Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
10 Cihangir DUMANLI cdumanli@hotmail.com Mantık işleyişi aynı, yöntemler farklı… C S TRATEJİ birlikte, bir siyasi harekette demokratik sınırlar içerisinde bir lider olmasında yarar vardır. İktidardaki siyaset liderini bulmuştur. Muhalefetin de bir lider veya lider örgüt etrafında en azından taktik olarak birleşmesi, hedefin ele geçirilmesini kolaylaştıracaktır. Dağınıklığa son verilmelidir. Baskın prensibi: Baskın, düşmana beklemediği yer ve zamanda, beklemediği kuvvet ve yöntemlerle vurmak demektir. Siyasette de rakibin zayıf tarafları tespit edilmeli, buralara baskın tarzında siyasi darbeler vurulmalıdır. Ağırlık merkezi: Ağırlık merkezi, "Düşmanın neyini etkisiz hale getirirsem hedefime ulaşabilirim?" sorusunun cevabıdır. Siyasette ağırlık merkezi iktidarın oy potansiyeli ve buna bağlı parlamento çoğunluğudur. Hedef bunlara yönelik olmalıdır. Doruk noktası: Taarruz eden başlangıçta üstün muharebe gücüne sahiptir, ancak savunana oranla daha hızlı ve daha çok zayiat verdiğinden, iki tarafın gücünün dengelendiği bir nokta vardır. Taarruz edenin artık o noktanın ötesine geçme gücü kalmaz (kurtuluş savaşında Sakarya Meydan Savaşı gibi). Taarruz eden için önemli olan, doruk noktasına ulaşmadan hedefi ele geçirmektir. Savunan da düşmanı hedefine ulaşmadan doruk noktasına getirmek ister. Siyasette de genel olarak iktidar muhalefete oranla daha hızlı güç kaybeder. Muhalefet, iktidarı yıpratırken kendi gücünü korumalı ve izleyen seçimi kazanmadan önce rakibi doruk noktasına getirmelidir. Planlama: Savaşta karargahların başlıca iki fonksiyonu vardır. Bir kısmı cari harekatı yönetirken, diğer bir ekip müteakip harekatı düşünür ve planlar. Muhalefet de bir yandan güncel siyaseti yürütürken diğer yandan iktidara geleceği zaman neler yapacağı konusunda hazırlıklarını tamamlamalı ve bunu seçmenleri ile paylaşmalıdır. Savaşın seviyeleri: Savaş, stratejik, operatif ve taktik olmak üzere başlıca üç seviyede planlanır ve icra edilir. Taktik seviyenin hedefi muharebeleri kazanmak, stratejik seviyenin hedefi savaşı kazanmaktır. Operatif seviyede ise taktik başarıların stratejik gayeyi elde edecek şekilde kullanılmasına çalışılır. Siyasette stratejik hedef ülke bütünlüğünü, bağımsızlığımızı ve Cumhuriyetin temel ilkelerini koruyarak çağdaş uygarlığa ulaşmak ve geçmektir. Bunu elde edecek taktik ve operatif hedefler tespit edilmelidir. Taktik seviyede özellikle sivil toplum kuruluşları tarafından pek çok mücadeleler verilmektedir. Önemli olan bu taktik başarıları stratejik hedef doğrultusunda yönlendirmek ve organize etmektir. Hedefe bu başarıların toplamı ile ulaşılabilir. İhtiyatın kullanılması: Askerlikte her seviyede muharebeye sokulmamış bir ihtiyat daima bulundurulur. İhtiyat kesin sonuç yer ve zamanında muharebeye sokulur. İhtiyatını erken kullanan taraf kaybeder. Yukarıda belirtilen stratejik siyasi hedefe ulaşmada kullanılacak pek çok güç vardır. Bu güçler yeterli olmadığı zaman son çare olarak kullanılacak henüz muharebeye girmemiş ihtiyatlar da her zaman mevcuttur. İlk elde kullanılması gereken güçlerin tamamını kullanmadan ihtiyatı kullanmak ya da ihtiyatı zayıflatmak, harbin kesin olarak kaybedilmesi demektir. İhtiyatı erkenden muharebeye sokma arayışları yanlıştır. Öncelikle halen temasta olan güçler tam olarak kullanılmalı, ihtiyat güçlü olarak tutulmalıdır. Sonuç olarak, yukarıda belirtilen bazı savaş prensipleri ve askeri kavramlar, doğası, rakip güçlerin mücadelesi olan siyasette de genel olarak uygulanma imkanına sahiptir. İlgililerin dikkatine sunulur. avaşlar insanlık tarihinin çok büyük bir bölümünü oluşturmaktadır. 7000 yıllık tarihte her yüz yıl içinde ortalama olarak 87 yıl savaş, 13 yıl barış içinde geçmiştir. İnsanlığın bu uzun savaş deneyimi süreci içerisinde, savaşların yönetiminde etkili olan bazı prensipler geliştirilmiştir. Bunlara "Harp Prensipleri" denilmektedir. Bu prensipler, askeri doktrinlere göre ve teknolojiye bağlı olarak ülkeden ülkeye ve zamanla değişiklik göstermekle birlikte, her zaman ve her yerde geçerli olan bazı savaş prensipleri üzerinde genel olarak anlaşma sağlanmıştır. İki rakip iradenin karşı karşıya geldiği diğer bir alan da siyasettir. Savaşta nasıl kendi irademizi düşmana zorla kabul ettirmek istiyorsak, siyasette de kendi siyasal tercihlerimizi zorla değil, fakat demokratik araç ve yöntemlerle karşı tarafa rağmen halka kabul ettirmek durumundayız. Kendimize yakın bulduğumuz siyasi güçlerle işbirliği yaparken, rakip güçlerle mücadele ederiz. Aralarında nitelik, kullanılan vasıta ve yöntemler bakımından büyük farklar olmakla birlikte, savaşla siyaset arasındaki benzerlikler savaş prensiplerinin siyasette de genel olarak geçerli olduğunu düşündürmektedir. Bu benzerlik iki rakibin olduğu her alan için (örneğin ticaret, ya da spor karşılaşmaları) geçerlidir. Aşağıda bazı savaş prensiplerinin ve askeri kavramların siyasette uygulanması konusunda bir fikir jimnastiği yapılacaktır. S Savaş ve siyaset zamanında üstün olmak yeterlidir. Siyasette kesin sonuç yeri ve zamanı ise seçimlerdir. Bir siyasi hareket seçim zamanı gücünü toparlamak ve sonuç almak durumundadır. Tabii bu, seçimden sonra seçmeni unutmak anlamına gelmemelidir. Üzerinde sıklet merkezi yapılacak unsur bizzat seçmenlerdir. Halkın dışında iç ve dış güç odaklarına dayanmanın ve onlardan medet ummanın getirisi demokratik bir düzende çok azdır. Bütün gayretler halkın desteğinin alınması ve şimdiki iktidara oy vermeyen yüzde 75 çoğunluğun potansiyelinin hedef istikametinde sıklet merkezi yapmasına yönelik olmalıdır. İktidardaki siyasi gücün kendi içinde gösterdiği beraberlik ve dayanışma duygusu yüzde 75 tarafından da gösterilebildiği takdirde elde edilemeyecek hedef yoktur. Bazı yaklaşımlar savaş ve siyaseti bir sanat olarak değerlendirir. Savaş ve siyasette verilen mücadelenin mantık işleyişi aynı olmasına karşın kullanılan araçlar ve yöntemler farklılık gösteriyor. HEDEF KURALI Her askeri harekat açıkça tanımlanmış ve elde edilebilir bir hedefe yöneliktir. Her siyasi hareket de aynı şekilde bir hedefe yönelik olmalıdır. Güncel siyasette en önemli hedef, bağımsızlığımıza, ulusal bütünlüğümüze ve başta laiklik olmak üzere Cumhuriyetin temel niteliklerine yönelik tehditleri bertaraf etmek, bu üç unsuru koruyarak çağdaş uygarlığa ulaşmaktır. Son hedefe ulaşabilmek için bazen ara hedefler seçilebilir. Bu ara hedefler kritik arazi arızalarıdır. Kritik arazi, ele geçirilmesi veya elde bulundurulması taraflara önemli bir avantaj sağlayan arazi demektir. Halen en önemli kritik arazi arızası 864 rakımlı tepedir. Bu tepe dini siyasete alet ederek iktidara gelen ve temel ulusal çıkarlarımızdan ödünler vererek iktidarda kalan bir siyasi gücün eline geçmek üzeredir. Bunda Atatürk devrimlerinden yana olan güçlerin dağınıklığı ve beceriksizliğinin sorumluluğu çok büyüktür. DAĞINIKLIĞA SON VERİLMELİ Kuvvet Tasarrufu Prensibi:Kesin sonuç ye ve zamanında sıklet merkezi yapabilmek için ikincil önemdeki cephelerde kuvvet tasarrufu yapmak gereklidir. Siyasette de güç her yere dağıtılmamalı, bazı alanlarda kuvvet tasarrufu yapılmalıdır. Kuvvet tasarrufu yapılan yerlerde kabul edilebilir bir risk de zorunlu olarak alınmalıdır. Emir komuta birliği prensibi: Askerlikte bir birlikte bir tek komutan vardır. Çok başlı komutanlık olmaz. İlke "Ya lider ol, ya lideri takip et, ya da yoldan çekil" şeklinde özetlenebilir. Bu prensip demokratik siyasetin doğasına aykırı görülmekle SALDIRI KURALI Askerlikte kesin sonuç daima taarruzla alınır. Taarruz inisiyatifin ele geçirilmesi ve devam ettirilmesidir. Siyasette de sadece rakibin yaptıklarına tepki göstermekle yetinen savunmacı bir anlayışla sonuç alınamaz. Rakibin yaptığı hatalardan ve zayıf taraflarından süratle yararlanıp inisiyatif ele geçirilmelidir. Halen iktidardaki siyasi güç muhalefete bu konuda pek çok fırsatlar sunmakta fakat muhalefet bu fırsatları yeterince değerlendirememektedir. SIKLET MERKEZİ KURALI Savaşta her yerde ve her zaman düşmandan üstün olmanın maliyeti çok yüksektir. Bu yüzden kesin sonuç yer ve