26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

gösteriyor. Temsilcinin bulunduğu dönemde bile bu kişilere Yunan çoğunluğunun egemenliğindeki belediyelerde görev verilmemiş olması bir tarafa dört yıl önce yapılan seçimlerde 25 kişilik belediye meclisine tek bir Türk temsilcinin dahi gönderilememiş olması İskeçe’de dönüm noktası oluşturacak kararın alınmasına neden oldu. Türklerin birlik oluşturmasının malum çevrelerde ciddi bir rahatsızlık yarattığı konusunda da hiç şüphe yok. Bir yandan Bağımsız Liste adaylarına istifa etmeleri için baskı uygulanırken bir yandan da Yunan listelerine seçilme ihtimali ne olursa olsun Türk adayların kaydedilmesi yarışı yaşandı. Şimdiye dek siyaseten pek aktif görülmeyen İskeçeli Türkler, "İskeçe Belediye’sinde mutlaka Türk temsilcilerin de yer alması" hedefine her zamankinden daha yakın. Nitekim Serdarzade de "Ben yüzde yüz başarıya ulaşacağımıza inanıyorum. Zaten inanmasaydım böyle bir görevi kabul etmezdim. Halkımız listemize çok destek veriyor. Bunun nedeni de Yunan listelerine doğru dürüst Türk aday alınamaması. Bu bizim için büyük bir avantaj. Ben şuna inanıyorum, oy getirecek bir aday Yunanlıların kurduğu listelere girmeyecek. Hiçbir Türk’ün tamamen Türklerden oluşan bir liste varken bir Yunanlıya oy vereceğine inanmıyorum" şeklinde konuşuyor. Esasen sadece Türklerden oluşan bir liste oluşturulmuşken Yunan egemenliğindeki partilerden seçimlere giren Türk adayların kimleri temsil etmeyi düşündüklerinin de sorgulanması gerekiyor. İskeçe Valisi Yorgos Pavlidis’in yeni seçim listesinde yer alan Türk azınlık üyesi il meclis üye adaylarının "İskeçe Türkleri Hep Birlikte İleriye" sloganıyla yayınladıkları Türkçe broşürde yer alan "Türk" ve "Türk adaylar" sözcüklerinin bir krize yol açması(3) da belediye seçimleri için belirlenen bağımsız listenin önemini bir kez daha ortaya koyuyor. Pavlidis’in listesinde yer alan dokuz Türk aday, 26 Eylül’de yaptığı yazılı açıklamada broşürün kendi listesi tarafından çıkarılmadığını ileri süren Vali’yle birlikte seçime gitmek durumunda kalıyor. Valilik ve il meclis üyeliği seçimleri için de bağımsız bir liste oluşturmanın mümkün olmaması Türk adayları, kimliklerini reddeden listelerde yer almaya zorluyor. Öylesine bıçak sırtı bir konu ki Türkler temsilcisiz kalmak ya da kimliklerinin bir kez daha reddedilmesine katlanmak arasında bırakılıyor. Broşürde geçen "Türk" sözcüğünün Atina’ya dek ulaşan bir kriz oluşturması, Yunan hükümetinin Türk azınlığı reddeden tutumunu bir kez daha sergiledi. Nitekim 1998 seçimlerinde Batı Trakya Türk Azınlığı Danışma Kurulu’nun Türk azınlığı kendi adaylarını destekleme çağrısı da derhal "Türk aday yoktur" açıklamaları yapan Yunan hükümetince bölgeyi Türkleştirmek amacındaki Ankara’nın yönlendirdiği bir provokasyon olarak değerlendirilmişti. Baskıya boyun eğen Batı Trakya Türklüğü varlığını, kimliğini ispatlama şansını bu kez İskeçe de yakalıyor ve görünen o ki İskeçe Türkleri de bağımsız liste etrafında kenetleniyor. Seçim sonunda Belediye Başkanlığı alınamasa bile belediye meclisinde en az 45 Türk temsilcinin yer alması bekleniyor. Asıl hedef de zaten azınlığın sesinin duyurulması, mecliste temsil edilmesi. Bulgaristan’da yaşanmış ortak acıları büyük bir demokratik başarıya dönüştüren birlik duygusuna Batı Trakya’da da ihtiyaç var. Bu nedenle Yunanistan’daki yerel seçimlere birlik duygusu ile katılım çok önemli. Türkiye’de ya da Avrupa’da bulunan Batı Trakya Türklerinin bölgelerinde oy kullanması da hem bu birliktelik ruhuna büyük güç kazandıracak hem de Yunanistan’ın onları göçe zorlayan politikalarına sarsıcı bir yanıt olacaktır. Bugün sadece Türkiye’de 750 bin civarında Batı Trakya kökenli Türk olduğunu düşünürsek(4) bütün dünyada oy kullanabilecek yeterliliğe sahip Batı Trakyalıların Yunanistan’daki gidişatı değiştirebilecek potansiyele sahip oldukları anlaşılır. Batı Trakya’da görüştüğümüz herkesin Batı Trakya Türk önderlerinden Hüsnü Serdarzade... C S TRATEJİ 19 Önümüzdeki hafta yapılacak yerel seçimlere yönelik Türklerin çalışmaları yoğunlaşmış durumda. Yerel yönetimlere olabildiğince çok temsilcinin girmesi için Yunanistan dışında yaşayan Batı Trakyalı Türklere de görev düşüyor. soydaşlarından beklentisi de bu yönde. İskeçe’de bir ilki gerçekleştiren bağımsız listenin başarıya ulaşması, Batı Trakya Türklüğü için de önemli bir ilkin gerçekleşmesini sağlayacak ve gelecekteki seçimlere ışık tutacaktır. Dipnotlar: (1) Batı Trakya Türk Azınlık Danışma Kurulu Başkanı ve Gümülcüne Seçilmiş Müftüsü Sayın İbrahim Şerif’le 29 Eylül 2006’da gerçekleştirilen mülakattan. (2)Sayın Hüsnü Serdarzade ile 2 Ekim 2006’da yapılan mülakattan. (3)http://www.gundemgazetesi.com/2004/index.php (4)Verilen sayı için bkz. Batı Trakya Dergisi, S:193, Yıl:222006, s.63 (5)Batı Trakya Dergisi sahibi Sayın Süleyman Sefer Cihan’la 29 Eylül 2006’da gerçekleştirilen mülakattan. YUNAN ENGELLEMELERİ Yunanistan’ın Türk azınlığa yönelik gerçekleştirdiği yüzlerce hak ihlalinden birisi seçme ve seçilme hakkının engellenmesidir. Yunan Parlamentosu 1993’te seçim sisteminde değişikliğe giderek ülke çapında yüzde üçlük bir baraj uygulamasına başladı. Bu sistemin bağımsız adaylara da uygulanması Dr. Sadık Ahmet gibi azınlığı temsil edenlerin meclise girmesini olanaksız hale getiriyor. Çünkü sistem 150 bin nüfuslu azınlığın 200 bin oy çıkarmasını gerektiriyor. Böylece Türkler Yunan partileriyle seçimlere girmeye mecbur bırakılıyor. Bu da ister istemez oyların bölünmesine yol açarak meclise giren Türk temsilci sayısını azaltıyor. Örneğin son genel seçimlerde Gümülcine 40 oyla ikinci milletvekilini kaybederken İskeçe 700 oyla tek milletvekilini de kaybetmiş mecliste tek Türk parlamenter yer alabilmişti.(5) Hâlbuki bir önceki dönemde Gümülcine’den iki, İskeçe’den de bir olmak üzere üç milletvekili Yunan Parlamentosu’nda Türk azınlığı temsil ediyordu. Uygulama, bir yandan da adayların parti kararları dışına çıkmasını engelleyerek temsilcilik görevini sekteye uğratıyor. Türklerin temsil kabiliyetini yok etmek için Atina yerel yönetimlerde de kimi değişikliklere gitti ve "Kapodistrias Planı" ile Türkleri azınlıkta bırakacak şekilde Yunan şehirleriyle birleştirerek Türk azınlığı 7 küçük belediyeden 3 daha büyük belediyeye sıkıştırdı. Böylece genişletilmiş bölge valilikleri oluşturularak Türklerin kendilerini yönetecek valileri çıkarması engellendi. Anlaşılıyor ki Yunan Parlamentosu, sözde Ermeni, Pontus ve hatta Süryani katliamlarını görüşmekten ve Türkiye’deki azınlık hakları konusundaki uygulamalarla uğraşmaktan kendi azınlığının en temel vatandaşlık haklarındaki ciddi aksaklıkları gidermeye vakit bulamıyor.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear