25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

9 KASIM 2007 CUMA bilim/vaziyet 2007 Nobel Fizik Ödülü, milyarlık pazar yaratan buluşa... Peter Grünberg ve Albert Fert, 'devasa manyetik direnç' (giant magnetic resistance, GMR) olarak isimlendirilen metalik etkiyi ortaya çıkarmaları ve bunun fiziksel açıklamaları nedeni ile 1,5 Milyon $'lık ödülü paylaşmak üzere, 2007 Nobel Fizik Ödülü'ne layık görüldüler. Ödül miktarı, yarattığı ekonomik hacminin yanında, devede kulak! Mehmet Emin ÖZEL u olayın keşfi, sonuçları çok önemli pratik sonuçlar doğuran yaygın uygulamaların başlangıcı oldu. 1997'de gerçekleştirilen bu keşif ve takip eden 10 yıldaki uygulamaları ile, avuç içi kadar bir hafıza çubuğu (memory stick) veya sabit disk (hard disk) birimleri, nerdeyse yerel bir kütüphane kadar bir bilgiyi gerçekten avucumuzun içine koyabilmektedir! Binlerce şarkıyı yanımızda taşımamıza olanak veren minik iPod cihazları ve çok fazla sayıda kitap, resim ve diğer sayısal bilgiyi taşıyabilen yeni küçük hafıza birimleri, temelde bu keşfe dayalı uygulamalar arasındadır. Aslında etkiyi keşfeden bu bilimcilere verilen maddi ödül, Silikon Vadisi ve benzeri diğer bilişim teknolojisi merkezlerinde bu buluşun dayandığı uygulamaların yarattığı artı değerin yanında devede kulak bir miktardır. 'Aşırı incelikteki düzlemsel metal tabaka katmanlarının, bir manyetik alanda çok farklı elektriksel özellikler kazandıklarının gösterilmesi' olarak özetlenebilecek olan GMR etkisi, elektrik ve mıknatıslığın keşistiği ortamlarda gündeme gelmektedir. Örneğin, demirden yapılma, düzgün ve çok ince iki tabaka arasına, krom gibi farklı bir metalden diğer ince bir tabaka yerleştirildiğinde, bu tabakalar sistemine uygulanan bir manyetik alan, yapının direncini çok büyük ölçeklerde değiştirebilmekte, bu da tabakalardan geçecek akımın sıkı bir şekilde denetlenmesine olanak vermektedir. 1980'lerin başında santimetre kare başına 1 megabitlerde dolaşan elektronik hafıza devre elemanı yoğunluk faktörü, yavaş bir şekilde artarak 1990'larda 10 megabite, keşfin yapıldığı 1997'de 100 megabitlere ulaşmış durumdaydı. Bu hız, takip eden dönemde çok büyük bir hızla artarak, 2000'li yıllarda 1 gigabite (1000 megabit), günümüzde ise 0,1 terabit (100 bin megabit) mertebesine yükselmiş durumdadır. Yağmur Ekim C Sümük “Anadolu aydınlanmasının, yani kul yerine özgür iradeli birey yani yurttaş yetiştirme projesinin birkaç ayağından biri olan halkevlerini, yöneticilere ‘muti’ adam yetiştirme, buna karşılık tekkeleri de demokrasiyi yükseltecek, geliştirecek yurttaş yetiştirme merkezleri olarak değerlendiren vicdandır. Bu vicdanı, anlı şanlı üniversitelerinde ve anlı şanlı yayınevlerinde ‘takdim eden’ medeniyetler çatışmasının ‘medeni’ (siz emperyalist okuyun) cephesinin ahlakıdır. Bu ahlaka (doğrusu ahlaksızlığa) göre Kemalist Kurtuluş Savaşı da Türk Devrimi de medeniyetler çatışmasının ‘barbar’ cephesinde yer alıyor olmalı. Yine büyük mütefekkir Hakan Şehitlere: Ağlarsa anam ağlar gerisi diplomasi yapar! Kuşakkaya, konuyu gündemine taşımış; manşet haber yaparken Gümüşhane Valisi Enver Salihoğlu’nun görüşünü sormuş. Gümüşhane Valisi ne diyor biliyor musunuz? Vali Salihoğlu, Gümüşhane’de 200’den fazla okul binası bulunduğunu anlatıp Gazipaşa İlköğretim Okulu’ndaki yazıyı hiç ama hiç görmediğini söylüyor, “Bu konuda bana ulaşan bir bilgi yok” diyor. Komik mi? Değil. Çünkü daha komik lafları var Bay Vali’nin: “Türkiye hukuk devletidir. Tayyip Erdoğan, bu ülkenin başbakanıdır. Söylediği sözlerin suç unsuru oluşturup oluşturmadığına dair bir fikrim yok. Kaldı ki böyle bir durum söz konusu olduğu takdirde ilgili merciler zaten gereğini yapacaklardır.” Bay Vali’nin öncülüğünde bu işin gereği şöyle yapılmalı: Gümüşhane’de bütün okulların duvarına öğrencilerin beden sağlığını dikkate alarak ve onları spora özendirmek amacıyla “Beraber yürüdük biz bu yollarda” yazısı konmalı ve bu uygulama Gümüşhane’den dalga dalga bütün yurda yayılmalı. Durmak yok, durursanız düşersiniz! 17 Erdal İnönü Azrail’e ne demiştir? ‘Zahmet etmeyin, yolu gösterin ben giderim!’ B iPOD'LARIN BAŞARI SIRRI Hızla kullanım alanına geçen etkinin anlaşılmasını takip eden uygulamaları ile, gezegenimizin sadece müzik ve bilgisayarlarla ilgili alışkanlıkları değil, en formasyon, müzik, görsellik (filmler) ve daha genelde de düşüncelerin, global ölçeklerde nasıl paylaşılabileceği üzerine olan yargıları da tümüyle yeniden şekillenmektedir. iPod veya hafıza çubuğu benzeri ve hızla yayılan alet ve cihazların başarısının sırrı, bilginin, bu etkiye dayanarak, giderek çok daha sıkışık (yoğun) şekillerde paketlenebilmesinde yatmaktadır. 'Devasa manyetik direnç' etkisi, birisi nasıl yapılacağını gösterene kadar olanak dışı olduğu düşünülen, yapıldıktan sonra da, 'ne kadar göz önündeymiş' dedirten fikir ve keşiflerden biri olarak gösterilmektedir. Bu konuda çalışan bir uzmanın sözleri ile, “bu buluş, fizikçilerin düşüncelerini özgürleştirdi!” Bugün yüzlerce laboratuvarda Grünberg ve Fert'in buluşunun sonuçlarına dayalı yepyeni uygulamalar geliştirilmektedir. Önümüzdeki günlerde bir çok GMR temelli yeni buluş ve uygulamaya hazır olmalıyız! Kaynakça: internet ve Washington Post İTABIN adı biraz uzunca: Modernleşen Müslümanlar; Nurcular, Nakşiler, Milli Görüş ve AK Parti. Kitabın yazarı Hakan Yavuz, basanı Oxford Üniversitesi. Oxford basmış ama Hakan Yavuz Utah Üniversitesi’nden. Hani şu, malum “sümüklü”ye ev sahipliği yapan üniversite. Neyse. Bu kitap Ahmet Yıldız tarafından Türkçeye çevrilmiş, Türkiye’deki üniversitelerde elden ele dolaşıyor. Cumhuriyet Üniversitesi’nden Prof. Dr. Mehmet Akçay, kitabın sayfalarını şöyle bir çevirmiş ki, içi “Amerikancı İslam incisi” dolu: “4 Mart 1924’te Cumhuriyet sufi tekkelerini kapattı. Bunların yerine daha sonra, radikal dünyevileşmeyi ve yeni devlet seçkinlerine itaati özendiren halkevlerini koydu.” Tut kelin perçeminden. Prof. Dr. Mehmet Akçay da kelin perçeminden tutuyor: K Yavuz, Sevr’i Kemalist despotizmi sürdürmek için korunan bir ‘seçilmiş travma’ olarak tanımlayıp ‘Çoğu Avrupalı Sevr’i hatırlamasa da Türkler Sevr’i bir travmaya ve Avrupa’nın Türkiye’ye dönük politikalarını anlamaya yarayan canlı bir belgeye dönüştürdü. Avrupa’nın Türkiye’nin insan hakları sicilini eleştirmesini gayri meşru hale getirmek için kullanılmakta olan güçlü bir alettir’ diyor. Ve sıkı durun, ‘Mili mücadele, resmi tarih yazımında söylendiği gibi, bir Türk kurtuluş savaşı değil, aksine halifeyi esaretten kurtarmak için girişilen bir Müslüman kurtuluş savaşıydı’ diyebiliyor. Demek ki bu yüzden Kurtuluş Savaşı’nda Türkler, dinci isyancılar tarafından arkadan vurulmaya çalışıldı ve işgalci Yunan orduları halife ordusu olarak ilan edildi!” Sümüklüler her devirde mide bulandırmıştır. Yüksek Yerilim Hattı erdincutku?yahoo.com Gerçek Necati Yıldırım: “Abdullah Gül ilk kez takıyye yapmadı. Erdal İnönü için ne TBMM’deki törene katıldı ne de taziye ziyaretine gitti.” Gümüşhane UVARDAKİ laf aynen şöyle: “Vatan millet, bayrak konusundaki hassasiyetinizi bilen bir kardeşinizim. Bundan dolayı da diyorum ki, Gümüşhane’mizi çok daha farklı bir şekilde imar edeceğiz.” “Vatan, millet, Sakarya” edebiyatı ile imarı yani inşaat ihalelerini birbirine karıştıran iki tümce arasında hiçbir ilinti bulunmuyor. Ortada bir veciz söz mü var yoksa laf salatası mı anlamak zor. Üstelik, “Bundan dolayı da” diye başlayan ikinci tümcede “da”yı bitişik yazıp, Türkçe bilmediklerini ortaya koymuşlar. Bu yazı; Gümüşhane merkezindeki Gazipaşa İlköğretim Okulu’nun duvarına yazılmış. Yazının altında bir de imza: R. Tayyip Erdoğan. Yağcılar Durağı’nda inecek var! CHP Gümüşhane İl Başkanı Erkan Pelit, “Okul inşaatını yapan müteahhit AKP’li olabilir ancak siyasi propaganda amacı taşıyan böyle bir yazıyı okulun duvarına asmak hukuksuzluktur” diyor. Diyor da ne oluyor? Kocaman bir hiç! Gümüşhane’de yayımlanan yerel gazete Gümüşhane Listenin son sıralarında ise Asya ve Afrika´nın fakir ülkeleri yer alıyor. Yolsuzistede yolsuzluğa luğun en yoğun hissedildien kapalı ülkeler ği ülkeler arasında ilk sıraolarak birinci sırayı Somali ve son günlerde yı 9,4´lük puanlarıyla Dasiyasi şiddet olayları ile nimarka Finlandiya ve Yegündeme gelen Burma ni Zelanda paylaşırken, bu paylaşıyor. Irak, Haiti, Özülkeleri Singapur, İsveç, İzbekistan, Tonga, Sudan, landa, Hollanda, ve İsDünya çapında 180 ülkeyi kapsayan 2007 yılı Çad ve Afganistan ise viçre 9,0´ın üzerinde puyolsuzluk endeksi geçtiğimiz hafta Berlin´de izleyen diğer ülkeler. anlarla izliyor. Transparency International tarafından açıklandı. Endekste göze çarGörece küçük nüfuslu pan en belirgin husus, kuzey ülkeleri ile dünya Yolsuzluk algılamalarına dair 14 uzmanlık anketini ülkelerde yolsuzluğun zenginler liginde ilk sırakapsayan CPI endeksinde ülkelere yolsuzluğa yaygınlığının fakirliklelarda yer alan ülkelerin kapalı oluşlarına göre 1 ile 10 arasında notlar rine paralel artış gösterilk 10´da yer alması yaveriliyor. 10 puan yolsuzluğa kapalı ülkeyi mesi. Yolsuzluk konulu dırgatıcı olmasa da, güçaraştırmaların ortaya lü ekonomik sistemleri gösterirken, ülkenin puanındaki düşüş yolsuzluk koyduğu açık bir gerçek ile tanıdığımız Almanya derecesinin yüksekliğine işaret ediyor. ise yolsuzluğun fakirliği (7,8), Japonya (7,5), yaygın ve sürekli hale Fransa (7,3), ABD (7,2) getirdiği yönünde. Yayve Belçika´nın (7,1) 8´in ile birliğe yeni katılan ülkelerden ise gın boyutta yolsuzlukla karşı karşıya altına düşen notlarını açıklaması güç, Slovenya 6.6 puanlık notuyla 27. sıraolan ülkeler içinden çıkılması güç bir ancak iç ekonomik pazarları hayli sağda yer alırken, bu ülkeler arasında en kısır döngü içerisindeler. Transparency lıklı işleyen bu ülkelere ait işletmelerin kötü durumda görüneni 2007´de birliInternational bu noktada sanayileşmiş dış pazarlarda ekonomi dışı araçlara yöğe katılan Romanya. Romanya 3.7´lik ülkelerin gelişmekte olan ülke ekononelmeleri söz konusu durumun ana nepuanıyla 69. sırada yer alıyor. deni olarak ortaya çıkıyor. milerine girişte yaygın biçimde yasal ekonomi dışı yöntemleri kullandıklarıÜRKİYE 64. SIRADA OMANYA AB’NİN EN na dikkati çekiyor. Yaygın yolsuzluk biYOLSUZ ÜLKESİ linçsizce gerçekleştirilen çevre katliamları gibi, elinde tutanları da vuran kontGeçtiğimiz yıl çıkarılan listede 163 rolsüz bir silah gibi, gelir dağılım meülke arasında 3,8 puanla 60. sırada yer Duruma Avrupa Birliği ülkeleri açıalan Türkiye, bu yıl puanındaki 0,3´lük kanizmalarını işlevsizleştiren ve zaten sından bakıldığında, AB15 ülkeleri ilk artışa karşın 17 yeni ülkenin eklendiği 30 ülke arasında yoğunlaşırken, bunun fakir olan ülke içinde yaratılan değerlistede 64. sıraya geriledi. Türkiye 64. istisnası olarak bizimle birlikte Kuzey lerin dışarıya kaçmasına neden olan sırayı kendisi ile birlikte üye adaylığı taAkdeniz çanağını paylaşan İtalya (5,2) yolsuzluk ekonomisi endüstriyel ülkenınan Hırvatistan ve 2007 yılı başından 41. sıradaki ve kapı komşumuz Yunalere yasadışı göç ve insan ticareti gibi inberi birlik üyesi olan Bulgaristan ile nistan (4,6) 56. sıradaki yeriyle istisnasanlığın kanayan yaralarını derinleştirpaylaşıyor. ları teşkil ediyorlar. İki birleşme süreci mekten başka bir işlev görmeyecektir. Cem ŞENTÜRK L Dünyada Yolsuzluk Endeksi’nde Türkiye 64. D Kostak Mustafa Hakkı: “Kostak yürüyüşümüz, afili tavrımızla; dünyaya rest çekeriz, kimseyi iplemeyiz. Dayanılmaz baskıyla çatlayacak olsak da Bush’tan izin almadan tuvalete gitmeyiz.” Kimlik Mehmet Ünal: “Türklük ırksal değil ulusal kimliği kapsar. Türkiyelilik ise bölünmeye kapı aralar.” Hamle Gülhan Elmas: “Cumhurbaşkanlığı’nın 2008 yılı ‘yatırım ödeneği’ 18.7 milyon yeni liraya çıkarılmış. Erbakan Hoca’nın yarım bıraktığı ağır sanayi hamlesine Köşk’te devam edilecek galiba!” R T Hedef M. Alpaslan Yener: “RTE’yi sinirlendiren Danıştay üyelerinin resimleri malum medyada yayımlandı mı? Fark edemedim de!” İftira Uğur Bilge: “RTE için ‘çok geziyor’ diyorlar. İftira. Külliyen iftira. Çok gezse arada Türkiye’ye de uğrardı!” Yenik Ahmet Önen: “Tam da bedel ödettirilecek zamanda 11. Cumhurbaşkanı kürsüye çıkıp, ‘bedel ödemeye hazırız’ diyorsa, sonucu bilinen maça 10 yenik başlıyoruz demektir!” İnsanoğlu deniz canlılarıyla 164 bin yıl önce beslenmeye başlamış Güney Afrika'daki bir mağarada, 164.000 yıllık taş aletler bulundu. Nature dergisinde yayımlanan araştırmaya göre buluntular aynı zamanda insanların deniz canlıları yediklerini gösteren en eski kanıtlar. On yıllar süren tartışmalardan sonra paleontologların çoğu artık modern insanın 100.000200.000 yıl önce Afrika'da gelişmiş olması gerektiğini kabul ediyor. Ne var ki bu zaman dilimine ait buluntuların çok az olması nedeniyle, evrimin, kıtanın hangi bölgesinde gerçekleştiği bilinmemekte. 125.000 ila 195.000 yıl önce dünyamız buz devrindeydi, ancak Afrika'nın büyük bir kısmı çok kuraktı ve besin bulmak çok zordu. Paleoiklimsel verilerden anladığımız kadarıyla o tarihlerde insanların bu zor koşulları atlatabilecek beş veya altı bölge bulunuyordu, diyor Arizona Eyalet Üniversitesi paleontoloğu Curtis Marean. Bu bölgelerde en verimli kazı yerini bulmak isteyen Marean, deniz akıntılarını, jeolojik formasyonları ve diğer verileri analiz ederek Güney Afrika'daki Pinnacle Point mağarasına ulaşmış. İlk insanlar için kıyı bölgeleri, denizden beslenmeyi bilmedikleri için pek değerli değildi. Büyük kongre üyük Kongre, emsaline tarihte bile tesadüf edilmemiş bir hadisedir. Burada bir fıkranın reisi – ki aynı zamanda devletin reisidir – yeni Türkiye’nin nasıl teşekkül etmiş olduğunu en ufak teferruatına kadar izah ediyor. Gazi’yi dinlerken gözünüzün önünde bir taraftan yapının yaratıcısı olan Gazi’nin şahsiyeti, diğer taraftan da bizzat yapının fiilen tesisi inkişaf edip (gelişip) durmaktadır. ... Gazi diyor ki; “Daha o zamandan milletimin taşıdığı emelleri ve hissiyatı müdrik idim ve lakin ben bunları kalbimde milli bir sır gibi saklıyordum.” Ve bu iman ve ümit Gazi’yi hiçbir zaman mücadelenin en karanlık, en ümitsiz gözüken dakikalarında bile terk etmiyor; şüphe ve tereddüt Gazi’nin ruhu için yabancı hallerdir! Muhteşem nutuklarının birinde Gazi diyor ki; “Memleketin son kayası kalsa bile, onun üzerine çıkıp oradan dahi müdafaa ve mücahede edeceğim (savaşacağım)”. Çünkü Gazi için netice ikinci derecede kalan bir mahsuldür; şeref ve şerefin yüklediği vazife her şeyin ötesindedir. ... Nutkun diğer bir yerinde aynı Gazi şu ulvi müta Paleontoloji Atalarımız milyonlarca yıl önce sadece kara hayvanları ve kara bitkileriyle beslenmişlerdi. Evcil hayvan ve kültüre alınmış bitkiler eklenmeden önce yemek listesine dahil olan son besin yengeç idi. Son buluntular, insanların 164.000 yıl önce kötü iklim ve çevre koşulları nedeniyle yengeç ve diğer deniz canlılarını tüketmeye başladıklarını göstermekte. Daha önceleri kıyılarda bulunan yaşam alanları 125.000 yıl öncesine tarihlendirilmişti. B Ahmet Ağaoğlu (18691939). laayı dermeyan ediyorlar; “Hürriyeti, istiklali ve şerefi için ölmeye amade olan bir millet behemehal (kesinlikle) muvaffak olur ve ölmez!” Mücadelenin başlangıcında Amerikan generali Hervod kendisine; “nihayetünnihaye (en sonunda) millet muvaffak olmazsa...!” dediği zaman cevaben Gazi; “Hayır, general! Vazifesini yapan bir millet behemehal muvaffak olur” diyor. ... Gazi’nin ikinci büyük ve şaşırtıcı ruhi hasleti, fransızların lucidité (açık fikirlilik, uzak görüşlülük) dedikleri halettir (niteliktir). ... O hedefe doğru yürürken, hiçbir mania, hiçbir mütalaa ve hiçbir tehlike onu durduramaz. Hayata, yalnız şerefli olmak şartı ile kıymet veren bu dahi kahraman Türkiye’nin hürriyet ve istiklalini, teceddüt (yenileşme) ve yükselmesini kendisine hedef olarak gördüğü için hayata ve yaşamaya da yalnız bu şereflerin temini şartıyla kıymet verdi. İşte bunun içindir ki, milli kahramanımızı mücahede esnasında binbir tehlikeye maruz kalmış görüyoruz. Fakat bu tehlikeler onu adeta gıcıklıyor, tahrik ediyor. O, bizzat öyle tehlikelere atılıyor ki, yalnız hikayesi bile insana dehşet verir. Fakat “Yedi kudretle (yaradanın eliyle) nişanlanmış olanları yine yedi kudret muhafaza eder” derler. Mustafa Kemal, Türkiye’nin ihyası için dünyaya gelmiştir. Binaenaleyh yedi kudret onu daha uzun seneler behemehal muhafaza edecektir! Ağaoğlu Ahmet (Başyazı) / 20 Ekim 1927 Çarşamba
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear