15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
r.UMHURİYET/12 15 EKÎM 1985 İşçi kadınlar 35'inde emekli'genç yaşlılar' İŞÇİ KADINLARCV GERÇEĞİ Çoğu daha 1112 yaşlarında, seksek, evcilik oynayıp, ip atlamalan gereken çağlarda kendilerini tezgâhların başında bulmuşlar. Çoğunun daha 35 yaşına gelmeden emekliliği gelecek. Hiçbiri emekli olduktan sonra çalışmayı düşünmüyor. Kocası ev işlerinde kendisine yardımcı olan, ya da ev işlerini yapacak bir yakını bulunan işçi kadın hayatından memnun. Tümii yorgunluktan şikâyetçi, ama hiçbiri çalışan kadın olduğuna pişman değil. Çalışarak para kazanmak ve evin geçimine katkıda bulunmak, onlara aile hayatında söz hakkı sağlamış. Emekli olduklarında alacakları emekli maaşım, "büyük bir güvence" olarak görüyorlar. Hepsinin en büyük özlemleri ayaklarını uzatıp yatmak, sabahlart geç uyanmak. Çocukların bakımı konusunda tüm işçi kadınlar dertli, hepsinin gözü arkada. Çocuklarıyla ilgilenememenin, onlara gereğince bakamamanın vicdan azabını duyuyorlar. •r Anketlerin DiliyleVeri Araştırma Dar gelirli çalışan kadın, günde 15 saat iş yapıyor Sabahın 6 JO'unda, kalk zili çalmışcasına uyanıveren bir kadın. Birgün öncesinin yorgunluğunu tam atamamışken, yine de fırlayarak yataktan kalkan, sabahın erinde yorgun bir kadın. Bir yandan kahvaltıyı hazırlarken giyinen, cocuklan okula hazırlarken kahvaltı eden çalışan bir "genç yaşlı" kadın. Saat 7.50, koşarak evden çıicış. Yürüyerek ya da bir iki vasıtayla 40 dakikada işe gidiş ve 8.30'da işbaşı. Saat 12.30, belki de günün en uzun sürede ve rahat yenebilen yemeği, öğle yemeği. Saat 13.30, yeniden işbaşı. Ve saat 17.30, günun ilk mutlu sonu ya da işlerden bir tanesinin o günlük bitişi. Yine yürüyerek, alışveriş yapmayı unutmadan eve gidiş. Saat 18.30, ayakkabılarını ve paltosunu çıkanr çıkarmaz, mutfakta bir nefes alış. Akşam yemeği hazırlığı, sofra kurma, yemek yeme, sofrayı toplama, bulaşık yıkama ve saat 21.20, günün en mutlu sonu. O günlük işlerin bitişi. Dikilecek yırtık, sökük, örülecek eh'şi örgü elinde, gözü televizyonda bir 128 dakika. Ve saat 23.30'da, ertesi güne kendini yenilemiş olarak kalkabilmek için, uyumak üzere yatış. Bu bir günlük yaşam çizelgesinde 15 saat çalışmak durumunda olan alt toplumsal tabaka kadınını daha yakından tanımak için bazı tablolara bakalım. .Ooyner ailesinin sahibi bulunduğu Altınyıldız kumaş fabrikasının Yeni Bosna'daki tesislerindeyiz. Otomobille fabrikaya doğru yol alırken gazetemizin şöforii Mehmet, "Bakın bunlar fabrikanın lojmanlan," diye uyannca çevreye daha dikkatle bakıyoruz. Bir ilkokul, bir kreş, bir alışveriş merkezi, bir cami... Ve biraz ötede fabrika. İçimden "Galiba biz doğru bir seçim yapmadık. Bu işçiler, Türki>e'deki standart kadın işçilerin durumunu yansıtmayacak," diye geçiriyorum. Ama yine de randevumuz var... Ve saat tam 12.00'de paydos zillerinin çaldığı sırada fabrikanın iplik bölumunde çalışan 8 kadın işçiyle sohbete oturuyoruz. Müyesser Gönülkırmaz, 13 yaşından beri iplikte çalışıyor. Şimdi 31 yaşında, 2,5 yıl sonra emekli olacak. Hatice Kaya, 34 yaşında. Emekliliğine 8 ay kalmış. Hacer Tubay, 26 yaşında. 14 yıldır çalışıyor. 6 yıl sonra emekli olacak. Ben 39 yaşında emekliliğine daha 9 yıl olan bir kadın olarak, Altınyüdız'daki emekli adaylannın ne kadar gencecik yaşlardaolduklanm duyunca önce epey şaşırıyorum. Sonra da sokakta seksek oynaması gereken çağlarda, kendilerini demir makinelerin önttnde bulan ve iplik tezgâhlannın başında yıllar boyu ömür tüketen bu körpecik emekli adaylannın yaşam öykulerini birden dehşetli merak ediyorum. Ve merakımı tam karşımda oturan, emekliliğine 2,5 yıl kalmış 31 yaşındaki Müyesser Gönulkırmaz'a kulak vererek gidermeye başlıyorum. Müyesser, diğer işçi arkadaşlarına göre kendini epey şanslı sayıyor. Çünkü kocasından şikâyeti yok. Kocası ev işlerine zaman zaman "Yardımcı bile oluyor, icabında çocuğa bakıyor. Çeşitli karartan da kocası>la birlikte alıyorlar. Yani evde o da kocası kadar söz sahibi..." Eh, her şey böyle güllük gülistanlıksa, her halde Müyesser emekliliği geldikten sonra da çalışmayı duşünüyor olmalı. Zaten yaşı da oldukça genç. "Aman yoookkkkkk" diye derhal itiraz ediyor Müyesser ve hemen ekliyor. "Emekli olunca durmadan yatacağım. Bu zorluklann tadını çıkaracağım." Müyesser'in bu sözleri üzerine Altmyıldız'daki işçi kadınlar arasında hararetli bir sohbete tanık oluyoruz: MERAL TAMER Ev işlerini kim yapıyor? Alt toplumsal çalışan kadm ailesinde, ev işlerinin kimler tarafından ne oranda yapıldığı (% olarak) Alteden Kadın tek blrinin Kaiıa hiç bavaa yani«i)rU kanşmadaa Temizlik 77,4 165 5,7 Yemek pişirme 77,3 15,4 7,3 Bulaşık yıkama 79,0 13,7 7,3 Çamaşır yıkama 83,6 10,7 5,7 Tamirat 12,1 4,8 83,1 Alışveriş 45$ 27,9 26,2 Ev işlerine günde ortalama 200 dakika, yani 3 saat 20 dakika ayırmak durumunda kalan alt toplumsal tabaka çalışan kadını; temizlik, yemek pişirme, bulaşık ve çamaşır yıkama gibi ev işlerinin yaklaşık yüzde 80'ini tek başına çözmek zorunda. İşlerin geri kalan yüzde 20'si ise ya çocukların ya da aiiedeki büyüklerin yardımıyla çözülen işler. Ayşe Soytürk 31 yaşında. Evin ve 2 çocuğunun maddi yükü tümüyle onun omuzlarında. Eşi çalışmıyor. Giyinip kuşanıp geziyor boş boş. Ayşe, yine de ses etmeyecek~, ama eşi bir de, 'Sen bana ve çocuklara bakmaya mecbutsun' demiyor mu, en fazla bu gücüne gidiyor. AYŞE SOYTÜRK Sana oyle geliyor Müyesser. O zaman da yatamazsm. Evin işleri ne olacak? HATİCE KAYA Boşver yatarsın Müyesser. Nasıl işleri şimdi hafta sonlan ve akşamlan yapıyorsan, o zaman da öyle yaparsın. AYŞE SOYTÜRK Sen de konuşma Hatice. Senin de az kaldı. 8 ay sonra emekli olup kurtuluyorsun. HATİCE KAYA Emekli olmayıpda ne yapacağım. Sıhhat mi kaldı... Çalışamıyorum ki. 5 senedir sinir tedavisi görüyorum. Sol tarafım uyuşuyor sinirden, düşüp bayıhyorum. Evdeki geçimsizlik canıma tak dedi. Arkam olsa bir gün bile çekmem adamı, icabında şut bile atanz ama... AYŞE SOYTÜRK Niye arkan yok mu Hatice... HATİCE KAYA Allahtan başka kimsem yok. Zaten bu belalar, hep böyle gariplerin başına gelir. Adam, aynlırsan çocukları sana vermem diyor. Biri 8, öbürü 4 yaşında 2 çocuğum var. Onlardan katiyen aynlamam. Hayatım roman olmuş benim. Boşver. Hatice Kaya, eşiyle hangi yönlerden anlaşamadığına ilişkin sorumu ise hiç beklemediğim şekilde yanıthyor: SEKSEK OYi\A YACAK YAŞTA YKEN, TEZGÂH BAŞINDA Boyner ailesine ait Altınyıldız Kumaş Fabrikası'nm iplik bölümünde çalışan kadın işçilerin çoğu, seksek oynayacaklan yaşlarda kendilerini tezgâhların onünde bulmuşlar. (Fotoğraflar: (JĞUR GÜNYÜZ) Dinlenmeye zaman yok lecek. Ama Hacer'in yüzüne baktığınızda buna inanmak çok zor. Gozleri ışıl ışıl, 20'sinden fazla gos j termiyor. Zaten rahatı da bu kadar yerinde olduğuna göre Hacer herhalde emekliliği geldikten sonra da çalışmayı düşüuüyordur. Ama Hacer de derhal itiraz ediyor ve 12 yaşından beri tezgâhlann başında olduğunu, bu nedenle emekliliği gelir gelmez "evinin kadını" olacağını söylüyor. Komşu çocuklarıyla evcilik oynayacaklan çağlan pamuk tozlan arasında geçiren bu yaşlıgenç kadınların dunyasında gezinirken nihayet 20 yaşını aştıktan ve evlendikten sonra çalışmaya başlayan birine rastlayabiliyoruz. Bugun 28 yaşında olan 15 yıllık evli A>şe Kösem, kendi deyimiyle 13 yaşında kocaya kaçmış. Karadenizli olan ailesi kendisini halasının oğluyla evlendirmek isteyince, Ayşe ve " 6 aydır konuştuğu sevgilisi" Balıkesir'e kaçmışlar. O günlerde kocası 17 yaşındaymış. Sonra evlenmişler. Ailesi de affetmiş. Biri 11 diğeri 8 yaşında iki çocukları var. tlk yıllarda kaymvalidekayınpederin yanında Balıkesir'de kalmışlar. Eşi askerliğini falan yapmış. Sonra da "bir iş tutmak için" ver elini İstanbul. Ama "hayat şartları malum." Geçinebilmek için ikisinin birden çalışması gerekmiş. Böylece Ayşe Kösem 21 yaşında çaiışma hayatına ilk adımını atmış. Ayşe'nin bütun bu anlattıklarından sonra kendisine, "eşin ev işlerinde sana yardımcı oluyor m u ? " diye soruyorum. Öyle ya, gönül birliği edip elele verdiklerine ve Ayşe'nin çaiışma hayatına atılmasını da birlikte kararlaştırdıklanna göre belki ev işlerini de paylaşıyor olabilir Ayşe eşiyle. Ama durum pek öyle değil galiba. Bakın Ayşe ne diyor: AYŞE KÖSEM Eşim ev işlerine hiç yardım «mez. Ama suç benim. Zamanında ben alıştırmadım. Evlendiğimiz yıllarda bana her yardım etmek istediğinde "Sen elleme ben yapanm, sen kahveye git, ben hallederim," dedim. Çünku evde öyle gormüşüz. O da oyle alıştı. Şimdi yaşım ilerlediği için (Ayşe henüz 28 yaşında) hem ev işi, hem de çalışmak zor geliyor. Ama bu sefer de o rabata ahştı. Ev işi yapmaya yanaşmıyor. Neyse ki kızım büyüdü 11 yaşında şimdi. O yardım ediyor ev işlerinde bana. Ama ben eşimdem memnunum. Her konuda birlikte karar veririz. Bir derdimiz vardır diyemem. "Ah, hepinizin memnun olduğunuz bir şeyler var evlilik hajatınızda. Ya ben ne yapayım. En şanssınnız benim," diyerek yeniden soze giriyor 31 yaşındaki 7 yıllık işçi Ayşe Soytürk dertli dertli. Gerisini kendjsinden dinleyelim: AYŞE SOYTÜRK Kaymvalidemlerin yanında oturduğumuz ilk eviilik yılları en huzurlu yıllarımdı. (Bu sözleri duyan bazı hanımlar, "hiç kaynanajla huzur olur m u ? " diye karşı çıkıyorlar.) Ama onlarda adet, ikinci gelin gelince buyüğünun evini ayırıyorlar. Biz de bu yuzden ayrı eve çıktıktan sonra sorunlar başladı. Parasızlık nçdeniyle ikimiz birlikte buraya işçi olarak girdik. Ama o 2,5 yıl çalıştıktan sonra çıktı işten, 4 yıldır çalışmıyor, boşta geziyor. Bir işe girse bile 12 ay çalışıp çıkıyor. Çocuğa kim bakıyor': Ayşe Kösem: 13 yaşında kocaya kaçmış. Biri 8, diğeri 11 yaşında 2 çocuğu var. Para yetmediği için 21 yaşında çaiışma hayatına ilk adımını atmış. Şimdi 28 yaşında. AYŞE SOYTÜRK Duysun valtahi, hiç korkmuyorum. Ben kendisinin yüzüne de söylüyorum. AYŞE KÖSEM Senin işin zor Ayşe abla. Bü adam bütun gün giyinip koşanıp sokakta dolaşıyorsa, başka kadına da gider. Dedektif tutman lazım senin bir de... AYŞE SOYTÜRK lşte ona inanmam. Gözümle görsem inanmam. SÜHEDA ŞENER Başka kadına gitmek için de para lazım... AYŞE SOYTÜRK Yok parası olmayan da yapar yapacağmı, eğer içinde varsa. Kocamda her türlü tnel'anet vardır d a . başka kadına gittiğine inanmam.a Bu konuşmalar olurken gözümüz, başında arkadan bağlanmış başörtüsuyle o ana kadar hiç lafa kanşmadan masanın bir kenannda oturan Şükran Kartal'a takılıyor. "Biraz da siz anlalsanu aile yaşantınızı" diye lafı kendisine çevirince Şükran Hanım, rafmi bir müesseseye iş için başvuran memur adayının personel şefine özgeçmişini anlatışına benzer bir uslup içinde şunları söylüyor: ŞÜKRAN KARTAL 24 yaşındayım. 11 yıllık evliyim. Biri 8, diğeri 5 yaşında iki çocuğum var. Hayat şartları guçleştiği için 2 yıldır çalışıyorum. İşe kendi isteğimle başladım. Eşimle çok iyi anlaşırız. Yemekte olsun, temizlikte olsun, eşim bana gerektiğinde yardımcı olur. Tek sorunumuz çocuklarımızın bakımı. Evde olmadığımız zaman bu nedenle gözümüz arkada kalıyor. HATİCE KAYA Kızım, böyle iyi kocalan Allah aşkına nereden buluyorsunuz? HATİCE KAYA Derim vallahi, oyle bir derim ki... Çünkü eziyeti çeken benim. Altınyıldız'lı kadın işçiler arasında kocasına "konuşma fazla" demesine gerek kalmayan, çünkü hemen hemen hiçbir sorunu olmayan, konumu diğerlerinden oldukça farklı biri var. Sohbete biraz geç katıldığı için o ana kadar ağzını açmayan, kendini anlatmaya başladığında ise diğer kadın işçileri epey kıskandıran, imrendiren Hatice Şahin'e kulak veriyoruz şimdi: HATİCE ŞAHİN 18 yaşında çalışmaya başla , dım. 20 yaşımda da evlendim. Şimdi 26 yaşındayım. 5 yaşında bir çocuğum var. Ama çocuğumbir gece bile"benimle yatmamıştır. Onun bakımı, yemek, çamaşır falan hepsini kayınvalidem yapar. Ben işten akşam eve gittiğimde önumde hazır yemek bulurum. Temizliği de kayın\alidem yapar. Yemekten sonra biraz çocukla meşgul olup, sonra biz kocamle ust kata çekiliriz. Zaten kayınvalidemlerle iki katlı bir evde oturuyoruz. Biz üstte, onlar altta. Çocuğum daha bir gece bile bizimle ust katta yatmamıştır. Hep altta onlann yanında yatar. Hatice'nin bu ayrıcalıklı durumunu duyunca, salondaki diğer kadınlarm gozleri faltaşı gibi açıhyor. Bu "hakstdığı" protesto edecek kelimeleri bulmakta bile güçluk çekiyorlar. Alt toplumsal tabaka kadımnın okul öncesi çağdaki çocuğuna bakma ya da baktırma biçimi (% olarak) % 13,4 % 18,8 % 45,5 % 7,1 % 7,1 % 5,4 % 2,7 % 100,0 Çocuğu olmayan Çocuğu büyumeden çalışmayan Çocuğunu aile büyüklerine baktıran Çocuğunu işyeri kreşine göturen Ucretle çocuğunu kreşte baktıran Çocuğunu ucretli kadına baktıran Çocuk bakımında başka yollar deneyen TOPLAM .„ I Hatice Kaya: Evdeki geçimsizlik canıma tak dedi. Arkam olsa bir I gün bile durmam ayrılırım. İcabında adama şut bile atanz ama... Allah'tan \ başka kimsem yok. Zaten bu belalar hep böyle gariplerin başına gelir. Hayatım roman olmuş benim. Boşver. HATİCE KAYA Hiçbir yönden anlaşamıyorum kocamla. O istiyor ki ben İcöy kadını gibi onun her isteğine boyun eğeyim. Kazak erkek gibi baskı yapmak istiyor, ama maalesef yapamıyor. O ben ezileyim, onun karşısında fazla hakka sahip olmayayım istiyor. Ben fırsat vermeyince de sorun çıkıyor. Benim de katım var, maaşım var, onun için boyun eğmiyorum. O az para kazandığı yıllarda daha yumuşaktı. Şimdi altına taksiyi çekti, şöför olunca iyiden iyiye hırçınlaştı. SÜHEDA ŞENER Her erkeğin bir başka huyu var. Kimi seninki gibi baskı yapar, kiminin gozü dışardadır. Ne yapalım idare edeceksin kadın olarak. Bak ben 18 yıllık evliyim. 5 çocuğum var. İkimiz de çalıştığımız halde kocam, ne çocukların bakımına, ne de ev işlerine yardımcı olmuştur. Şimdi çocukların en buyuğü 15 yaşında en küçüğıi 5 yaşında. Biz işteyken büyük çocuk küçüğüne bakmıştır. Böylelikle bugünlere geldik. Ben kocama ne zaman bana biraz yardımcı olsana desem, "Sen o filmi hayatta hiç seyredemeyeceksin" diye cevap verir. HACER TUBAY Ben sizleri duyduktan sonra kendimi daha da mutlu hissediyorum. Benim kocam öğretmen. İşi yarun gün. Geri kalan yanm gün de evde çocuklann bakımından yemeğe, bulaşıktan çamaşıra her şeyi yapar. 3 yaşında ikizlerim var, onlara fevkalade bakar. Onun evde geçirdiği saatler benden daha fazla olduğu için, işlerin çoğunu o yapar. SÜHEDA ŞENER Aradan 18 yd geçsin de sorarım ben sana. HATİCE KAYA Hacer gibi, kocaları uyumlu, üstelik bir de ev işi yapan kadınlan duydukça, gidip kendimi Haliç Köprüsü'nden aşağı atasım geliyor. Evet 26 yaşındaki 5 yıllık evli Hacer, diğer işçi kadınlara göre kıskanılacak, imrenilecek bir durumda. lşte rahat, evde rahat... 12 yaşından beri çalıştığını söylüyor Hacer. Yani 6 yıl sonra emekliliği ge Süheda Şener: Kadın kısmının şansı böyle. Kimi kocadan, kimi kaynanadan, kimi çocuklanndan çeker. Her yönden güleni var mı ki?.. MÜYESSER GÖNÜLKIRMAZ Bizden başka deli var mı? Hatice 5 yıldan beri çocuğumu hiç koynuma almadım diyor. Halbuki ben, kocamden çok çoculanmla yatmak isterim. Çocuk gözümün önünde, yanımda yatıyorsa, kendimi daha rahat hissederim. Bir kere ben çok grip olmuştum. Hastalık geçmesin diye kocam gece çocuğu kendi yanına almıştı da, o hasta halimle çocuğun üstü mu açıldı, yataktan mı düştu diye beni uyku tutmadı. Kaç kere kalkıp kalkıp baktım. HATİCE KAYA Müyesser çocuğu bir yana bırak. Baksana Hatice'nin önüne yemek bile geliyormuş evde. Halbuki bir de bizi dusun. Akşam eve adımını atar atmaz yemek mi hazırlayacaksın, çocukların dersleriyle mi ilgileneceksin, bu arada eve sarhoş gelen kocayı mı çekeceksin... SÜHEDA ŞENER Şükret haline Hatice... Düşün bir de çalışmasaydın, bu adam sana daha neler ederdi? Çalışan kadın diretebiliyor. HATİCE KAYA Haklısın... Ya Anadolu'daki kadın ne yapsın? Keşke kadın için iş hayatı Anadolu'ya da gitse de, Anadolu kadını çekmese.. Biz ne kadar çekiyoruz desek, onlardan daha az çekiyoruz her halde. Çunku onlar aslında belki bizden daha fazla çalışıyorlar. Hem tarlada, hem evde yoruluyorlar. Ama emekleri karşılığında para almadıklan için evde adama karşı soz hakları yok. Yaz bunu da gazeteci hanım. Anadolu'ya fabrikalar kurulsun. Oradaki kadınlara da çaiışma imkânı sağlansın. SÜHEDA ŞENER Tabii canım, kadınlar için çalışmak kurtuluş. Sadece çalışırken değil, emekli olunca da... Düşün şimdi bu dunya menfaat kapısı. Emekli olunca maaşın oldu mu, o maaştan yararlanacağım diye sana kapısmı açacak biri mutlaka bulunur. Ama maaşın olmasa kimse istemez. Çalışmak bir güvencedir. 5 çeeuğum var, ama çocuklanma da guvenmiyorum. HATİCE KAYA Aman emeklilikten bahsetmeyin. Yıllardır hasret kaldım uyumaya. Ayaklanmı uzatıp boş boş oturmaya. Bir gün de çocuğumu giydirip, elinden tutup istediği bir yere göturemedim. Önlüğünü giydirip okula giderken arkasından el sallayamadım... O sırada öğle tatilinin bittiğini belirten "işbaşı" zili çalıyor. Ve biz, okula giden çocuğunun arkasından el sallayabilmenin özlemini çeken annelere, tüm evm maddi yükünü sırtında taşıdığı halde kocasına yaranamayan kadınlara veda ederek, toplumumuzun başka kesitlerindeki kadınlan dinlemek iızere yola koyuluyoruz. Ortalama 2'den fâzw çocuğu olan alt top' lumsal tabaka çalışan kadını,' öncelikle çocuk bakımı için geleneksel yollara başvurma durumunda. Belki de bu grupta, çekirdek aile oranınm en duşük olmasının ana nedenlerinden birisi çodık bakımı. Günlük ev işleri dışında çalışan kadının en önemli sorunu olan çocuk bakımı, eğer geleneksel yollarla çözülemiyorsa, ya kadm işten ayrılmak durumunda ya da çocuğunu da çalıştığı kuruma taşımak. ı Alt toplumsal tabaka çalışan kadınlarının yüzde 71,5 oramnda ev kadını olmak istemelerinin çocuk sorununda yatıyor olsa gerek. Çünkü ev kadını olmak isteyen alt toplumsal tabaka çalışan kadınlarm yüzde 48,9'u "aileye daha iyi bakabilmek" için ev kadını olmak istiyor. Ev kadını olmak isteyen çalışan kadınlarm 3 'te biri ise, "çaiışma yaşamtnın zorluğu, yıpratıcılığı" nedeniyle ev kadınlığını yeğlediklerim söylüyorlar. Geri kalan yüzde 18'lik grup ise, sadece ev kadını olmak istediğini söylüyor, herhangi bir neden söylemeden. Yanm gün zamanı olsaydı. Bir öğleden sonrası tamamen boş olsaydı, alt alt toplumsal tabaka çalışan kadını bu zamanı nasıl kullanırdı (% olarak). Sokakta gezerek değerlendirirdim Dinlenmeye ayırırdım Komşu gezmesine ayırırdım Külturel faaliyetieri izlerdim Elişi örgü gibi şeyler yapardım TOPLAM % 28,7 % 27,8 % 43 % 7,8 % 5,3 % 100,0 Eve ve çocuklara ayınrdım % 26,1 Hacer Tubay: Benim rahatım yerinde. Kocam öğretmen. Yanm gün çalıştığı için çamaşırdan bulaşığa, yemekten 3 \ yaşındaki ikizlerin bakımına, evdeki işlerin çoğunu kocam yapar. HACER TUBAY Biz aradık abla. HATİCE KAYA Vallahi ben de aradım. 24 yaşına kadar aradım, ama bulamadım. SÜHEDA ŞENER Aman dert etme, kimi kocadan, kimi kaynanadan, kimi çocuklanndan çeker. Kadın kısmının şansı boyle. Her yönden güleni var mı ki... AYŞE SOYTÜRK Vallahi bana kaynana vız gelir, yeter kı evde dırdır olmasın. MÜYESSER GÖNÜLKIRMAZ Ayşe sen o kadar çekmişsin çekmeye, ama bak bayağı genç duruyorsun. AYŞE SOYTÜRK rtllah sabrını veriyor Muyesserciğim. Baba kapısında hiç cefa çekmemiştim. Belki onun için genç duruyorumdur. HATİCE KAYA Zaten kızım kocanın karşısında kötüyum demeyeceksin.Öyle dersen daha fazla cefa çektirir. Onun için hep iyiyim diyeceksin. Kız Ayşe, yoksa sen de kocaya mı kaçtın da bunlar geldi başına... AYŞE SOYTÜRK Yok ben kaçmadım vallahi.. SÜHEDA ŞENER Hepiniz şukredin halinize. Gene de evde sözunuz geçiyor. Ya çalışmayan kadın ne yapsın? Onun hiç söz hakkı yok. MÜYESSER GÖNÜLKIRMAZ Tabii, çalışmak buyük bir koz bizim elimizde. Eve biz de para götürdüğümüz için bir yerde adama "konuşma fazla" diyebiliyorsun. SÜHEDA ŞENER Kocaya konuşma fazla diyemezsin... Alt toplumsal tabaka çalışan kadını, belki de yaralılması hayal olan böyle bir zamanı yuzde 60 oramnda evde geçirmek istiyor. Ev dışı dolaşma çaiışma ortamı kapalılığından, doğaya bir uzanmayı anlatıyor ve bir dinlenme biçimini tammlıyor. Kısaca özetleyecek olursak, yaşamı evle iş arasında çalışmayla geçen alt toplumsal tabaka çalışan kadını, boş zamanını ancak dinlenme zamanı olarak görebiliyor. müyesser Gönülkırmaz: Çalışmak büyük koz bizim elimizde. Eve biz de para götürdüğümüz için bir yerde adama, 'konuşma fazla' diyebiliyoruz. MÜYESSER GÖNÜLKIRMAZ Yoksa adamın cebine harçhğını da mı sen koyuyorsun? AYŞE SOYTÜRK Yok, harçlık falan verdigim yok. Harçlığı nereden buluyor bilmiyorum. Hadi çalışmıyor , bari ev işlerine yardımcı olsun. Ama ne gezer. Giyinip, kuşanıp geziyor. MÜYESSER GÖNÜLKIRMAZ Ben olsam boğarım öyle adamı... AYŞE SOYTÜRK Öyle deme olmuyor. 2 yavrum var. Ben onu oldurecek olsam, cinayetten hapislerde çurürum. O zaman çocuklarıma kim bakacak? Ben bu çileyi de ses çıkarmadan çekeceğim, ama bir de "Sen mecbursun bana ve çocuklara bakmaya demiyor m u , " en fazla o gücume gidiyor. MÜYESSER GÖNÜLKIRMAZ Kız böyle ulu orta konuşuyorsun, ama bunların hepsi gazetede çıkacak. O zaman senin adam ne der? Türkiye "Kadtnlam karşı her türlü ayruncıhğuı önlenmesi sözleşmesi"ne katddı ANKARA (Cumhoriyet Bürosu) "Kadınlara Karşı Her Türlü Ajrımcılığın Önlenmesi SüzleşmesTne katılmamız, Bakanlar Kurulu'nca onaylandı. 24 Temmuz 1985'te onaylanan sözleşme, Resmi Gazete'de yayımlandı. Bu sozleşmeye katılan devletler, Birleşmiş Milletler Yasası'mn temel insan hakianna, insanın saygınhk ve değerine, erkeklerle kadmlann eşit haklara sahip olmalan gerektiğine olan inançlannı yinelemiş ve pekiştinniş olarak^gerekii her türlü önlemi almak ve düzeEİemeleri yapmak zorundalar. Sozleşmeye taraf olan ülkelerin, kadm erkek eşitliğini ulusal anayasalanyla ilgili öteki yasalara geçirmek ve bunlann yaşamda uygulanmasını sağlamanm yani sıra, bu eşitliği yetkili ulusal mahkemeler ve Öteki kamu kuruluşlan aracılığıyla etkin bir koruma altına almaları da gerekiyor. Bu devletler ayrıca, kadmlara karşı ayrımcılık >aratan yasa, yönetmelik gelenek ve uygulamalan değiştirmek ya da kaldırmak için yasal düzenlemelerin de aralannda bulunduğu tüm önlemleri alacak. Her kesinıden dul kadınlar
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle