20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/6 Ozetle HABERLER 11 KASIM 1985 Uçak Kazaları Yönetmeliği Uçak kazalannın nedenleri ve kazadaki sorumluluklar, Ulaştırma Bakanı tarafından ya da gorevlendireceği makam tarafından açıklanacak. Resmi Gazete'de yayımlanarak yururiuğe giren "Sivil HavaAraç Kazaları Soruşturma YonetmeliğV uyarınca, kazanın oluş anından itibartn, Ulastırma Bakanuğı Soruşturma Kurulu tarafından verilecek izne kadar hava aracı ve tutn parçaları kaza yerinde oldukları gibi muhafaza edilecek. Kurtarma işlemlen ya da gerekti emntyet onlemlen amacıyla yapılan mudahaleler hanç, kazanın incelenmesine yardım edecek herhangi bir delilin ortadan kalkmasına ya da sonışturmamn sıhhatini bozacak bır değişiklik yapıhnastna izin veribneyecek. Yabancı ulke sivil hava araçlarının Turkiye'deki kazalannda, Ulaştırma Bakanlığı gerekli gorduğu hallerde taraf de\letlerden bılgı isteyebilecek. Kazayasak bolgede ise, yabancı devlet temsilcisi kabul edilmeyecek. Bakanhk daha sonra sonuç raporunun bir ömeğini kaza geçiren hava aracının lescilli olduğu ve temsilci gonderen devlete gonderecek. (ANKA) Sıkıyönetim önlemleri olağan dönemlerde de geçerlidir Ege Üniversitesi Rektörlüğü'nce bölge idare mahkemesinde sürdürülmekte olan bir davamn savunmasında, "sıkıyönetim önlemlerinin olağan dönemlerde geçerliliğini sürdüreceği" ve bu değerlendirmenin "Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne uygun düştüğü" öne sürüldü. Eski îzmir Barosu Başkanı Avukat Güney Dinç: Sıkıyönetim düzenine kahcılık kazandırmak isteven eğilimler, çağımızın hukuk devleti anlayışı içinde tutarlı bir yer edinemez. tZMtR, (Cumhuriyet Ege Burosu) 1402 ile görevmden uzaklaştırılan bır öğretım uyesı ile ılgılı olarak bölge ıdare mahkemesinde görulmekte olan bır davamn savunmasında Ege Üniversitesi Rektörluğı ce, "Sıkıyönetim önlemlerinin olağan dontnılerde de geçerliliğini surdureceği savunularak bu değerlendirmenin anavasaya ve Avrupa İnsan Hakları Sozleşmesi'ne uygun duştuğu" onu suruldu Eskı İzmır Barosu Başkanı avukat Guney Dinç ıse unıversıtenin bu savunmasını, "Sıkıyönetim düzenine kahcılık kazandırmak isteyen eğilimler, çağımızın hukuk devleti anlayışı içinde tutarlı bir yer edinemez" dıye değerlendırdı 1402 ile görevlennden uzaklaştırılan öğretım uyelerımn hukuksal gerekçelerıne ılışkın bir ırdeleme yapan Dinç, anayasanın 122. maddeslnde sıkıyönetimı gerektıren olağanustu nedenlerın belırtıldığıne degınerek, "Yasanın amaçlannı, anayasanın temel \e genel ilkeleri ile birlikte, bu konudakı ozel duzenlemeler doğrultusunda vonımlamak >erinde olacaktır. 122. maddede anıianlar, aşağıdakı goruşlere varmamızı zorunlu kılmaktadır" dedı ve konu ile ılgılı goruşlennı şovle açıkladı "Sıkıyonetimin amacı hur demokrasi duzenini geri getirmek... Temel hak ve hurriyetieri ortadan kaldırmaya yonelen girişimlere son vermektir. Bu amaca varmak tçın, sıkıyonetim donemlennde kişi bak ve ozgurluklenni kısıtiayan geçici onlemler alınmaktadır. 1402 sayılı yasa, sıkıyönetim koşullarıyla sınırlı olarak, komutanlara olağanustu yetkiler tanımıştır. Bu tur yonetsel işlemlere karşı, yargı >olu kapah tutulmuştur. Bu gorunum sıkıyonetimin ' kendisi için bır yonetım' olduğu yargısına kaynaklık etmemelidir. Temel amaç '... hur demokrası duzenmı ' geri getirmek, '. temel hak ve hurrıyetlerı. ' guvence altına almaktır." Sıkıyönetim uygulamalannı, sıkıyonetimin genel amacı dışında yorumlamaya olanak olmadığını savunan Dınç, "Temel bak ve ozgurlukleri gen getirme>e çalışan ve bu amacut gerçekleşmesiyle varlığı son bulan bir yonetimi, olağan koşullarda anayasa ve insan hakları ile çelisen uygulamalann kaynağı biçıminde gormek olanaksızdır. Amacı hur demokratik duzeni yaşatmak olan bir kunım, varlığı ortadan kalktıktan sonra,bu amaçla bağdaşmayanantidemokrattk uygulamaların kavnağı gibi gosterilemez" dedı. Dınç, genelde 1402'hk oğretım uyelerımn hukuksal konumuna ılışkın trdelemesının ılk bolumunde "sıkıyoneüm hukuku"na ılışkın olarak şu goruşlen dıle getırdr "Niteligi gereği sıkıyönetim, geçici bir yonetim biçimidir. Ozunde geçici olan bir kurumun aldığı onlemlerin gelecekte de kalıcı oldugunu varsa>amayız. 1402 sayılı yasa, sıkıyönetim sonrası hukuksal ilişkileri duzenlememekte, sıkıyonclimıne ılışkın koşullan belirlemektedir. Sıkıyonetimi sona erdirmek için nasıl bir karar gerewmiyorsa, sıkıyönetim onlemlennın olağan koşullara donuşle birlikte kendilığinden ortadan kalkması için, yeni bir karar alınması gerekmiyor. Sıkıyönetim gibi, bu donemin onlemlen de sıkıyönetim suresinin sonunda kendilığinden sona eriyorlar." 1402'lıklere ıhşkın hukuksal gerekçelerın ırdelendığı ıkıncı bölumde ıse, "Sıkıyönetim sonrasında, sıkıyönetim kararlanmn geçerliği" konusuna yer venlerek şo>le denıldı "Sıkıyönetim kararlan 'önlem' niteliğinde olduğundan bu işlemi gerçekleştiren komutanlarca her zaman geçersiz kılınabilmektedir. Ancak sıkıyonetimin sona erdiği illerde, komutanlarca verilen karan kaldıracak bir başka organ kalmamaktadır. Ordu içindeki gorevlerine devam etseler bile, komutanlar sıkıyönetim sona erdiği için, daha once sıkıyönetim komutanı olarak v erdiği karan kaldırmaya yetkili değüdir. Sıkıyönetim komutanlanna 1402 sayılı yasa ile tanınan yetkiler, Silahlı Kurvetlerin emir komuta zinciri dışında bırakddığından, ornegin Genelkurmay Başkanlıgı, Ege Ordu Komutanınındahaoncesıkıyonetim komutanı olarak aldığı karan, sıkıyonetimin sona ennesinden sonra da kaldıramaz. Sıkıyönetim onlemlerinden tedırgin olan yurttaşlann sıkıvonetim suresınce, bu karan alanlara başvurarak duzeltmesini ıstemeleri, her zaman olasıdır. Sıkıyönetim kalktıktan sonra aynı durumdaki bıreylerin başvuracaklan askeri veya sivil hiçbir organ yoktur." Görevlennden uzaklaştınlan oğretım göre\ Ulerının konumlanna ılışkın ırdelemenın uçuncu bolumunde, "Biıce olay çok yalındır. Sıkıyönetim bitmis, onlemler de bitmiş" denılerek, Sıkıyönetun Yasası'na amacını aşan yorumlar katmaya çalışmanın anayasal engellerıne değınıldı. Dorduncu bölumde ıse, 4 Kasım 1950'de Roma'da bafiıtlanan, "Avrupa İnsan Haklar ve Temel Ozgurluklerini Korumaya tlişkin" sozleşmeye 1982 Anayasası'nın 15. maddesı ile yasalann da ustunde, anayasal duzeyde gecerlıhk kazandınldığı behrtılen metınde, "1402 sayılı yasa doğrultusunda alınan önlemlerin, sıkıyönetim sonrasında devam etmeyeceğı nasıl iç hukuksal kurallarımızın bir gereği ise, anavasanın 15. ve Avrupa İnsan Hakları Sozleşmesı'nın 15. maddeleri uyannea, geçici tedbirlenn \aşam bovu surecek garip ve adaktsiz bır ceza olarak >onımlanmasına uluslararası yukumluluklenmiz nedeniyle de olanak yoktur" göruşu savunuldu. "Kamu hizmetinden yasaklana" bolumunde ıse suçsuz kışılerin kamu hizmetinden yasaklanmasının söz konusu olmadığı, idarenm kişi hurriyetlennın kısıtlanması sonucunu doğuran bir yaptınm uygulamayacağı bildinldı. Metnın sonuç bolumunde avukat Dınç, şu görüşlerı dile getırdi "Yaklaşık beş yıl suren skıyonetimden sonra, olağan yaşama donnlmektedir. Olağanustu koşullarda çıkanlan yasalann aynı donemin oluşturduğu buyurucu yonetim alışkanlıklan nedeniyle amacı dışında yorumlanması, 'hukukun ustunlüğu' ilkesiyle bağdaşmayan uygulamalara kaynaklık etmektedır. Sıkıyonetim düzenine kahcılık kazandırmak isteyen egilimler çağımızın 'hukuk devleti' anlayışı içinde tutarlı bir yer edinemez." Ege Üniversitesi Rektörlüğü'nün 1402 savunmasv Nuri Sesiguzel Baki Aygün Banker Bako tutuklandı Türkücu Nuri SesiguzeVi sahte belgeierle dolandırdığı one surulen şarkıcı Banker Baki Aygun (Banker Bako) tutuklandı. Nuri Sesiguzel, tstanbul Sişti Cumhuriyet Savcılığı'na başvurarak Banker Bakonun kendisini dolandırdığını ve 7 milyon 500 bin lirasmı aldığını one surdu, Sesiguzel 1n şikâyetini değerlendiren Cumhurıyet Savcılığı, Anadolu yakasmda bir gazinoda çalışan Banker Bako'yu gozetim altına aldırdu Mahkemeye sevkedilen Baki Aygun tutuklandı. Baki Aygun, bankerlik yaptığı sıralarda topladığı paralan ödeyememis, bunun uzerine sahneye çıkarak farkıcüık yapmaya başlamıştu Baki Aygun'un birsure once bir kadtnın evini sahte belgeierle sattığı one surulmustu. (UBA) YÖK Yasası mı, anayasa mı? Prof. Dr. Oya Tuncer: Oğrenciler, izinsiz dernek kurmak ve üye ohnak istiyor Hukuk Fakultesi Ögrenci Derneği, SHP milletvekillerinin, Yüksek oğrenim Yasası 'nda değişiklik yaparak, "öğrencilerin rektörden izin almadan ögrenci derneği kurabilmelerini" öngören yasa önerisini desteklediğini, ancak eksik bulduğunu açıkladı. ANKARA (Cumhuriyet Burosn) Hukuk Fakultesi öğrenci Demeğı'nce (HFÖD) yapılan açıklamada, SHP mılletveküleruıın, Yuksek öğrenim Yasası'nda değişiklik yaparak "öğrencilerin rektörden izin almadan oğrenci derneği kurabilmelerini" öngören yasa önerısinı destekledıklerı, ancak eksık buldukları belırüldi Kurucu üyeler adına yapılan açıklamada, "Öğrenciler oğrenci derneği ve kamu yararına çalışan dernekler dışındakı derneklere de rektorluklerden izin almadan uye olabilmelidirler" göruşune yer verildi. HFÖD, açıklamasındaYüksek Öğrenim Yasası'nın 59 mad sinin, anayasanın "Herkes onceden izin almaksızın dernek kurabilir" hukmune aykın bir yorum ve uygulama ile anayasal bır hakkı kullanıhnaz hale getırdığini öne sılrulerek şöyle denildı: "Oğrenci derneğinin kurulmasını rektorun iznine tabi kılmaktan kurtaracak değişikliği içeren yasa önerisini bu noktada destekliyoruz. Ancak yasa onerisinin öğrencilerin oğrenci derneği ve kamu yararı dışındaki derneklere uye olmalannı yine rektorun iznine tabi kılan bolumune katılnuyonız. Kanımızca, universite oğrencileri, her turlu derneği kurabilmeli ve kurulu derneklere serbestçe uye olabümelidir. Bu konudaki sınırlamanın ancak anayasa ve Dernekler Yasası'nın içinde kalması gerekir. Oğrencileri bir vatandaş olarak sahip olmalan gereken anayasal haklanndan yoksun bırakan tum duzenlemelere ve uygulamalara karşıyız." SHPnın Mılletvekili Cuneyt Canver'ın hazırladığı yasa önensmın HFÖD'mn açıklaması doğrultusunda genışletıleceğı oğremldı ZİRAAT FAKULTESİ OĞRENCILERİNİN BAŞVURLSL Ankara Üniversitesi Zıraat Fakultesi öğrencılen de öğrencı derneği kurmak için rektörluğe başvurdular Öğrencüer, rektörlukten ızın alındıktan sonra valihğe başvuracaklar. A.U. Rektörluğu, Hukuk Fakultesi Öğrencı Derneğı'nm kurucu uyelerıne de mahkeme karan gereğınce, ızın vermışu. ÂnaokuUarı oğretım yapan okııllar değildir İZMİR, (Cumhuriyet Ege Burosu) Turkıye Çocuk Evlerı Vakfı îzmir Çocuklar Evı tarafından düzenlenen konferansta konuşan Prof Dr Oya Tuncer, "ÂnaokuUarı, adına okul denmekle birlikte, oğretim yapan bir okul değildirler ya da olmamalıdırlar. 'Okul' yerine 'yuva' sozcuğu kullanılmalıdır" dedı. Düzenlenen serı konferansların ılkınde Prof. Dr. Oya Tuncer, "Okul oncesi çagı, psikolojik ozellikleri, anaokullan ve yararlan" konulanm ele aldı. Prof Tuncer okul öncesı çocukh ve denetımh olması gereğıne deokulları uzerıne şu goruşlere yer verdi: "ÂnaokuUarı oğretim yapan bir okul değildirler. Çocuğun toplumsal gelişimini etkileyen, oğrenmeye ilgi uyandıran ve çocukta vâT olan yeteneklerin gelişmesine yol açacak kuruluşlar olmalıdır. Bu nedenle 'okul' yerine 'yuva' sozcüğunun daha uygun olacağı vurgulanmaktadır. Burada çocuklann her gun yeni bir şeyler oğreneceklenni beklemek yanlıştır. Çocuklar yuvalarda kume halinde işbırliğı yapar, oyun oynar. Başka çocuklarla ilişkiyi, onlan sevmeyi, onlaria yarışmayı oğrenir. Çocuklar yuvalarda ozgur olmalı, ancak toplumsal kuralları da ogrenmelıdir." Prof. Tuncer yuvalann planlı \ e denetli olması gereğıne değınerek sözlenm şöyle surdurdu: "Yuvalar planlı ve denetimli olmalıdır. Ancak çocuga basmakalıp oğretici olmamalıdır. Bu tur oğretme yaraııcüiğı kısıtlar. Kişilik gelişimi bu donemde belirli bir biçım kazanmaya ve orselenmelere en açık hale gelmeye başladığından, yuvalar daha sonraki eğitim aşamalanndaki Prof. Tuncer, çocukların toplumsal gelişimini etkileyen ve var olan yeteneklerini ortaya çıkaran kuruluşlar oldukları için, "anaokulu" yerine "yuva" sözcüğü kullanılması gerektiğini söyledi. Kalın bağırsakları alındı Diyarbakır'da ilk defa yapılan ameüyatla bir hastanm kalınbağırsaklan aündı. Surekli kan kaybeden Azize Çakar (11) adlı kız çocuğu yeniden hayata dondu. Dort yüdan beri bağvsak kanamalanndan ve gelişme geriliğinden şikâyetçi olan kuçuk Azize'yi, ailesi birçok doktora muayene ettirdi. Hastahğınm nedeni anlasılamayan Azize, en son Dicle Ûniversıtesi Tıp Fakultesi Çocuk Cerrahisi Ana Bılim Dau Bolumu'ne getirildi. Burada yapılan muayenede, hastanın kalmbağırsaklannda yaygın olarak bulunan poliplere rastlandı. Poliplerin ilen yaşlarda kansere yol açacağı belirlendi. değerierden çok daha onemli değerler kazandırmaktadır. Boylece de yuva oğretmenleri, bir önder olarak çocuklan yaşama hazuiayan bilgi, kavrama ve iş bağlıhğı en yuksek kişi olmalıdır." ANAP'k Ozdemir hükümetten ayrı sınav vasa tasarm lıazırlıyvr ANKARA," (Cumhuriyet Burosu) Hükumeun uzerinde çahştığı \e YÖK görüşü doğrultusunda hazırlanan 'tek dersten sınav hakkı' önerisini, "kısılh bulan" ANAP Elazığ Mılletvekili Mehmet Özdemir, hazırladığı yasa onerısını sah gunu ANAP grubuna götüreceğini soyledı. Ek smav hakkı venlmesı istemıyle daha once hazırladığı yasa önensı Millı Eğitim Komisyonu'nda ele alırunayan özdemir, "Onerisiuin bekkme suresinin doldugunu, gerekirse genel kurula indirecegini" vurguladı. Özdemir, "YÖK'oa onerdiği biçim oğrenciye bir* şey kazandırmıyor. Ben bir yasa onensi hazırladım. Bekle, dediler. Ancak uzerinde çalışılan oneri de oğrencıye çok şey getırmevecek. Onun için bea hazıriadığım yasa önerisini gnıba gotureceğırn" dedı Özdemir, daha önce hazırladığı "ek sınav hakkı" yasa önensınden farklı olarak, gruba götüreceğıni söyledi Kanları AIDS merkezine gönderilecek Edirne Emniyet Mudurluğu kentdışı trafiğinde gorevli polis memuru Zafer Akkan, surekli zayıflaması karşısında AIDS endisesine kapılarak onceki gece eşi Nimet Akkan'ı tabancayla vurarak öldurmuş, daha sonra da aynı tabancayla intihar etmişti. Patolojik tahlilleri Tıp Fakultesi'nde yapılacak cesetlerden alınacak kanlar, Sağlık Mudurluğu kanahyla 4IDS Kontrol Merkezi'ne gönderilecek. Olen çiftin muşterek çocuklan 4 yaşmdaki Ali Akkan ile Nimet Akkan'm erkek kardeşi 14 yasmdaki Çetin 7n muşahede altına alınıp alınmayacakları, patalojik bulgu ve kan tahlilleri sonucu açıkhğa kavuşacak. ÇEŞME, (Cumhuriyet Ege Barosu) YÖK Başkanı İnsan Dogramacı'nın oğlu Çeşme'dçkı antık KervansaTay'a mudür oldu. Kısa bır süre once 27 rtulyon 350 bm lıraya ihaJesı yapılarak tşletmesı Yaşar Holdıng'e venlen Kervansaray'ın başına Osman Doğramacı getirildi Kervansaray, Kuşadası'ndakı kervansarayla benzerhk göstermekte olup 1526 yıhnda MehmetBin Pabuççu adlı mımar tarafından Kanuni Sultan Suleyman'ın emrıyle yaptınlmıştı 40odasnçınde avlusu ve ön tarafında beş dükkânı bulunan kervansaray onumüzdekı tunzm sezonunda çahşmaya başlayacak. Doğrtınıaeınuı oghı Kervansaray'a müdür oldu ^da gunden gune artan araç sag y ı s ı n e d e n i y ı e biryerden biryeregidebilmek işkence olmaya başladı. Ustelik yağmurun, kann damlası duşmeyegorsun. Tum araç trafiği birbirine giriyor. Olan kuşkusuz tstanbullulara oluyor. Işinegeç kalan ışçiler, memurlar, okullarına ulasamayan öğrenciler... Rumelt yakasında, Boğaz Koprusu'nun Barbaros Bulvarı çıkışından başlayıp EminonuSirkeci, oradan da Topkapı'ya değin uzanan bolge, ozeüıkle sabah veakşam saatlerinde yoğun trafik nedeniyle çekilmez hale geliyor. Londra asfaltından, Bayrampaşa'dan, Esenler 'den, Gaziosmanpaşa 'dan gelen binlerce araç daha Topkapı surlarmın onunde başlayan dev bir kuyruğa girmek zorunda kalıyorlar. Boğaz Koprusu nde her sabah ve akşam saatlerinde yolculuk yaprnak insanlar için çekilmez bir çile halinde. Anadolu yakasmda ıse en çok ıstırabı, Kadıkoy alanına girmek zorunda olanlar çekıyor. Kazılan ve surekli akışı değiştiriien yollar nedeniyle Bağdat CaddesVnin Kmltoprak, Ziverbey yolunun ise Soğutluçeşme bolumunden baslayarak Kadıkoy alanına inmek bir işkence halini alıyor. (Foloğraf ENDER ERKEK) İ<itnnhtl1 Istanb Kazalarda 4 kişi yaşamını yitirdi Istanbul'dan Edirne'yegelmekte olan 166 sefer sayılı yuk treni, Edirne'ye 10 kilometre uzaklıktakı hemzemin geçitte Mehmet Şameren yonetimindeki 34 FD 115 plakalı kum kamyonuna çarptı. Kazada, Kâmil Polat oldu, yol 6 saat trafîğe kapandı. Istanbul Kuçukyalı'da, Alim Karamemiş yonetimindeki 5013 RE 88 plakah otomobü ile Sefakoy'de Osman Ek yonetimindeki 34 AS 013 plakalı otomobilin altında kalan Ahmet Erken, Huseyin Dağlar olduler. Denizli'de Ali Atlamaz yonetimindeki 20 DA 975 plakalı otomobilin bir kamyona bmdirmesi sonucu Bekir Çetinkaya yaşamını yitirdi. Hatay'ın Dortyol ılçesıne bağlı Yeşil kasabasmda TIRotobus kazasmda 2'sı ağır 5 kışmın, Ankara'da yağıslar nedeniyle bır gunde meydana gelen 76 trafik kazasmda da 6 kişinin yaralandıklan bildinldı. Universitelerde ikili öğretime doğru... ASİYE UYSAL İlk ve ortaoğretımde ıkılı ve uçlu oğretımın sağlıksızlığı tartışılırken, unıversnelerde de "gece oğretimi" adı altında ıkılı oğretıme doğru bır eğılım gözlenıyor. Turkıye'de bu uvgulamanın tek orneğı olan Yıldız Unıversitesı'nde gece ve gunduz öğrenımı adı altında yapılan ıkılı oğrenım, aynı oğretım uyelerı ve a> nı personelle bıraz '"rica" ve daha çok "ozveri"yle "idare edilip" gıdıyor Ancak, oğretımın ıkıncı dılımını oluşturan "akşamustucu" oğrenaler, >orgun oğretım uyesı, >oksa oğretım >ardımcısı, bulunamayan oğrenci ışlerı ve kuru sandMçle >etınmek durumunda kalıyorlar. Akşamustu oğrenımı, bu halıyle universite oğretımınden çok lıseden sonra gıdılen akşam meslek teknık kurslarına benzetılıyor Eğıtımcıler, unıversıte eğitim oğretınıınınin salt anfılerde anlatılan bılgıler, laboratuvarlardakı ornek uygulamalardan değıl, unı\ersıtenın sağladığı kulturel olanaklar ve yarattığı sosyal ortamın kazandırdıkları>la bır butun oiuşturduğunu savunadursunlar, Yıldız Unıversuesı akşam oğrenıminde, yorgun \e ısteksız oğretım uye ve yardımcılanyla yapılan derslenn sağlıklılığı dahı tartışıhr halde Buna karşılık, yeni kadro oluşturmadan aynı fizıkı kapasıteden, aynı oğretım uyesı ve otekı personelden yararlanılarak yeni oğrenci kapasıtesı yaratma bıçımınde gerçekleşen ıkılı oğretımın, bu halıyle otekı unıversitelere de yaygınlaşacağı anlaşıhyor. YÖK basın sozcusu Kemal Karhan, Akdeniz Unıversıtesı'nın gece oğrenımi ıçın kendılerınden ızın ıstedığını, bu tıp gınşımlerın destekleneceğını belırtıyor. Karhan ozetle şunlan soyluyor. İKİLİ OGRENIME TEŞVIK "Akdeniz Üniversitesi, Egıtım Yuksek Okulu'nda gece ogrenimi de yapmak uzere izin ıstedi. Kanunda var. Bir universıtenin kapasilesi varsa oğrenci kapasilesini artırabilir. Biz de kapasıtesi olan universiteleri teşvik edecegiz. Gece ogrenimi kolay bir şey değü. Devlel prensip olarak gece oğreniminı kabul ederse, ek kadro duşunulurse o dogru olur. Bu durumda gece ogrenimleri aynı oğretim uyeleriyle olacak. Turkıye'de oğretim uyesi bulmak kolay degil. İlan verıldiğinde profesor bulunanuyor. ama personel için başvuran çok. Ama memura gece vardiyası yok." İKİLİ OCRETİMDE AYRIM 14 bm 804 gencm oğrenım gorduğu Yıldız Unıversıtesf nde oğrencılerden 2 bın 254'u ıkıncı oğretım dılımı ya da akşamustu oğrencileri Gunduzculerın oğretimi sabah saat O8.3O'da başlayıp, akşam saat 19.00 sıralarında bıtıyor Bu arada saat 16 30'da akşamustu oğrenımı başlamış oluyor ve 20.20'ye kadar suruyor Gunduz oğrenımı dort yıllık ve haftada en çok 35 saatlık ders alınabılı>or, gece oğrenımı ıse dort yıllık ve en çok 26 saat ders alınabılıyor Basıt bır matematiksel hesapla, akşamustu oğrencılenne, ozellıkle tekrarlanacak derslenn çakışmadan alınabılmesınde daha az esnek olunduğu ortaya çıkıyor Son haklarını kullanan bazı son sınıf oğrencileri, salt bu nedenle okuldan atılma durumundalar \e >oneticılerden "Ne yapalım kanun, yonetmelik boyle" yanıtını aldıklannı söyluyorlar. YORGUN OGRETİM UYESİ Akşamustu oğrencısı, oğrenci ışlerını bır turlu açık bulamadıklarından yakınıyor Oğretım uyelerımn de buyuk bır bolumu akşama kalmadığjndan, çoğu oğrenci sınava bır onceki sınavın sonucunu oğrenmeden gırıyor, ya da sınava gırerken oğrenıyor. Öğretım yardımcılarına ek ucret verılmedığınden, laboratuvarlar akşamustu öğrencılen ıçın salt ük dersler ıçın açık O da "rica" uzerme. Kutuphaneler akşam kapah Hıçbır sosyal çalışma >ok, yemek yok, yemek saatı yok Geçen yıl kumanya çıkıyormuş, ancak çıkan kumanyanın bır bolumune de gunduzculer ortak çıkıyormuş. Bu >ıl kuman>a da >ok Oğretım uyesı yorgun. Oğrencıler, "Derste sık sık hocalar yorgun olduklarından, kendilerine zaman ayıramadıklarından yakınıyorlar" dıyorlar. OLUMLU \A\LARI YOK DEĞİL Çalışan oğrencılenn tum yakınmalarına karşılık akşamustucu olmaktan hoşnut oldukları anlaşılıyor, "Hem çalışıp, hem okuvarak pratik ve leoriyı bir arada yuruluvoruz. Saati de normal. Daha geç olursa çalışmaya zaman bulamayız" dıyorlar Akşamustucu oğrentılerın içinde çalışanların oranı ıse vuzde 20 Çahşmayanlardan da hoşnut olanlar \ar "Sabah geç kalkıyoruz. Saat 12.00'de okula geliyoruz. Dinleniyoruz ve ders çauşabüiyonız. Akşamustu de derse giriyoruz" biçıminde konusuvorlar RİCAYLA GİDİYOR Yıldız Üniversitesi rektor yardımcılarından Prof Dr. Şerafettin Oydaşık ıse, gece oğrer mının ozvenyle göturulduğunu behrterek ozet le şunları söyluyor "Kutuphaneyi nobetçi koyup gece de açlıracagız. Gece ders alma saatieri nedeniyle atılma durumuna gelen oğrenci varsa, gelsinler dilekçe versinler, hallederiz. Oğrenci işleri saat 17.00'ye kadar açık. Beşten sonra da nobetçi kalıyor. Her bir bolumun nobetçisi yok tabii. Gece ogrenimi için yeni bir tahsisat \e kadro yok. Gunduzlu kadro yuklenmiş goturuyor. Geceve kalan oğretim uyelerine verilen ucret dusuk. Ozveriyle goturuluyor. Rica ediyoruz kalıyorlar. Ek kadro için yazdık. imkânı yok Kanun meselesı. Buyuk butçe olanagı istiyor. Bizım arzu ettigımız gece ogrenimi için milyonlar gerekli."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle