15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
10 EKİM 1985 EKONOMİ Buyume hızındaki gelişmeler (°/o) 1985 1985 1986 1984 Gerçek Hedej Tahmin Hedef • Tartm 3.7 3.0 2.6 3.0 8.8 7.7 4.5 5.5 • Sanayi • Hizmetter 4.2 5.3 4.7 4.4 5.9 3.9 GSMH 5.5 5.0 Sabit aennaye yatırunlanndaki getişme (Milyar TL) 1985 1986 1985 Hedef Tahmin Hedef 5.100 6.800 Toplam 4.254 4.000 • Kamu 3.060 2.493 2.800 •Öxel 2.040 1.761 sermaye yatınmı yapılması öngörülürken, 1985'te 5.1 trilyon lira dolayında gerçekleşmesi bekleniyor. Büyüme hızmın ekonomik programda yüzde 5 olarak yer alması kesinleşirken, tanm sektörünün yüzde 3, sanayinin yüzde 5.5, hizmetlerin de yüzde 4.7 gelişmesi hedeflendi. Cari işlemler dengesi açığının ise 1986 yılında 700 milyon dolara kadar indirilmesi hedeflendi. CUMHURÎYET/9 YaUrırnlarda ilk suth, udaştırma ve haberleşmenin Enerji yatırımları ilk defa ikinci sıraya düşerken ulaştırma ve haberleşme yatınmlannın payı kamu içinde yüzde 33"e çıkarıldı. ANKARA, (ANKA) Kamu sektörünün gelecek yıl yapacağı yatınmların yaklaşık üçte birinin ulaştırma haberleşme yatırımlarına aynlması kararlaştırıldı. 1986 yüı ekonomik programına ilişkin çalışmaları son aşamaya getiren Devlet Planlama Teşkilatı'nca ortaya konulan hedeflere göre, sürekli ilk sırada bulunan enerji sektörü yüzde 20'lik payı ile ikinci sıraya düşerken, ulaştırma haberleşme yatınmlannın payı yüzde 33'e çıkarıldı. 1986 yılmda cari fiyatlarla 6.8 trilyon liralık sabit Fındıkta vergi vurgıınu Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Coşkun Erkuloğlu, korsan fırmaların arkasında vergi rekortmeni olarak ödüllendirilmiş büyük kuruluşların olduğunu ileri sürerken, Ticaret Borsası Meclis Başkanı Sabit Sabır, devletin vergi kaybını 10 milyar olarak hesapladı. ÖMER GÜNER TRABZON Karadeniz bölgesinde paravan bazı firmaların fındık alım satımında vergi kaçırarak, devleti büyük ölçüde zarara uğrattıkları ileri sürüldü. Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Coşkun Erkuloğlu, bu konuda yaptığı açıklamada, paravan firmaların küçük esnaf ve tüccardan yiiksek fiyatla faturasız fındık satın alarak bu fındıkları fındık ihracatçısı ve fabrikatörlere satarken stopaj, Katma Değer Vergisi ödemediklerini, ayrıca sağlanan kazançlar defterlere intikal ettirilmediği için Gelir Vergisi kaçınldığını söyledi. Erkuloğlu, "Ne yazık ki, bu korsan ve paravan fırmaları destekleyenler ve flnanse eden firmalar arasında vergi rekortmenleri olarak ödüllendirilmiş İddia: Faturasız ürün alımıyia büyük çapîa vergi kaçınlıyor ISCEN1N EVRENINDEN ŞÜKRAN KETENCİ TURKIYE'den Komatsu: Caterpillar, modası geçen dozeri Türkiye'ye satıyor Bütçe açıgı ağustos itibamyla 369 milyar ANKARA, (ANKA) 1985 yılı bütçe açığının, IMFnin de benimsediği uluslararası standartlara göre, ağustos ayı sonu itibarıyla 369 milyar liraya ulaştığı belirlendi. Ağustos sonu itibarıyla bütçe açığı, Türkiye'de halen uygulanan klasik tasnife göre ise 315 milyar lira dolayında bulunuyor. Bütçe açığı, geçen yıla göre IMF tasnifinde yüzde 5.1 oranında, klasik tasnifte ise yüzde 173.9 oranında artmış bulunuyor. Bütçe açığının klasik tasnifde, IMF tasnifine göre çok daha hızlı bir büyüme göstermesi, iç ve dış borç anapara ödemelerinin, yeni iç ve dış borç kullanımlarıyla eşitlenmeye doğru giden bir büyüme göstermesinden etkileniyor. Ihalede kör davüşü KomatsuMarubeni, Caterpillar 'm D7H adlı yeni bir dozer ürettiğini iddia ederek, D7G model dozerin ihale dışı tutulmasını istedi. Ekonomi Servisi Köy Hizmetleri Genel Mudürlüğü'nün iş makineleri ihalesi tam bir kör dövüşüne dönüştü. 75 milyon dolarlık iş makineleri ihalesinin birinci perdesinde Çukurova Caterpillar Mitsubishi ortaklığı tarafından üstlenilen itirazcılık rolü şimdi ikinci perdede Japon Komatsu Marubeni'ye geçti, Önceki gun Köy Hizmetleri'nin ihaleyi kazanan ilk taraf olarak kendilerine bir şans daha tanımasını isteyen Komatsu Marubeni dün de Caterpillar'ın, ABD'de D7H adlı yeni bir model ürettiği halde Türkiye'deki ihaleye eski bir model olan D7G dozeriyle katıldığını iddia etti. Komatsu Marubeni yetkilileri en son model olduğunu ileri sürdükleri D7H'nin bir fotoğrafııu basına dağıttılar ve Köy Hizmetleri'ne ilettiler. Komatsu Marubeni yeni model olarak ileri surdüğü D7H dozerlerinden şu anda ABD'de üretilmiş 9 adet olduğunu iddia etti. Komatsu Marubeni, ihale şartnamesinin 26'ncı maddesinde, "Makineler, fabrikasının en son gelişmelerini kapsayan marka ve modelden olacaktır" şeklindeki hükmü karşısında Caterpillar'ın eski modeli D7G'nin ihale dışı bırakılmasını istedi. Caterpillar'ı Türkiye'ye modadan düşmekıe olan dozerleri satmaya çalışmakla suçlayan Komatsu'nun iddialarına karşı ihalede birim dozer başına 10 milyon 452 bin yenle en düşük teklifi veren Çukurova, bu iddiâyı "ciddiyetsiz" buldu. Çukurova İthalat ve Ihracat Pazarlama Müdüru Ersan Kentkur. "Komatsu Marubeni duygusal davranıyor. Bu nedenle iddialan ciddi bulmuyorum. Ancak şunu söyleyebilirim ki, Caterpillar'ın D7 serisinde D7G'nin dışında yeni geliştirdigi bir model yoktur" dedi. İhalenin 26'ncı maddesi, daha önce de Çukurova'nın Komatsu'nun ihaleyi kazanan D65E10'nunun üretilmemiş olduğu şeklindeki itirazlarına dayanak gösterilmişti. Çukurova 26'ncı maddeyi "hali hazırda üretilmiş model olma" biçiminde yorumlayarak D65E10'nun henüz üretilmediğini, bu nedenle ihale dışı tutulmasını istemişti. Şimdi ise aynı maddeyi Komatsu'nun itirazlarına dayanak göstermesi ilgi çekiyor. Köy Hizmetleri'nin toplam 1775 iş makinelik ihalesinin 750 greyderlik bölümünde teklif sıralamasında Batı Alman Faun ve Japon Komatsu'dan sonra üçüncu yerde bulunan ENKAMitsubishi de itiraz kervanına katıldı. Ilaçlar piyasada da denetlenecek ANKARA, (ANKA) Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanüğı, ilaçlarda kalite denetimini arttırmak için yeni önlemler alıyor. Bakanlık, fabrikalarda üretim esnasında kalite kontrolu ve analiz laboratuvarlanndaki denetimlerden sonra piyasadaki ilaçlan da denetleyecek. îlacın hastalar tarafından kuÜamlması sırasında meydana getirdikleri "yan etkilerinin saptanmasına" yönelik olan bu denetimlerle ilgili olarak bilgi veren Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı llaç ve Eczacılık Genel Müdüru Rıfat Öktem, "Bu, bir satış sonrası takip olayıdır" dedi. büyük kuruluşlar bulunmaktadır" dedi. Trabzon Ticaret Borsası Meclis Başkanı ve Karadeniz Fındık thracatcılan Birliği Yönetim Kurulu üyesi Sabit Sabır, paravan fırmalann fındık alım satımlarındaki çalışma yöntemlerini şöyle açıkladı: "Üreticinin pazara geürdigi fındık ürününü kttçük esnaf ve tüccar faturasız olarak satın alıyor. Üreticiden fatura vermeden fındık satın alan esnaf ve tüccar da bu fındıgı yine faturasız paravan firmalara satıyor. Paravan firmalar satın aldıklan bu fındıklan kendilerini finanse eden ihracatçı firmalarla fabrikatörlere satıyor. Paravan firmalar, saüşlarda ihracatçı firma ile fabrikatöre fatura keserek malı satıyorlar. Kesilen bu faturadan KDV de alınıyor. Vergi kacakçılığı bu asamada başlıyor. Paravan firma satış yaptığı ve diizenledigi fatura için belirlenen yüzde beş stopaj ile yüzde on KDV'yi Malive^ye yatırmıyor, zimmetine geçiriyor. Maliye'nin ise hiçbir denetimi yok. O>sa ihracatçı firma ihracatı gerçekleştirdiğinde yüzde 10 KDV'yi Maliye'den geri alıyor. Böylece devlet paravan firmanın Maliye'ye yatırmayıp zimmetine geçirdigi yüzde 10 KDV'yi kasasına girmedigi halde, kasasından ihracatçı finnaya ödüyor." Sabır, Maliye'nin zararını şöyle hesapladı: "Bir kilo fındıgın 700 liradan satın alındığı düşünülerek yüzde 5 stopaj ve yüzde 10 KDV tutan 105 liradır. Paravan firmalar satın aldıklan ve sattıklan bir kilo fındıkta 105 lirayı zimmetine geçirdikierini, 200 milyon kilo rekoltenin yansının paravan şirketler aracılıgı ile satın alındıgını hesap edersek, devletin stopaj ve KDV kaybı yaklaşık 10railyarliradır. "Haliç'i mi, izi mi Temizliyorlar?..." SODEP Eyüp ilçesinde duzenlenen panelde salonu alabildiği kadarı ile doldurmuş, Haliç'in temizlenme projesi içinde işsiz kalma adayı işçiler öfkeli... Haliç'te çalışıp, Haliç'te yaşadıklarını, çocuklarının orada doğup büyüdüğünü, lağım kokusunu soluduklarını anlatıyorlar. Haliç'in temizlenmesinden en çok kendilerinin yararlanacaklanna, verilecek bir nefese en çok kendilerinin sevinmesinin doğal olduğunu, bunu istediklerini vurguluyorlar. "Ancak Haliç'i mi, bizi mi temizliyorlar? Anlayamadık. Haliç temizlenecek, kıyısmda insanlar dolaşacak diye, onbinlerce işçi, aileleri ile birlikte yüzbinler işsizliğe, açlığa, sokağa mahkum edilebilir mi? Devlet bunu nasıl yapar, nasıl buna razı gelir?" diyorlar. İşçiler, sendikacılann anlattıklarından, yetkili, ilgili, sorumlu kimler varsa soru yönelttiklerimizden öğrendik ki, Haliç'in temizlenmesi projesi içinde sadece yıkılması zorunlu fabrikalar saptanmış. Yıkımına geçilmiş, ancak buralarda çalışan işçilerin ne olacakları, yeni iş olanakları hiç düşünülmemiş. Hükümet, konunun tarafı değilmiş, olay sanki onu hiç ilgilendirmiyormuş gibi davranıyor. Belediyeler görevlerini, Haliç'i kirleten, birçoğu çağdışı koşullarda üretim yapan fabrikalan yıkmakla sınırlı görüyor. İşverenler bir yandan, "devlet yıktı" havasında işçiye karşı hiçbir sorumluluk almıyor. Diğer yandan da, işçiyi gerekçe yaparak, yeni fabrika açma adına ucuz kredi, ucuz yer bulma, Haliç'teki fabrikayı da olabildiği kadar geç yıktırma çabasında. Tanınan onca ayrıcalıktan sonra ise, işçiye yönelik hiçbir sorumluluğu üstlenmeme kararında. Sendikalar şaşkm, bir şeyler yapma sorumluluğunda olduklarının dahi farkında değiller. Bir şeyleri gerçekten yapabileceklerine inançsız, yakınma ile yetiniyorlar. Hem yıkılan, hem de yıkılma adayı fabrikalardan durmadan işçi çıkarılıyor. İşsiz kalma adayı asıl büyük kitle için alınmış hiçbir önlem yok. Belki onbinler içinde birkaç bin sonunda işsiz kalmayacak. Kendini sokakta bulmaya kesin aday onbinlerin ise hak edilmiş tazminat alacakları dahi güvencede değil. Panelde konuşan Sümerbank işyeri temsilcisi şöyle diyor: "Bizi bir başka /s yerine alın, ya da kamu kuruluşuna yerleştirin dedik. Kabul etmediler. Bu makineleri başka yere taşıym diye yalvardık. Eski makineler zarar ediyor dediler. Şimdi onlann zarar edeceği bu hurda makineleri, tazminatlarımızı bite bize ödemeyi çok görerek, tazminat karşılığı bize vermek istiyoriar. Sizi işveren yapacağız diyorlar. Bu nasıl iş anlayamadık. Biz işveren olmak istemiyoruz. Biz iş istiyoruz." Aslan Başer Kafaoğlu, kamuoyuna büyük bir rakam gibi sunulan işçinin tamamının 3 milyarı bulan kıdem tazminatı alacağının, birtek özel şirketin kurtarılmasında yapılan harcama yanında ne kadar küçük kaldığından örnekler veriyor. Hükümetin rakam oyunları ile kamuoyunu aldattığım söylüyor. İster istemez, 1982 Anayasası hazırlık çalışmalarında işveren Sendikaları Konfederasyonu TİSK'in Danışma Meclisi'ne sunduğu ve anayasaya da yansıyan istemlerini anımsıyoruz. "Sosyal devlet" sözcüğünün anayasadan çıkarılması için nasıl ısrarlı davranıldığını düşünüyoruz. Bize biraz da işverenlerin (antezisi, duygusal davranışı gibi gelen olgunun ne kadar anlamlı olduğunu kavrıyoruz. 1961 Anayasası'nda yeri geldikçe vurgulanan "sosyal devlet" ilkesı, 1982 Anayasası'nda işverenlerimizinisternidoğrultusunda "sosyal sözcügü çıkarılmış olsa da ortadan kalkmamıştır. "Sosyal" sözcüğü bulunmasa da 1982 Anayasası, tıpkı 1961 Anayasası gibi "sosyal devlet" ilkesini içerir. Devlet kavramının içeriğinde, "sosyal olmak, zayıfı korumak" ilkesi vardır çünkü. işveren hukukçularımız elbet bunu bizden daha iyi biliyorlar. Aksini hukuk düzeyinde kimse savunmaya kalkışmıyor. • • Ancak "sosyal" sözcüğünün anayasadan çıkanlmasının işverenlerimiz açısından, bir fanteziden öte anlamı olsa gerek? Yaşam içinde, siyasi iktidarın uygulamaları ile "sosyal devlet" ilkesi unutturulmak istenmektedir. Tıpkı 1961 Anayasası ile 1982 Anayasası'nın da buyruğu olan "sosyal devlet" ilkesinin gereği yapılsa, hiç Haliç'i temizleme gibi bir sosyal hizmet adına, 25 bin işçi aileleri ile birlikte 100 binin üstünde insan işsizliğe, açlığa mahkum edilebilir, sokağa atılabilir mi? Hükümet, projenin uygulayıcısı belediyeler, KIT ve özel sektör işverenleri, sendikalar bu işçilere iş bulma sorumluluklarını atiayabiliher mi? Üstüne üstlük hak edilmiş kıdem tazminatlarına, işsizlik karşısında hiçbir anlam taşımayan bu aiacaklarına dahi göz dikebilirler mi? "işsiz çok, iş yok" gibi bir gerekçe arkasına asla sığımlamaz. Öncelikle ve Özellikle yıllarca çalışmış, belirli bir ücrete gelmiş, çevresindeki işsizlerin de sorumluluğunu üstlenmiş çalışan işçiye işini kaybettirmeme yükümlülüğü vardır. Haliç'i temizleme, İstanbullulara biraz nefes alacak yeşil alan açma adına, 25 bin civarında çalışan insana işini kaybettirmek gibi bir seçim asla yapılamaz. Geç de olsa, bütün taraflarına paylanna düşen sorumluluğu üstlenip, bölüşerek, alınabılecek önlemierı almalarını dileyelim. Titiz: Zamana değil,işe para ödeyin ANKARA, (ANKA) Devlet Bakanı Mustafa Tınaz Titiz, işverenlere seslenerek, "Zamana değil, işe para odeyiniz" dedi. Milli Prodüktivite Merkezi'nde Federal Alman REFA Enstitüsü işbirliği ile yapılan "îş Etüt Teknikleri" konulu konferansa bir mesaj gönderen Titiz, işstandardı uygulamasının, ücret zammı isteklerini mantıki bir temele oturtacağım savundu. îşstandardının, işçinin belirli bir üretimi ne kadarlık bir sürede gerçekleştirebileceğini gösterdiğini kaydeden Titiz, standart uygulaması ile, fazla ve az çalışmayla, maliyet artışının önüne geçileceğini, ücret dengesinin sağlanarak primli ücret sisteminin uygulamasına geçişin mümkün olacağını belirtti. DÜNYA REKLAM AJANSLARI BİRLİĞİ KOrNFERANSI BUGÜN Kocatopçu: Liberasyon sınırsız olanıaz tZMİR, (Cumhuriyet Ege Bürosu) Türk Sanayici ve Işadamlan Derneği (TÜStAD) Genel Başkanı Şahap Kocatopçu, Türk sanayi ürünlerine uygulanan standart ve kalite kontrolunun ithal mallara tam olarak uygulanmadığını belirterek, "Bu nedenle bazı haksız ıckabet ihlalleri mevcuttur" dedi. Şahap Kocatopçu, Yaşar TÜStAD Başkanı Özgürliik Holding tktisadi Araştırma nasıl hudutsuz değilse, liberasMerkezi'nce duzenlenen açık yon da sınırsız değildir. oturumda yaptığı konuşmada, Türk sanayiinin içinde bulun liberasyon da sınırsız değildir. duğu bazı sorunlan kısa süre Bir yandan kendi sanayimizin de çözmek zorunda plduğunu çeşitli sektörlerindeki gelişmeda ifade ederek. "Özgüriiik na ler, diğer yandan her ülkenin sıl hudutsuz değilse ve başka uvguladığı tahditlerle sınırlılannın özgürlügü ile sınırlı ise dır" diye konuştu. Türk reklamcılar içîn bîr şans Uluslararası Reklam Birliği'nin iki gün sürecek konferansına 90 yabancı uzmanla 150'ye yakın Türk reklamcı, basın yayın ve sanayi kuruluşlannın temsilciieri katılacak. Ekonomi Servisi Dünyanın en büyük reklam ajanslan ve basın yayın kuruluşlarından 90 delegenin katılacağı Uluslararası Reklam Birliği'nin (IAA) İstanbul Konferansı'nda "Dünya iletişiminde devrim, reklamın yannı ve tükeüciye ulaşma kanallannda gelişme" konulan tartışılacak. Türkiye'den de 150'ye yakın reklamcı, basın yayın ve sanayi kuruluşlarından temsilcüerinin katılacağı ve bugün başlayacak olan konferans, uluslararası alanda reklamcılık ve pazarlama tekniğinde sağlanan yenilikleri izlemek için bir pencere olarak görulüyor. Yerli reklam ajanslannın temsilciieri IAA'nın ilk kez ülkemizde bir konferans düzenlenmesini bir rastlantıdan çok, reklamcılık sektörünün son iki yılda kaydettiği gelişmenin bir sonucu olarak değerlendiriyorlar. Ayrıca konferansta yabancı reklam ajanslan ile yerli reklam ajanslan arasında yeni ortaklıklann kurulması için uygun bir zemin olabileceği belirtiliyor. Cenajans Genel Müdüru Cem Şaşmaz konferansın Istanbul'da düzenlenmiş olmasının sembolik olmaktan öte pazardaki son iki yılda sağlanan ilginç gelişmeleri yansıttığını söylüyor. Cem Şaşmaz, "Türkiye'ye gelen yabancı AET Türkiye pazarını kaybedebüir Bala, bozaya. hanıama zam Ekonomi Servisi Kış mevsimi yaklaştıkça çeşitli gıda maddelerine ve hizmetlere zamlar sürüyor. Talebin artması ile birlikte bala yüzde 4247 arasında, bozaya yüzde 23 oranında ve hamam ücretlerine yüzde 2550 arasında zam yapıldı. Yeni zamlarla geçen yıl kilosu 14001700 liradan satılan balın kilosu bu yıl 2 bin ile 2 bin 500 lira arasında, boza ise geçen yıl kilosu 300 liradan satılırken, bu yıl 400 liradan satılacak. Sabunlu hamam ücretleri yeni yapılan zamla 1. sınıf için 1000 liradan 1500 liraya, 2. sınıf için 900 liradan 1200 liraya çıkarıldı. İsveç, Türkiye'ye örnek gösterildi Ekonomi Servisi Türkiye'ye davet edilen Isveç'in AESA firması Başkan Yardımcısı Von Sydow, Ankara'da verdiği konferansta Jsveç'in son yıllarda aldığı önlemlerle ülke enerji tüketimi içinde petrolün kullanım oranının yüzde 7O'ten yüzde 40'a düşüruldüğünü, Türkiye'nin de içinde bulunduğu bir çok ülkedeki linyit gibi düşük değerli kömürün kalitesini artırmak ve çevreyi kirletmesini önlemek için kireç taşından yararlanılarak geliştirilen sistemleri anlattı. BRÜKSEL, (a.a.) Türkiye'nin gerek AET Topluluğu, gerekse Onak Pazar Parlamentosu'na ilişkin şikâyetleri, dün Lüksemburg'da yapılan siyasi direktörler toplantısında Büyukelçi Cenap Keskin tarafından duyuruldu. Büyükelçi Keskin, Moran Konferans Cem Şaşmaz tlginç Kıbç Dünyanın nereye tavrını değiştirmediği takdirde, AET'nin Türkiye pazarını kaybiıe pencere olacak. gelişmeleri yanntacak. vardığını göreceğîz. bedebileceğini bildirdi. dan bakıyor. Pınar Kılıç "Dünsanayi kuruluşlan ve yabancı Dışişleri Bakanlığı Genel Sekya reklamcılık ve pazarlama kobankalar beraberinde hizmet reterliği Çok Taraflı Siyasi İlişnulannda büyük gelişmeler var. sektörünü ve dolayısıyla reklam kiler Yardımcısı Büyükelçi CeKonferansta bizim çok uzağında ajanslannın ilgisini teşvik ediyor. nap Keskin, toplantıda, Türkiolduğumuz konular tartışılacağı Bu kuruluşlar kendi ürünlerinin ye'nin AET ülkeleriyle ikili ilişTürkiye pazannda bilimsel ola gibi, gerek hıikumet, gerekse reklam ajanslan ve basın kuru kilerinde gözlenen gelişmelerin, rak tanıtılmasını istiyor. Bu netoplulukla olan ilişkilere yansıdenle reklamcılık yabancı yatın luşlan dünyanın nerelere gittiğimadığını aniattı. ni anlayacaklar" dedi. mın gelişme düzeyini de Ortak Pazar Parlamentosu'Uluslararası alanda reklamcısimgeliyor" diye konuştu. lık pazarlama ve tüketiciyeulaş nun, Türkiye'nin içişlerine müMerkez Ajans Genel Müdüru dahale sayılabilecek kararlar alma konularında sağlanan gelişOrhan Kurmuş'un görüşleri ise maya dahi yeltendiğine işaret melerin şimdiye kadar magazinşöyle: eden Keskin. Türkiye açısından "Böyle bir konferans için Is ler aracılığıyla izlendiğini söyleyen Reklam Moran Yönetim Ku 4. mali protokole işlerlik kazantanbul'un seçilmiş olması Türk dırılmasının, siyasi anlamının dıreklamcılığının rüştünü ispat et rulu Başkanı Erol Moran da şında fazla önem taşımadığını lAA'nın İstanbul konferansını tiğinin. ileri ülke reklam ajansşöyle değerlendirdi: "Konferans vurguladı. lan tarafından kabul gördüğüdünya reklamcılıgına bakmak nün bir işaretidir. Yabancılar Büyükelçi Cenap Keskin, daiçin bize pencere olacak. Yayın ha sonra Ortak Pazar ülkelerinin Türkiye'de reklamcılık sektörüorganlanndan okuduğumuz bir fazla uzak olmayan bir geleceknü yeterince lanımıyorlar. Konferans dolayısıyla en azından or çok konuyu şimdi doğrudan te Türkiye pazarını kaybedebileta büyüklükteki yabancı ajans dünyanın en büyük reklam ceklerini siyasi direktörlere haajanslan yetkililerinin ağzından tırlattı ve örnek olarak ikinci Bolarla yerli ajanslar arasında orduyacağız. Konferans bzellikle ğaz Köprüsü ihalesini gösterdi. tak iş yapma faaliyetleri hızlanageleceğe ilişkin önemli mesajlar bilir." Siyasi direktörler ise, Büyüda verecek." Pars McCann'ın Yönetim Kukelçi Keskin'in açıklamalan karnılu Başkanı Pınar Kılıç ise konSheraton Oteli'nde bugün sa şısında, kendilerinin müzakereferansa uluslararası düzeyde bilgi at 9.45'te başlayacak konferans ci değil, siyasi işbirliği organı olalışverişinin sağlanması açısın iki gün sürecek. duklarını, söylediler. TUSIAD, azalan etkisini artırma yolunu arıyor TİJSİAD'ın bazı üyelerinin iş âlemindeki konumları ya da diğer mesleki kuruluşlardaki görevleri nedeniyle kendi isimleriyle kamuoyunda daha etkili oldukları, bunun da TÜSİAD'a verilen önemi ve etki gücünü azalttığı ileri sürülüyor. Ekonomi Servisi Türk Sanayici ve İşadamlan Derneği (TÜSİAD) gazete ilanlarıyla hükümetleri sarstığı günlerin özlemi içinde. TÜSİAD'ın bugün lzmir'de yapılacak olan Yüksek İstişare Konseyi toplantısında, derneğin kamuoyundaki ve hükümet üzerindeki etki gücünün nasıl artırılabileceği konusunun öncelikle tartışılması bekleniyor. Hükümetle istenen düzeyde bir diyaloğun kurulamamış olması ve Özal yönetiminin, "Onlar konuşsun, ben icraatımı yapayım" esprisi içinde ekonomideki uygulamalanhı surdürmesi, TÜSİAD uyelerini rahatsız ediyor. TÜSİ1 AD Başkanı Şahap Kocatopçu nun basınla diyaloğu periyodik basın toplantılarıyla sürdürmeyi yeğlemesi ve ilk yaptığı basın toplantısında dile getirdiği eleştirilerin çok abartılmış şekilde basında yer almasından sonra TÜSİAD adına anlamlı mesaj vermekten adeta kaçınır hale gelmesi de bazı üyeler arasında eleştiri konusu oluyor. Öte yandan TÜSİAD'ın bazı uyelerinin iş âlemindeki konumları ya da diğer mesleki kuruluşlardaki görevleri nedeniyle kendi isimleriyle kamuoyunda daha etkili olduklan, bunun da TÜSİAD'a verilen önemi ve TÜSİAD'ın etki gucünü azalttığı ileri surülüyor. Bazı önemli işadamlarının kendi gruplarının özel ilişkilerini on planda tutarak TÜSIAD'ı bir kulüp gibi gormeye başlamalan halinde bu kuruluşun etki gücünün za>ıflamasının önlenemeyeceği de ifade ediliyor. Bu arada Odalar Birliği Başkanı olarak Faralyalı'nın tutumu da tartışılıyor. TÜSİAD'ın sonbahardaki Yüksek İstişare Konseyi toplantısının son yıllarda hep İzmir'de yapıldığı belirtilirken, derneğin tzmirli üyelerinin yönetime ne gibi eleştiriler getirecekleri merakla bekleniyor. •• • Japonya, ABD'yi yumıışatmaya çalışıyor DUNYA'dan 5j <P T.C. ZİRAAT BANKASl SjJ 10 EKİM 1985 TARJHİMDEKİ DÖVtZ KURLARI S ? DOVIZ KURLARI Merkez Bankası tarafından açıklanan dövız kurianna göre dolann döviz alış kuru 14 kuruş duşerek 543 lira 90 kuruştan, 543 lira 76 kuruşa genledı DÖVİZİN CİNSİ 1 AB0D0URI 1 AVVSTRALYA BOLAM 1 AVIISTURYA ŞİLM 1 BATI ALMAN MARKI 1 BELÇİKA FRANGI 1 DAIİMARKA KRONU 1 FRANSIZ HUNGI 1 NOUANOA FIOMMİ 1 İSVEÇ KRONU 1 İSVİÇRE FRANGI 100 İTALYAN ÜRETİ 100 JAPON YENİ 1 KANAOA DOLARI 1 KÜVEYT DİNARI 1 NORVEÇ KRORU 1STERÜN 1 S. ARABİSTAN RİYAÜ DÖVİZ 543.81 379.36 29.49 206.15 10.22 57.07 67.57 183.06 68.46 250.81 30.55 253.80 398.80 1839.81 69.18 770.74 148.98 549.20 383.12 29.78 208.19 10.32 57.63 6824 184.87 69.13 253.29 30.85 256.32 402.75 1858.05 69.86 778.38 150.45 EFEKTİF 543.81 360.39 29.49 206.15 9.70 57.07 67.57 183.06 68.46 250.81 29.02 241.11 378.86 1747.82 65.72 770.74 141.53 560.07 390.70 30.37 212.31 10.52 58.77 69.59 188.53 70.50 258.31 31.46 261.39 410.72 1894.82 71.24 793.78 153.43 AUŞTL SATIŞ TL ALISTl. SATIŞ TL. TOKYO, (ANKA) Japonya'nın, Birleşik Amerika ile mevcut ticaret anlaşmazlığına çözüm bulmak amacıyla bu Ulkeden "önemli miktarda" hububat almayı düşündüğü bildirildi. Japonya Başbakanı Yasuhoro Nakasone, lider olduğu Liberal Demokratik Parti yetkililerinden, Birleşik Amerika'dan hububat satın alması olasılığının bulunup buiunmadığını incelemesini istedi. Nijerya, IMF'ye sert çıktı Ekonomi Servisi Batı Afrika ülkelerinden Nijerya'nın yeni askeri yönetimi, Uluslararası Para Fonu'na sert çıktı. Askeri yönetim lideri General tbrahim Babangida, Nijerya halkının karşı çıkması halinde, IMFnin kemer sıkma paketini kabul etmeyeceğini açıkladı. 90 milyonu aşkın nüfusuyla ekonomik iflasın eşiğine gelen Nijerya'da, halkın büyük kısmı IMFden istenen 2.4 milyar dolarlık yeni kredinin acı bir reçete karşılığında ahnmasına nuhalefet ediyor. General Babangida, "ABD iie gelişen ilişkilerimizin IMF ile anlaşmamın kolaylaştıracağını sanıyo Dövizin Cinsi 1 ABD Doları 1 Avustralya Doları 1 Avusturya Şilini 1 Batı Alman Markı 1 Belçika Frangı 1 Fransız Frangı 1 Hollanda Florini 1 İsveç Kronu 1 İsviçre Frangı 100 Italyan üreti 100 Japon Yeni 1 Kuveyt Dınan 1 Sterlın 1 S.Arabıstan Riyali Döviz Alış 543.76 379.38 29.39 205.93 10.17 67.57 182.96 68.46 250.81 30.55 253.80 1839.82 770.78 148.98 Döviz Satış 549.20 383.18 29.69 207.99 10.27 68.25 184.79 69.15 253.32 30.85 256.33 1858.22 778.49 150.47 Efektif Alış 543.76 360.41 29.39 205.93 9.66 67.57 182.96 68.46 250.81 29.02 241.11 1747.83 770.78 141.53 210.05 10.37 68.92 186.62 69.83 255.83 31.16 258.08 1876.62 786.20 151 95 Efektif Satış 554.64 386.97 29.98 ÇAPRAZ KUR 1 ABD DOLARI 2 6405 8 0470 2 9720 2 1680 1780.00 24.25 3 6500 1 Sterlın B.AIman Markı Fransız Frangı HoJlanda Flonnp İsviçre Frangı Italyan Lıretı Japon Yeni S.Arabıstan Rıyalı 1.4175 ABD Dolan A1TIN GÜMÜŞ ALIŞ Cumhunyet Reşat 24 ayar külçe 22 ayar bılezik 900 ayar gumuş 40 900 44.000 5.950 5 355 110 SATIŞ 41.200 45 000 5.965 5.800 112 n'RİZVl SUNAR Cumhuriyet Bayramı Özel Otobüs Tam Pansiyon KARTALKAYA KARTAL OTEL 4 6 0 0 0 . ' BOLU KORU OTEL rtun 4oooa T.C. ZfRAAT BANKASl "GacüK erifilmcz" Babangida Halk istemezse IMF paketini kabul etmeyeceğiz. nım. Alacağımız karar ister lehte ister alevhie olsun, Nijerya halkının isteklerine dayanacaktır" dedi. İKTİSAT BAINKASI ALIŞ 543.96 GENEL MUDUR SEKRETERİ ARANIYOR Aranan nılelıkler: Çok iyi Ingilizce bilmek. Ticari yazışma ve dosyalama bilgi \e tecnibesine sahıp bulunmak. Seri daktilo yazabilmek: En az iki >ıl deneyımlı olmak. İkinci bir yabancı dil bilmek ve telcks kullanabilmek tercih nedenidir. Başvuru: Selanik Caddesi 52/29 Ankara 18 48 31 18 82 58 ABD firmaları Tayvan'a göz dikti TAİPEt, (ANKA) İç piyasasını dışa açan Asya ülkeleri arasmda yer alan Tayvan, Amerikan firmalan için çok "çekici bir pazar" haline geldi. Tayvan Dış Ticaret Kurumu'nca gelecek mart ayında başkent Taipei'de düzenlenecek Amerikan ürünleri sergisine katılmak üzere şimdiye kadar 350 kadar Amerikan firması girişimde bulundu. yctrdmı yrafiker ve td.1434? 94 GEÜBOLU BOMCUK OTEL 2 9 0 0 0 . URGıJP.ÇOREMEIHLARA GEZİSI 33.000 SATIS 549.00 r ALIS 206.01 SATIS 207.93 Barharos Buhan 35 Beşiktas 16110741B182261612281 KadıköV 3361660 • Kömur Adres Teslimi yüksek kalori 525 94 06 525 94 07 523 42 88 521 13 85.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle