20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyef Avrupa Konseyi Heyeti Ankara'da Sahıbı Cumhuri>el Maıbaacılık ve Gazeıeulık Turk Anonım Şırkeıı adınj Nadir Nadı. • Genel Yavın Muduru Hasan Cemal. Muessev; Viuduru tmine Uşaklıgıl. Yazı l>len Müduru Oka» GonenMn. # Haber \1crke7i Mu duru Valçın Ba>er. Sa\fa Duzem >.onelmenı Alı \car. # Temvlaier AN K*RA Valçın Uogan.iZMIR Hıkme! ÇelınkaKJ, ADANA Mehmrl Menao. SerıısŞeflerr Islanbul Haberlcrı Reh» Oz. Dı$ Haberler Lrgun Balcı. tkonomı O v man Utaga*. Kuilıır Aydın Lmeç, Maga/ın VaKın Pek>en. bpor Damşmanı \bdulkadır Yucriman, Du/eltme Refık Durbaş. Amjlırma !>ahin Alpa>, l5 Sendıka Şukran Kelencı, • koordınator Ahımt Korulsan, • Malı Işler ITDI trkul. llan /jya trgene, Halkta Jlışkıîer dulderen ko>ar, Idare Hus**ın (>urer. Ijlelme Sadun Sonınej. Basjn \e Yo)an Cumhuritrt Matbaacıhk veGazeıeulık T \ Ş Turk OcağıCad 39/41 Cagaloğlu Isıanbul, Pk 246ktanbul,Tel 526 10 00 (9 hat). Telex 2 2 2 4 6 » Burolar Ankara: 7ıya Gokalp Bulvarı Inkılap Sokak Mo 19 4 Tel 31 II 4147, Telex 42344 • Izmi'r: Halıı Zı\a Bulvarı No 64'3. Tel 25 47 0913 12 30Telex 52359 • Adana: Çakmak Cad No 134 Kaı 3. Tel 14550 !9"3I Teiex 62)55 TAKVIM 7 Mart 1985 Imsak: 4.58 Güneş: 6.22 Öğle: 12.20 Ikindı: 15.32 Akşam: 18.08 Yatsı: 19.27 gerekirse Anayasa'yı değiştirin" Ankara'da temaslarda bulunan Avrupa Konseyi Heyeti 'nden Hukuk İşleri Raportörü Peter Stoffelen, "Elbette demokrasiye dönülme yolunda gelişme var, ancak bazı hayati konulardaki hareketsizlik, bizi eleştirel bir rapor hazırlamaya zorluyor"dedi. ANKARA, (Cumhuriyet Burosu) Avrupa Assamblesi'nın 22 nısanda Strasbourg'da yapacağı toplantıya sunacaklan raporu hazırlamak uzere Turkıye'ye gelen Avrupa Konseyi heyeti dun temaslarına başladı. TBMM'de Cumhuriyet muhabirinin sorularını yanıtlavan Hukuk lşlen Komisyonu Raportöru Peter Stoffelen ile Siyasi Işler Komisyonu Raportörü Lud»ig Steiner "Turki>e'de gerçek bir af çıkmadıgı takdirde Avrupa Konseyi'nde ciddi sorunlar doğacağını" ılerı sürduler. Heyet, dun sabahkı temaslarına TBMM Başkanı Necmettın Karaduman'ı zıyaret ederek başladı. Yaklaşık bir saat suren göruşmeden sonra konuk parlamenterler Dışışlen Komisyonu *na gıderek beş saat suren göruşme maratonuna başladılar. Dışişleri Komisyonu'nda dostane bir hava içınde ancak bazen tartışmalı ortamda gerçekleştirilen göruşmede DİSK ve Banş davaları ile Aydınlar Dilekçesi ve insan haklan konusu ele alındı. Toplantıdan sonra Hukuk İşleri Komisyonu uyesi Peter Stoffelen Cumhuriyet muhabırınin sorularını yanıtladı. Türkiye ile Avrupa Konseyi arasında sürtüşmeye neden olan sorunlar bugün ne diızeyde? STOFFELEN Başlıca sorunumuz Avrupa Konseyı'nın duşunce suçlanna af ılan edilmesı çağrısından sonra Türkiye'de hiçbir hareket olmaması. Duşunce suçlulan ıçın gerçek bir af çıkmadıgı takdirde Avrupa Konseyı'nde cıddı sorunlar doğacaktır. Bunu göruşmelerde Turk parlamenterlere ilettım. Anayasa'nın buna izin vermediğini size soylediler mi7 STOFFELEN Evet, ben de cevaben 'Anayasayı değiştirin o zaman' dedım. Çünku Assamblede Turkiye'yi başka türlü savunamayız. Karşımızdaki en ciddı sorun bu. Sıkıyönetimle ilgilı olarak değışik meselelen de tartıştık. Mesela sıkıyönetim bolgelerındekı gözaltı suresi halen 45 gun. Tutuklular bu sure içinde avukatları da dahıl kimseyle göruştürulmemektedır. Bu Avrupa İnsan Haklan Sözleşmesi'nin 5 ve 6'ncı maddelerıne aykındır. Bunun değiştirilmesini de istemiştık, ancak değişmedi. Sıkıyönetim mahkemelerinde bir kişi 3 aydan daha az süre mahkum olursa, yuksek yargı organlarına başvurma hakkına sahıp değil. Geçen sene bunun da değiştirilmesini istenuştik. Bu da olmadı. Şimdı gerçek anlamda parlamenter demokrasiye dönülme yolunda olunup olunmadığı sorusu ortaya çıkıyor. Elbette gelişme var. Ancak hayati bazı konularda hiçbir hareket yok. Bu da beni oldukça eleştirel bir rapor hazırlamaya zorluyor. Bazı olumlu gelişmeler görmeye ihtıyacımız olduğunu açıkça ortaya koyduk. Aftan bahsederken de gerçek bir aftan bahsettık. ltiraftan dolayı suç indırimi yapılması bir af değıldir. Hatta affa doğru Uk adım bıle değildir. Bu sorunu çözmek için çeşıtli önerilerde bulundum. Avrupa Terorizmle Mücadele Sözleşmesi'nden ornekler vererek, teröristleri affedın demek istemediğimizı ama dını inançlan ve siyasi düşunceler dolayısıyla hapse mahkum olmuş olanlar için kayıtsız şartsız bir aftan bahsettim. Naal bir af? STOFFELEN Kademelı olarak yururluğe gırecek bir af, adım adım... Mart ayından itibaren sıkıyönetimin 11 üde daha kaldınlması Avrupa Konseji ile ilişkilere nasıl vansır? STOFFELEN Elbette olumlu bir ızlenım bırakacak. Bu gelişmeden çok memnunuz. (Arkası 13. Sayfada) "Af için Zeki Yavuztürk, Tornado uçaklannm alımı için tngıliz Aerospace fırmasıyla yurutülen uzman duzeyindeki goruşmelerin kesildiğine ilişkin söylentılen yalanladı. ANKARA (ANKA) Türkıye'nin "Tornado" ve "Fantom" savaş uçaklannm alımı ile ılgılı olarak bır sureden ben yaptığı temaslann surdüğu bıldirildı. Milli Savunma Bakanı Zeki Yavuztürk, tngilız kamu kuruluşu "Aerospace" ile uzman duzeyınde sürdurulen görüşmelenn kesildiği yolundaki iddialan yalanladı. Zeki Yavuztürk, "Söz konusu gönişmelerde gerek teknik, gerekse para konulannda her zaman anlaşmazlıklar çıkabilir, ancak goruşmelerin kesilmesi diye bir şey yok" şeklınde konuştu. Mısır'dan satın alınması planlanan Fantom uçaklarına ilişkin bir soruyu da yanıtlayan Zeki Yavuztürk, bu goruşmelerin de surduğunu kaydettı Bilindıği gıbı Turkiye Hava Kuvvetlerini modernleştirme çalışmaları çerçevesinde Ingılız, Alman ve haJyan ortak yapımı olan "Tornado" uçaklan ile ılgileniyor Turkiye ile Aerospa ce firması arasında bu konuda yapılan goruşmeler, tngıliz hükumetinin gereklı kredileri için devlet garantisı sağlama ısteksizlıklerinden öturu olumsuz etkilenmıştı. Bu arada, tarafların devlet garantisinın sağlanmaması halinde sıparişin tıcari kredılerle finanse edılmesi konusu uzennde durdukları oğrenilmişti. Kimı gozlemciler, Turkiye'nin daha önce Bırleşık Amerika ile "F16" savaş uçağının yapımını kararlaştırmasının, bir olçude bu uçakların "Avrupalı altematifi" olarak sayılan "Tornado"ların alımını "guçleştirici" bir faktor olarak değerlendınyorlar. Tornado içîn pazarlık kesilmedi Ingiliz maden işçilerinin grevi nasıl bitti? I Suppoıt the Mincn! No 4 ın the Photograph by John Hams (1FL) Early momıng pıcketing. Lea Hall Aprıl 1984 ^. 3 MADENCİYLE DA YANIŞMA İÇİN Ingiltere'de devletin, polis, mahkeme, radyo ve televizyon dahil tum aygıtlarmı seferber ederek bastırmaya, bölmeye çalıştığı grev, Maden tşçileri Sendikası NUM'un karan uzerine geçen salı günu sona erdi. Ama grevin acıları, grevcilerin karştlaftıklan unutulmadı. Yukarıdaki fotoğraf da bunlardan birini sergiliyor. Bir haber, bir gaıete fotoğrafı olarak çok çarpıcı göruntüyu sergileyen fotoğraf, artık bir kartpostal. tnsanlann birbirleriyle haberleşirken kullandıkları, her an karşılaşabilecekleri bir şey. Arkasında "madenciyle dayanışma" yazıyor. Kartpostal satılıyor, grevciye para gidiyordu. Ama grev bitti. Şimdi gözyaşı ve yenîlgi var Grevin başarısızlıkla sona ermesinin nedenleri arasında sendika lideri Arthur Scargill'in esnek olmayan stratejisi, Işçi Partisi'nin ikircikli tuîumu ve nihayet diğer sendika ve işkollarımn madencilere destek vermemesi gösteriliyor. RAGIP DURAN LONDRA Daha geçen pazardı Yanı 24 şubat. Ingilizlerır "muhteşem gün" dedıkleri guneşli bir öğleden sonra Hyde Park on binlerce grevciyle dolmuştu. Ingiltere'nin dört bir yarundan gelen madenciler ve grevi destekleyen sendika, öğrenci, gençlik kuruluşları, siyasi grup ve meslek örgutlerinin temsilcilerı bildiriler dağıttılar, bağış topladılar, konuşmalar yapıldı, ardından da yüruyuşe geçfldı. Guzel havanın da etkisiyle olsa gerek, madencilerin yuzunde umut vardı o zaman. Ancak 2 mart cumartesi gunu toplanan Maden îşçileri Sendikası (NUM) delegeler konferansı, zaferin ufukta bile olmadığını saptadı ve 5 mart gunu kuyulara ınilmesını ılan etti. Böylece 12 aylık grev gözyaşı ve yenilgiyle son buluyordu. Ingiltere tarihinin en uzun ve en acılı grevi olarak kayıtlara geçen anlaşmazlık, sendika ile Devlet Kömur Işletmelen (NCB) arasında bitip tukenmeyen 12 aylık bir korler ve sağırlar kavgası olup çıkmıştı. 1984 martının başında NCB Başkanı [an McGregor komur üretiminin azaltılacağını ve "kâr etme>en" olarak tanımladığı 20 ocağın kapatılacağını açıkladı Yoneticilık yaşamının buyuk bir bölumünü ABD'de geçırmiş olan 65 yaşındaki McGregor, Amerika'da çelik sanayıınde sendıkaları yıkan adam olarak tanmıyor. Kömür, geleneksel bir enerji kaynağı olarak mahkum edilmek uzereydi. Çunku nukleer enerji kömurden hem daha ucuza, hem de daha kolaya mal oluyordu. Muhafazakâr Thatcher hükumetinin Iiberal politikalan uyannca, kâr ışletmelerde birinci ve tek taym edici unsur halıne geliyor, böylece kömur üretimınin kasıtlı olarak azaltılması \e bazı ocakların kapatılması durumunda işsiz kalacak olan onbinlerce insanın geleceğı duşunulmuyordu bile. Hukumet resmi bir devlet kuruluşu olan NCB aracıhğıyla madenciler dunyasında egemenlığini kurmak, ıstediği ocağı kapatmak amacındav dı ve bu arada sendikanın konu ile ilgili hiçbir kararda soz sahıbı olmaması için elinden geleni ardına koymuyordu. NUM'un karızmatık, ama heyecanlı, zaman zaman da aşırı keskın başkanı Arthur Scargill hukumetın ve NCB'nin karanna derhal karşı çıkarak 6 Mart 1984 gunu tum işkolunda ve ulusal çapta grev ilan etti Greve ılk once Yorkshire ve Iskoçya'daki madenciler onı.uluk etti Sonra vavaş >a\d;> ulkenın dort bıryanındaki kuyularda grev gozculeri belırdı Amerıkan hayranlığı ve super überalizmi ile ilgi toplamaya çanın tannsı" kesilen polis kuvvetlerı vardı NUM, önce polisin saldırılarına karşı pasıf dıreniş çizgisı izlerken, haklı zemındeydi, ancak daha sonra aktif saldırı eylemleri meydana geldi ve grev kamuoyunun desteğini yıtirmeye başladı Ozellikle ışbaşı hşan Ingiltere Başbakanı, grevi yapan madencı sayısı arttıkça bastırmak, bölmek, kırmak için saldırılar yoğunlaşıyordu. Hubaşından beri devletin tum olakumet bir grev kırıcısını ocağa nak ve aygıtlarını seferber etti. goturen taksmın surucusunun Etkın kıtlesel iletişim araçlarınbaşına atılan taşlar sonucunda da "Arjantin dış düşman, NUM olmesı olayını da ga>et becerikiç duşmandır" tezıni yaydı. Grev lı bir şekilde kullandı gözculerini atlı ve çöplu polislerGrevcı sayısının en yuksek olIe korkutmaya yeltendi. Daha duğu dönemde ınatla tavız versonra da devletın guvenlik guçmeven Scargill, daha sonra preslerini bir avuç grev kırıcının emtij yıtırınce, NCB'yı goruşme rine verdi masasına davet etti, ancak bu Grev oncesinde, sendika tuzukez NCB guçlu durumdaydı ve ğu uyarınca ulusal çapta oylama göruşmeyı kabul etmedı. NUM yapılmadığı için, hukumet, grelideri, Arabuluculuk Konseyi ve vin yasa dışı olduğunu öne surTUC'un gırışımlerını de yeteri du. Scargill ise uyelerin yuzde kadar ıyı değerlendıremedi. 90'ından fazlasının greve katılMadencilerin kuyuya indığı dıfını, bu nedenle grevin yasal gun Londra'da bazı duvarları olduğunu söyleyınce, hakkında "Socialist VVorker Party" adlı kovuşturma açıldı. Savcılar ve küçük bir solcu grubun afişleri yargıçlar NUM Başkanını mahkaplıyordu: "Şimdi Thatcber'i kemeye davet ettıler. Scargill gitnasıl devirecegiz?" Bu konu aslında uzun suredır gundemde Ama Işçi Partisi'nin etkın ve inandıncı bir seçenek oluşturamaması yuzunden Thatcher son derece olumsuz ekonomik ve sıyası koşullara rağmen hâlâ Başbakan. Gerçi mart başında yapılan kamuoyu anketlerı sonuçlarına göre, muhalefet ilk defa ıktidar parîısinin onune geçtı, ama sonra ne olacak? Bu suroyu yanıt aranırken 2 mart gunu NUM Yonetım Kurulu toplandı ve grevin bitırilmesıne karar verdı. Madencilerin bir bolumu ışbaşı yaptılar. Yorkshire, iskoçya ve Kelt madencilerı hâlâ dırenıyor. "Ekonomik olmayan kuyul a r " ve kömur üretiminin miktan konularında bir anlaşmaya varılamadığı için NUM bu alanda mucadeleye devam edeceğını belırttı. Ancak NUM bu sefer öylesine ıtibar yitirdi kı, gozlemciler yakın bir gelecekte ŞIMDİ İŞBAŞIZAMANI Geçen salı günti NUM Yönetim Kurulu kararıyla sona eren grevle yeni bir grev eylemı olasılığını birlikte, muhafazakâr Thatcher hukümetini düşurme yolundaki bir buyuk eylem de başarısızlıkla bit görmuyor. NUM'un yonetımınmiş oldu. NUM Başkanı Arthur Scargill önderliğindeki işçiler, şimdiden yeniden madenlere inecekler. de değişiklikler yapılatağı ıse yoAma Yorkshire, İskoçya ve Kent grevciieri kuyulara inmemekte direniyor. (Fotoğraf: AP) ğun söyientı halinde. NUM şimdi grev sırasında işten atılan ışmedi ve grevin yasal olduğunu her, McGregor'un yanı sıra Kra "Herkes kendi işiyle uğraşsın. çılerın yeniden işe alınması, masavunmaya devam etti. Bunun liçe Elizabeth de NUM BaşkanıHukiımeti biz de devirmek istiaş, prım gibi bır dızi ekonomik uzerine mahkeme Scargill'i ve na karşı tutumunu sergilemış olyoruz, ama grev gozculerinin sorunla uğraşacak. NUM'u ağır para cezalarına du^ şiddet eylemlerivle değil, seçBuradakı her siyasi akım kençarptırdı (200 bin sterlin.) Senmenlerin oylarıjia" derken Scardı fikırleri doğrultusunda grevin Hatalar dika bu parayı odemeyeceğını gill'e karşı ilk açık eleştırisinı >abılançosunu çıkarıyor ve geleceği açıkladı. Devlet, mahkemeler pı>ordu. Başta Neil Kinnock onderlıhazırlıyor Hukumet çevrelerine aracılığıyla NUM'un tum mal ğindekı Işçi Partisi olmak uzere yakınlığı ile bılınen "Times" gaIlk başlarda sadece grevcılervarlığına ve bankalardaki fonlasosyal demokrat ve liberal parzetesinın y azarlarından Geoffrej le polis arasında çıkan çatışmarına el koydu. Madencı aıdatlatılerden oluşan muhalefet, greSmith. "Demokrasi ve hukumelar gıderek grevcilerle grev kınnndan oluşan bu fonun yaklaşık ve karşı ilk gununden bu yana tin otorilesi. militan vendikacıcılar arasındakı kavgalara do8 milyon sterlin olduğu tahmin çekıngen bir tutum aldı. Işçi parlığa pabuç bırakmadığını kanıtnuştu edilıyordu. Ancak zengın grev tisi lıderı eleştırı de;>tek tutumuladı" goruşunu savunurken, lşNUM'un onemlı stratejık hadeneyımı olan NUM, grevin başnu benımserken, sol kanat onçı Partiii lıderı Kinnock hukutalanndan bırı de ışte bu şıddet lamasından yaklaşık ıkı hafta derleri ve mınık Komunist Par eylemlerı konusundaki tutumu>metın sahte bir zafer kazandığıkadar sonra Ingıltere bankalatisi ile çeşith solcu gruplar grevi nı, grevin devlete 3 mılvar sterdu. Ingıltere gıbı parlamenter rındakı hesaplarını Irlanda, baştan sona kadar destekledı. IşIıne mal olduğunu, çok daha ondemokrasi geleneğının çok koklu Luksemburg ve Belçıka'daki çi Parti'nın ana omurgasını sence anlaşmaya gidilmesi gerektıolduğu bir ulkede her anlaşmazdıkaların oluşturmasına rağmen, bankalara gızlıce transfer etmışğını soyledi lık konuşarak, tartışarak, barışçı Kinnock'un işbaşına gelmesintı Ne var kı Londra ile Dublın, bir şekilde çozulmelıydı \ok, Geçen pazar Hvde Park'takı den bu yana partı yonetımi ile Bruksel ve Luksemburg'taki >obu ılkeye uymayan olursa, hukugostende 7 0'lık bır nıne 4^ vasendika yonetimlerı arasındakı netımler arasındakı dayanışma metın elınde son derece nazık. şındakı torunu ile birlikte ilişkıler bozuldu. Partı sendika gorunumlu ve sılah taşımavan, ve AET'nın de yardımlan saye"Thatcher. ic dusman sen>in" ları siyasi olarak yönlendırmede sinde söz konusu uç kentteki ama olay olduğunua "Houliga'pankarlını u^ıyoıdu. mahkemeler Ingiliz hükumetinin ve adaletinin isteği uyannca, bankalardaki paralan dondurdu. KayTimlar Londra'dan gelip bu paralara el koydu Mali krize gıren sendikaya dunyanın dört bir yanından bağış ve yardım yağıyordu, ama yine de sajılan yuz bıni aşan grevcıyi beslemek için daha çok paraya gereksinim vardı. Scargill'in bir yardımcısırun Libya'ya g'dip Kaddafi ile goruşmesı ve Sovyet sendikalannın NUM'a bağış göndermesı sendikanın kamuovundaki itibarını sarstı. Buyuk Britanya resmi makamlarımn grevi kırma girişimlerıne son olarak şubat ayının son haftası içinde Kraliçe Hazretleri de katıldı. Kraliçe Elizabeth, 200 yaşını kutlayan "The Times" gazetesine yaptığı "tarihi ziyaret" sırasında gazetenin sanayi editöru ile madenciler grevi konusunu tartıştı. Kraliçe Elizabeth, grevin "korkunç bir şey" olduğunu söyledi. "Sanırım bir tek kişi bundan sorumlu" dedi. Böylece Thatczaaflar gösterdı. Bu durumun yanı sıra Scargill de, sendıkal mucadelenin sınırlarını aşıp, 1974'teki zaferi yıneleme sevdasına düştü ve grev ikinci ayından sonra esas olarak siyasi milıtan bir havaya büründü. Scargill, ocakların kapanmamasından çok muhafazakâr hukumetin duşurülmesınden söz etmeye başlamıştı. NUM, 1974 yılında elektrık ve ulaşım ışçılerı sendikalannın da desteği ile zamanın muhafazakâr Edvvard Heath hukumetıni devırmışti. Ancak daha sonra işbaşına gelen Işçi Partisi halkın beklentılerine yanıt veremeyınce 1979 yılındaki seçımlerde Thatcher önderliğındekı Muhafazakâr Parti buyuk bir oy çoğunluğu ile iktıdara geldı. 1979 seçimlerınde Thatcher'ı başbakanlık koltuğuna oturtan seçmenler arasında kuşkusuz onbinlerce maden işçisi de vardı. Scargill'in grevi aşırı politize etmesi, grevciler arasında "muhalifler ve hukumet yanlıları" ayrımını ortaya çıkardı. Kinnock, 1984 Blackpool kongresinde Atina karşı 80 savaş uçağı alıyor STELYO BERBERAKİS ATİNA Yunan Dışışlen ve Savunma Konseyi, Yunan Hava Kuvvetlerı'ne 80 yenı savaş uçağı alınmasını ongoren bir programı onaylarken karara, "komşu Turkiyc'den gelecek tehdillere karşı onlem alınmasını" gerekçe gösterdı. Başbakan Andreas Papandreu'nun başkanlığında toplanan konseyın (KYSE^) onayladığı karar ayrıca, Deniz Kuvvetlerı için 4 fırkateyn ve 5 çıkarma gemısinin Yunan tersanelerinde ınşa edilmesinı ve 5 eski kruvazörun de onarıhp yenilenmesını ongöruyor. Ludwig Steiner Asıl Meseie demokrasinin nasıl yerleşeceği. ÇLRAĞAN'IJV RESTORASYONU thale ANKARA (ANKA) Kultür ve Turizm Bakanı Miıkerrem Tasçıoğlu, Çırağan Sarayı restorasyonu projesıne ilişkin ihalenin bu hafta sonu ya da en geç önumüzdekı hafta başında sonuçlanacağını bıldirdi. lhaJenin buyuk olasılıkla Ingiliz Tnıst House Forte fırmasına verileceğini kaydettı. Bakan Taşçıoğlu, anılan fîrma ile kesın anlaşma sağlanabılmesi için "arazi tahsis yonetmeliğinde öngorulen koşullann" firma tarafından kabul edılmesi gerektığini belırterek, "Finna yetkililerinin yarın bugün gelmesi beklenivor. Eğer mutabakata vanrsak ihaieyi verecefiz. Öyle sanıyorura bu haftanın sonunda ya da onumuzdeki haftanın başında bu işi sonuçlandıracagız" dedı bitmeden sonuç Miki Fam, ÖzaVı davet etti ANKARA '(ANKA) Miki Fare'nın yaratıcısı Walt Disney'in kurduğu unlu eğlence şirketı Walt Disney Corporation, Efes'te Disneyland'ın bir şubesını kurmak ıstiyor. Ankara'da Ingıhzce yayımlanan turkısh Daily Nevvs gazetesıyle bır goruşme yapan şirketin bır temsılcısı, Başbakan Turgut Özal'ı, şirketin Florida eyaletindeki Orlando kentınde bulunan "Disne;»land Ouşler ÜIkesi"ne davet ederek, "Sayın Başbakan'ın ya da yuksek bir hukumet vetkilisinin gelerek, belli başlı Amerikan kuruluşlannın elbirliğivle nasıl bir eğitim ve eğlence merkezi oluşturduklannı yerinde i/lemesinde yarar görmekle>iz" dedı. Şırket yetkilısı "Eski dünyanın tam merkezinde yeralan Turkive, birçok dinin de doğduğu jerlere yakındır. Disnevlandlarda simgelenecek çok sayıda ozelliklere »ahiptir. Orneğin. bir Truva savaşı, Pers Imparatorluğu, ilk Hıristiyanlar, Fenikeliler, Bi/anslılar, Osmanlılar, Disneyiund uslubuyla yeniden caıılandınlabılır" dedı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle