Katalog

24 EKÎM 1985 EKONOMt CUMHURÎYET/9 'En iyi konut tipV araştırdıyor ANKARA, (a.a) Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kururau (TÜBtTAK) "en iyi konut tipi" ve "en uygun teknoloji" konulannda bir araştırma başlattı. Toplu Konut ve Kamu Ortaklığı Idaresi Ue TÜBİTAK Yapı Araştırma Enstitüsü arasında imzalanan protokole göre, 1986 yılı mart ayında tamamlanacak çahşmalarla değişik yerleşim modellerinin maliyetleri ölçülecek, yapılaşma biçimi seçenekleri, dubleks, bitişik nizam, 2 kath bitişik nizam, 5 kath bitişik nizam, 8 ve 10 kath ayrık nizam olarak araştınlacak. Bunun sonunda en uygun konut tipleri belirlenecek. Araştırma kapsammda bulunan bir diğer konuyu da, konut yapımında uygulanabilecek teknolojilerin maliyet, hız, kalite ve mimari çözüm alternatiflerinin belirlenmesi oluşturuyor. Altın spekülatörü direnivor Geçen hafta içinde bankalara genellikle 30 kilo civarında altın satan Merkez Bankası, bu hafta miktan ortalama 15 kiloya kadar düşürdü. Altın alan banka sayısı da 16'dan 6'ya indi. NECMÎ ÇELİK Ticari bankaların altın satışları geçen haftaya oranla hızını önemli ölçüde kaybetti. Geçen hafta bir ara 16'ya fırlayan Merkez Bankası'ndan altın almak isteyen banka sayısı da 67'ye indi. Altın satışlanndaki durulma aynı zamanda döviz ve Türk Lirası piyasalarındaki son durumu da iyice su yüzüne çıkardı. Bazı bankaların döviz pozisyonlannm "kırmın sinyal" vermesi üzerine altına daha fazla döviz ayırmaya yanaşmadıkları belirtiliyor. Ancak bankaların Merkez Bankası'na başvurulannın azalmasında özellikle "Kapalıçarşı kaynakh" müşteri talebinin düşmesinin önemli rolü olduğu ifade ediliyor. Bankacıhk çevrelerinden edindiğimiz bilgilere göre Kapahçarşı'ya egemen olan altın spekülatörleri, Merkez Bankası'nın piyasaya daha fazla altın sürmesini engellemek için talebi büyük ölçüde kısülar. Öte yandan, bankalar yoluyla satılan altmın önemli bir kısmını ele geçiren Kapalıçarşı kaynaklı müşterilerin piyasadaki dengeyi kendi lehlerine tutacak kadar altın stoku yaptıkları ve bu nedenle yer.i bir talepte bulunmadıkları kaydediliyor. Altın satışları hem dövizin hem de Türk Lirası'nın iyice değere bindiği bir döneme rastgeldi. Bankacüar hiçbir bankanın bu arada döviz satmaya yanaşmadığına dikkat çekerek, altın yoluyla liraya dönüşen dövizi yeniden dövize çevirmenin güçlüğünden söz ediyorlar. Ayrıca son haftalarda emisyonda görülen daralma, piyasada Türk Lirası 'nı daha zor bulunur hale soktu. Ay sonundaki vergi ödemelerine hazırlanan ticaret kesiminin parasını bankalarda tutmayı tercih etmesinin, boşta duran ticari mevduatın altın satışına kaymasını engellediği hatırlatılıyor. Geçen hafta bankalara genellikle 30 kilo civannda alun satan Merkez Bankası bu hafta miktan ortalama 15 kiloya kadar düşürdü. Merkez Bankası bu hafta sonunda bankaların şimdiye kadar yaptıkları altın satışlanrun bir değerlendirmesini yapacak, stok yapan bankalara yeni satışta bulunmayacak. Bankalar yoluyla altın piyasasıru düzenleme amacı güden Merkez Bankası'mn, altın satışlarımn bir ölçüde durulmasını olumlu karşıladığı öğrenildi. Bazı bankaların piyasada talebi "yapay" olarak körüklemesinden yakınan Merkez Bankası'mn, bazı bankaların bu işi temel işlev haline getirmesine karşı sert tutumu dikkati çekiyor. Kamu bankalarının ise altın satışlarında Merkez Bankası amaçlanna uygun davrandıkları gözleniyor. Ziraat, Emlak Kredi, Halk ve Vakıflar Bankası'mn piyasanın düzene sokulmasına yardım etmek amacı dışında kendilerinden diğer bankalara mevduat kayışını önlemek düşüncesiyle de altın satışına girdikleri vurgulanıyor. Büyük mevduat bankalanrun da "Heri.es girdi, biz de geri kalmayalım" şeklindeki bir politika sonucu altın aldıkları belirtiliyor. ALTHV SATIŞ1 NEDKV YAVAŞLADI? En büyük müşteri Kapalıçarşı'nın talebi kısmasıyla banka satışları duruldu tSCİNİN EVRENÎINDEN SÜKRA1N KETENCİ Ders Nereden Alınmış... WASHINGTON Asya Amerika Hür Çalışma Enstitüsü (AAFLI) aracılığı ile konuğu olduğumuz Amerikan İşçi Sendikalarının tek konfederasyonu AFLCIO'nun Amerikan işçi sendikalarını, sorunlarını ABD'yi tanıtma programı,Başbakan Özal'ın gezi tarihi ile çakıştı. Ister istemez bize yapılan açıklamalarda çağırışımlar ağır basıyor: • "İdare çok tutucu, sendikalar ve işçilere karşt bir yönetim. Reagan yönetiminden bu yana 34 milyon işçi sendikalılığını kaybetti. • Otomobil sanayiinde 200 bin işçi çıkarıldı. Sendikalı işçiler, yüksek ücretli işçiler çıkarılıyor. Yetierini gelişen teknolojide robotlar alıyor. Sendikasız ucuz işçiler alıyor, sermaye yer değiştiriyor. Sendikaların etkili olmadığı ucuz işçili güney bölgelerine kayıyor. Latin Amerika'dan gelip, kanunsuz çalıştınlanlar var. Kaçak işçi istenilen ücretle, istenilen koşullarda çalıştırılabiliniyor. Bundan önceki Çalışma Bakanı boş bulunup, resmi çalışan işçi kadar büyük bir kitlenin kaçak çalıştığını söylemiş. Hükümetin bilerek göz yumduğu söylenen bu duruma ilişkin boşbogazlığı nedeniyle de Beyaz Saray tarafından uyarılmış. • AFL CIO 13 milyon 500 bin üyesi ile dev bir sendikal örgüt gibi gözüküyor. 5.5 milyon sendikalı işçi de bağımsız sendikalarda. Ancak, ABD'deki sendikalı işçi sayısı işçilerin ancak yüzde 1718 kadan. 80 milyonu bulan bir sendikasız büyük çoğunluk var. • Asgarı ücret her işe, her bölgeye ve yaşa göre değişiyor. Ortalama bir rakam olarak saat ücreti 3 dolar 35 sent olarak açıklandı ki, bununla gerçekten bir işçinin tek başına ancak karın tokluğuna yaşayabileceği söylenebilir. • Ortalama ücreti pek bulmak mümkün değil. Bulunsa da bir anlamı yok. Çünkü serbest rekabet ve güç dengesi birbirinden çok farklı ücretler sistemini getirmiş. • Emekli işçi çok mağdur, emeklilık maaşı 220 dolar kadar. Çok yüksek ücretli özel değişik sigortalara prim yatırabilmiş olanlar ikinci, üçüncü sigortalardan yararianabiliyorlar ancak. • Sürekli işçi aleyhine işleyen yargı sık sık gündeme geliyor. Batı'lının yetki denetimi yetki istatistikleri yok ancak, onlarda da işverenler herhangi bir pürüz çıkarıp, sözleşme masasına oturmayarak sorunu 34 yıl uzayabilen yargıya havale edebiliyorlarmış. • İşçi sorunları ne ABD hükümetinin ne de kamuoyunun gündeminde değil. Nütusun yaklaşık 1/3'ünü oluşturan işçi sınıfının, sınıf olarak etkinliği öylesine cılız ki, kitap kalınlıgındaki Amerikan gazetelerinin pek çoğunda işçi haberleri uzmanı dahi yok. Bize ABD'yi tanıtan uzman ve hocalar sadece birkaç gazetede, işçi haberlerine özel yer aynldığını, işçi haberlerinin basında çok sınırlı yer aldığını anlatıyorlar. Başbakan Özal'ın işverenlerimizin, "Küçük Amerika" çağırışımı veren uygulamalarında nereden ders aldıklannı görmek çok güç değil. Hele TİSK'in ve Özal'ın bakanlığı döneminde yeni yasalar hazırlıklarında ne kadar etkili olabildikleri hatırlandığında. Model, bugünkü uygulama sonuçlarıyla birlikte ABD'den geliyor. Oysa bütün benzerliklere ragmen, arada görmezlikten gelinen çok çok önemli farklılıklar var. Bir anlamda sınırsız sayılabilecek özgürlükler ve özeleştirinin varlığı gözardı edilmiş. Sendikacılannın özeleştirilerine göre, uzun yıllar dünyaya mal satan ve çok yüksek kârlar yapan ABD sermayesi kendi işçisine, işçiyi rahatlatan önemli paylar vermiş. Bir yandan da çok geniş, zengin boş topraklar, geniş olanaklar, sanayide çalışanlann zorlandıkça başka bölge ve işlere kolayca kaymalarını sağlamış. Şimdi dışardan gelen ucuz işçilikli, ucuz maliyetli mallar bugün yaşanan sorunları, sendikalı yüksek ücretli işçilerinişten çıkarılmaları, ücretlerin düşmesi sonuçlannı getirmiş. Yeni sorunlar ABD'de yeni ilişkileri de geliştiriyor. İlk kez AFLCIO ile hükümet karşı karşıya. Ve işte bu noktada gözardı edilen bizimle var olan asıl önemli olan özgürlüklerin farklılığı öne çıkıyor. Hükümet yetkilileri, AFLCIO'nun politikasında son zamanlarda önemli değışikliğin olduğunu vurgulamakla yetiniyor. Eleştiri getirmekten kaçınarak, hükümetle yeniden iyi ilişkilerin kurulabilmesi umudunu dile getiriyor. Kimsenin çok büyük rakamlar tutan parasal katkısı, bütün propaganda gücü ile seçimlerde Reagan hükümetinin karşısına çıkan siyasetin içine boğulmuş AFLCIO'ya hesap sormaya kalkıştığı yok. Sendikalann bize göre, yasalarla var olan sınırsız özgürlüğünü kısıtlamayı aklından geçiren olsa bile ağzına alabilen yok. Anlaşılan modeli ABD'den alırken, işimize gelen yanları ile seçip, özünü bütününü yok sayarak almışız. Bankalar dövizin kıymete bindiği bir zamanda altına daha fazla döviz harcamaya yanaşmiyortar. Bazi bankaların döviz durumlan kırmızı sinyal vermeye başladı. Emisyonun daralması ve ticaret kesiminin de ay sonundaki vergi ödemelerine hazırlanmasr piyasada yeniden Türk Lirası stkırttısma yol açtı. Boşta duran artık ticari mevduat bankada yatmayı tercih ediyor. Kapalıçarşt kaynaklı müşteriler, Merkez Bankası 'nın piyasaya daha fazla altın sürmesini engeilemek için talebi bifinçli olarak kıstılar. fiyasaya çıkan 400 kilo altmm büyük bir kısmını ele geçiren spekülatörstokyaptt. TURKIYE'den îthal dizel motor satışı kasımda ANKARA, (a.a.) Sanayi ve Ticaret Bakanhğı'ndan dizel motor ithali için izin alan fırmalar, satışlarına kasım ayında başlayacaklar. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı yetkililerinden alınan bilgiye göre, bakanhk, firmalann belirleyecekleri fiyatları kontrol ederek satış izni verecek. Bakanhk yetkilileri, yapılacak işlemin fiyat tespiti değil, fiyatlann belirli ölçüler içinde açıklanmasmı sağlamak olacağını söylediler. "Renault" fırması da dizel motor ithali için bakanlıktan izin talebinde bulundu. Firmanın bu talebinin incelenmesine başlandı. Renault'nun izin alması halinde, izin verilen firma sayısı 6'ya çıkacak. Firmanın talebi "Renault9"lar için yapıldı. Tam üyelik için öncü rolünü üstlendiler Ozel sektör ÂETye çıkartma yapacak Resmi çabalann sonuç vermemesi üzerine öncü rolünü üstlenen özel sektör kurmuyları 8 kasımda Brüksel'e gidecekler. Claude Cheysson tarafından kabul edilecek heyet, Türkiye'de olası bir "sosyal demokrat" iktidar döneminde bile "piyasa ekonomisinin" terk edilmesinin güçlüğünü AET yetkililerine anlatacaklar. ANKARA, (ANKA) özel sektör kurmayları, AET ile 12 Eylül'den bu yana bozuk bulunan ilişkileri düzeltmek için atağa geçerken Türkiye'nin topluluğa kesin girişini sağlamak amacıyla "öncü rolünü" de üstlenmeye hazırlaruyor. Ikili ilişkilerin canlandırılmasma yönelik "resmi" çabalardan sonuç alınmaması Özal hükümetinin de tam üyelik konusunda "isteksiz" davranması üzerine, hareketegecmegereksinimiduyan özel sektörün önde gelen isimleri, 8 kasımda Brüksel'e giderek AET Komisyonu'nun üst yetkilileri ile "btezat" temaslarda bulunacaklar. Bu arada, "özel sektör kurmxylsn n run Brüksel'de yapacaklan göriişmeler sırasmda eski Fransa Dışişleri Bakanı ve AETnin Akdeniz ülkeleri ile ilişkilerden sorumlu komiseri Claude Cheysson tarafından kabul edilecekleri öğrenildi. Dışişleri Bakanlığı kanalıyla yapılan girişimler sonucu Claude Cheysson ile özel sektör heyeti arasında 1 saatlik görüşme için randevu alındığı bildirildi. YetküikT, sosyalist hükümetin iktidarda bulunduğu dönemde Fransa Dışişleri Bakanı iken özeliikle Ermeni konusunda takındığı tutum nedeniyle Türkiye'de yoğun eleştirilere yol açan Cheysson'un şimdiye kadar sadece Türkiye'nin AET Büyükelçisi Pulat Tacer ile görüştüğünü hatırlaıarak heyet ile bir araya gelmeyi kabul etmesinin Türk öze! sektörüne verilen önemi yansıtuğım bildirdiler. İki gün sürecek göruşmeleri yurütecek Türk heyetinde Koç ve Sabancı Holdinglerden üst düzey yöneticilerin yanı sıra, ENKA Holding Yönetim Kurulu Başkanı Şank Tara, TİSK Başkanı Halit Narin, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı Ersin Faralyalı ve diğer bazı özel sektör üst düzey temsilcileri yer alacak. Görüşmelerde Türkiye'nin piyasa ekonomisinin tümüyle yerleşmesi ve devamı açısından, AET'ye tam üyeliğin zorunlu olduğunu dile getirecek olan heyet, ayrıca üyeliğin gerçekleşmesi halinde Türkiye'de olası bir "sosyal demokrat" iktidar döneminde bile "piyasa ekonomisinin" terkedilmesinin güçlüğünü AET yetkililerine anlatacak. Harp sanayiinde ortak yatınnı talebi tZMIR, (Cumhuriycl Ege Bürosu) Türktngiliz Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı E. Warrington dün düzeniediği basın toplantısında Türk işadamlanna çağrıda bulunarak, "İngiltere büyük bir pazardır. Türk işadamlan bundan yararianmalıdır" dedi. İngiliz işadamlannın ve özellikle Kraliyet Hava Yolları müessesesinin Türkiye'de kurulması planlanan harp sanayii ile yakından ilgelendiğini kaydeden Warrington "Harp sanayii konnsunda ortak yatınma gitmek isteriz" biçiminde konuştu. Ölçmen: Libya sorunu için bankalar özveride bulunmalı ANKARA (a.a.) Hazine ve Dış Ticaret MüsteşarlığYnm iki uzmanı Libya'da iş yapan Türk müteahhitlerinin hesaplarını 6 ay süreyle inceleyecek. Libya'da İş Yapan Türk Müteahhitleri Birliği Başkan Yardımcısı Özer ölçmen ise Libya üe imzalanan çerçeve anlaşmasının uygulamasında başarı sağlanması için bankaların ve müteahhitlerin özveride bu MtikeUetler ödedikleri KDV'nin yarısı kadar peşin vergi verecek özer Ölçmen • Libya 'da tş Yapan Türk Müteahhitleri Birliği Başkan Yardunasu lunması gerektiğini söyledi. Ölçmen, "İki kesimin işbirliği şart" dedi. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda kabul edildi Teşvik Uygulama'nm gözdesi gemicilik ANKARA, (aa.) DPT Teşvik Uygulama Başkanlığı 1986'nın gözde sektörlerini "Gemi inşa, yiizer havuzlar, gemi inşa ve onanm tesisleri, Ro/Ro gemisi, tren lerisi, feribot ve fulkonteyner gemisi ithal ve işletınecUiği" olarak belirledi. Teşvik Uygulama Başkanlığı ayrıca, enerji üretimi, elektronik, tıbbi cihazlar üretimi, sağlık, tarım, hayvancıhk ve bunlara bağh entegre tesisler ile her türlü turizm ve eğitim yatınmlannın da, önceden olduğu gibi, "gözde" sektörler olarak devammı kararlaştırdı. 1986 program döneminde özel önem taşıyan sektörlerdeki yatırımların toplam maliyetirün 1 milyar Türk Lirasının üzerinde ohnası gerekiyor. Kabul edilen madde uyannca tiyatro sanatçılarma yapılan ödemelerden, sporculann transfer ücretlerinden yüzde 25 oranında stopaj kesilecek. Wialiye ve Gümrük Bakanı, 1986 yılında 350 milyar lira peşin vergi tahsil edilmesinin beklendiğini söyledi. ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda peşin vergi ödenmesine ilişkin madde benimsendi. Buna göre KDV rnükellefleri ödedikleri Katma Değer Vergisi'nin en çok yarısı kadar peşin vergi verecekler. Komisyonda 4 saati aşkın süren görüşmelerden sonra kabul edilen madde uyarmca, tiyatro sanatçılarına yapılan ödemelerden, sporculann transfer ücretlerinden, gemi adamlarına uluslararası sularda geçen hiz metleri kaşılığı verilen ücretlerden, müteahhitlere ödenen istihkak bedellerinden yüzde 25 oranında stopaj kesilecek. Devlet tahvili ve Hazine bonosu faizlerinden, gelir ortaklığı senetlerinden sağlanan gelirlerden, tahvil faizlerinden, mevduat faizlerinden ve sırdaş hesap faizlerinden yüzde 25 stopaj alınacak. Ancak Bakanlar Kurulu, bu maddede yer alan stopaj oranlarını sıfıra kadar indirmeye veya bir katına kadar artırmaya yetkili kılındı. Tasannın bu maddesinin görüşülmesi sırasında eleştirileri yanıtlayan Maliye ve Gümrük Bakanı Alptemoçin, 1986 yılında 350 milyar lira peşin vergi tahsil edilmesinin beklendiğini söyledi. Hakkaniyet sağlamak için peşin vergi müessesesini getirmek istediklerini ve uygulamanın 1 Ocak 1986'da yürürlüğe gireceğini söyledi. Peşin vergi dolayısıyla, fiyatlann artacağını düşünmenin yanlış olacağını belinen Alptemoçin, bakanhk olarak en önemli hedeflerinin vergi dışı kazançları vergilendirilebiür hale getirmek olduğunu, bunu sağlamak için de stopajın yaygınlaştırıldığını bildirdi. ANAP tstanbul milletvekili Orhan Ergüder, ister stopaj denilsin, ister dahili tevkifat denilsin, bunun Türkçesinin peşin vergi olduğunu belirıerek, getirilen düzenlemeyi desteklediğini bildirdi. ANAP Aydın milletvekili Nabi Sabuncu da, bu hükümler karşısında esnafın zor durumda kalacağını, küçük esnafı korumak gerektiğini belinti. "Biz siyasi iktidanz. Bürokratlann getirdiği konuyu yüzde 100 doğru olsa bile siyasi hesaplara adapte ederek sonuca gitmek zorundayız" dedi. ANAP Bursa milletvekili İlhan Aşkın ise, peşin vergi oranının yüzde 25'e lndirilmesini önerdi. MDP İstanbul milletvekili Doğan Kasaroglu da, peşin verginin uygulamaya girmesi sonucu ya vatandaşın sırtına zam olarak bineceğini veya KDV olarak hazineye gelmeyeceğini öne sürdü. Yumurtalık fizibilite anlaşması NEW YORK, (»A.) Adana Yumurtalık'taki serbest bölgenin fizibilete çalışmalarını ABD'nin "Bechtel" fırması yapacak. Bu konudaki sözleşmenin bugün New York'ta imzalanması bekleniyor. Sözleşmeyi Türkiye adına, halen Başbakan Turgul Özal ile birlikte New York'ta bulunan DPT Müsteşar Yardımcısı Bülent Öztttrkmen ile Bechtel şirketi temsilcilerinin imzalayacaklan bildirildi. Klasik sisteme göre DOVIZ KURLARI Merkez Bankası kendi işlemlen için doların alış kurunu 54*40 lira olarak belirledi. KISA... KISA... TÖBANK bugün saai 18.00'de vereceği bir kokteylle Ankara'ya veda edecek. Genel Müdürlüğün İstanbul'a taşınması nedeniyle düzenlenecek kokteylde, Genel Müdür Erol Akyazan, bir konuşma yapacak. HASIR VE KAMIŞ piyasasına da yabancı sermaye girdi. Bu konuda üretim ve ihracat yapacak 105 milyon'lira sermayeli Hiss Kamış Sanayii adlı bir şirket kuruldu. 1986 bütçesiyle yatinm ödeneklerinin payı % 15'in altına indi ANKARA (a.a.) Bütçe sisteminde yapılan değişiklik, yatırım ödeneklerinin toplam ödeneklere oranmın yüzde 15'in altına inmesini engelledi. Bu yıl uluslararası standartlara göre hazırlanan bütçe, ödeneklerin dağılımını da etkiledi. Yeni tanıma göre bütçe içindeki payı yıl içinde yüzde 17.7'den yüzde 17.9'a çıkması beklenen yatırım ödeneklerinin klasik tanıma göre bütçedeki payırun yüzde 15'in altına ineceği hesaplandı. Anadolu Ajansı muhabirinin Maliye ve Gümrük Bakanlığı yetkililerinden aldığı bilgiye göre, yatırım ödeneklerinin toplam harcamalar içinde 1984'te yüzde 17.01, 1985'te yüzde 15.7 olan payı ilk kez yüzde 15'in altına inecek. Klasik tanıma göre, bütçe büyüklüğü 1986 yılında 8 trilyon 831.5 milyar lira olacak. Cari fiyatlarla 1985 yılı harcama tahmininin yüzde 59.4 üzerine çıkacak olan 1986 yılı bütçe ödenekleri içinde transfer harcamalarının payı da ilk kez yüzde 50'nin üzerine çıkacak. 1984 yılında bütçenin yüzde 46.4'ünü oluşturan transfer harcamalarının, 1985'te yüzde 46.84'e, 1986'da da yüzde 50.84'e yükselmesi bekleniyor. 1985 yılında transfer ödenekleri içinde yüzde 24.08 olması beklenen borç ödemelerinin payı 1986'da yüzde 35.18'e yükselecek. Konsolide bütçe dışına çıkarılan "borç yönetimi"nin klasik bütçe içindeki yeri 1984 yılında yüzde 7.29 iken, bu değer 1985'te yüzde U.28'e, 1986'da yüzde 17.89'a yükselecek. DUNYA'dan Suudi Arabistan, petrol iiretirııini 2 katına çıkardı Ekonomi Servisi Suudi Arabistan'da petrol üretimi ağustostan bu yana 2 katına çıkarıldı ve günlük 2 milyon varillik petrol üretiminden, günde 4 milyon varil üretimine ulaşıldı. Suudi .Arabistan'da bu uygulama, üretilen petrolün fiyatının piyasa koşullarına göre belirlenmesi kararının bir sonucu oldu. Suudi Arabistan'ın petrol üretimini arttırmasının ardından, Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü OPEC'in diğer üyelerinden Irak, Libya ve Nijerya da günlük petrol üretimlerini arttırdılar. öroeğin OPEC tarafından belirlenen kotaya göre günde 500 bin varil petrol üretmesi gereken lrak'ta, son haftalarda günde tam 1,7 milyon varil petrol üretildiği bildiriliyor. Dövizin Cinsi 1 ABD Doları 1 Avustralya Doları 1 Avusturya Şilini 1 Batı Alman Markı 1 Belçika Frangı 1 Fransız Frangı 1 Holleında Florini 1 İsveç Kronu 1 İsviçre Frangı 100 İtalyan Lireti 100 Japon Yeni 1 Kuveyt Dınarı 1 Sterlin 1 S Arabistan Riyali Döviz Alış 549.40 383.76 29.75 208.35 10.29 68.33 184.64 69.26 254.06 30.91 254.65 1861.70 788.66 150.52 Döviz Satış 554.95 387 64 30.05 210.45 10.39 69.02 186.50 69.96 256.63 31.22 257.22 1880.50 796.63 152.04 Efektif Alış Efektif Satış 549.40 560.39 364.57 391.44 29.75 30.35 208.35 212.52 9.78 10.50 68.33 69.70 184.64 188.33 69.26 70.65 254.06 259.14 29.36 31.53 241.92 259.74 1768.62 1898.93 788.66 804.43 142.99 153.53 OTOMATİK KONTROLDE KANITLANMIŞ KALİTE ÇAPRAZKUR 1 ABD DO1ARI B.AIman Markı 2.6369 Fransız Frangı 8.0403 Hollancla Ftoririi 2.9755 İsviçre Frangı 2.1624 İtalyan Ureti 1777.42 Japon Yeni 215.74 S Arabistan Riyali 3.65 1 Sterlin 1.435 ABD Dolan ALTIN SUMUŞ ALIŞ j Cumhuriyet Reşal 24 ayar külçe 22 ayar bılezik 900 ayar gumüş 40.000 44.000 SATIŞ 40.250 45.000 5.965 5.800 112 SAMSON • TERMOSTATİK VANALAR, • BASINÇ RECÜLATÖRLERİ, • KÖRÜKLÜ BUHAR KAPANLARI 5.950 5.340 110 78 yıllık tecrübesiyle otomatik kontrolde dünyanın önde gelen ismi SAMSON Türkiye'de de üretime geçmiştir. Tüm akışkanlar için, her çap sıcaklık ve basınç gurubunda 24 EKİM 1985 TARİtlİNKKİ DÖVtZ KURLARI T.C ZtRAAT BANKASI DÖVİZ ALIŞTL SATIŞ TL 549.45 554.95 383.73 387.57 29.85 30.14 208.57 210.66 10.34 10.44 57.63 58.20 68.33 69.01 184.74 186.59 69.26 69.95 254.06 256.61 30.91 31.21 254.65 257.20 402.99 407.03 1861.70 1880.33 69.41 70.10 788 62 796.51 150.52İ 152.02 DÖVİZİN CİNSİ 1 ABO DOLARI 1 AVUSTRALYA DOLARI 1 AVUSTURYA ŞİLİNİ 1 BATI ALMAN MARKI 1 BELÇİKA FRANGI 1 DANİMARKA KRONU 1 FRANSIZ FRANGI 1 HOLLANDA aORİNİ 1 İSVEÇ KRONU 1 İSVİÇRE FRANGI 100 İTALYAN LİRETİ 1 JAPON YENİ 1 KANADA DOLARI 1 KUVEYT DİNARI 1 NORVEÇ KRONU 1 STERLİN 1 S. ARABİSTAN RİYALİ EFEKTİF ALIŞ TL. SATIŞ TL. 549.45 364.54 29.85 208.57 9.82 57.63 68.33 184.74 69.26 254.06 29.36 241.92 382.84 565.93 395.24 30.74 214.83 10.65 59.35 70.37 190.28 71.33 261.68 31.83 262.29 Alnıan ekonomisinde 1986 tahminleri Ekonomi Ser\isi Federal Almanya'da gayri safi milli hasılanın 1986 yılında yüzde 3 oranında artması bekleniyor. 1985 yılı için tahmin edilen yüzde 2,5'luk GSMH artışınm ise hedefin biraz gerisinde kalarak yüzde 2,25 olarak kesinleşmesi bekleniyor. Almanya'da önde gelen 5 araştırma kuruluşunun yaptıkları tahmine göre Federal Almanya'nın ticaret fazlasımn 1986'da ytizde 25 artarak 35,8 milyar dolara çıkacağı, cari işlemler fazlasımn ise 19 milyar dolar olarak gerçekleşeceği hesaplanıyor. Bu ürünlerle birlikte tüm SAMSON cihazlarının mühendislik, ticarî, bakım ve onarım hizmetleri sunulmaktadır. SAMSON,otomatik kontrolle ilgili tüm proje ve problemlerinize en verimli çözümü sunmaya hazırdır. SAMSON Ölçü ve Otomatik Kontrol Sistemleri Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi Meclisi Mebusan Cad. 493 üıtcü Han Kat 5 salıpazan ISTANBUL Te4 : 144 44 31 • 143 59 86 Tlx. 24 455 cabıtr. tatt. samsonı P.K. 389 Karaköy İSTANBUL BAIMCASI AUS 549.60 İKTİSAT! SATIS 555.65 415.08 1768.61 1917.54 71.49 65.93 788.62 812.27 142.99 155.03 \ ALIS 208.43 SATIS 210.72 ZtRAAT BANKASI "GicüM criflbocz"