28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

6 Her beden bir tablo... ESRA AÇIKGÖZ Baştarafı 1. sayfada Evet, ama makyaj dendiğinde hep bir “süslenme” aracı akla geliyor. Oysa sizin yaptığınız çalışmaların hepsi birer sanat eseri aynı zamanda... Sanat, aşk gibi çok büyük bir ifade. Hiç kimse kesin bir tanımlama yapamaz. Ekibimizin kreasyonlarının sanat olarak adlandırılması bizi her zaman çok mutlu eder. Bu demektir ki fikirlerimizi tam olarak ortaya koymayı başarmışız. Natalia Pavlova “Biz her zaman arkamızda kalıcı iz, etki bırakmak istiyoruz” diyorsunuz bir röportajınızda. Ancak bedene makyaj yapmak bu anlamda riskli bir iş, çünkü video ve fotoğraf dışında saklanabilirliği yok. Bu bir çelişki değil mi? Evet, vücut boyama sanatı görselleri aynı kesilen bir çiçek gibi, kırılgan ve kısa ömürlü. Kendi cazibesi ve aynı zamanda da üzücü bir felsefesi var. Fotoğraf ya da video çekimlerini saklayabilirsiniz ancak bir gün batımının güzelliği ya da canlı bir çiçeğin güzelliğini hiçbir zaman orijinali gibi yakalayamazsınız. Bazen yapmak istediklerinizi pratiğe dökerken bedenin kısıtlayıcılığına sıkıştığınız oluyor mu? Hayal gücünüz ve beden arasındaki ilişkiyi nasıl kuruyorsunuz? Model olarak sadece bir vücut ile değil, aynı zamanda vücut boyama sanatçısının ortağı gibi olan gerçek bir kişi ile çalışıyorsunuz. Açıkçası model için gereksinimler her zaman çok yüksek olur; görüntü, profesyonellik, takım çalışması becerileri ve karşılıklı yaratıcı anlayış yapılan iş için başarıyı garantiler... Modelin gövdesi düz bir tuval değildir. Çalışmalarımızı yaparken doğa tarafından tanımlanan çizgileri deforme etmek peşinde değiliz, aksine her zaman güzel olan insan vücudunu mükemmel formlarıyla vurgulamayı hedefliyoruz. Yaptığınız çalışmada her zaman akademik çizimin, plastik anatominin, okulda öğrenilenleri doğru uygulamanın büyük yardımı var. Görüntülerin oluşturulmasına üslup açısından baktığınızda, bir kostüm ya da saç modeli yapmak için kullandığınız malzemeler gerçekten önemli değil. Önemli olan renk ve fikrin kendisi. Vücut boyama, kafanızda oluşan fikrin başka bir ifade yolu. Fotoğraf çekimleri, basın ve TV projeleri, moda prodüksiyonları, defileler gibi etkinliklerde görev aldınız. Mesleki kariyeriniz açısından en önemlileri hangileriydi? Her profesyonel deneyim paha biçilmezdir. Ben yaptığım her proje için minnettarım. En önemli ve ilginç çalışmaların ise hâlâ önümüzde olduğunu ümit ediyor ve heyecanla bekliyorum... Bir çalışmayı tamamladıktan sonra, her zaman bir dahaki sefere farklı bir şekilde çalışma yapacağımı bilirim. Kendiniz için hiçbir zaman mükemmel olarak tanımlayabileceğiniz bir iş yoktur, her sanatçı bunu bilir. Aksi takdirde, daha sonraki iş için bir amacımız kalmaz. Yaptığınız eserlerle canlı mankenlerin kullanıldığı bir sergi açtınız mı? Elbette, bu tip deneyimleri pek çok kez yaşadık. Çalışmamız kelime anlamıyla klasik anlayışta bir sergi olmadı hiçbir zaman, daha çok dansçıların eşlik ettiği podyum şovları Natalia Pavlova, yüz ve makyaj sanatçısı. Onun elinde makyaj bir “süs” aracından çok daha ötesi. O, makyajla her bedeni bir sanat eserine dönüştürüyor. Tıpkı buradaki bedene dökülmüş Dali, Picasso çalışmaları gibi. Bunları Kryolan 2011 takvimi için yaptı Pavlova. 21 Ekim’de Global Face Art 2011’e gelecek ve bize çalışmasını canlı gösterecek. şeklinde gerçekleşti. Ayrıca statik sunumlar da hazırlayabiliyoruz. Sık sık ticari gösteriler, kurumsal etkinlikler ve çeşitli markaların reklamları için görüntüler hazırlıyoruz. Vücut boyamayı daha çok kadınlar üzerinde yapıyorsunuz. Neden erkekler de yok? Çok haklısınız, bir erkek modelle çalışmak gerçekten çok ilginç olurdu. Ama ne yazık ki, bakımlı vücuda sahip bir erkeği örneğin epilasyon gibi önemsiz bir ayrıntı bile görsellikte çok şey ifade ederprofesyonel modeller arasında bile bulmak gerçekten çok zor. Vücut çalışması yapan modeller bizim için ilginç değil, onların bedensel oranları ve kasları çok abartılı. Dansçılar ise statiği çalışamaz. Bu nedenle, en sert görüntülerin bile bir kadın bedeni üzerinden yorumlanma gerekliliği ortaya çıkıyor. Global Face Art 2011’de canlandırmak için neden Dali ve Hundertwasser’in çalışmalarını seçtiniz? Renkli kozmetikte dünya lideri Kryolan ile KRYOLAN 2011 takvimini çalıştık. Kryolan yetmişten fazla ülkede, 240’ı aşan profesyonel kadrosuyla, 750’den fazla renk yelpazesi ve 16 binden fazla ürün çeşidiyle profesyonel makyaj sanatçısı olan veya olmayan herkesin tercihi. Bu nedenle Kryolan takvimini çalışırken her ülkeden her kültürden insanın kolaylıkla tanıdığı ve aşina olduğu sanatçıların eserlerinden yola çıkalım dedik ve Dali ile Hundertwasser’in çalışmalarına karar verdik. Global Face Art 2011 organizasyonunda da yine dünyadaki birçok ülkeden makyaj sanatçıları bulunacak, katılanların tanıdığı ve aşina olduğu sanatçılar olan Dali ve Hundertwasser’in eserlerine canlı performansımızla hayat verelim dedik. Yani sempozyumda sizi eserlerinizi yaparken izleyebileceğiz... 60 dakikada ekip arkadaşlarımla bir canlı performans sergileyip, aynı zamanda teknik bilgiler de vereceğim. Bu sürede hemen her şeyi göstermek mümkün değil, tam bir çalışma yapmak nereden baksanız 45 saat gerektiriyor. Global Face Art için dünyanın dört bir yanından gelecek profesyonel sanatçılara bitmiş görüntüleri sunacak, yüz ve vücut boyama sanatının uygulanması ve bu sanatla ilgili bazı ipuçları göstereceğiz. G Kostümler de şiddete karşı ZUHAL AYTOLUN A ile içi şiddetin sadece bir yönü yok ki... Anne, eş dinlemeden kadınlar öldürülüyor, çocuklara psikolojik ve fiziksel şiddet uygulanıyor, hatta kız çocukları ailenin erkekleri tarafından tacize uğruyor, ailenin en büyüğü dede ve anneanneler, babaanneler çocukları Suat Filiz, Deniz Seki’yle. ya da torunları tarafından şiddet görüyor, horlanıyor, dışlanıyor. Kimi emekli maaşları için hırpalanıyor, kimi boşanmak istediği için ölümle cezalandırılıyor. Gerekçe her ne olursa olsun şiddetin hiçbir kabullenilir yanı yok. Son dönemde sayıca artan ve gittikçe acımasızlaşan bu aile içinde yaşanan gerçeklere sessiz kalamayan halkla ilişkiler sektöründe çalışan Suat Filiz, elindeki gücü bu yönde değerlendirerek, Kostümlerle El Ele projesi, aile içi aile içi şiddete dikkat çekmek ve destek şiddete dikkat çekmek amacıyla olmak için yola çıktı. Yürüttüğü Kostümlerle yola çıktı. 18 tanınmış ismin El Ele projesi hem toplum tarafından takip kendileri için anısı olan edilen sanatçıların desteğiyle yürüyor, hem kostümlerini bağışladığı projede, de aile içi şiddetle mücadele için fon yaratıyor. şte anlattıkları... elde edilen gelir yine aile içi Kostümlerle El Ele projesi basit ama etkili şiddetle mücadele için bir fikre dayanıyor. Suat Filiz, sanatçı kullanılacak. Suat Filiz’in tanıdıklarından onlar için önemli ve anlamı yürüttüğü bu projenin ikinci adımı olan kostümlerini bağışlamalarını istiyor. Bu ise erkek çocuklarına meslek isimler arasında kimler yok ki... Ajda edindirmeye yönelik olacak. Pekkan, Türkan Şoray, Hülya Avşar, Hülya Koçyiğit, Lale Mansur, Ebru Gündeş, Şevval Sam, Esra Dermancıoğlu, Selma Ann Desmond... Anlamlı kostüm demişken, sergide Türkan Şoray’ın “Küskün Çiçeği” filminde giydiği ipek açık yeşil kostümü, Ebru Gündeş’in her biri yaklaşık 10 bin dolar değerindeki beş kostümü, Sibel Can’ın Altın Kelebek ve 41. yaş gününde giydiği kostümü bunlardan sadece birkaçı. Satışa çıkan kıyafetler de sabit bir rakamla alıcı buluyor. 999 TL ve 12 taksit. Filiz, sanatçıların hayranlarının kostümü kimi zaman fan kulüpleri aracılığıyla para toplayarak aldığını söylüyor. “Türkan Şoray’ın 17 hayranı aralarında para toplayarak elbiseyi satın aldı. Satın alanlar arasında çerçeve yapıp duvarıma asacağım diyen de var giyen de.” Elde edilen gelir, Hürriyet Aile çi Şiddete Son Kampanyası kapsamında 7 gün 24 saat hizmet veren Acil Yardım Hattı’na aktarılmak üzere Aralık Derneği’ne bağışlanıyor. Kıyafetleri satın almak ve projeye destek vermek istiyorsanız, adres www.modaset.com. Ayrıca 12 Ekim’e dek stanbul, 1428 Ekim tarihleri arasında Ankara, 31 Ekim’den 14 Kasım’a dek Adana Optimum Outlet’lerde sergilenen kostümleri görebilirsiniz. Filiz, projenin ikinci ayağını da şekillendirmiş kafasında: “Bu saatten sonra yapılacak yardımlar ancak yaraya tampon olur. Aslında eğitim her şeyin önünde geliyor. Projenin bir diğer ayağı da erkek çocuklara yönelik olacak. Meslek sahibi olmayan çocuklara sevdikleri alanda eğitim alacakları bir proje yürütmek istiyorum. Erkek egemen bir toplumda yaşıyoruz. O yüzden erkek çocuklarının eğitimli ve vizyon sahibi olarak yetişmeleri önemli. Gelecekte daha az şiddet görmek istiyorsak, bu adımı da dikkate almamız gerekiyor.” G C M Y B C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear