19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet SOSYALİST ENTERNASYONAL BÜRO TOPLANTISI SONA ERDÎ Sahibı: Cumburivel Malbaacılık ve Ga/etecılık Turk Anonım Şırkcıı adına Nadir Nadi, • Genel Yayın Muduru Ha>an ( emal. Vtucsscsc Mııduru: tmin* l^aklıgil. >a/ı Işler, Muduru Ofca) (ionensin. • Habcr Merkc/ı Muduru \alıın Ba\er. Sa>fa Duzenı Yonetmenı Ali Acar. • Temsıkıler <\NKARA\alçnıDog»n.İZMIR Hikmrt <,elinka>a. \UAN \ Mrhmcl Mercan. Servıs Şeflerı: İM.ınruıl Habcrlcrı: Hriıa Öj>, Dii Habcrlcr: hrgun Balcı. Ekonomr Ovman llaj>a>, Kulıur A>dın hmeç, Maga/ın Yalçın Pek^en, Spor Uanı>manı: Abdıilkadir Vucelman, Du/elıme Kefik Durreş.. Araşiırma *ahin Alpan. lySendıka ^ukran Ketencı. # Koordinator: Ahme) koruKan. # Malı l>ler: Kn>l Krkul, llan: 7jya İMRene. Halkla llıskılor dulderen ko$ar. Idare: HiKe>in (•ürer, Işleıme Sadun Sonme/. Basun \e Ya\un: C umhuriyfi Matbaacılık veGa/etecılık T.A.Ş. Turk Ocağı Cad. 39/41 Cağaloğlu Isıanbul, PK. 246kıanbul. Tcl: 526 10 00 (9 haı), Telex: 22246 • Hurvlur: Ankara: Zı\a Gokaip BuKarı [nkılap Sokak No: 19/4 Tel 33 II 4147, Telex: 42344 • İ/mir Halıt Ziya BuUarı No: 64'3, Tel: 25 47 0913 12 30Telex52359 • Adana: Cakmak Cad. No 134 Kaı 3. Tel 1455019731 Telex. 62155 TAKVİM 23 Haziran 1985 İmsak: 3.25 Güneş: 5.25 Öğle: 13.11 Ikindi: 17.11 Akşam: 20.47 Yatsı: 22.37 Emekli Anayasa Mahkemesi üyesi Nahit Saçlıoğlu anlatıyor Polis Yasası TürkBatı ittşkilerini güçleştirir Yassıada... Menderes. Deniz Gezmiş... Ueur Mumcu Yassıada'da cezalar verildikten sonra, Yüksek Adalet Divanı üyelerinin diledikleri göreve atanmaları önerisini Milli Birlik Komitesi üyesi Vehbi Ersü, şöyle açıklıyordu: "Verecekleri idam kararlarından sonra birçok kişinin husumetini üzerlerine çekecekler. Bu durumda Divan üyelerinden isteyenleri yurt dışına gönderelim, dokunulmazlık isteyenleri de parlamentoya sokalım diye düşündük." WKeclis'te verilen çaydan sonra elimize birer büyük sarı zarf tutuşturuldu. Eve gelip, zarfı açınca donakaldım. Sonraları dedikodulara neden olan zarfın içinde seçimlerin nasıl yapılacağını anlatan afişler, broşürler, birkaç Köylii gazetesi ve 5 partinin genel başkanları tarafından imzalanmış, "Partiler Arası Müşterek Beyanname" vardı. STOCKHOLM Bfilent Ecevil'in konuk olarak katıldığı Sosyalist Enternasyonal Biiro Toplantısı. çeşitli konularda yayımlanan bildirilerle Stockholm'de sona erdi. Görüşmeler ardından yapılan basın toplantısmda, Türkiye'deki son gelişmeler üzerinde de duruldu. WiBy I Brandt baskanlığındaki yönetim kurulu tarafından, Polis Görev ve Selahiyetleri Yasası ile ilgili olarak yapılan açıklamada, "Tiirkiye'de demokrasiye geçişi ve TürkiyeBaü iliskilerini Yassıada Yüksek Adalet Digtiçleştirecegi" belirtilen yeni yavam'nda Celal Bayar, Menderes sanın, Sosyalist Enternasyonal ve DP milletvekilleri, Askeri içinde "kaygı" yarattığı kaydeYargıtay'da 21 mayıs ihtilali dildi. dosyası, 1971'de Deniz Gezmiş Konuk olması nedeniyle ve arkadaşları ile ilgili dava, "resmi" bir konuşma yapma 1980'den sonra da Anayasa olanağı bulamayan Biilent Ece Mahkemesi'nde Tuncay Mataravit, iki gün boyunca çeşitli ülkecı ve Hilmi tşgıizar davalarında lerin parti liderleriyle görüştü. yargıçlık yapmış. öte yandan, Curahuriyet'in sorularını yanıtlayan Danimarka Sosyal Demokrat Partisi Temsilcisi Lasse Bndtz, Türkiye'den bir sosyal demokrat partiiıin Sosyalist Enternasyonal üyeliği konusunun gelecek seçimlere dek ele aJınacağını "sanmadığını" söyledi. Sosyalist Enternasyonal Biiro Toplantısı'nın ağırlık noktası, Orta Amerika'daki gelişmeler oldu. Nikaragua Sandinist Hükümeti Temsilcisi Bayardo Arce'nin toplantıya katılması, siyasi gözlemciler tarafından Sosyalist Enternasyonal 'in Latin Amerika konusundaki tavnnın değişmekte olduğunun belirgin bir işareti biçiminde yonımlandı. Sosyalist Entemasyonal, bugüne dek Nikaragua yönetimi ile "resmi" ve "doğnıdan" bir diyaloğa girmekten kaçınmıştı. Toplantıda aynca, ABD'nin Nikaragua'ya uyguladığı ambargo kınandı ve her iki ülkenin görüşmelere bir an önce başlaması gerektiği vurgulandı. Orta Amerika bölgesinde banşın sağlanması için 8 noktadan oluşan bir "öoeri paketi" hazırlandı. öte yandan, Güney Afrika'nın Botswana'yı işgali ve Namibia hükümetinin kuruluş biçimini sert bir biçimde kınayan Sosyalist Enternasyonal, Ortadoğu'daki son gelişmelerle ilgili "luygılannı"da dile getirdi. Sosyalist Enternasyonal'in ikinci büro toplantısı, 1617 ekim tarihlerinde Viyana'da yapılacak. Toplantıya bağlı olarak, ABD ve Sovyetler Birliği temsilcilerinin de katılacağı ve Çin, tarafsızlar ve BM temsilcilerinin davet edileceği uluslararası bir silahsızlanma konferansı düzenlenecek. "Ne çok anınız vardır?" diye soruyorum. "Çok tabii" diyor. Gülüyor. "Anılarınm yazsanıza" diyorum. "Yazılacak var, yazılmayacak var, bilmern ki?" Yüksek Adalet Divanı Başkanı Salim Başol'la da birkaç kez Yassıada'yı konuşmuştuk. Avukat Burhan Apaydın ile de Menderes'i.. Keşke bütun anılar çıksa ortaya tek tek, o zaman geçmişi daha iyi tanır, olayları daha iyi değerlendiririz. Nahit Saçlıoğlu, şimdiye dek kamuoyunda hiç tanınmadı. Hep gölgede kalmayı yeğledi. Ne zaman "anılarınızı yazsanıza" desem "hele bir emekli olayım" yanıtını verirdi. Ya da herhangı bir konuyu sorduğumda "yargıç konuşmaz" derdi. Emekli olunca, "işte şimdi zamanı, hiç olmazsa geçmişe kalın çizjilerle değinelim. Yassıada'dan başlayalun" dedim. Akhma gelen ilk soru nedense bir avukatın duruşma sırasında Yüksek Adalet Divanı'na tesekkür edişi geldi. Neydi o olay? Bunu sordum: " Divan'da saptadıgımız çalışma usulüne göre her dava, bazen bir bazen iki üye tarafından izleniyor ve bunlar yaptıkları inceleme sonuçlarııu gece loplantılanndaki çalışmalarda kurula açıküyorlardı. Söz konusu olay, izlenmesi bana verilen Çanakkale Geyikli olayları davası sırasında olmuştur. Aklımda kaldığına göre ya sanık avukatları soruşturmanın derinleştirilraesi için 23 kişinin dinlenmesini istemişlerdi de, ben davanın daha iyi aydınlanması için 56 kişinin dinlenmesini gerekli görmiiştiim. Ya da dosya karar için inceJemeye alınmıştı İçinde milyonlar olduğu söylenen sarı zarfta, afiş ve broşürler vardı KİM KİMDİR? fstanbul Haber Servisi Kimliği henüz saptanamayan bir kişi tarafından geçen çarşamba günü tabancayla vurularak yaralanan tsviçre'nin İstanbul Başkonsolosu Hans Freiburghaus, tedavi gormekte olduğu Amerikan Hastanesi'nde dün sabah saaı 09.30'da ameliyata alınarak göğsünde bulunan mermi çekirdeği çtkartıldı. Başkonsolosun sağlık durumunun iyi olduğu bildirilirken saldırgamn aranmasına da devam ediyor. Vurulan konsolos iyileşiyor Ders kitabında sıkıntı yt)k ANKARA, (UBA) Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı 'nın 198586 öğretim yılında ders kitabı sıkıntısı olmaması için bütün önlemleri aldığı, ders kitabı fiyatlartnda da geçen yıla oranla fazla bir fiyat artışı olmayacağı bildirildi. Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı Yayımlar Dairesi Başkanı ömer Hatipoğlu, şu ana kadar 5 milyon kitap bastıklarını ve çoğunun dağıtımını yaptıklarını açıkladı. 44 yühk hukukçu: Sajçhoğlu NAHİT SAÇLIOĞLU, 1919 yılında Gülnar'da doğdu. Bursa Işıklar Askeri Lisesi'ni bitirdikten sonra Istanbul Hukuk Fakültesi'ne kaydoldu. 1941 yılında hukuk fakültesini bitirdikten sonra yargıçlık ve savalık görevlerinde bulundu. 194548 arası Harp Okulu'nda Anayasa ve Idare Hukuku dersleri verdi. 1958 yılında, bugünkü adıyla genel sekreterlik olan "Askeri Yargıtay Kalem Amirliği"ne getirildi. Bu gorevde bulunduğu süre içinde Ortadoğu Amme tdaresi Enstitüsü'nü bitirdi. 1960 yılında önce Askeri Yargıtay üyeliğine daha sonra da Yassıada'da kurulan Yüksek Adalet Divanı üyeliğine atandı. 1961 yılından 1977 yılına kadar Askeri Yargıtay 'da üyelik, Daire Başkanlığı, 2. Başkanlık ve Bassavcılık görevlerinde bulundu. Bu süre içinde 21 mayıs ihtilal girişimi ile Deniş Gezmiş ve arkadaşları ile ilgili davaları karara bağlayan Yargıtay Kurullan'nda bulundu. 1977yılında Askeri Yargıtay'dan albayhk rütbesiyle yaş dolumu nedeniyle emekliye ayrıldı. 1978 yılında Cumhurbaşkanı tarafından Anayasa Mahkemesi üyeliğine atandı. 1985 yılında bu göreve özgü yaş dolumu nedeniyle ikinci kez emekli oldu. Saçlıoğlu, evlî ve iki çocuk babası. için kendilerine öneride bulunulup bulunuimadığıydı. "Sizlere böyle bir öneri iletildi mi?" " t l e t i l d i " dedi. "Neydi olay?" diye üsteledim. Anlattı: "Gerçekten böyle bir olay oldu. Biz de şaşırdık ve hatta burulduk. Bununla ne denilmek ne yapılmak isteniyordu anlajamamıştık. Birkaç asker üye, Millî Birlik Komitesi'ndeki arkadaşlanmızla özel olarak konuşup amacı öğrenmeyi ve ankete ona göre cevap vermeyi kararlaştırdık. Ben komile üyelerinden sınıf arkadaşım Vehbi Ersü'ye sordum cevabı şöyle oldu: Nahitciğim, bunda alınacak ne var. Bize hâkim olan düşünce şuydu; bunlar son derece stresli ve yıpratıcı bir görev yapmaktalar. Görevin yıpratmasının yanı sıra muhtemelen verecekleri idam kararlanndan sonra birçok kişinin ve çevrenin busumetini de üzerlerine çekecekler. Bu durumda Divan üyelerinden yurt dışına çıkmak isteyenleri yurt dışına gönderelim. Dokunulmazlığı olan yer isteyenleri parlamentoya sokmaya çahşahm. Daha yiikselmek isteyenler için kunılmasını düşündügümüz Anayasa Mahkemesi'nde yer bulmanın yollannı arayabm, dedik. Hepsi bu kadar. Sen de müsterih ol, diger sayın üyeler de müsterih olsunlar. Üyelere menfaat teklif etmek gibi bir düşünce emin olun aklımızın köşesinden geçmemiştir. Üyelerden rahmetli Rıza Tunç Paşa ve Hâkim Kd. Alb. Hasan Gürsel de komitedeki arkadaşlanndan benzer cevaplar almışlar. Bunun üzerine ortada bir kötü niyet olmadığına kanaat getirdiğimizden biz (78) kişi anketi "Asli görevimize dönmek istiyoruz. Başka bir görev istemiyoruz" biçiminde cevaplandırdık. Diger üyeler de aynı mealde cevaplar verdiklerini söylemişlerdi." Bunte DergisVnin Türkiye eki FRANKFURT, (a.a)F.AImanya'mn Bunte Dergisi bu hafta 14 sayfaltk Türkiye eki yayımladı. 1.5 milyon tirajlı dergi, "Binbir gecenin başladığı yer" başlığı altında yayımladığı yazıda Türkiye 'yi övdü. ünlu Merian Dergisi'nin fotoğrafçısı Klaus Bossemeyer'in Türkiye'de çektiği çeşitli resimlereyer veren Bunte, Türkiye'nin ünlü masalda olduğu gibi, binbir çeşit doğal güzelliğe sahip olduğunu yazdı. Uğur Mumcu, 44 yıflık hukukçu Nihat Saçlıoğlu ile. da ben kurula daha 56 kişinin re'sen dinlenmesi gerektiğini önermiştim. Kurul da önerimi kabul etmişti. Kurulu oluşturan arkadaşlanm adalet üzerinde ütreyen kişiler olmasalardı önerimi ret edebilirlerdi. Sanık avukatları Divan'dan böyle bir karar beklemedikleri için duygulanmışlar ve öyle konuşmuşlardı. Şimdi kesin hatırlayamıyorum bu konuşmayı ya Sn. Av. Burhan Apaydın ya da Sn. Talat Asal yapnuştı. Olay budur." Yassıada duruşmaları sırasında mahkeme üyelerinin çok yüksek aylık ve ödenek aldıklan söylenirdi. Bunlar doğru muydu, değil miydi, bilemiyorduk. "Bir de bu konuyu sorayım" dedim. Güldü. Sonra yanıtladı: "Anlata>ım: lstanbul'da görev yapıldığı sürece içilenlerden değil, yenilenlerden para alınmadı. Bu benim kafama da takılmışti. Sebebini bu işlere bakan Irtibat Bürosu'ndan Dz. Kur. Alb. Biilent Tarkan'a sordum. Mealen şu cevabı verdi: Siz bir mahkemesiniz amma garnizon içi adeta seferi kışla hayatı yaşıyorsunuz. Silahlı kuvvetlerde nöbetçi olarak kışlada görev yapan ya da seferi durumda olan subayların iaşesi deviet tarafından yapılır, bu bir. tkincisi Millî Birlik Komitesi'nin kararı bu ycldadır ve karar kanun kuvvetindedir. Bu nedenlerle Divan'ın üye ve savcılanna yasadışı bir şey yediriyor değiliz. Içilenlere gelince, bir bardak çayın parası dahi ödetiliyor. Verilen gündelikler için de şöyle konuştu: Sizlere günde verilen 80, başkan ve başsavcıya verilen lOOTL.'dır. Bunu da Millî Birlik Komitesi saptamıştır. Aslında çektiğiniz zahmet, taşıdığınız sorumluluk karşısında ben bu meblağdan utanıyorum. Bu konuda bir noktaya işaret etmeüyim: Divan Ankara'ya dönüp normal düzene geçildikten bir süre sonra Istanbul'un çöp sorununu incelemek için Avrupa'ya gidenlere verilen gündelik Divan Başkanı'na verileninkinden çok fazlaydı. Gazeteler o zaman bunu yazmışlardı." Sarı zarfın öyküsü Yine o günlerde MBK'nin Adalet Divanı üyelerine birer "sarı zarf" verdiği söylenirdi. Neydi bu sarı zarflann öyküsü? Saçlıoğlu, bu soruma önce gülerek yanıt verdi. Sonra içerden büyük bir sarı zarf getirip masaya koydu. "İşte san zarf bu". Ve zaman zaman "işte böyle" deyip "sarı zarf" olayım anlattı: MBK'nin önerisi Bir başka konu da Celal Bayar, Menderes ve DP mületvekillerinin ağır cezalara çarptınldıktan sonra bu kararı veren Yüksek Adalet Divanı üyelerinin diledikleri görevlere atanmaları ItalyarFransa arusında kıyasıya moda savaşı var NECLA SEYHUN Moda dünyasında "en büyük" Paris mi? Şu an için cvet!.. Ama bu "büyügün", büyük korkular yaşadığı, tahtını elden kaçırmak tehlikesiyle karşı karşıya kaldığı da bir gerçek. Fransız modası için ilk kez ciddi bir tehlike bu... Rakipsiz olduğunu bilerek, gönül rahatlığı ile koleksiyon hazırlama rahatlığı yok artık. Italya, Paris'in korkulu rüyası. Biraz daha yakından, biraz daha uzaktan Paris'i hep izliyor. Hep bir boşluk, bir fırsat kollayarak. Paris'in ayağı bir düşmeye görsün. Aslında iki moda rnerkezi zaman zaman birbirlerine pek yakın koleksiyonlar sunsalar bile, aralarında büyük bir yorum farkı var. Buluşlara, çizgilere, modellere çok daha "kadınca" bir yaklaşımcı var Paris'in. Daha oyuncaklı, daha ince bir moda Fransızlannki. ltaJyan modası ise, moda olayına daha pratik, daha özgür bir çözüm getiriyor. Modelleri çok daha düz, çok daha sade, ama çok daha kullanışh. Kadınlar onu da tutuyorlar, ötekini de... Ama rahatı, Paris şıklığına yeğledikleri gün, moda tahtı el değiştirecek. Şu anda tehlike o denli yakın görünmüyor. Her mevsim gene de Paris önde. Ama şu gerçeği de görmezükten gelmenin olanağı yok. Desende, renk uyumunda, trikoda Italyanlar önde. İki kere iki dört!.. Italyan emprimelerinin güzelliği, desenlerinin albenisi tartışılır gibi değil moda dünyasında. Evet, iki ülke arasında soluk soluğa büyük bir yanş, sıcak, renkleri kıyasıya bir savaş var... Aslında garip bir yarış, kanşık bir savaş bu. Kim kimin safında belli değil. Örneğin Italyan modasının önde gelen isimlerinden Fendi'nin modellerini Paris'in büyük isimlerinden Karl Lagerfeld hazırlıyor. Buna karşılık Fransız modasının en ünlülerinden Nina Rıccı, Valentino, Angelo Tariazzi, Enrico Coveri ltaJyan örneğin... Gerçek kimlik önemli değil moda dünyasında. O ülkede yaşamak, o ülkede yasatmak, o ülke için moda yarışlanna, savaşlarına girmek önemli olan... Bir zamanlar Paris'in en ünlülerinden modacı Balanciaga'ya bir gazeteci: "Neden İspanya'da değil de Paris'te çalışıyorsunuz?" diye bir soru sormuştu. "Çünkü benim için Paris esin kaynagı," diye yanıtlamıştı modacı. "Yaratıcılıgımı bu ortamda buluyorum. Bu havanın dışında sudan çıkmış balığa dönerim!.." Bu nedenle İtalyan sularında Fransız babklan, Fransız sulannda İtalyan bahkları var... Moda dünyası bu, kimin balığı kimin suyunda belli değil. önemli olan sular!.. GABARDİN TA YYÖR ÜnUi İtalyan modacısı Basile'Jkn bir takım. PANTOLON TAKIMI Luciano Soprani 'nin beyaz ketenden sık bir pantolon takımı. ÜÇ PARÇALI TAKIM Basile'den son derece pratik bir model. Yunus Nadi Armağanı'85 finalistleri YönetmeUk çelişkisi İstanbul Haber Servisi Yıldız Üniversitesi'nde yönetmelik ve açıklamalar yanlış anlaşılınca, geçen şubat ayında okulla ilişiği kesilme aşamasına gelen öğrencilerin kaydı yenilendi. Aym öğrencilerin, yanm dönemlik öğretim süresi geçtikten, vizelerini aldıktan ve sıra bitirme sınavlanna geldikten sonra "Siz şubatta atılma durumuna eelmişsiniz" denerek geçen hafta içinde okulla ilişkileri kesildi. Yıldız Üjıiversitesi Muhendislik Fakültesi son sınıf öğrencilerinden Halil Ertuğrul "Dorl a> öncesinden okulla ilişiği kesilme durumuna gelen, ama kesilmeyen, kaydınm silindigini ise silindikten sonra öğrenen'Merden "Şubat ayında üçüncü sınıftan kalma dersimden atılma durumuna gelmişlim. Durumu bölüm başkanıma bildirdim. Üç ders hakkı var atılmayacaksınız dedi. Kaydımızı yenilediier. tkinci dönem vizelerimi aldım. Projemi tamamladım. Okula teslim etmeye gittigimde, projeye gerek yok, kaydın silindi dediler" diyor. Aynı okulun İnşaat Fakültesi'nde ara sınıfta okuyan Orhan Ferah, benzer durumda olduğunu söylüyor ve "Yöneticilerimizle görüştüğümüzde, biz sizi bu güne kadar atmamak için direndik. YÖK'ten emir geldi. Siz bir dersi iki yılda verememişsiniz. Onun için atıldınız dediler" diyor. Tum bu aksaklıkları geçiş dönemine bağlayan Üniversite Öğrenci İşleri Müdürü Mebmet Yaylagil, yasaya göre bir dersin en çok iki kez tekrarlanabileceğini belirterek, üniversitede genelde böyle bir uygulama olmadığını, bir iki bölümde uygulanmış olsa da bu durumdaki öğrenci sayısının 3040 dolayında olabileceğini, ancak bir şey yapılamayacağını söylüyor. "Anlatayım: Ben hastalandıgım için son karara katılamadan, Ankara'ya arkadaşlardan bir süre önce gelmiştim. Divan Ankara'ya geldikten sonra üyelerden Hâk. Kd. Alb. Mehmet ANKARA, (UBA) TelevizÇokgüler evime geldi ve bana: yon ve video bandrol ücretleYann Mecliste serefimize bir 5 riniyatırma süresi haziran ayıçayı verilecekmiş. Sen de gelenın son günü bitiyor. TV ve viceksin. Yalnız bilmediğin bir deo bandrol ucretlerini vatannokta var. Arkadaşlar Cemal daşlann PTT merkezlerine son Paşa'ya çok kızdılar. belki bir si7 gün içinde yatırmaları geretemde bulunacaklardır, seni dukiyor. Yatırmayan mükellefler rumdan haberdar edevim de çayzamlı ödeme yapmak zorunda da ona göre tavır al, dedi ve şu kalacaklar. açıklamayı yaptı: Bir gazeteci Cemal Paşara 15 idam karannı niçin 3'e indirdiklerini sormuş. O da "Vicdanımızm sesini dinleyerek" cevabım vermiş. Arkadaşlann kızdıklan işte O'nun ANKARA, (OJL) 1966 dobu sözü. Diyoriar ki "vicdan", ğumlularla işleme tabi daha mahkemenin, bizim agzımıza yaşlı yükümlülerin son askeryakışır. O'nun değil. Biz vicdalik yoklamaları, 1 Temmuz nınıızın sesini dinkmedik mi ki, 1985 pazartesi günü başlayabu sesi dinlemek onlara kaldı. cak. Yoklamalanm 1 temmuz 31 Ekim 1985 tarihleri arasınBu işi "siyasi düşuncelerie" yapda yaptırmayanlar cezalı durutıkianm, "af yetkilerini" kullanma düşecekler. Milli Savunma dıklannı, ya da "raemleketin menfaatini böyle yapmakta ı Bakanlığı'ndan alınan bilgiye göre, 1966 doğumlular l Ocak gördüklerini" söyleyebilirdi." 1985 tarihinden itibaren askerErtesi gunü Meclise gittik. Dilik çağma girdiler. van'ı, merhum Cemal Gürsel değil hatta mevcut orgeneral, korgeneraller de değil Tuğgeneral Sıtkı Ulay birkaç komite üyesi ile kabul etti. Yaptığı bir nezaket konuşmasından sonra büfeye geANKARA, (Cumhuriyet Büçildi. Büfede, içecek olarak çay rosu) Milli Eğitim Gençlik ve iyice sulandırıldığı için tadı ve Spor Bakanlığı özel öğretim kaçmış ''monata, yiyecek olarak kurumlarına mali yardım yada en ucuzundan kanepe ve krik pacak. Bakanlıkça hazırlanan krak cinsinden şeyler vardı. He"özel öğretim Kurumlarına pimiz şaşırmıştık. Nezaketen biYapılacak Mali Yardım rer lokma alındı. Arkadaşlardan Yönetmeliği" ile bu kurumlabirçoğu çay ve limonatalarını bira maddi yardım koşulları bele bitirmeyip sofranın gerisine lirlendi. Söz konusu çekilmek suretiyle üzüldüklerini, kurumlarda mevcut öğrencilersıkıldıklannı bir an önce oradan leyeni alınacak öğrencilerin en ayrılmak istediklerini hissettirdiaz dörtte birinin yardıma muhler. taç çocuklarla korunmaya İşte Y.A. Divanı'na verildiği muhtaç çocuklar arasından sesöylenen muhteşem ziyafet buçilerek ücret almadan öğrenim dur. yaptırma olanağı sağlanmış, Üyelere verilen sarı zarflara veya sağlanması ana tüzükte gelince: Ayrılırken gerçekten heveya sözleşmede taahhüt edilpimize büyükçe birer sarı zarf mesi koşulu aranacak. verildi. İçinde ne bulunduğunu bilmiyorduk. Eve gelip açtığımda dona kaldım. Çünkü içinden çıkanlar, seçimlerin nasıl yapılacağını sade vatandaşa anlatmak için duvarlara yapıştınlacak afışlerle, M.B. Komitesi üyelerinin ANKARA, (THA) Doğru resimlerini bir araya getiren baYol Partisi'nin 3. kuruluş yılzı kahvelerin astıkları afiş, bir dönümü, yann parti genel mermiktar zaynf içerikli broşur, birkezinde kutlanacak. THA mukaç Köylü gazetesi ve o zaman habirinin Doğru Yol Partisi "MİLLÎ A N D " adı verilmiş Genel Merkezi'nden aldığı bilolan 5 partinin genel başkanları giye göre, DYP Genel Başkanı tarafından imzalanmış 5 Eylül Hüsamettin dndoruk, parti1961 tarihli "Partiler Arası Müşnin 3. kuruluş yıldönümü doterek Beyanname" idi. layısıyla yann saat 09.30'da Birkaç arkadaşa telefon ettim. parti genel merkezinde basın Oniar da şaşırdıklannı ve kendi toplantısı düzenleyecek. zarflanndan da aynı şeylerin çıktığını söylediler. Divan'a karşı niçin böyle yapılmıştı, açıklamasını yapamıyorduk. Yaptığım soruşturmalar sonunda ben, o sıralarda M.B. Komitesi üyelerinin de çok bunalımlı günler yaşamakta olduklarından daha ince düşünemediklerine, hareketlerinde Divan'a karşı özel ve olumsuz bir maksat bulunmadığına kanaat getirmiştim. Fakat çıkan dedikodular yuzünden o sarı zarfı 23 yıldır olduğu gibi muhafaza ettim. İçinde milyonlar ve çekler bulunduğu yayılan sarı zarflardan bende olanını buyrun siz de görün." TV bandrol ücretleri 1966'hların yoklamaları Özel eğitime bakanhk yardımı DYP'nin 3. kuruluş yıldönümü Katılnıa no: 133 Varın: A>demir ve Gezniş"in davalarına karşı o\
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle