Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
18 KASIM 1985 EKONOMt CUMHÜRİYET/9 TURKIYE'den İşçi, memur ve çîftçînin 'pastaldaki payı azalıyor Ekonomi Servisi 197784 yılları arasında kişi başına ozel harcanabilir gelir, reel olarak yüzde 9.1 oranında artarken, aynı dönemde ortalama SSK ücretleri yüzde 51.5 aşınmaya uğradı. "Yenmeye hazır pasta" da denilebilinecek ozel harcanabilir gelir, 197784 yıllan arasında her yıl yüzde 1.25 oranında artmasına karşılık ortalama SSK ücretleri yılda yüzde 10.35 geriledi. Yine 197784 yılları arasında, asgari ücret yüzde 22.7, kırsal nüfus başına tanmsal gelir yüzde 21.29 oranında düşüş gösterdi. Doç. Dr. Nuri Yüdınm tarafından gerçekleştirilen Para ve Sermaye Piyasası dergisinde yayımlanan araştırraaya göre, memur maaşlannda 1980 sonrasında reel olarak gerileme yılda yüzde 6.79 oldu. "Yenmeye hazır pastadan" çalışanların daha az pay almasına 1978'den bu yana süren hızlı enflasyonla, 1980 sonrasında sendikal mücadelenin askıya alınması yol açtı. 1977'de çalışan her kişi 2.76 kişinin bakımı ile sorumlu iken, bu rakam hızlı nüfus artışı ve şehirleşme sonucu 1984'te 3.12'ye yukseldi. Doç. Yildınm'ın araştırmasma göre kamu kesimi katma değeri içerisinde 1979"da yüzde 48.21 olan ücretlerin payı, 1982'de yüzde 29.62'ye düştü. Ozel sektörde ise 1977'de yüzde 34.61 olan ucret payı sürekli bir düşüşle 1982'de yüzde 28.24 duzeyine indi. 1977 yılındaki düzeyi tutturabilmek için SSK'lıların ücretlerinin bugünkü düzeyin iki katından fazla, ortalama memur maaşlannın yuzde 51 daha yüksek olması gerekiyor. •• DÎE'nin anketine göre imalat sanayicilerinin %80'i genişlemeyi düşünmüyor Sanayiciler yatırımda isteksiz DİE'nin imalat sanayii sektörü anketine yanıt veren firmalann toplam kapasite kullanımımn yüzde 74 olduğu belirlenirken, sanayicilerin yarısına yakın bölümü düşük kapasite kullanımını iç ve dış talep yetersizliğine bağladı. ANKARA (UBA) Devlet İstatistik Enstitüsü'nün imalat sanayi sektörü anketine göre, imalat sanayi sektöründe faaliyet gösteren sanayicilerden yüzde 80'i yeni yatırım yapmayı planlamıyor. Aynı ankete yanıt veren firmaların kapasite kullanımlannın ortalama yüzde 74 olduğu belirlendi. Devlet İstatistik Enstitusü'nün imalat sanayi sektöründe faaliyet gösteren işyerleri arasında yaptığı ankete, imalat sanayiindeki toplam katma değer üretiminin yüzde 90'ını temsil eden 2 bin 845 işyeri yanıt verdi. Ankete yanıt veren firmalardan yüzde 15'i, bu yıl yeni yatırım yapmayı planladığını, yüzde 85'i böyle bir plan yapmadığını bildirdi. Aynı firmaların yüzde 20'si gelecekte yeni yatırım yapabileceğini belirtirken, yüzde 80'i de yatırım yapmayacağını açıkladı. DİE'nin anketine yanıt veren firmaların toplam kapasite kullanımımn yüzde 74 olduğu belirlendi. Buna göre firmaların yüzde 5'nin kapasite kullanımı yüzde 39 ve daha aşagısı, yuzde 15'i yüzde 4059 arasında, yüzde 33'ü 6079 arasında, yuzde 47'si ise, 80100 arasında kapasite kullandı. Bu arada kapasite kullanımımn devlet sektöründe yüzde 78, özel sektörde ise ortalama yüzde 72 olduğu belirlendi. Ankete yanıt veren sanayicilerden yüzde 46'sı düşüic kapasite kullanımını iç ve dış talep yetersizliğine bağladı. Firmalardan yüzde 17'si düşük kapasite kullanımını yerli ve ithal hammadde yetersizliğine, yüzde 23'ü mali imkânsızlıklara, yüzde 7'si enerji yetersizliğine, yüzde 4'ii işcilerle ilgili problemlere, yüzde 3'ü de diğer nedenlere bağlandı. Ankete katılan firmalardan yüzde 42'si satışının azaldığını, yuzde 26'sı aynı kaldığını, yüzde 32'si dearttığını bildirdi. Aynı firmalann yuzde 26'sı stoklarınm arttığını, yüzde 35'i aynı kaldığını, yüzde 39'u da azaldığını belirtti. Bu şekilde, bu firmalardan yüzde 38'inin uretimi azalırken, yüzde 30'unun aynı kaldığı, yüzde 32'sinin ise arttığı belirlendi. OSMAN ULAGAY EKONOMİ NOTLARI Özal'la Özarı'nın Başarısı ve Enflasyon Gerçegi Geçen hafta TürkıyeRomanyB milli futbol maçını TV'den izlerken "rezalet, rezalet" dıye tempo tutan seyircinin ne kadar haklı olduğunu duşündüm. En küçük bir yaratıcılık oarıltısı taşımayan, ilkel bir futbol oynayan mrtli takımımızın hâlâ başarılı olduğunu iddıa eden Teknık Dırektör Coşkun Özarı'nın bu son "başan"ya ne kadar katkısı olduğunu sordum kendi kendime. Aynı anda aklıma Turgut Özal ve enflasyonla mücadeledeki "başartsı" geldi. Sayın Ozal da hâlâ başarısızhğı kabul etmiyor ve enflasyon konusunda millete verdiği sözü tutmamasının suçunu başkalarına yüklemeye çalışıyor. Özarı ve Özal bu "başarılı" ıcraatlarında ısrar ettikleri sürece milli takımımızın semt takımı olmaktan öteye gıdemeyeceği, ekonomimizin de enflasyon belasından kurtulamayacağı ne yazık ki gerçek galiba. Hemen belirtelım kı Türk milli takımını uluslararası maç yapabilırdüzeyegetırmek de, Türkiye'deki enflasyonu kabul edilebilır düzeylere ındırmek de kolay değil. Her ikı sorunun çözümu ıçın de olaya çok boyutlu yaklaşmak, doğru teşhisler koymak ve bu teşhise uygun önlemleri almak zorunlu. Bunun için dunyada olan bıtenı ızlemek, gerekli dersleri çıkartmak, belli kalıplara takılıp kalmamak şart. Bunun futbol alanında nasıl yapılması gerektiği tabii konumuz dışında. Ancak, eleştirı getirenlere sık sık hatırlatılan "eleştirmek yetmez, karşı öneri getirin" çağrısını da düşünerek, Türkiye'deki enflasyonun niteliği ve bununla mücadele yontemleri konusunda birkaç noktaya yeniden değinmek ıstıyoruz. Emisyon ya da dığer parasal gostergelerdeki büyüme, DÇM borçları, ışçimemur aylıkları, sebzemeyve fiyatları gibi sıkça yinelenen nedenlerden hiçbirı Türkiye'deki enflasyonun temel nedeni olamaz Bunlar olsa olsa temel nedenlerın ortaya çıkardığı bırtakım sonuçlardır. Türkiye'de gıderek kronıkleşen ve kurumsallaşan enfiasyonun temei nedenleri şunlardır: • Hızla bozulan gelir dağılımı • Yetersız tasarrufyatırım oranı • Büyüyen kamu açıkları • İhracatı zorla artırma çabaları • Toplumda "enflasyon düşmez" beklentisinin yerleşmesi. Bize öyle geliyorki bu beş temel nedene eğılmeden Türkiye'de enflasyonla ciddı bir mücadele yapmak ve yıllık enflasyonu yüzde 10 gıbı kabul edilebilır bir düzeye ındırmek mümkün değıldir Böyle bir mücadelenin "bırakınız yapsınlar" felsefesi içinde gerçekleştirilmesi de olanaksızdır. Bu görüşumüzü şimdi biraz açmaya çalışalım. Türkiye'de yedisekiz yıldır yaşanmakta olan yüksek enflasyon, gelir dağılımmı aşırı ölçude bozmuş, işçimemurköylü kesimlerının milli gelirdeki payları düşerken, talebi hiçbir şekilde frenlenemeyen kesimin milli geiirdeki payı artmıştır Yüksek faizin de beslediği bu olgu enflasyonun talep yönünden kontrolünü olanaksız hale getirmektedir. Enflasyonun kaymağını yiyen ve milli gelir pastasından giderek daha büyük pay alan bu kesimin artan gelirinden tasarruf eğilimi yüksek değildir. Bu nedenle gelir dağılımmın bozulmasına paralel olarak tasarrufların milli gelirdeki payı da düşmekte, yatırımları fınanse edecek kaynak oluşmamaktadır. Enflasyonun kaymağını yiyen kesim doğru dürüst vergilenememekte, öte yandan kamu harcamalarındakı israflar sürmektedir. Son yapılan araştırmalar beyannameli mükelleflerin, gelirlerınin yüzde 56'sını vergiden kaçırdıklarını ortaya koymakta, en ciddi kamu yatırımları askıya alınırken lüks bina, lojman, dinlenme tesisi.yapımları sürmektedir. Vergi gelirlerındeki artışlar, devalüasyon çarpanıyla büyüyen dış borç ödemelerınin de şişirdığı giderlercfeki artışı karşılamaya yetmemekte, büyük açıklar veren kamu kesimi için para basmak zorunlu bale gelmektedir. Para basmanın alternatifi olarak gosterilen yüksek faizle kamu borçlanması da enflasyonist beklentiyi artjrmakfadır Tasarrufyatırım kısır döngüsü üretim kapasitelerinde büyük artışlara olanak vermezken. Türkiye'nin ürettığinin giderek daha büyük bölümünu ihraç etmeye zorlanması ve bu amaçla Türk parasının hızla devalue edilmesı de arztalep dengesinı bozarak ve malıyetlerı şişirerek enflasyonu beslemektedir. Bu ortamda yetkılılerin "enflasyon düşecek, kontrole ahndı" gibi beyanlarını fiyat endeksleri sürekli yalanlamakta, toplumun her kesimi enflasyonun süreceğine gıderek daha fazla ınanmakta. dayranışını buna gore ayarlamaktadır. Özellikle iş âleminde ve enflasyondan yararlanan kesimde bütün hesapların enflasyonun süreceğı varsayımıyla yapılması. kararlann buna gore alınması, sonunda enflasyonu korükleyen bir etki yapmakta yanı enflasyon beklentisi enflasyonu beslemektedir. Böyle bir enflasyon tablosunun ne tür mücadele yöntemleri gerektırdiğini bundan sonraki yazımızda tartışmaya çalışacağ Ürün çeşitlemesi ile dar gelirlilerin pazara çekilmesi tüketimi %50 artırdı Ozuslu: Bankalar altın satışından vazgeçebilir Elektrikli süpürgede satış sevinci J 9 8 5 yılı satışları ve fıyatlarıyla toplam 20 milyar liraya yaklaşan elektrikli süpürge pazarında üç firma ithalat, dört firma da yerli üretim yapıyor.. . FARUK BFSKİSİZ Dayanıklı tüketim mallan pazarında buzdolabı ve çamaşır makinesi üreticileri piyasanın doyum noktasına erişmekte olmasuıdan endişe duyarlarken, elektrikli süpürge üreticileri 1985 yılında satışlannı yüzde 50'nin üzerinde arttırdılar. Pazar hacmınin büyük ölçüde genişlemesinin nedeni olarak, dar gelir gruplarının alıcı durumuna gelmesi gösteriliyor. Yerli üreticiler sürekli ürün çeşitlemesi yoluna giderken ithalatçı firmalann da satışlardan memnun olduğu tespit edildi. 1984 yıhnda 250300 bin elektrik süpürgesi satışı yapılmışken, 1985'teki satışların yıl sonuna kadar 400450 bin arasında gerçekleşmesi bekleniyor. Piyasadaki ürün çeşidi en bol olan Cankurtaran Holding bu konuda en iddialı üreticilerden. Holding'in pazarlama firması 1leri Elektrik Genel Müdüru Ertan Şalır ürün çeşitlerini çoğaltıp her düzeydeki gelir grubuna seslendiklerini belirterek, "Üçyü önce Türkiye'deki elektrik süpürgesi satışları yıllık 100150 bin civanndaydı. Bu oran büyük artışlar gösterdi. 1985 yılında da satışlar buyük artış gösterdi. Yıl sonuna kadar 400 binin üzerinde bir satış polansiyelioe erişiimesini bekliyoruz" dedi. Şatır, yerli süpürgelerin ithal süpurgelere oranla çok daha kaliteli ve ucuz olduğunu, Türkiye*de birçok uründe olduğu gibi süpürgenin de ithal edilip tüketiciye sunulduğunu ancak satış sonrası hizmetlerde, yedek parçada aksamalar olacağını savundu. Yerli üreticilerden Simtel Halkla İlişkiler Müdürü Nebil Ulucatlı 1985 yılıda taksitli satış İTHAL VE YERLİ SÜPÜRGE FtYATT Kaç Lin? Üranıin Adı Arfeb'k Torpido ... 47.000 ArçeUk ARS 4 ... 34.700 ... 40.000 Romenta (Kurv) Rowenta (IslakKuru) ... 45.000 Rowenta (Ail Koımd) ... 50.000 Ronenıa (2000 MuUicrafij 55.000 Simtel İdeal .. 27.500 oranının genel satış hacmi içinde arttığını, satışların beklenenin üstünde gercekleştiğini hatırlatarak şunları söyledi: "85 yüı için 400 binin altında bir satış bekliyorduk, ama bunun daha üstünde bir rakam çıktı. Yıl sonuna kadar toplam satışlann 480 bin adede ulaşmasını bekliyonız. Satışların bu derece artış göstermesinin nedeni eleklrikli siipürge>i artık düşük gdir seviyesindeki ailelerin de satın almasıdır. Buzdolabı. çamaşır makinesindeki doygunluk bizim pazarda daha gundemde değil. Aksine bir pazar boşluğu var. Yani kısacası ortadireğe satış yaptık." Ulucatlı, Türkiye'nin itKac lira? Ürunua *dı . 44.000 Simtel Süper Siemens Süper . 40.150 AEG Vampir . 42.900 Philips Bechergeable 22.000 Philips P63 . 66.000 . 79.000 Bosch 2010 ITTMetaFakir . 75.000 hal süpürgeye gereksinimi olmadığını, 1986 yılında ithal süpürgelerin hem yedek parça hem de servis hizmetlerinde aksamalann başlayacağmı, böylelikle tuketicinin zor durumda kaiacağım iddia etti. Fakir adlı elektrik süpürgesini Batı Almanya'dan ithal eden ITTMeta firması halkla ilişkiler müdurü Dogan Yıldınm ise 3 aylık kısa bir sürede 10 binin üstünde süpürge sattıklarını ve bir yıl sonra Fakir'i Türkiye"de üretmeye başlayacaklarını belirterek "Bizim sattıgımız üriinün yedek parca ve servis sıkıntısı olmaz. Diğerlerini bilemem. Fakat Türkiye piyasasında pek bilinmiyor. Ama bunun için de zaman gerekiyor. Ev hanımlannın henüz bizim süpürge konusunda lereddütleri var" dedi. Elektrik süpurgesinde uç firma ithalat yaparken dört firma da yerli uretimde bulunuyor. Piyasada 14 adet çeşitli tiplerde ithal yerli elektrik süpürgesi var. Simtel yeni çıkardığı "Simtel Aquamatik" ile urün çeşidini artırırken, Cankurtaran Holding da Rowenta olarak ürün çeşidi' ni 4'e yükseltti. Yerli süpürge fiyatten ile ithal süpürgeler arasındaki fiyat farkı yüzde 80100'ü buluyor. Buna neden olarak da gümrük oranının elektrikli süpurgenin de dahil olduğu dayanıklı tüketim mallan için yüzde 50'ye yakın olması gösteriliyor. 1985 yılı satışları ve fiyatlanyla toplam 20 milyar liraya yaklaşan elektrikli süpürge pazannın önde geien firmalan Simtel, Rowenta, Arçelik, AEG. Ithal süpürgelerin piyasadaki paylannın ise yüzde 10'u geçmediği belirtiliyor. İSTANBUL (THA) Ban kalar kanalıyla halka satılmak için ıthai edilen altınların Merkez Bankası'nın elinde kalmasını değerlendiren banka yetkilileri, bunun nedenini piyasanın altına doymasına bağladılar. Türk Ekonomi Bankası Genel Müdür Yardımcısı Bıilent Berker Merkez Bankası'nın altınlarının bankamn elinde kalmasının piyasanın altına doymasından kaynaklandığını savundu. Altın satışına ilginin yeterli olmamasına rağmen satışlannı sürdürdüklerini kaydeden Berker, satışlara olan ilginin düşmesiyle bankalann da bu satışlara ilgisıni kaybettiğini vurguladı. Kapabçarşı Kuyumcu Esnafları Demeği Başkanı Muharrem Özustu, bankalann Kuyumcular Derneği Başkanı Muharrem Özuslu Bankalar altın satışında amaçlanna ulaşamadılar. altın satışından amaçlarına ulaşarnadıklarını belirterek, yavaş yavaş bu satışlardan vazgeçebileceklerini söyledi. özuslu "Zira bir banka altın satışıodan vazgeçti" dedi. Yoğurt zamlandı, sıra ekmekte tSTANBUL (THA) Tikveşli yoğurtlarına yüzde 2833 oranında zam yapıldı. Tikveşli Süt ve Süt Mamulleri Endüstrisi yetkililerinden alınan bilgiye göre, Tikveşli yoğurduna yapılan zam, bugünden itibaren uygulanacak. Daha once 250 liradan satılan 650 gramlık yoğurt 325 liradan, 300 liralık 900 gramlık yoğurt ise 400 Liradan satılacak. tstanbul Anakent Belediye Başkanı Bedrettin Dalan'a, kentteki fırın sayısının dondurulması konusunda sunduğu teklifin kabul edilmediğini belirten İstanbul Fırıncılar Derneği Başkanı Mustafa Özaydın, "Fınn sayısı arttıkça ekmek israfı da artıyor, ekmek fiyallan yıl sonuna kadar 70 liraya yüksdebilir" dedi. KISA.. KISA.. ~~ VAN Et Entegre Et Sanayi ve Ticaret Tesislerinin temeli bugün Başbakan Turgut Özal tarafından atılacak. IRAK Ticaret Bakan Yardımcısı Ebu Talip Abdülmuttalip El Haşimi bugün saat 10'da Odakule'de işadamlarıyla göruşecek. ÇEKLE ödemelerin düzenlenmesi ve çek hamillerinin korunması hakkında kanun konulu konferans yarın İTO'ta Prof. Dr. Reha Poroy tarafından verilecek. 9. MODA ve Tekstil Ihracat Sergisi 2124 kasım tarihleri arasında OTİM'de açılacak. İZMİR TİCARET ODASI ve Ekonominin 100 yılı konulu seminer 21 kasım perşembe günü AKM'de başlayacak. Sempozyum 3 gün sürecek. DUNYA'dan AET de Japonya'yı ithalatı artırmaya zorluyor Ekonomi Servisi AET ile Japonya arasındaki ticaret açığını bu hafta yapılacak çeşitli toplantılarda görüşmek uzere bir AET heyeti Tokyo'yagitti. Bugün başlayacak göruşmelerde AET heyetinin, Japonya'yı ıthalatını artırmaya zorlayacağı ve toptantı sonunda boyle bir kararı açıktamasmı isteyeceği öğrenildi. Halen Japonya'da bulunan AET heyetinin yayımladığı bir rapora göre Japonya'nın AET'ye ihracatı yüzde 2.7 duşuş kaydetmesine karşın ithalatı yuzde 8 azaldı Raporda, "böylece durum giderek daha da kötüleşiyor" denildi. AET komiseri Willy De Clerq ve diger üst düzey yetkilileri bugun Japon bakanlarla bir toplantı yapacak. Iran'ın Arrupa'dan aldığı mallan Körfez'e kaydırarak taşunası. Doğu Karadeniz'de transit taşımaaltğı tehlikeye soktu. Daha bir yıl önce aynı anda 13 geminin yanaşnğı Trabzon Limanı 'nda depolama sorunlan yaşanmış, eşyalan koyacak yer bulunamamıştı. Şimdilerde ise, tran ve lraka gidecek transit esyalann yerinde ufukta gemi bekleyen kamyonlar var. Doğu Karadeniz'de transit taşımacılığın sekteye uğramasına tran'ın, Avrupa'dan aldığı esyayt Körfez yoluyla kendi limanı olan Bender Abbas'a getirmesiyol açtı. Tasımacı, TYabzon Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı Ali Osman L'lusoy bölgeden yapılan transit taşımar.ın 1986'da daha da azalacağını belirterek, "Trabzon gibi transit taşımacılıkta çok onemli bir limanda, hizmetlerden sorumlu Denizcilik İşletmesi Müdürlüğü vekâletle yürütülüyor. Buyuk bir gelir göz göre göre elden gidiyor. Çok yazık " diyor. Doğu Karadeniz Umanlanndan yılda 2 milyon ton transit taşıma yapuıyor ve 50 milyar liralık gelir sağlanıyor. Transk taşımaeıhkta bunalım Hazine, faiz düşüşüne karşı tedbir ahyor "Cari yıl içınde çıkanlacak ya da daha önceki yıüarda çıkanlmış tahvillerin işlenmiş faizleri ödenerek erken itfa" yetkisi Hazine'ye veriliyor. ANKARA, (a.a.) Hazine, piyasa faiz oranının düşmesi durumunda yuksek faiz ödememek için daha önce çıkarttığı tahvilleri vadesi dolmadan piyasadan çekme yetkisi alıyor. 1986 yılı bütçe kanun tasansına eklenen bir madde ile, "Cari yıl içinde çıkarılacak veya daha önceki yülarda çıkanlmış tahvillerin işlenmiş faizleri ödenerek erken itfa" yetkisi Hazine'ye veriliyor. Hazine, bu yetkiye dayanarak, yüksek faizli tahyillerin anapara ve işlenmiş faizlerini ödeyerek piyasadan toplayabilecek. Böylece, piyasa faiz haddinin düşmesi durumunda, Hazine, yüksek faiz ödemekten kurtulacak. • Hazine ve Dış Ticaret Müstesarlığı yetkilileri, piyasadaki tahvillerin buyük bölümünün yıllık net yüzde 50 dotayında faizli ve 1 yıl vadeli olduğunu hatırlattılar. Bu tahvillerin zamanından önce itfasmın "şimdilik" düşünülmediğini kaydeden yetkililer, 1986 Bütçe Kanun Tasarısı'nda yer alan hükmün, gelecek yıl çıkanlacak tahvillerin faizlerinin yıl içindeki "dalgalanmalara uyum sağlaması amacıyla kullanılabileceğini belirttiler. VERGİ İSTİSNASI 1986 Bütçe Kanun Tasansı'yla Bakanlar Kunılu'na tahvil ve Hazine bonoları için uygulanan vergi istisnalaıını kaldırma veya uygulanacak vergi oranlarını kanundaki sınırlar içinde belirleme yetkisinin verilmesi de öngörülüyor. SERMAYE PIYASASENDAN HAZIRLAYAN YENER KAYA İspanya'nın Ortak Pazar hazırlıkları EkODOmi Servisi Ocak ayuıda AET'ye resmen üye olacak lspanya'da ekonominin düzenlenmesi çalışmalan hızlandınldı. Başbakan Fdipc Gouales yönetimindeld Sosyaiist hükümet ekonomiyi modernleştırmek, enflasyonla başedebilmek ve ödemeler dengesi açığını kapatabilmek için çaba harcarken, birçok işadamı ve ekonomist yabancı scrmayenin zayıf yerel şirketleri satın alması sonucu ekonominin iyileştirilmesınde geç kalınmış olabüeceğini savunuyorlar. 1982'den beri sürdürulen ekonomiyi iyileştirrae çabalanmn yine de olumlu sonuçlar verdiği yadsınamıyor: Enflasyon 1982'deki yuzde 14'lerden yuzde Dünyu borsalarında geçen hafta Borsa açılınca devlet tahvîlî kotaya tabi tutulacak mı? o ülkede devlet istikrazlannın özel sektörün çıkaracağı tahvil, hisse senedi ve diğer menkul kıymetlere oranla daha az olmasına dikkat edilir. Aksi bir durumda devlel genel olarak tüm borsalara kendi çıkardığı bir malla hakim olur ki bu da liberal ekonominin mantıgına lers düşer" dedi. İhale yoluyla devlet istikrazı çıkarmanın da teknik olarak bazı geleneklere bağlanması geretiğini savunan uzman, bu teknik gelenekleri de kısaca şöyle belirtti: "Bu konuda da yine Amerika Birleşik Devletleri borsalarını örnek veriyorum. Bu ülkede, eğer devlet istikraza gidecek olursa, bu istikrazı belirli zamanlar içinde yapar. Yani bizim ülkede olduğu gibi her hafta para basmak yerine istikraza gidilmez. Bunun sonucunda ise borsa disipline edilemeyeceği gibi, bu rnallar borsa dışı muameleye uğramaya mahkum olur." TAHVİLLERE RESMİ YASAKLAMA YOK Öte yandan, 1973 yıhna kadar duzenli olarak kote edilen devlet tahvillerinin bu tarihten sonra neden kotasyona tabi olmadığı yolunda herhangi resmi bir yasaklamanın olmadığı savunuluyor. Araştırmalanmıza göre, bu tarihlerde Merkez Bankası'nın bir yetkilisinin, "Devlet tahvillerini bundan böyle borsa kotasyonundan kaldırdım" demesi uzerine kaldınlmış. Devlet tahvillerinin kotasyona tabi tutulmasının borsa için iki açıdan onemli olduğunu vurgulayan uzman bu gerekçeyi şöyle açıkladı:"Devlet tahvillerinin kote edilmesi borsa için gelir kaynağı olduğu gibi, aynı zamanda borsanın disipline edilmesi açısından da önem taşımaktadır." Pamuk matiyetinin altında saulabüecek Tüccann ahmlardan kaçmması, birlikleri güç durumda bıraktı. Uluslararası piyasalarda fîyatı her geçen gün düsen pamuğu larım satış kooperatifleh birlikleri satın aldıklarım ürün maliyetinin altında satabilecekler. ANKARA (a.a.) Uluslararası piyasalarda pamuk fiyatlanmn düşmesi kütlü pamuk alımı yapan birlikleri guç durumda bıraktı. Bırliklerin, aldıkları pamuğu daha sonra maliyetin altında satabilme isteğı, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı ile Hazine ve Dış Ticareı Musteşarlıgı tarafından olumlu bulundu. Kutlu pamuk alımı yapan Çukobırlik, Tariş ve Antbırlk yetkilileri, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'na başvurarak, şimdiden işleme kapasitslerinı karşılayacak kadar pamuk satın aldıklarım, piyasa fiyatlannın yükselmesi halinde bu ürünlerin saıışında sorun çıkacagını bildirdiler. Bakanlık, birliklere "para yardımı" yapan Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı'na da durumu bildirdi. Musteşarük veikillerinin de piyasa fiyatlannın yukselmemesi halinde birliklerin alımını yapıp içledikleri pamuğu maliyetinin altında satabilecekleri yönünde görüş birdirdiği öğrenildi. Uluslararası piyasalarda pamuk fiyalının düşmesi iç piyasayı da karıştırdı. 1984'ün kasım ayı basında Liverpool borsasında Ege tipi pamuk, kilosu 151 sentten, Çukurova tipi pamuk da 130 senıten işlem göruyordu. Bu yılın aynı gunlerinde pamuk fiyatları buyuk bir duşüş göstererek, Ege fipi pamuk 93 sentten, Çukurova tipi pamuk da ~>% sentten işlem görmeye başladı. Uluslararası pıyasalardaki fiyat gerilemesi tuccarın alımlarını etkiledi. Halen birlikler, kutlu pamuğun kilosuna 250260 lira arasında ödeme yaparken, tuccarlar 180190 liradan piyasava girerek pamuk almaya v'alışıyor. r Fell ı /v, »„ Gon Pe U>les 7.3'e inmiş durumda. Ödemeler dengesi ise 1983'teki 320.4 milyar pesetalık açıktan 400.5 milyar peseta fazlalığa ulaştı. Fransa'da araba satışında patlama Ekonomi Servisi Fransa'da fabrika çıkışı araba satışlarında ekim ayında eylüle kıyasla yuzde 50artış kaydedildi. Ulusal Araba Üreticileri Birliği tarafından yayımlanan istatistiklere göre geçen ay yeni araba kayıtlan 174 bin 315 adede ulaşu. Eylül ayında bu rakam 115 bin 924 adetti. Araba satışları bir yıl oncesine kıyasla yuzde l'lik artış gosterirken, ekimde patlamanın mevsimsel olduğu kaydedildi. Peugeot, Citroen ve Talbot model araba ureten Peugeot S.A.'nın satışlannda ekim ayında yuzde 3.5, Renault'nun satışlannda ise yuzde 1.1 artış kaydedildi. DÖVİZ KURLARI Dövizin Cinsi 1 ABD Doları 1 Avustralya Doları 1 Avusturya Şılını 1 Batı Alman Markı 1 Belçıka Frangı 1 Danimarka Kronu 1 Fransız Frangı 1 Hollanda Florını 1 İsveç Kronu 1 İsvıçre Frangı 100 italyan Lıretı 100 Japon Yeni 1 Kuveyt Dınan 1 Sterlin 1 S.Arabistan Riyali Doviz Alış 555.90 374.95 30.31 212.70 10.53 58.87 69.79 188.89 70.84 259.58 31.50 273.17 1905.35 792.99 152.34 Döviz Efektif Efektif Satış Ahş Satış 561.46 555.90 567.02 378.70 356.20 382.45 30.61 30.92 30 31 214.83 212.70 216.95 10.64 10.74 10.00 59.46 58.87 60.05 70.49 69.79 71.19 190.78 188.89 192.67 71.55 70.84 72.26 262 18 259.58 264.77 31 82 32 13 29.93 275.90 259.51 278 63 1924 40 1810.08 1943 46 800.92 792.99 808 85 153.86 144.72 155.39 1986 yılında yüz milyarlan menkul değer niteliğini taşıdığıNEW YORK Wall Slreet 8 haftadan beri surdürdüğu canlılığı bu aşıp trilyonluk rakamlara ula nı belirten borsa uzmanı, şimhafta da devam ettirerek haftaya ye şacağı tahmin edilen devlet is diye değin banka, banker ve tikrazlannın İstanbul Menkul diğer özel ve tüzel kuruluşlann ni bir rekor kırarak girdi. önceki kanuni denetimsizlikten yararhaftayı 1404.36 puandan kapayan Kıymetler Borsa'sının açılmaDow Jones Endeksı, pazartesı günü sından sonra rotasyona tabi landığını belirterek ikinci el sa27.51 puan alarak 1431.88 puanafır olup olmayacağı kesinlik ka tışlarda yanlış işlem yapıldığını ladı. Endeks, böylece hem tarihinin zanmadı. İhale yoluyla satılan iddia etti. Ayrıca, yasal mekaen yüksek değerine ulaşmıs, hem de devlet tahvillerinin ilk ihalesinin nizma gereğf bundan böyle ikin21 ocaktaki 34.01 puanlık borsa dışında yapılmasmda bir cil pazar satışlarında ihale performansımn ardından en buyuk sakınca olmadığını vurgulayan yoluyla devlet tahvili alan ve günlük artışı gerçekleştirmif oldu. Borsa. hafta sonuna doğru kısmen bir borsa uzmanı, ikincil el alım borsa uyesi olmayan banka ve dunılarak 1428 puanda istikrara ka satımlann borsa salonunda ya diğer kuruluşlann, satışlannı pılması gerektiğini savunarak, vuştu. borsanın asil üyeleri marifetiyle gerçekleştirmeleri mümkün LONDRA tngiltere Maliye Ba 2499 sayılı Sermaye Piyasası kanı Nigel Lav/son 'ın pazartesi gu Kanununun bu konu hakkında olacak. Devlet iç borçlanmalaamir hüküm getirdiğini öne sur rında gelişmiş ülkeler borsalanü yaptığı "sonbahar konuşması" yatınmcılar ve is çevreleri üzerinde dü. rında kesin ve katı denilecek ekonominin geleceğıne iliskin olumlu DENETİMStzUKTEN kurallar olduğunu savunan borbir izlenım bırakırken Londra borYARARLANILDI sa uzmanı bu katı geleneklere sasının da canlanmasına yol açtı. Kamu harcamalannı artırmak amacıyla Sermaye Piyasası Kanunu şöyle bir örnek verdi: "Dünyahükümetin açıkladığı 14 milyar ster na gore devletin iç borçlanma nın en gelişmiş borsalarına salinlik "özelleştirme"programı da bu amacıyla her ne ad altında cıka hip olan Amerika Birleşik izlenimt güçlendirdı. Haf taya 1375.5 nrsa cıkarsın tüm istikrazlannın Devletlerini d e alacak olursak, puandan gıren FT100 Endeksı hafta sonuna kadar bir ara 1400 puanı da geçtiklen sonra 1392.3 pucn doDB40 laylarmda istikrara kavuştu. özellıkHisse Senedi le ICI hisselerinin piyasada buyük bir rağbei gorduğü belırtilıyor. Fiyat Endeksi Bir önceki haftaya oranla raTOKYO Kışiselyatınmcılar ve kamsal olarak daha az sayıda Haftaiık kurumlar dığer yatırım alantanna hissenin fiyat aldığı DB40 HisGelişimi yonelırlerken Tokyo borsası durgun se Senedi Fiyat Endeksi 2.43 pubir hafta geçırdı. Japon Merkez Banan artarak, 130.57'ye ulaştı. Gekası 'nın yenin değerini dolara karşı çen hafta DB40 endeksinde buytiksettmek amacıyla izlediğı polililunan uç şirketin hisselerinde duka kısa vadeli faiz oranlarınm yükşuş gozlenirken, 12 hissenin fiselmesine yol açarken yaımmcılann yatlarında artış oldu. Söz konusıı da fonlarmı hisse senetlerinden bu üç hisseden ikisinin fiyaundaki alana yönelttikleri goruldu. Sonuç olarak haftayı 12.821.26 puandan duşüş. talep >etersizliğinden açan Nikkei Dow Endeksı hafta içinmeydana gelirken, uçuncü hisse de sürekli genleyerek 12.5S9.5i puolan Hektaş kâğıtlarındaki fivat ana kadar duştü. alçalması, bu şirketin 300 milyon FRANKFURT Borsası 'nda da va lira olan ödenmiş sermayesini 1 milyar 200 milyoria çıkarmasınıınmalann elden büyuk oranda hisse dan kaynaklanıyor. Bu nedenledir ki, DB40 Hisse Senedi Fiyat çıkarmaları sonucunda fiyatlar onemli olçude dustu. Hafıayı 1242.9 Endeksi'ndeki artış, yukarıda adı geçen şirkelın hısselcıinin yeni puandan açan Commerzbank En fiyatlarının oluşmasından kaynaklanıyor. Hektaş'ın veni fiyalının yüksek olması. ağırlıklı puana göre hazırlanan DB40 endcksinin deksı, hafla ortasında 1755 puana yükselmesinde yaklaşık bir puanlık farklılasınaya neden oldu. Bu yükselmesine karşın daha sonra onemli olçüde gerileyerek 1695.4 pu arada, geçen hafta da belirttiğimiz gibi hıssc ıııunipulasyonlarınana kadar duştu. da çeşitlenmeye gidılmcsi süreci bizce halen de\am edi\oı. DB40 endeksi 2.43 puan arttı