23 Kasım 2024 Cumartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

AKP tarımı bitirdi DP Tarım Komisyonu raporunda, AKP döneminde tarım sektörünün GSMH’ya katkısının yüzde 11,67’den yüzde 9,22 ’ye gerilediği vurgulandı A şehirlerde yaşayan ancak ellerinde sadece tapu buluNKARA (Cumhuriyet Bürosu) DP Tarım nanlar DGD ödemeleriyle ödüllendirilmiştir. Komisyonu raporunda, AKP döneminde Arz açığı olan yağlık tohumlara verilen primler, tarım sektörünün GSMH’ya katkısının pamuk, ayçiçeği, soya ve kolzada yeterli olmamıştır. yüzde 11,67’den yüzde 9,22 ’ye gerilediği Üstelik ekimden önce açıklanması gereken prim vurgulandı ve "Yükselen girdi fiyatlarına ödemeleri ekimden ve hatta hasattan sonra açıklanmış, karşılık düşen ürün fiyatları, üreticiyi üretimden üreticiler arz açığı olan bu ürünlerin üretimi için yönvazgeçirmiştir. Tarım üretimi artık ülke ihtiyacını lendirilmemiştir. Özellikle pamuk üreticilerimiz büyük karşılayacak seviyede değildir" denildi. oranlarda desteklenen ABD ve AB ülkeleriyle rekabet Başkanlığını GİK Üyesi İbrahim Cevher edemez duruma düşürülmüş, hükümet kendi üreticilerCevheri’nin üstlendiği Demokrat Parti Tarım ine adeta artık ‘pamuk ekme’ demiştir. Komisyonu tarafından hazırlanan raporda, ülkede AKP hükümeti, çok önemli bir ihraç ürünü olan ve tarım ve hayvancılığın büyük sorunlarla baş başa bulunduğu ifade edilerek, bu sektörde çalışanların büyük bir mağduriyet AKP döneminde işini yitiren çiftçi sayısı arttı. içinde olduğu kaydedildi. Genel ekonomik sorunlar ve krizlerin çiftçileri fakirleştirdiği belirtilen raporda, "Tarım politikalarındaki yanlışlıklar ve tarımsal desteklerin kaldırılması ya da yeterli seviyede olmaması, çiftçilerimizin satın alma güçlerini ve gelirlerini azaltmıştır" görüşü savunuldu. Raporda, AKP dönemindeki tarım politikaları eleştirilirken şu saptamalara yer verildi: "Üretim yerine, ithalatı teşvik eden politikalar öne çıkmış, bunun sonucu olarak bitkisel ve hayvansal üretimle, su ürünleri üretimi gerilemiştir. Tarım ürünlerinde arz ve talep dengesini kuracak üretim planlaması yapılmamaktadır. Bazı ürünlerde ülke ihtiyacının üstünde üretim yapılırken, diğer bazı ürünlerde eksik üretim sebebiyle ithalat yoluna gidilmektedir. AKP döneminde tarım sektörünün GSMH’ye katkısı yüzde 11,67 den , 2006 yılı sonunda yüzde 9,22 ’ye gerilemiştir. Dönemin Bakanının ‘Gözünüzü toprak doyursun!’ ve Başbakanın köylü ve çiftçilere yönelik olarak ‘Millet hep size mi çalışacak ?’ sözleriyle, tarımda tasfiye dönemi ikrar edilmiştir. Tarım sektöründe yaşanan küçülme, çiftçinin arz fazlasının dışarıya satılmasında önemli zaruret üretimi bırakmasına sebep olmuş, çiftçi toprağa bulunan narenciye için, ihracat teşvik primlerini , küstürülmüştür. yetersiz miktarlarda vermiş, geç açıklamış ve ihra2002 yılında 7.618.000 olan tarımdaki istihdam, catçının kamu kesimine olan borçlarına mahsup 2006 yılı itibariyle 5.775.000’e gerilemiş, böylece etmiştir. Bu hatalar sonucu 2005– 2006 sezonunda AKP iktidarında işini kaybeden çiftçi sayısı 1.843.000 yaklaşık 200.000 ton narenciye dalında çürümüştür. ‘ i bulmuştur. 20062007 sezonunda da aynı dramın yaşanması Tarımsal üretimin temel girdilerinden olan gübre muhtemeldir. ve mazot fiyatlarındaki aşırı artışlar, çiftçiyi gübre kulAKP hükümetinin hayvancılığa verdiği desteklerle, lanamaz ve toprağını işleyemez duruma getirmiştir. büyük sıkıntı içerisinde olan bu sektörün geliştirilmesi, AKP hükümeti tarım sektörüne verdiği destekleri dış ülkelerle rekabet edebilir seviyelere getirilmesi azaltmış, IMF ile yapılan anlaşmayla, en önemli mümkün değildir. 1970 ve 1980’li yıllarda önemli bir destekleme aracı haline getirilen Doğrudan Gelir canlı hayvan ve hayvansal ürün ihracatçısı olan ülkemDesteği’ni bile üreticiye zamanında ve yeterli miktariz bu ürünlerde ithalatçı durumuna getirilmiştir. larda ödememiştir. 2004 yılına ait DGD ödemeleri Kuş gribi krizi, kendi çabalarıyla yüksek ve kaliteli ancak 2006 yılının Ocak ayında tamamlanmıştır. 2004 verim standartlarını yakalayan beyaz et sektörünü fena yılı için dekara 16 YTL olarak verilen DGD, 2005 ve halde vurmuştur. Halkımızın önemli bir protein 2006 yıllarında 10 YTL / Dekar olarak ödenmiştir. kaynağı olan tavuk eti, yalnız tavukçuluk sektörünü DGD’nde yapılan yanlış düzenleme ve uyguladeğil, bütün ülkeyi yakından ilgilendirmektedir. malarla bağ, bahçe ve sebze alanları DGD ödemeleri Fiyatları diğer etlere göre daha uygun olduğu için dışında bırakılmıştır. Toprağı ekip işleyen gerçek tavuk eti , özellikle düşük gelir grupları tarafından terçiftçilere DGD verilmezken, toprakla ilişiğini kesmiş, cih edilmektedir. AKP hükümetinin tarım üreticisine olumsuz bakış açısı burada da kendini göstermiş, kanatlı sektörüne bu en büyük bunalımında sahip çıkmayarak yüzeysel ve göstermelik bazı tedbirleri yürürlüğe koyacağını açıklamıştır. Çok büyük potansiyeli olan su ürünleri ve balıkçılık konusunda da hükümet olumlu gelişmeler sağlayamamıştır. Su ürünlerinde AB ye uyumlu olarak kayıt sistemi oluşturulamamış, uzaktan algılama ile teknelerin izlenmesi konusunda bir ilerleme yapılamamıştır." Bütün bu gelişmelerin geçmiş dönemlerde tarım ürünleri ihracatçısı olan Türkiye’yi tarımsal ürün ithal eden bir konuma getirdiğine değinilen DP Tarım Komisyonu raporunda, "Dahilde işleme rejimi kapsamında buğday ithalinde de büyük artışlar meydana gelmiş ve bu ürünlere milyonlarca dolar döviz ödenmiştir" denildi. Raporda şu görüşler dile getirildi: "Şekerpancarı ve tütün üretim alanları IMF direktifleri doğrultusunda sınırlandırılmış, şeker pancarı ve tütün üreticileri çaresizliğe sürüklenirken, tatlandırıcı üreticileri ve ithalatçıları ihya edilmiştir. Uygulanan politikalarda şekerpancarı ve tütün üreticileri ile ilgili sosyal boyut göz ardı edilmiştir. AKP hükümeti tarımın yapısal problemlerini çözecek faaliyetlerde de bulunmamıştır. Sulanan alanların ülke genelinde ve özellikle GAP’ ta arttırılması, arazi toplulaştırılması, arazi parçalanmasının önlenmesi, tarım arazilerinin yanlış kullanımı ile ilgili konularda Bakanlık yeterli çalışmalar yapmamıştır. AB’ye uyum konusunda da çalışmalar geciktirilmiştir. Bu bağlamda AB’deki kurumların karşılığı olan Ödeme Kurumu ve Müdahale Kurumu kurulamamış, ulusal programda öngörülen mevzuat uyum çalışmaları konusunda yeterli ilerleme sağlanamamıştır. AB Konseyi’nin 17 Aralık 2004 tarihli ‘Zirve Bildirisi’nde öngörülen ve Haziran 2005 tarihli ‘Müzakere Çerçeve Belgesi’ ile de teyit edilen kararlarda, AB’ye üyelik sürecinde Türk çiftçisinin desteklenmesi için AB’den Türkiye’ye kaynak aktarılmayacağı belirtilmiştir. Tarımla ilgili önemli birçok konuda, diğer üye veya aday ülkelerden farklı olarak Türkiye’ye kalıcı kısıtlamalar getirilecek ve Türk çiftçisinin AB çiftçisi karşısında eli kolu bağlı kalacaktır. AKP hükümetinin dirayetsizliği yüzünden, hiçbir ülkeye dayatılmayan şartlar, AB tarafından sadece Türkiye’ye dayatılmıştır." 21
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear