15 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Aç karnına milyarlık tablolar Bundan tam yüz yıl önce, "Bu tuvaller ne zaman para edecek?.." diye düşünen Vincent Van Gogh'un tablolarına bugün milyarlar ödeniyor. Borçla alınmış boya, tuval ve fırçalarla Van Gogh'un ünlü "Ayçiçeklerı" tablosu, Christie's müzayede salonundaki açık arttırmada, "dunyanın en pahalı tablosu" olarak 32 milvar 500 milyon liraya "sahıbını" bulduktan sonra, koruma altına alınıyor (üstte, solda). Aynanın karşısında kendini resmeden Vincent Van Gogh'un tablosu: "Sanatçının Kendi Portresı", 1888 (ustte, sağda). Van Gogh'un son portresı, "Buğday Tarlasında Kargalar " Tarih, haziran 1890 (yanda) TL.) tutuyordu. Van Gogh'un şaheserlerinden "Ayçiçekleri"nin (1888/ArIes) satılış haberini, dunyanın bütün gazeteleri birinci sayfalarından verirken, olayı, "sanat pazarının çılgınlığı" olarak niteliyorlardı. Ünlü ressamların tablolarının "borsa" fiyatları, başdöndürucü bir hızla tırmanıyordu. Borsa yetkilileri, bir ya da iki yıl sonra, bir başka ressamın, örneğin bir Rembrandt'ın, bir Mantegna'nın, bir Manet'nin, bir Turner'in ya da yiııe bir Van Gogh'un, bugün "zirve" olarak nitelenen rakamın dört beş misline satılabileceğinden kuşku duymamak gerektiğini belirtiyorlardı. Hollandalı ressam Vincent Van Gogh, bugun dunyanın yalnızca en ünlü ressamlarından biri değil, aynı zamanda, "en pahalı" ressamlardan olma yolunda. "Ayçiçekleri" tablosunun satışından üç ay sonra, 30 Haziran 1987 günü, yine Londra'nın Christie's müzayede salonunda "Trinquetaille Köpriisii" adlı tablosu da kimliği açıklanmayan bir kişi tarafından, 18 milyar 204 milyon liraya satın alındı. Son yedi yıl içinde satılan dördüncü Van Gogh'tu bu. 13 Mayıs 1980'de, sanatçının yine 1888'de yaptığı "Arles'te Şairin Bahçesi" adlı tablosu, 52 milyon 500 bin Fransız Frangı'na; 24 Nisan 1985'te de 1889'da yaptığı "Guneş Dogarken Manzara" adlı tablosu 92 milyon 800 bin franga satılmıştı. New Yorklu tablo tüccarı Richard Feigenn, ünlü ressamların tablolarının, sanat borsalarında böylesine başdöndürücü bir hızla tırmanışını, son derece gerçekçi bir ifadeyle şöyle dıle getiriyor: "Sanat, gunumuzde bir finansman aracıdır. Baş yapıtlara duyulan tutku, gerçekte milyarderler için kâr ve nakit para demektir. Yen ile dolar arasında bir duellodur. Para babası beyler, gezilerindc ellerine geçirdikleri tabloları, enflasyona ksrşı kendilerini korumak amacıyla bir koşelerinde gizli tutarlar." Milano'dakı "Fınarte" müzayede salonunun yöneticisi Casimiro Porro da durumu, "Buyuk reklam kuruluşları, bankalar ya da sigorla >irkelleri lahlolarla, prestij ve reklam amacıyla ilgilenirler. Anlayacağınız, gunumuzde para konuşuyor, sanat degil. Boyle oldugu için de tablo fiyatlan durmaksızın fıriayacaktır" şeklınde değerlendiriyordu. ondra'nın unlu Christie's müzayede salonunu dolduran yedi yüz ki>i nefesini tutmuş, sonu gelmeyen sıfırlı rakamlarla arttırma konusu "ışıklı" tablodan, gözlerını ayıramıyordu. Mart ayının 31. günü idi ve saat yedi buçuğu gösteriyordu. Sessizlik sadece dört dakika surdu: Gong vurdu, rakamların düellosu sona ermiş. ti. O andan itibaren, bütün dünya, Van Gogh'un "Ayçiçekleri" adlı tablosunu, dünyanın en pahalı tablosu olarak selamlayabilirdi. "Ayçiçekleri" bugune dek görülmemiş, rekor düzeyinde bır fiyata el değiştirdi: 22 milyon 500 bin sterline (32 milyar 500 milyon TL.) satılmıştı. Komisyonu da ayrıca 2 milyon 250 bin sterlin (3 milyar 150 milyon L
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear