır dığı önlemler, polıtık yaşama bıraz ıanlı!ık getırdı Buyukelçısını gerı çekme, Bırlfjmış Mılletler Guvenlık Konseyı'ne karar tasa rısı verme yanında bu önlemler arasında, Guney Afnka'ya yenı yatırımları durdurma karar. da bulunuyor EkonoTiık önlemler ıkı ulke arasındakı tıcaretı kap samıyor, ama Fransız şırketlerı Guney Afnka'da yenı yatırımla ra gırışemeyecekler Grneğın bu ulkede otomobıl ımal eden Re nault, Guney Afrıka'dakı fabrıkalannda ek tesısler kuramaya cak ve teknolojısını yenılemeye dönuk çalışmalar yapamayacak Irkçı rejıme karşı gırışılen bu mucadeleye Fransız ışverenlerı ve sağ eğılımlı muhalefet partı lerı karşı çıktı Işveren kuruluş lan bu kararlardan Fransız ekonomısının zarar goreceğını one surerken, muhalefet partılerı ka rarın prensıbıne karşı olmadık larını, ancak ınsan haklannı çığ neyen ulkeler arasında a>ırım yapıldığını ıddıa ettıler Hanı dınune kufreden Muslu man olsa Guney Afnka delegesı daha da ılen gıderek Guadalup takı gelışmelerı Fransız sömurgecılığının son kalıntısı olarak da nıtelemeden de gen durmadı Bır de madalyonun öbur >uzu var Fransa turunu yenı tamamlayan bısıkletçıler, Fransa'nın şu veya bu şekılde adının karıştığı verlerı turlamaya kalksalar, seksen gunde devrı alem yapabılecekler NEW YORK'LN DİĞER YtJZÜ Dunyanm unlu zengmlerı ve enfakırlen Manhattan 'da oturuyor. Zengtnler guneyde, fakırler kuzeydekı Harlem'de. Harlem'de evler ,'kık, dokuk, yanmış. Yazılı bir yasa yok, ama beyazlann gırmen yasak. MAINHATTAN'dan Parası olana yaşam hakkı HALLK BAKIR MANHATTAN Arkada şım Joe'yla once Manhattan'ın guney ucundan onarım altında kı Özgurluk Anıtı'na bakı>oruz Sonra arabasına atlayıp 1 Cad de uzerınde adanın kuzevıne doğru uzanıyoruz Strasbourg'dan bu yana gormedığım 5 yıl ıçınde Joe'nun kırlaşan saçlan kısalmış Eskı blue jean ve tışörtunun yerıne takım elbıse gıyıyor Dunva finans kapıtalının kalbı Wall Street'ten geçerken Joe, "Amerika'da özgurluk var, ama" dıyor, "parası olana. Paran yoksa kimse adam yerıne koymaz seni..." Bınalardan çıkıp lımuzınlere bınen genç borsacılara bakıp bır Amenkan dergısının kapak yazısını duşunuyorum Yazıda Wall Street'te ko kaının yaygınhğı konu edılıyor, bu yolda ayda 10 000 dolar harcayanlar anlatılıyordu Nevv York'un beş bölgesınden en linlüsu Manhattan'da hava sıcak, nemlı, yapışkan Arabanın p>encerelerı kapalı Içensı serın Bruce Springsteer Amerıkalı genç ışçılere, öğrencılere, aşıkla ra ve Vıetnam malullerıne sesle nıvor "BornintbeU.S.A." Joe Amenka'da doğmuş Babası da Dedesı 1900'lere doğru Orta Av rupa'dakı yokluktan kaçan Çekoslovak goçmenlerıy le gelıp Chıcago'ya >erleşmış Anlatıvor "Amerika'da bir vanda vaıiıklılar var, dunya njmetlerinden jararlanan, bir yanda da >oksullar..." Manhattan'ın kuzeyınde 1 Caddeyı kesen sokaklann 96'ncısını geçer geçmez dışandakı ınsanların rengı bırdenbu'e değışıyor Adeta bır sınır sayılan 96 Sokağın ötesı artık "Spanish Harlem." Burada konuşulan dıl, lspanyolca Araladığım camdan ıçerı gıren sıcak havayla bırlıkte PuertoRıcolu çocukların seslerı gelıyor Pencerelerde klıma cıhazlan yerıne ınsanlar var artık 110 Sokaktan sonra bınalar gıderek metruklaşıvor ve ınsanların renklerı daha da koyulaşıyor Kapı eşıklennde oturan sı>ahların kımı bakıp el sallıyor Sıyah Harlem'de bır sure duruo çekışmelı bır basketbol maçına göz attıktan sonra volumuza de vam edıvoruz Joe, "Voksulluktan ılk ben sıynldım bızım sulalede" dıyor Hukuk okurken taksısıyle arşınladığı Nevv \ork'u gerıde bırakıp şımdı avukatlık yaptığı VVestchester'a doğru hızlanıyoruz ABD'de azamı hız 90 km , ama Joe'nun polıs radandan korkusu yok Onun da her yerde satılan "radar detektor"lerın den var Solumuzda Hudson nehn ak yor yavaştan, etraf artık yeşıllık| Bırazdan Joe'nun evının bulun duğu, bınlerce dönum korulu ğun ortasındakı "Sleepy Hollow Country Club"ın kapısından gırıyoruz ^ğaçlann ardındakı evlerde, elıt "WASP"lar oturuyor Yanı Amerıka'ya uç asır önce goçen "Beyaz Anglosakson Protestan"lar Amerıka özgurluk ve eşıtlık ulkesı olduğu kadar çelışkıler ulkesı de Joe, evmı, kulüp uvelerınden oluşan junnın onayından geçtıkten sonra satın alabıldı Zencı olsaydı, alamazdı Iyımser bır vaklaşımla, "Artık W ASP'lann arasına Çek asıllı Kaiolık, ler de gırebılıyor. Zencüere de • ra geiir yakında" denebıhr An| cak, "Sleepy Hollovv Count Clnb"a henuz Yahuaıler de ka bul edılmıyor Hem de, Yahud lerın her alanda etkın olduğu, beledıve başkanı da Yahudı olan Nevv York'un hemen yanıbaşında GATVirK'den Ozgürlüğe övgü HADİ ULUENGtN GATWICK Malum, Gat/ick, Londra'dakı ıkı havaalanından bırı Yazının "Gatwickden" başlığını taşımasırun nedenı ıse üc. Bınncısı, bendenızın hafta sonunu Londra'da geçırdıkten sonra ılla Büyuk Brıtanya başkentı hakkında bır şeyler dökturme sevdasına kapılmam lkıncısı, bunu yaparken, kendımı övmek gıbı olmasın, ama Ragıp'ın "Hinleriandına" en azından başbk olarak sulanma cüretını göstermeyecek kadar meslek terbıyesıne sahıp olmam, üçuncüsu de, Gatwick Havaalanı'nın salı sabahı bana kötü bır AUCengiz oynnu oynaması Oyun diyorum ya, aslında hem suçlu hem guçİUyum Dönuş uçağımın Heatrow'dan kalktığını unutup ekâbır saatınde Gatvvıck'e arzı endam edmce, tabıı yuz kılometre ötedekı öbür havaalanına tekrar gıdemedım Bu yuzden de o ucuz hafta sonu bıletım yandı Yenı büet ıçın ıse, çıl gıbı tam 74 Ingılız bayıldım Eh, bunun acısı da pek kolay unutulacak cınsten değil. OSLO'dan Kolomb Norveçlî mi? gerçeğmden yola çıkarak araştırYAVUZ BAYDAR masını hazırlavan tarıhçının, OSLO Amerıka'yı Leif Kolomb'un Norveçlılığıne ılışkın Erikssohn mu keşfettı7 Cenovalı tezlerden başlıcaları şöyle Isun ve soyadlan o dönemde kaptan Kristof Kolomb mu 9 "Kesin bir yanıt içın elde ye çeşıtlı dıllere gore değıştırılmekteydı Kolomb da bu âdete uvterlı veri >ok" dıyebılırsınız "Eldekı belgelere gore Krislof gun olarak kendısını "Kristof Kolomb Amerika'yı keşfrden Colon" dıye adlandırmıştı Bu dir, başka bır şe> bilmıyoruz" soyadı da Laüncede "çiftçı" anlamına gelmektevdı O bıçımınde bır yargıva da varabı de, Nordfjord'da aynı dönemanlama hrsımz gelen "Bonde" soyadını taşıyan Ama Norveç'iılere gore han bır sulale bulunuyordu Kogısının Amerıka'yı keşfetmış ol lomb'un babadan yadıgâr kalan duğu artık farketmıyor Çunku sılahları ıle Bonde sulalesının sıher ıkısı de Norveçlî Tabıı eğer lahlan tarıhçı Grodys'e göre Bergen şehrının 150 km kadar ayırt edılmeyecek bıçımde bırbıkuzevındekı Nordfjord bölgesın rıne benzıyor de oturan tarıhçı Svein Magnus Grodys, Bartolomeus ve DoGrodys'un yenı yayımladığı araştırmada öne surduğu ıddıa mınicus gıbı Norveç'te pek rastHOMO LONDtNUMl Londra'da insanı en çok etkileyen şey ınsan dokusunun renkliliği. Batma ınanırsanız lanmayan ısımlenn o yıllarda lara yan guneş imparatorluğunun başkentine gelip yerleşen eski somurge tebası Londra'yı çok ırklı ve renkli Enksohn'un Norveçlî bır Nordfjord'da kullanıldığım öne Leıf suruyor ve Kolomb'un erkek kılmıştır. denızcı olduğu zaten bılınıyor Neyse, bır musıbet bın musı Cockney lehçesıyle konuşan ber torluktakı guneşlerın hep değısık ramdır Londra kıpır kıpır bır 1yı de, denız tıcaretımn ve so kardeşıyle babasının bu adları betten evladır diyelım ve sadede duşun Hınt asılb polıs memunıy şafaklardan doğmuş olmasıdır gökkuşağıdır Metro korıdorlamurgecılığının tanhı göz bebeğı taşımış olduğuna dıkkatı çekıgelelım Efendım, benım gıb , la meddahlan alkışlaması ve sap Kuşkusuz bunun da payı vardır nndan esen şehır ruzgârı, farkCenovalı övunç kaynağı olan yor Kolomb hakkında bıyografıkendılerıne başkent payesını ya sarı kızların kapkara oğlanlarla ya, bence asıl etken, Anglolılığa özgurluk ve farklılığa hoşKristof Kolomb'un Norveçlılığı kıştırsalar da aslında bırer taşra öpuşmesı ve sapsan kızlann ren Saksonlann çok kökleşmış bır sı göru bayramlarınm sevıncını ta nasıl oluyor9 lerde kâşıfin en >akın arkadaşı olan şehırlerde yaşayanlar ve do gârenk gıyınmesı ve punklann vıl toplum geleneğıne sahıp olşır "Homo Londınumi" aynaKonuyla ılgılı araştırmasına olarak Anton Gaüc'den söz edjayısıyla ıkı havaalanlı metropol makyajlannın beş çaylanyla bır malandır Farklılığa özgurluk, sından bıze vuran suretımız, öz yıllannı verdığuu söyleyen tarıh lıyor Tanhçıye göre, bu Anton lerde şaşkaloza dönenler, Lond lıkte yenılen kekler kadar olağan farklılığa hoşgöru, bıreyın bırey gUrluk, hoşgörü ve farkhlık çı Grodys'e göre Kolomb, hem Galle tanınmış bır Norveç ısmı ra gıbı devasa kentlere gjdınce bır karşılanması, "homo londinu olarak aynlığı, Londra'nın çokkavrarrılan hakkında derın mü de yüzde yuz Norveçlî Raporu Ustelık Galle aılesının az önce hoş oluyorlar Şehnn mekân bo< tni"nın çok genış ufuklu bır ın sesb ve çok renklı bu şehır olmalahazalarda bulunmamız gerek nu oturduğu bölgenın beledıye sozu edılen Bolle sulalesıyle bır yutu, çok renİclılığı, kalabalık, san olduğunu ortaya koymakta sında aslan payına sahıptırler tığını söyler özgurluk bu butun sıne gönderen Grodys, "Nord evlılık ılışkısı var kültürel faalıyetlenn yoğunluğu dır Kolomb'un Norveçlî kâşıf Ikı havaalanlı metropollerde dur ve Londra bır özgurluk bay fjort'un medarı ıftihan, unluleınsanı pek neşelendmyor. Hep ramıdır ve "Homo Londınumi" rin en uniusıı demzci" sıfatlany John Jay ıle uzun uzun yazıştığı Kımılenne göre, bu genış şaşkaloza dönup uçağı kaçıran böyle yerlerde kalası gelıyor özgurluğe övgudur la susledığı Kolomb'un, doğdu da bılınen bır gerçek ufukluluğun nedenı eskı ımpara taşralılar ıçın Londra bır bayGerıye o zamanlar aynı bolgeRagıp, Regent's Park'ın hayğu ver olduğunu ıddıa ettığı vanat bahçesındekı o unutulmaz Hyen koyunde parka dıkılecek de boy gösteren Cenovalı bır "Homo Urbanus" gösterısınden Şirketimizin değerli elemanı, sevgili kardeşimiz ve bır anıtla "sonsuza dek" onur Italyan papazıyla bır sırtlan söz edeceğı ıçın, ben, metropol amblemı kalıyor Gorevı bıtmce landınlmasını da onermekte bahçede avanak dolaşan taşrah arkadaşımız, Norveçlî tarıhçının yaptığı araş Cenova'ya gerı dönen bu papabır seyırcı olarak "Homo Londıtırma, ıçerdığı tezlere ve kanıt zın yanında çırakhk yapan çocunumi"yı, yanı Londra ınsanını lara bakılırsa, hıç de yabana atı ğun adı, Grodys'ın elde ettığı bılnasıl algıladığımı yazacağım lacak turden değıl Araştırmanın gılere gore "Christopher ColomOn beş yıldan berı Londra'ya ardında cıddı, ama ondan once bus." her gıdışımde beru en çok etkıAçık denızlere yelken açan ınatçi bır çalışmanın yattığı an leyen şey bu şehnn renklılığı Kolomb gemısınde sırtlan amblaşılıyor Renklılık derken ınsan dokusulemını tasımaktaymış "sırtlan" yitirmenin derin üzüntüsü içindeyiz. Ailesinin büyük Hemen hemen butun tanh kı nu kastedıyorum Guneş battıkdıyor Grodvs, "Kolomb'un dotaplarında belırtılen, "... unlu ğum veri olan Hven'e çok yakın acısını payîaşırız. tan sonra, dört bır yandan "b«tkâşif Kristof Kolomb'un 40 va olan 'Hvena' sozcuğu ıle ıfade mayan guneş ımparatoriuğu"nun şına kadarkı vaşamı hakkında ediliyor." baskentıne gelıp yerleşen eskı söpek bir sev bılınmemektedır" mttrge tebaası Dickens'm şehrıGrodys'ın araştırmas: art arda nı çok ırklı ve çok renklı kılmışsıralanan bu tezlerle ve az önce tır kı, böylesıne kıpır kıpır bır sozunu ettığımız anıt önensıyle gök kuşağının altında yaşamak son buluyor Kım ne derse desın doyumsuzdur Grodys, tarıhın karanlıkta kalmış sonılanndan bırını kendı baNottıng Hıll sokaklarında şına ve ulusunun lehıne çozmuş Bob Marley muzığıyle dans eden gorunuyor Jamaıkalılar, buram buram nosSezar'ın hakkı Sezar'a, eğer taljık bır Bombay kokan vantıGrodys'ın araştırması yeterlı ıllatörlü ve moda lokantalarda gı>ı toplarsa, Amerıka'yı keşfetservıs >apan Hıntlı garsonlar, me eylemının gurur ve onuru haftanın en son vıdeo kasetlenbundan boyle sadece Norveçlılenı seçen sarılerıne sannmış Pare aıt olacak kıstanlı kadınlar, Soho'da Kıbns lehçesıyle döner kesen Türkler, kumar oynatan Çınhler, Bıırberry'den alışverış yapan Araplar ve sonra Domımkalılar, Nepaüıler, Nıjeryalılar, Kenyalılar, TURİZM SUNAR Londra'yı çokuluslu Avrupa başkentlerının de baskentı yapmakIII K( l M\KI.Sİ\H\IU KI I *adır Bu kozmopolıt ortamda, 10 dıın 9 (»!•<<• zermde darulacak ıkıncı nokta, O/ıl OtcıİHis T«ıiıı l'j geleneklenne bağlı ve muhafazakâr olduklan ıddıa edılen Ingı CEŞME lızienn aslında olağanustu bır Isunbul ALTENYUNUS SırmaM l'ıvasjsı Kunılu nun hoşgönıye sahıp olduklan ve bızBu)uKden Cad So 14 Kal Sıslı IS 7 I W Unh vı 0.000'den ıtıbaren (Y P. zat kendılennın "antıkonfor04OH (S hat) re! I4H ıkrdt A 002 9 XI VIMII misl" bır hayat tarzını seçmek1 Kadıko> I/JII ılt vdvınlannuklaılır ALANYA ten kaçınmadıklandır Chelsea TıI 1W <>* 42/1*7 18 09/130 67 4648 (3 hai) ALAADDİN dakı görkemlı malıkanelenn bı Ankara nnden çıkan ve melon şapkalı \omınal ^0 («K) Ü(K) T l 4S.OO0 MisruliM l Cad \o I Kal 8 Yenısehır klasık bır İngılız centıimenının, Scrmavesı 0(X) (XX) IL fel U 2 K) U (< han metro koltuğunda, bır kulağı kuALANYA peb ve saçlan delı dolu taranmış İNCEKLTVI Mcnn Jamaıkalı bır "dealer" ıle derın 80.000 bır sohbete dalması Covent's 11. .ıkl 1 II 111 Garden'dekı sokak bayramında LONDRA'dan Pazartesileri sevmemek RAGIP DURAN LONDRA Afnka'dakı açlara yardım ıçın yapılan "Live Aid" konsennın fıkır babası ve duzenleyıcısı trlandalı pop muzık şarkıcısı Bob Geldof da haber bultenlerının vazgeçılmez yıldızı oldu Son olarak yapılan bır kamuoyu araştırmasına göre her 5 tngılızden 3'u Geldofun Nobel Barış Ödulu'nu alması gerektığıne ınanıyor Artık "sor" ya da "tah." olarak adlandınlan Geldof hakkında pıya saya kıtaplar çıktı Eskı piakları vıtrınlerde Basrolunu oynadığı "Pink Floyd"un "The Wall" filmı de yenıden vızyona gırdı Bu aralar Londra sokaklarında, duvarlarda "teşekkur edenz Bob ve arkadaşlanna" yazan bır afış var "Pazartesileri Sevmiyorum" Geldof'un en ünlu parçası Za ten "Live Aid" konserı de bu şarkıyla başladı vunıp yere yıkmak istiyorum" dıyor Geldof Çunku pazartesıler resmı faalıyetlenn başlangı; cıdır Yollar kalabaüktır Sabah,] gözlen mahmur ınsanların, ıstei meyerek daırelere.fabnkalara, j ışyerlerıne doğru yöneldığı gün j dur Hafta sonu tatılının bıtmej sını hıç ıstemeyen öğrencıler I hele yatılı okul öğrencılerı asıkj suratlarıvla okul yolunu mu tuj tarlar, yoksa yol mu onlan tu| tar 9 Pazartesıler, adı ustunde,] pazarın devamı olmasına rağ, men, pazann sadece dedıkodusunun yapıldığı ustunlük budalası bır gundür Şımdı yarının da pazartesı olduğunu aklımıza getırıp umutsuzluğa kapılmayahm Ikı gundur gormedığımız, sevdığımız arkadaşlarla karşılaşacağız yann ışyennde Sonra bazı ülkeİerde haftalık dergıler pazartesılerı çıkar Ben "Dogan Kardeş" ıle "Zıp Zıp"ı hatırbyorum Belkı yenı mektuplar alacağız Ya da maaş Tum bunlar yureğımızı hafıfletmıyorsa o zaman geçmışe >a da geleceğe sığınmanın yollarını araştıracağız Bır ıçım su o esmer dıl ben, ılk kez bır pazartesı akşamustu öpmemış mıydınız? O Allah'ın belası kadından, adlıyede resmen boşanıp özgurluğe kavuştuğunuz gun de bır pazartesı değıl mıydı*' Ya ıkıncı kızınız'' O da bır pazartesı kuşluk vaktı açmamışmıydı gözlennı dunyaya9 Geçmış tesellı etmıyorsa cep defterınızı çıkarıp, gelecek pazartesı akşamı ıçm ba> an Sevgi'yı yemeğe davet edın Öğlenede eskı okul arkadaşlarınızdan 34 kışıvı çağırın Bır kebapçıya gıdıp malul gaa anılannızı canlandırırsınız Ne>mış° Pazartesıler sevılmezmış' Hadı canım sen de' Bırakın bu batıl ıtıkatlan Gunlenn ısım babasıru taıumıyorum Ama yılda 52'şer tane BOB GELDOF Afrıka'dakı aynı ısımlı gun olması bıle tekaçlarıçmduzenledıği''Live Aid" duzehğe goz kırpar Bnakalsc, programı ıle bır anda Ingıltere'de her gun bağımsız, ozerk, ozgur gunun adamt olan Irlandah pop ve değışık seslı, değışık renklı olşarkıcı Bob Geldof. malı Her bırıne de avrı ısımler bulmalı Hırıstıyan azız ve azıPazartesıcuma, 95 mesaısı zelerın doğum gunlerıne göre yapanlar ıçın gerçekten de pek duzenienmış takvımde her gusevılmez pazartesıien Hatta gj nun avrı bır adı vardır Ne var zeteCâler ya da emeklıler gıbı ı.u martesı pazarı olmayanlar bıle kı, kâğıt uzenndekı değışıklık haftanın ılk gununu gulumseye yetmez Avrıca Musluman gelerek karşılamaz Ger>,ı Ingıitere' neğınde vok bo>le bır şev de takvımler haftavı pazardan 'Pazartesileri sevmemek" çabaşlatır ama "tum pa/jrtesılcrı re deg.il MAKİNE MÜHENDİSİ GÜLDEN HABEROĞLU'nu GENEL MÜHENDİSLİK LTD. ŞTİ. Genborsa. hisse senedi, özel sektör tahvili, Hazine Bonosu alır satar. Menkul DegerierTicareti A.Ş. K ,i,k