Catalog

S T0C K H 0 L Y A V U Z B A Y Ö A R Stockholm'ün en güzel meydanlarından biri: Gustaf Adolfs Torg. Bakanlığın ışıkları sönük. Önünde iki polis gülüşerek ga/o/ içiyor. Gürültü ayyuka çıkmıs, durumda: Dört bir yandan "donk donk", "boing boing" gibi sesler geliyor. Seyyar diskoteklerden yayılan bas sesyonklu burçlu binanın önünden kayıp leribunlar. gidiyor kalabalık. Turuncu binanın ayArtıkkalabalığıdirdınlık cam kapısımn hemen dibinde bir sekle yarmak gerek. genç kızla bir gcnç erkek ellerindeki kuBakanlığın hemen ötulardan biraları dökmemeye çalışarak nündeki boşlukta üç yerde öpüşüyorlar. Kapının önündeki dev çadır tıka basa doküçük yeşil parkta iki sarhoş birbirini ilu. Meydana yayılan terek düşürmeye çalışıyor. Bir başkası, masalar da. Herİcesin banklardan biri üzerine uzanmış. Sızelinde ya bir bira ya mış olmalı. Zencili beyazlı bir başka şarap ya şampanya. grup, çimenlere yerleşmiş, beyaz şarap Hava güzel, keyifler şişesini döndürüyor. Etrafta ne bir muyerinde. hafız var, ne polis,ne de asker. Seyyar diskolardan Turuncu bina, Başbakanlık Konutu biri, parlamento binaRosenbad! sı önündeki çim düzDiğer yanda su ışıl ışıl akıyor. Itiraz lükte, tam kapının öetmeden, kalabalıkla birlikte ilerliyonündekurulmuş. Binruz. lleride, iyice aydınlatılmış bir yığın den fazla genç ve yaşlı, çadır görünüyor. Yaklaştıkça gürültü en yeni "hiphop" ve Su F*atlwall boyunca Stockholm g«o*l»ri ışıl ışıldı. de artıyor. Yürümek iyice güçleşiyor. "acid house" parçaları Işte, "olayın" merİcezindeyiz şimdi. eşliğinde, yasama organı önünde göbek Stockholm bu görüntüleri 918 ağusIsveç Dışişleri Bakanlığı'nın önü burası. atıyor. Bu doğal pistin kıyı köşesinde tos tarihleri arasında sadece geceleri deçoluklu çocuklu ai ğil, öğle saatlerinden sabahın erken saleler, çimler üstün atlerine kadar yaşadı. de piknik mizanseŞenliğin adı "Stockholm Su Festivali" nini sürdürmekle olarak belirlendi. Bizdeki gibi "birinci meşgul. Parlamengeleneksel" denmedi; ama gelecek yıltonunbirköşesinin önü, dev bir açık lo dan itibaren geleneksel olacak. Çünkü Istanbul'u da ilgilendirmesi gcreken11kanta. Lokantalar kir, çok parlaktı: Stockholm gibi suyla burada kendi çadırlarını açmışlar. iç içe yaşayan bir şehrin bu özelliğini, tçki fiyatları fıks ve suyla doğrudan doğruya bağlı t\irlü yaölçülü, yemek finş, eğlence ve faaliyetlerle öne çıkaran, yatları değişken. ijehir olgusunun sosyal yönünü canlanUluç Telmen'in yö dıranuzunsürelibirfestival. netimindeki Felix Fikir, SAS'ın İçhatlar Pazarlama cski Lokantası'nın çamüdürü Caj Malmros'a ait. Stockholmdırı, çerkes tavuğu ve humusservisi de lülere pek çok yönüyle parasız bir festivalyaşatmakiçinkollarısıvayanMalmyapıyor. ros, mali destek bulmakta güçlük çekEn "kalın" mümemiş. Belediye ile aralarında SAS, tszik sesi, az ilerdeki sarayın dibine ku veç Demiryolları ve Scvnska Dagbladet rulmuş dev çadır gazetesinin dc bulunduğu 20 kadar şirdiskotekten gelket, bir o kadar da sponsör, fikri cazip mekte. Küçük bir bulmuşlar.Olağanüstüderecededüzensirkçadırıbu. Içeri li işleyen bir örgütlenmeyle 10 gün bosi ağ/.ına kadar doyunca süren festivalin masrafı 15 millu. Kapısında yaş yon kron (yaklaşık 7 milyar TL) dolaortalaması 17 olan yüzlerce genç upu yında. İşin ilginç yanı feslivallerin ilk zun bir kuyruk o yıllarında hemen her zaman'batmasına' karşılık içki, yiyecek, giysi, afiş, vb. luşturuyor. satışlarsonucu "Stockholm Su FestivaKısacası, bir şenli"ninkendisini'kurtarmış'olması. ^ liktir gidiyor. Şamplyonası" yapıldığında, 4OO bln StockholmlU aokaklara döküldU. C U M H U R İ Y E T D E R G İ 1 E Y L U L 1 9 91 S A Y I 2 8 Islak festivalin aydınlık geceleri Stockholm 10 günlük "Su Festivali" boyunca daha az uyudu, daha çok konuştu, sevişti, dışarıda dolaştı. Bu arada, böyle bir kentin, suya hakkını vermesi gerektiği de anlaşıldı. ece, saat 23.00; binlerce kişi görkemli Şehir Sarayı'ndan Parlamento Binası ile Kraliyet Sarayrnın bulunduğu tarihi Gamla Stan adasına doğru akın halindc. Şehri ikiye bölen Riddarfjaerden koyunun kıyısındaki Sheraton Oteli'nin önü ana baba günü. Trafikte tam anlamıyla felç yaşanıyor. Asabi kornalar kalabalığın kahkahalarıarasındaeriyipgidiyor. Otelin az ilerisinde, gölü Baltık'a bağlayan akıntının kıyısındaki turuncu, fı G Fcstlval çorçavaalnd* "DUnya Haval Flaak 20