Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
yin Ragıp, Halide Edip gibi isimler konuşmalar yaparken, bir yandan dükkân sahipleri kepenk kapatarak protestolara destek verdi. Gösteriye katılanlar hem padişaha bir dilekçe sundular, hem de ABD cumhurbaşkanına, “Evet, reis cenapları, Türk ölecektir, fakat hiçbir zaman alçakça değil, şeref ve namuslarıyla ölecektir,” yazılı bir telgraf ilettiler. Gençlik örgütlerinin öncülüğündeki gösteriler birbirini takip etti. 20 Mayıs 1919 Salı günü Üsküdar’da, 22 Mayıs 1919 Perşembe günü Kadıköy’de bir araya gelinip “yaşamak için ölmeye” yeminler edildi. İzmir’in işgaline karşı düzenlenen en büyük gösteri ise 23 Mayıs 1919 Çarşamba günü, Sultanahmet Meydanı’nda düzenlendi. Mehmet Emin, Halide Edip Adıvar, Süleyman Sırrı gibi isimlerin konuşma yaptığı mitingde, “İzmir Türk kalacaktır” rozetleri dağıtıldı. Konuşmacılardan Mehmet Emin (Yurdakul) Bey, meydanda heyecanla kendisini dinleyen 200 bin kişiye şöyle hitap ediyordu: “Kardeşler, keşke asırların geceleri ve dünyaların mezarları gözlerime dolarak bir kör olsaydım. So kak sokak dilense idim de milletimin, kulağımı parçalayan bu felaket seslerini işitmeseydim, bu kara günleri görmeseydim. Keşke göğün yıldırımları, yerin canavarları birleşerek beni kanlar içinde topraklara yuvarlasaydı da, vatanımın bu musibeti huzurunda bulunmasaydım ve bu azapları çekmeseydim. Zira bugün uğradığı felâket ve musibetler o kadar acı!...” Gösterinin sonunda okunan bildiride ise İstanbul’un TürkMüslüman halkının mukaddes vatanın haksız olarak işgal olunan bölümlerinin boşaltılmasına kadar hayatını fedaya hazır olduğu; asırlardan beri tatbik edilen göz boyama siyasetine artık katiyen itimat edilmeyeceği; memlekette artık kalplerde vatan endişesinden başka hiçbir endişenin yer bulmamasının istendiği ve küçük büyük herkesin buna söz verdiği ifade ediliyordu. Halkın heyecan ve tepkisinin daha farklı eylemlere yönelmesinden kaygılanan Padişah Vahdeddin’in, “Ağzımızı açalım, bağıralım, sesimizi yükseltelim. Fakat elimizi kaldırmayalım” şeklindeki ikazını, Damat Ferit’in 25 Mayıs 1919 itibariyle bütün gösterileri yasaklaması tamamladı. Üstte Sultanahmet mitinginde konuşmacıları dinleyenler. Solda İzmir’in işgalini protesto etmek için düzenlenen mitinglerden biri. Altta Halide Edib (Adıvar) Sultanahmet mitinginde konuşurken. 59