19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/8 Ozetle HABERLER TUrkiyeArnavutluk Kültür Bilim Programı TürkiytArnavutluk Kültürel ve BBbnsel Değişim Programı yarm Ankara'da imzalanacak. 1986 I9S8 dönemi için yenilenen anlapnayt, Dtştşleri Bakanhğt Kültür ifUri Genel Müdür Yardımctsı elçi Ergun Sav ile Arnavuthık Yabancı Ülkelerle ÎUşkiler Komitesi Baskanı Jorgo Melica imzalayacaklar. Programda, kültür, sanat, bilim, eğitim, spor aumlarmda isbirUğintn getistirilmesi, bu amaçla öğretim üyesi, btttm adanu, araştumaa, eğittm uvtuaa değişimi öngörülüyor. "Deniz insanı" değiliz Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Erol tzdar'a göre, "Ülkenin yüzölçümiinden fazla deniz tabanına sahip olmamıza karşın, buradaki su ürünleri ve maden kaynaklarından habersiziz." İZMİR. (Cumhuriyet Ege Bürosn) Uç yanı denizlerle çevreli olan Türkiye'de insanlann "deniz insaoı" olmadıfcı, deniz* lerde araştırma yapılmadığı için buralardaki su urünleri ve maden kaynaklanndan habersiz yaşadıfamız bildirildi. Dokuz Eylül Universitesi Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Eroltzdar, "Birlki pelPAPA SUtKASTl DAVASI rol soada)ı ıtapnât Mr nrtık gösterilemiyor. Deniz Ubanına ait araştınnalar yok. Biz Bodrntnda petrote OifkİB izlere rastiadık. Arkan gelmedl" dedi. Bir yanmada olan Türkiye'de insanlann denize sırtmı döndügü, denizi kullanma bilinci olmadığı belirtildi. Mimar Naznn özbaş, insan deniz ilişkileri üzerine şunlan soyledi: "Firiksel şartlann çok nygnn oldnğu bir ortamda va?adıgnnız içla sırtımızı denize dönmiişfiz. Sanki o denizier blrim d e p . Karadeniz'de bdyle degil. Toprak insanlan doyannayınca, insan denize açılmış. Halbukl zor bir deniz. Mannaris'te bakıyorsunnz, teknetefde çalışanlann çogunhığa Marmarisli degfl, tç.ve Dogu Anadolu'dan gelmiş. Izmir'de yaşıyonız, kıyıyla bUe Ugimiz yok." Deniz Bilimleri ve Teknoloji Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Erol İzdar da Türkiye'nin henüz deniz tabanındaki ekonomik varuklan ortaya çıkarabilecek düzeyde olmadığına işaret ederek şöyle konuştu: "Teknoloji knllandıkça, insanıı alaşabllecefi yerler artıyor. Bngtn teknoloji olarak insanoglu, 500 metre derinlige kadar oun verlerde petrol kuynlan açabilir, on yü öace bn 100 metreydi. 5 bin metre derinlikten maden çıkanlabillr. Tiirkiye ise henüı bu konularda kendi teknolojisi söz konusu olmadığı gibi, bn teknolojiyie deniz tabanındaki ekonomik varlıklann ortaya çıkanlması da söz konusu degll. Sınırlı bir iki petrol sondajı dışında bir vartak gösterilralyor." Deniz tabanma ilişkin araştırmalar yapılmadığına değinen Prof. Dr. İzdar sözlerini şöyle sürdürdü: "Üç tarafı denizlerk çevrfli bir ulkenin deniz tabanı De Dgfli kaynaklan, ekonomik olanaklan söz konusu edilirse, 1 milyon metrekarenin üzerindedir. Bu Türkiyeden bfiyük bir alan, ülkenin ytizölçümünden daha bayük deniz tabanı alanlanna sahibiz. Aynca uluslararası sularda da deniz tabanma ait zengiaUkler konusunda güçbirliğl yapılabilecek ülkeler bulunabilir. Oysa bu kaynaklardan yararlanabilme konusunda çok yetersiziz." Prof. İzdar, enstitünün araşörma gemisi FCPiri Reis'in calışmalan sırasında Bodrum'da petrol izlerine rastlandığım belinerek, "Kirlilik incriemesi sırasında normal petrol arüğı dısında deniz tabanmdan ynkanda petrole rastlandı. Orada kaldı. Biz sondaj yapamayız. Aramak bizim görevimiz degil. Bunn MTA rapacak" dedi. 8 KASIM 1985 MUŞERREF HEKİMOGIJU A]\KARA,,.ANKA Bîraz Açılalım... 1986 gençtik faatiyetleri Aşı kampanyasına katıhm yüksek I9S6 yüt içmde MM Eğitim Bakanhğı çahsmalan kapsammda gençük faattyetlerine toplam 200 bin kifinin katüması planlandu 1986 yıh için 23 yerde gençUk kampt açüarak bunlardan 17 bin gencin yararlanması hedefleniyor. 67 ilde yaptlaeak halk oyunlan yansmalartna 150 bin, satnmç yansmalartna da 15 bin ROMA (AP) Italya'mn gencin katümast bekleniyor. başkenti Roma'da devam eden Papa II. Jeaa Paul'e suikast girişimi davasının önceki günkü duruşmasında, Avusturyalı silah satıcısı Otto Ttataer'in yalan ifade verdiği gerekçesiyle tutuklanması istendi. Otto Tintner, Papa'ya suikast Hafter Merked Kocacgirişimi davasmda ifade verirken fi'nin Gebze Üçcsi Kirazbyayönce suikast girişiminin yapıldıla mevkiinde meydana gelen ğı silahı kime sattığını hatıriamatrafik kazasında ayıu ai!ed«n dığını, daha sonra silah kendisi4 Iriji öklü, 1 kişi ağır yarane gösterildiğinde ise silahı tanıItadı. madığını ve kendisinin satmadıKocaeli'den lstanbul'a gh> ğını. öne sürdü. 75 yaşındaki mekte olan Osman Bfhü'in Tintner'in, mahkemede hazır bulrauaadığı 41 EC 147 plakah lunan sanıklardan hiçbirini tanıkamyon, karşı yönden gelen madığını da söylemesi üzerine ve Fertta YeJer'in yönettiği Savcı Antonio Marini sinirleneU K 6689 plakah otomobflrek: "Buraya valnızca yalan aftyk çarpıştı. Kazada Yeter ailemeye getmişsin. Yalandan başksindcn Zekertya, ömer, ka bir şey soylemlyorsun" diye Mekmet ve Saadet öMü. Agrr bağırdı. Marini, Tintner'in tuyaralanan Nazife Yeter îzmit tuklanmasını da mahkeme basSSK. Hastanesi'ne kakhnleh. kanhğından talep etti. tstanbul'da çevre yolunda 34 KD 413 plakah kamyonur piakası belirlenemeyen bir motosikletk carpışraası sonucu Flkri Sarmman yaşamıaı yinrdi. Bebek Aşiyan sahil yolunda da elektrik direfeiae çarpan 34 ZD 506 plakah otomobilde bulunan SeBRÜKSEL, (Cumhuriyet) atia B e £ öidü, Sevto Etoea, Ermeni Liberal Partisi Ikinci tsenB SofnotİH ve Hassa Baskanı ve Lübnan vatandaşı Sofaefhı ajır yaralandılar. Nubar Nohutçuyan eroin kaçakçıhğı yaptığı gerekçesiyle 21 kasımdan itibaren Bruksel'de yargılanacak. . c t" Nohutçuyan bu yaz başmda HnJUmdtrumif Aşı Kampanyaotomobilinde bir kilo eroinle st'nm ikindsine katıhm oranımn Brüksel polisi tarafından yakayüzde 60h buldugu açtUandu hlanrruşo. Bu operasyon sırasında, tanbul Valisi Nevzat Ayaz, 645 soyadlan Onay ve Somer olan iki sabit ap istasyonu ve 749 ekiple Türk vatandaşı da gözaltına ahnsürdürüUn kampanyada aşılart mış, ancak daha sonra serbest bıyapümami4 278 bin 331 çocuğun rakılmışlardı. aftlanmasının hedef alındığtnı Suçsuz olduğunu iddia eden beMrttL Ayaz, kızamık asısında Ermeni asıllı Lübnanh poütika221 bin 832 çocukla yüzde 107 cı yapılan sorgulamada bir prooranmda başanya ulasüdıfuu vokasyona kurban gittiğini besöytedi. lirtmişti. Nohutçuyan'ın arabasında bulunan eroinin ancak yüzde 5'inin saf eroin olduğu, geri kalan yüzde 95'inin ise zaSamsun'un Bafra üçesinde sü rarsız bir pudra olduğu da laborekükapı züini çalarak kendisi ratuvar incelemelerinde anlaşılnl rahatsız eden kornşusunu bı mıştı. Nubar Nohutçuyan'ın duruşçaklayarak öldüren Mahmut Akkurt yakalandj. Gaztpaja mahal masında, Belçika'nın Lübnan lesinde daha önce de kaptsau çaBüyükelçisi, Beynıt savcısı ve larak kaçan 18 yaşmdaki Hakan Lübnan İçisleri Bakam kefil olaKaygusuz 'u yakalayan Mahmut rak savunma koltuğuna oturaAkkurt, Kaygusuz'u dövtnek iscaklar. terken yarduna gelen iki kişiye daha bıçakla saldtrdı. Olayda Hakan Kaygusuz öldü, Atilla Kaygusuz ve Sancar Kaygusuz da ağır yaralandı. Savcı Marini, silah satıcısı Tintner'in tutuklanmasuıı istedi Otomobü ile kamyon çarpıştı: 4 öltt Küçümen için yürütmeyi durdurma karan verildi 1402 sayılı Sıkıyönetim Yasası uyannca Şehir Tiyatrolan'ndaki görevine son verilmis olan Küçümen, "Karan belediyeye göndereceğiz" dedi. Banş Derneği tutuklulanna ziyaret ^ S L K B E S i resmi temsilcisi Gerd E. Hoffmannhn, Banş Demeği davası tutuklulan ve aynı zamanda PEN Kulübü üyeleri olan Ali Sirmen, Ali Taygun ve Hüseyin Bas'ı ziyaret istemleri kabul edilmedi. TÜYAP Kitap Fuannm çağnlısı olarak ülkemizde bulunan Alman yazar Angelika Mechtel ve Alman PEN Kulübü Saymanı Gerd E. Hoffmann, dün Bayrampasa Ceza ve Tittukevine eiderek FranSK ve Fln PEN Kulübü üyesi gazetemiz yazarı A li Sirmen, A BD ve tngiliz PEN Kulübü üyesi tiyatro yönetmeni Ali Taygun ile Fransıt PEN Kulübü üyesi gazeteci Hüseyin Bas'ı ziyaret etmek istediler. Cezaevi savcısı ile görüşen Mechtel ve Hoffmann'a "formaüteUrin yerine getirilmemis" olması nedeniyle ziyaret izni verilmedl Ermeni asılb Lübnanlu eroin yargılanacak Hicabi Koçyiğit dosyusı MHP davasına katıldı Daha önce açıklamalanyla "MHP ve yan kuruluşları davasının seyrini yanlış yola sevketmek suçundan" mahkum olan Koçyiğit hakkındaki karar, Askeri Yargıtay tarafından bozuldu. ANKARA, (ANKA) Kapatüan MHP'nin Genel Baskanı AlpaslaD Tnrke; ile parti yöneticileri ve anarşik olaylara karışan ülkücülerin yargılandığı "MHP ve Yan Kuruhtslan Davası"na bugün devam edildi. Hicabi Koçyigİt hakkında dava dosyası MHP davası ile büieştirildi. 4. Kolordu Komutanlıgı (1) Numaralı Askeri Mahkemesi'nde görülen davanın bugünkü duruşmasmda, mahkeme Hicabi Koçyiğit hakkındaki dava dosyasımn Askeri Yargıuy'ın karan üzerine dava dosyasına eklendiğini açıkladı. Birleştirme karanmn açıklanması üzerine, samk avukatlarından Şerafettin Yılmaz, Hicabi Koçyiğit'in sorgusunun mahkemede sanıklar huzurunda yapıhnasım ve samklar tarafından kendisine soru yöneltilmesini "davanın aydınlanması'1 için gerekli gördüklerini söyledi. Askeri mahkeme daha sonra MHP davasmda sürpriz gelişme aldığı ara karannda, Hicabi Koçyiğit'in sorgusunun sanıklar huzurunda yapılmasının daha sonra düşünülmesine, tahliye istemleri ve MHP davası ile MİSK yöneticileri hakkındaki davanın birleştirilmesinin ise reddine karar verildiğini açıkladı. Şaka, cinayete yol açtı 13 sanıklı Ceial Bayar Müzesi soygunu Bursa'ntn Gtmlik ilçesine bağlı Umurbey köyünde bulunan Ce1*1 Bayar Vakfi Müzesinin soytuman ve müzedeki kıymetti ejyalann çahnması olaytyia ügili odarak 14 kişi gözalttna atauh. Umurbey'deki Vakrf Müzesi'nde, CtU Bayar'ın Cumhurbaskanagjyapttğı dönemde, birçok ülktyönetküerinmhediyeettitialtm, gömüs, ptrianta, zümrüt kapa esyalar 0e el yazmast kuapImr bulunuyordu. Yetkililer, Uk UspttUre göre 30 parça altın, piiadn ve zümrüt kapa esyanın göturüutüğünü, sorufturmanm genifletilerek sürdurüldüğünü bildjrdüer. Konya 'da iki ay içinde 18 otomobüisoyarak teyplerinialan sabıkalt hırsız Mahmut Öztürk, "Teyp çalmak benim işim. Benim için ayn bir zevk" dedi. Yapuan sorgulaması sırasında bir tsyerinden 2 mttyon 800 bin lirahk çek çaldığı da saptanan Mahmut öztürk, "işim iyiydi, yakatanmasaydım daha iyi bir hayahm olacakn" şeklinde konuftu. "Teyp çalmak ayrı bir zevk DİYARBAKIR, (Cumhariyet) Yasadışı bölücü PKK Ceylanpınar grubu davası, 7. Kolordu ve Sıkıyönetim Komutanhğı Diyarbakır Askeri Mahkemesi'nde karara bağlandı. Aynı mahkemede PKK Mardin grubu "slogancılar" sanıkları davası ise karar aşamasına geldi. PKK Ceylanpınar grubu ek davası duruşmasının dünkü oturumunda, mahkeme heyeti, hakkında TCK'nin 125. maddesi uyannca idam cezası istenen Keleş Kara adlı sanığı mahkeme sırasındaki ikrarından ötürü, ömür boyu hapis cezasına çarptırdı. Hüseyin Dhan adlı samk da bölücü çetenin mensuplanna yardım ve yatakhk etmek suçundan 3 yıl ağır hapis cezasına mahkum edildi. Tutuksuz olarak yargılanan Abdiilkerim Kılıç, Fertnan Emen ve Aziz tlhan beraat etti. Sıkıyönetim Komutanlıgı 2 Numaralı Askeri Mahkemesi'nde gorüimekte olan ve bir sttre önce karara bagJanan PKK Mardin grubu davasmda mahkeme heyetinin sanıklaria ilgili karan açıklamasından sonra 13 sanıgın slogan söylemeleri üzerine açtian davada son savunmalar yapılırken, Naif Kurt adlı samk, "Eskiden var olan, devlete karşı daşmanlıgım hâlâ tazedir" biçiminde konuştu. Askeri Savcı, sanıkların 6 ila 8 yıl arasında değişen hapis cezalanna çarptınlmalannı istiyor. Duruşma, karar için bugüne ertelendi. slog. jan davası karara kaldı tSKENDERUN, (Cumhuriyet) İskendeıun Belediyesi'ndeki otobüs bileti basımından kaynaklanan 100 milyon liraUk yolsuzlukla ügili soruşturma sürdürülürken, olaya adı karışan Belediye Başkan Yardımcıs) Memdub Koç ile birlikte 6 kişi tutuklandı. Bitetleri basan matbaamn sorumlulan sabverildi. Soruşturmanın surdürüldüğü savcıîıkta ifade veren bazı yet kililer, olayın 1983 yılından bu yana süregeldiğini, fakat gerekli araştırma yapılmadığı için bugüne dek yolsuzluğun saptanamadığını söylediler. Mükerrer bilet basımmın yapıldığı 1983 yıhnda belediye başkanlığı görevini şimdi Antakya Beiediye Baskanı oîan Mahmut Alpagot'un yiırütmekte olduğunu. 12 Eylül Harekâü'ndan sonra Erden Ünlüçetlnkaya'> nm vekâlet ettiğini ve 25 Mart secimlerinde Abdülkadtr Kocabaş'm secildiğini bildiren yetkililer. görev değişiklikleri nedeniyle olaym üstürıe yeterince gidilememiş oiabileceğini sandıklarım belirttiler. Yapılan ilk sorgulama sonunda biletlerin basıldığ» matbaanın sahipieri Refik Kireççl, Nuri Buldu ve Ali Güldür, biletlerin yanhş basımımn numaratör hatasından kaynaklandığını söylediler ve sahverildiler. Yolsuzluğun kesin miktanmn 100 milyon lirayı aşabilecefinin ileri sürüldüğü soruşturma sırasında Belediye Başkan Yardımcısı Memduh Koç ile birlikte Naşit Özyürek, Cemal Cisgöz, Mszaf fer Ergöden, Ahtnet Ofnzhan, Şemsettin Yantk, Osman Bohikbaşı tutuklandılar. 7 kîşi tutııklandı Iskenderun 'da biiet yolsuzluğu HİCABt KOÇYİGİT KİMDİR? Hicabi Koçyiğit, hakkında (1) Numaralı Askeri Mahkeme'ce açılan davada verdiği ifadelerinde MHP davasının belgelerinin bazı MİTCHP ve emniyet mensuplannca asılsız ve sahte olarak hazırlandığım, MHP içinde bir MİT ajanı olarak yer aldığını ve Ülkücülerle birlikte birtakım eylemlere katıldığını ileri sürmüştü. Koçyiğit, önceleri Akıncüar ve MSP mensuplan ile iliski içerisine girdiğini, daha sonra ise MHP ve ülkücülerle birlikte olduğunu ancak onlardan gelen yardımın durması üzerine MHP aleyhine MlTe bilgi verdiğini söylemişti. llginç açıklamalarını dava boyunca sürdüren Hicabi Koçyiğit, dönemin İçisleri Bakam, Emniyet Müdürü, bazı MİT mensuplan ile de ilişki içinde olduğunu ve Aydınlık Gazetesi'ne bazı belgeleri verdiğini de iddia etmişti. Askeri mahkeme, yapılan yargılama sonucunda Hicabi Koçyiğit'in açıklamalannı "devam etmekte olan MHP ve Yan Kunıloslan Davasının seyrini yanlış yola sevk etmek olarak değerlendirmis" ve toplam 5 yıl f ay 15 gün hapis cezasına mahkum etmişti. Mahkemenin bu karannı Askeri Yargıtay bozdu. Mahkeme eski karannda direndi. Bunun üzerine Yargıtay, Hicabi Koçyiğit hakkında "bu saçtaıu tahkiki ve subutu açısuıdaıı MHP davaa i e birteştirilerek soauca vanimasına" karar verdi. Bir aUeden üç kişiyi öldüren baba ve oğula ömür boyu hapis İüç kişiyi öldüren Kazım Çevik ve oğlunu "vur vur" diye cinayete azmettiren Durmuş Çevik'in ömür boyu hapis ve cezaları süresince de yasal kısıthlık altında bulundurulmalarına karar verildi. ANKARA, (Combariyet Büroso) "Ev taşlama" nedeniyle çıkan tartışma, 5 yıl sonra Kfizım Çevik ve babası Durmuş Çerik'e "müebbet hapis" cezası getirdi. Taıuklardan birinin, Kâzım Çevik'in, " Adam vurması, tavuk vurmasından kolay oluyor" diye söylendiğini anlatmasından sonra Çevik ailesinden iki erkek, ömür boyu hapis cezasına çarptınldı. Ali Osman Demir'in evine gelerek, "Siz bizim evi tasladınız" diyerek çıkanlan tartışma sonucunda Ali Osman Demir ile oğlu Hasan Demir ve kansı Ayşe Demir'i av tüfeğiyle öldüren Kâzım Çevik'in duruşması " 5 yıl" sonra karara bağlandı'. Yenimahalle Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, Uç kişiyi öldüren Kâzım Çevik, ömür boyu hapis cezası ile cezalandırüırken, baba Durmuş Çevik ise, oğlunu "Vur vnr" diye cinayeti işlemeye azmettirmekten suçlu bulunarak ömür boyu hapis cezasına çarptınldı. Baba oğulun, cezaları süresince de yasa! kısıthlık altında bulundurulmalarına karar verildi. Kâzım Çevik'in tüfeğinden çıkan kurşunlar sonucunda ölen Hasan Demir'in kansı Satı Demir cinayeti anlatırken, "Bizim evi siz tasladınız diye biıe gelen Durmuş Çevik ve oglu, kocami, kayınbabamı ye kaynanamı öldttrdiiler" dedi. Satı Demir, aynca vurulan kocasının, "Ben öHiyonun, Ankara'ya yetiştirin" diye bağırdığı sırada Durmuş Çevik'in, oğlu Kâzım'a "Vnr vnr" dediğini, Kâzım Çevik'in bu sözlerden sonra yaralı oğlunun yanına koşan Ayşe Demir'e de ateş ederek öldürdüğünü anlattı. Satı Demir, Kâzım Çevik'in ateş ederken, "Adam vurması tavuk vnrmasından kolay oluyor" diye söylendiğini de ifade etti. Tamklardan Nflafer Demir de, Durmuş Çevik'in, oğlu Kâzım'ı "Vur vur" diye cinayet işlemeye kışkırttığını yineleyerek, üç kişinin ölümüne neden olan cinayetin, "ev taşlama" gerekçesinden kaynaklandığını söyledi. tstanbul Haber Servisi tstanbul Belediyesi Şehir Tiyatrolan'ndan 1402 sayüı Sıkıyönetim Yasası uyannca görevlerine son verilen, ancak bir süre önce tstanbul 1. Ordu ve Sıkıyönetim Komutanhğı'nca aklandıklan halde eski işlerine geri alınmayan sanatçılar, İstanbul ldare Mahkemesi'ne başvurdular. Başvuru üzerine 3. ldare Mahkemesi sanatçı ve yönetmen Zihni Kfiçümen için yürütmeyi durdurma karan verdi. İstanbul Belediyesi Şehir Tiyatrolan'nın 30 sanatçısının işine 1402 sayılı Sıkıyönetim yasası uyannca son verilmişti. Ancak bir süre önce 1. Ordu ve Sıkıyönetim Komutanlığı'nca sanatçılar aklanmış ve işlerine geri dönebilecekleri bildirilmişti. Görevlerine dönmek üzere Şehir Tiyatrosu Müdürlüğü'ne başvuran sanatçılara tstanbul Belediyesi Personel Mudürlüğü'nce "personete ibtiyaç butunnuıdıgj" gerekçesiyle ret yanıtı verilmişti. Bunun üzerine sanatçılar adına Avukat Burhan ve Orhan Apaydın, tstanbul ldare Mahkemesine başvurarak yürütmenin durdurulması karan verilmesini istediler. İstanbul 3. tdare Mahkemesinin karannda şöyle denildi: "Bir yasa hükmiıne dayanan yetki sonucu hak yitirici bir niteleme ile yargı yollannm da kapalı olduğu bir durnmda çalışma hakkı ortadan kaldtnlarak görevine son verilen kişDer için, sonraki bir yasanın verdiği yetkiye dayanılarak aynı organca bu nitelemenin kaldınlması halinde göreve dönrae hakkının dogacağı, hak kavramının öziinü oluşturur. Göreve son vermeyi gerektiren sıkıyönetim komutanlıgı nitelemesinin varlığında, idarenin gösterdiği çabukluk ve duyarhlığın, bu nitelemenin aynı komutanlıkça kaldırdması durumunda da gösterilmesi, hak kaybettiren ve hak kazandıran yasa hükumlerinin aynı ölçiitlerİe uygulanması hukukun temel ilkesidir." Konuyla ügili bir açıklama yapan Zihni Küçümen, "Haklılıgımız bir defa daha meydana çıktı. Şimdi Belediye ve Şehir Tiyatrolan yöneridlerinin ne gibi tavır takınacaklan sanat çevrelerinde merakla bekleniyor. Yüriitmeyi durdurma karannı bir tebligaüa belediye Ugililerine gönderecefciz" dedi. Kararın henüz kendilerine ulaşmadığını bildiren İstanbul Anakent Belediye Baskanı Bedrettin Dalan ise, "Eğer bu şekilde bir karar varsa, karara karşı yasalann bize tanıdığı haklan knüanınz. Bundan sonra mahkemenin karan neyse uyarız. Mahkeme karartanna saygılıyu" şeklinde konuştu. SHP'yi güzel bir olay diye kutladı, büyük çoğunluk. inanılmaz bir olayı yaşamanın sevincini duydu. Siyasal alışkanlıklara ters düşen bir olaya inanmak kolay de^il belki de, tepedeki buluşmaya kuşkuyla bakıldı önceleri, böyle bir özveriyi yadırgayanlar oldu, Erdal İnönüAydın Gürkan dialoğunun kopmasını bekleyenlet. Ama olayı yaşadık.. Üstelik sadeliğin görkemiyle... Şu günlerde Erdal inonü'nün kulakları çok çınlamalı, değişik çevrelerde adı geçiyor durmadan. SODEP başkanlığı döneminde hiç yanlış yapmadı, en küçük açık vermedi, bir de acemilikten söz etti, diyoriar. Usta geçinen politikacıları anımsıyorlar. Pembe Köşk'ün sofrasında politika konuşuimazmış, ama inönü'nün oğlunda o köşkün birikimi var, diyoriar. Köşkün birikimini tartışıyortar, Kurtuluş Savaşımız, Cumhuriyetin kuruluşu, Lozan, Atatürk ilkeleri, çağdaş bir toplum düzeyine varmak için verilen savaş diye özetlenıyor o birikim. SHP'ye bu birikim doğrultusunda bakmak gerekiyor. 1985 yılında böyle bir olay başka tür yaşanamaz. Erdal inönü ve Aydın Gürkan tarihsel bir gorevin bılincini içtenlikte hissettiler. Darboğazlan aşmak, demokrasi yolunda ilerlemek için kesin karar verdiler, eşi görülmemiş bir özveriyle bu karan uyguladılar. Demokrasiye geçiş sürecinde umutlu bir aşama bu. Bu umudu yeşertmek, kökleştirmek dönemi başlıyor şimdi. Kolay bir dönem degil, ama kararlı bir politikayla aşılabilir. Bu yaztyi hazıriarken, SHP'nin yönetici kadrosu otuşmadı henüz. Siz okurken seçimler bitmiş, herkes görevine başlamış olacak. Doğrusu kalbim çarpıyor, tepedeki özveri nasıl bir ürün verecek, dallanacak çiçeklenecek mi, partililer ne ölçude katkıda bulunacaklar o özveriye? Yalnız yönetimde görev alanlar için değil, tüm SHP'liler için geçerli bu özveri sorunu. Kimler bencilliğe gömülecek, kimler özünü aşarak bütün içinde erimeyi göze alabilecek ve bu özveriyi tepedekiler kadar kolay ve sade yapabilecek? Eski bir politikacı, yılların deneyi ve birikimi ile şöyle dedi: Birteşme değil, butünleşme önemli, SODEP de, Halkçı Parti de partilerine özgü koşullardan kaynaklanan dengeler içindeydi şimdlye kadar. O dengeyi korumak, çok yanlış olur. Doğrusu, k) içe yaşayarak SHP'nin dengesini kurmak, senin deyiminle yeni bir orkestra oluşturmak. Sonra sordu: Zeytinyağı ile suyu aynı kaba koyunca birbirine kanşır, bütunksşir mi? Oysa butunleşmek gerekiyor. SHP'nin öyküsü bu bütünleşmeyie başlayacak kuşkusuz. Toplumdaki beklentilere ancak o zaman yanıt verilebilir. Çünkü özür kalmadı artık. Özal hükürnetine karşı güçlü bir muhalefetin yokluğundan sızlananlar, Halkçı Parti'ye tabanını yitirmiş bir parti gözüyle bakıyorlardı şimdıye kadar. SODEP'İ de pariamentoda sözcüsü olmadığı için soluğunu duyuramayan bir siyasal kuruluş diye düşt nüyortardı. Şimdi durum değişti SHP'nin tabanı da var, pariamentoda sözcüleri de. Hodri meydan!.. SHP'nin bir iktidar seçeneği olduğunu hızla kanrtlamak kaçınılmaz bir görev artık. Kolları sıvamak gerekiyor, soluğunu duyurmak, yalnız umut veren değil, inandıran, güvendiren bir politika üretmek gerekiyor. Çünkü yaşayarak öğrendik, bir siyasal kuruluş sloganlarla iktidara gelebiliyor, ama devlet yönetmeye, iktidar olmaya yetmiyor o sloganlar. Yakın tarihimizi anımsayıverelim... SHP sosyal demokrat bir parti değil, sol kanadın, emeğin, alınterinin gerçek savunucusu olamaz diye yapılan eleştiriler, yargılar da çok erken, biraz da tutarsız doğrusu... Sol sloganlarta iktidara gelenleri de gördük değil mi? Bir gecede nice milyonerler türedi o iktidar döneminde. Kimi yasalar nasıl ertelendi, örneğin yabancı bir bankanın ulusallaşması nasıl önlendi? Şimdi aynı kişiler, yeniden sahneye çıkar, havayı ekşltmeye ya da yapay rüzgârlar estirmeye kalkarlarsa, inandırıcı olabilirler mi hiç? öyte kişilere de biraz özveri yakışmaz mı acaba? Erdal İnönü düzeyine varamasaiar da, özlerini biraz aşmaları beklenir bence... SHP'yi bir butünleşme olayı diye görmek öziemi var toplumda. Bu butünleşme de özveri ile gerçekleşir her şeyden önce. Belli görevlere belli hesaplar dışında gelerek, önyargılardan, kişisel kaygılardan sıynlarak. • * • Karşımda Avni Arbaş'ın bir sandalı var, maviyeşil bir denizde sonsuzluğa açılır gibi. Seyrederken içim aydınlanır, özgürlüğü hissederim derinden. Açık denizlere uzandığımı düşlerim.. Okurlarım bilir, düş kurmaktan hoşlanınm her zaman. SHP'yi Arbaş'ın sandalına benzetiyorum. icindekıler güzel bir yol alsın istiyorum, iyi kürek çekerek darboğazları aşacaklarına inanıyorum. Ancak kürekleri dikkatle çekmek gerek. Tek kürekle, ya da ters yönde kürek kullanarak yol alınamaz, oysa ortak bir özlemimiz var. Biraz açılalım, soluk alalım, kapalı denizlerde hayli bunaldık... ELEMAN ARANIYOR YöneÜd Mühendis Şırketımızin yapı ışlerinin planlanması ve kontrolunde genel mudure yardımcı olacak deneyımli ınşaat muhendısi Şantiye ve Büro Mühendisleri Şantıyelerımizde ve merkez burolanmızda çalışacak, askerliğini yapmış, İngilizce veya Almanca dtllennden birinı iyi bılen ınşaat ve makine mühendisleri Büro Yoneticisi Sekreter Şırketımızin haberleşme sistemini uygulayacak ve geliştırecek, İngilizce bilen, deneyımli sekreter. Muhasebe sorumlusu En az beş yıl deneyli muhasebe elemanı İnşaat şırketlerinde cahşmış olmak tercıh nedenıdir. Şoför Anadolu yakasında oturan deneyimlı şofor. İlgılenenlerın, 1986 yılı ucret taleplerını ve bir fotoğraflarını içeren mektupla İSOT A.Ş. P.K. 266 Mecidiyeköy adrestne başvurmaları rıca olunur. Başvurular gızlı tutulacak ve yazıyla cevaplandınlacaktır İnşaat Sanayi Organizasyon ve Tıcaret A.Ş. İSOT A Ş OKAN HOLDINGkuruluşuaur ANKARA, (UBA) Asken Yargıtay, Erzurum Sıkıyöneim Komutanlıgı Askeri Mahkemesi tarafından idam cezasına çarptırılan Turgut Demirkaya ile çeşitli hapis cezalanna çarptırılan iki samk hakkındaki karan bozdu. Askeri Yargıtay 5'inci Dairesi tarafından hakkındaki idam karan "eksik soruşturmayia hüküm verildigi" gerekçesiyle bozulan Turgut Demirkaya, bir eve baskın düzenleyerek Nihat Tırpan'ı öldürmek, Ömer Tırpan'ı da ağır yaralamak suçundan yargı lanıyordu. Askeri Yargıtay sağ görüşlü Demirkayu'nın idam cezasını bozdu İBRAHİM ÖRS GazeteciYazar tbrahim Örs, çocuklara yönelik son kitabı Fındık Zamanı'nı, 9 kasım cumartesi günu Taksim'deki TÜYAP Kitap Fuan'nda Felek Yayıncüık standında, saat 11.00'den başlayarak imzalayacak. Fındık Zamanı, tbrahim Örs'ün, çocuklar için yazdığı 10. kitabı. FINDIK ZAMANI'm imzalıyor
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle