Katalog

75 EKİM 1985 Ozetle DIŞ HABERLER CUMHURİYET+3 Filistin Kurtuluş Cephesi lideri dün Yugoslavya'dan ayrıldı TacikistarCda deprem SSCB'nin Tacikistan Cumhuriyeti'nde önceki gün şiddetli bir deprem meydana geldiği bildirildi. Sovyet haber ajansı TASS depremde "ölü ve yaralıldr" olduğunu bildirdi. TASS, Başkent Douchanbe'nin kuzeydoğusunda meydana gelen depremin Mercaüi ölçeğine göre 8 şiddetinde olduğunu ve özellikle Karakurum 'da önemli hasara yol açtığtm bildirdi. Depremle ilgiU ay~ nntılı bilgi verilmedi. Sovyet elçiliği 48 Abbas da kayıplara karıştı saatte boşalmazsa Achille Lauro gemisi yolculan hâlu kdbusun etkuinde FfOsÜnü korsanlarca kaçmlan İtalyan AchuTe Lauro gtmisbdn yolculan OlktMt* dönmekrbte rağmen, hOU korsanlarla HrBkte yafadUtkm kâbus dolıı saattenn etkisinden kurtulabümis degÛler. Geminin Amerikah yotcuları arasında bulunan Ptnnsylvania Ağır Ceza Mahkemesi yargıçlanndan 70 yasmdaki Stanley Kubackl, korsanlan bugüne kadar rastladtğı en hmn ve kaba insanlar olarak tanmüadı. Eft . Sophia üe birükte, Sidlya'da 4 fHistmli korsanla yuzkfttklerinde, korsanlann dehşete kapüdıklannı söyiedi. Achille Lauro'da bulunan 27 Avusturyau yolcu da ülkekrine döndüler. Avusturyah yolculardan Hans ve Meianie Gratl, korsanlann kendüerini döverek öiümle tehdit ettiklerinl söyledüer. Meianie Gratl, Achille Lauro'da geçbrüği kâbus doht günkri anlatırken, "Bizhn Avusturya Yahudisi obnamızdan kuskulandılar ve bu nedenle bilt kötü davrandılar. Stk ak tfhmi ve beni öiümle tehdit edtyorlardı" dedi. Italyangemtsbtin Houandah biryokutu da, Iskenderiye tbnanmda, Achille Lauro Vtoı bir lsrtuTli kadmm inmesl üzerine korsanlann, durumdan latfkuianarak gemiyi kacırdıkktrmt sandtguu söyiedi. Hollandalı yolcu, KHnghoffer adlı yolcunun, eylemin ikinci rününde, tüm Amerikab vtlngüiz yolcular kaptan guverteünde toplandığı sırada öUürubnüş olabileceğini beartti. İslami Kurtuluş'un Beyrut'ta yeni tehdidi: Tunus'taki FKC sözcülüğünden yapılan açıklamada, Muhammed Abbas'ın dün Yugoslavya'dan ayrılarak bir Arap ülkesine gittiği belirtildi. Mısır Devlet Başkanı Mübarek, Reagan'ın bütün Mısırlılardan özür dilemesi gerektiğini söyiedi. Fransa RadyvTVsi bombalandı Paris'te Fransız Televizyonu ve Radyoevi önünde dün sabah bir paüama oldu. Bombah saldınlar çevredeki otomobillere hasar verdi, ancak ölen ve yaralanan olmadu Olayın sorumluluğunu üstlenen solcu "Doğrudan Eylem"örgütü, Fransız MilUyeıçi Cephe Partisi'nin faşist lideri Le Penin konuşmasımn önümüzdeki günlerde radyo ve televizyonda yayımlanması karanm protesto için bu eyleme giriştiklerini açıkladı. Biewsweek Dergisi, ABD Savunma Bakanı Caspar Weinberger'in Mısır uçağının kaçırılmasına karşı çıktığını bildirdi. Dtş Haberler Servisi ltalya'dan Yugoslavya'ya gönderilmesi WashingtonRoma ilişkilerinin gerginleşmesine yol açan Filistin Kurtuluş Cephesi lideri Muhammed Abbas'ın dün Yugoslavya'dan ayrıldığı bildirildi. Tunus'taki FKC sözcülüğünden yapılan açıklamada, Abbas'ın bir Arap ülkesine gittiği belirtildi, ancak hangi üikeye gittiği konusunda bilgi verilmedi. Abbas, cumartesi gecesi Yugoslavya'ya gitmişti. ABD, Abbas'ın tutuklanmasını istemiş, ancak Belgrad hükümeti bu isteği reddetmişti. Böylece ABD Yugoslavya ilişkilerinde de soğuk hava esmişti. Mısır Devlet Başkanı Hüsniı Mübarek, ABD Başkanı Ronald Reagan'ın Mısır uçağının zorla Sicilya'ya indirilmesinden ötüru bütün Mısırluardan özür dilemesini istedi. Mübarek Kahire'de gazetecilere yaptığı açıklamada pazar günü Reagan'ın kendisine bir mesaj yolladığını bildirerek, Uluslararası bir bunalunm odak noktası haline gelen Achille Lauro gemisi, Mısır'ın Port Said Limanı'nda beklediği sırada felçli yolcu Adriano Vignale'nin gemiden ayrılmasına izin veritmişti. bu mesajı " ç o k üziintülü oldugu" için okumadığmı belirtti. Bu arada Washington, Italyan hükümetine tekrar başvurarak korsanlann ABD'de de yargılanmalan isteğini yineledi. İtalyan hükümetinin öneriyi incelediği bildirildi. Filistin Kurtuluş Cephesi lideri Abdullah Abbas ise ABD'ye gitmeye hazır olduğunu söyiedi. Achille Lauro olayı, uluslararası bunalıma yol açmasının yanı sıra, îtalyan ve Amerikan hükümetlerini de kanştırdı. ltalya'da Achille Lauro'nun kaçınlmasından sonra Arapları destekleyen Dışişleri Bakanı Guilio Andreotti ile İsrail yanlısı Savunma Bakanı Giovanni Spadolini arasındaki çekişmenin koalisyonu sarsacak boyutlara ulaştığı bildiriliyor. VVashington'da ise Savunma Bakanı Caspar Weinberger'in, korsanlan taşıyan Mısır uçağına ABD jetleri tarafından mudahale edilmesine "çekince" koyduğu açıklandı. Newsweek dergisinin son sayısında çıkan habere göre, Beyaz Saray'da Mısır uçağının yolunu kesme planı tartışıhrken Weinberger, böyle bir müdahalenin ABDMısır ilişkilerini bozabileceğini belirtti. Savunma Bakanı "Mudahale, Mısır'la olan ilişkikrimizi mahvedecektir" diyerek, Başkan Reagan'ı uyardı. Ancak Reagan, Weinberger'in karşı çıkmasına rağmen Mısır uçağının kaçırılması emrini verdi. Aynı dergi, FKC lideri Muhammed Abbas'ın, Achille Lauro'yu kaçıran korsanlarla eylem sırasında sürekli telsiz bağlantısı kurduğunu iddia etti. Kimliğini açıklamadığı gizli servis elemanlannı kaynak gösteren dergi, Abbas'ın Beyrut'taki karargâhından korsanlarla eylemin başından sonuna kadar ilişki içinde olduğunu ve bir Amerikalının öldürüldüğunü öğrenince, korsanlardan eylemlerine son vermelerini istediğini yazdı. îtalya'dan cumartesi gecesi Yugoslavya'ya giden Filistin Kurtuluş Cephesi lideri Muhammed Abbas, "kendini temize çıkarmak için" ABD'ye gitmeye hazır olduğunu söyiedi. Amerikan " C B S " radyosuna bir demeç veren Abbas, "Amerikan vönetitni. iılkede serbestçe dolaşmamı garanti ederse, Araerikalılara karşı hiçbir cinayet işlemedigimi acıklamak için bu üikeye gidebilirim" dedı. Bu arada, Filistin Kurtuluş Cephesi (FKC) İtalyan yolcu gemisinde ölen Leon Klinghoffer adlı Amerikalının, bir kalp krizi sonucu hayatını kaybettiğini öne sürdü. Beyrut'taki yabancı bir haber ajansına telefon eden bir kişi, kendilerine ulaşan haberlere göre, kayıp olan Klinghoffer'in kalp krizi sonucu öldüğünü ve geminin revirine götürüldüğunü söyiedi. StLAH SESLERİ rehineler ölür Dış Haberler Servisi Beyrut'taki Sovyetler Birliği Büyükelçiüfci'nde görevli 4 diplomatı 2 hafta önce kaçırarak birini öldüren İslami Kurtuluş Örgütü dün yaptığı açıklamada, "Eger Beyrut'taki Sovyet Büyttkelçiliği 48 saat içinde tamamen boşaltılmazsa binayı yerle bir edeceklerini ve ellerindeki 3 Sovyet rehineyi öldüreceklerini" belirtti. Hırıstiyanlann kontroİundeki Lubnan'ın Sesi ve Muslümanlara ait Halkın Sesi radyolannadün telefon eden bir kişi, kendisini İslami Kunuluş Örgütü uyesi olarak tanıtarak, "Eger Moskova, Beyrut'taki Buyukelçiligi'ni boşaltma konusunda acele etmezse binanın havaya uçurulacagını" belirtti ve "Sovyet vatandaşlanna binadan aynlmalan için çarşamba geceyansına kadar süre tanıdıklannı" söyiedi. Polisin bildirdiğine göre, Sovyet Bü Yunanistan Merkez Bankası önünde patlama Atina'mn Kypseli kasabasındaki Yunanistan Merkez Bankası'mn bir şubesinin önünde dün bomba patladı. Can kaybma ve yaralanmaya yol açmayan patlamada, bankanın girişinde park etmiş olan iki otomobil hasar gördü. Olayın sorumluluğunu üstlenen olmadu (AP) Irak, Harg'ı 27. kez vurdu Irak, savaş uçaklannın dün öğle saatlerinde tran'in Harg Adası'nı yeniden bombaladıklanm duyurdu, Irak askeri sözcüsü, Harg Adası'na girişüen 27. hava saldırısında uçaklannın kayıp vermeden ve tam isabet kaydederek üslerine döndüklerini biidirdL Irak savunma Bakanı Korg. Adnan Hayrullah, tran'in Bender Abbas limanmdaki petrol tesislerine de saldıracaklannı açıkladı. (a.a.) AP'nin haberine göre Achille Lauro'daki Amerikah yolculardan biri, gemide silah sesleri duyduğunu, Klinghoffer'e korsanlar tarafından ateş edildiğine emin olduğunu söyiedi. Yolcu, geminin barmeninin de kendisine bir Amerikalı yolcunun öldürüldüğunü soylediğini belirtti. Söz konusu kişi, gemide 4 değil 6 korsanın bulunduğunu one sürdü. Korsanlann yargılanmak üzere bulundurulduklan Siraküza'daki adli kaynaklara dayanılarak verilen haberlerde, ayrı hücrelerde tutulan dört eylemcinin, Leon Klinghoffer adh Amerikalı yolcuyoı öldurmediklerini söyledikleri kaydediliyor. Yine aynı haberlere göre, korsanlar, gemi mürettebatından bir görevlinin, kamaralarındaki silahları fark etmesi üzerine, gemiyi kaçırdıkIarını, oysa asıl hedeflerinin tsrail'in Ashdod limanı olduğunu söylediler. Suriye Devlet Başkanı Yardımcısı Abdül Halim Haddam, başkent Şam'da Lübnanlı Dürzi milislerin lideri Velid Cunblat ve Şü Emel örgütü lideri Nebih Berri ile bir görüştne yaptı. yukelçiliği'ne son birkaç gün içinde telefon eden ve İslami Kurtuluş örgütü üyesi olduklannı söyleyen kişiler, buna benzer tehditlerde bulundular. Halen büyükelçilik binasmdan ayrılmamış olan Beyrut'taki Sovyet Maslahatgüzarı Yuri Suslikov'un bu tehditleri ciddiye alarak binayı koruyan Dürzi milislerin lideri Velid Cunblat'tan güvenlik önlemlerinin iki katına cıkarılmasını istediği bildiriliyor. Beyrut'taki Sovyetler Birliği Büyükelçiliği'nde görevli 4 Sovyet diplomatın 30 eylülde kaçırılması eylemini üç Müslüman örgüt birden üstlenmişti. Bu örgütler İslami Cihad, İslami Kurtuluş Örgütü ve tslami Birlik (Tevhid) örgütleri idi. İslami Paris, Greenpeace'e ateş püskürüyor Greenpeace gemilerinin Fransız Polinezyası'nın tüm adalarmın karasulanna girmesi yasaklandı. TAHİTt, (AP) Fransa ile bu ülkenin Güney Pasifik'te yürüttüğu nükleer denemelere engel olmaya çalışan Uluslararası Çevre Koruma Örgütü Greenpeace (Yeşil Banş) arasındaki mücadele sürüyor. Fransız savaş gemileriyle Greenpeace'e ait gemiler arasındaki kovalamaca, önceki gün Fransa'nın aldığı yeni bir kararla daha kızıştı. Fransa bu kez Greenpeace gemisinin Fransız Polinezyası'nın tüm adalarının karasulanna girmesini yasakladı. Daha önce bu yasak sade ce Mururoa adası karasulanyla sınırhydı. Londra'da sürpriz Nelson Mandela için çağrı Güney Afrika'da, bir muhalefet partisiyle ırkçı hükümete karşı mücadele veren Afrika Ulusal Kongresi (ANC), ortak bir bildiri yayımlayarak, başta Nelson Mandela olmak üzere tutuklu bulunan siyah liderlerin serbest bırakılmasını istediler. Güney Afrika'da beyaz oyların yuzde 25'ini temsil eden flerici Federal Ptirti (PFP) ve (ANC) tarafından yayımlanan bildiride, ırkçüık sorununun çözülebilmesi için Mandela ve diğer tutukluların salıverilmesinin gerekliliği belirtiliyor. Ingiltere, davet ettiği FKÖ yetkilüeri ile görüşmedi LONDRA (AP) İngiliz hükümeti, Dışişleri Bakanı Geoffrey Howe ile Londra'da bulunan iki Filistin Kurtuluş Örgütü uyesi arasında dün yapılması planlanan görüşmeyi iptal etti. Görüşmenin iptal edilmesine gerekçe olarak FKO temsilcileri Eliya Huri ve Muhammed Milhem'in yayımlanacak ortak bildiride şiddeti kınayan ve îsrail'in var olma hakkını kabul eden hususreddetmesi gösterildi. Ingiltere Başbakanı Margaret ihalcher, geçen ay yaptığı Ürdün zi>~areti sırasında ılımlı FKÖ temsilcilerinin de yer alacağı bir FKÖÜrdün ortak heyetini Londra'ya davet etmişti. Thatcher kısa süre önce, "FKÖ >etkilileri üe yapacağımız göriışmenin AfiD'nin de aynı tür bir adun a(masını sağlamasını dilerim" demişti. Bu durumda FKÖ yetkilileri ile Geoffre>r Hovve arasında Dışişleri Bakanhğı binasında dün yapılması planlanan görüşmenin iptal edilmesi, diplomatik apdan geri adım olarak değerlendiridi. IngilizFKÖ görüşmesinin iptal edüdiği, Ürdün heyeti goruşmenin yapılacağı yere yanlarında FKO'lü yetkililer olmaksızın gidince ortava çıktı. Kurtuluş Örgütü, diplomatlar kaçınldığında bir açıklama yaparak, "Trablusşam'da Suriye destegindeki Arap Demokratik Partisi milislerinin Müslümanlara karşı saldınlannın durraası için Moskova'nın Şam'a baskı yapmasuu" istemiş ve "aksi halde rehineleri öldüreceklerini" açıklamıştı. Trablusşam'daki Sünni tslami Birlik ile Alevi Arap Demokratik Partisi arasındaki çarpışmalann durmaması üzerine. İslami Kurtuluş Örgütü, "Rehinelerden birini öldürdüklerini" açıklamıştı. Sovyet Kültür Ataşesi Arkady Katkov'un cesedi, bundan iki gün sonra bulunmuştu. tslami Kurtuluş örgütü, Trablusşam'da 5 ekimde lran'ın Şam'daki girişrmleriyle ateşkesin sağlanmasına rağmen, diğer üç Sovyet rehineyi serbest bırakmadı ve yeni bir şart öne sürdü. Örgut, "Ellerinde bulunan 3 rehinenin ancak ABD ve SSCB'nin, Lübnanda on yıldır süren iç savaşı sona erdirmek üzere girişimde bulunmaları d u r u m u n d a serbest bırakacaklanm" açıkladı. Beyrut'un Müslüman Batı kesimindeki Sovyetler Birliği Büyükelçiliği, İslami Kurtuluş Örgütü'nün on gün önce yaptığı ilk saldın rehdidinden bu yana, Velid Cunblat liderliğindeki Dürzi milisler tarafından kordon altında tutuluyor. Büyükelçilikte kalan 120 diplomat ve Sovyet vatandaşı, binayı 4 ekimde terk ederek Moskova'ya gitti. Büyükelçilikte halen 30 Sovyet diplomat bulunuyor. Bu arada, Suriye Devlet Başkanı Yardımcısı Abdül Halim Haddam, Velid Cunblat ve Şü EMEL Hareketi lideri Nebih Berri ile önceki akşam Şam'da bir toplantı yaptı. Toplantıda, Batı Beyrut'un güvenliği konusu ile Lübnan'daki başlıca milis gruplarınm temsilcileri arasında devam eden üçlü görüşmelerin sonuçları ele almdı. Bu görüşmelerde, Lübnan'da uzlaşma sürecinin yeniden başlatılmasını sağlayacak anayasal, siyasal, ekonomik ve sosyal reformlar konularmın görüşüldüğü hatırlatıhyor. Der Spieoel dergisinin iddiasr. Nidal'ın hedefleri Reagan ve Thatcher Örgütün hedef seçtiği kişiler arasında "Arap birliğine ihanetle suçlanan" Mısır Devlet Başkanı Mübarek de bulunuyor. BONN (a.a.) Federal Alman "Der Spiegel" dergisi Filistinli yonetici Ebu Nidal'ı kaynak göstererek önumüzdeki günlerde öldürülecek politikacılann bir listesini yayımladı. Dergi, özellikle gelecek iki ay içinde Fransız çıkarlarına karşı önemli o p e " rasyonlar düzenleneceğini iddia etti. Haftalık derginin haberinde Ebu Nidal adına açıklama yapan bir kişi, örgütün hedef seçtiği önemli kişiler arasında ABD Başkanı Ronald Reagan, Ingiltere Başbakanı Margaret Thatcher, Ürdün Kralı Huseyin ve 'Arap birliğine ihanetle siıçlanan" Mısır Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek'in bulunduğunu söyiedi. Dergiye göre, Nidal'ın adına konuşan kişi, 12 Ekim 1984'te Bayan Thatcher'e karşı düzenlenen Brighton saldırısında, Nidal komandolarının " I R A " y a yar NATO Dışişleri Bakanları toplamyvr Bu kararın tam da GreenpeaKasım aymda Cenevre'de gerçek ce gemisinin jeneratörlerinde leştirilecek Reagan Gorbaçov başgösteren bir arızadan ötürü zirvesinden önce NATO dışişle Mururoa adasımn önünden ayri bakanları bugün BrükseVde nlıp onarım için Fransız Polinezbir araya gelerek dorukta izlene yası'na bağlı Tahiti adasına yöcek tutumu saptayacaklar. Tür neldiği bir sırada almması makkiye'yi Dışişleri Bakanı Vahit satlı bulunuyor. Limana yanaşHalefoğlu'nun temsil edeceği bir ma yasağı karannın radyoyla günlük bu olağanüstü NATO Greenpeace gemisi kaptanına da oturumunda, silahsızlanmaya iletildiği bildirildi. ilişkin son Sovyet önerilerinden Fransız genel valiliğinden yasonra Batılı müttefiklerin Gor pılan açıklamaya göre, İngiliz baçov'un tekliflerine "hangi kaptan Jonathan Castle buna minval üzerinde" cevap verecek rağmen gemisini limana yanaşleri belirlenecek. tırmakta ısrar ederse tutuklana GÜNEYPAStFİKSLLARISDA KOİ ALAMALA fransa'nın Mururoa Adas, na^, ı.u^leer denemelerini engellemek isteyen Greenpeace gemisi, haftalardır adamn 12 mil açığmda Fransız savaş gemileriyle adeta kovalamaca oynuyor. Fotoğrafta Fransız savaş gemisi, Greenpeace 'in yolunu keserken cak ve hakkında 1983 yılında verilmiş bir sırurdışı etme karan gereğince ilk uçakla ada dışına çıkartılacak. Castle, yaptığı açıklamada bu uygulamayı Uluslararası Deniz Sözleşmesi'ne aykın olarak nitelerken, Fransız makamları dost olmayan bir gemiyi karasulanna sokmamak, liman hizmeti vermemek hakkına sahip olduklannı iddia ediyorlar. bu konuda deniz sözleşmesinin 19 maddesini ve kendilerinin 6 şubatta yayımlamış olduklan bir kararnameyi gerekçe gösteren Fransız makamlan, ivedi yardım talebi gelirse uzman bir kurulu uluslararası sularda bulunması kaydıyla gemiye göndereceklerini belirttiler. Greenpeace örgütünün Alman koordinatörü Gert Leipold ise geminin onarım için Mururoa önlerinden uzaklaşmasının, protesto gösterisinin sonu anlamına gelmediğini ve örgüte bağlı Vega ve Alliance yatlannın, adanm karasuları sınınnın hemen yakınında seyretmeyi sürdürdüklerini açıkladı. REAGAN Olum listesinde dım ettiklerini ve Bayan Thatcher'm ikinci saldmdan kunulamayacağını soylüyor. Aynı kişi gelecek ay içinde( Fransa çıkarlarına karşı büyük operasyonlar düzenleyeceklerini iddia ediyor ve "Fransa agzının payını alacak, ona unutamayacagı bir darbe indireceğiz" şeklinde konuşuyor. Nidal komandolarının Fransa'da "Doğrudan Eylem"le, Belçika'da "Sa*aşan Komünistler"le, " I R A " ve " E T A " örgütleriyle işbirliği yaptıklan aynı kişi tarafından tekrarlandı. Dtinyada AIDS tehlikesi ve paniği hızla büytiyor! Dış Haberler Servisi öldürücü hastalık AIDS'in dünyamızda yarattığı panik hızla büyüyor. Geçen ay Cenevre'de toplanan Dünya Sağlık Örgütü'nün raporu, tıp çevrelermi ve hükümeüeri telaşlandırdı. Örgütün resmi kayıtlanna göre dunyada şu anda resmen bilinen 15 binden fazla AIDS vakası var. Henüz tedavisi bilinmeyen bu hastalıktan ölmüş olanlann sayısı ise bu rakamın yarısına ulaşmış durumda. AIDS sınır tanımıyor. 1981 yılında ilk kez ABD'de saptandığında başka ülkelerde genellikle Amerikan tıbbının bir tuhaflığı olarak görülmüştü. Günümüzde ise ABD'li AIDS'liler, hâlâ dünya çapında bu hastalığı taşıdıkları bilinenlerin yüzde 90'ını oluşturmakla birlikte, AIDŞ vakasına raslanmamış ülkelerin sayısı giderek azahyor. "Newsweek" dergisine göre, AIDS vakalarına sanayileşmiş ileri ülkelerde olduğu kadar gelişmekte olan ülkelerde de raslanıyor. Batı Avrupa'da resmen saptanmış 1285 AIDS vakasının 420'sinin görüldüğü Fransa, bu konuda başı çekiyor. Parisli sağlık yetkililerinin beh'rttiklerine göre, bu yılın başında haftada üç dört AIDS vakasına raslanırken, bu sayı şimdilerde altı yediye yükselmiş. lngiltere'de şu sıralarda bilinen AIDS vakası 225, ama uzmanlara göre bu rakam bine de çıkabilirdi. Italya'da ise haziran ayından bu yana yüzde 60'lık bir sıçramayla 82 AIDS vakası saptanmış. Ulusal Sağlık Enstitüsü'nden bir uzmana göre, vakalarda bu artış hızı oidukça düşündürücü. Uzman bu durumla ilgili olarak, "ABD'nin üç yıl önceki diırumunu andınyor" diyor. Sovyetler Birliği'nde erkeklerarası eşcinselliğin beş yıla kadar hapisle cezalandınlabilir olmast yüzünden çoğunlukla eşcinsel ilişki sırasında yayılan bu hastalığa yakalananların kendilerini belli etmekten kaçındıkları ve sağlık kuruluşlarına başvurmadıklan sanılıyor. Bu durum da, hastalığın yayılma tehlikesini büsbütün arttınyor. Özellikle gelişmekte olan ülkelerden pek çok hükümet ise böyle bir hastalığın ülkelerinde varliğını reddediyor. Bunun başta gelen nedeni, AIDS hastahğının varhğının ülkelerine turist gelişini olumsuz yönde etkileyeceği ve çok gereksindikleri turizm gelirlerinde düşme olacağı korkusu. Nitekim 500 AIDS vakasının saptanmış olduğunun bilindiği Haiti Adası'na giden turist sayısında çok büyük bir düşme oldu. Geçen yıl yarım düzine otel işsizlikten kapandı, açık kalanlar ise kapasitelerinin ancak yüzde kırkı düzeyinde iş yaptılar. PANİK DAHA HIZLI BÜYÜYOR Uzmanlara göre birçok ülkede AIDS paniği AIDS'e yakalananların sayısından daha hızlı artıyor. Bunun nedeni AIDS konusunda henüz büyük çoğunluğun cahil olması ve asılsız iddiaiann kulaktan kulağa yayılması. Görece bilimsel ve ciddi çevreler de zaman zaman yaptıklaÇoğu yerde hastalıktan daha hızlı yayılan AIDS korkusu, halkı, bu oldürücü hastalığa karşı hükümetleri etkin önlemler almak için sıkıştırmaya itiyor. Yanda, F.Almanya'da bu konuda yapılan bir gösteri yürüyüşü görülüyor. Pankartta, "AIDS hepimizi ilgilendirir" yazılı. rı yanlış yayınlarla paniği körüklemiş oluyorlar. Bunun tipik bir örneği Federal Alman Bild dergisinde, "AIDS Berberlerde" başhğıyla yayımlanan yazı. Derginin iddiasına göre tıraş bıçaklarından ve tırnak makaslanndan da AIDS mikrobu bulaşabilir. Oysa AIDS virüsü kuru ortamda hızla öldüğü için bu imkânsız. Kan verme sırasında AIDS'e yakalanma korkusu da aynı derecede yersiz. Gerçekte hastalık, AIDS viriisü taşıyan tüpler kullanıldığı takdirde kan alııurken kapılabilir, ama bu yersiz korku ttalya'da kan bankasına bağış yapanların sayı sında çok büyük bir düşmeye yol açtı. AIDS konusunda bilgisizlik, hastanelerde bile gözlemlenebi Sovyet generalinin Yıldız Savaşları için açıklaması SSCB, laboratuvar denemelerine karşı değil NEW YORK, (a.a.) Sovyet ler Birliği Genelkurmay Başkanı Mareşal Sergei Akromeyev, ulkesinin son silahsızlanma önerisinde Yıldız Savaşları ile ilgili denemelerin yasaklanmasını istemediğini açıkladı. Mareşal Akromeyev, New York Times Gazetesi'ne Moskova'da verdiği demeçte, "Bu konuda hiç kimseyi yönlendirme hakkına ya da yetkisine sahip degiliz" dedi. için 10.000 araştırmacı ve mühendisin sürekli çalıştığını, Moskova'nın bu gerçeği gözlerden gizleyerek dünyayı aldatmak istediğini söylemişti. AIDS'e karşı öntemlerin bazan AIDSlileriyok yere toplumdan dışlamaya dek varmasma karşı çıkan bir İngiliz doktor, TV programında AIDS'li hastayı öperken. liyor. Meksika'da bir Beslenme Enstitüsü'nde hastabakıcılar 36 yaşındaki AIDS'li Rkardo Mendez Ramos'un yatağını değişfirmeyi reddettiler ve hastanın uzağında durmaya dikkat ediyorlar. Italya'da bir hastanede de 21 yaşında, uyuşturucu müptelası bir AIDS'linin hastaneye alınmasınm söz konusu olması üzerine, çalışanlar grev tehdidinde bulundular. Buna karşıhk İngiliz televizyonunda AIDS'le ilgili bir programda, Dr. Miriam Stoppard, Amerikalı bir AIDS hastası olan Amy Sloan'ı yanağından öperek yersiz korkulara duşülmemesi ve AIDS'lilerin toplumdan dışlanmamaları gerektiğini' vurgulamaya çalıştı. Hastayı yanağından öpüşüyle ilgili olarak "Bir resim yiizlerce kelime değerindedir" diyen Stoppard, mesajının AIDS'lilerle toplumsal ilişkileriLaboratuvar deneyleri yapni sürdürmenin hiç de korkulamakla, uzak silahlarının ilk orcak bir şey olmadığını göstermek I neklerini geliştirmenin farkh şeyolduğunu belirui. 1 ler olduğunu sözlerine ekleyen AIDS konusunda bilinmesi | Mareşal Akromeyev, ülkesinin gereken bir nokta da AIDS virüsü laşıyor olmakla AIDS has ; yalnızca denemelerle yetindiğini öne sürdu. tası olmanın birbirinden farkh New York Times, "Mareşal şeyler olduğu ve ancak hastalık 1 Akromeyev bu açıklamasıyla, belirtileri gösteren bir kimsedeAmerikan yetkililerinin, Sovyet ki AIDS viriisünün çevreye buönerisinde uzay silahları ile ilgilaşma tehlikesinin bulunduğu. li tum araşlırmalan yasaklanmaBir kimsenin sadace AIDS virüsının öngöruldüğü yolundaki idsu taşıyor olması çevTesindeküer dialannı yalanlıvor" biçiminde için tehlike oluşturmuyor. Çünyorumladı. kü virusün, bazen beş yılı bulabilen bir kuluçka devri var ve ABD Başkanı Ronald Reagan kuluçka devrinin sonunda canda cumartesi günü yaptığı açıklanıp hastalığa yol açacağı da kelamada, Sovyetler'in stratejik sasin değil. vunma programını geliştirmek SSCB Planlama Konıitesi Başkanlığrna Talizin atandı MOSKOVA, (a.a.) Sovyetler Birliği Planlama Komitesi (GOSPLAN) Başkanhğı'na Nikolay Talizin atandı. Sovyet Resmi Haber Ajansı TASS, GOSPLAN Başkanı Baybakov'un emekliye aynldığını kaydetti. 74 yaşındaki Baybakov, emekli olmasıyla, Başbakan Yardımcılığı görevinden de aynlmış oldu. Gozlemciler bu değişikliğin Gorbaçov'un Planlama Komitesi'nde etkisini artırma isteğinden kaynaklandığını belirliyorlar. Baybakov, Sovyetler Birliği'nde Leonid Brejnev döneminin başladığı 1965 yılında Planlama Komitesi ba>kanlığına getinlıııijii.