Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
12 Mayıs 1937 CUMHURİYET SON TELEFÛN HABERLER TELGRAF HâdiseSer arasında Tiyatro ve konuşmak SON HATIRALAR: v« TELSiZLE Ispanya dahilî harbini hangi tarâf kazanacak? Netice cephede değil, cephe gerisinde halledilecek ve hangi tarafın gerisi daha az emin ise o taraf mağlub olacakmış Karadeniz birkaç güne kadar Ispanyadan ayrılacak Guernica 11 (A.A.) Havas ajansının rin tayyareleri, 14 kamyondan müteşekkil bir kafileyi bombardıman etmiştir. muhabiri bildiriyor: Dün bütün gün asi kuvvetleri Viz muhasımdan cephe gerisi en az emin ocargi dağ silsilesinde ilerlemeğe devam lan taraf mağlub olacaktır.» etmişler ve hükumet kuvvetlerinin mu Harbi hangi taraf kazanacak? kavemetine ve müteaddid mukabil hüParis 11 (A.A.) Peti Parisien ga cumlarına rağmen Ugarte, Migica ve A zetesi, Valansiya'da İndelecio Prieto'dan janguiz sırtlarmı ele geçirmeğe muvaf bir mülâkat almıştır. fak olmuşlardır. Gazete, Prieto'ya, birkaç hafta evvel harbin pek yakında biteceğini söylemiş San Sebastiyen 11 (A.A.) Havanın fenalığı dolayısile, Biscaya cephesinde olduğunu hatırlatması üzerine Prieto tayyare ve topçu faaliyeti olmamıştır. demiştir ki: « Hiç şüphesiz anlaşmazlığın kat'î General Franco kuvvetlerinin ileri hareketi. Basque sahili boyunca devam et safhasmda bulunuyoruz. Bir daha tekramiş ve Jata dağları önünde düşman rı pahalıya mal olacak şimdiki muazzam mevzileri ele geçirilmiştir. Guernica gayretten sonra belki de oldukça garib mıntakasmda Franco kuvvetleri, Marga bir hâdiseye şahid olacağız. Nihaî hal cepheden değil, geriden gelecek ve iki önüne kadar inmişlerdir. Hükumetçiler Toledoyu muhasara ettiler Madrid 11 (A.A.) Toledo cephesi: Şehir, tamamen ihata edilmiştir. Asiler ancak Talavera'ya giden yoldan çıkabilmektedirler. Cumhuriyetçilerin topçu kuvvetleri dün bütün gün piyadelerin 20 kadar tankla yapmış oldukları ileri hareketine müzaheret etmiştir. Jâmara cephesinde cumhuriyetçilerin ileri hareketleri Mocata ve Tajuva'nın garbinde devam etmektedir. Somosierra cephesinde hükumetçile Karadeniz geliyor Ankara 11 (A.A.) Buraya gelen malumata göre, Madriddeki Türkiye elçiliği binasma iltica etmiş olan İspanyol lan Türkiyeye nakletmek üzere sureti mahsusada gönderilmiş olan ve Valan siya limanmda bulunan Karadeniz vapuruna şimdiye kadar bu mültecilerden 400 kişi bindirilmiştir. Geri kalanların da Madridden nakledilerek bindirilmelerine devam olunmaktadır. Karadeniz, birkaç güne kadar İspanyadan hareket edecektir. 'inııııımillllllllllllllllllllllllllKlllllllllllllllllllllımıııiMi. Ziraat Vekâleti yeni S. Rusyada yeni teskilât kanunu askerî tedbirler Bu kanunla yeni bir Orman İ*leri U. Müdürlüğii ihdas ediliyor Ankara 1 1 (Telefonla) Bugünlerde Mecliste görüşülecek olan Ziraat Vekâleti yeni teşkilât kanunile hükmî şahsiyeti haiz orman işleri umum müdürlüğü ihdas edilmektedır. Umum müdürlük mülhak bütçe ile idare olunacaktır. Yurd OTmanlarını koruma, işletme, her türlü orman bayındırlığı ve yeniden yetiştirme işleri yapmak ve orman toprağı verimlerini çoğaltmak ve bunun için icab eden müesseseleri kurmak, fen memurlan yetiştir mek, ormancılığa mütealhk bilumum hizmetleri görmekle mükelleftir. ' Umum müdürlüğünu merkez teşkilâtı amanejman, işletme, imar, harita ve kadastro, tedrisat, koruma, fennî taharri yat, inşaat, ağaçlandırma, mücadele ve avcılık, sanayi ve istatistik, ekonomi ve murakabe olmak üzere 13 şubeye ayrıl mıştır. Taşra teşkilâtı memleketin orman vaziyetine göre kurulacak, başmühendıs, muavin mühendis ve diğer memurlarla idare olunacaktır. Büyük şefler arasında da değişiklikler yapıldı Moskova 1 1 (A.A.) HükÛmet, neşrettiği bir kararla, ahzıasker mıntakalannda askerî konseyler kurulması lüzumunu bildirmekte ve Kızılordu kıt'alarında ve müesseselerinde askerî komiserlikler ihdas eylemektedir. Mareşal Yugden, Müdafaa Halk Komiseri birinci muavinliğine tayin olunmuş ve onun yerine de büyük erkânıharbiye reisliğine ordu kuman danı Şapoşnikov getirilmiştir. Ordu Kumandanı Yakir, Leningrad mıntakası kumandanlığına, Mareşal Tukaşevski de Volga mmtakası kumantavin edılmıslerdir. eçenlerde Istanbul radyosunda verilen bir konferansı ^ Halid Ziya Uşaklıgil dinledim. Mevzuun değerinden bahsedecek değilim. Herhangi bir ihtısas içinde süylenmiş ber sözün asgarî kıymetine muhtac bir kalabalık 1 vardır ve Istanbul radyosunda verilen konferanslardan hemen hepsi bu Bu bir muamma idi, Abdülhamid za odada bir divan gösterdiler: Bu Abdülbakımdan mutlaka bir kısım dinleyi manında memleketin içinde dışında zihin hamidin istirahat yeriydi. Belki de yataciler için faydalıdır. leri türlü faraziyat ve rivayatla otuz üç ğı... Zaten Dairei Hususiyede en basit Ben söyleyenden ve söylenenden sene, hergün geçtikçe artan bir merakla, şeklinde bile bir yatak odası görmedik. değil, söyleyişten bahsetmek ihtiya gıcıklıyan bir muamma; ondan sonra da, Dairei Hususiyeye mülâsık ve oldukça cmı duydum. Konferansçının sesin galiba hâlâ, bu acib miras için nasıl çö güzel bir bina olan iki katlı dairede de de, talâffuzunda ve kelimelere verdi züleceğinde tereddüdlere düşülen gene bir hemen hiç eşya kalmamıştı. Hal'i müteği rütbelerde söylemek san'atinin bü muamma... akıb burada bulunan ve doğrudan doğtün kusurlan vardı: Yeknasak ses. ruya Abdülhamidin harimi olan kadınlar Bütün saltanah müddetinin uzun yılHarflerin birçoğunu yutmak gibi ek ları içinde buraya çekilip kapanan, haric kendilerine aid eşyayı alıp çıkınca burası sik telâffuz. Manayı teksif eden keli le, memkketile, tebaasile münasebetlerini boş kalmıştı. Sonraları, Yıldız yeni Hünmelerle etmiyenler arasındaki ses ancak hafiyelerinin oraya kadar getirip kâra verilince bu daire onun ikametine kıymeti farkını ayırmıyan, hatta ba bağladıkları gizli ipliklerle idare eden bu tahsis olunmuştu. Dairei Hususiyede yazı zan tamamile tersine bir «intonati müstebid sultanın şahsı ve sarayı etrafında odası denebilecek yerde cidden güzel yeon» a kaçan bir söyleyiş. Kekeleme türlü türlü garib, ekseriyet üzere korkunc ni tarzda, bazan da pek kıymettar müteler ve tekrarlar. rivayetler, zihinlerin hayal kabiliyetlerini ferrik eşya vardı. Kalemlere vanncıya kaBu kusur ne sadece Istanbul radyo kamçılaya kamçılaya kısmen faraziyat3, dar tesbit ve terkim edilmiş olan bu eşyasuna, ne de hatta konferansçının ken kısmen mahiyetleri lâyikile anlaşılamamış yı şöyle bir kuşbakışı görerek Padişahın disine aiddir. Tiyatrosu inkişaf etme hakikatlerin tefrit ve tahrif edilen esası hususî hamamını, bir kenarda içinde yumiş, trupları ve temsilleri az olan bir na mübtenı öyle bir esrar kümesi vücude murta yenmiş sahanile bir tepsi, gene memlekette söylemek san'atı bu ipti getirmişti ki burasmın ismi anılınca sinir onun hususî eğlence yerini teşkil eden madaî halinde kalır. İstanbula ecnebi lerde bir ürperme, fikirlerde bir irkilme rangozhaneyi gördükten sonra küçük masahne artistlerinin gelmesi, yalnız ti hasıl olurdu. Burada yavaş yavaş, üşen beyn namile anılan daireye geçtik. yatromuzun değil, bu san'atkârların mek bilmiyen bir inad ve tama'la biriktiYıldız sarayını düşünürken burasını dilinden anlıyabilecek bütün vatan rilmiş mücevherlerden, altınlardan mü içi dışı diye ikiye ayırmak lâzımdır. Yıldıdaşlarda hitabet kabiliyetinin inkişafı rekkeb hazineler, bütün vatan çarkını ve zın dışında, yani üzerinden ancak kanadcihan siyasetini keyfe göre evirip çeviren larına güvenen kuşlar geçebilecek kadar bakımından da çok faydalı olur. Konuşmak san'atı, tiyatro san'ati dolablar, ve bunların yanında şarkın cen yüksek duvarların berisinde kalan binalar nin küçülmüşüdür ve en büyük hita net rivayetlerinden mülhem şehvanî efsa herkesçe azçok bilinen yerlerdi ki bunlar bet hocalarımız aktörlerdir. Ecnebi neler, ve daha sonra menfalarda çürütü bugün muhtelif dairelere ve müesseselere sahne artistlerinin Türkiyeye ayak len biçareler, nerelere atılıp yok edildik tahsis olunmuşlardır. Bunlann arasında aîmalarını güçleştiren engeller, mü leri anlaşılamıyan kurbanlar düşünülür, büyük mabeyn denilen Abdülhamidden nevverlerimizin ve onlardan sirayet ve Yıldızın ismi geçerken ayni zamanda kalma bina azçok saray ıtlâkına lâyık adyolile halkımızın en kuvvetli inşad ve hayalhaneden servet ve haşmetin müzeh dedilebilir. Yıldız Hazinei Hassaya intihitabet örneklerinden mahrum kal heb ve murassa levhasile desise ve hud'a kal edince burası yeniden tamir ve tefriş dan, itisaf ve zulümden mürekkeb, her bi edilerek Sultan Reşada da mabeyn olarak masına da sebeb oluyor. Sahneleri konuşmıyan memleket linmiyen şeyin hadden aşırı büyütülmüş ef hizmet etmişti. Küçük mabeyn duvarların lerde hatibler kekelemeye ve hatib ol sane alayı geçerdi. Hep uzun yıllann ötesinde en başta bulunan ve mükellef mıyanlar da, ekseriya, susmaya mah arasında bu alayın karışık geçidini tema bir köy köşküne benzetilebilen bir daire kumdurlar. Söz söylemenin tiyatro şa ede ede bu hafaya dünyaşınm eşiği a idi ki kıymettar halılarla, şurasında burasan'atına dahil bir san'at olduğunu şılınca rüyalara mahsus bir âlem görüle sında yeni levhalar ve vazolarla, ekseriyet henüz bilmediğimiz için bütün mem ceğinden şüphe etmezdik. Herkes gibi üzere yaldızh yeni tarzda ve yerli mamulekette bir tek sahne ile kalmaktan şi belki herkesten ziyade bu âlemin esrar ve lâttan kanape ve sandalyalarla süslenmiş, kâyetimiz yoktur ve dışarıdan gele hususiyatını yeni Hünkâr merak ederdi, zevki selime pek çarpmıyan bir bina idi. cek san'atkârlara gösterilmesi lâzım fakat bir müddet merakmı teskin ederek Abdülhamid bazı kabul merasimini buragelen kolaylığın bize ne neviden bir sabretti. Bu sabırla intizar da çok sürme da yapmak itiyadında olduğundan bu daterbiye hazırlıyabüeceğini de hâlâ di. Yıldız sarayı için hükumetçe verile ireye küçük mabeyn denmişti. Sultan cek karar, karar alınıncıya kadar ittihazı Reşad burasını halile bırakmış ve hiçbir anlamış değiliz. münasib görülecek tedbir, hususile bura zaman kullanmağa vesile bulmamıştı. PEYAMI SAFA sının muhteviyatile içinde ve dışında bina SARAY ve OTESi Yıldı z muamması [HEM NALINA MIHINA Bir şikâyet ve bir suizan kuyucularınızdan Nedim im zasile bir mektub aldım. Bu mektub, tramvay arabalannm son zamanlarda, sık sık birinci ve nadiren ikinci olarak işlediklerini söyliyerek şöylece şikâyet ediyor: «Beyoğlunun muhtelif semtlerine işliyen tek arabalardan birinci mevki arabalar, ikincilere nazaran, bilhassa işe gitme ve işten dönme saatlerinde bire on, bazan bire on beş nisbetindedir. Bunu müteaddid defalar sayarak tesbit ettiği' me inanmız. Biliyoruz Ve herkes biliyor ki Istanbul hertürlü Belediye murakabelerinden mahrumdur. Nafıanın Şirketler komiseri de maalesef bu vaziyeti göremi* yor. Bari gazeteler murakabe Ve ikaz haklannı kullansalar... Bu iş, bir kalcm darbesile hallediliveren işlerdendir. Çünkü görüyorsunuz: Mukavele ve imliyaza riayelsizlik var. Cene çünkü, işlerine yetişeceği zamanlarda halkı birinci mecki arabalara binmeğe mecbur edecek şekiU de, servisin tanzimi suretinde bir suiisti mal var. Suiisiimalin bu kadar alenî vc bir şehir halkı aleyhine bu derece kıyasıya irtikâb edilmiş olanına ender tesadüf edilir. Birçok bekledikten sonra gelen ve kapılara kadar dolu olan ikinci mevki arabalara bir hayli yalvarmalanna rağmen ahnmadığı için, bir tarafa çekilip sessizce ağlıyan fakir kadmlar gördüğüme sizi temin ederim. Cerçi, bunun muhlerem Nafıa Vekilinin kulağma gideceği gün vardır. Fakat, o gün belki gecikir. Halbuki halk, najakasından kestiği bu cerimeye mülehammil değildir. Açık söyliyeceğim, af buyurun; eğer kumpanya sizin de ağzmızı bir paso ile kapamamışsa, yann okuyuculartnız ara • smda uyandıracağınız derin memnuniyeü süiununuzda görmeklen bir haz duymak isterim.» Okuyucumun, bu mektubu, bir hayîi ikinci mevki tramvay bekledikten sonra, sinirlenerek yazdığı ifadesinin şiddetin den anlaşılıyor. Tramvayların birinci ve ikincileri arasında bir intizam ve nisbet takib edilmediğini görüyorum amma bu nisbetsizhğin bire on, hatta bire on beş derecesine çıktığını bilmiyorum. Belki, okuyucumun söylediği saatlerde tramvaya binmiyorum da ondan. Fakat Tramvay kumpanyasının müdafiliği bana düşmez; bilhassa, eline kalemi alınca, gazetecilerin bir paso ile ağızlarının kapatılacağını zannedecek kadar, hakkımızda suizan besliyen muhterem zatlar varken... Lehistanda Yahudi aleyhdarlığı Yahudi doktor ve avukatlar cemiyetlerden çıkarıbyorlar olarak mevcud aksamın ciheti aidiyeti için lâhik olacak hüküm henüz tereddüdlerle dalgalanan bir ufukta vuzuhla irtisam etmemişken Hünkâr bir gün başmabeynci ile baskâtibi ve esvabcıbaşıyı nezdine celbederek bu üçünden müteşekkil heyeti, gidip şu acaıb dünyasını baştanbaşa gezmeğe, anlamağa memur etti. Vahideddin galiba bu daireyi Abdülhamide imtisalen kullanmıştı. Sonra, bilemem nasıl, bu dairede bir yangın çıkmış diye işitilmişti. Bu hiç kolay bir iş değildi. Harekete geçmeden evvel hükumete müracaat etVarşova 11 (A.A.) Leh avukatları, hükumetten Leh barosunun yeniden tik. Kaıdeten asıl malın sahibi olmak lâtensikine müteallik olarak yakında isdar zım gelen saltanat makamı namına yapıedilecek bir kararnameye, Yahudi avukat lan bu müracaatin önünde hemen kapılar lar hakkında hususî maddeler konulma açıldı. O zaman Yıldız sarayının muhtelif aksamında çalışan, ve bu karışıklarla Romanyanın askerî hazırhğı sını istemişlerdir. ifrat derecede dolgun dünyada şaşıran birDiğer taraftan 1 1 kazanm doktorları Bükreş 11 (A.A.) Kabine bugün dün bir toplantı yapmışlar ve kendi da kaç heyet vardı. Faaliyetlerinden, dirayet toplanarak Başvekil Tataresco'nun Kralhilî nizamnamelerine hususî bir fıkra ilâ ve istıkametlerinden istifade düşünülmüş la uzun müddet görüştükten sonra Ro olan bu zevat meyanında asıl dairei huve etmişlerdır. manyada yapılacak olan istihkâmlar proBu fıkra, doktorlar cemiyetlerine an susiyeye ve Abdülhamidin şahsî muhitine jesi hakkmda izahat vermiştir. Kabine bu hasrı mesai eden Hâzım Beyle doktoı plânlan tasvib etmiştir. Kabine keza yarı cak âri ırka mensub olan doktorların giMuhiddin Beyi tahattür ediyorum; saraaskerî talimlerini yapan genclerin bu is rebileceklerini ve Yahudi doktorların bu Bilumum orman işleri ve bu işlere aid tlMâmlann inşasında kullanılmasım da cemiyetlerden çıkanlacaklarını natık bu yın bir de müzesi vardı ki Abdülhamidiu yirmi beşinci cülus yılı için her yerden, lunmaktadır. masraflann ifası için kabul olunan or kararlaştırmıştır. Milliyetçilerin naşiri efkân olan Ge hatta yabancı memleketler hükümdarlamancı senesi her senenin birinciteşrininde Memurin kanununun tefsir niec Warszawski, husule gelen bu tahav rından gelen hediyelerle bilhassa Hazibaşlayıp, diğer senenin 30 eylulünde hiedilen bir maddesi vülün millî birlik yeni kampı erkânının nei Hümayundan celbedilerek buraya tam bulur. Ankara 11 (Telefonla) Maliye ve geçenlerde vaki beyanatına cevab teşkil yerleştirilmiş büyük kıymeti haiz nadir Umum müdürlüğün işletme sermayesi etmekte bulunduğunu yazmaktadır. eşya ve evaniden, daha sonra kendisinin devlet bütçesinden verilecek sermayeden, Dahiliye Vekâletleri ayrı ayn birer tezkere ile Meclise müracaat ederek memu Ayni gazete, doktorlarla avukatların çocukça bir zevk saikasile beğenip bıktıbu kanunun meriyete vaz'ı tarihinden 10 bu hareketlerini diğer teşkilâtların da ta ğı karışık ufaktefekten, ve bu meyanda sene müddet zarfında varidat fazlasından rin kanununun 4 üncü maddesindeki C Ikinci hayret merhalesini, saraya en ubirçok Japon mamulâtı dolablardan mühasıl olacak paradan, işletme sermayesin fıkrası ve 49 uncu maddesindeki muhilli kib edeceklerini tahmin eylemektedir. zak bir noktadan iltisak peyda ederek den mütevellid kârm ilâvesinden terekküb haysiyet ve namus bir cüriim haydinin şü Leh Yahudileri Madagaskara mı teşekkildi; bunlan ayıklayıp tesbit etmek sıralanmış olan harem daireleri teşkil etvazifesi de, bugün gözlerimi kapayıp ayerleştirilecek ? edecek varidatı masrafmdan noksan olur mulü derecesinin tefsirini istemişlerdir. Bu ti. Bunlara harem dairesi demek fikirlertaleb adliye ve memurin kanunu muvakParis 11 (A.A.) Bir Leh heyeti raştırırken arasında Aynizade Hasan de yanlış bir mütalea uyandırabilir. Bu sa devlet bütçesinden yardün suretile ta kat encümenlerinden geçmiştir. Her iki Lehistan Yahudilerinin Madagaskar'da Tahsinle Gelenbevizade Saidin, ve o za daireleri anlamak için İstanbulun eski mamlanacaktır. yerleşmelerini kolaylaştırmak maksadile man Müze Müdürü olan Bay Halilin encümen de şu metni kabul etmiştir: vüzera ve sddur konaklarını, meselâ Yük«Kanunen memnu olan ve bir cürüm Fransız Müstemleke Bakanlığile müza (bugün Istanbul meb'usu) bulunduğunu sekkaldınm, Cerrahpaşa semtlerini, Edirteşkil eden her hâdise esas itibarile faili kereye girişmiştir. Leh eksperleri, muha gördüğüm bir heyet tarafından deruhde nekapı civannı işgal eden, bugün enkazı nin haysiyeti ile alâkalı olmakla beraber ceret imkânlarını tetkik'için Madagaska edilmişti. satılıp geniş arsalan parçalanan selâmlık Paris 11 (A.A.) La Republique ga muhilli haysiyet ve namus fiilleri vazıı ka ra gitmişlerdir. Bu muhtelif heyetler vazifelerinde şa haremlik otuzar kırkar odalı binalan düzetesi, Schacht'm Parise yapacağı ceya nunun tayin ve inhisar ifade edecek bir Elektrik ve havagazi vergi şırmış gibiydiler. Hakları da vardı, irili şünmek lâzımdır; ve bunlan düşünürken hat hakkmda diyor ki: tarzda tadad etmesi doğru görülemez. ufaklı, türlü türlü çeşidlerde ve mahiyet onların güneş görmiyen loşluklannı, rutuleri iniyor «Haber aldığımıza göre. Schacht Çünkü muhitin ve içtimaî sebeblerin tesiAnkara 1 1 (Telefonla) Maliye lerde binlerce eşyayı tesbiti defter etmek, bet sızmtılarile yosunlanmış duvarlarını, Parise bütün bir müsalemet ve beynel ratına tâbi olan bu gibi fiillerde sebeb, milel teşriki mesai plânile gelecek ve bu saik ve zaman değişmekle dahi telâkki Vekâleti sanayide kuvvei muharrike ola üzerlerine birer birer bir kâğıd parçası ya küf kokan havasını da beraber düşünmek plân geniş mikyasta görüşmelere esas rak kullanılan elektrik ve havagazine mev pıştınp bir rakamla işaret koymak, hiç ko icab eder. Abdülhamidin yakın bulunfarkları hasıl olabileceğinden kanunî ve lay bir iş değildi. Bu gidişle aylarca va durmak istediği kadınlar Dairei Hususiteşkil edecektir. Fransanın İngiltere ile inzıbatî bakımdan hiç sayılabilecek fiille zu istihlâk resminin bir miktar daha indi zifelerini bitiremiyeceklerinde şüphe yoksıkı bir surette mutabık olmadan hiçbir yeye bitişik müferrih binada yerleştirilirrilmesini temin maksadile bir kanun proşey yapmıyacağı şüphesizdir. Londra rin bu amillerin her zaman gözönünde ]'esi hazırlamaktadır. tu. Onlar şaşırmışlardı, biz de dairei hu ken uzak bulundurmak istediği ihtiyarlar, her iki taraftan da salâh hareketleri bulundurarak bir neticeye varmak üzere susiyeden başlıyarak ilk adımda şaşırdık. hizmetlerine artık ihtiyac kalmıyan hazibelkemekte ve fakat Paris, kolayca an takdirî vaziyette bırakılması maksadi te Pariste bir Ustaşi tevkif edildi Hatta şimdi o günün ziyaretinden hatı nedarlar ve kızlar, hele bir koca bulununParis 11 (A.A.) Hırvat Ustaşileri ramda çalkanan intıbalan bir hulâsa laşılacağı veçhile çok hitiyatlı bulun mine daha ziyade yarar.» cıya kadar tekrar firaşına girmeğe lâyık teşkilâtının müessislerinden ve Pave mak lüzumunu hissetmektedir.» şeklinde icmal edebilmek için şu satırla addedilmiyerek bekletilen biçareler, takım liç'in samimî iş arkadaşlarından biri oHindistandaki çarpışmalar takım bu harab ve köhne binalara tıkılmışlan Stefan Marusiç burada tevkif edil ra başlarken gene şaşırıyorum. Paris 11 (Hususî) Paris borsasımn İlk şaşırmak ilk adımda başladı, di tı. Artık ilertutar yeri kalmıyanlar da miştir. Londra 11 (A.A.) Geçen hafta bugünkü kapanış fiatları şunlardır: yordum. Dairei Hususiye bu muydu? ihtiyar saray kadınları için bir nevi dasonlarında, Hindistanın şimali garbi huLondra 110,18, Nevyork 22.28, Berlin Brezilyada bir isyan hareketi dud mıntakasmda bazı küçük çarpışma 899, Brüksel 376,37" 1/2, Amsterdam Londra 11 (A.A.) Mentovid Eo'dan Bütün Abdülhamid siyasetinin mihveri rülâceze hükmünde kullanılan Topkapı lar olmuş, bir İngiliz yüzbaşı, bir Hindli 1227,32 1/2, Roma 117,45, Lizbon 100, bildiriliyor: Brezılyanın cenub vilâyet şu basık tavanlı loş köşecıkten ve onun, saraymm hareminde bir hususî daireye zabit ve on iki nefer yaralanmıştır. Asile Cenevre 510,62 1/2, bakır 63 1/2 64 1/2, lerinde ihtilâl hazırlıkları meydana çı içi tıklım tıklım kâğıd destelerile dolu gönderilmek suretile defedilirdi. rin zayiatı hakkmda hiç bir malumat kalay 247,17,6, altın 140,07, gümüş 20,3,8, karılmış ve hükumet askerî tedbirler dolablarından ibaret miydi? Hal'i müteakıb bu konaklann sekencittihaz etmiştir. Methalden sonra hemen ilk karanlık si de sandıklannı, çıkınlannı ve o meyankurşun 23,10, çinko 22,13,9. yoktur. Bu daireleri pek çabuk geçtik, ve bunların hiçbirinde, ne de eşya ve tezyinatında bizi YJdızın hayalhanede yerleşmiş olan şöhretile mütenasib hayrete ve taacBu yazıyı, çok şiddetli ve hayli mubacübe düşürecek bir hususiyet görmedik. lâğalı bulduğum halde gene sütunuma, Bütün görülen şeyler zengin, parasmı e aynen, koymamın sebebi, Bay Nedim gisirgemiyen, fakat zevkten, nefaset bilgi bi düşünenlere pasoların, halkı ve hakkı sinden mahrum herhangi bir adam fikrini müdafaa etmemize mâni olacak kadar kıymetli birşey olmadığını göstermektir. uyandınyordu. En evvel bize hayret veren bu garib Umid ederim ki kırmızı tramvaylann fazfıtrat sahibi Padişahın esvab odası oldu: lalığını, «bir şehir aleyhine kıyasıya ir Burası nisbeten büyük, fakat tavanından tikâb edilmiş ender bir suüstimal» telâkki itibaren bütün duvarları türlü raflarla eden ve bizleri de bir paso mukabilinde örtülü olduğundan pek küçük görünen bir susarak bu suiistimale manen iştirakle itoda idi. Şöyle kapısından bakınca derhal ham eyliyecek kadar insafsızlık gösteren anlaşıhyordu ki Hünkâr kimbilir nasıl bu zat, ve onun gibi düşünenler, bundan bir hisse tebaiyetle, belki de yalnız hissi sonra fikirlerini değiştirirler. Şimdi, temenni ederim ki bu iş Bay nin sevkile bir eski gömleğini, sakahnın boyasile yakası kirlenmiş bir hırkasını bi Nedimin tasavvur ettiği gibi, kendisinin le feda edemiyerek burada biriktirmişti. indirdiği bir kalem darbesile hemen düBilhassa selâmlık resminde giydiği ünifor zeliversin ve bugünden itibaren tramvaymalarından, paltolarından burada belki lann kırmızı boyalan soluk külrengi ol yüz takım vardı. Sonralan bunlar Hazi sun. nei Hassaya verilince, yeni Hünkânn arzusu üzerine, Harbiye Nezaretine gönderilmişti. Orada belki bunlan, kullanabilecek olanlara dağıtmışlardır. Istanbul radyosunda Yunan gecesi Alman Ekonomi Nazırı Parise geliyor Ankara 11 (Telefonla) Bu sene Atinada toplanan Balkan Matbuat Birliği konferansının, aldığı kararlar arasında Balkan memleketleri radyolarmda Balkan milletlerini birbirine tamtmak maksadile hususî programlar tertibi esası da vardır. Istanbul radyosu, 16 mayıs akşamı saat 22 den 23.15 e kadar bu maksadla bir Yunan gecesi tertib etmiştir. Bu saat zarfında Neşet Halil Ataym vereceği bir konferansı müteakıb bir Yunan musiki konseri verilecektir. da kendi odalanna aid olduğu için gene kendilerine bırakılan eşyayı alarak her biri bir tarafa savuşmuş, dağılmıştı. Barınacak yerleri olmıyanlar da yeni Hünkâr tarafından Topkapı sarayma misafir olarak gönderilmiş ve bu suretle o binalar tamamile boş kalmıştı. Boş kaldıkları için daha sefil, daha harab, ve daha hazin görünen bu konaklan şöyle bir dolaşırken yüreğimde, buralarda ömür geçirmeğe mahkum olarak yaşamış betbahtların, saray hayatı namı altında, ne mağmum bir mahbusiyet devri sürmüş olduklarını düşünerek, bir eza düğümünün burkulduğunu duydum. i PARİS BORSASI Halid Ziya UŞAKLIGİL