23 Kasım 2024 Cumartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Ova yine öncü olur, yeter ki tarım politikası yerine otursun ADANA (Güney İlleri Bürosu) Adana ve çevresindeki meslek odaları ve tarımsal örgütler, Cumhuriyet TarımHayvancılık ekinin düzenlediği soruşturmayı yanıtlarken Çukurova’nın tarım alanında yine öncü olabilmesiÜRÜN BAZINDA VERİM ÇOK İYİ Şahin Tekin / Yüreğir Ziraat Odası Başkanı nin tarım politikasının yerli yerine oturmasına bağlı olduğunu dile getirdiler. Soruşturmamız kapsamında, meslek odaları ve tarımsal örgütler kendi bakış açılarından Çukurova’yı şöyle değerlendirdiler: Ç ukurova’da tarım geçmişe göre ürün bazında verim olarak çok iyi,.Yalnız, geçmişteki gibi ürünlerimizin her türlüsü hasat mevsimi geldiğinde Pazar bulamamaktayız. Oysa geçmişte ürünlerimizi pazara getirdiğimizde paramızı peşin olarak alırdık. Nedense son yıllarda Türk çiftçisinin yerine yabancı ülkelerin çiftçileri seviniyor. Tarım ürünlerinde ithal cenneti olduk. Geleceğimizden korkumuz çok. Sebebi de pazar yokluğu, maliyet yüksekliği, fiyatların düşük ilan edilmesinden kaynaklanıyor. Ya maliyet düşürülmeli, yahut prim yüksek tutulmalı. Pahalı üretip ucuza satarak bir yere varamayız. Çukurova’da tarım pahalıdır. Ülke genelindeki birkaç ürün dışında hemen hemen hepsi Çukurova’da yetişir. Çukurova’da tarım bir başkadır. Her türlü teknoloji mevcuttur. Her türlü ürün üretilebilmektedir.Tünel seracılık (karpuz,kavun, domates) büyük seracılık yapılabilmektedir. Diğer illerimizle aramızda çok büyük maliyet vardır. Biz pahalı olarak ürünün en iyisini yetiştiririz, ama pazarlayamayız. Çukurova’da, masa başında yapılan yanlış hesaplarla tarımın kalbini durdurmuşlardır. Çukurova’da kalp durursa diğer illerde biter. Bunun önlenmesi için her türlü tarım ithalatı durdurulmalıdır. Gerekli olan tarım ürünleri de hasat mevsimlerinde yapılmamalıdır. Tarım, sanayi entegre tesisleri kurulmalıdır. Örneğin, et sanayi yok, süt sanayi yok, boya sanayi yok, pamuk da ithal ediliyor. Böylece tekstil sanayi bitiyor. Ülke sanayi ile kalkınır diyorlar. Tarım ülkesi olan Türkiye önce tarım sanayiyi en geniş şekilde kurmalı ve devlet teşvik etmelidir. Türkiye’nin tarımı sanayileştirmediği takdirde bir yere varması mümkün değildir. Avrupa topluluğu önce tarımı kalkındırmış ve tarımda kazandığı parayla sanayiyi kurmuştur. Köydeki nüfusu da sanayiye entegre etmiştir. Sabancılar da, Kadir Has da parayı tarımda kazanarak sanayici olmuşlardır. Bu unutulmamalıdır. ÜRETİCİ, TARIM TEŞKİLATI, SANAYİCİ, ÜNİVERSİTE ZİNCİRİ OLUŞTURULAMADI Fethi Coşkuntuncel / Adana Ticaret Borsası Başkanı Ç 6 ukurova bölgesi , coğrafi konumu, iklim durumu, toprak ve su zenginliği nedenleri ile polikültür tarımın yapılabildiği; yılda iki hatta bazı mikro klimalarında üç ürünün alınabileceği ekolojik yapısı ve bölgede bulunan TEM otobanı, E5 Karayolu, Demiryolu, Yumurtalık ve Mersin Serbest Bölgeleri, ve limanları ile yurt içi ve yurt dışı pazara rahatlıkla ulaşılabilecek yapıya da sahiptir. Çukurova bölgesi, bu yönüyle, ülkemizdeki tarım bölgelerinden çok daha avantajlı konumdadır.. Bu çok olumlu yapılanmasına ve potansiyeline karşın Çukurova, tarımı, sanayi, kültürü ve sosyal yapısı yönünden istenilen düzeye ulaşamamıştır. Özellikle bölgenin simgesi olan pamuk, pamuk ve pamuğa dayalı sanayinin Türkiye ihracat gelirlerinin yüzde 38 ini oluşturması, yüksek miktarda katma değer oluşturması ve yüksek sayıda istihdam yaratması nedeniyle, Çukurova ve ülke tarımı ile sanayisinin vazgeçilmez üretim kollarının başında gelmektedir. 1998’den sonra yaşanan krizler ve IMF’ye verilen taahhütler doğrultusunda tarıma verilen desteklerin kaldırılması, tarım sektöründe büyük sorunlar oluşturmuş; bu uygulamanın en belirgin örneği pamuk tarımında görülmüştür. Nitekim, son 15 yılda, sulanan alanlarda pamuk ekilişi yüzde 75’lerden yüzde 2030’lara kadar gerilemiştir. Ülkemizin gerek küçükbaş gerekse büyükbaş hayvan varlığının yaklaşık yüzde 4’ü bu bölgede bulunmaktadır. Geçmişte ve günümüzde, birçok konuda Türk tarımının lokomotifi olan Çukurova bölgesi tarımında gerçekleşen her yenilik, Türkiye tarımına, sanayisine ve ekonomisine büyük katkılar sağlamış ve sağlamaktadır. Çukurova tarımı, genelde, işletme büyüklüğünün gittikçe küçülmesi, dağınık olması, ürün bazında birliklerin ve ürün borsalarının oluşamaması, damızlık tohum ve hayvan sorunu, ürün entegre tesislerinin yetersizliği, pazarlama sorunu, prim sisteminin yetersizliği, üretim tekniği ve modern teknoloji kullanımı sorunu gibi Türk tarımıyla örtüşen genel sorunlar dışında, bölgenin yoğun bir şekilde göç alması, eğitim sorunu, ova topraklarının tarım dışı amaçlarla kullanımı, hastalık ve zararlılara karşı yoğun bir şekilde mücadele yapılması, üretim maliyetlerinin yüksek olması, tarımsal savaşta "Erken Uyarı Sistemi"nin kurulamaması, . mevsimlik işçi çalıştırma oranının yüzde 65.4 gibi yüksek bir oranda olması, GAP projesiyle birlikte bölgenin mevsimlik işçi temini konusunda çok büyük problemler ya şanması, pamuk standardizasyonu sistemindeki sorunlar, sulama sisteminin yetersizliği, drenajtuzluluk sorununu, üretici – tarım teşkilatı sanayici – üniversite ve özel sektör zincirinin arzu edilen düzeyde oluşturulamaması gibi kendine özgü özel sorunları bulunan bir bölgedir. TARIM POLİTİKALARIMIZ GÜVENCE ALTINA ALINMALI Ayhan Barut / Ziraat Müh. Od. Adana Şb. Başkanı ünümüz Çukurova tarımı geçmişe göre doğal olarak daha gelişmiş teknoloji ve bilgi birikimine sahip, yüksek kalitede ürün ve verimin alındığı bir durumdadır. Fakat, bu potansiyelini gerçekleştirdiği anlamına gelmemektedir. Dolayısıyla üzerinde çalışılması gereken birçok konu önümüzde durmaktadır. Örneğin, alternatif tarım ürünleri, ürün planlaması, organik tarım, gelişmiş sulama, gübreleme, bilinçli pestisit kullanımı ve daha modern tarım aletleri bilişim teknolojileri gibi. Gelecekte Çukurova tarımının ülkemizde tarım üzerine oynanan oyunlardan belki de en çok etkilenecek bölgesi olduğunu vc verimli topraklarımızın başkalarının isteği ve amacı doğrultusunda adeta talan edileceğini düşünüyoruz. Çukurova tarımının sorunları birçok yönleri ile ülke tarımı ile örtüşmekle beraber, verimli ve büyük toprakları ülkemizde yetişen birçok bitki yetişebildiği yılda birden çok ürün alınabildiği yapısı ile potansiyelinin değerlendirilemediği, teşviklerin ARGE çalışmalarının, modern alet ve ekipmanlarının (sulama, hasad makineleri gibi) yeterince bulunmadığı bilinmektedir. Temel sorun plansızlık ve uzak görüşten eksik bakış açılı politikalardır. Yani bir tarım politikasının olmamasındandır. G
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear