Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CUMHURİYET DERGİ o Geleceğin kentleri... 2000 'li çağlarda insan sanal dünyaya düşkünlüğünden vazgeçecek. Yeniden beş duyudan oluşan, yüzyüze yaşanan şu bildiğimiz eski dünyaya geri dönecek. IYI HABERLER... J 2OO5'te trenler: Trenler, Avaıpa'da daha da gelişecek. Hareket halinde iken trenlerin çıkardığı gürültü ve sarsıntılar, büyük ölçüde azalacak. j 2007'de giysiler: Duyarlı elektronik alıcılarla dokunmuş akıllı materyaller stresi azaltmak suretiyle, sırtında bu giysiyi taşıyanı olası bir kan dolaşımı bozukluğu tehditine karşı uyaracak. Akıllı kumaşlardan yapılmış elbiseler, soğuk havada kendiliğinden ısınacak, sıcak havada soğuyacak. eryüzünde hangi kent olursa olsun fark etmiyor... Truva, N ineve ya da Babil: lnsanın yarattığı yapıtlar geçici olma yazgısına boyun eğdiler.. Bir gün gelecek, Berlin, Londra, lstanbul ve New Yofk'un üzerlerini de toprak ve kumlar örtecek. Atna sonra Bertolt Brecht'in umut dolu öngörüsü: "Gelecek depremlerde, umanm Virginia'nun gitmesine izin vermeyeceğim". Kentli uysal ve iyimserdir, fclaketlerden bir kez kurtuldu mu, yeniden düzenlemeye koyulur." Ancak bukadannı yapabiliyoruz: Herdefasında yeniden başlıyoruz, diyoryazarThornton Wilder. Kentin geleceği ne olacak? Neler hayal edebiliriz, ne tür kurgulamalanmız olabilir? 19 ve 20'nci yüzyılm kültürterminolojisinde kentlere bir yığın yakı ştırmalar yapılmıştır: Metropol, Futuropol (Geleceğin şehri) Megapol, (Büyükşehir) Aquapol (Su Şehri) Ekopol, Thalasapol (Denizkenti).. Ya da Bahçeşehir(Bahçckent), Uyduşehir, Kuleşehri, Çelilcşehir, Atomşehri, Ayşehri, Uzayşehri.. Ya da Ville cosmique (Kozmikkent), Ville Galaxie (Galaksikent), Ville solaire (Güneşkent)" (Tilo Schabert) 21' inci yüzy tla girerken ise bu türden vizyonlarpek geçerli değil. Çünkü kentlerin görünümü daha bugünden olanaksızlıklan çağnştınyor. Mımar ve tasanmcılann insan faktörünü ikinci plana atarak büyük bir cesaretle planladıklan kentlen, artık yakıp yeniden yapmak, yeniden planlamak ya da insanlann yaranna ıyileştırmek hem zor hem de oldukça pahalı bir işlem. Örneğin insanlann antropoloj ik gerçeklerinin ve gereksinimlerinin göz ardı edilerek işlevselkafeslerehapsedıldikleriuydukentlerdeki beton cchennemlerini ekonomik olarak yeniden yaratmakmümkün değil. Bir Japon mimar bugünün kent planlaması anlay ışını, "Kaosun güzclliği" diye özetliyor.. Ve bu kaos, özellıkle üçüncü dünya ülkelerinde yasa, kural tanımaksızın, metropollerin, dizginlenemez, önlenemez bir hızla çoğalmasında ve yaygınlaşmasında kendini gösteriyor. Bir türlü dizginlenemeyen çarpık büyümenın, yakın bir gelecekte büyük patlamalara yol açması artık kaçınılmaz oluyor. Örneğin 2025 yılında Mexico City' nin nüfiısu 36 milyon 700 bin, Sao Paolo'nun 29 milyon 600 bin, Kalküta'mn 26 milyon 400 bin, Bangkok'un 19 milyon 800 bin, Şanghay'ın 36 milyon 100 bin ve Istanbul'un 25 milyon 200 bine ulaştığında ünlü Yunanlı düşünürAristoteles'inkentleriçinsöylediği o anlamlı sözlerin hiçbır değerinin kalmadığını söy lemek için kehanete gerek yok. Şöyledcmişti Aristoteles: "Insanlarkenteyaşamak için gelirler ve iyi bir yaşam sürmek için bu kentlerde kalırlar." Ve gelccekteki kcntler için umutsuz öngörü: Çevre tahribatı bugüne kadargörülmedik boyutlara ulaşacak, insanlann üst üste y ığıldığı metropollerin artışı kontrol edilemez hale gelecek, insan kendi yarattığı teknolojinin gücüne boyun eğecek. Geriye, yazar Hans Magnus Enzensberger'in "Biriçsavaş olasılığı" kalıyor ki, böyle bir savaşın bugün sadece Lima, Johannesburg, Bombay vc Rio'da değil, Paris, Berlin, Detroit, Birmingham, Milano ve Hamburg'da yavaş yavaş metastas yapmaya başladığını görmekteyiz. Bu iç savaşı da, sadece birtakım teröristler, gizli ajanlar, mafya ve uyuşturucu çeteleri, Neonazilcr.dazlaİdar değil, bir gecedekatıl, kundakçı ya da hooligan oluveren sıradan vatandaşlar çıkaracaklar. Toplumbilimciler, bu iç savaşı, uygarca bir arada yaşamayı imkânsız kılan bir grup azınl ığın başlatacağmı varsayıyorlar. Onlara göre bugün hâlâ sanayi ülkelerinde savaş değil banşı isteyen bir çoğunluk var. Ama Los Angeles örneğinde olduğu gibi, her an içsavaş ateşi yükselebilir. Düzenli bir kaos Kentplanlayıcısı Albert Speer'in, öngörüsü ise şöy le: "Günümüzde insan istediği kadar Internet'e düşkün olsun, telealışveriş ve banka işlemlerini telebank ile yapsın, teleokulda, teleüniversitede okusun, video ve emaille iletişim kursun, astronotların yiyecekleri ile beslcnsin, bütün bunlara uzun süre day anamay acak ve sıkılacaktır. Bu güzel yeni dünyaya sırtmı dönecek ve yeniden beş duyudan oluşan gerçek dünyaya dönecektir; insanlarla yüz yüze karşılaşılan, yaşantılardan haz duyulan, kentin sesleri, gürültüleri, renklerı, ağaçları, çiçekleri, yolları ve binaları ile, kendine has özel kokularla dolu o gerçek dünyaya. . " ^ Die Welt fVoche 'den derleyen: DENİZBANOĞLU y 2008'de helikopterierle ulaşım: Gürültüsü en aza ındırıldıği ıçın kentlerde helikopter trafiği artacak. 6u arada, gürültüyle mücadelede daha ağır yasalar yürürlüğe girecek. Yeni helikopterier kalkış ve inişlerde bu yasaları çiğnemeyecekler. J 2010'da çevre dostu arabalar: Daha gelişmiş çevre dostu arabalar ve iş makineleri piyasaya çıkacak. Yakıt olarak benzin yerine su kullanılacak. J 2O25'te bilgisayartar: Doğrudan beynimıze bağlanacaklar. Bunun sonucunda insanla makine arasında sıcak bir ilişki kurulmuş olacak. Bilgisayarlar, insanın düşüncesini okuyabilecek ve uygun yanıtları verecekler. Manuel verilere artık gereksinim duyulmayacak. y 2030'da yapay bacaklar Bir süre önce yapay akciğer, böbrek ve karaciğeri geliştirmeyi başaran tıp adamları, yapay bacak ve görebilen yapay göz yapacaklar. / 2035'te deniz suyunu tuzdan antma tesisleri işlevlerini en üst düzeye çıkaracaklar. Üstelik, güneş enerjisi ile çalışacakları için, çevre dostu da olacaklar. ^