16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8 EKÎM 1985 Ozetle KÜLTÜRYAŞAM CUMHURİYET/5 İSMAIL GÜLGEÇ ^ R O RENK KOBU OLOUN «SuL.&u . GÖfZMÜ» R MUS1VN MEML0CCT Yeni dönemde AST Ankara Sanat Tiyatrosu, 198586 dönemme, Faruk Eremin anuanndan Çetin öner'in sahneye uyarladığı "Bir Ceza Avukatının Anıları" ile başlayacak. tlk kez geçen mevsim Ankarada sahnelenen, daha sonra yaz aylarında İstanbul ve Izmir turnelerinin yanı sıra Uluslararası İstanbul FestivaWnde ilgiyle izienen oyun, kısa bir süre için yine Ankan'da sergilenecek. 11 ekimde başlayacak "Bir Ceza Avukatımn Amlan"nın ardından, 15 ekimde Deniz Türkali, Dario Fo'nun tek kişilik oyunu "Kutsal Aile"yi AST'ta konuk sanatçı olarak sergileyecek. Genco ErkaTla yeni dönem ve tiyatro üstüne: HAYVANLAR HA Devlet, tiyatrocuları kuşkulu kişiler olarak görmemeli DİKMEN GÜRÜN UÇARER ödenekli tiyatrolann perdelerini açtığı şu günlerde özel toplulukların hemen hepsi sezonun hazırlığı içindeler. Yeni oyunlar, yeni denemeler, yeni umutlar önümuzdeki günlerde bir bir sergilenecek koca İstanbul kentinin çoğu pasaj aralanna, bodrum kaüarına sıkışmış özel tiyatrolarında. 198586'ya yönelik ilk söyleşimizi Dostlar Tiyatrosu yönetmeni Genco Erkal'la yapıyoruz. yadsımış, boyun eğmiş bir aydın; yaşamının sonuna dek çalışmalarını gizlice sürdürmüş olsa bile. Sokrates ise düşünceleri uğruna ölümü yeğlemiş bir aydın. Yani bir anlamda madalyonun öteki yüzünü sergileyecek yeni oyunumuz. geri de yönetmen eksikliği... Yine genellersek. yonımcu yok... G . E ^ Evet, çünkü yönetmen yetiştiren herhangi bir kurum yok. Ülkemizde tiyatro alanında yapılan eğitim düşünüldüğünde, biraz eskimiş, biraz kalıplaşmış yöntemlerle de olsa oyuncu yetiştiren okullar, konservatuarlar olduğunu görüyoruz. Daha çok kuramsal dttzeyde de olsa dekor kostüm eğitimi yapılıyor. Buna karşın yönetmenlik eğitimi yok. Oysa çağdaş tiyatroda zaman zaman yazann bile önune geçen en önemli kişi yönetmen olabiliyor. Biraz önce Türk Tiyatrosu'ndaki yazar tıkanıklığından söz ettik. Aslında bütün dünyayı ilgilendiren bir sorun bu. Brecht'ten bu yana, o çapta bir başka yazara kolay raslanmıyor. Yani Batı Tiyatrosu'nda da bir yeni yazar tıkanıklığı var. Bunun yerini klasiklerin yeniden yorumlanması, tiyatro olmayan malzemeden yapılan uyarlamalar, metnin geriye çekilip yönetmenin imzasını taşıyan bir tiyatro anlayışı gelişiyor. Biraz da devlet yardımı konusuna deginelim Genco. Dağıtıraı olumlu buluyor musunuz? Devletin başka ne tiir yardımlan olabilir tiyatroya? Örnegin, tiyatro salonu konusu uzerinde titizlikJe dunılması gereken bir sorun. OÛIH DÖMPUN AVKüPA Küçük salonda 3 oyun Oyunu siz mi yönetiyorsu KİM KİME DUM DUMA ¥a(\$h BEHİÇ AK nuz Şenol Yorozlu sergisi 1978, 1982 ve 1983 ytllannda üç kistseJ sergi gerçekleştiren ressam Şenol Yoruzlu 'nun dördüncü kişisel sergisi 10 ekim perşembe günü İstanbul Urart Sanat Galerisfnde açıhyor. Yorozlu'nun sergisi 30 ekime kadar sürecek. 1978'de Devlet Güzel Sanatlar AkademisVni bitiren Yorozlu, 1979 Yeni Egilimler Yanşmasında, 1980 Abdi Ipekçi Yanşmasj'nda, 1983 Viking Ozgün Baskı Yanşması'nda, 1982 ve 1984 Vakko Resim Yanşması'nda ödüUer aldu G. E. Evet. Türkçeye çeviren Mina Urgan. Sahne tasanmı Polonya'da Türk filmleri Polonya'da bu ay içinde Türk filmleri gösterisi yapılacak. Iki hafta boyunca Varşova ve Krakov kentlerinde düzenlenecek gösterilerde 7 uzun, 5 kısa met1 rajlı film gösterilecek. Polonya daki Türk filmleri gösterisinde "Pehlivan", "Askerin Dönüşü", "Selvî Boylum Al Yazmalım", "Herhangi Bir Kadın", "Vahşi Gelin", "YazBekârları", "Bizim A ile" adtı uzun metraju fümlerin yanı sıra "Güneşin Sevdiği Ülke", "Sultanahmet", "Minyatür", "Topkapı Sarayı", "Türkiye" adlı belgeseller sunulacak. Genco Erkal Önce bu yılın repertuanyla ilgili konuşalım. Hangi oyunlar var programınızda? G.E. İlk oyunumuz Maxwdl Anderson'un "Yalınayak" adlı oyunu olacak. Filozof Sokratesin yaşamı, yargılanması ve ölümünü anlatan bir oyun bu. Neden o oyun? G. E. Bugün ülkemizde en çok tartışılan konulardan biri demokrasi. Özellikle son günlerde "Konuşan Türkiye mi, susan Türkiye mi ?" sorusu gündemde. Yeryüzünde ilk demokrasiyi gerçekleştirdiği bilinen Atinadan, insan uygarhğının eski çağından bir ömekle bu tartışmaya katılmak istiyoruz. örnek eski olmasına karşın günumüze, sorunlanmıza ışık tutacak, demokrasi arayışı, demokrasinin sonınlan üstüne bir oyun bu. Bu açıdan güncel ve bugün oynanması gerekli. Bir de şunu soyleyebilirim. Dostlar Tiyatrosu'nun yakınlık duyduğu kimi temel çağdaş sorunlar var. Bunlardan biri aydının toplumsal sorumluluğu konusu. Zaten Dostlar Tiyatrosu izleyicisinin önemli bir bölümünü, çoğunluğu genç, ama her yaştan aydınlanmız oluşturuyor. Yani izleyicilerimizi doğrudan ilgilendiren bir konu bu. Iki yıl önce "Galileo Galiei"yle tartışmaya sunmuştuk bu konuyu. Galileo suçlu mudur, değü midir, egemen guçler karşısında aydının tavrı ne olmalıdır, gibi sorulardı tartışılan. Şimdi oynayacağımız oyun "Galileo"nun tersi bir yerde. Çünkü Galileo ödün vermeyi seçrniş, inandığı düşünceleri Dostlar Tiyatrosu, yeni döneme filozof Sokrates'in yaşamı, yargılanması ve ölümünü anlatan "Yahnayak" adlı oyunla girecek. Topluluk ayrıca Edward Bond'un "Yaz"ı veJale Baysal'ın İbrahim Müteferrika'yla ilgili bir oyunu üstünde çalışıyor. nı Tunçay Çavdar, giysilerini Sevim Çavdar gerçekleştirecek. Son yıllarda sezonu hep tek oyunla kapanyorsunuz. Bu yıl da gene öyle mi olacak? G.E: Bundan sonrası için iki oyun üstüne çahşıyoruz. Biri çağdaş Ingiliz oyun yazarı Edward Bond'un "Yaz" adlı oyunu. Niye Edward Bond diye sorsam? G.E. Ülkemizde pek tanınmayan Bond, çağdaş Ingiliz yazarlarının en önemlilerinden sayılıyor. Ülkemizde yalnızca bir oyununu, geçen yıllarda amator tıyatrolanmızdan biri sahneledi. ttiraf etmeliyim ki "Saved" adlı oyunu dışında bugüne dek Bond'u okumamıştım. Yaz tatilinde giriştiğim geniş oyun tarama çalışması içinde beni en çok etkileyen keşif oldu Bond'un oyunları. "Yaz"ı okur okumaz bu oyunla ilgili duygularımı, düşüncelerimi bir an önce izleyicilerimizle paylaşma gereğini duydum. Yerli oyun seçmediniz mi? G. E. Bir yerli oyunumuz var. tbrahim Mttteferrika'run yaşamı üstüne Jale Baysal'ın yazdığı bir oyun bu. Yazanyla bu oyun üstüne çalışmalarımız sürüyor. Bu kez çağdaşlaşma sureci içinde, Osmanlı toplumundaki bir aydının konumu irdeleniyor. Bu sezon içinde, küçük salonumuzda üç oyun gerçekleştirmek güç belki, ama düşündüğümüz oyunlar bunlar. Türk Tiyatrosu'nun atılım yapamamasının nedenlerinden biri oyun yazan, kanımca bir di Salon ve turne sorunu G.E. Parasal açıdan bugün artık özel tiyatrolann pek bol olan sorunlarını çözebilecek ölçüde değil devlet yardımı. Gene de önemli bir destek. Kime kaç para paha biçildi konusunu tartışmak istemiyorum. ölçütler her zamarı açıkça anlaşılamıyor. Her bir tiyatro için gerekli karar açıklansa daha sağlıkh olacak sanıyorum. Değerlendirme Kurulu ilk kez tiyatromuz üstüne genel bir eleştiri yaptı. Üzücu, ama gerçek. Tiyatromuza düzeysiz güldürülerin egemen olduğu görünüşünü yadsımak olanaksız. Yaşamakta olduğumuz genel kültürel yozlaşmanın bir parçası bu. Bir de turne deneyimlerimizden yola çıkarak önemli bir soruna daha değinmek istiyorum. Devlet, tiyatronun yaygınlaşmasını, Anadolu'ya turneler yapılmasını özendirirken tiyatronun güvenlik içinde etkisini duyurabileceği özgür ortamı da sağlamalı. Anadolu'nun değişik illerinde oyun oynamaya izin vermeyi sorun haline getirmemeli. Tiyatrocuları suç işlemeye hazır, kuşkulu kişiler olarak görmekten vazgeçmeli, lstanbul'da, Ankara'da uzun sure oynanmış oyunları yeniden inceleyerek sansur uygulamaya kalkışmamalı, oyun sırasında salonda gorevli polis memurları, varlıklarını izleyiciyi tedirgin edecek bir gövde gösterisine dönuştürmemeli. P I K N I K PİYALE MADRA KİNSE. 8ENI SEVMI>O2 BAK MASIL Basın fotoğrafları sergisi Ankara Fotoğraf Sanatçıları DemeğiAFSAD, 1986 yth başında bir "Basın Fotoğrafları Sergisi" düzenleyecek. Serginin Ankara 'dan sonra İstanbul ve Izmir'de açılacağı belirtildi. Sergiye katılmak isteyen foto muhabirlerinin 30 Aralık 1985 gu'nüne kadar fotoğraflarını AFSADiı iletmeleri gerekiyor, HIZLI GAZETECİ KECDET ŞEK Avrupa mimari mirası hpanya'nın Granada kentinde baslayan Avrupa Konseyi Mimari Mirası 'ndan Sorumlu Bakanlar Konferansı'nın açıhşmda Avrupa Mimari Mirasım Koruma Sözleşmesi imzalandı. Sözleşmeyi Ispanya Kral ve Kraliçesi'nin huzurunda öteki ülkelerin bakanlanyla birlikte Kültür ve Tiırizm Bakanı Mükerrem Taşçıoğlu da imzaladL ÇİZGİLİK KÂMtL MASARACI 1 * İC fwk<5ttt khUtntna MESLEK OLARAK • I Moda önce bir duygudur. Bu duyguyu bir tutkuya dönüştürmek ve bir diğeri için yepyeni çizgilere, düşlerindeki renklere ulaşabilmek; sadece bir modacının yaşayabileceği gerçek bir öyküdür. Türkiye'de, moda olgusunun üst düzeyinde yer almak isteyenler veya modayı doğrudan yönlendirmek isteyenler için, önemli bir tarih Ekim 1985... Moda ve Stilistlik alanında ilk kez kurulan özel okulun başlama tarihi, Dünya standartlannda moda eğitimini gerçekleştirecek olan bu okul; ancak "gerçek anlamda moda kreatörü olmak isteyenlere" açacak kapılannı C i AGAÇ YAŞKEN EGILIR KEMAL GÖKHA* LM &am <R«M> ( i* *»i bua3n»a / / \i f Sfyr s*v TARIHTE BUGUN MLMTAZ ARIK4.\ 8 Ekim 2İ GÛNLÛK AÇUK GREML k mifnariık cL ivartmı r«tm Utvsu 19Z4 '7E BUGÜU, MOUAUOAS KARAMÇAND GANPİ, HİNPİSPM'IN OELHt KENTİNDE,21 GÜM SÜRPÜB0Û6U AÇLIK GesviNE SON VERPİ. BÛYİJK H/UTLİ uoee, I. DÜNVA SAl/AŞt BİTTİtrrSN SONRA, HİNPİS7#N'£A Kl İfJGlUZ SOMÜieGE YCNEmAİUE KAGŞI DlEB' H/f£ GEÇMİŞTİ. KBUDİNE Ö2GÜ £PlLGİH(PASİF) Pl/?ENM£ YÖNTEMİrLE &AVGANAU 6AMOİ, OTEt>EM B&& A&*LAetAJDA ÇEÇİTLI ANLAÇAAAZLlt^LA/S BULUNAN H/NPU YE AAÜ^LİlMAAIiARI OBTAK AMAÇin gieL£ŞrtgA4EK /ÇlN,SĞZ KOUUSU AÇLİK Geei//AI/ y/IPM/Ş, BAŞA&LI DA 01MU&U. Sotda, Ğandt aç/ık. grev/nin son gününde. görulüyor Bir Uin+lt karıkaHjrcjj de. onu, "inytliz. aslanmın karabaSanı ''olarak. canlandtrmıçCSağia). BRJT1SH UOK'S MCHTMARE istasyon sanat evi ANKARA: G. Osman Paşa Noktalı Sok. No:6 Tel: 28 35 08 İSTANBUL: Maçka Cad. Maçka Palas No: 41/11 Tel: 140 56 50 Aynntılı bilgi için bir an önce başvumnuz. 50 YIL ONCE Cumhuriyet Tam Türk tütünü yetiştirmek için Amerikadan ilgili resmi makamlara gelen malumata gore, Birleşık Amerikanın Virjinya Cumhuriyetındeki Clathom eyaletinde Bittisylvania tecrübe istasyonunda Politeknik Enstitüsü tarafmdan Türk tütünü yetiştirilmek için tecrübeler yapılmaktadır. Bu tütun iki muhteiif cins toprakta yetiştirilmektedir. Bu tütünün Amerikan tütUnıle karıştırtldığı zaman istenılen lezzeti verip vermiyeceği ancak ileride yapılacak tecrube netıcesmde anlaşılacaktır. Bu ışi ıdare eden muteahassıs, tecrubeden iyi neticeler alınacağını ve 8 Ekim 1935 tütünü kultanmamn mumkün olacağmı söyiemiştir. Amerikadan gelen bu haber tutüncülüğümüz için çok muhımdir. Çünkü tutün ihracatımızın en büyük kısmt Amerıkaya yapılmaktadır. Amerikanın sigara harmanlannı ıslah için memleketımizle Yunanistandan aldığı tutün ithalatının yıllık kıymeti 50 milyon doiardır. 1935/1985
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle