Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Fotoğraf: VEDAT ARIK Eurosport’un kadın sesi Başak Ünalan müsabaka spikerliğinin sırf erkeklere özgü bir iş olmadığının en iyi örneği. 2006’dan beri Eurosport Türkiye’de spikerlik yapan Ünalan yeni kadın spiker adaylarını da bekliyor. E urosport Türkiye ülkemizde kayak, tenis ve bilardo gibi sporların izlenir hale gelmesinin en önemli sebebi. Basının geneli tarafından ilgi gösterilmeyen sporlara kucak açan kanal aynı şekilde bir kadın müsabaka spikerini de bünyesinde bulunduruyor. 28 yaşındaki Başak Ünalan beş yıl önce başladığı spikerlik macerasını başarıyla sürdürüyor. Spor spikerliğine nasıl başladınız? Çocukken tenis, yüzme gibi sporları amatör olarak yaptım ama hiç spikerlikle bağdaştırmamıştım. Yine de hep ses tonunum yatkın olduğuyla ilgili yorumlar alıyordum. Üniversitede baba mesleği olarak bankada staj yapmaya başladım. Üniversite bittikten sonra istediğim bölümde bana kadro açamadılar. Bir arayışa girdim. Spikerlik eğitimi almaya başladım. Tam eğitim bitti, istediğim kadro açıldı. Bir arkadaşım vasıtasıyla Eurosport’u buldum ve buraya geçtim. Babanız sektör değişimini nasıl karşıladı? Babamı, belirsiz bir geleceğe atılmış gibi olmam endişelendirdi. Ancak gündelik hayatta ne kadar mutlu olduğumu görünce hiç geriye dönüp “keşke bırakmasaydı” demediler. Eurosport’ta işe başladığınızda nasıl bir ortam vardı? Bir plaza insanı olarak böyle bir apartman dairesinde başlamak başta ilginç geldi. Ancak çok daha sempatik ve rahat bir işti. Başta yayına alışma heyecanı zaten insanı alıp götürüyordu. İlk yayınınızı hatırlıyor musunuz? Sanırım Dünya Yüzme Şampiyonası’ydı ve su balesini anlatmıştım. Nefesim filan kesilmişti. Çok heyecanlıydım. Neredeyse konuşacağım her şeyi kafamda planlamaya çalışıyordum. Zamanla hepsi kayboldu tabii. İzlerken hayretler içinde kalıyoruz. Çünkü yüzme anlatılıyor ve spiker en ince ayrıntısına kadar biliyor. Aynı spiker atletizm anlatıyor aynı şekilde. Bizde her sporun bir adamı yok. Spikerlerin birkaç sporu var ve aynen dediğiniz gibi DENİZ takip gerektiriyor. ÜLKÜTEKİN Böylece herkes kendini geliştirdi. Güncel takipten tutun da federasyonlarla bağlantıya geçip sporun Tükçeleştirilmesi ve terimlerin uygun karşılıklarının bulunmasıyla ilgili çalışmalar yapıyoruz. Türkiye’de yapılmayan sporları da anlatıyorsunuz sonuçta. Onlara da kendi mantık çerçevesinde, kendimiz terminoloji oluşturmaya çalışıyoruz. Mesela başından beri hep binicilik anlatıyorum. Artık yarışmacıların performanslarını biliyorum ve yorumlamak çok zor olmuyor. Şu anda sırf binicilik mi anlatıyorsunuz? Binicilik ve artistik buz pateni. Bunun dışında bazen tenis de anlatıyorum. Geçmişte golften plaj voleyboluna kadar çok deneyimim oldu. Tabii burada bütün sporlarla ilgili bir aşinalık oluşuyor. Spiker olmak isteyen kadınlar oldu mu? Aslında biz de çok aradık. Ancak benim dışımda hiç spor anlatan olmadı. Kadın branşlarında bir kadın sesi eksikliği hissediyoruz ama çok aday çıkmadı. Kadın spikerin anlatamayacağı spor diye bir şey var mıdır? Mesela K1 anlatır mısınız? İki taraftan bakabilirsiniz. Anlatabilir miyim ya da anlattırırlar mı? Futbol, bilardo ya da dövüş sporlarında pek kadın sesi olabileceğini zannetmiyorum. Spiker taraf tutar mı? Herkes bence içten tutuyordur. Benim de tuttuğum oluyor ama hiç yansıtmam. G Hedef Türkiye’den yayın Eurosport Türkiye’nin bu kadar izleyici çekeceğini tahmin ediyor muydunuz? Çok umutsuz değildik. Yeterince bligi verip o sporun güzel taraflarını gösterebilirsek ilgi oluşturabileceğimizi düşünüyorduk. İlerleyen dönemlerde yenilikler olacak mı? Web sitesi açıldı. Bir sonraki adım da şu olabilir; Eurosport İngiltere veya Fransa’nın akış dışında bir penceresi var. Mesela tenis turnuvası verilirken Fransa onu kesip ülkedeki bir voleybol turnuvasını yayınlayabiliyor. Bu kanalın biraz daha yerelleşmesi anlamına gelecek. İlerleyen zamanda Eurosport’un geleceğinde bu olsun istiyoruz. G Erkekler de duygusal Spor günlük hayatınızın büyük kısmını kaplıyor olmalı. Çevreniz bunu nasıl karşılıyor? Erkekler spora çok daha yatkındır ve takip konusunda daha iyidir. Kız arkadaşlarımdan çok azı Eurosport izleyicisi ve genel olarak spor bilgisine sahip. Onun dışında biraz zor. Burada iş arkadaşlarımla paylaşabiliyorum. Burada da tek kadın çalışansınız. Bunun yarattığı bir sıkıntı var mı? Başlarda biraz garip gelmişti. “Nasıl olacak acaba” diye insanı düşündürüyordu ama biraz birleştirici ve düzenleyici unsur oluyorum tüm erkek kadronun içinde. Biraz daha sakinlik geliyor ortama. Aynı zamanda genel yayın yönetmeni yardımcılığı da yapıyorsunuz. Bu kadar erkeği yönetmek bir kadın için zor mu? Zaman zaman biraz zor olduğunu söyleyebilirim. Kadınların daha duygusal olduğu yönünde bir kanı vardır. Burada bunun tersini gördüm. Aslında erkekler de bayağı duygusal bakabiliyorlar. Mesela birine bir turnuvayı çeyrek finale kadar anlattırıp yarıfinal ve finali başkasına verilince bir alınganlık konusu olabiliyor. G C M Y B C MY B