Katalog

12 ARALIK 1984 HABERLER CUMHURİYET/7 Ozetle Yüksek Askeri Şura çahşmalarını 1 gün uzattı Yüksek Askeri Şura çalışmaianm bir gün uzattı. Genelkurmay Genel Sekreterliği Basın ve Halkla tlişkiler ŞubesVnden yapılan açıklamada Yüksek Askeri Şura 'nm gündemindeki koruıları görüşmeye bugün de devam edeceği belirtildi. Bu arada Cumhurbaşkam Kenan Evren, Basbakan Turgut Özal üe Yüksek Askeri Şura üyelerini dün saat 17'de Çankaya Köşkü 'nde kabul etti. Kabulde Evren'e şura çaüsmalan üe ilgiü bilgi sunuldu. Calp: Parti içi çekişmeden mıJıalefet yapamaz olduk • Biz, demokratik kaidelere ve özgürlüğe kendi içimizde de yer veriyoruz Bu geniş özgürlük ortamımn verdiği rahatlıkla yönetimde bulunanlar genel eleştirilere tabi tutulabiliyorlar. Bu önerge, bir anayasa değişikliği getirir. TBMM içindeki çoğunluk anayasanın değiştirilmesi için kafî değildir. 18 yaş için yalmz TBMM'nin iradesi tek başına yeterli değil. Ş AN KARA (Cumhuriyet Bü idelere ve özgürlüğe kendi içirosu) HP Genel Başkanı Nec mizde de yer veriyoruz. Geniş det Calp, parti içi çelişkilerin ne özgürlük ortammın verdiği radenlerini anlattı. Calp, "Parti hathkla yönetimde bulunanlar mizde bir genel başkanlık soru genel eleştirilere tabi tutuluyornu yok. Bazı arkadaşlanmız Ktı lar. Biz gerek demokratik kaiderultay'a çok uzun bir siire varlere, gerekse özgürlüğe fazla yer ken adaylıklannı koymuşlardır veriyoruz. Yönetime gelmek isve seçilme şanslarını arttırmak teyenler "biz daha iyi yönetiriz" için, beni zaafa uğratmak isteiddiasında bulunabiliyorlar. mektedirler. O o e l başkanlıktan İstifanız onaylanmış olsayaynlmam konusunda arkadaşla dı, ya da yeniden seçildiğinizde rımın biiyiik ekseriyetinin aynı görev kabul etmeseydiniz, kanıya vardıklannı bissetsem ve HP'deki kargaşa yine olur muyduysam, bir gün bile kalmam" du? dedi. CALP Istifa ettim. KuruCalp'e yöneltilen sorular ile ^cular Kurulu yeniden seçti. IstiCalp'in yanıtlan şöyle: "famdan sonra görev kabul etmiş HP'deki kargaşanın temel olmasaydım varsayımınıza karnedeni sizce ne? sı şunu da söylemek mümkün. CALP Biz, demokratik ka Istifa edip daha sonra görev kabul etmeseydim, HP bugünkü gücünde ve bünyesinde kalabilir miydi? HP eğer bugün aynen duruyorsa, teşkilat olarak ayakta ise, bu tekrar görev kabul etmek özverisinde bulunmamızın bir neticesi olarak görülebilir. Sizin istifadan sonra yeniden görev aimanız isteginin parti dışından geldiği iddiaları var? CALP Hayır. Hiç alakası yok. Parti içindeki birtakım arkadaşlarım ısrar ettiler. HP'de kargaşaya neden olan "fazlalık" ne, ya da "olmayan" ne? CALP Partimizin solda umulanın ustünde varlık göstermesi kargaşanın ilk nedenidir. HP saflannda politikaya giremeyen bir kısım mihrakların da rolu var, başka mihrakların da. SODEP ve kunılma aşamasında olan DSP'den mi söz ediyorsunuz? CALP Kurulmuş pani, kurulacak parti ve başka mihraklar, partimizle yakından ilgilıdirler. Bugün TBMM'de temsil edilen tek sol partiyiz. Solun meşru ve organize bir gücü olan partimiz tahrip edümemelidir. Partimizi kendi tarafına çekmek isteyen, başansız olmamızda kendi gelecekleri açısından istikbal görenler, parçalanalım istiyoriar. Son gelişmeler çerçevesinde size genel başkanlık öneren Engin Aydın'ın partiden ihraç edilmesinde vefa duygusu içinde harekel etmemekle suçlanıyorsunuz. Oysa Neriman Elgin oiayında Disiplin Kurulu üyelerini etkilemeye calışmıştınız? CALP Ben ne Neriman Elgin olayında, ne de Engin Aydm olayında ağırlığımı koymadım. Disiplin Kurulu her tür etkiden uzak çalışmıştır. Engin Aydın bir milletvekilimize yumruk atıp, yere kanlar içinde yuvarlamıştır. Bu bizde, kesin ihracı gerektirir. Ama arkadaşımız geçici ihraç edilmiştir. Vefa duygusuna gelince, arkadaşımız partimiz için çok şeyler yapmıştu. Veto edilince, eşini milletvekili adayı yaptık. Kendisini tzmir Belediye Başkanlığı'na aday gösterdik. Sonra Genel Başkan Yardımcılığı'na getırildi. Daha nasıl vefalı davranalım, sorarım size. AKÇALI İŞLERDE KUSUR Aydın Güven Gürkan ve arkadaşlannın Disiplin KurulıTna verilmeleri konusunda da çok hızlı hareket edildiği iddiası var? CALP Onların Disiplin Kurulu'na sevk edilmelerinde politik ve ideolojik bir ayrıhk söz konusu değil. Cumhuriyet Bassavcılıgf ndan Gürkan ve arkadaslan için partinize bir uyarı geldi mi? CALP Hayır. Bu arkadaşlanmız tamamen akçalı işlerden dolayı yaptıklan kusur nedeniyle Disiplin Kurulu'na sevk edilmişlerdir. Bu tespit edildikten sonra hiç kimse bunu ört bas edemezdi. Eğer ört bas edilirse, Cumhuriyet Başsavcılığı'nın HP'yi tahkikata tabi tutması gerekirdi ve bu da bazı güç durumlar yaratırdı. 18 yaşa oy hakkı verilmesi ile ilgili partili bir milletvekUinin önergesini niçin imzalamadınız? CALP Bu önerge, bir Anayasa değişikliği gerektirir. TBMM içindeki çoğunluk, Anayasa' nın değiştirilmesi için kâfı değildir.. Bu çoğunluk temin edildikten sonra verilecek karann veto edilmemesi ve daha sonra da referanduma sunulmaması gerekir. Anayasa'nın değiştirilmesi ile ilgili irade, TBMM'nin iradesi değil mi? CALP Evet, ama yalnız TBMM'nin iradesi tek başına yeterli değil. Cumhurbaşkarumızın iradesinin de inzimam etmesi gerekir. Veto etmemesi lazımdır. Olur da Cumhurbaşkam daha sonra referanduma giderse, millet değişikh'ğin aksine karar verirse, sonuç alınamaz. Bir konsensus gerekir. Bunu da devrin hükümetinin sağlaması lazım. Özal bunu" temin etmediğı için, şimdiden yan çizmeye başlamıştır. Parti içi sorunlan çözmedeki uğraşınız, muhalefet görevinizi etkiliyor mu? CALP Parti içi çekişmeler, parti içi mücadele elbette dışa dönük mücadelemizi etkiliyor. BVYDVK/GÖBBÜK YALÇIM PEKŞEH ANKARA Bürosu'ndan arkadaşımız Hasan Uysal Siyasal Bilgıler Fakültesi'nin 125. kuruluş gecesinde bulundu ve YÖK Başkanı İhsan Doğramacı ile SBF Dekanı Prof. Necdet Serin arasındaki bir konuşmaya tanık oldu. Şöyle: Doğramacı ders programlarının YÖK tarafmdan belirlendiğini söyleyen SBFöğrencilerine "Yalan bunlar, uyduruyorlar" karşılığını vermişti. Doğramacı sohbet sırasında öğrencilere"Çağırın rektörünüzü buraya" biçiminde talimat verdi. Kısa süre sonra sohbete katılan Prof. Serin ile YÖK Başkanı arasında şu konuşma geçti: DOĞRAMACI Sayın Dekan, siz eğitim İngilizce olacak deseniz... Öyle bir şey yapamaz mıstnız? Elbette yapabilirsiniz değil mi? SERİN Siz müsaade ederseniz... DOĞRAMACI Biz size öyle bir öneride bulunmayız. Siz kendiniz yaparsınız. İkincisi... Siz ve size benzer fakül •Müsaadeli" özerklik 6. Filo'ya ait gemi Akdeniz 'de görev yapan Amerikan 6. Filosuna bağlı USS Butte cephane ve ikmal gemisi Gölcük Tersanesine gelerek bakım ve onarıma alındı. Bir süredir Sovyet gemilerinin Yunan tersanelerinde bakım ve onanmlannın yapılmasından sonra, Amerika 'nm 6. Filosuna bağlı gemilerinin de bakım ve onanmlan Türk tersanelerinde yapılıyor. Gölcük Tersanesi'nde bakım ve onarımı tamamlamncaya kadar kalacak olan 6. Fitoya bağa USS Butte gemisinin personeli, boş zamanlannı Gölcük'ü gezerek alışveriş yaparak değerlendiriyor. Gençlef caddesinde tuvalet inşaatı siruyor. (Fotograf: ERDOĞAN KÖSEOĞLU) Önce tüy dikiliyor BAKIRKÖY'Ü Ataköy'e bağlayan ve yörenin gezinti yollarından biri olan Gençler Caddesi bir süre önce Bakırköy Belediye Başkanı'nın emriyle Bahçelievler minibüslerinin hareket noktası haline getirildi. Dogal olarak cadde sakinleri huzurlarını kaçıran bu olayla uzun süre savaşım verdiler. Bakırköy beiediyesine dilekçeler verdiler, Belediye Başkanına çıktılar ve önlerine gelen herkese dertlerini anlatmaya çalıştılar... Başına da yansıyan bu mücadeleleri bir sonuç vermedi. Minibüsler caddeye yerleşti. Bir süre sonra caddede başka bir faaliyet başladı. Belediye araçiarı ile getirilen briketler ve çimento torbalan sokağın ortasına yığıldı. Birkaç işçi inşaata başlamak üzere harekete geçti. Bu harekete karşı çevre sakinleri de harekete geçtiler ve işçilerden ne olduğunu sordular. Aldıkları yanıt buraya minibüs şoförleri için bir tuvalet yapılacağıydı. Yeni bir savaşım başladı, fakat yine sonuç alınamadı. Belediye Başkanı "Nuh dedi, Peygamber demedi" ve "buraya tuvalet yapılacak" sözünden dönmedi... Birkaç gün önce başlayan inşaat hâlâ sürüyor. Tuvaletrn tam karşısında bulunan apartmanların sakinleri bu inşaatı şu düşüncelerle izliyorlar: "Caddemiz önce minibüs durağı oldu. Gürültüden geçilmiyor. Şimdi de tuvalet yapılıyor, yani tüy dikiliyor. Bizim bildiğimiz önce 'şey' yapılır, sonra tüy dikilirdi. Bakırköy Belediyesi işi ters tuttu. Önce tüy dikiyor, minibüs şoförleri daha sonra şey' yapacaklar." V Kuveyt uçağındaki 2 ABD'ünin cenazesi Kuveyt Karaçi seferini yaparken Iran'a kaçınlan uçakta, korsanlar tarafmdan öldürülen iki Amerikah 'nm cenazeleri dün Istanbul üzerinden ülkelerine gönderildi. BİR FIKRA Temel, Paris'e gıtmiş, köyüne döndükten sonra sormuşlar: Anlat bakalum.. Paris nasıldur? Eyi midur, hoş midur? Temel yanıt vermiş: İyidur, hoştur da yolu biraz sapadır. Atasoy tran^agitti Ulaştırma Bakanı Veyseı Atasoy, beraberindeki heyetle birlikte dün tran'a gitti. Atasoy, Türkiye Iran Ulaştırma Karma Komisyonu toplantısına katılacak ve toplantıda Türk heyetine başkanlık edecek. Toplantıda, kara, hava, demiryolu ulaşvm üe haberleşme konulan ele alınacak. Isveç'te "el sıkışma" kursları DÜNYANIN en gelişmiş toplumlarından biri sayılan isveç'te garip şeyler oluyor. Bunlann bir bölümünü arkadaşımız Şahin Alpay'ın gazetemizde yayınlanan "Isveç Türkleri" başlıklı yazı dizisinde okudunuz. Alpay, Türklere ait olmayan bazı İsveç sorunlannı da özel sohbetlerinde anlattı. Alpay'ın anlattıklarına göre konulması da düşünülüyordu. Toplumda eşe sadakat ve evlilik yeniden moda olmuştu. Gençler aşırı özgür bir cinsel yaşamın mutluluk getirmediği sonucuna varmışlardı. Cinsel özgürlüğün getirdiği aşırıhklar arasında Şahln Alpay'ın anlattığı bazı bölümler son derece ilginç. Örneğin isveç'teki yeni bir uygulama, işyerlerinde cinsellikten arınmış bölgeler kurulması. Bu uygulamanın ilk örneği Vasteras kentindeki bir hastanede yapıldı. Bir grup doktor hastanenin bir köşesinde yere çizilen beyaz çizgilerie ayrılan bir bölge kurdular. Bu bölge içinde kadınlar ve erkekler cinsel düşünceler, hareketler ve imalarda bulunamıyorlar. İsveç konusunda, bu ülkeden yakında dönmüş bulunan Zülfü Livaneli de birçok olay anlattı. Bunlar arasında en ilgınçleri şunlar; her şeyin devlet tarafmdan teminat altına alındığı ülkede insanlar arasında fizik temassızlık başlamış... Yani insanlar birbirlerine değmıyorlar, el sıkışmıyorlar, kucaklaşmıyorlar vs. Bu temassızlık bir süre sonra İsveçlilerde "el sıkışmaıfobisi", "öpüşme fobisi" gibi hastalıklara yol açıyor. Sonunda çözümü yine devlet buluyor. Şu sıralarda birçok İsveç kentinde "el sıkışma kursları", "öpüşme kursları" hatta "annelerin çocuklannı öpme ve sevme kursları" açılıyormuş... Sedat Sunavi anıldı Hürriyet Gazetesi'nin kurucusu Sedat Simavi, ölümünün 31. yıldönümu nedeniyle dün Kanltcadaki kabri başında düzenlenen törenle anıldu Anma töreninde Sedat Simavi'nin kabrine Hürriyet Gazetesi'nin dünkü sayıstyla bir buket çiçek kondu. Daha sonra üç hafızm okuduğu üahi dinlendi lurizm potansiyelini artırmuk amacıyla, htanbul'da "Turizm Gehştirme ve Eğitim Vakfı "kuruldu. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Turizm Bankası, Hilton, ITT, Sheraton kuruluşlan üe Vehbi Koç, tlhan Evliyaoğlu, Semahat Sevim Arsel, Halit Ziya Yavuzer, Nurettin Doğanbey, Yılmaz Tecman, Orhan Başdoğan, Mehmet Kemal Dedeman, Muhsin gekai Bayer, Fikret Evu'yagü, Muhittin Ünsal Tülbençi, Sinan Babila, Tekin Ertan tarafmdan kurulan vakfın mal varhğmm 32 milyon lira olduğu açıklandı. Genelkurmay eski başkanlanndan emekli Orgeneral & T O # 7 l Sancar>m c e n a z e s i d ü n Maltepe CamiVnde kuınan öğle namazmdan sonra askeri törenle Cebeci Şehitliği'nde toprağa verildi. Genelkurmay Karargâhı önündeki tö'rene Cumhurbaşkanltğı Konseyi üyeleri, Basbakan, Dışişleri ve Milli Savunma Bakanlan, Genelkurmay Başkanı, kuvvet komutanlan, miüetveküleri, Askeri Şura üyeleri, yüksek rütbeli subaylar, silah arkadaslan ve kalabalık bir vatandaş topluluğu katıldı. Maltepe Camii'ndeki törende eski Basbakan Bülend Ulusu, YÖK Başkanı Doğramacı, eski parlamenterler Kemal Güven, Osman Bölükbası, Necmettin Erbakan, Ismet Sezgi". Nahit Menteşe ve H.Esat Işık ile SODEP Genel Başkanı Erdal Inönü, RP Genel Başkanı Ahmet Tekdal, DYP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Gölhan da bulundular. Cumhurbaşkam Kenan Evren, Maltepe CamiVnde Bayan Sancar ile çocuklanmn yanına giderek başsağlığı düeğinde bulundu. (Fotograf: a.a.) Demokratik Sol Parti programında Hlke ve amaçlar' Turizm Vakfı DSP: Once bağımsızlık DSP programından: Adalete güvenilmeyen bir toplumda, devlete de güven olmaz. ANKARA (Cumhuriyet Bnrosu) Kuruluş çalışmaları devam eden DSP'nin Kuruluş Hazırlıkları Bürosu"nca parti programının ilkeleri vV amaçları açıklandı. 6 temel madde olarak belirtilen ilke ve amaçlar, "özgiirlük ve bağımsızlık, adalet ve eşitlik, demokrasi. hakça gelişme ve refah, dayaıuşma ve barış, sağlıklı ve giivenli yaşam" olarak sıralanıyor. İlke ve amaçlar bölümünde "özgürlük ve bağımsızlık" ilkesi açıklanırken, ozgür toplum olabilmenin başta gelen koşulunun tek tek herkesin özgür olmasından geçtiği, dirlik ve düzenliğin özgürlükle sağlanabileceği, insanın ve toplumun kendini ancak özgürlükle aşabileceği kaydedildi. Açıklamada, herkesin kendi yaşamını özgürce belirlemesi, her düşünce ve inanan özgürceaçıklanabildiği insan kişiliğinin özgürce gelişmesi için önündeki engellerin kaldınlmasıyla özgür toplum olanağı belirtildi. Bağımsızugının kaynağının ınsanların özgür yasama isteğinden kaynaklandığı ifade edilen açıklamada, "Bağımsız olmayan bir ülkenin insanlan özgür olamazlar" denildi. Adalet ve eşitlik başlığı altında ise şu görüşlere yer verildi: "Adalete güvenilmeyen bir toplumda devlete de güven olmaz, banş ve huzur sağtanamaz. Adalet, devletin temeli olduğu kadar, haklann ve özgürlüklerin başlıca güvenceleridir. Sosyal adalet, adaletin bir geregidir. Adalet, ancak hak ve olanak eşitliğinin bölündüğü ve toplumun ortak çabalanyla sağlanan üriinlerin hakça böluşüldügü bir toplumda anlam taşır. Adalet ve eşitlik, toplumdaki tüm yapılann ve kurumlann da başta gelen ilkesi olmalıdır." Demokrasi ilkesi konusunda, insanların düşuncelerini özgürce açıklayıp tartışılabilmesi ve özgürce örgütlenmesi gerektiği vurgulanarak, "Demokrasinin işlerliği ve sürekliliği, yönetimin demokrasi kurallan içinde etkinlik kazanmasıyla sağlanır" denildi. DSP'nin ilke ve amaçlar bölümünde hakça gelişme ve refah, dayanışma ve barış ile sağlıklı ve güvenli yaşam açıklanırken, "Dayanışma ve barış da, herkesin insanlık onuruna yaraşır yoldan sağlıklı ve güvenli yaşama olanağı elde edebildiği bir toplumda sağlam temellere oturur" denilerek, gelişmenin ekonomik, sosyal kültürel ve siyasal yönleriyle bir bütün olduğu ifade edildi. teler varsa, tespit edilen, derslerin minimum saatleridir. Siz iştediğiniz şekilde ilave yapabilirsiniz. SERİN YÖK 1982'defakültelere yardımcı olmak üzere bir ders programı gönderdi... DOĞRAMACI Hayır, göndermedik. Sizleri topladık. Yani benzer fakülteler için... SERİN Evet... Evet... DOĞRAMACI Ondan sonra ılgilıler hazırladı... Minimum ders saati budur diye... Ama ondan sonra bunun üstüne siz ne yaparsanız yaparsınız. Bazen onay için bize geliyorlar. Biz geri gönderiyoruz bizim onay yetkimiz yok diye... İşte özerklik şimdi geldi üniversitelere... "İhsan" ve "gölge" Köprü kânn satmak ile İş bitmiyor Başbakanım. Kalorimi düşürürken Nasıl kaynar sana kanım?.. Şu enflasyon sorununa Gerekçeli(!) çözüm ara. Kamuoyu vicdanında Açmaya gör bir kez yara. Okşar iken seni her yaz Bodrum'daki mavi deniz, Biz de üç göz hanemizde Çolukçocuk kurdeşeniz. Gökova'dan başka yok mu Bacasız bir işsiz bölge?.. Senden "ihsan dileyen" yok O yöreye "etme gölge" Nezlhi Gülcâoğlu Cinayvt sanıgı Tokafta yakalandı Zeytinburnu Çırpıcı yolunda 10 gün önce öldürühnüş olarak bulunan Behçet Acar'ın katil zanlısı yakalandı. Cinayet Masası dedektiflerince Tokat'ta yakalanan Mehmet Urgancı'nm alacak nedeniyle arkadaşmı öldurdüğü belirlendL 1960'larda başlayan "cinsel özgürlük" hareketi bu ülkede tüm tabuları ytkmıştı. Bu dönem İsveç'in pek de hak etmediği bir biçimde "seks ve günah ülkesi" olarak tanınmasına yol açmıştı. Bu zararı yanında bir faydası da olmuştu. Büyük bir erkek turist akını (özellikle Japonlar) İsveç'ten çıkmaz olmuşlardı. Son zamanlarda ise cinsel devrim sona ermiş gibi görünüyordu. Seks gösterileri ve pornografi alanına bazı yasaklar konulmuş, başka yasaklar ötekilerden farklıdır" # ITT ITT Gönül rahatlığıyla satın alın. ister (1»ırnrtsl TCRKfVT GENEL DAfimMCISI Teknık Mal/eme TVaret ve !îanavi A5 • Havrenm Iskclc Cad 1 1 ' 4 Nevsehirden ITT'lerde "ülkesine göre" kalite farkı yoktur. ITTler Dünva'nın her verinde farksızdır. Türkive'de bu \lızden ötekilerden farklıdır. ITT, Dünya ile Türkiye arasında kalite ayırımı gözetmez, ülkemizde "günügeçmis" mcKİeller pazarlamaz. ITTleri ister Frankfıırt'tan. Münih'ten. Zürih'ten satın alın, ister Beşiktaş'tan. Basmane'den, Bahçelievler'den... Aralarında hiçbir fark yoktur. tan, Besılaas tanhul Tert 161 12 12 160 08 78 Telg FlrnlameTrlcta 263«O flmlr ITTler Dünya'da ve Türkiye'de farksızdır. ITT sahipleri, Dünya'da ve Türkiye'de farklıdır. SchaubLorenz DÜNYA TEKNOLOJİSÎ ^ Bugün Dünyada Bugün Türki^'cle.