Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
MlSAN 2003. SAYI891 13 ayrılmak zorunda kalan bireylerin kaderlerine de ayna tutan zeytin ağaçları Akde niz güneşini görmedikleri için birer birer ölüyorlar. Rahab'ın Berlin'de diktiği zeytin ağacı yalın bir çalışma, üzerinde düşünüldükçe yeni metaforlar üretiyor bel lekte. Jumana Emil Abboud sergiye katılan en genç sanatçı (1971, Filistin). Üç vide< > çalışmasında da "Ben kimim/Biz kimiz soruları" üzerine eğiliyor. Ilk çalışmasın lananc AlAııı isimsi/ 1V')S. da sanatçıyı bir ormanın içinde küçük ekmek parçalarını yere serperken görüyotartışmaya sunuyor. ruz. "HanselileGretel"masalındanetkileLevantenlerin yeni yüzü nerek gerçekleştirdiği bu çalışmasında geri dönüş sorununa eğiliyor. Filistinli aydınLevante; 18. yüzyddan itibaren Batı dillelar tıpkı Alman masalında olduğu gibi; Do rinde Doğu Akdeniz'in Antakya'dan Isğru yolu bulup ülkelerine dönemiyorlar. kcnderiye'ye dek uzanan bölümünde yer tkinci videoda sanatçıyı yine bir ormanın alan kozmopolit kültürü betimlemek için içinde beyaz bir türbanla dans ederken gö kullanılan bir deyimdi. Levantenler ise bu rüyoruz. Arap müziğinin kıvrak ritimlerincoğrafyadaki gayrimüslimler için günüde kendinden geçercesine dans eden kadın müzde de kullanılan bir sözcüktür. Osmanvücudu Ortadoğu'dakadınınkimlik sorulı tmparatorluğu'nun parçalanmasından nuna gönderme yaparken, şehvetin altınsonra Batılı güçlerin desteğiyle bölge adeta daki gizli kapıları anlatımcılığa düşmeden bir barut fıçısına döndü. fsrail devletinin çalıyor. Son videoda sanatçıyı parmaklarıkurulması, Lübnan 'da yaşanan iç savaş, arna toplu iğneleri batırıp çıkararak; iğneler kasıkesilmeyenArapîsrailsavaşları.Filisle tırnak uçlarındaki deri parçacıklarını tin'in dinmeyen yaraları, Levante'nin çok parçalarken görüyoruz. Serginin aynı zakültürlü yapısına arkası arasına büyük darmanda afişinde yer alan bu imgeler; büyük belervurdu. "DisORIENTation" sergisi bir video projeksiyonunda izleyicilere anLevante'nin parçalanmış yapısını politik latılması zor polirik konuları yalın imgelerle görselleştiriyor. Jumana bu videoların tamamını îsviçre'de kendisine verilen bir bursun sayesinde üretebilmiş. Arkam Zaatari (1966, Lübnan) ile Walid Raad'ın (1967, Lübnan) ortak çalışması "Fondation Arabe Pour L'îmage" koleksiyonunda yer alan fotoğraf larından yararlanılarak gerçekleştirümiş bir yerleştirme. 1970'lerde Beyrut'ta sokak fotoğrafçılarıyla stüdyo fotoğrafçılarının arşivlerinden derlenerek oluşturulmuşbu işin ismi "Mapping Sitting". Daha önce son Documenta sergisinde yer alan projeleriyle dikkati çeken bu ikilinin bu çalışması ilk bakışta belgesel bir karaktere sahipmiş gibi gözükse de, sosyokültürel açıdan "kimlik" olgusunun hangi modeller üzerinde yoğunlaştığını sorunların gölgesinde incelerken, kozmopolit büyünün kesinkes bittiğini, onun yerine göçlerin, zorunlu yer değiştirmelerin, bir yere kök salamamanın metaforları üzerinde günümüz Arap sanatının tüm ekonomikpolitik zorluklara rağmen yeni bir dil, farklı bir anlatım arayışı içinde olduğunu ortaya çıkarıyor. Bu seslerin uluslararası dolaşıma çıkmalarını beklemek şimdilik elbette mümkün değil. Ama önemli olan bu Ortadoğulu sanatçıların Levante için yeni bir yüz, yeni bir imge oluşturarak farklı bir "kimlik" peşindeolması.Günümüzde yeni Levantenler olarak nitelendirilebilecek olan Filistinli, Beyrutlu, Yahudi olmayan Kudüslü sanatçılar, öylesine etkileyici bir Doğu; Ortadoğu resmini çiziyorlar ki, artık onları Oryantalizm'in korsesinde tutmaya imkân yok, Avrupalının kendisi için kurduğu egzotik Doğu günümüzde göçlerin, zorunlu yerleştirme politikalarının sayesinde artık dünyanın dört bir yanına dağılmış bir durumda. HKW sergisi hergün televizyon ekranlarında oturma odalarına sızan" Içimizdeki Doğu'nun" sorgulanmasını gündeme taşıdığı için önemli bir etkinlik.# (*) Dr. Necmi Sönmez, Essen/i Museum Folkwang'ta Çağdaş Sanat Bölümü'nden sorumlu sergi yapımcısı ad (Beyrut/New York), Arkam Zaatari (Beyrut), Lamia Joreige (Beyrut/Paris), RozaElHassan (Budapeşte)Jananne Alani (Londra), Salah Saouli (Beyrut/Berlin). Sanatçıların önemli bir bölümü iki ya da daha fazla çalışma ile sergiye katılmış. Işler, biri hariç, ilk kez Berlin 'de izleyicilere sunuluyorlar. Almanya'da üretilen yeni çalışmalarda Ortadoğulu sanatçılar gerek kullandddan metodarla, gerekse göndermede bulundukları kavramlarla "küreselleşme masalına" oldukça etkileyici yanıtlar veriyorlar. Sergideki işlerin tamamı video, yerleştirme, fotoğraf, performans, ses düzenlemesi, duvarpanosu tekniklerinden oluşuyor. Ne bir yağlıboya, ne de kâğıt çalışmasının sergide yer aJmaması klasik resim sanatının anlatım imkânlarıyla Ortadoğulu sanatçıların gündeme getirmek istedikleri kavramların bir araya gelemeyeceğini göstermekteydi. Bu durum oldukça ilginç; çünkü yeni medyaların anlatım/aktarma imkânları sanatçılara daha farklı açılımlar getiriyor. îster Filistin'de isterse Kanada'da, isterse Hindistan'da ya daJaponya'da da benzer eğilimlerigörüyoruz. Filistinli zeytin ağaçlarının anlattıklan Elliyeyakınçalışmanınsunulduğusergiyi, bu yazı çerçevesinde ayrıntılı olarak kuşatmak ne yazık ki mümkün değil. O yüzden değişik eğilimleri temsil etmesi bakımından birkaç sanatçı pozisyonunu ele al makla yetineceğim. Khalil Rabah (1961, Kudüs)ortabüyüklükteki Filistinli zeytin ağaçlarını Avrupa ya da Amerika'da sergilere davet edildiği kentlerde yeniden ekerek; değişik semboller üzerinde yoğunlaşıyor. Filistin halkının terk edilmişliğine gönderme yapan bu zeytin ağaçları ne yazık ki Kuzey Kürenin ikliminde kök salamıyorlar. Sürgündeki aydınların, yurtlarından Snvıla'da çckilıııiş pasapoıt folograflaıı şimdilerde iki kadın şarkıcı arasında dedikodu ağırlıklı haberlere yer veren ünlü Arap gazetelerinin önemle üzerinde durdukları ve sonunda îsraülilere özgü kişiliğin de işe karıştığı bir ağız dalaşı süregidiyor.ŞarkıcılardanbirtanesiolanŞirinAhmed, Israilliler arasında "sevecen" insanların da olduğunu söyleme gafletinde bulunuyor. Onun rakiplerindenŞirinVecdiise Londra kökenli bir derginin kendisiyle yaptığı söyleşi sırasında" îsrail konusunda olumluşeylersöyleyenbirşarkıcınınhayranlarırlın sevgi ve desteğini hak etmediği ve kendisine bir sahtekârgözüylebakıldığı"yönünde bir yorum getiriyor. Bu tür haberler içeren Batdı yayın organlarıhaberlerinikirnizamansağlamternellere dayandırsalar da, kimi zaman ucuz bir habercilikanlayışısergilerler.Nevarki.asıl sorunArapkültürününkimigaripyönlerininzamanzamanyanıltıcıolabileceğidir. Washington Post gazetesinden Shadid'in de belirttiği gibi, kimi Arap pop müziğiparçalarınınhalkarasındayaygın"lsrailveABDnefretini" dışavurduğunusöylemek pek de yanlış olmaz. Ancak, bir tür olarak Arap pop müziği muhtemelen eskiye kıyasla daha az "siyasal" bir içeriğesahip. Albüm ve video kayıtlarında giderek gelenekselArapmüziğinibaşkamüziklerle, özellikle de ABD, Avrupa ve Hint müzikleriyle, harmanlayan kültürel bir bileşim göze çarpıyor. Çok daha deneysel, daha erotik ve kişisel arzulara odaklı bu m üziklerdemilliyetçiliğin giderek öneminiyitirdiğigörülüyor. Kısacası.bunlartümöteki çağdaş müzikörneklerindenpekde farklı birözelliktaşımıyorlar. Dahadaönemlisi.müzikvevideolardeğişiminolası olduğu bir dünyadakişiselhedeflere ulaşma arzusunu yansıttıklanndan, izleyiciyi değiştirmegücünü deiçlerinde barındırırlar. Arapmüzikpiyasasındamüzik ve hayranlar arasındaki karşılıklı değişimülkenin"çağdaşlaştırılması"yönünde yüzyıldır boşuna çabalayan panarabizm, Baasçılık, Arap Marksizmi, Nasırcdık, Kemalizm gibi siyasal akımlardan çok daha başarılı olabilir. Şaban AbdülRahim'in müziği, tüm yenilikler gibi, kısasürede yok satabilir. Gelgelelim, Arap halkının kimliklerini yerli ve yabancıdüşmanlarınagöretanımlamalantüründekültüreldurgunluğayolaçanbireği limi güçlendirdiğinden, bu müziğin ülke halkını kültürel açıdan bir çıkmaza sürüklemesi de kaçındmaz. Çağdaş Arap pop müziğinin pek çok örneği, dinleyicilerin kimliklerini kişisel umut ve isteklerine görebelirlemelerineolanaktanıyor.Bumüziğin çağdaşlaştırıcı gücü tam da bu özelliğinden kaynaklanıyor. NaSJİ Oİduysa, ArappOpnJÜZİğİİİStderindebaşı çeken parça.kırıkyüreklerikonu alan ve "sevecen" îsraillilerin de olabileceğini dilegetirenŞirin Ahmad tarafından seslendirilen birezgi. Bu tür ticari müziklerinuzunerimdeAbdülRahim'innefretkusanmüziğinden çok daha büyük bir "siyasal" etki yaratması çok daha büyük bir olasılık.# Türkçesi: RÎTA URGAN