Katalog

CUMHURİYET/6 HABERLER 28 ŞUBA T 1985 Içişleri Bakanı Cumhuriyetfin sorularını "CheckOjfa devam" Akbulut: Işkence abartılıyor formülleri aranıyor yanıtladı Sıkıyönetim: Cumhuriyetin ilanından bu yana sıkıyönetim sadece bizim dönemimizde ilan edilmedi. Şimdi niye bu kadar titiziik gösteriyorlar. Bunlar maksatlı. Sıkıyönetim devam etsin demiyoruz. Biz de en kısa zamanda sıkıyönetimin kalkmasından yanayız. I ş k e n c e : Münferit hadiseler oluyor, bunlar da cezalandınlıyor. Münferit hadiseler oluyor diye işkence iddialan doğrudur denemez. Kesinlikie bu iddialar dikkate alınacak boyutta değildir. ASALA: ASALA'nın bazı yeraltı örgütleriyle ilişkisi var. Ermeni terörü, kaçakçılık, eroin, silah kaçakçılığı birlikte yürüyen işler. ASALA'nın bizimkilerle ilişkisinin olması yadırgadığımız bir olay değil. P o l i s örgütü: Türk polisinin 5 yıl içinde Avrupa polisinden farkı kalmayacak. Avrupa polisinde mevcut olan bütün silahlar alınacak. Hava indirmesi için daha büyük helikopterler alacağız. yutta değildir. Zaten kapılanmızı açtık. Dışarıdan geliyorlar, hapishanelerde inceleme yapıyorlar. Kimisi gördüm Türkiye'de demokrasiye geçilmiştir diyor, kimisi tersini söylüyor. Avrupa'da bu işler objektif değerlendirilmiyor. hon giinlerde Oriy dunışması nedeniyle ASALA'nın Tiirkiye'deki bazı gizli örgıitlerie ilişkileri tartışdmaya başlandı... AKBULUT ASALA'nın bazı yeraltı örgütleriyle ilişkisi var. Ermeni terörü, kaçakçılık, eroin, silah kaçakçılığı birlikte ytiriiyen işler. Terörün içinde ASALA'nın olması ve bizimkilerle ilişkisinin olması yadırgadığımız bir olay değil. Zaten, Türkiye'deki terör olaylan münferit değil dışarıdan yönlendirilen hareketler. Yerd yönetimlere hizmet dağıkmında partizanlık yapıldığına ilişkin iddialar, sürekli >ineleniyor. Bunlan nasıl değeriendiriyorsunuz? AKBULUT Tatbikatta diyebilir misiniz, sizden olmayan şu belediyeye şu imkânları sağlamadınız, diyebilir misiniz? Tam tersine, bize gelen haberlerde partizanhğı diğer partilerden seçim kazanmış Belediye Başkanlarının yaptığı ortaya çıkıyor. Polis örgütünün en önemli eksiklikleri neler ve bu orgiitün çagdaşlaştınlması yolunda ne gibi çalışmalar yapılıyor? AKBULUT Türk polisinin beş yıl içinde Avrupa polisinden farkı kalmayacaktır. Araç gereç itibanyla lüzumlu olan şeyler alınıyor. Suç işleyen Mercedes'le kaçıyor, polisin altında Renault var, diyeceksiniz. Gerekirse bizim altımızdaki araba da Mercedes olacaktır. Yeterli derecede silahlarımız var. Evvelce polisin elinde Kırıkkale var, atıyor vuramıyor diyorlardı. Şimdi silahlarımız var. 12 bin tane 14'Iü tabanca alacağız. Araç gereç itibanyla pek noksanımız yok, ama yeterli değil. Avrupa polisinde mevcut olan bütün silahlar alınacak. Yalan makinesi üzerinde araştırma yapıhyor. Hava indirmesi yapmak üzere iki kişilik değil, daha büyük helikopterler alınacak. TÜREY KÖSE ÇEŞME İçişleri Bakanı YUdınm Akbnlut "Cumhuriyet"e verdiği demeçte "sdcıyönetimin en kısa zamanda kalkmasından vana" olduklarını belirterek, "Cumhuriyet'in ilanından sonra sıkıyönetim sadece bizim dönemimizde ilan edilmedi. Simdi niye bu kadar titiziik gösteriliyor" dedi. Işkence iddialarının gerçek dışı olduğuna ilişkin görüşlerini yineleyen Akbulut, "iddialar objektif değil, işkenceden, insan baklanndan söz edenler Bulgaristan'da diinyanın gözü önünde cereyan eden olaylara karşı sessiz kalıyoriar" diye konuştu. Akbulut aynca Türk polisinin beş yıl içinde Avrupa polisinden farkı kalmayacağını söyledi. Valiler ıkinci bölge toplantısına katı'mak üzere Çeşme'ye gelen Içişleri Bakanı Yıldınm Akbulut'a yönelttiğimiz sonılar ve yanıtlan şöyle: Tiirkiye'deki demokrasi tartışmalannda sık sık birçok ilde süuyönetim süniyor olması, sıkıyönetimİD kalktığı yerterde olağanüstü hal ilan edilmesi gündeme geliyor. Bu konudaki yaklaşımınız nedir? AKBULUT Hükümet olalı, bir buçuk yıl olmadı. lktidarı aldığımızda 64 ilde sıkıyönetim vardı. Sıkıyönetim anayasal bir müessesedir. Anayasal bir müessesenin tatbikinde ileri giderek demokrasi yoktur demek ne kadar doğrudur? Madem ki anayaşada var bir nevi hukukun tatbikidir. Tabii ki arzu edilen, bir demokraside bu fevkalade yönetim tarzına gidilmemesidir. Biz, arzu edilen sürede sıkıyönetimin kalkmasından yanayız. Cumhuriyet'in ilanından bu yana sıkıyönetim sadece bizim dönemimizde ilan edilmedi Bu dönemlerde sıkıyönetimce kimse demokrasiyi munakaşa etmiyordu. Şimdi niye bu kadar titiziik gösteriyorlar. Bunlar maksatlı. Sıkıyönetim devam etsin demiyoruz. Biz de en kısa zamanda sıkıyönetimin kalkmasından yanayız. Işkence iddialan da sürekli giuıdemde. Size göre bu iddialann gerçekiik payı nedir? AKBULUT Bu olay kesinlikle maksatlı olarak abartılıyor. Münferit hadiseler oluyor, bunlar da cezalandınlıyor. Münferit hadiseler oluyor diye işkence iddialan doğrudur denemez. Biriki kişi kanunlara uymadı diye bu genelleştirilemez. Kesinlikie bu iddialar dikkate alınacak bo Sendikalar, sözleşmesiz dönemlere ait üyelik aidatlannı toplayamıyorlar. Bu nedenle, yasanın ancak sözleşme olan işyerlerinde sözleşmeler devam ettiği için sendikalara tanıdığı işveren bordrosundan aidat kesiminin sürdürülmesi için formüller aranıyor. ŞÜKRAN KETENCİ Sendikalar sözleşmesiz dönemlere ait üyelik iddialannı toplayamıyor. Bu nedenle yasanın ancak sözleşme olan işyerlerinde sözleşmeler devam ettiği için sendikalara tanıdığı, işveren bordrosundan (checkoff ile) aidat kesiminin sürdürülmesi formülleri aranıyor. Sendikaların özel ve kamu işyerlerinin pek çoğunda işverenlerle anlaşarak, bordrodan "checkoffla aidat kesilmesi için bulabildikleri formüller, hem yasa ile çelişiyor, hem de işçi sendikalarını aidat uğruna işverenlere ge*be bırakıyor. Hâlâ kamu sektöründe de sürdürülen ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın da göz yumduğu yaygın bir uygulamaya göre, özellikle toplu sözleşmesi sona eren işyerlerinde bordrodan aidat kesimi sürdürülüyor. Bazı işyerlerinde ise, özellikle yeni yetki kesinleştikten ve toplu sCzleşme prosedürü işletilmeye başlandıktan sonra, işçilerin sendikalanna olan üyelik borçlan işveren bordrosundan kesilerek, işveren kasasında sonradan sendikaya verilmek üzere bloke ediliyor. Hukukçular her iki uygulamanın da yürürlükteki yasaya aykırı olduğu görüşündeler. Bu nedenle de bazı işverenler bu tür uygulamaları kabul etmediklerinden fıili bir çelişki doğuyor. Türklş'in hükümet zirvesınde alınan karara dayanarak hazırladığı yasa değişikliği önerisinde TYS GEREKÇELİ KARARI: Idam ve DGHFye karşı çıkmak suç dehli olamaz TYS davasmda 19 sanık hakkmda verilen beraat karannın gerekçesinde, "Yasadışı olaya kanşmayan TYS'nin yasadışı örgüte dönüştüğü hiçbir şekilde ispal edilememişür" deniliyor. tstanbul Haber Servisi Istanbul Sıkıyönetim Komutanlığı 1 Numaralı Askeri Mahkemesi'nde görülen Türkiye Yazarlar Sendikası davasmda 19 sanık hakkında verilen "beraal" karannın gerekçesinde "Yasal kunılan ve faaliyetlerini açıkça yürüten ve yasadışı bir olaya kanşmayan TYS'nin yasadışı örgüte dönüştüğü hususu hiçbir şekilde ispat edilememişür" denildi. TYS davasınm 21 Ocak 1985 tarihli karar oturumda TCY'nin 141/1. maddesi uyannca yargılanan 18, TCY'nin 142/4. maddesinden yargılanan 1 kişi hakkında beraat karan verilmişti. Duruşma Başkanı Albay Nevza< Demirer. duruşma yargıcı Saadettin Öziskender ve üye yargıç Yüzbaşı Naci Gurkan'ın imzasını taşıyan 19 sayfalık gerekçeli kararda 1 Mayıs yürüyüşlerine katılmanın suç oluşturmadığı, suç oluştursa bile TCK'nin 141/1. maddesini ihlalin delili olamayacağı belirtildi, TYS'nin DİSK, Banş Derneği, İGD ve İKD ile organik bağ ve irtibatının ispat edilemediğinin, bu örgütler hakkında davaların devam ettiğinin ve yasadışı örgüt oldukları hususunda bir kesinlik. bulunmadığının bildirildiği gerekçeli kararda "Sanıklarm TCK'nin 141, 142. maddelerine ve DGM'lere karşı çıkması hususu da TYS'nin illegal örgüte dönuştüğünün delili olamaz. TCK'nin 141 ve 142. maddesi ve DGM uzun süre Türk kamuoyunda tartışma konusu olmuş konulardır, bir fikir ve görüş meselesidir. Gerek bu görüş gerekse idam cezasına karşı çıkılması fikirieri yine yasadışı örgüt üyesi olmak veya baskaca bir suç delili olmadıgı kanaatine varılmıştır" denildi. TYS sanıklan, beraatle sonuçlanan davanın bir duruşması sırasmda. Bakaıılık önce luııııt verdi, sonra geri aldı Goodyear ve Pirelli işyerlerinde yetkili kılınan HakIş'e bağlı Öz Laspetkimtş'in toplu sözleşme prosedürünü bakanlık, itiraz bulunduğu gerekçesiyle durdurdu. YAVUZ ŞİMŞEK Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı 14 aydır toplu sözleşme bekleyen Goodyear ve Pirelli'de çalışan 1700 işçiyi önce umutlandırdı, sonra da yeniden beklemeye mahkum etti. Bakanlık bu işyerlerinde toplu sözleşme yapmak için yargı kanalı ile yetki alan Haklş'e bağlı Öz Laspetkimlş'e önce yetki belgesini verdi. Sonra da taraf işveren sendikası Kiplas'ın itirazı bulunduğu gerekçesi ile toplu sözleşme prosedürünü durdurdu. Oysa 2822 sayılı yasanın ilgili 15. maddesine göre iş mahkemesinden alınan ve Yargıtay'ca onanmış yetki kararları "kesin" nitelik taşıyor. Buna göre toplu sözleşme prosedürünün işletilmesi gerekiyor. Nitekim Bölge Çalışma Müdürlüğü'nün görüş istediği Kocaeli İş Mahkemesi, Yargıtay'ın, sendikanın yetkisini onamış olması karan karşısında, toplu sözleşme prosedürünün işletilmesi gerektiği sonucuna varmıştı. Öz Laspetkimİş mahkeme ve herhangi tedbir karan olmadan toplu sözleşme prosedürünün yazılı emir ile durdurulmasının yasaya aykırı olduğunu bildirdi. Işkolu yetkisini de Çalışma Bakanlığı istatistikleri içinde değil, yargı karan ile alan Öz Laspetkimİş eylül 1984'te iş kolu barajını aşar aşmaz, Goodyear ve Pirelli işyerlerinde yetki için Kocaeli Bölge Çalışma Müdürlüğü'ne başvurdu. Bakanlık 3 aya yaklaşan bir gecikmeden sonra sendikaya yetkisiz olduğunu bildirdi. (Yasanın 13. maddesine göre Bakanlığın 6 iş günü içinde karannı vermesi gerekiyor.) Sendikanın her iki işyeri için Kocaeli İş Mahkemelerinde Bakanlık kararlarına yaptığı itirazlar ise, sendika lehine ve iki işyeri için de "yetkili" olduğu biçiminde, aynı ay içinde karara bağlandı. Bakanlık bunun üzerine yargı kararlanna uyarak 7 Ocak 1985 tarihi itibarı ile ö z LaspetkımIş e toplu sözleşme yapmak üzere her iki işyeri için de yetki belgelerini verdi. Sendikanın her iki işyeri için işveren sendikası Kiplas'a yaptığı toplu sözleşme çağrısına ise, "yetkinin netleşmediği", gerekçesi ile yanıt verilmedi. Sendika yasa gereği işverenden çağrıya yanıt gelmeyince noter kanalı ile tebligat yapıp durumu Kocaeli Bölge Çalışma Müdürlüğü'ne bildirdi. Ancak yasanın öngördüğü 6 iş günü içinde Kiplas toplu sözleşme masasına oturulması için yer, gun, saat saptanmasına katılmadı. Bu arada iş mahkemelerinin vermiş oldukları yetki kararları 21 Ocak 1985 tarihi itibarı ile Yargıtay'ca da onandı. İşveren sendikası Kiplas ise, 22 ocak tarihi itiban ile yetki belgesinin iptali için dava açtı. Bakanlık ve Bölge Çalışma Müdürlüğü de açılan bu davayı gerekçe yaparak, toplu sözleşme çağrısına uymayan işveren uygulaması karşısında, toplu sözleşme prosedürünü işletip toplantı için yer ve gün, saat belirlemesi gerekirken, prosedürü durduran bir karar aldı. Bölgenin görüş istediği mahkemenin toplu sözleşme prosedürünun durdurulmaması gerektiği yolundaki yorumuna ve gergksAşveren sendikası Kiplas'ın açmış olduğu davada tedbir karan bulunmamasma rağmen, Bakanlığın emri ile toplu sözleşme prosedürünün durdurulmasının yasaya aykırı olduğu bildiriliyor. 1700 işçi toplu sözleşme bekliyor Mart sonuna kadar harç yatırmayan smava aknmayucak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Üniversitelerarası Kurul, mart ayı sonuna kadar öğrenim harcı yatırmayan öğrencilerin sınavlara alınmamasını kararlaştırdı. Üniversitelerarası Kurul'un dün Prof. Tank Somer'in başkanlığında yaptığı toplantıda " h a r ç " konusu ele alındı. Kurul Başkanı Prof. Somer, harç parası yatırmayan öğrencilerin yüzde 510 arasında olduğunu belirterek, "Bu oldukça diışük bir orandır" dedi. Kurulda sanat dallanndaki öğretim elamanlanna akademik unvan verilmesi konusu ise bugün görüşülecek. Bu arada toplantıya katılan YÖK Başkanı Prof. thsan Doğramacı üniversitelerde başarı oramnın geçmiş yıllara göre, "iiç misli" arttığını öne sürdü "Devrim" adı değiştirildi tZMİR, (Cumhuriyet Ege Bürosu) Bazı Ege illerinden sonra Aydın ve ilçelerinde "Devrim" adlı okullann adlan değiştirildL Milli Eğitim, Gençlik ve Spor Müdürlüğü 11 Danışma Kurulunun 3 Şubat 1985'te aldığı karar, valilik tarafından onaylanarak yürürlüğe girdi. Kapatılan Ataturk llköğretim Okulu'nun adı da "Gazipaşa Ortaokulu" biçiminde defcişti. Aydın Valüiği'nden alınan bilgiye göre, 20 Mayıs 1979 gün ve 16642 sayüı Resmi Gazete'de yayımlanan "Milli Eğitim'e bağlı her derecedeki resmi ve özel öğretim kurumlanna ad venne yönetmeliği"nin üçüncu maddesine dayanarak Milli Eğitim, Gençlik ve Spor Bakanlığı'na bağh il müdürlüğü Aydın ve ilçelerinde bulunan "Devrinı" adlı dört okulun adının değistirilmesi karannı aldı. tl müdürlüğünce alınan kararda, Aydın kent merkezinde bulunan Devrim llkokulu'nun adı, "Yahva Kemal Bevatlı", Kuyucak Devrim Ortaokulunun adı "Kuyucak Hürriyel Ortaokulu", Kuşadası Devrim llkokulu'nun adı "Çakabey İlkokulu" Nazilli Devrim llkokulu'nun adının da "Mehmet Akif Ersoy bkokulu" olarak değistirilmesi istendi. TYS'nin Nazım Hikmet ve Sabahattin Ali ile ilgili anma geceleri düzenlediğinin belirtildiği gerekçeli kararda; bu kişilerin sanatsal yönünü ilgilendiren konularda geceler düzenlemenin, S yasadışı örgüt oluşturmanın dePllrflVfll bankanm 12 şubesini 104 millili sayılamayacağı, yapılan koŞ,inUl Ul ıandlrdMan iddia ediy o n Ura do nuşmalardan ise konuşmacı kilen 12 kişinin yxırgılanmasına dün devam edildL tstanbul 6. Ağır Ceza şilerin sorumlu olacağı bildirilMahkemesi'nde dün yapılan duruşmada samklardan Mustafa Aydi. tekin ve Akif Kütük'ün tahliyelerine karar verildi, diğer sanıklarm Gerekçeli kararda avukatlar istemleri kabul edilmedi Bunun üzerine sanıklardan Eribe Simşek tarafından verilen belgelere de taskınlık yapıp olay çıkardu Sanık Şimşek hakkında zabıt tutuldu değinilerek, belgelerden TYS'nin ve mahkemeye hakaret iddiasıyla Suçüstü Savalığı'na gönderildi. faaliyetlerı kamuoyuna açık bir Fotoğrafta, Eribe Şimşek duruşma sırasmda. sendika olduğunun anlaşıldığı vurgulanarak "Yasal kurulan ve faaliyetlerini açıkça yüriiten ve yasadışı bir olaya kanşmayan TYS'nin yasadışı örgüte dönüştüğü hususu hiçbir şekilde ispat edilememiştir. Hatta sanık vekillerinin savunmalarında belirttiği üzere ıddianamede dahi ne şetstanbul Haber Servisi kilde bir faaliyet ile yasa dışı ör1402 Sayılı Sıkıyönetim Yasası ve güte dönüştüğü somut olarak Türkiye Komünist Partisi ile yan 6136 sayılı yasa uyannca 2 ile 25 açıklanmamaktadır" denildi. kuruluşlan tlerici Gençler Der yıl arasında ağır hapis cezası isneği ve llerici Kadınlar Derneği teniyor. ni Trakya bölgesinde oluşturduköte yandan aynı mahkemede ları savıyla 100 kişi hakkında îsTKP üyesi olarak Zeytinburnu tanbul Sıkıyönetim Komutanhğı Semt Komitesini oluşturdukları 1 Numaralı Askeri Mahkemesi1 savıyla 8'i tutuklu 13 kişinin yarne dava açıldı. gılanmasına başlandı. Iddianamede aralannda MarSanıklar Behzat Şenlik, Mehdin Idil ilçesi SODEP Başkanı met Yelkenci, Necip İlgiiz, DurHaber Merkezi 8. Kolordu Hasip Kaplan, Edirne İGD Baş muş Şahin, Hayri Yümaz, Duran ve Sıkıyönetim Komutanlığı Elakanı Kadir Özhan Barlas, Baba Taştan, Zekeriya Kelleci, Reşat> zığ Askeri Mahkemesi'nde yasaeski Halke\i Başkanı Cemal Avcı Kiiçükbüce, tdris İyibak, Mehdışı bölücü çete üyesi olmak ve Kırklareli SODEP Yönetim Ku met Yalçın, Halis Akyel, Tiirker devletin hâkimiyeti altındakı rulu üyeleri Hüseyin Durmaz, Selbaşı ve Bekir Özcan hakkıntopraklardan bir kısmını devlet Dursun Ergenekon ile Edirne da TKP üyesi oldukları, 1 Maidaresinden ayırmak amacıyla TÖBDER Başkanı Mehmet yıs mitinglerine katıldıklan geeylemlerde bulunmak suçlannEmin Guşa'nında bulunduğu rekçesiyle TCK'nin 141/5. maddan yargıladığı sanık İlnan Yıl4O'ı tutuklu 100 sanık hakkında desi uyarınca 5 ile 15 yıl arasındınm'ı ömür boyu ağır hapis ceTCY'nin 141/15, maddeleri ile da ağır hapis cezası isteniyor. zasına çarptınldı. de üzerinde önemle durulan konuların başında, checkoff sisteminin sözleşmeler dışı dönemlerde uygulanabilmesi istemi yer alıyor. Türklş'in istediği yasa değişikliği gerçekleşirse, yasada toplu sözleşmesi sona eren bir işyerinde yeni sözleşme bağjtlamncaya kadar geçen süre içinde de işçilerin sendikalanna olan üyelik aidat borçlan işveren bordrosundan kesilebilecek, bugün çoğunluk işyerinde fiilen sürdürülen uygulamaya yasalhk kazandınlacak. Sendikalann bir yandan üyeleri ile sıcak ilişki kuramamaları, bir yandan işçilerde sendikal sorumluluk ve bilincinin yeterli olmaması üyelik aidatlarının toplanmasını, sendikalar için çok önemli bir sorun haline sokuyor. Bu nedenle eski yasal düzenlemede sendikacılığı destekleme amacı ile yaygın kullanım alanı getirilerek tanınan checkoff hakkına yeni yasa ile getirilen sınırlama sendikaian çok güç durumda bıraktı. 2821 sayılı yasanın 6. maddesinin işçinin üyelik aidatının işçi sendikasına işveren bordrosundan kesilmesi, checkoff hakkını sadece "toplu sözleşmenin tarafı sendikanın kullanabileceği bir hak" olarak sınırlı tutması, sözleşmesiz dönemlerin aidatlarının toplanmasını sendikalar için başlıca sorun haline getirdi. Sendikalar sözleşmesiz dönemlerde, sürekli gerileyen işçi haklan nedeni ile iyice bozulan üye sendika ilişkisi içinde, üyelik aidatlannı toplayamaz konuma düştüler. Sendikalardan edinilen bilgiye göre, işçilerin kendi kendilerine üyelik aidatlanm yatırmalan, hiç denecek kadar geri bir düzey de. Sendikalara üye kazanma yarışı, yetki mücadelesi içinde ve baraj aşma gibi sorunlarla karşı karşıya iken, üyelik aidatlannı ödemeyen işçileri cezalandırma ya da zorlama aidat toplama gibi bir girişimde de bulunamıyorlar. Uygulamada ya toplanamayan üyelik aidatlan sineye çekiliyor. Yasal açıdan denetimlerde sorun çıkarabilecek, bir üyelik boşluğu sorunu da doğuyor. Ya da daha olumsuz bir çözüme gidilerek, işverenlerle anlaşma çareleri aranıyor. Yasa yorumlanarak, yasa boşluğu var kabul edilerek, sözleşmesiz dönemler için de işveren bordrosundan aidat kesilmesi formülleri bulunarak, uygulama sürdürülüyor. Böylece de işçi sendikaian, üyelerinden alamadıkları aidatlan işveren kanalı ile alabilme uğruna, işverenlere gebe ve yasa ile çelişen uygulama içine, yaygın bir biçimde düşüyorlar. Özellikle büyük sendikalar ve büyük işyerlerinde, kamu işyerleri de dahil, süren bu ulgulamaya şimdib'k Hükümet ve Bakanlık da göz >Timar bir görunümde. Yılıııaz: Basın haberle yorumu kanştırıyor ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Devlet Bakanı ve hükümet sözcüsü Mesut Yümaz, "basını baş tacı yapabileceklerini, ancak basının haberieri doğru biçimde yansıtması gerektiğini" söyledi. Bağımsız Rüştü Şardağ, Başbakan'ın Davos'ta Iran'daki rejimle ilgili görüşleri hakkında gündem dışı konuşmasını yanıtladı. Şardağ, daha önce Meclis'te Başbakanın bu konuşmasını eleştirmiş, Yılmaz da kendisine yanıt vermişti. Bu yanıttan tatmin olmayan Şardağ dün aynı konuda bir gündem dışı konuşma daha yaptı. Şardağ, Yılmaz'ı "genç bir politikacı" biçiminde niteleyerek "daha pişeceğini" söyledi. Kursuye gelen Yılmaz, Şardağ'ın gazete kupürlerini örnek gostererek konuşmasına karşı çıktığını, ancak gazetelerdeki bazı haberlerin doğru olmadığını öne sürdü. Yılmaz, şöyle dedi: "Basınla aramızdaki ilişkilerde problemler vardır, biz basın,haberle yorumu birbirine kanştırmamalıdır, diyoruz. Ancak bu >apılmıyor. Basın herşeyden önce haberin doğruluğu konusunda titiz olması gerekir. Bizi en çok eleştiren yorumlara da saygılıyız. Ancak öncelikle haber doğru olmahdır. Haber farklı, yorum farklı şeydir. Basın tiraj kaybına neden anyorsa, en önemli nedenlerden biri budur. Aslında bu bizim değil, basının kendi sorunudur." İGD ve İKD üyesi 100 kişi için dava Bölücü çete üyesine ömür boyu hapis SEVKvcİBAKE Muşavirlik«Eğitim«Araştırma A.Ş. Müşavirliğini yaptığımız; Yurt içinde ve yurt dışında şirketleri olan, ülkemizin onde gelen holdinglerinden birine bağlı büyük bir kuruluşun yönetim merkezinde görevlendirilmek üzere: üst diizey yönetici aranmaktadır. Kuruluşun mamul ve pazarınm geliştirilmesi için alternatif fıkirler üretebilecek, mevcut veya yeni ortaya çıkacak projeleri kendi insiyatifi ile yürütebilecek, pazarlama yönü ağır olmak üzere bir üst düzey yöneticisine yetecek derecede finansman, personel yönetimi ve sar.ayi işletmeciliği konularında deneyimli: • Üniversite veya yüksek okul mezunu • İyi derecede İngilizce bilen • Azami 40 yaşında askerliğini yapmış adaylarm fotoğraflı bir mektupla veya şahsen aşağıda verilen adrese veya telefonlara baş\xırmalarım rica ederiz. Başvurular gizli tutulacak ve cevaplandırıbcaktır. BİLGİSAYARCA "ÇAĞIMIZIN ORTAK DİLİ" T.C. Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı ÖZEL PetrolIş Danıştayh başvurdu İşSendika Servisr Petrollş Sendikası Koruma Tarım İlaçlarının İstanbul Kartal ile Derince1 de kurulu fabrikalarındaki grev kararlarını erteleyen Bakanlar Kurulu karannın kaldırılması için Danıştay'a başvurdu. Petrollş'in başvurusunda grevin amacı üzerinde duruldu. Grevin amacının işvereni toplu pazarlık masasına oturtmak olduğuna işaret edilerek. hükumetin tasarrufunun genel sağlığı korumak değil, işverenin kârını korumaya yönelik olduğu öne sürüldü. KUPUR DCRLEME MERKEZİ 15. YIL HER KONUDA KUPOR ARSİVİ • NORMAL < KODLUFİHRİSTLİ • KOOLU • FİŞÜKARTOTEKS AR$İV «RAYINI2 GENIS 6II.GI VERELIM YUZLERd YAVINI TARAYAMAZS1NIZ. ASONE OLUNUZ BIZ SIZIN iÇtN TADAYN>AR$IVLEreLIM CUKLUK ELINI20EOLSUN İLÖU ItL^UflLtH • İHALEİLANLARINI • SATINALMA İLANLARINI HERGUN H A K R VEPELIM BİLCİSAYAR KURSU SUNAR: BASIC PROCRAMLAMA DİLİ KURSLARI 11 Martta baştayan 1 ay süreli (3640 saat) özel tarifeli * uygulama Her öğrendye özel bir bilgisayar Bllgissyar başında uygulamalı program 10 kişilik sınıflar Paket programlann tanıtımı UysvtanoccHı bwrsönl Indirlm programımızın ovnntıları İçin lütfan •*kr«t»rllğlmlze başvurunuz ADRES BüyükdereCad. Yonca Apt. 1 5 1 2 1 B Blok Zincirlikuyu • istanbul TEL: 167 44 1819 167 05 13 SırtseMlar Cmd., Sofrncı Sok. 7 Tıktkn • j 43 63 54 |41| U 71 10 » »J l